Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtiyaz Sahibi: BerinNadi
Genel Yayın Yönetmeın Orhan Erinç
# Genel Yayın Koordinatörü Hikmet
Çetinkaya 0 Yazuşleri Müdürü tbrahim
Yüdız • Sorumlu Müdıir Fikret llkiz
9 Haber Merkezı Müdürü. Hakao
Kara • Göreel Yönetmen: Fikret Eser
İstıhbarat. Ceogiz Yıldınm # Ekononu: Özlem
Yüzak 9 Kültur. Handan Şenköken # Spor
Abdülkadir Yücelman # Makaleler Sami
Karaören % Duzeltme Abdullah Yazıcı #
Fotoferaf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge
Edibe Buğra • Yun Haberlen: Mehmet Faraç
Yayın Kıırulu tlhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç. Oktay
Kurtböke. Hikmet Çetinka)».
Şükran Soner, İbrahim Yüdız,
Orh«n BursaJı, MuMafa Balbav
Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı MusUfa Balbav Atatüık Bulvan
No: 125, Kat:4, Bakanhklar-Ankara Tel 4195020 (7
hat), Faks:4195027#lzmırTemsilcısı: SerdarKtak,
H.ZıyaBK 1352 S 2/3Tel:4411220, Faks 4419117
• Adana Temsılcısi: Çetin Yiğenoğlu, tnönü Cd 119
S No 1 Kat l.Tel. 363 12 11, Faks 363 12 15
Mûessese Müdûrû Cstün Akmen
# Kooıdınator Ahmet Korulsan
• Muhasebe Bülent Yener • 1da-
re Hüseyin Gürer 9 Bilgı-lş-
lem Nıil lnal 9 Satış Fazilet
Kuza
MEDYA C: 9 Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Müdür Gulbin
Erduran # Koordınatör. Reha
Işıtman • Genel MüdurYanfamcısı.
SevdaÇoban Tel. 514 0"! 53 -
5139580-513846O61.Faks 5138463
Ya^ımlavao ve Basan: \ enı Gûn Haber Ajansı. Basın ve Yaymcılik A Ş
Tüfkocağı Cad 39/41 Cagaloglu 34334 lslanbul PK. 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat)
Faks (&212)5I3 85 95 www.cumhunyet.coin.tr 10 ARALIK 1999 tmsak:5.37 Güneş:7.11 Öğle: 12.04 tkindi: 14.22 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.11
Erkektere özel
giyim krtavuzu
• Haber Merkezi - Mıthat
Selection, millennium
koleksiyonunu yeni bır
katalogla sundu. Erkek
giyimınde kullamm, uyum
ve bakım konulannı
özetleyen bir "Giyim
Kılavuzu" da hazırlayan
fîrma, erkek giyıminin
tekdüze olduğunu sananlara
geniş bır seçenek yelpazesı
sunuyor. Er
keklerin giyim konusunda
bilmek istedikleri püf
noktalann yer aldığı
kılavuz, Mithat Selection
mağazalanndan
edinilebiliyor.
8çocuktan
\m astımlı
• tstanbul Haber Servisi-
Cerrahpaşa Tıp Fakültesı
Göğüs Hastalıklan
Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Ahmet
Rasim Küçükusta,
Türkiye'de her 8 çocuktan
binnin astımlı olduğunu
söyledı. Küçükusta, astımın
kontrol altına
ahnabileceğini belirttı. Prof.
Küçükusta astımın dünyanın
birçok üDcesınde en çok
görülen kronik
hastahklardan biri olduğunu
söyledi. Astımın görülme
sıklığının gıderek arttığını
vurgulayan Küçükusta, son
10-15 yılda pek çok ülkede
astımınyüzde lOO'evaran
oranlarda arttığını kaydetti.
Küçükusta, Türkıye'de 4-5
milyon astımlı bulunduğunu
tahrnın ettıklerini söyledi.
Keroal Blsalman
vefatetti
• tstanbul Haber Servisi-
Gazetecı-yazar Kemal
Bısalman geçirdigı kalp
krizi sonucu tstanbul'da
öldü. Bisalman'ın cenazesı
bugün Şişli Camii'nde
kılınacak öğle naruazından
sonra Zıncırlikuyu
Mezarlığı'nda toprağa
verilecek. Ankara Hukuk
Fakültesi'ni bitiren
Bisalman, gazeteciliğe
"Radyo Dünyası"
dergisinde köşe yazılan ile
başladı. Daha sonra Son
Telgraf, Gece Postası, Son
Havadis, Hürnyet ve
Milliyet gazetelerinde çeşitli
görevlerde bulunan
Bısalman, 1971 yıltnda
siyasi "Yeni Ortam"
dergisini çıkardı. Bisalman,
Sürekli Basın KarU
sahibiydı.
Radyo yayıncıhğı
paneüI tstanbul Haber Servisi -
TRT îstanbul Radyosu'nun
düzenlı yayına geçişinin 50.
yılı nedeniyle "Dünden
bugüne radyo yayıncıhğı"
konulu panel düzenlendi.
Galatasaray
Üniversıtesi'nde (GÜ) dün
düzenlenen panelde
konuşan Iletişim Fakültesı
Dekanı Prof. Dr. Süheyl
Batum, radyo ve
televizyonlann 20. yüzyılda
kıtle iletişimine damgalannı
vurduklannı belirtti.
Kutsal emanetlep
zîyarete açıUı
• tstanbul Haber Servisi -
Beyazıt'taki Türk Vakıf Hat
Sanatlan Müzesi'ndeki
Kutsal Emanetler, Vakıflar
tstanbul Bölge Müdürü
Ümit Çoban tarafından dün
açıldı. Kutsal Emanetler,
ramazan ayı süresınce pazar
ve pazartesi günleri dışında
ziyarete açık olup ücretsiz
olarak gezilebılecek
Noöel ÖdüHeri
• STOCKHOLM
(Cumhuriyet) - Yüzyüın son
Nobel Ödüllen bugün
veriliyor. Edebiyat, tıp,
fizik, kimya ve ekonomi
ödülleri Stockholm'de
Konser Salonu'nda tsveç
Krab 12. Gustaf tarafından
öğleden sonra yapılacak
törenle verilecek. Bu yılın
ödül tutan kışi başına 7.9
milyon Kron (900 bin
dolar). Oslo'da ise Nobel
Banş Ödülü, parlamentoda
yapılacak törenle Sırur
Tanımayan Doktorlar
örgütüne verilecek.
Modern teknoloji ile donatılmış 'gezici eğitim merkezleri' deprem bölgesindeki çocuklara eğitim hizmeti verecek
Umut otobüsleri yola çıkıyor• Eğitimde ikinci yanyıl boyunca deprem bölgesindeki
bütün okullan dolaşacak olan gezici eğitim merkezleri her
okul önünde bir hafta konaklayacak. Depremden zarar
gören çocuklan daha iyi bir gelecek için cesaretlendirmeyi
amaçlayan projenin hedefi 25 bin çocuğa ulaşmak.
FİGENATALAY
Depremzede çocuklara umut götü-
recek "Gezid Eğitim Merkezleri''nin
ilk otobüsü, 14 Aralık'ta Yalova'daki
ilköğretim çağmdaki öğrencilerle bu-
luşacak.
Evlen, belki anne-babalan, kardeş-
leri, oyuncaklan, kitaplanyla birlikte
umutlan da enkaz altuîda kalan çocuk-
lan, daha iyi bir gelecek için cesaret-
lendirmek amacryla Procter & Gamb-
le şirketi ile Boğaziçi Üniversitesi ve
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nca
(TEGV) ortaklaşa hazırlanan 'Umut
2000' Projesi'nin üç otobüsten oluşan
"Gezka Eğitim Merkederir
'nın tama-
mı ıkıncı yanyılın başından itibaren
depremzede çocuklara eğitim hizme-
ti verecek.
'Umut 2000' Projesi, ilköğretim ça-
ğındakı depremzede çocuklan mo-
dern eğitim teknolojisiyle tanıştırma-
yı; onlann ayağına moral destek, reh-
berlik, danışmanlık hizmetleri götür-
meyi; gnıp çahşmalanyla umut ka-
zandınnayı ve yaşadıklan felakete
rağmen onlan iyi bir gelecek içın ce-
saretlendirmeyi amaçlıyor.
Procter & Gamble Kurumsat Pa-
zarlama Direktörü Ayse Medran'ın
verdiği bilgiye göre, projenin içeriği,
etkileşimli ve eğlencelı bilgisayar or-
tammda,Fen, Matematik, lngüızce, Ta-
rih gıbi temel derslen tamamlayıcı,
çocuklara bilgisayar okur-yazarlığı
kazandıncı programlardan, zekâ ge-
liştirici eğitsel oyunlardan ve belge-
sel fümlerden oluşuyor.
Proje, en modem eğitim teknoloji-
siyle donatılacak üç otobüsten oluşan
"GezkiEğitim Merkezfcri" aracılığıy-
la uygulanacak. Otobüslerin tamamı
10 Ocak tarihinde hazır olacak. Ge-
zici eğitim merkezleri, ikinci yanyıl
boyunca deprem bölgesindeki okulla-
n dolaşacak. Her okul önünde bir haf-
ta konaklayacak olan gezici eğitim
merkezlerinin, toplam 25 bin çocuğa
ulaşrnası hedefleniyor.
Bölgedekı hizmet tamamlandıktan
sonra otobüsler, Boğaziçi Üniversite-
si ile Türkrye Eğitim Gönüllüleri Vak-
fi'na bağışlanacak ve benzer çalışma-
lar ihtiyaç duyulan şehırlere yaygın-
laştınlacak.
Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfi Ge-
nel Müdürü M. KemalKaiadar, Proc-
ter & Gamble fırmasuun kendılenne
sağladığı iki otobüsten birinde çocuk-
larm, ister bilgisayar, ister TV-\ideo
eğitim programlanm istedikleri gjbi
kullanacaklannı, isterlerse de tnter-
net aracüığıy la dünyaya açılarak ufuk-
lannı genişleteceklerinı söyledi. Vak-
fin ikinci otobüsü ise daha çok oyuna
yönelik olarak hizmet verecek. Kütüp-
hanenın de bulunacağı otobüste bır
psikolog da çocuklann ruhsal sorun-
lanna çözüm buhnaya çalışacak.
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fa-
kültesi Dekanı Prof. Dr. Cem Alpte-
kinde, geleceğın olası sınıflanrun do-
nanrm düzeneğıne sahıp olarak hazır-
lanan öğrenme ortamında, depremze-
de öğrencilerin, fakülte öğretim ele-
manlan ve yardımcılannın kılavuz-
luğunda, bireysel öğrenme gücünü
kullanarak keşif yoluyla, yaparak öğ-
renmelerini sağlamanın temel hedef-
len olduğunu söyledi.
Tüketiciler, 'Umut 2000' logolu
ürünleri Kasım 1999-Ocak 2000 dö-
neminde satın alarak projeye otoma-
tik olarak katkıda bulunacaklar. Şu an-
da öngörülen saöş rakamlannın üç oto-
büsün donanımı ve Haziran 2000'e
kadar hizmet verebümesi için gerek-
li fonun oluşturulabileceğuıı göster-
diğini belirten proje yetkilileri, tüke-
ticinin projeye desteğine bağlı olarak
satış rakamlannın öngörülenin üs-
tünde olması halinde daha çok sayı-
da otobüs alınabileceğüıi ve daha çok
sayıda çocuğa ulaşılabüeceğini vur-
guladüaı.
RİŞKİNNÜFUSUNYARISINDA GÖRÜLÜYOR
'Horlama alaya alınmamak'
tstanbul Haber Servisi - Evlilıklerde ay-
nlma nedeni olabilen horlama, enşkm nü-
fusun neredeyse yansında görülüyor. Ulu-
dağ Üniversitesi Tıp Fakûhesi Kulak Bu-
run Boğaz Anabihm Dalı öğretim üyesi
Doç. Dr. Levent Erişen, horiamanın ciddi
bir sorun olduğuna dıkkat çekerek "Hor-
bma sadece alaya ahnacak komjk bir bul-
gu değUdir. TıkivKi uykn apnesi sendronm
gflji ciddi bir hastalığm habercisi olabür"
uyansuıda bulundu.
Horlama, "ırykuda buruodan geien ha-
vanmgnrdağadoğrugiderkeııgeçtiğibölüın-
de, yumuşak damak veya küçük dfli titreş-
tinnesiie çıkangürüttütfi ses" olarak tanım-
laruyor. Doç. Dr. Levent Enşen, horlama-
nın normal erişkinlenn yüzde 45'inde ara
sıra, yüzde 25'inde ise alışkanlık olarak
bulunduğunu söyledi. Hafıf olgularda sa-
dece sosyal sorunlara neden olan horiama-
nın ciddi olgularda kişinin genel sağlığını
bozduğunu belirten Erişen, erkeklerde ve
aşın kılolu kişilerde daha sık rastlandığına
dıkkat çektı. Doç Enşen, "Dil ve boğaz
kaslanmn kasıuna yeteneğinin zajıf olma-
sı, boğazdald dokulann aşın hacimü olma-
sı. küçük dil ve yumuşak damağm uzun,
sarkık veya gevşek ohnisı, burun nkanıkb-
ğnun ohnası" durumlannın horlamaya ne-
den olabileceğini söyledi.
Levent Erişen, horiamanın ciddi bir ya-
kıruna olması hallenni şöyle sıraladı:
• Horlayan kjşi alay komsu ise,
• Başkakruun gecekrinm uykusozgeç-
mesine neden ohryorsa,
• Genel uyku yapısını bozuyor ve kişinin
uyknda dinienmemesine neden otuyorsa.
Horlamanın ıleri derecede olması duru-
munda cerrahı müdahale gerekebıleceğını
behrten Erişen, bunun hastalığın derecesi-'
ne ya da nedenıne bağlı olarak hekım tara-
fından belırlenmesı gerektiğıni vurguladı.
Horiamanın hafıf olması durumunda ki-
şilenn kendı kendilenne basit önlemler ala-
bileceklerinı de kaydeden Erişen, bunlan
şöyle sıraladı:
• .\şın kilolannıznerin ve hi bir kas ka-
süun yeteneğini elde edebilmek için sağhk-
h ve atkrik yaşam tarzuıı seçin.
• Uyumadan önce uyku,sakinleştirici ve
alerji flaçlan almajTru
• Uyku saatinden önceki4saatiçindeal-
kol ve ağır gıdalardan uzak durun.
• Aşm yorgunluktan kaçuun, düzenB bir
uyku ahşkanhğı kazanuı,
• Yan \-arma auşkanuğmı kazanm.
BUlboard
Müzik Ödülleri
ABD'nin Las Vegas kenti önceki
gûn var olan rengme renk katan
bir ödül törenine sahne okm.
Kentm MGM Büyûk Oteü,
Bfflboard Mûzik ödâDeri
dolayısryla birçok ünrûye ev
sahipfiği yapti. Çok renkii ve
müzikfi bir şov programmı
andrran BUlboard Mûzik
ÖdüflerTnde, "En iyi erkek
şarkjcı" dahnda seçilen Rkky
Martm, ödülünü akbktan sonra
verdiği minik konserle davetfikri
coşturdu. Genç Britncy Spears ise
"En iyi kadın şarkıcr seçikü Bu
yıhn en iyi ve yeni pop sanatçısı
dahnda adav gosterilen Jenniffer
Lopez de üstûn performansry la
büyûk beğeni topladL Ancak
törenin en amamh ödülü, yıDann
sanatçısı Mariah Carey'ye grtti.
Ödülünü sanatçı Patti La Befle'in
etinden alan Carey,
u
On yıhn en
ryi sanatÇBi" seçikü
Geceye katüanlar arasında. güzel
şarküannı davetükrie pavlaşan
Ceüne Dion da \ ardı.
Siyasilerimiz hararetle savunurken dünya vazgeçmiyor
4
Nüldeer santrala hayır'
tstanbul Haber Servisi-
Türkiye'de nükleer santral
kurulmasına çevreci örgüt-
lerin tepkisi sürüyor. Nük-
leer Karşıtı Platform, siya-
silerm nükleer santral ıste-
melerinin ahrndaenerji so-
rununu çözmekdeğü. nük-
leer lobiye yaranmak ol-
duğunusavundu. Platform
aynca, pek çok ülkenin
mevcut santrallannı kapat-
tıklanna dikkat çektı.
Nükleer Karşıtı Plat-
form adınayazüı açıklama
yapan Ayşe GûL sıyasıle-
rin nükleer santrah savun-
mak için karartma senar-
yolan uyguladıklaruu be-
lîrtti. Enerji Bakanı Cum-
hur Ersümer ve diğer sı-
yasilerin müyonlarca in-
sanı soğukta ve karanlık-
ta b^akma keyfine sahip
olmamaları gerektiğini
vurgulayan Gül, "Türki-
ye'nin enerji sorunu yok.
Sorun, enerjinin becerik-
siz politikacılann ve rant-
çılann güdümünde olma-
sıdır. "Yakın gelecekte
enerjisiz kalacağız' yalan-
lan, 1965 yılında Türki-
ye'ye ilk nükleer santral
siparişi verilirken söylen-
mişti. 34 yıktar ülkemiz hâ-
lâ kendi enerjisiyle aydm-
lanıyor" dedı.
Enerji tüketımi ve üre-
timinın pohükacılar tara-
fından değü, işi bılen bi-
lim adamlan tarafmdan
planlanmasını isteyen Ay-
şe Gül şöyle devam etti:
"Türkiye dünya ülkele-
ri arasınaa bütün atterna-
tif enerji kaynaklanna sa-
hip olan sayılı ülkelerden
biridir. Dünvanmhrda ÜZE-
rine girtiği rüzgâr, güneş,
jeotermaL biogaz, dalga
enerpsi,»ayabümlan kon>
binasyon sistemleri derbal
gündemegetirSmefidir. Bo-
gün dünya ülkeleri nükle-
er enerjiden vazgeçiyor.
Acaba neden?"
Gül, Uluslararası Atom
Enerji Ajansı'nın kuruldu-
ğu 1957 yılında nükleer
enerji santrallannjn hararet-
le savunuldugunu, 2000 yı-
unda 4 bin 500 santral ku-
rulacağımn tahmin edil-
mesine karşın yalnızca 429
tane kurulduğunu anımsat-
tı. Gül, nükleer enerjinin
bedeli olan atıklara ise hâ-
lâ çözüm bulunamadığını
sözlenne ekledi.
10 Aralık Insan Haklan Anıü
e-posta : tan @ prizma. net. tr
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
Mustafa Kemal'e Bak, 'Hizaya Gel!'...
B e d r i
Baykam'm "Şu Benim 20. Yüzyıhm'' adh resim
s e r
S i s i ö n c e k i
8"° A t a
«»rk Kültur Merkezi Sanat
Galerilen'nde açıldı. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı
ve Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Yekta Güngör Özden'in açüış konuşmasıru yaptığı sergidc.
Baykam'mkişiseiserirveniveTürkrve'ninyakm tarihi ele abnıyor. "Şu Benim 20. Yüzyıhm" sergisi süresince,
Amerikalı yönetmen Stefan Svetiev'in çektiği, Baykam'm sanat, siyaset ve özel yaşarru üzerine 'This Has
BeenDoneBefore'adlıbirbelgeseirümgösterilecek. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER)
Devlet-i Aliyye'de, Tanzimat sonrasında -Meş-
artiyet dönemi dahil- 'devlet adamı', Düvel-i
Muazzama'ntn {'Sistem 'in) Dersaadet'teki 'mü-
mess///'dir: 'Koca' Reşit Paşa, Ingıliz' Sait Pa-
şa, Londra'ya ayarlıydı; Talât ve Enver Paşa'lar.
Bedin'e bağımlıdır; Mahmut Nedim (of) Paşa,
Petrograd'ın davuluna oynardı. Pek çok şey gibi,
bağımsız ve özgiir, Türk 'devlet adamı' tipi, Der-
saadet'in ürünü değil; Ankara'nın ürünüdür, Ku-
va-yı Milliye ve Müdafaa-i Hukuk Ankara'sının!
Meşrutiyet dahil mi, demiştim? Öyledir! Bir ta-
rihte, (11 Mayıs 1982) 'keyfiyeti' şöyle arzetmiş-
tim: 'Jöntürkler, 1908'de iktidan ele geçinnce,
'Batı'// Seyaz ve Hristiyan' Emperyalizm, fazlate-
lâşlanmamış; önünde sonunda, duruma egemen
olabileceklerine hükmetmiştir. Edward Mead Ear-
le, Dr. Rorhback'ten naklen, ne yazıyordu: "...
Jöntürklerin liberalizmi, işin başından beri Ang-
lomania (Ingıliz yandaşlığı) belirtileri gösteri-
yor." Alman I mparatonj Kayzer VVılhelm ise, Kont
Von Metternich'in olaya değgin raporu attına, şu
notu düşmüştü: "... Ihtilâl (1908), Paris ya da
Londra'lı Jöntürkler tarafından değil, Ordu ta-
rafından ve 'Alman Subaylan' olarak bilinen, Al-
manya'da eğitim görmüş Türk askerieri tara-
fından yapılmıştır."
Gerçekte, ıki taraf da yanılmıyordu. 1908 Dev-
rimi'ni gerçekleştıren Jöntürkler, 'Ittihatçı' ve 7b-
üârçı'diye ikiye aynldıklannda; 'Ittihatçılar' Kayzer'i,
'Itilafçılar' ise, Dr. Rorhback i haklı çıkarmışlardı.
Ulusal Burjuvazi olmayınca, 'ulusalbileşim'deol-
madı... (Bkz. 'AydınlarSavaşı', 3. Basım, s. 42, Bil-
gi Yayınevi, 1996.)
Türkiye'de, 'bağımsızlık ve özgüriük' nrteliği, Gâ-
zi Mustafa Kemal Paşa sayesinde, 'devlet adam-
lığına' kazandınlmıştır; çünkü o açıkçademişti ki,
'Hürriyet ve istiklâl benim karakterimdir1
; pe-
ki, ondan öncekilerin karakterı neydi?
Iki 'devtet adamı' türii...
Günahı söyleyenlerin boynuna, Osmanlı 'mül-
künü' Ingiliz Emperyalizmine açan Sened-i rt-
trfak ve Gülhane Hatt-ı Hümayunu'nun hazırianı-
şında, 'Koca' Reşit Paşa'nın ingiltere Devlet-i Fe-
himesi'nin Dersaadet'teki 'ser7r-/ kebiri' ile birlikte
çalıştığı söylenir. Yalnız söylenmiyor, Sefır-i kebir,
Londra'daki kansına 'keyfiyeti' böyle yazmış!...
Tanzimat 'eko/ü'nden, iki önemü 'devlet ada-
m/'ndan biri, Sadrazam Keçecizade Fuat Paşa,
Padişah'a 'ariza' olarak kaleme aldığı vasiyetna-
mesinde, şunları tavsiye ediyordu: "... yabancı
müttefıklerimiz içinde en önemlisi Ingiltere'dir,
her ne olursa olsun, dünyanın en sabırlı ve en
metin milleti olan Ingilizler, bizim en önde ge-
len ve en son vazgeçeceğimiz, 'müttefikimiz'
olacaktır. Bendenizce, Bâbıâli'yi ('Hükümet'i)
Ingiltere'nin dostluğundan mahrum görmek-
tense, birkaç vilâyetimizi elden çıkmış gör-
mek, daha iyidir..." Evet, bunlan devlet başkanı-
na önerebilen, o zamanın başbakanı! Yine aynı
'e/co/'den bir 'devlet adamı' sayılan Âli Paşa ise,
kendi vasiyetnamesinde, '...vergilerin toplanma-
sının, şirketlere devredilmesini' tavsiye etmek-
te; tavsiyesine, şu düşünceyi eklemektedir: "...ulus-
lararası olduklan oranda (bu şirketlerin) işyap-
ma etkileri de artacaktar." Dahası Âli Paşa, '...bi-
zim gibi bir devlet için, savaş donanması oluş-
turmayı', 'gereksiz masraflar açacağı' gerek-
çesiyle lüzumsuz görmekte; Padişah'a '...vakit
geçirmeden donanmayı dağıtmasını' öğütle-
yıp, şöyle demektedir "...bunlann yerine, nisbe-
ten küçük, hızlı, asker ve savaş malzemesi ta-
şıyabilen buharla işleyen vasrtalar koymak uy-
gun olur. Bunlar bartşta kıyılan korur, ticaretfi-
losunu destekler ve Saray'a ait olan Şirket-i Hay-
riye-i Osmaniye yerine geçer." Kısacası, deniz
gücünü 'özel sektör'e devrediyon AJIah bilir, o 'özel
sektörü' de 'yabancı şirketler' destekleyecektir.
'öze//eşf/m?e'nin ve 'Kürese/teşme'nin ucu, taaa
nerelere dayanıyor, bakar mısınız?... (Tevfik Çav-
dar, Türkiye'de Uberalizm'in Doğuşu', s.47ve son-
rası, Uygariık Yayjnlan, 1982.)
Tanzimat 'ekolû'nöen 'devletadamlannın', ulaş-
tığı rezillik mertebesini merak mı ettiniz? 30 Mart
1919'da Dersaadet'te Ingiliz Yüksek Komiseri ola-
rak bulunan Amiral Calthrope'u ziyaret eden 'Da-
mat' Ferid Paşa'nın, Londra'ya yaptığtteklifleri göz-
den geçiriniz:"... 1/ Ülke, 15 yıl süreyte, Ingilte-
re'nin denetimine bırakılryor. 2/ Bakanlıklara,
Ingiliz 'müsteşarlar' atanacaktır. 3/ Valilerin
yardımcıları, vilâyetlerdeki Ingiliz başkonso-
losları olacaktır. 4/ Bütün maliye üzerinde In-
girtere'nin denetimi bulunacaktır, vs." Aslında
bu, önce Allah'a, sonra İngiltere Devlet-i Fehime-
si'negüvenen Osmanlı 'devlet adamlan'rw\, 'yö-
netemediklehni' kabul ettikleri 'mülkü', ingiltere'ye
'sömürge' olarak takdim etmeleri demektir.
Benzetmek gibi olmasın!
'Hangi istiklâl vardır ki...'
Mustafa Kemal Paşa, 6 Mart 1922'de
TBMM'de demiştir ki: "...artık durumu dü-
zettmek, hayat bulmak, insan olmak için; mut-
laka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri
Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek, bütün
dersleri Avrupa'dan almak gibi, birtakım zih-
niyetler ortaya çıktı. Oysa hangi istiklâl vardır
ki, yabancılann nasihatlanyla, planlarıyla yük-
selebilsin? Tarih böyle bir olay kaydetmemiş-
tir..."
Şu sözleri de, o, aynı konuşmasında söylemiş-
tin "... Türk halkının nasılsa başına geçmiş bir-
takım insanlar (...) Türkiye'yi âtıl ve çekingen
bir halde tutuyorlardı. (...) Türkiye'de fıkir adam-
lan, adeta kendilerine hakaret ediyorlardı. Di-
yorlardı ki, 'Biz adam değiliz ve olamayız. Ken-
di kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur.'
Bizim canımızı, tarihimizi, vaıiığımızr, bize düş-
man olan, düşman olduğundan hiç şüphe edil-
meyen Avrupalılara; kayıtsız şartsız bırakmak
istiyorlardı. 'Onlar bizi idare etsin' diyorlardı..."
Her ıkisi de bu ülkenin tarihinden çıkmış, iki 'dev-
let adamı' tipi. Tanzimat 'e/co/ü'nden paşalar; Mü-
dafaa-i Hukuk'un yarattığı, 'devlet adamı' türü.
Yeni isimler 'devlet adamlığına' soyunurken, ha-
tırlatmakta yarar var diye düşündüm.
Mustafa Kemal'e bakıp, hizaya gelmelidirler.
http-y/www.prizma.nettr/AILHAN
http^/www.bilg'ryayınevi.com.tryailhan
Faks/0-212/26019 88