Katalog

1O ARALIK 1999 CUMA CUMHURİYET SAYF/f IJIİŞ JjLAJİlİıKLJiıK. [email protected] 11L R UMBASINI ABD'den Atina'ya uyan REŞATAKAR LEFKOŞA-Helsinki zirvesinde Türkiye'ye adaylık statüsü verilmesini isteyenABDile AB ûlkelerinin. Atina'yı, "Kıbns için tek seçenek 'evet'" diyerek uyardıklan bildirildi. Simerini gazetesi "Ktskaç darabyor. Atina veto haiinde krizle tehdit edilhor" başlıkli manşet haberinde, "Denktaş'm büdiride, Kıbns'm kesintisiz AB nyeük sûreci yönünde bir paragrafin yer afanası haiinde dolayb görüşmeleri terk edeceği üranıatomu gönderdiği" ıddıa edıldı. Simerini şunlan yazdı: "ABD,Hekffiki'deveto ııygıılanmaa haünde. New Yorfc dolayt göruşmeJeriyle flgfli olarak tefaüke sinyaH gönderdi Amerikahlar, dolayh göröşmelerin yahuzca Denktaş'ın tntumu yflzünden değiL Ankara'nın Denktaş'a ufak bir işaret çakması haiinde de çökme tehlikesiyie karşı karşıya oiduğunu savunuTOrûr." Fıleleftheros da ~Veto kun kritik savaş" başlıklı haberinde Atına'nın veto uygulaması haiinde "Türk tepkflerinden dotayı ciddi gergjnKkleri olasılık dışı tuönadığını ve bu yüzden önkm akhğuu" yazdı. THE TIMES 'Zirve yara alabilir' tngiltere'nin yüksek tırajlı gazetelerinden The Times, "Türkiye'nin AB'ye adaylık arzusu bu kez de yerine getirilmezse, Helsuıki zirvesi yara alabitir" diye yazdı. Yorumda, Türkiye'ııin adayhk arzusu yerine getirilmezse, Türkiye sırtnu Baü'ya dönebilir. Ulkenin NATÖüeiUşkflerinin bozulması da Irak'm kontrolünden, uyuşturucu ve insan ticarethie mücadeleye kadar pek çofc'" ' konuda Türkiye'nin işbirliğini yitiren Bau'yı zor durumda bıralar" denildi. Batılı diplomatlann bir yandan Yunan vetosımu kaldırmaya çalıştıklan, bir yandan da diğer isteksiz AB ülkelerini, "Adayhğm tamnmasj bir şey değiL Nasıl olsa Türkiye tam üyelik içiıı yıüarca bekleyecek" görüşüyle ikna etmeye çabaladıklan belirtilen yonımda, Türkiye'nin tam üyelik için yakın gelecekte umudu bulunmadığı da ifade edildi. NEWYORKTIMES Islam dünyası için ömek... ABD'nin önde gelen gazetelerinden New York Times, Türkiye'nin Helsinki zirvesinde AB'ye aday ülkeler arasına alınması haiinde bir dizi reform yapacağı, bu reformlann etkilerinin tüm Islam dünyasında hissedileceği ve Türkiye'nin örnek oluşturacağı yorumunu yaptı. Gazetede Stephen Kinzer imzasıyla yayımlanan haber yorumda, "AB'nin, Hebinki'de yapacağı toplanüda, eski krtanın en eski sorunlanndan birine cevap arayacaldannı" kaydetti ve bu sorunun "Tûrkiye Avrupa\a mı att" sorusu oiduğunu yazdı. Yazıda, "Haçb seferierinden beri Avrupahlann kafasmda esrarengiz ve tehdit edki bir tip olarak yer alan Türklerin Avrupa masasuıa davet edflmesiyle, çaüşma ve güvensizlikle dohı eski geçmişin kapanacağı" savunuldu. FîNBASINI 'Karar kesin değil' Finlandiya'da yayımlanan Metro gazetesi, Helsinki zirvesinde Türkiye'nin, AB tam üyeliğine aday ülke ilan edilmesinin kesin olmadığını öne sürdü. Türkiye'nin adaylığı konusunun AB liderlerinin en fazla başını ağntan konulardan biri olduğu görüşünü dile getiren gazete, bununla ilgili müzakerelerin son dakikaya kadar süreceğini ifade etti. Helsinki zirvesi bugün başlıyor. Türkiye'ye, Kıbns'la ilgili pazarlık sonucunda adaylık statüsü tanınabilir AB zirvesiııde Kıbrıs düğümüSERKANDEMIRTAŞ HELSİNKİ - Türkiye'nin 21. yûzyılda Av- rupa kurumlanyla bütünleşmesi açısından önem taşıyan Avrupa Birliği'ne (AB) adaylık statüsü konusunda dün gece başlatılan yoğun pazarhklann bugün öğle yemeğine kadar ta- mamlanabileceğı kaydedildi. Taraflann Tür- kiye'nin adaylığı konusunda anlaştıklan, an- cak yayunlanacak bıJdınde Yunanistan'm "Ege veyölharitasf konularmdaki isteklerinin han- gı ifadelerle yer aJacağı üzerinde tarnşmala- rm sürdügü bildirildi. AB'deki geneleğilim so- rununun öğlene kadar çözülmesi ve Türk hü- kümetının yannki kapanış yemeğine katılma- sınınsaglanması. Fransa. Almanya veFinlan- diyaliderleri dün Yunanıstan Basbakanı Kos- tasSimins'ı "tokaca" aldı. Yunanıstan dışındaki AB üyeleri Türki- ye'ye "öokoşDİsuz adayfck" verilmesini ıs- AB Komiseri verheugen 'Ankara'yı hep bekletemeyiz' . lmanya Savunma Bakanı Scharping, "Eğer Türkiye üye olmak istiyorsa önce azınlıklar, insan haklan, Kopenhag kriterleri konusunda ey ödevlerini yapmalıdır" dedi. Scharping, Kıbns konusunda da Yunanistan'm istemlerini karşılayan ıfadeler kullandı. terken Atina zirve bildirisinde "Kıbnssoru- nnnun çözûtememesinin, adanmAB'ye üye- iğinietkiememesi" şeklinde, Ankara'yı bağ- layıcı ifadelerin yer almasını istiyor. Fransa ve Almanya'dan formül tngiltere bu görüşe destek verirken Türki- ye'nin tepkı göstereceğinı bilen ve New York görüşmelerinin sona erebileceği tehlikesini gören başta Fransa ve Almanya, bir ara for- mül haarİadılar. Buna göre büdiride "Kıbns'm üyeiiği kendi koşufiannda değeriendirüecek- tir. Hiçbir aday ülke diğer bir adayın üyeiiği- niengeflevemez" ifadelerinin yeralacağı kay- dediliyor. Helsinki'ye gelişinde önce dönem başkanı Finlandiya'nın Basbakanı Paarolip- ponen ile bir araya gelen Simitis, görüş ay- nlıklannın giderilmediğini. ancak görüşme- lerin süreceğini kaydetti. Yunanistan, 3 istem- debulunuyor 1- Kıbns'ın üyeliğı takvime bağ- lansın. 2- Türkiye, Ege ile ilgili sorunlan Uluslararası Adalet Drvanı'na götürmeyı ka- bul etsin. 3- Türkıye'ye sunulacak yol harita- sı sanal değil gerçekçi olsun. Avrupah Sosyaastler Zirvesi'nin ardından Lipponen ve Almanya Savunma Bakanı Ro- dotfScharpingde. birbasıntoplanusıdüzen- lediler. Bugün öğlene kadar olumlu bir sonu- cun alınacağını umduğunu belirten Lippo- nen, 15 'lerin Tûrkiye'yi aday olarak görmek istediğini, ancak Türk-Yunan ilişkileri. Kıb- ns, ve Türkiye'nin yapması gereken reform- lar konusunda bazı formüller üzerinde çalı- şıldığını bildirdi. Lipponen, Türkiye için Ko- penhag kriterlerinden başka bir koşul isten- mediğıni belırtırken Ecevit'in Helsinki'ye ge- leceği konusunda iyimser oiduğunu bildirdi. Scharping ise daha açık konuştu "Türki- ye, üye olmakistiyorsa önceükle a/ınhklar, in- san haklan. Kopenhag kriterfcri konulannda ev ödevini yapmak zorundadır. Türkiye, AB möktesebadna uyduğu sürece üyetik alabilir. Ve biz, hicbir sosyal demokrat parti \etkihsi, hiçbir aday ülkenin diğer bir adayın üyeliğini ve<o etmesini kabul etnnyoruz." Ahnanya, bu sözlerle Türkiye'nin, Kıb- rıs'uı bırliğe girişini engellemesinin söz ko- nusu olmadığını belirterek Yunanistan'm is- temlerini de bir ölçüde karşılamış oluyor. Türkiye'nin bildiriden ne kadar tatmin olaca- ğı ve kapanıs yemeğine katılıp katıhnayaca- ğı ise kesinlik kazanmadı. Bu geceye kadar olumlu bilgi gelmesi durumunda Başbakan BükntEoevitveDısişleri Bakanı tsmalCenı'in Helsınki'ye gelmeleri bekleniyor. AP'den gûçlû destek Türkiye'ye güçlü bir destek de Avrupa Parlamentosu Başkanı Nicole Fontaine'den gelecek. Fontaine'inzirveninaçılışmda ya- pacağı ve basına önceden dağıtılan konuş- masında, "Sonuc olumsuz oiursa Türki- ye'ninsabntaşabüirvejeopolitikriskkrene- den otabflecek şekikk başka yönlere döne- bfln-" diyeceği bildirildi. BERLİN (AA) - AB 'nin ge- nişlemesuıden sorumlu komise- ri Güntber Verheugen, "Türld- ye'nin sürekü beklemeye zama- nıyok" dedı. .Mmanya'nın gün- lük mahafazakâr sağ eğilimli Die Welt gazetesinin muhabiri- nin sorulannı cevaplandıran Verheugen, "Türkiye'ye AB adayhğı verümesine sadece Yu- nanistan karşıçriayor.Yunann- brnasdiknaedOebflir'' sorusu- na şöyle yanıt verdi: "YunanhUnn tarihten gelen bir güven ihtiyaa oiduğu kabal ediünelL Dtğer tarafta birDer- lemekaydedfldL Şimdiye kadar banşmâkiçinbugünkfigibibü- yük bir şansı hiç otanadL" Türkiye"nın adaylık kriterle- rini tamamlaması ve görüşme- lere başlanmasma dair bir tak- vım konusundaki soruyaVerhe- ugen şu yanıtı verdi: "Diğer adayiar ve Türldye için bir tak- vim yok. FakatTürkiye'nin sü- rekü beklemeye zamanıdayok. Efrr bizşimdiAnkara hüküme- tine perspektif vermezsek Tür- Idye'yi kaybederiz. Türkiye'ye adayiıkstatüsü verimesiAB'nin yapoğı bir iyiHk değiL büalds kendi çıkarlanmız için izlediği- miz siyasi bir stratejidir." • Verheugen: Adaylık statüsü vermezsek Türkiye'yi kaybederiz. TÜRKÎYE'YE ADAYLIK VERİLMESÎ İÇtlS 3 KİLOMETRELİK YÜRÜYÜŞ Kürtgruplardan da destekgeldi HELSİNKİ (CranhHriyet) - Avru- pa'daki Kürt gruplan, AB zirvesinin yapılacağı Helsinki'de dün "Türld- yenin AB Cyeliği Isıgmda Kürt Nüfiı- sunun Geleceği" konulu bir panel dü- zenledıler. Kürt gruplan, Türkiye'nin üyeliğinin hem AB hem de Kürtler için yararlı olacağmı belirterek 151er- den adayhk statüsünün verilmesini is- tediler. Helsinki'deki Kürt Kültürü Merkezı'nin bugün düzenleyeceği yü- rüyüşte 1000 kişilik bir grup, AB'den Öcalan'ın asıhnaması içinTürkiye*ye baskı yapmasım isteyecek. "Kürtler İçin Barış FoniBiB" ve ş$ gerçekleştirdiği panelle ilgili yapılan açıklamada, Türkiye'nin adaylığının özellikle Kürtler açısından yararlı ola- cağına dikkat çekildi. Üyelığın sağlan- ması durumunda AB'nın yargı siste- minin Türkiye'ye transfer edilebile- ceği ve ölüm cezasınm kaldınlabıle- ceği belirtilen açıklamada, bu açıdan Türkiye'nin adaylığının tescü edilme- si gerektiği kaydedildi. 'Ocalan asıhnasın' Panele, insan Haklan Derneği Ge- nel Sekreteri NazmiGür, ERNK Tem- silcisi Havin Güoeser, Kürt İnsan Hak- lan Projesı Başkanı Kerim Yddız, Fin- landiya Yeşiller Partisı'nden UBa Ant- tna da katıldı. Gür açıklamasında, Tür- kiye'nin ölüm cezasmı kaldırması ge- rektiğini belirterek şunlan söyledi: "KurtsonuıuTürkiye'dekidemokra- s probteminin en önemli unsunıdur. Kürtter 1978'den bu yana olağanüstü hal atnnda yaşamakzorunda kakülar. Kürtlerin diğeretnikgruplargibi var- hklan yasa tarafindan tanınnuunış, yasaklaria karşıkarşıya kalnuşlardır." Paneli düzenleyen gruplann bugün zirvenin yapılacağı yere dogru 3 kilo- metrelik bir yürüyüş yapacaklan kay- dedildi. Zirvenin yapılacağı binanın önüne kadar yürüyüş yapacak olan grup, AB'nin insan haüan konusun- da Türkiye'ye yönelık sorumluhıkla- rıın yerine getirmesıni isterken bu kap- samda, Abdullah Öcalan'ın asıl- mamasının sağlanması ıstemini dile getirecekler. Türidye diğer adaylamı gerisinde . day ülkelerin ekonomik olarak AB içindeki rekabet baskısı ve piyasa güçleriyle başa çıkabilecek durumda olmalan isteniyor. 1998 AB raporunda Türkiye'nin ikili bir ekonomik yapıya sahip olduğu ve aranan kriterleri yerine getirmediği belirtilıyor. Aday ülkelerle İlgili Bulgartstan ÇekCum. Estonya G. Kıbns Letonya Litvanya Macaristan Maita Polonya Romanya Stovakya Slovenya Twkjye Yüzötçümü 1000 knf 111 79 45 9 65 65 93 0.3 313 238 49 20 775 Nûfus Milyonkişi 8^ 10.3 1.4 0.7 2.4 3.7 10.1 0.4 38.7 22.5 5.4 2.0 63.4 başlıca sayısal verller MtHigeür' Kişibaşına$ 1170 5240 3360 9656 2430 2260 4510 9330 3590 1410 3680 9840 3130 işsizfikoranı 199Byıb(%} 12.2 7.5 2.2 3.0 9.1 6.4 7.8 5.1 10.4 10.3 13.7 14.9 6.8 Enflasyon 1996yıb(%) 1.0 10.7 8.2 2.5 4.7 5.1 14.3 3.0 nz 40.6 6.7 9.0 83.9 * 199?yıh rahmlan Kaynak: Der Fischer Wetialmanach 2000 SİNANÖZTÜRK ESSEN- Türkiye, aday ülkeler arasında, adaylık açısından en uzun geçmişe sahip olmanın yü- künü taşıdığı gibı, bu yük artık AB'nın omuzlanna da yüklenmiş durumdadır. AB Konseyi Kopenhag'da, "Üyelik için aday ülke, demokra- siyi. hukukun üstünlüğünü,insan haklanyla azınhk haklanna say- gı ve bunlan konıma garantisi ve- ren kurumlaruı tstikrannı sağb- mtş ohnahdn-" görüşünü ortaya koymuştu. AB Komisyonu, 1998'deki Düzenli Raporu'nda Türkiye'nin sözü edilen bu poli- tik kriterleri yerine getirmediği sonucuna varmıştır. Kopenhag, "ekonomi kriterleri'' ise iki alt esasa göre değerlendirilmiştir: Buna göre aday ülkelerin, işleyen bir piyasa ekonomisine ve aynca AB içinde rekabetbaskısınave pi- yasa güçlerine dayanabilecek ka- pasiteye sahip olmalan gerek- mektedir. Söz konusu raporda so- nuç olarak, iki ekonomikkriterbir- likte ele almdığında, başvuran ül- kelerden ikismin, Kıbns (Rum Yönetimi) ve Malta'nm, işleyen birer piyasa ekonomisine sahip olduklan. aynca birlik içindeki rekabet baskısı ve piyasa güçle- riyle başa çıkabilecekleri görü- şünde birleşiuruştir. Türkiye'nin durumu özel Raporda, Türkiyenin ikıli bir ekonomik yapı gösterdiği ve özel bir durum teşkil ettiğine de dik- kat çekilmiştir. Türkiye'nin piya- salanm iyileştinnesi ve orta va- dede birlik içindeki piyasa ve re- kabet güçlerine uyum için çaba harcaması gerektiği de aynca vur- gulanmıştır. Diğer aday ülkeler içinde ise bu kriterleri karşılama- ya en yakın iki ülke olarak Ma- caristan ve Polonya gösterilmiş- tir. Slovenya ve Estonya'nınbu iki ülkeyi izlediği belirtilen raporda, Çek Cumhuriyeti'nin de ciddi iler- lemeler kaydetmesi gerektiğinin de alü çizilmiştir. Yeniyüzyılda çok kutuplu bir dünya için Çin le dostluk tazeleyen Yeltsin Clinton 'a çattı • Çin lideri Zemin'le yeni yüzyılda çok kutuplu bir dünya için işbirliğini pekiştirmeye karar veren Yeltsin, Clinton için de "Rusya'nın nükleer bir güç oiduğunu unuttu galiba" dedi. Dış Haberler Servisi - Rusya Dev- let Başkanı Boris Yettsin, Çin ve Rus- ya liderleri arasuıdaki ikinci gayri resmi görüşmeleri gerçekleştirmek üzere dün Pekin'e gitti. Çin'le yeni yüzyılda çok kutuplu bir dünya için "stratejik ortaknktan''nı pekişnrme karan alan Rusya lideri, Çeçenis- tan'la ilgili olarak Moskova'yı uya- ran ABD Başkanı Btti Clinton'a da sert çıktı. Çin Devlet Başkanı Jiang Zemin ve Boris Yeltsin, ortak çaba harcaya- rak yeni yüzyılda iki ülke arasında- ki stratejik işbiriiği ve ortaklık iliş- kilerini daha da derinleştirmeye ha- zır olduklannı bildirdiler. Her iki li- der de çok kutuplu bir dünyanın ku- rulmasını kararlılıkla savunduklan- nı ifade ettiler. Görüşmeden sonra iki ülke arasındaki sınırlar konusunda üç anlaşma imzalandı. Bu arada Yeltsin, Pekin'de gazete- cilere yaptığı açıklamada ABD Baş- kanı BiD Clinton'a karşı çok sert ifa- deler kullanarak şöyle konuştu: "Dün Chnton. Rusya'yabaskıyap- ma yönünde kendi kendine söz ver- miş. Anlaşüan birkaç saniyeüğine Rusya'nın ne oiduğunu unutmuş. Rusya tam kapashe nükleer silaha sahiptir. Pazulannı göstenneye ka- rar veren Clinton'a şunu belirtmek isterim. Çok kutuplu bir dünya her- şeyin temelidir. Bu konuda Çin fide- ri Jiang Zemin ile anlaştık. Nasıl ya- şamakgerektiğini biz dikte edecegiz, tek basına o (Clinton) degüV ÖRÜŞ/VroL Dr. FARUK ŞEN (*) AB'ye adaylık ve ulus devlet Bugün başlayacak Hel- sinki Zirvesi'nde Türkiye'nin AB'ye adayhk konusunda kesin karar veritecek. Sürp- riz btr karar çıkmazsa daTür- kiye'nin aday üyeiiği onayla- nacak. Türkiye'cle, Avoıpa'da ve ABD'de özellikle entelek- tüel çevrelerde yaygın ka- nı, AB'ye üye adayltğının tes- cii edilmesi haiinde, Türki- ye'de demokrasinin gelişe- ceği, demokrasi konusun- da uluslararası noimlara uy- ma yolunda Türkiye'nin da- ha fazla çaba harcayaca- ğı yönündedir. Bu gö- rüş ne ölçüde gerçekteri yan- srtıyor? Ya da bir başka de- yişle, AB'nin Türki- ye'den beklentisi gerçek- ten yalnızca demokrasi yo- lunda adımlar atmasın- dan mı ibarettir. Türkiye'nin Avrupa Birli- ği'ne tam üyeiiği sanıldığı gi- bi yalnızca demok- ratikleşme konusun- daki gelişmelere bağlı degildir. Aday üyelik bugün başla- yacak Hetemkj Zirve- si'nde -onaylanırsa, Türkiye, adaylık ile tam üyelik arasında- ki süreçte, yalnız de- mokratikleşme ko- nusunda değil, di- ğer bazı aJanlarda da önem- li adımlar atmak durumunda- dır. Bunlardan en önemlisi Türkiye ekonomisinin, AB ekonomisi içinde konverjens kriterleri denilen ölçütlere uyum gösterecek bir yapıya kavuşması olacaktır. Bu da en başta enflasyon oranı, dış ve ıç borçlar vb. konularda AB ortalamalanna ulaşmak anlamına geliyor. Ama Türkiye'nin AB üye- iiği aynı zamanda nüfus yo- ğunluğu, Avrupa Parlamen- tosu içinde tam üyelik ha- iinde kazanacağı konum, AB yönetiminde ne ölçüde söz sahibi olacağı gibi konular- la da yakından bağlıdır. Tür- kiye'nin AB ekonomisine ge- tireceği yük ise sanıldığı ka- dar büyük bir sorun olarak görülmüyor. Bir başka sorun Türkiye'nin bugüne kadar gündemine almadığı ve cid- di olaraktarüşmadığı bir baş- ka konu daha var Birlik üye- iiği ile ulusal devlet arasında- ki ilişki. Her ne kadar son yıl- larda küreselleşme olgusu ile bağlı olarak, Türkiye'nin, ulusal devlet kavramıntn ge- X ürkiye'nin tam üyeiiği yalnızca demokrasi konusundaki gelişmelere bağlı degildir. lişmiş ülkeler tarafindan ta- nımlanan biçimine uyum göstermek için çaba harca- dığı biliniyorsa da, bu konu Türkiye'de çok yönlü olarak ele alınmış degildir. Avrupa Birliği bugün Ortak Pazarolarak anıldığı günler- deki yapısını tümüyle değiş- tirmiş bulunmaktadır. Bugün artık Avrupa Birliği, ortak si- yasi ve kültürel değerlere sa- hip bir birlik, serbest piyasa ekonomisinin kurallanna, iç hesaplaşmalan tarihin bun- dan sonraki diliminde de so- na ermeyecek olsa da küre- selleşme denilen olguya sı- kıca bağlı bir değerler man- zumesi olarak tamamlanı- yor. Avrupa Birliği'nin bir Av- rupa Birleşik Devleti olarak tanımlanmasından oldukça uzak olduğumuz bu günler- de, farklı siyasal gruplaşma- lar, AB'li ulusal devletlerin, farklı kültürterin ortak hedeflerde ve de- ğerlerde birleşmesi olarak tanımlama konusunda birleşi- yorlar. AB ülkelerin'- deki muhafazakâr Hıristiyan Birlik Par- tileri ulusal devlete daha fazla ağırlık ve- riyorlar. Buna karşı- hksol,sosyalist,sos- yal demokrat ve çevreci si- yasal gruplaşmalar ise ulu- sal devlet olgusunu zaman içinde değerini yitirecek bir geçici durum olarak görü- yoriar. AB'nin perifensinde- ki ülkelerde ise siyasal grup- laşmalarda daha farklı yak- laşımlar söz konusudur. Bu ülkelerde sol, sosyal demok- rat eğilimler daha ulusalcı tutumlar içindedirler. Bilindiği gibi Türkiye, Av- rupa Birliği'ne tam üye aday- lığı konusunda uzun yıllar- dır yoğun bir çaba içinde. Ama Türkiye, Avrupa Birliği içindeki yukanda özetleme- ye çalıştığımız konu ile ilgili kendi görüşlerini henüz net- leştirmemiş, bu konuyu he- nüz ciddi olarak gündemine almamtştır. Bugün Helsinki Zirvesi'nde Türkiye 1 nin aday üyeiiği onaylanırsa, Türkiye hızla bu konuyu tartışmak ve bunun gereklerinin neler olduğu konusunda Türki- ye'deki tüm siyasi ve sivil toplum güçterinin katılacağı bir tartışmayı başlatmak zorunda olacaktır. (*) TürkiyeAraştırmalarMer- kezı Direktörü Syıldan sonra bir araya geliyorlar Surîye ve Israil Golan tepelerinigörüşecek Dış Haberler Servisi - Israıl Bas- bakanı Ehud Barak, ABD'nin gi- rişimleriyle, 3 yıl aradan sonra ya- pılacak Suriye-îsrail görüşmelerin- den umutlu oiduğunu söyledi. Barak ile Sunye Dışişleri Baka- m Faruk El Şara arasında gelecek hafta Washington'da gerçekleştiri- lecek banş görüşmelerinin amacı- mn, Barak Ue Suriye Devlet Başka- nı Hafiz Esad arasında bir zirve düzenlenmesi olduğu bildirildi. Barak, görüşmelerin Washing- ton'da yeniden başlayacağımn açık- lanmasımn ardından Yedıot Ahronot gazetesine yaptığı ilk yorumda, bu konuda en büyük başanmn, iki es- ki düşmanın, müzakereleri siyasi seviyede yapmak üzere anlaşması oiduğunu söyledi. Ehud Barak, "Yıl- lardır verdiğimiz mücadele, Suriye- Kleri siyasi seviyede görüşme yap- mak üzere masaya oturtmakn*' de- di. israiFin Washington Büyükelçi- si Zahnan Şoval, CNN 'e yapüğı açık- lamada, görüşmelerin başanlı olma- sı haiinde Barak ile Hafiz Esad'ınge- lecek yıl kapsamlı Israil-Suriye ba- nşı için bir araya gelebileceğıni, ül- kesinın Şam ile banş içinde olma- yı amaçladığıiH söyledi. 'Önkoşul kabul etmcyiz' îsrail Dışişleri Bakanı David Le- vi, Suriye ile banş görüşmelerinin gelecek hafta Washington'da yeni- den başlaması konusunda hiçbir ön- koşul kabul etmediklerini açıklar- ken, Suriye ile yapılacak banş gö- rüşmeleri konusunda aldanmamak gerektiğini, görüşmelerin hayli çe- tin geçeceğini kaydetti. Banş görüş- melerinde bir numaralı gündem maddesinin, Israil'in 1967 savaşm- da ilhak ettiği stratejik Golan tepe- leri olduğu behrtildi.