Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 KAStM 1999 ÇARŞAMBA 6 HABERLER Bolu Valiliği, ilk belirlemelere göre bölgedeki hasarın sanılanın üzerinde olduğunu bildirdi Hasar raporlarunn sonuıüıısu bakanfak CEM U L L T A Ş HATİCE TUNCER BOLU-Duzte'de 12 Kas,ımda meydana gelen depremde yurt- taşlann. Bavındırlık Mudurluğu gorevlılennın kendılennı yanhş yonlendırerek hasarlı e\ lere gır- meye zorladıklan suçlamasına karşılık Bolu Valılığı, hasar tes- pıt çalişmalannı bızzat Bay ındır- lık Bakanlığı gore\lılennın vu- ruttuğünubelırttı BoluValıYar- dımcısı BekirToksov. 17 Ağus- tos depremınden sonra yavımla- nan bır genelgevle hasar tespıt çalışmalannın Bayındırlık Ba- kanlığı'nın merkezden gonder- dığı muhendıslerce vapıldığını. sorumluluğun da bakanlığa aıt olduğunu soyledı Bayındırlık Bakanlığı muhen- dıslennın. deprem bolgesınde ılk belırlemelere gore, 13 bın olan hasarlı bına sa> ı^ını 9 bıne ındır- dığını behrten Valı YardımciM Tokso), kızgınlığını gızleyeme- yerek "Bakanlık doğru durüst adam gondersin. Gelen muhen- disler de 'Bız bakanlık persone- lı>ız Valılıkbıze emır veremez' divorlar. Bolu'da bovle diışünen ve konuşan bır bakanlık perso- neji görmek istemiyorum" dedi 13olu \alı Yardımcısı Bekır Toksoy. Duzce ve Kaynaşh'dakı yurttaşlann. valılığın, deprem- den ıkı gun once 'genel göriinü- miı bozdtığu' gerekçesıyle 17 AğUitos depremınden sonra da- ğıtılan çadırlan topladığını ve ın- sanlan ha&arlı eslenne gırmeye zorladığı suçlamalanna karşılık şu savunmayı yaptı **Kira yardımı \apttgimiz, yer kiraladığımız ve tamamlanan prefabrike konutlan dağırtiğımız yurttaşlann çadırtannı aldık. Ba- zıları da korku çadırı olarak kul- lanılıvordu. \ma 100 mihon ki- ra ve 600 mihon lira hasar yardı- mı yapüan yurttaşlar. parayı alıp yine gidip hasariı evinde oturma- yı tercih etti. Bunun için bizim va- pabileceğimiz bir şey yok.*' Ancak korku çadın kullan- makta ne kadar haklı olduklannı vurgulayan yurttaşlar. devletın afet yasalannda belırtılen hü- kumlen yenne getırmemek ıçın önce hasarlı bınalara sağlam ra- poru •venldığını, bırçok bına ıçın yuzeysel gözlemler yapılıp rapor bıle venlmedığını, sonra da ça- dırlan toplayarak ınsanlann olu- mune, yaralanmasına ve sakat kalmasına neden olunduğu Fık- nnde ısrarlı olduklannı soyledı- ler Aynca prefabnke konutlan da, ekonomık olarak ıyı durum- da olan bazı kışılenn 12 Kasım Duzce depremınden sonra ışgal ettıklennı. 2 aydır bekleyen asıl hak sahıplennın ıse yıne açıkta kaldtfını soyledıler Bu bılgıyı Duzce Knz Masasi yetkıhlen de - doğruladı Bolu'yu ıkıye bolen D 100 ka- rayolunun uzennde kalan bölum- de tanm arazılenne kurulan ya- pılann tamamı depremle kulla- nılamaz hale geldı Bolu Valı Jjayındırlık Bakanlığı mühendislerinin, deprem bölgesinde ilk belirlemelere göre, 13 bin olan hasarlı bina sayısını 9 bine ındırdığinı belirten Valı Yardımcısı Toksoy, kızgınlığını gizleyemeyerek "Gelen mühendisler de 'Biz bakanlık personeliyiz. Valilik bize emir veremez' diyorlar. Bolu'da böyle düşünen ve konuşan bir bakanlık personeli görmek istemiyorum" dedi. Yardımcısı Bekır Toksoy. 12 Ka- sım depremınde Bolu merkezı- nın sanılanın üzennde hasara uğ- radığmı belırterek, merkeze 12 bın çadır gerektığını, 80 bın kışı- nın açıkta kaldığını soyledı Mer- kezde olu sayısının 37, yaralı sa- yısının 354 olduğunu behrten Toksoy, olu ve yaralı sayısının az olmasının ıldekı hasann az oldu- ğu ızlenımım verdığını, ancak bı- nalann yuzde 80"ının oturulamaz durumda olduğunu soy ledı Tok- soy şunlan soyledı "En az 12 bin çadır ve 25 bin battaniyeye ihtiyacımız var. Ama Kızday'dan sadecc 980 çadır gel- dL Düzce ve Kaynaşlı'da yıkım daha fazla olduğu için > ardımlar hep oralara vonlendirildL Fakat 17 Ağustos depreminden sonra 10 bine yakın çadın Düzce'ye tes- lim etmiştik. Şimdi merkezçadır- sız kaldı. Hazır gryim eşvası kesin- likle gondenlmesın, çok acil ola- rak çadır bekUyonız." Bolu merkezde ıse neredeyse her sokakta bulunan kamyonlar, depremzedelenn hasarlı evlenn- den kurtarabıldıklen eşyalanyla yûklenıyor Bolulu yurttaşlar, gu- venh ılçe ve koylere gıtmek ûze- re kentı terk edıyor Yuzde 7O'ı çevTe koylerden gelen yurttaşlar, şimdı deprem nedenıyle Mudur- nu, Seben, Kıbnsçık, Goynük gı- bı yerleşım merkezlenne veya yaylalardakı eskı evlenne doğru tersıne göç başlatrı Yurttaşlar ay- nca. bolgenın derhal afet bolge- sı ılan edılmesını ıstedıler Bolu'da halkın büyük çogunluğu enkaz altından çıkarabildikleri eşvalanru bulabildikleri araçlara >ıikleyerek güvenli ilçe \e koylere gitmek için kenti terk ediyor.(HATİCE TUNCER) DEPREMM! ORHAN BURSALI Sismik Veriler Neden Açıklanmıyop?Herkesın gozu Marmara Denızı'nde. Haklı olarak, eldekı verı yetersızlığı nedenıyle butun Istanbul halkında bır stres var Okurlanmızla yaptığımız telefon goruşmelennde, he- men hepsının hayret verıcı bır şekılde Marmara'dakı fay tartışmasını, faylann durumunu, faylar hakkında bılgılen bır jeolog gıbı yakından ızledığını, hatta oytesıne kı, arala- nnda bır ıkısının, bazı jeolojı profesorlenne taş çıkartacak şekılde analızler yaptığını goruyoruz Butun bılgılen dos- yalıyorlar, kım ne demış ayıklıyorlar, Marmara kargaşası ıçınde doğru ıle yanlışı ayırt etmeye çalışıyorlar Okurlanmızın butun bu saygın çabalanna sonsuz saygı- mızvar Tabıı, bır yandan gerçeklerle karşılaşmanın, ote yandan gerçeğı tam olarak ele geçırememenın, yanı bılememenin ruhsal sıkıntısını yaşıyor, okuıianmız ve dostlanmız. Bır de, deprem ulkesı olmamıza rağmen, kıtabımıza, eğıtımımıze, oğrenımımıze, yaşamımıza, evlenmızın yapıl- masına, kentlerımızın planlanmasına deprem hesabının asla gırmemış olmaanın buyuk sıkıntısını yaşıyoruz Deprem olasılığı karşısında, herkes kendını tek başına ve çaresız hıssedryor Istanbul depremı konusunda çeşıtJı yorumlar karşısın- da, bazılanmız "otonte" arayışına gınyor "Otonte boşlu- ğundan" bahsetmeye başlıyor Bır tane "Istanbul depre- mı otontesı" olsa ve bu konuda emır gıbı kesın bır şey soytese, ınsanlar ranat edecek1 Böyle bır otonte, Çernobıl felaketı sırasında, radyasyon bulutlan Turkıye'nın her yanını bastığında vardı1 O zamankı Atom Enerji Kurumu Başkanı ve ılgılı bakanı "radyasyon otontesım" temsıl edıyorlardı. Karşımızda çaylar ıçıp hıçbır tehlıkesının olmadığını soyledıler, radyas- yonlu sutlen, yıyeceklen yedırdıler Şımdı de bır deprem otontesı çıksa, Istanbul'da dep- rem olmayacak dese, herkes çok rahat edecek! Aslında, ulkemızın onde gelen jeolog ve jeofizıkçılenn, dun Istanbul halkına açıkladıklan 4 maddelık bıldın, yıne otontenın, ancak yetkın bılım msanlanmızın otabılecegını gosterdı (1-Istanbul1 da deprem olacak, 2- Depremın tan- hını bıldırmek mumkun değıl, 3- Istanbul'un altından fay harh geçmıyor, en yakın deprem 10 km'den yakın olma- yacak ve 4- Istanbul'un etkıleneceğı bolgeler, zayrf zemı- ne sahıp bolgeler olacak) *•• Bu cumartesı gunu yayımlanacak Cumhurıyet Bılım Teknık ekınde, TUBİTAK Ulusal Denız Araştırmalan Prog- ramı'nın koordınatoru olan Prof Dr Nacı Gorur'le yapıl mış bır söyleşı var Görur, basında gundeme getınlen, "Mannara Denızı'nde Sısmık-1 gemısının venlennı İTU açıklamıyor", suçlamasına yanrt venyor Bu venlenn labo- ratuvarda değerlendırmelerı yapılmadan bır verı/sonuç açıklamak mümkun değıl tabıı Izmıt Korfezı'ne ılışkın veri- ler 1 haftaya kadar açıklanacak Marmara Denızı'ndekı çalışmalann sonuçlannın alınması ıse 1 5 ay kadar daha surecek. Elde edılecek venlenn, Istanbul'u bır depremden kurtarmayacağı da bılınıyor' Sadece, depremın buyüklü- ğu ve yaratacağı etkının şıddetı konusunda belkı bıraz da- ha bılgı sahıbı olacağız Istanbul'un karşı karşıya bulunduğu rısk konusunda gerçeğe yakın bır fotograf elde edebılmek ıçın, NATO ve Fransa ıle ışbırlığı ıle çok daha buyuk teknık ımkânlarta yapılması planlanan Marmara Denızı araştırmalannın baş- lamasını ve sonuçlanmasını beklemek zorundayız Nacı Gorur, cuma gunu, NATO'dan gorevlendınlmış bir bılım ınsanı ile söz konusu araştııma programını göruşe- cek. Ikı ay ıçınde de Marmara Denızı'nde buyuk araştır- manın başlamasını umut edıyoruzBu araştırma 17 Ağus- tos depremınden hemen sonra başlamalıydı Ancak, pro- jenın arkasında koskoca Turk devletı ve hukumetı dur- mazsa, boyle kapsamlı bır araştırma kendı kendıne nasıl başlayacaktı'Bana sorarsanız, Ankara, Marmara Denızı araştırmalarında ve Istanbul'u depreme hazırlamada, sı- yasal vurdumduymazlığı aymazlıgı henuz uzennden ata- bılmış değıl 1 Yunus Xadi Armağanı Yarışması, 1946'da kuıiildu, hem geçmışe, hem ge- leceğe donük olan anlamı, gazetemızin kurucusu Yunus Nadı 'y e saygı ve sevgı- den ka\ naktanıyor Yalnız Cumhuriyet gazetesımn değıl, Türkne Cumhuriye- ti 'nin kııruluşunda büyük emeğı bulunan Yunus Nadi 'nın anısını her yıl tazele- mek bızım ıçın bır görev Devnmci ve demokrat Cumhuriyet 'in Ulusal Bağım- sızlık Sa\aşımızla \e Türkıye Cumhurı- yetı v le zamandaş ve eşanlamlı bir ku- ruluş tarıhçesı var. Yunus Nadı, gazete- mizın îemel taşlanm bu doğrultuda koy- du Yunus Nadı 'nın ölüm yıldönümünü geçmışe dönük bır acı olarak değıl, ge- leceğe yönelık bir kültur olayına dö'nüş- turmek amacıyla buyarışma düzenlendı Yanşmanın ılk düzenlendiği yıllarda Turkıye de sanat alamnda hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dönemıydi ve yal- nız CHP'nın koyduğu bir şıir ödülü var- dı Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilım ve edebıyat ödüllerı ün yapmışlar- dı. îsveç 'te Nobel, ABD de Pulitzer, Sov- yetler'de Lenin, Fransa'da Goncourt ödullerımn sonuçları Türkıye de de izle- niyordu; ama ülkemız bu alanda da geç kalmıştı Cumhuriyet gazetesı bu öncü- lüğıi üstlendi, ellı dort yıl önce düzenle- nen Yunus Nadı Armağanı yla sanat ve kültür yaşamımızda bir yarışma coşku- su oluşturdu. Daha sonrakı yıllarda Türkiye de de yarışmalann ve ödüllerin sayısı çoğaldı, yirmıyi aştı. Bugün belki ödül enflasyo- nundan söz açılabilır; eleştirel bir yak- laşımla sakıncaları gündeme getirilebı- lır, ama yıne de kültür, bılım ve sanat konularında yapılan yatırımların çok vararlı olduğu rahatlıkla söylenebihr. Zamanla ödüller arasında avnmlar or- 54. YIL YUNUS NADI ÖDÜLLERİ 2000 tay a çıkar; bır yarışma kurumsallaştık- ça, amacı, nıtelıklerı, karakterı belırgin- leşır. Bu arada kımi holdinglerın kendı amaçlarına yönelık yarışmalar düzenle- melerı ve ödüller dağıtmaları da bu alanda kaçınılmaz çoğulculuğu yansıtı- \or. Kimı bankaların, şırketlehn, ticarı tekellerın reklam amacıyla düzenledik- leri yarışmalann ödüllerı, parasal açı- dan ne kadar büyük olursa olsun; özü, maddı çerçevenin dışındaki anlamda odaklaşıyor. Ödüller, Yunus Nadi Armağanı Yarış- ması adıyla arahksız olarak kırkyılı aş- kın bır sürede düzenlı olarak gerçekleş- tırıldı, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan kathları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan ödüllendırmemn kapsamı 1990 yıhndan itibaren genışletıldı ve Yunus Nadi Ödüüeri adıyla sürmeye başladı. Ülkemızin kültür ve sanat yaşamı bü- tün baltalanmalara ve olumsuz yatırım- lara karşın süreklı gehşiyor ve yaygınla- şıyor Fikır ve sanat özgürlükleri Türkı- ye de tam değıl; sıyasal iktıdarlann bas- kıları hâlâ sürüyor ve çağdaş demokra- tik ortamdan henüz yoksun sayılıyoruz. Buna karşın fıkır, sanat, bılım, kültürde çabalar sürüyor Tarihsel gelışım süre- cınde elbette 'aydınlanma'nın önüne hiçbir güç geçemez Cumhuriyet, çağ- daş uygarlığa giden yolun fıkir, sanat, kültür, bılim yolu olduğunu kuruluşun- dan beri sa\-unan bir gazete. Bu yoldaki çabaları desteklemek ve özendirmekte Yunus Nadi Ödüüeri 'nın tşlevı sürecek. 1999 yılında başlanılan ikı anabaşhk altında dört ödül verılmesi yöntemi, 2000 Yunus Nadi ödüllerinde de dal de- ğışıkliğı ıle sürdürülmektedir 2000 Yu- nus Nadı Ödülleri Edebiyat Ana Da- lı'nda, öykü, roman, şıır. Görsel Sanat- lar Ana Dalı'nda fotograf olarak belir- lendı. Önümüzdekı yıllarda ödül anadalları ve dallannda gereksınimlere göre değı- şıklıkyapılabılecek Adaylara başanlar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 1999 ıle 31 Mart 2000 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası'yla aday olu- nabılır. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâ- ğıdına makıne yazısı ıle çıft aralıklı yazıl- mış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilır. Seçıci Kurul, ödülü, kitap ve kıtap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Mehmet Başaran, Vedat Gün- yol, Sehmlleri, TarıkDursunK., SamiKa- raören. R O M A N Ödüle 1 Nısan 1999 ile 31 Mart 2000 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bır 'kitap dosyası'yla aday olu- nabilır. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralık- lı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıt- lannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul. ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Talip Apaydın, Ahmet Cemal, Konur Ertop, FethiNaci, Muzaffer Uyguner. Ş İ İ R Ödüle 1 Nisan 1999 ile 31 Mart 2000 tanh- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bır 'kitap dosyası' ıle aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralık- lı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıt- larını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kıtap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Cevat Çapan, Doğan Hızlan, Attilâ îlhan, Şükran Kurdakul. F O T O G R A F Ödüle, en çok 4 adet siyah - beyaz fotograf ile aday olunabilir. Gönderilecek siyah- beyaz fotoğraflann en az 18x24, en çok 30x cm. boyutlarında olması ve daha önce başka yerde ödül almamış olması gerek- mektedır. Seçici Kurul: Isa Çelik, Şakir Eczacıbaşı, Orhan Erinç, Ara Güler, Paul McMillen. H E R D A L İ Ç İ N • G E Ç E R L I G E N E L K O Ş U L L A R Ödüller, her dalda amatör-profesyonel her- kese açıktır. (Cumhuriyet mensuplan hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar ger- çek ad ve adreslerini ve telefon numaralan- nı belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteye- bılırler. Ödül koşullanna uymayan yapıtlan yanşma dışında tutmak zorundayız. Adaylann ya- pıtlanyla bırlikte adlarını ve soyadlannı ar- kasına yazacakları iki fotoğraflarını, açık adreslerinin de yer aldığı katılma belgesini ve yaşamöykülenni 12 Nisan 2000 Çarşamba günü saat 17.00'ye kadar 'Cum- huriyet Gazetesi, Yunus Nadi Ödülleri, Ca- ğaloğlu 34334 îstanbul' adresine iadeli ta- ahhütlü olarak postayla ulaştırmalan ya da alındı karşılığı elden teslim etmeleri gerek- mektedır. Yayımlanmış yapıtların daha önce herhangi bir ödül almamış olması gerekmektedir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile il- gili olduğunun (şiir, roman, öykü vb.) yazıl- ması zorunludur. Ödül dallannda konu sınırlaması yoktur. Ya- pıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya da herhangi bir şekılde ön elemeden ge- çirilen yapıtlar, genel yayın ilkelerimiz doğ- rultusunda gazetemızde yayımlanabilir. Ödül sonuçlan 29 Haziran 2000 günü açık- lanacaktır. Ö D Ü L Her dal için: 750.000.000 TL. KATILMA BELGESİ ADIM, SOYADIM- ADRESİM: TELEFONUM: KATILDIĞIM DAL