10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 EKİM 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA AÎJJvUl l UİTJ.J. / ekonomiic cumhuriyet.com.tr 13 Emlakbank ve Petkim'de atama • ANKARA(AA)- Emlak Bankası Genel Yiüdür Yardımcısı Lütfi Coşkun Özek görevinden alınırken. yenne Mehmet [şıkkaya getirildi. Dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararlanna göre Kahramanmaraş Bayındırlık ve fskân Müdürıi Ali Rıza Açıksan başka bir göre\ e atanmak üzere bu göre\ ınden alınarak bu göreve Mehmet Hanifi Keskin getirildi. Kilis Bayındırlık ve fskân Müdürü Mahmut Küpçü görevinden alındı, yerine Ahmet Erdoğan atandı. Bu arada Petkim Petrokimya Holding AŞ Yönetjm Kurulu Başkanlığı'na Uğur Yüce atandı. Petkim'den açıklama yapılarak Yüce'nın göreve başladığı duyuruldu. 10 milyonluklar kasımda piyasada • ANKARA (AA) - Yeni 10 milyon liralık banknotların kasım ayı başında pıyasaya sürüleceği bildirildi. Merkez Bankası yetkilileri olayı doğrularken detaylı açıklamanın önümüzdeki hafta yapılacağını söylediler. Halen dolaşımdaki en büyük kâğıt parayı 5 milyon liralık banknotlar oluştururken bunlann tedavülde bulunan kâğıt paralar içindeki payı yüzde 90'a ulaştı. Deprem dış ticareti salladı • Ekonomi Servisi - Türkiye'yi sarsan depremın ardından dış ticaret de geriledi. Devlet tstatistık Enstitüsü'nün (DİE) verilerine göre ağustosayında 1 milyar 832.8 milyon dolarlık ihracat. 3 milyar 140.3 mih/on dolarlık da ithalat yapıldı. Ihracattaki gepleme yüzde" 18. f. "•' -, >j f J ithalattakı gerileme ise yüzde 15.8 düzeyınde gerçekleşırken ağustos ayı. ihracatın en fazla geriledıği ay oldu. Bu yıl ocak ayında. ihracatın geçen yılın aynı ayına göre yüzde 19.2 gerilediği açıklanmış. ancak dış ticaret rakamlannın daha sonra revize edilmesi ile ihracattakı genleme yüzde 15 l'e çekilmışti. Türkiye-İran ilişkileri • Ekonomi Servisi - Tebnz Sanay i. Ticaret ve Madencilık Sanay i Odası'ndan bir heyet, İran ile Türkiye arasındaki ticaretin geliştirilmesi amacıyla Istanbul Ticaret Odası'nı (İTO) ziyaret etti. Iran'dan gelen işadamı heyeti. deprem bölgesınin yeniden inşasına yardım ıçin geldiklerini belirtirken İTOBaşkanvekılı Uğur Çatbaş da ıkıli ticaretin gelişmesini istediklerini kaydetti. İktisatlılar plaket aldı • Ekonomi Servisi - İstanbul Unıversitesi (İÜ) Iktisat Fakültesi Mezunlan Cemiyeti'nin düzenledığı Kanncalar Günü'nde. Iktisat Fakültesi'nden emekli olan. aralannda Prof. Dr. Nusret Ekin. Prof. Dr. Ömer Gökay. Prof. Dr. Akın Ilkin'ınde bulunduğu yedi öğretim üyesine "teşekkür plaketi' verildı Mezuniyetlerinin 50. yılını kutlayan ve aralannda ÇBS Holding'in sahibı Şaban Çavuşoğlu. EnverTavıloğlu'nun da bulunduğu 33 iktısatlıya ise "sağlık plaketi' verildi. Mitsubishi işgücünü azaftacak • TOK\O(AA)- Japonya'nın ikınci büyük otomotiv firması Nissan'ın 21 bin kışiyi işten çıkarma kararı almasının ardından. sektörün büyüklennden Mitsubishi de işgücünü yüzde 11 azaltacağını bildirdı. Şirketin 2004 yılma kadar 78 bın 900 kişiye indinleceği belirtıldi. Türkiye Uluslararası Yolsuzluk Endeksi'nde 54. sırada yer aldı Yolsuzhıkta 'istikrarlı' çizgi Ekonomi Servisi - Rüşvet ve yolsuzluklar tüm dünyada kal- kınmanın önündekı en büyük engel olarak çıkarken Türkiye de 1999 Uluslararası Yolsuzluk Endeksi'nde 54. sırada yer alı- yor. Uluslararası Saydamlık Örgü- tü"nün Türkiye temsilcısı olarak faaliyet gösteren Türkiye Top- lumsal Saydamlık Hareketi'nin dün açıkladığı Uluslararası Yol- suzluk Algılama Endeksi'nde. Türkiye geçen yılki yerını ko- ruyarak "istikrariı bir çizgi" ız- ledi. Yolsuzluk Endeksı'nde Yu- nanistan. Brezilya. Zambia. Fas ve El Salvador gibi ülkelerde Türkiye'den daha az yolsuzluk yapıldığı ortaya çıktı. Toplumsal Saydamlık Hare- keti Derneği Başkan ı Eriş Kur- tuluş. Danimarka. Fınlandıya ve Yenı Zelanda gibi ülkelerde yok denecek kadar az olan. an- cak birçok ülkenin başına dert açan yolsuzluğu "AIDS'ten da- ha kötü bir virfls" olarak tanım- ladı. Uluslararası kuruluşlann ge- lışmekte olan ülkelere götür- dükleri kredi ve proje yardım- larının o ülkenin kımi siyasile- ri ve bürokratları tarafından ka- pışıldığına ışaret eden Kurtu- luş. "l.MFkredileri, Dünya Ban- kası proje finansmanlan bu ül- kelerin kalkınmasını sağlamı- vor. Vblsuzluklaria gelir dağılı- mı daha kötiiye gidiyor. Kredi- lerie halka > önelik somut geliş- meter sağlanmıyor" görüşünü vurguladı. Kurtuluş, Uluslararası Yol- suzluk Algılama Endeksi'nde geçen yıl 85 ülkenin yer aldıgı- nı. bu yıl da 99 ülkey ı kapsadı- ğını belirtirken endekste ülke- Ierin iv'lerındeki yolsuzluk ve • Türkiye Toplumsal Saydamlık Hareketi Derneği Başkanı Kurruluş, "IMF kredileri, Dünya Bankası proje finansmanlan bu ülkelerin kalkınmasını sağlamıyor. Krediler kimi . siyasetçiler ve bürokratlarca kapışılıyor" dedi. rüşvetten çok uluslararası tica- rette verilen rüşvet ve gerçek- leşen yolsuzluklara göre değer- lendirmeyapıldığını ifade etti. Rüşvet verenler Rüşvetin alınması kadar ve- rilmesinın de suç olduğunu be- lirten Kurtuluş. bu yıl ilk kez Rüşvet Veren Ülkeler Endek- si"nin deaçıklandığını söyledi. Dünyanın 19 önde gelen ihra- catçı ülkesinde yapılan araştvr^ maya göre Çin en fazla rüşvet veren ülke olarak son sırada yer alırken, İsveç ise en az rüşvet ve- ren ülke oldu. Uluslararası ticarette rüşve- ti gelişmiş ülke işadamlarının verdiğini belirten Kurtuluş. riiş- veti alanlann da genellikle ge- lışmekte olan ülkelerdeki ka- mu yöneticilen olduğunu dile ge- tirdi. Politikacılann seçimler sıra- sında "Temiz toplum. saydam- lık, yoisuzlukla miicadeleyr dil- lerınden düşürmediklenni. an- cak seçimlerden sonra bu söz- leri duymadıklarınt vurgulayan Kurtuluş sözlerini şoyletamam- ladı: "Yolsuzlukla mücadelede et- kin yasal önlemler alınmalı. Sa- dece eğitim ve kültür dü/e> inin yükselmesi önemli değil. Özel rüşvet yargılama yöntemleri uy- gulanmalı. Ancak öncedevletin en iist kademelerinden temizli- ğe başlanması lazım." OECD-BIAS Genel Sekreteri, küreselleşme süreci içinde Türkiye'nin konumunu değerlendirdi 'Türkiye değişime ayak uydıırmah 9 • Genel Sekreter Worth, enflasyon ve bütçe açıklannın AB'ye üyelik için son derece önemli engeller olduğunu vurgularken, j AB'ye tam üyelikte Türkiye'nin oyalanmadığını düşündüğünü ve AB üyeliği sürecinin hızlı bir süreç olacağını kaydetti. Ekonomi Servisi - Ekonomik Işbırliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Ekonomık \e Sanay i •î3*nJŞrna K ö m i t ^ Bl AOGe- ' nt'l Sekreteri Dougias C. VVorth, Türkiye'nin dünyadakı değişi- me ayak uydurrnası v e hüküme- tın de reformlara devam etme- si gerektiğini söyledi. Dünya Bankası v e OECD'nin katkılanyla TÜSİAD tarafın- dan düzenlenen ''Küreselleş- me- Kalkınma-Dev lef konulu toplantıya katılan VVorth. Tür- kiye'nın gen kaldığı bazı nok- talar bulunduğunu dile getire- rek "Sizin ülkeniz kalkınmayı kendi başarmak istedi. Fakat çok hızlı politika değişiklikleri. çok hızlı hükümet değişiklikle- ri oldu. Bu nedenle belirii yer- lerde arzulanan gelişme sağla- namadı" diye konuştu. 'Ortak katdım şarT ~ VVorth. Türkiye'nın diğer ül- kelerden gen kaldığı bır nokta- nın da ekonomik kalkınmaya herkesın katılımının sağlana- maması olduğunu dile getırerek "Globalleşen dünyamızda ken- dini bir ada gibi görmek. ken- dini tecrit etmek, dünyadan uzaklaştınmak sağlıklı bir yol değil" dedı. VVorth. OECD'nin Türkiye'ye yardımcı olabileceğini belirte- rek "Hatta Türkiye'ye kendi re- çetesini yazmafirsatıverir" di- ye konuştu. VVorth'a göre Tür- kiye'deki mevcut hükümet dış dünyada ıstıkrarh bir hükümet olarak görülüyor v e AB ile bü- tünleşmede bu önemli rol oynu- yor. Ancak VVorth. enflasyon ve bütçe açıklarının AB'ye üyelik içın son derece önemli engel- ler olduğunu vurgularken. Küreselleşmetarüşdmadanyaşamyor ÖZLEM YÜZAK Dünya Bankası ve OECD'nin katkılanyla TÜSİAD tarafın- dan düzenlenen "•Küresetteşıne- Kalkmma-Devtet" konulu semi- nerde. Dünya Bankası 1999-2000 Kalkınma Raporu bir kez da- ha ele alınırken panele katılan dinleyici sayısını azlığı dikkat çek- ti. Küreselleşmeye koşut olarak yerelleşme olgusunun ön plana çıkanldığı raporun ele alındığı panelde. küreselleşmenin geliş- mekte olan ülkelerde ıstikran bozduğu gerçeği dile getirildi. Panelde. özellikle IMF ve Dünya Bankası politikalannın tüm dünyada yoğun şekilde tartışıldığı bu dönemde kamu hizmetle- rinin özelleştirilmesi gereğinin vurgulanmap çalışılması dikkat çekti. Bu konudaki görüşlerini aldığımız TÜSİAD Başkanı Er- kut Yücaoglu. "gerek özeileştirmelerin gerekse küreselleşmenin olumsuz etkileri bir yandan sorgulanırken bir yandan düny ada- ki değişime ayak uydurmamn şart olduğunu" söyledi. Eskı Başbakan Yardımcısı ve eski Ankara Belediye Başkanı Murat Karayalçın. Cumhunyet ile yaptığı söyleşide, dünyada ye- rel yönetimlerde özelleşmenin yanlışlannın giderek daha fazla ortaya çıktığını, bu yüzden özellikle eşıtlik \e adalet gibi kav - ramlan sahiplenerek savunan sol yerel yönetimlerin kamu hiz- metlerinin özelleştirilmesine "evefdememelen gerektiğini kay- detti. Londra'da neredeyse tamamen özel şirketlerin egemenliğine geçen belediyelerin yeniden kamuya sağlıklı hizmet verebilme- si amacıyla İngiliztşçi Partisi'nrnbuşehirde belediye kurmaka- rarı atdığını anımsatan Karayalçın. Türkiye'de yerel yönetim hizmetlerinin özelleştirilmesine karşı olduğunu kaydetti. AB'ye tam üyelikte Türkiye'nin oyalanmadığını düşündüğünü ve AB üyeliği sürecinin hızlı bir süreç olacağını kaydetti. Worth. Türkiye'nın AB üye- liği ile ilgili tartışmalar yaşanır- ken. ABD'dedeTürkıyeılebir serbest ticaret bölgesı taslağı- nın Kongre'ye sunulduğuna dik- kat çekerek "Bakalını kim da- ha hızlı hareket edecek? AB mi bizim serbest bölgemiz mi?" de- di. Türk Sanay ıcilerı \ e Işadam- lan Derneği (TÜSİ \D) Başka- nı ErkutYücaoğlu, Avrupa Bir- lığıadaylığınmeşığindeki Tür- kiye için yeni hedefler koyma- nın. yeni hayaller kurmanın za- manmın geldığıne inandıkları- nı bildirdı. Yücaoölu. 11 Ara- lık tarihinde Helsinki'de ger- çekleştırilecek Avrupa Konse- yi Devlet ve Hükümet Başkan- lan toplantısında. Türkiye'nin tam üye adaylığının gerçekleş- me olasılığının yüksek gözük- tüğünü söyledi. Mali sistem gfiçlenmeli Dünya Bankası Raporu "nu hazırlayan Kalkınma Ekono- nıisi Bölümü Başkanı Shahid Yusuf, küreselleşmeyle birlik- te Türkıye'nın. gelışmekte olan bir ülke olarak 21. yy'da önem- li bir gelişme sergileyeceğıni söyledi. Türkiye gibi gelişmek- te olan ülkelerin malı sıstemle- rinin mutlaka sağlamlaştırılma- sı gerektiğine dikkati çeken Yu- suf. güçlü bır mali sistem ıçin. Merkez Bankası ile Bankacı- lık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun mutlaka bağımsız vesıyası etkiden uzak biryapı- da olrnası gerektiğini ifade et- ti. Panelde konuşan Türkiye'nin OECDnezdindeki Daimi Tem- silcisi Akın Alpruna da dünya- da yaşanan değişimlere dikkat çekerek 2. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan IMF. Dünya Ban- kası gibi kurumlarda da yeni yapılanmaların gündeme gel- diğini vurguladı. Projelerde saydamlık Eski başbakan yardımcıla- rından Murat Karayalçın ise Türkiye "de yerel yönetimteri. bugünkü şekhyle değışmenın eşiği. özü olarak görmediğini ifa- de ederek "Türkiye'de yereJ > 5- nerimlerin de yerelleştirilmesi gerek" dedı. Karayalçın. yerel yönetimle- rin bir proje ölçeğinde düşü- nülmesi gereğine işaret ederek "Projelerde öncelikle saydam- lık. demokratikleşme. katılım esas alınmalı. Türkiye yeniden yerel yönctimde bir düzenleme aşamasına geldi" diye konuş- tu. Küreselleşme sürecinin dün- ya kentlerini birbirleriyle ya- kınlaşma içine sokmaya başla- dığına ışaret eden Karayalçın. küreselleşme sürecinin siyasal muhatabı olmasına karşın yerel- leşmenin sahıbinin bulun- madıâını savundu. IMF ve Dünya Bankası heyeti bankacılık sektöründeki yaraya parmak bastı 6 Mevduat güvencesi aşamah kaldınlsın 9 ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Mali sektör reformu ıçin Türkiye'ye gelen Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası heyeti 5 Nisan krizinin ardından banka mevduatlarına getırılen yüzde 100 oranındakı devlet garantisının aşamalı olarak kaldınlmasını istedi. Mali sektörün sağlam bır yapıya kavuşturulması için gerekli teknik ve mali yardım konusunda çalışmalar yapan IMF ve Dünya Bankası teknik heyeti. yıllardır bır türlü kaldırılamayan mevduata yüzde 100 güvenceye dikkat çekti. Türk malı sisteminın. diğer gelişmekte olan ülkelerin mali sektörlennden daha sağlıklı olması nedeniyle küresel malı krızden korunabildiğine dikkat çeken heyet uzmanlan, malı yapının daha da güçlendinlmesi için gerekli iç ve bağımsız denetım mekanizmasının oluşturulmasının önemini vurguladı Mali sektörün güçlendirilmesi Heyet uzmanlan. "belirii orandaki mevduata sağlanacak «arantinin" bağımsız bir ıç ve dış denetım mekanjzmasıyla birlikte sisremm sağlığı açısından yeterli olabıleceğıne • Mali sektör reformu için Türkiye'ye gelen Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası heyeti 5 Nisan krizinin ardından banka mevduatlarına getirilen yüzde 100 oranındaki devlet garantisinin aşamalı olarak kaldınlmasını istedi. işaret ettiler. Malı sektörün güçlendirilmesi çerçevesınde. Dünya Bankası'ndan 1.5 milyar dolarlık sektör kredisi talebinde bulunan Türkiye'nın mali sektör kredisini alabılmesı ıçin IMF ile Stand-By imzalaması gerekiyor. Bu arada Dünya Bankası ve IMF'nın. devletin her alanda olduğu gibi mali sistemden çekılmesı istemı doğruitusunda, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun oluşum yapısını onaylamadığı belirtiliyor. Bu arada kurulun oluşumu yasadışı bir şekilde 2000 yılı eylül ayına kadar ertelenırken. yasadaki geçici maddede yeralan "Kurum, başkan ve üyelerinin atandığı tarihten itibaren en geç bir yıl içinde faaliyete geçer" hükmüne sığınılıyor. Yasal boşluk Ancak yasada kurulun oluşumu ve kurumun faaliyete geçışiyle ilgili konulan tarihler dikkate alındığında yasal boşluk oluştuğu belirtiliyor. . Öte yandan heyetın. Merkez Bankasf nın yetkılerinın Para Kurulu'na devredılmesi gibi politika seçenekleri üzerinde çalıştığı da kaydedıldı. EMO \ARGIYA TAgn OR a suç duyurusuHACERGEMİCİ Elektrik Mühendisleri Odası (EMO). Enerji Baka- nı Cumhur Ersömer'ın Da- nıştay İdari Dava Daırele- ri Genel Kurulu'nun yürüt- meyı durdurma karannı son gün uygulamaya koyması ile Aktaş'ın yönetimine yer- leştirilen 16kişilıkkomis- yonun sadece seyirci konu- munda olduğunu belirledi. EMO tüm işlemlerin halen kurum adına yapıldığını ve bunun hukuka aykırı oldu- ğunu öne sürdü. Bakanlık yetkililerinin ve TEDAŞ yönetimının Aktaş'Ia ilgili yürütmeyi durdurma karannın gere- ğinı yerine getırmedığı sa- viyla EMO bu hafta ilgili ki- şiler hakkında Ankara Cum- hunyet Sav cılığı'na suç du- yurusunda bulunacak. Bu arada Enerjı Bakanı Ersü- mer ile ilgili olarak da "maddi tazminat davasr açılacak. Bu süre içinde Ak- taş'ın ışlemleri dolayısı ile maddi zarara uğrayan her- kesin Bakanlık ve TEDAŞ'a maddi tazminat davası aça- bileceklen belirtiliyor. Ha- len Aktaş'ta bulunan ko- misyonda yer alan Enerjı işlen Genel Müdür Yardım- cısı Osman llhan'ın "Ak- taş'm TEAŞ'a borcu yok. En son mart aymda mahsuplaş- ma y apıldı. Bi/ şu anda sa- dece işlemleri takip ediyo- ruz. Personel konusunda herhangi bir tasarruf yap- mayı düşünmüytjruz" aç ık- lamalannın da suç duy uru- lannda delıl olarak kullanı- lacağını ifade edıliyor. Konuyla ilgili olarak gö- rüştüğümüz EMO Hukuk Danışmanı Gökhan Can- doğan. hukuksal açıdan Ak- taş ile TEAŞ arasında bir mahsuplaşmanın olması- nın imkânsız olduğunu di- le getırerek "Osman İlhan bulunduğu konum itibari ile bunu bilmek durumun- da. Açıklamalarının arka- smda kamuov unu yanıltma niyeti olduğunu düşüniiyo- ruz. Kendisi hakkında da işlem yapma karanndayız. Bu noktadan sonra y apıla- cak olan mahsuplaşmalar- da kişilerin şahsi sorumlu- luğu olacağını unutmamak gerekir'' dedi Danıştay Dava Daırele- ri'nin karanndan Aktaş'ın bundan sonra hıçbir şekil- de kamu hizmeti yürüte- meyeceğı yönünde bir an- lam çıktığını kaydeden Can- doğan. "Aktaş'ta artık so- nagelindiğini" söyledi. Aktaş da toplantıda> dı Öte yandan ^ Ekım'de bakanlık tarafından belir- lenen komısyonun yönetı- me yerleştıği Aktaş'ta izın- lı olan genel müdür dışın- da tüm kadronun ışinın ba- şında olduğu öğrenildi. HAZtNE EK ÖDENEK VERMİ\OR TOKİ'ye pâra yok ANKARA (AA) - Yakla- şık biryıldır kredi alamayan konut kooperatifleri ıçin ge- lecek yıl da hiç parlak geç- meyecek. Bekleyen hake- dışlerin ödenmesi için 20 trilyon liralık ek kaynak ih- tiyacı reddedilen Toplu Ko- nut Idaresi'nin (TOKİ) 200 trilyon liranın üzerindeki talebine karşın. gelecek yıl için de 25 tnlyon lira kay- nak tahsisedildı. Kasım ayından beri kre- di hakedişlerini ödeyeme- yen TOKİ'ye. en azından bekleyen alacaklann bırbö- lümünün ödenebilmesi içın Geliştirme ve Destekleme Fonu'ndan (GDF) 20 tnh/on liralık kaynak aktanlması talebi. Hazine'nin bağlı bu- lunduğu Devlet Bakanı Re- cep Önal tarafından uygun bulunmadı. TOKİ'den so- rumlu Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu. Hazine'nın bağlı olduğu Devlet Bakan- lığı'na gönderdiği yazıda. 1993 yılında bütçeleştiri- len fona aynlan ödenekle- rin yetersız kaldığına. bu yıl da sadece 3 trilyon lıra ödenek aynlması nedeniy- le hakedişlerin geçen yıl ka- sımdan beri ödenemediği- ne dikkati çekti. Kredi hakedışlennın öde- nememesi nedeniyle dev- letin taahhüdünü yerine ge- tiremediğini. TOKİ 'nin cid- dı bır sıkıntı ve baskı altın- da bulunduğunu. yüzlerce kooperatifin iflasın eşıği- ne geldiğini anlatan Somun- cuoğlu. TOKİ'nin kredile- ri ödeyememesi nedeniyle ülke çapında konut koope- ratıfzedeleri oluştuğunu be- lirterek "Onbinlerce koope- ratifzedenin ülke çapında \e özellikle Ankara'da di- reniş harekâtına girişecek- leriduyumlan alındısjı" uy a- rısında bulundu Somuncuoglunun 20 tril- yon liralık talebine karşın Önal. Geliştirme Destekle- me Fonu'nda da (GDF) pa- ra olmadığını bildirdı. GDF için 1999 bütçesinde 33.5 trilyon liralık ödenek ko- nulma^ına karşın foıuın ta- ahhütlerinın 121 trilyon li- raya ulaştığını. bunun ancak 21 trilyon lıralıkbölumünün karşılanabıldığını kayde- den Önal, GDF'den aktar- ma yapılmasının mümküıı olmadığını vurguladı. Önal, ancak Maliye Ba- kanlığı'nın yedek ödenek tertibınden TKF'ye herhan- gi bır aktarma yapılması durumunda. söz konusu ödeneğın nakdınin karsı- lanmasında azami özenin göstenleceğinı kaydetti. KURESEL REKABETE HAZIRLANIYOR Koç'ta operasyon İSTA^BLL(AA)-Koç Topluluğu şırketlennden ArçelıkAŞ. Türk Elektrik Endüstrisi AŞ. Atılım Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama AŞ ve Gelişim Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama AŞ. tek tüzelkişilik halinde birleşıyor Yenı şirket. Beko markasını da bünyesine alacak. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekilı ve Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı Hasan Subaşı. yaptığı değerlendırmede. "Küresel rekabetin gercktirdiği bü\ üklük ve iş hacmi sağlanarak «ni şirketin rekabet gücii artacak, şirket ortaklan \e iş dünvası. bu şirketlerin \e faalivetlerinin birleşmesiyle operasyonlannı şeffaf ve net değeıiendirme olanağına sahip olacaklar. Bu birleşme. şirketin gerçek pazar değerinin oiuşmasına katkıda bulunacaktır" dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle