13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-L 19EKİM1999SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Deprem yardımı? DSP'li Devlet Bakanı Recep Önal, Uluslararası Para Fonu IMF'nin deprem yardımı için gönderdiği 500 mıtyon dolann, memur maaşlannın ödenmesinde kullanıldığını ağzından kaçınyor. Recep Önal, daha sonra çark edıp soyledıklerini yalanlıyor; başbakanına ve hükümet ortaklanndan bir kısmına da bu bılgiyi yalanlatıyor. Ortaklardan bir kısmı ıse deprem yardımının devlet hızmetınde kullanılmak üzere göndenldığini ve bu nedenle memur maaşlannın ödenmesinde kullamlabileceğini savunuyor. Her kafadan bir ses çıkarken Hazıne "akort" veriyor ve IMF'nin 500 milyon dolariık yardımının henuz Turkıye'ye ulaşmadığını açıklıyor. Böylece anlaşılıyor ki, fırtına, olmayan para üzerine kopmuş. Bu fırtınada bir şey daha anlaşılıyor: Siyasi iktidar, birçok şeyden haberi olmadan ülkeyi idare ediyor, dızgınler elden kaçmış! Tei: &212J12.05 05 Faks: 0.212.512 44 97Etektronik posta: sofmraostacumhuriyeLcom.tr - Pakistan'da darbe yapan Müşerref demokrasi sözü vermiş... "Biz de aynı şekHde müseıref olmustuk!" M stanbul Boğazı'ndan Karadenız'e çıkarken Anadolufenen'nde, denız kıyısında sekız-on masalı bir balıkçı lokantası var Raşrt Ça- kar'ın 12 yıldır ışlettığı lokanta ozellıkle haf- ta sonlannda sanatçılann, yazarlann, bılımadamla- rının, avukatlann, hâkımlerın, mımartarın, muhen- dıslenn aılelenyle geldığı bir yer Ustelık kendı evle- rındeymış gıbı yaprak dolmasını, salatasını ve hat- ta rakısını da getırdıklerı bir yer Anadolufenen'nde köyun ıçınde bir başka balık- çı lokantası daha var "Kaptan" adıylaanılan bırı ış- letıyor ıçkı servısı de yapıyor Ne kı, koy camısıne 50 metreden yakın olduğu ıçın ıçkı ruhsatı alamıyor 18 Nısan seçımlerınden once ANAP'ayakınlığı ıle bılınen koy muhtarı Hüsnü Çil, Raşrt Çakar'ın de- nız kıyısındakı lokantasının yennın Anadolufenerı muhtarfığına aıt olduğu ıddıasıyla Beykoz Sulh Hu- kuk Mahkemesı'nde tahlıye davası açıyor Raşrt Çakar ıse, arsanın koy muhtariığına değıl Ha- Jandarma zıne'ye aıt olduğunu soyliıyor ve Mıllı Emlak'a ecrı- mısıl odedığını mahkemeye sunuyor Çakar, muh- tar Husnu Çıl'ın mahkemeye sunduğu kıra sozleş- mesındekı ımzanın da kendısıne aıt olmadığını bıl- dırıyor ve konu Adlı Tıp Kurumu'na yansıyor Bu arada seçım oluypr ve bu kez DSP'ye yakın- lığı ıle tanınan Ahmet Onal, Anadolufenerı muhtar- iığına seçılıyor Yenı muhtar Önal da, Çakar'ın lokan- tasının bulunduğu yerın köy tuzel kışılığıne art oldu- ğu ıddıasını devam ettınyor ve masaların arasından geçecek şekılde balıkçı teknelerı ıçın "rıhtım" yap- tırıyor. Çakar, koy halkının çıkannı duşunerek nhtım ın- şaatına ses çıkarmıyor Ancak daha sonra koyun "de- lıkanlılar"ı teknelerıne bınmek adına ozellıkle hafta sonlarında "govde gostensı"ne başlıyor Oteyandan Çakar Beykoz Sağlık Mudurluğu'nun talımatı uzerıne mutfak kısmının doğramalannı de- ğıştınyor ve olan oluyor1 Devreye jandarma gırıyor Yapılan tadılat, Boğazıçı Imar Kanunu'na aykırı ol- duğu gerekçesıyle yıkılıyor Beykoz Jandarma'dan "Hasan Hüseyin Çavuş', aklına estıkçe Raşıt Çakar'ı karakola sıgaya çekme- ye başlıyor Çakar'ın ıfadesıne gorejandarma çavu- şu "Senı Anadolufenerı meydanında odunla dove- rım" dıyor Raşıt Çakar'ın avukatı da jandarma ça- vuşundan nasıbını alıyor, "şerefsız avukat" dıye ıt- ham edılıyor Gerek lokantacı Çakar gerekse avukatı, jandarma çavuşunun tutumunu amırlerıne şıkâyet ediyor Ama, değışen bir şey olmuyor Istanbul'un bir koşesınde jandarma çavuşu bıldı- ğını okuyor; devam eden bir davada jandarma hem taraf oluyor hem de vatandaşın canına okuyor1 SESSlZSEDASIZ(f) NURİKURTCEBE 842/ Sivas'ta şeriatçılarla damşıklı döğüş Sıvas'ta yerel gazeteler yazıyor an- cak yazdıklanyla kalıyor MehmetBa- kır'ın yazdıkları Mıllı Eğıtım'ın şerıat- çılan kolladtğını gosterıyor "Bakanlık tarafından ataması yapı- lan oğretmenlerden Sıvas da nasıbı- nı aldı Hem de yuzde 60'ı-70'ı turban- lı bayan oğretmen olarak " "llımızde goreve başlayan bu oğret- menler sankı 'devletın nızamı benı ıl- gılendırmez, onemlı olan benım nı- zam ve kurallarımdır' duşüncesıyle hareket edıyorlar" "Derslere deturbanlı olarak gınyor- lar, curetkâr bir şekılde Yetkılıler ıse ırtıca ıle mucadele olayında kendıle- rını başanlı gosterebılmek ıçın ya da bana değmeyen yılan bın yaşasın mantığıyla devletın nızam ve kuralla- rını tanımayanlara sessız kalıyorlar Hatta, 'bu oğretmenlerturbanlı, mus- luman, dındar; bunlara bızım sahıp çıkmamız gerekır' dıyerek gorevlerı- nı yerıne getırmıyorlar" Mıllı Eğıtım Bakanı Metin Bostan- cıoğlu'nun Sıvas'ta olanlardan ha- berı tabıı kı var Her şey damşıklı doğuş gıbı Yerel gazeteler yazıyor "Ellerınden gelse Sıvas'ı Iran'a çe- vırecekler, okullara atanan mudurler Laık olduklarını ıddıa eden bu okul mudurien gorevlen dın adamlığıymış gıbı hareket edıyorlar ve hatta bazı ya- tılı okullarda geceterı oğrencılere zo- runlu olarak dın eğrtımı venyorlar Bu mudurler ustune ustluk utanmadan hakaretlerde bulunuyorlar Yırtmaç gorunce abdestlerının kaçtığını da hıç kımseden çekınmeden hayasızca an- latabılıyorlar" Mıllı Eğıtım Bakanı'nın, Sıvas Valısı'nın, Sıvas Mıllı Eğıtım Mu-, durü'nun butun bunlardan ta- bıı kı haberi var Çunku her şey damşıklı doğuş 1 ; OKUR MEKTUPLARI f tletişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 - Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğtu 34334 îstanbul Depremi ders kitaplanndan çıkarahm Bılımın kendı aianını dogmanın zaranna genışletmesı eytışımsel bir olgudur Bılmenlerarttıkçadogma- > nın alanı daraiacak ama o, tutundu- - ğu alanda dırenmeyı surdurecektır Ortaçağ Avrupası nda bılımın or- tayakoydugu "dunyanın ya variak- fcğı*öngörusunenasıldırendıyse gü- t nümüz Turkıyesı nde bılımın orta- ya koydugu deprem açıklamalanna da dırenıyor Yobazlığı devlet korumasına alan 12 Eylul darbesınden sonra Felsefe. Bıyolojı, Coğrafya gıbı derslenn oğ- retım programlan dıdık dıdık taran- dı lnsanın türeyışınden evnm kura- : mına dek dmsel dogmalarla çelışen bütun konular kıtaplardan ayıklan- ^dı Sıra deprem konusunageldı Dep- , remı yerkabuğunun devmımınebağ- layan bılımsel açıklamalar Cograf- ya kitaplanndan çıkanlıp yenne Sa- ıd-ı Kursı'nm "irşatlan" konulabı- lırse ış tamam "Meleklerin yeni- ) tmda depoladığı bir bombayı A\- lah'a karşı gelen kişileri uyandır- mak için ateşlemesi..." dıye okutu- ruz çocuklanmıza Ancak küçuk bir sorun var Depremi bu şekılde açık- ladığınız zaman bılımın sorulanna yanıt vermeye de hazır olmalısınız JCuran'da ya da hadıste yer atmfe* dığına gore bu bombacı meleklen kım ıcat ettı° Kım yönetıp yönlen- dınyor 9 Eğer Kurt Saıt ıcat ettıyse Saıt'ten oncekı depremier neyın ne- sı 9 Saıt'ten sonra deprem ışlenne kım bakıyor 0 Mebmet Katlular mı° Kutlular vekıl mıdır° Deprem bombalannın yen ve zamanı ve şıd- detı konusunda kım karar venyor'' Bu bombalar neden tûmuyle dıyar- ı kuffarda patlatılmıyor da ummet- ı muhamınet kjşta kıyamette zangır zangır tıtnyor 9 Yoksa depremde ölen herkes günahkâr mı° Bılımın soru- su tûkenmez Mehmet efendı Attı- ğın zaman usturuplu atacaksın Kaya Çetin / Didim MHP'nin M'si uçtu Onlar, IMF'nin dedıklennı yaptı- lar Egemenhğı emperyalızme dev- rettıler Halkımızı ağlattılar, ulusla- rarası tekellen guldûrdüler Yaban- cı sermayenın yurttaşlanmıza zul- metmesinı onavladılar Mıllıyetçıyızdedıler yuvalanmı- za daha çok yoksulluk, daha çok aç- lık, daha çok ışsızlık taşıdılar Çey- rek sev ıncı çok gorduler mutluluğu- muzu kuçulttüler, hüznumuzu bu- yülttuler Sınav verdıler Sınavdan zayıfaldılar Mıllıyetçıyım demek- le mıllıyetçı olunmadığını gorduk Ataturk bağımsızlığı yeterlı gorme- dı, "Tam bağımsızhk" dedı Bun- lar, bağımsızlığı ayakbağı olarak gor- duler Ikı tur mıliıyetçıhk var dost- lar bınncısı IMF ve uluslararası tah- kım mıllıvetçılığı Dığen tam ba- ğımsızhktan yana olan mıliıyetçıhk Fikret Ot>am yılın gazetecısı se- çılır Süle\manDeuıirel başbakan olduğu donemde kendısıne daktılo armağan eder Otyam, o daktıloyla Demırerıeleştırenyazılaryazar Ve N harfi kınlır Gazetecımız, Demı- rel'ın N'sı kınldı dıye başlık atar Daktılonun başına gelen MHP'nin de başına geldı MHP'nin M'sı uçtu Uç sozcukten baştakı yok oldu Aman dıkkat, lyı sahıp olun H 'ye Gıtmesın o da Olumlu yönde ol- sun hareketınız, Turkıye'ye bereket getırsın Suleyman Ekim Emeklilerimiz NOBEL'e aday gösterilsin! "Bir milletin vaşlı ş ra ve emekülere karşı tutunıu. o milletin vaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Mazide mukte- dirken butiin kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duy- ma\an bir milletin istikbale gü- veDİe bakmaya hakkı yokrur." Buvuk Atamız ın bu anlamlı oz- deyışıyle, toplumdan soyutlanmış emeklılenn çağdışi yaşam koşulla- nnı bağdaştırabılır mıyız 0 25 yıl pnm odemış ve en yuksek gosterge- r den emeklı olmuş bir msanın aylık maaşı nekadardırbılırmısınız'7 125 milyon 968 bın 600 lıra Bu para ıle bır a> geçınmek zo- runda bırakılan bır emeklının. çağ- daş ve onurlu bır yaşamı olduğu soy- lenebılır mı° Duşunmek bıle ınsanı urpertmı- yor mu 9 Merhum ılluzyonıst Zati Sungur'un bıle bu para ıle surûn- mekten kurtulamayacağını kabul edersınız herhalde' Içınde yaşadı- ğımız şu günlerde, ulkemızde mey- dana gelen deprem felaketının yara- lan, halkımızın duyarlılığı, ulusla- rarası dayanışma \e yardımlarla er \eya geç sanlacaktır Ama yaşamlan, IMF'nın dayatma- lan sonucu 9 9 şıddetmde depreme eşıt felaketle karşı karşıya bırakılan emeklılenn yaralan nasıl sarılacak acaba0 Bunlar yetmıyormuş gıbı 1 Ocak 2000 tanhınde yururluğe gı- recek çağdaş uygulama ne getıre- cekacaba 0 Gereklı onlemleralınmaz- sa çok kısa bır sure sonra karşımı- za, toplumsal bır soran olarak çıka- cak bu konunun kesmiıkle çozum- lenmesı gerekır Uyanalımartık bey- ler, her konuda mutlak "Egemenlik" donemınm. tarıhm karanlıklanna gomûlmesurecıbaşlamıştır Bırbaş- ka ıfade ıle dûnya bır "uzay gemi- si" olarak, yalnız "mürettebatı" ıle değıl "kaptanlan" ile birükte yokolmaya doğru hızla sürüklen- mektedir. Onun ıçın "kurumsal toplumsal sorumluluk" anlayışı- mızı bır an once hayata geçırelım dıyoruz Bekir Arda / Îstanbul Düzeltme Gazetemız >azan Işık Kansu'nun öncekı gün yayımlanan Ankara Kulısı koşesınde "Hangı hukuk, hangı Türkıye" başhkh yazısı teknık bır hata sonucu ıkıncı kez çıkmıştır Okuyuculanmızdan özûr dılenz ÇlZGİLİK KÂMtL MASARACl TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 19 Ekim JDHATMN SHtlFT f74S'TE,ÜHUJ IM&ILU hJA . PUHYA££>£BtYAn. *6lgî BurÜ/CS/fi ÛÛŞ ĞÛOJ I/E Y£g&/(Hiav)ÜGÛNÜNÛA&U ZAZI MN/eıoerceti£ S/KUKTS,FELSEF/' V£P<XJT7K/Ç£&XU *ZJ£SU GP£B/yAr#tfM PA OtiOÛSU SAYlLAAAtCTMPtK. GE2ILERINPE, *ULL/Pur'CiJCSL£g UJJCESt- NE, 'gRaBD/H6HA6*OEVLEeUUC££WE VE 'HOUYNHMHNMS*KONUÇAHATL4/? UUZESf- NE SlO£R,BEUOJ £UGEL£# HALlf!, YAS4N- TtUIR/NA KAT1UG... ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞI'NİN GENEL MERKEZ ve ŞUBE YÖNETİCİLERİ OLARAK ÇtğJtf TiHayt'K* Gdeak Güvencm Öğretmen örgûtçülûğûnûn önderiermden, aydınlanma savaşınm yebştnhğı köy aydmı, Çağdaş Türkrye sevdalısı, Türit Eöebıyatının köşe taşlanndan FAKİR BAYKURT'u yitirmenîn acısınt tüm yurttaşlarla paylaşıyoruz. GAZİANTEP KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 1993/319 Davacı Ragıp Kellecı vekıh Av Mahmut Düşûn tarafından Gazıantep Ashye Hukuk Mahkemesı'ne (Kadastro Mahkemesı sıfatıyla) Gazıantep Çıksorut Mahallesı, 1181 ada, 71 sayılı parselle ılgılı olarak açılan kadastro komısyonu karannın ıptalı ve tescıl talebıyle malıye hazınesı Gazıantep Beledıye Başkanlığı ıle Mehmet Duman \e arka- daşlan aleyhıne da\a açılmış, Gazıantep 2 Aslıye Hukuk Mahkemesı 'nce kadastro mahkemesı sıfatıyla yapılan yargılama sonunda Bu mahkemenın 16 3 1988 günlü ve 1988'57-187 sayılı karan ıle dosya görevsızlık karan venlerek mahkememıze de\Te- dılmış ve venlen görevsızlık karan kesmleşmıştır Mahkememızce yapılan yargılama sırasmda Davalılardan Gazıantep Şahmbey ılçesı, Bekırbey mahallesınden Memık oğ- lu 1299 doğumlu Mehmet Alı (Alı) Sakalıbüyuk ün öldüğü anlaşılmış, mırasçılan Alı kızı 1328 doğumlu Ayyuş Sakalıbüyuk, Alı kızı 1337 doğumlu Alıye Sakalıbüyuk, Mehmet oğlu 1946 doğumlu Alı Sakalıbüyuk, Mehmet oğlu 1944 doğumlu Mehmet Hayn Sakalıbüyuk, Mehmet kızı, 1947 doğumlu Yüksel Sakalıbüyuk, Mehmet Alı kı- zı 1950 doğumlu Safiye Sakalıbüyuk, Huseyın kızı 1976 doğumlu Ebru Sakalıbüyuk, Husevın oğlu 1978 doğumlu Gokhan Sakalıbüyuk, Huseyın oğlu, 1979 doğumlu Meh- met Sakalıbüyük'ün ve aynı dosyada davalı olarak bulunan Gazıantep Şahınbey ılçe- sı, Bekır Bey mahallesınde kuçük Mehmet kızı 1937 doğumlu Şüknye Gotürgel (Acer) muasçılanndan Mehmet oğlu 1982 doğumlu Hakı Götürgel'e velayeten annesı Sema Göturgel'e teblıgat vapılamadığından ve adresı tespıt edılemedığınden bu kışılere ıla- nen teblıgat yapılması gerekmıştır Yukanda açık kımhklen belırtılen mırasçılann yar- gılamanın bırakıldığı 10 11 1999 Çarsamba günu saat 10 20'de mahkememıze aıt du- ruşma salonunda hazır bulunmalan veya kendılennı bır vekıl ıJe temsı! ettırmelen, da- vaya karşı dıyeceklerını ve delıllenaı bıldırmelen, aksı takdırde yargılamaya gıyapla- rında devam edıleceğı ve gıyaplannda karar venleceğı duruşma davetıyesı yenne geç- mek üzere ılan olunur Basın 49012 BAĞCILAR ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN Sayı 1997753 Davacı Cuma Tongaoğlu vekılı Av Nakı Özburun, Av Melıh Özbaş tara- fından davahlar Şevkı Şımşek, Sevım Şımşek aleyhıne îstanbul ılı Bağcılar ılçesı Mahmutbey köyü, 246 DT-1 b pafta, 477 ada, 8 parsel sayılı 4 katlı apartmanm zemın ve 4 katlannda 2 bağımsız bölumun malıkı olduklannı, davalılann taşınmazına mudahalede bulunduklannı mudahalenın menıne karar venlmesını talep etmıştır Mah- kememızce yapılan duruşmalar so- nunda davalı Sevım Şımşek hakkın- dakı davanm reddme, davalı Şevkı Şımşek hakkındakı davanm kabulune ve bu davalının davacıya aıt Bağcılar Mahmutbey köyu 246 DT 1 b pafta, 477 ada ve 8 parsel nolu yerdekı ze- mın katta bulunan bağımsız bolum mutemmım cûzü olan bır odaya (Bağ- cılar Mahmutbey Fatıh Mah 18 Sk No 31 adreslı) yere vakı müdahalesı- nın onlenmesıne karar venlmış olup davalılann adresı meçhul olduğundan karann ılanen teblığıne, davalılann karara ıttrazı var ıse gazete ıle teblığı tanhınden ıtıbaren 15 gun ıçınde ıtı- razlannı bıldırmelenne, bıldırmedık- len takdırde karann kendılenne teblığ edılmış sayılacağı hususu ılanen teb- lığ olunur 1 10 1999 Basm 49349 Nüfus cuzdanımı ve M E F Dershanesı kartımı kaybettım Hukumsuzdur CANARPACIK GÖRÜŞ MAHMUT YILBAŞ Emeklı Valı 20 Donem Mület\ekıh Avrupa Birliği (Topluluğu) ve Ulusal Egemenlik 1957 yılında ımzalanan Roma Anlaşması ıle Avru- pa Ekonomık Topluluğu aslında bır gumruk bırlığı ola- rak kurulmuştur Anlaşmaya ımza koyan ulkeler kendı aralannda tum gumruk engellerını ve dığer kısıtlamalan terk etmeyı, uretım, tuketım ve kullanımla ılgılı tum farklı uygula- malan kaldırmayı, devlet subvansıyonlanna veya ba- ğış şeklındekı yardımlara son vermeyı ve pıyasaların ışleyışıne mudahale eden tum uygulamalan kaldır- mayı kabul etmışlerdır Bu gumruk bırlığı 1985 yılında "tekpazar" halme do- nuşmuştur Avrupa'nın entegrasyon surecı, ekonomık yaklaşırn- la başlamış, zamanla sıyası sosyal ve hukukı boyut- lan da ıçensıne almıştır Turkıye 1964 yılında Ankara Anlaşması ıle AB (AT) surecıne dahıl olmuş ve 01 01 1996 tarıhınde bu en- tegrasyon ıle gumruk bırlığı oluşturmuştur Genellıkle ılgılı çevrelerde (hukumetler, ekonomı burokrasısı basının bır bolumu ve tekelcı sermaye) Turkıye, gumruk bırlığı anlaşması ıle Avrupa Bırlığı'ne (AB) tam uye olmak ve dunya pazarlannda rekabet gucunu arttırmak, boylece ekonomısını guçlendır- mek ıçın çok buyuk fırsat elde etmıştır, şeklınde de- ğerlendırılmış ve kamuoyu hep bu doğaıltuda bılgı- lendınlmıştır Gerçekten AB (AT) sadece bır ortak pazar enteg- rasyonu bırlığı mıdır^ Yoksa sıyası, sosyal ve hukukı boyutlan da var mıdır9 Yanı AB uyelığını kabuf eden veya edecek olan ulkelenn "UlusalEgemenlik" konum- ları ne olmaktadır^ Ne olacaktır7 ? Bunu tam kavrayabılmek ıçın 10 12 1991 tanhıne kadar AT (Avrupa Topluluğu) ısmını taşıyan ve o ta- nrtten ıtıbaren AB (Avrupa Bırlığı) şeklıne donuşen en- tegrasyonun temelını oluşturan Maastncht Anlaşma- sı'na bakmak yeterlı olacaktır Maastncht Anlaşması'nın hedeflen şu şekılde tes- pıt edılmıştır 1 - Avrupa vatandaşlığı kavramı oluşturulacaktır 2- Ortak bır dış polıtıka gudulecektır 3- Ortak guvenlık polıtıkası uygulanacaktır 4- Ortak bır savunma polıtıkası tespıt edılecektır 5- Parasal bırlığe gıdılecektır 6- Avrupa Parlamentosu'nun yetkılerı genışJetıl- mektedır Maastncht Anlaşması bu hedeflen ıle Avrupa Bırlı- ğı'nı (AB) uluslararası değıl, "uluslarustu" (supranas- yonal) bır orgut halme getırmıştır Topluluk konseyı- nın oyçokluğu ıle aldığı kararlar uye devletlen bağla- yıcıdır Bu Roma Anlaşması'nın 148 ve189 madde- len hukmudur Bu hukumlere göre konsey 5 turfü ka- rar alabılmektedır 1- Reglement (Tuzukler) 2- Dırectıves (Yönergeler) 3- Decısıons (Kararlar) 4- Recomondatıons (Tavsıyeler) 5- Avıs (Goruşler) Bu normlardan ılk uçu bağlayıcıdır, uye ulkelenn bun- lara uyma zorunluluğu vardır Boylece Avrupa Bırlığı, uyelerın egemenlik alanlarını kısıtlamaktadır Turkıye, Avrupa Bırlığı ne tam uye olduğu takdır- de egemenlıkle ılgılı anayasasındakı hükumlen de- ğıştırmek zorunda kalacaktır Uluslar ustu hukukun ge- rektırdığı anayasa hukuku duzenlemelennı yapmak zo- runda kalacaktır AB'nın rnevcut uyelen, anayasalannda da yer alan "Egemenlık ulusundur" şeklındekı kuraüardan vaz- geçmtşlerdır Boylece egemenlıklerının bırbolumunu topluluğa devretmışlerdır Mesela, Italya Anayasası madde 11 "Italya ötekı devletle- re karşılıkhk koşulu ıçınde, devletler arasında banş ve adaletı sağlayan bırduzen ıçın gereklı olan egemen- lik kısıtlamalannı kabul eder" Almanya Anayasası madde 24 "Federasyon dev- letler arası kurumlara egemen haklar devredebılır" Luksemburg Anayasası Madde 92 "Yasama, yu- rütme ve yargı yetkılen uluslararası örgutlere devre- dılebılır " Yunanıstan Anayasası Madde 28 "Yunanıstan 'ın ta- rafolduğu uluslararası sozleşmelerıç hukuktan ustun- dur ve bır ıç yasa hükmu ıle çatışmalan halınde ulus- lararası sozleşmeler uygulanır" AB ye uye devletler anayasalannda değışıklık yap- mışlar ve egemenlik kısıtlamalarını kabul etmışlerdır Eğer Turkıye, kazara, AB uyelığıne kabul edılecek olursa anayasasının 6 maddesındekı "Egemenlik kayıtsız şartsız mılletındır, Turk mılletı egemenlığını anayasanın koyduguesaslaragöre, yetkılı organlanelıy- le kullanır" hukmunu yukarıdakı orneklerın hangısıne uygun olarak değıştırecektır Yuzunde tebessum ve yakasında guvercın rozetı ıle AB ye uyelık sırası elde etmek ıçın kapı kapı dolaşan Dışışlerı Bakanı Sayın Cem, anayasamızdakı hukmu- nu bulmuş egemenlik hakkımızı kısıtlamak ıçın nasıl bır değışıklık duşunmektedır Kafasında mutlaka bır formul vardır Eğer henuz bulamamış ıse şu sıralarda sıkı fıkı dost olduğu Yunanlı meslektaşı Yorgo Papand- reu'dan akıl alabılır B U L M A C A SEDAT YAŞ4YAN SOLDANSAĞA 1 2 3 4 5 6 7 8 1/ tzmır ın Se- ferıhısar ılçesı yakınlannda bır kaphca 2/ Dıl devrımının ılk yıllannda bele- 4 diye anlamında kullanılan söz- cuk Demzler- de yaşavan ıkı çenetlı ve ın be- denlı yumuşak- çacınsı 3/Mu- rekkebı kurut- mak ıçın kulla- nılan çok ıncekum Elı- ne ayağına çabuk, atık 4/ Sulannı bır denıze ya da göle gönderen bölge 5/ Eskı Mısır mezarla- 3 nnda çok sa>ada ele ge- 4 çen tahta, taş ya da sera- 5 mıkten yapılmış küçük heykelcıklere venlen ad îlaç 6/ Türkıye 'nın de uyesı olduğu bır ör- 8 güt Bır yuzeym eğık- g lık derecesını anlamaya yarayan araç II Adlan sıfat yapmakta kullanılan bır ya- pım ekı Radyumun sımgesı Bacak ıle baldır kemık- lennın bağlanma yen 8/ Kolelık, kulluk 9/ Yunan mı- tolojısınde guzel sanatlann dokuz pensınden bın Ba- ğışlama YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Manısa'nın Salıhlı ılçesı yakınlannda bır kaphca 2/ Katışıksız, saf Bır şeyden kalan kötu ız 3/ "— Yolla- n Kestı" Kemal Tahir'ın romanı Tümör 4/ Bır za- man bınmı Bır denız teknesımn başka bır tekneye ya da ıskeleye yanmı vererek yanaşması 5/ Pamuktan do- kunmuşbasma llışkın, değgın 6/JCalayoksıtkaöIarak donuklaştınlmış ya da kemık tozu katılarak yan donuk hale getınlmış cam "Hayır" anlamında kullanılan söz 7/Zahmet, sıkmtı Düşünce 8/Olumsuzlukbehrtenbır önek Alan Parker'ın bır fılmı 9/Gece denızde oluşan panltı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle