Katalog

Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya\ın Yönetmeni Orhan Krinç 0 Genel Yayın Koordınatorü Hikmet Çetinkaya # Yazıı^len Müdüru İbrahim Yıldız '• Sorumlu Müdür Fikret llkk # Haber Merkezı Mudurü Hakan Kara • Gorsel Yonetmen: Fikret Eser Istıhbarat Cengiz \ ıldınm • Ekonomı Özlem Yü/ak • Kiıltur Handan Şenköken 0 Spor Vbdülkadir Yücelman # Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge. Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet Famç Yayın Kurulır tlban Selçuk (Başkan). Orhan Krinç. Oktay Kurthöke Hilunet Çetinkava, Şükran Sontr. Ergıın Bılcı, Ifonhim Yıkhz, Orhan Bursah. Mustafa Balba>, Hakan Kara. Ankara TemsilciM Mustafa Balbav Ataturk Bulvan No: 125. Kat 4, Bakanlıldar-Ankara Tel: 4105020 (7 hat), Faky.4195027#tzmırTemsıkısı SerdarKızık. H ZıyaBK 1352 S 2 3TeI 4411220. Faks-4419117 • AdanaTemsılcısıÇetinYiğenogtu, înonüCd 119 S. N o : l K a t : l , T e l 363 12 I I , F a k s - 3 6 3 12 15 Mûessese Muduru Cstün \kmen # Koonlmator Ahmct KoruUan 0 Muha- sebe Bülent Yrner • Idare Hııyyüı Gûra- • t,)etme Önder Çeük • Bılgı- Işlern Nıil Inıl # Bılgısayar Sıstem Mürüvet ÇSer«Saoş FızUHKuza MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - ü e n e ! Mudür Gnlbin E r d u r a n • Koordınatör Reh» Işıtman 0 Genel MudurYardımcısı SevdaÇoban Te! 514 CF 53 - 5l?9580-51384«Wl,Falcs 5138463 V. a\ımla\an \e Bfl&an: Yem Gun Haber Vanss. Basm \e Yayıncıiık A Ş. TjÂocagı Caû 34 4; Cagalogiu 34134 lsl>K 246 Islanbul Te] (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 95 95 9OCAK 1999 lmsak:5.49 Güneş: 7.22 Ögle: 12.18 İkindi: 14.39 Akşam: 17.00 Yatsı: 18.27 www.cumhuriyet.com.tr Bu da Alman Dollysi •OBERSCHLEISHEEVl (RELTERS) - Ingiltere'den sonra Almanya'da da bir buzağı klonlandı. Almanya'da lngiltere'deki klonlama >öntemi kullanılarak dogan buzağı dün basına tanıtıldı. 23 Kasım'da dünyaya gelen buzağıya Uscfıi adı venldı. Münıh"te Lud\vig Maxımılıan Ünı\ersıtesı bılim adamlanndan Dr. EckehardVVolfveDr. Valerı Zakhartchenko tarafından gerçekleştinlen klonlamayla dünyaya gelen sevimli Uschi, Münih yakınlarındaki Dachau'da bir çiftlikte bakılıyor. Gökbiüm dünyası • AISTIN(AA)- Amenkalı gökbılimciler, evrende şimdıye dek 80 milyar kadartahmın ettikleri galaksı sayısının. Hubble'ın gönderdiğı fotoğraflarla 125 mılyara yaklaştıgını bıldırdıler. ABD'nın Austin kentinde yapılan ABD Ulusal Astronomi Derneği Kongresi'ne bıldin sunan NASA uzmanı Jonathan Gardner. alınan resimlenn şımdiye dek elde edilen en derın ve aynntılı fotograflar olduğunu kaydettı. Astronom Henry Ferguson da önceki yıl Hubble'in merceğınde yapılan değişiklik sayesınde, çok daha uzaklarda, daha önceleri görülemeyen nice galaksinın varlığmı saptadıklarını beiirtti. Kreş ücnetleri arttımldı • ANKARA (A.NKA) - Kamu kurum ve kuruluşlanna aıt çocuk bakımev lenne kabul edilecek devlet memuru ve diğer kamu personelı çocukları içın ahnacak bakım ücretı yeniden belırlendi. Çocuk başına aylık bakım ücretı bu yılın ılk yarısında 20 milyon. ikinci yansında 25 milyon lira olarak uygulanacak. Geçen yıl ilk >anda 10 milyon, ikinci yanda 15 milyon bakım iicreti alınmıştı. Umut ticareti patladı İSTANBUL (AA)-Kısa yoldan zengin olma hayali, geçen yıl 370 trilyon liranın şans oyunlanna yatınlmasına yol açtı. 1998"deMilliPiyango bileti. Sayısal Loto. Hemen-Kazan, at yanşı, Spor Toto ve Spor Loto'ya toplam 370 trilyon lira yatınldı. Yaklaşık 193 trilyon lira, ikramiye olarak dagıtılırken en fazla ilgiyi 250 trilyon liraya yakın hasılatın elde edildiği at yanşlan gördü. Mimarlann Bakû'de imzaladıklan protokolle tankerlere karşı 'dayanışma süreci' başlatıldı Boğazlar'a Bakû korumasıİstanbul Haber Servisi- Hazar Denizı pet- rolünün Istanbul ve Çanakkale boğazlann- dan tankerlerle geçinlmemesı için ilgili hü- kümetleri ve petrol şirketlenni uyaran ve ikna etme yönünde uluslararası ortak kam- panyalar düzenlemeye karar \ eren Türidye (TMMOB) ıVlimaıiar Odası'yla Azerbay- can Mimariar İtrjfalo, Azerbaycan'ın baş- kenti Bakû'de yaptıklan toplantılar sonucun- da "dayaıuşma protokolü" imzalayarak "kül- türel işbirliği" sürecını başlattılar. Aralannda Kültür Bakanlığı, Çevre Ba- kanhğı ve Beşiktaş Beledivesi'nden temsil- cilenn de bulunduğu 33 kişıİik Mimariar Oda- sı grubu 3 gün kaldıklan Bakû'de. diger kül- tür, sanat ve mimarlık alanlarında da Azer- baycan'la ortak çalışmalar yürütmek üzere yoğun görüşmelerde bulundu. Türkiye"nin Azerbaycan kamuoyunu bu dayanışmanın amacı ve içeriğı konusunda bılgılendıren Mimariar Odası temsılcılen, Boğazlar'ın evrensel kültür mırası olarak petrol yolu ol- maması yönündeki ikinci ortak toplantının da lstanbul'da yapılması çağnsında bulu- narak yurda döndüler. Tarihi binada protokol Iki ülkenin mimarlık meslek kummlann- ca başlatılan kültürel işbirliği ve Boğaz- lar'ın tanker geçişine kapatılması yönün- deki dayanışma toplantısı. 5 Ocak 1999 Sa- lı günü Bakû'dekı 19. yüzyıl sonu mıman- sinın en ünlü örneklerinden tarihi "Şehir • Türkiye ile Azerbaycan mimarlık kuruluşlan arasında "Boğaziçi'nin Petrol Yolu Olmaması" için başlatılan işbirliği sürecinin ortak dayanışma protokolü Bakû'de törenle irjızalandı. Mimariar Odası yöneticilen, Kültür Bakanlığı, Çevre Bakanlığı ve Beşiktaş Belediyesi temsilcilerinden oluşan 33 kişilik grubun, 3-7 Ocak 1999 tarihlen arasında Bakû'de yaptıklan görüşmelerde kültürel işbirliği olanaklan da değerlendirildi. Duması"(Meclisı)binasındayapıldı. Azer- baycan Kültür Bakanı Polat Bülbüloğlu'nun da katıldığı toplantının açış konuşmalannı .Azerbaycan Mimariar tttifakı Başkanı Ü- ham Aliyev ve Türkiye Mimariar Odası Ge- nel Başkanı Oktay Ekinci yaptı. Alıyev konuşmasinda, Boğazıçı \e Çanakkale Bo- ğazının taşıdığı mimarlık. kültür ve doğa degerlen nedenıyle petrolün gecış >oluola- rak düşünülemeyeceğim belırterek Türk mı- marlannın ışbtrliğı çağrısına destek verme- nin kendilen ıçın de bir meslek görevı ve mil- lı bir zorunluluk olduğunu söyledı. Oktav Ekıncı ise konuşmasında, tanhe. kültüre \e insanlık değerlerine saygının simgelerin- den olan Bakû kentinin. kendi petrolüyle Is- tanbul'u \e Çanakkale'yi tehlikeye atmaya asla razı olınayacağını bildıkleri içın bu da- yanışmaçağnsında butunduklannı, Azeri mi- marlann da olumlu yanıt vermelerini büyük mutlulukla karşıladıklannı bildirdi. TÇ Kültür Bakanlığı temsilcisi Zerrin Uğur, Bogazlar'daki tarihsel ve doğal mıras içın alınmış ulusal ve uluslararası koruma kararlannı anlatarak, mimariar dayanışma- sının bu kararlar açısmdan da evrensel bir adım olduğunu vurguladı. Çevre Bakanlığı temsilcisı Fernı Kıhnç da çevrenin korun- masmm uluslararası bir görev olduğunu an- latarak. petrol taşımacıliğının bu görev dı- şında kalamayacağını beiirtti. MımarlarOdasıHukuk Müşaviri Avukat Derviş Pariak da 1930'lardakı koşullann değiştığinı anlatarak evrensel hukukun ye- nı ılkelennegörede petrol tankerlennin Bo- ğazlar'dan geçişının artık Montreux'yle sa- Nunulamayacağmı vurguladı Iki protokol imzalandı Mimariar Odası İstanbul Şubesi Başka- nı Prof. Dr. AfifeBatur'un da Istanbul ve Bo- ğaziçi'nin dünya mirası nitelığındekı tarih ve doğa zenginliğini slaytlar eşlığindeki bir konferansla anlattığı toplantının ikinci bö- lümünde ıse ıki ülke mimarlık kurumlan- nın işbirliğı ılkeleri ve ortak eylem planla- nna yer veren protokoller törenie imzalan- dı. Azerbaycan Mimariar lttifakı Başkanı Ilhan Aliyev \e Türkiye Mimariar Odası Başkanı Öktay Ekinci tarafindan ımzala- nan iki protokolden bırincısi. "Boğadar'ııı Petrol \<Au Olmaması Yönünde Güçbiriiğr içın izlenecek çalışmaları tanımlıyor. Ikm- cı protokol ıse Türkiye \e Azerbaycan ara- sında "mimarlık, kültür ve sanat alanında" da mimarlık kurumlannın ortak etkinlikler ve işbirliği yapacaklan yönünde ılkeler ve çahşma alanlan tanımlanıyor. Dayanışma protokollennin yürürlüğe gir- mesının ardından 6 Ocak 1999 Çarşamba günü Türkiye'nın Azerbaycan Büyükelçı- lıği'nde bir basın toplantısı yapan Mimar- iar Odası Genel Başkanı Oktay Ekinci. atı- lan bu adımın ılk gınşımı olarak, ıki ülke- de bırden sürdürülmekte olan Bakû-Cey- han boru hattı görüşmelenne ortak bir me- saj ileteceklennı \e boru hattının sadece ekonomik girdilerle değıl "kültürel sorum- luluklan" içınde de ele alınmasmı talep ede- ceklenni bildirdi. Basın toplantısınakatılan Azerbaycan Mimariar lttifakı Başkanı tl- ham Aliyev de Bakû petrolünün istanbuPa ve Çanakkale'ye zarar \ermesine karşı ol- duklannı ve bu nedenle Bakû-Çeyhan bo- ru hattı projesinın Azeri mimarlan için de en doğru çözüm olarak kabu! edildiğirıi söy- ledi. Büyükelçi EcevetTezean'ın elçilik bı- nasmda verdiği resepsıyonda da Azen res- samlar. sanatçılar, yazarlar ve şairlerle Tür- kiye gnıbu üyeleri tanışma ve ılişkileri güç- lendirme sözü \erme olanağını buldular. Halkkurtuluş ordusu dansı Çinti askerierin sahnedeki akrobatik hareketieri izleyenleri şaşıröyor. Çin Halk Kurtuiuş Ordusu Dans ve Müzik Topluluğu'nun dün Hong Kong Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdiği bü>üle\ici gösteri de izleyenlerden büyük beğeni topladı. 1953 yılında kurulan askeri topluluk. Hong Kong'daki gösterilerini bugün ve \-ann da sürdürecek. (Fotoğraf: REUTERS) Çevre Bakanı protesto edildi Imren Aykut'a 'kanlı gömlek' ÎZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Çevre Bakanı Imren Aykut"a. çe\re sorunlan konusunda duyarsızkaldığı için çev- reciler tarafindan yenı yıl armağanı olarak sımgesel bir "kan- lı gömlek" gönderildı. Aykut'a. 8 yıl önce debasından sorum- lu Devlet Bakanı olduğu sırada kanlı gömlek görıdenldiğinı anımsatan Arkadaş Çevre Grubu Sözcüsü Yaşar Öztürk, "Ay- kut, Türkiye"deki yağmanın sorumlusu, başlaOctsı olmasa da suç ortağı ve teşvik edfctsidir" dedi. Çevre Bakanı Imren Av kut'a, bakanlığınm gerektirdiği gö- revlen yenne getirmediğı gerekçesıyle tepkiler yoğunlaşıyor. Bir süre önce de Uşaklı çıftçiler, u ana> [ asalgöreviniyerinege- tirmediği ve çevre kirtiliğini önfcjçmediği'" için Çevre Bakan- lığfna karşı dava açtıiar. Çiftçıler, geçmışte her türlü meyve ve sebze üretimı yaptıklan tarlalannda son on yıldır den sa- nayii atıklannın et- kısiyle hıçbir ürün yetıştıremedıklennı belırterek ÇevTe Ba- kanlığı'ndan 700'er milyon lira tazmınat istıyorlar. 700'er milyon liralık tazmi- natın "semboBk" ol- duğunu. gerçekte uğradıkları zarann çok daha büyük ol- duğunu belirten Uşaklı çıftçiler. ba- kanlığın denetım gö- revıni de yerine ge- tırmedığıni vurgu- layarak, "Ana>'asa- mızın 125. maddesi son fıkrasında' ida- re kendı eylem ve ış- lemlerınden dolayı doğan zararı öde- mekle yükümlüdür" demiştir. Bunun >a- nında çevrenin kir- lcnmesini önleraek de bakanlığın göre- >idir" görüşünü sa- vunuyorlar. Öte yandan mer- keziSilifke'debulu- nan Arkadaş Çevre Grubu da Çevre Ba- kanı Imren Aykut'a, çevre sorunlarına duyarsızkaldığı için tepkisini göstermek amacıyla, üzennde kırmızı boyayla "GökOTa. Akkuyu, Fıröna Deresi, Bergama" yazılan. sembo- lik "kanlı gömlek" gönderdı. Arkadaş Çevre Grubu Sözcüsü Yaşar Oztürk. "yağmalanan veyok edilen Türkiye'yi'' simge- leyen gömlegı göndenme nedenlennı şoyle açıkladı: "ÇCTTC Bakanlığı. taşıdığı adın sorumluluğunu üstlenemedi. Çe\Te Bakanlığı; EnerjL Turizm Bakanlığı gibi çalışıyor. Akkuyu nükleer santralı konusunda nükleer lobinin bir yan kolu gibi davranıyor. Dünvada nükleer santralı sa\-unan İlk ve tek ba- kanlık. Türkrye'nin Çe>Te Bakanhğı'dır. Son olarak Fırtına De- resi'nin posterini basünp dağıtan Çe\ re Bakanlığu \vrdigi ra- porla bu yağnıaya tşık yakta. En son Kayserfde tilki katüanu gibi sorunlann ortadan kaidınlması için çauşmalar yapması beklenen Çe\re Bakanlığı. yağmanın sorumJusu, başlaOcısı olmasa da suç ortağı >« teşvik edicisidir. Yanniar bugûnden hesap sorduğunda Imren Aykut'u çok iyi anımsa>-acaklardır." Sivil kuruluşlar 'Çevre bukamm biz seçelim' İstanbul HaberServisi - Çev- reci Sivil Toplum Kuruluşlan Platformu (STOP), çevre ba- kanının kendilen tarafindan be- lirlenmesini istedi. STOPtara- fından dün Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde düzenle- nen toplantıda konuşan plat- form sözcüsü Osman Akkuş, Osman Akkuş, 2000'li yıllann eşiğinde ulusal sivil toplum ör- gütleri olarak mevcut hükümet- lerin doğal ortaklan sıfatryla yetki ve karar süreçlerindeki yerlerini almak istediklerini söyledi. Akkuş, "2000'li yilfarı genel başkanlannın etrannda dönüp duran uydu bakanlaria defil, STK-fcrin beSrtediği, denetledi- ğt güçlü yetkileıie donanmış ve yukanda belirttiğinuzdeğerie- re önem vereceğine inandıgı- mtz bürokratlarla karşdamak istivoruz" dedi. BAKAPİLIĞA ÖRNEK OLUŞTURACAK BİR ESER Çağdaş Türkçe kitabı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakanlığın çağdaş yazarlan dışlavan, hece ve aruz ölçülennı oğretmeye dayanan Türkçe kitaplan, öğrerıcılen de Türk dilinden uzaklaştırmaya başladı. Son dönemde yoğunlaşan yabancı sözcük kullanımma ve dılbılgısı ıle anlatım yanlışlanna dikkat çeken uzmanlar. Türkçe-Türk Dili ve Edebı>atıders programlannın önemıne dikkat çekiyor. Emin Özemir. Adnan Binyazar ve Ceiil Altın tarafindan Kültür Koleji için hazırlanan "Çagdaş Türkçe ve Edebişat Dersi" kitabı. Millı Eğitim Bakanlığı'na seçenek oluşturuyor. tlhan Selçuk. Cahit Külebi. Nâzım Hikmet Oktav AkbaL Ernest Hemingway, Yaşar Kemal. John Steinbeck gibi çağdaş yazarlann eserlenni aynı tema altında işleyen kıtap. öğrencilerin yazı türlerinin dokusu arasmdaki farklan kavraması temeline de dayanıyor. Bu yeni yayın. Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğrencilerin dil • Emin Özdemir, Adnan Binyazar ve Ceül Altın tarafindan hazırlanan kitap, Milli Eğitim Bakanhğı'nın dilbilgisi ve anlatım bozukluğu ile dolu kitaplannın değiştirilmesi gerekîiliğini ortaya koyuyor. duyarlılığını geliştırmekten çok kültür ve edebıyat tarihi ıle anlam ve söz sanatlannı öğretmeve vönelik Türkçe kitaplannı gözden geçirmesi gereğini ortaya koyuyor. Kıtap. köşeyazısı. roman, öykü. şıır ve denemenın temel özelliklennı aktanyor. Farklı >azı türlen ıçindeki farklı dil kullanımlanna da ışaret eden yayın. düşünme. anlatma, konuşma ve yazma etkinlıklerını içeriyor Insanoğlunun direnme ve da>anma du>gusundan korkusuna. kıskançlığından farklı ınsan tiplerıne değin değışık konuları ana izlek bağlamında işleyen kitap. öğrencinın ımge ve simgelerden \ararlanma yeteneğinin gelıştırmesını de hedeflivor. Yayında. "sözcükler arasında çağnşımsal iüşki kurabilme. ipuçlan kanalıyla bir yargıva ulaşma, ömekleme ve açıklama yapabilme" vetıleri dikkate alınıvor Yaşamla bağlantı kurularak oluşturulan kıtapta. karikatürler yoluyla dersin öğrencılerce .sahıplenılmesi esas alındı. İSTANBUL'DA İKİ HfRDACI K.4R4MİNAYA ALEVDI Ddtelli'de nükleer kaza e-posta : tan (â prizma. net. tr İstanbul Haber Servisi - tkıtellı Özel Güneş Hastanesi'ne kusma ve bulantı şıkâvetıvle başvuran 2 hurdacının "radjT)aktif madde" temasına maruz kaldıklan belırlendi Hastane başhekımi operatör Dr. Atalay İvisw. Naki Dgaz ve tKas Ilgaz adlı 2 hurdacının kusma ve bulantı şıkâyetiyle hastanelenne başvurduğunu, yaptıklan ilk inceleme sonucu radyoaktıfmadde temasından şüphelendıklerinı beiirtti. Bunun üzerıne Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Çekmece Nükleer Araştırmalar Merkezfnden yardım istediklerini belirten Op. Dr. tyisoy, teşhisın doğrulandığını bildirdi. Naki ve tlyas llgaz'ın bundan yaklaşık 1 ay önce Ikıtelli bölgesindeki bir depodan 2 adet kurşun blok satın aldıklannı söylediklerım kaydeden Opr. Dr. lyisoy, şunlan söyledr "Her biri bir ton 850 kilogram ağırlığında olan kurşun bloklann içini gra\der kepçeleri \ardımıyla açan hurdacüar. bu tarihten sonra sağhk • Ikitelli Özel Güneş Hastanesi'ne başvuran 2 hurdacının "radyoaktif madde" temasına maruz kaldıklan belırlendi. Doktorlar bölgedeki vatandaşlann hastanelere başvTaruda bulunmalannı istedi. sorunlan yaşamaya başlamışlar. Bas>"urduklan çeşitli hastanelerde değişik teşhisler konulan Naki ve llyas Ilgaz. hastanemize müracaat ettiler. Yapılan inceleme sonucu karantinaya abnan her iki hurdacı da. sanayi ve fıp sektörlerinde kullanılan kobalt madeninden kaynaklanan radyoaktif madde teması beliriendL Halen tedavi altında bulunan hastalann sağlık durumlannın ciddiyetini korurrlaktadır." Opr. Dr. Atalay lyisoy, olayın "Türkiye'deki ük nükleer kaza" olduğunu vurgulayarak hurda deposunun yer aldığı bölgedeki vatandaşlann da bir an önce hastanelere başv uruda bulunması gerektiği uvansında bulundu. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Çekmece Nükleer Araştırma Merkezi yetkilileri de olayı doğruladı. tkıtellı Kerestecıler Sitesi'nin bitişiğinde bulunan hurdacılara aıt deponun çevTesınde güvenlık şendi oluşturulduğunu belirten yetkililer. vatandaşlan depoya yaklaşmamalan konusunda uvardı. MESELA DEDIK ERDAL ATABEK "Alçaklara kar yağdı üşümedin mi? Sen bu işin sonunudüşünmedin mi?" Bu türkü, bir işın sonunu düşün- meyen kişıye yapılan uyarıyı dile getiriv, or. Kar, önce yükseklere yağ- dığı halde daha sonra alçak bölge- lere de yağar, böylece de kışın so- ğuğu her yerde duyulur duruma ge- lir. Ülkemizde epeyce birzamandır "alçaklara ne yağdığı" sorulur bir du- ruma geldi. Çünkü olaylara yakın- dan bakıldığı zaman "alçaklann >ükseklerden daha avantajlı duru- ma geldiği'* görülebiliyor. Biz de "alçaklara ne yağar" sorusunun ya- nıtını anyoruz. Alçaklara para yafiıyor... Yerçekimi yasalannın son zaman- larda böyle işlediği görülüyor. Yer- çekımine göre yağan şeylerin ilk ön- ce yükseklere yağması gerekiyor, ama yükseklerin ucu sivri olduğu için yağan şeyleri tutamıyor. Böy- lece de yağan para yükseklerde tıı- tunamıyor, alçaklarda birikıyor. Pa- ranın böylece alçaklarda birikmesi, önceleri hayret uyandın>ordu ama artık kimse buna şaşmıyor. Tersine, birisınde para biriktiği zaman "al- Alçaklara Ne Yağar?.. çaklara para >ağdığı" bir kez daha doğrulanmış oluyor. Böylece yal- nız kar > a da yağniur sulan değil, ya- ğan paralar da yükseklerden kayıp gidıyor. alçaklarda toplanıyor. Oy- le ki zamanla bırıke bırike akla sığ- mavacak ölçülerde biriken paralar "alçaklığın ölçüsü^nü oluşturuyor. Daha alçaklarda daha çok para bi- nkiyor. Bu durum artık yüksekler- de önemlı bir avantaj bulunmadığı kanısını uyandınyor. Onun ıçın de yerçekimi yasalannın bir kez daha çok önemli olduğu üzennde duru- luyor. Daha önceleri "yüksel ki ye- rin bu yer değildir. dünyaya gelmek hüner değildir" diyen düşünür şaır- lerin bözlerı dıllerde gezerken artık, "alçal ki biriksin alçaklığın parası, aldırmayın artsa da yüzünüzün ka- rası" sözlen daha sık söyleniyor. Gökten eşya yağarsa?.. Gökten eşya yağdığı zaman gene alçaklar kârlı çıkıyor. Çünkü bu eş- yalar yükseklerden kayıp alçaklara düşüyor. Artık sandalye mi olur, kol- tuk mu olur, kanepe mi yağar, ne ge- lırse gelsin alçaklann işi iş. Yük- seklerin bu talihsizligi pek çok kı- şinın ıçine dokunuyor ama dokun- duğu ıle kalıyor. Onlar da "Ne ya- palun,yağdıran böyle yağdınyor, bi- zûn yapacak bir şeyimiz yok. Onlar da yüksek olmasay dı da alçak olsay - dı" diyorlar. Bırçok kışı de "yüksek olma"yı yararsız. hatta zararlı bulu- yor, "Aman.vüksekolalımdedikne otdu, aç kaldığımızla kaidık, bun- dan sonra alçak olalım ki bize de pa- ra yağsın. sandalye, koltuk yağsın. Epeydir eşyalanmı/ eskidi ama ye- nileyemiyoruz, zamanında alçak ol- say dık şimdi her şeyimiz yeni olur- du" diyorlar. Bu konuda ınsanlara yol gösteren yeni kitaplar bile yayım- lanıyor. Sözgelımi. "Nasıl Alçak Olunur". "Alçak Olmanın Binbir Yolu" gibi kitaplann çok satar ki- taplar içinde en üst sıralarda bulun- duğu görülüyor. Elbette konuyu ıyi bilen uzman ki- şılerin katkılan da çok önemli bu- lunuyor. Eskiden *Yükselmenin Yol- lan" gıbı "Nasıl Yükselirsiniz" gi- bi konularda yazılan kitaplar aranıp okunduğu halde. bu kitaplan artık arayanın da soranın da kalmadığı görülüyor. Bu yeni başarı yolunun aslında sanıldığı kadaryenı olmadı- ğı, ama yöntemlennın yenileştiği de konuyu bılenlerin açıklamalarından anlaşılıyor. Şımdı önemli olanı "AL- ÇAL Kİ SENDEN ALÇAK KAL- MASIN/DfKKAT ET KİMSELER V LKARL,\RDAKALM\SIN" slo- ganı olduğunun altı önemle çızıliyor. Bu önemli gerçeğın çeşitli alanlara nasıl uygulanacağı da gene alan araş- tırmacılan tarafindan incelenip yön- temleri bulunuyor. Yerçekimi yasa- sının buyeni uygulanışmın ınsanla- ra yenı uflıklar açacağından kuşku duyulmuyor, böylece "alçaklık" da yükselen değerler arasmdaki gecik- miş yerini alıyor. Başannın böyie- sine de pes doğrusu.