Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 OCAK 1999 CUMARTESİ
HABERLER
DUTV1ADA BUGUN
ALt SİRMEN
BuNasılİş?
Uğur Mumcu öleli yann günü gününe altı ytl ola-
cak. Her yıl 24 Ocak'ta yalnız Uğur Mumcu Araş-
tırma Geliştirme Vakfı (um:ag) değil, aynı za-
manda çeşitli kuruluşlar ve bu arada ÂDD'ler yur-
dun dört bir yanında, 24 Ocak ve onu izleyen gün-
lerde Uğur Mumcu'yu anıyorlar.
Uğur'un toplumun yüreğinde ve belleğinde
böylesine yer edinmiş olmasının nedenleri arasın-
da, araştırmacıiığı ve analiz gücünün yüksekliği
de var.
Bu analiz gücünün bir örneğini görmek için o-
nun ölümünden altı yıl sonra 21 Ocak 1999'da ya-
yımlanan Radikal gazetesınin manşetine bakalım:
"Partiler arası tarikat ticareti".
Başlığın altında haberde, hangi partinin hangi ta-
rikata meylettiği, hangi siyasi kuruluşumuzun han-
gi cemaatin oylarına göz diktiğı anlatılıyor.
Tarikatların gücünü sakın küçümsemeyin. Yok,
yok, yanlış anlaşılmasın!.. iman gücünden değil,
ekonomik güçten söz ediyorum.
irticanın beslendığı kaynakların kaba taslak bir
listesini çıkarmış gazete. Tankatlann ve irticanın ar-
dında 10 gazete, 110 dergı, 51 radyo, 20 TV, 2500
dernek, 500 vakıf. 1000'den fazla şirket. 1200 yurt,
800'ün üzerinde okul ve dershane, çok sayıda
izinsiz Kuran kursu ve 1200 yurt var.
Sivil ıktidarlann, hesaplannı bile doğru dürüst
kontrol etmedıklerı bu şırketler ve vakıfiann elle-
rindetuttukları servet dudak uçuklattıracak boyut-
larda.
Kimler var partıler arası tarikat ticaretinde?
"Tabiı FP" dıyeceksiniz; haklısınız, o var. Ama
bu oyunu tek başına oynamıyor FP.
Bir zamanlar FP'yı ve köktendlıği önlemenin en
güvencelı yolu olarak kendi iktıdarını öneren Tan-
su Çiller bu yarışta başı çekıyor. FP'den tarikat
transfen yapmaya çalışıyor.
Tansu Hanım'ın yanı sıra. büyük rakibi Mesut
Yılmaz da tarikat desteği peşınde.
Hani şu sekiz yıllık kesıntisiz egitimi yaşama ge-
çirmekle övünen Mesut Bey.
Aslında pek de şaşırtıcı değil, TCK'nin 163.
maddesinın kaldınlması üzerine, kanunlarımızda-
ki tek laiklik tanımı olarak kalan Anayasa'nın 24.
maddesini değiştırmek istediğını alenen söylüyor-
du zaten Mesut Bey.
Bülent Ecevit'in de onlardan kalır tarafı yok. O
da Fethullahçılarla flörtte.
Kısacası sağı ıle solu ile partilerimiz tarikat, sı-
yaset. ticaret üçgeninin köşeleri arasında gidip
geliyorlar.
Uğur Mumcu 12 yıl önce "Imambayıldı" adlı ya-
zısında bu olguyu şöyle açıklıyordu:
"...Siyaset ticarete, ticaret siyasete, din de her
ikisine araç edildi mi, artık bu sömüriınün sonu
gelmez...
Oh ne kolay! Çek bir besmele gelsin paralar...
Finans kuruluşları ve şirketler aracılığıyla kazanı-
lan milyartar... Elhamdülillah Müslümanız!.. Elham-
dülillah milyarderiz!.. Bir kolumuz siyasette, öbür
kolumuz ticaretîe, ayaklanmıztarikatlarda...
Birüçgenbu... Ticaret, siyaset. tarikatüçgeni...
Kim savaşacak bunlarta? Laiklik ilkesi sahte Ata-
türkçüler ile sahte Müslümanlar arasında payla-
şılacak bir koz değildir.
öyle ödün siyaseti ile Atatürkçülük olmaz, öyle
pazariıkçı ve uzlaşmacı yaklaşımlar ile laiklik ilke-
si savunulmaz... Laiklik ilkesini savunmak için Ata-
türk gibi yürekli, Atatürk gibi inançlı olmak gere-
kir; izinden gittiklerini söyleyenler gibi, kararsız ve
inançsız değil."
Işte Uğur'un 12 yıl önce çizdiği tablo ve işte bu-
gün Türkiye'nin vardığı nokta.
Şu geldiğimiz yere bakın! Tarikatlarla pazar-
lık yoluyla oy toplayantar laikliği koruyacaklar,
siyaset sahnesinde...
Bu nasıl iş? Akıl erdiren var mı?
Devlet Bakanı Hasan Gemici
'Niye kadın bakan yok
dedirtmeyeceğim'
EMtVE KAPLAN
ANKARA - Kadtnın
Statüsü Genel Müdürlüğü
ve Aile Araştırma Kuru-
mu'nun bağlandığı De\ let
Bakanı Hasan Gemici. lsı-
lay Saygın döneminde baş-
latılan projelerin sürdürü-
leceğini belirtirken "Bu
kurumlann başında 'niye
bir kadın yok' diye sitem
edenleri rahatlatacak ça-
bşmalaryapacağım'* dedı.
Gemici, REFAHYOL dö-
neminde örselenen Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esir-
geme Kurumu'nda
(SHÇEK) atıhmlar ger-
çekleştirildiğini. sosyal
yardımiann 3 kat arttınl-
dığını söyledi.
Gemici. 55. hükümette
yapılan çalışmalan değer-
İendınrken, kadın ve aıle
konulanndaki hedeflerini
Cumhuriyefe açıkladı.
Gemici. Türkiye"de gelir
dağılımındaki bozukluk.
büyük kentlere yaşanan
yoğun göçün yarattığı
ekonomik ve sos>al so-
runlann sosyal hizmetler
ve yardımlan önemli kıl-
dığınıbelırttı. 18a>lıkdö-
nemde bu alanda çok bü-
yük bir atılım gerçekleşti-
rildiğini. ancak "her şeyi
yapük" demenin mümkün
olmadığını Niırgulayan
Gemici, SHÇEK'te ku-
rum sayısının yüzde 25
oranında artışla 268'den
336"ya çıkanldığına dik-
kat çekti. Bu alanda çok
sayıda yenı hizmet prog-
ramınm devreye sokuldu-
ğunu anlatan Gemici,
özürlülerin sorunlannın
çözümünde önemli bir
aşama kaydedildiğıni vur-
guladı.
Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Fo-
nu'ndan 4 milyon kişıye
yardım yapıldığına işaret
eden Gemici, yoksul ke-
simlere 114 trilyon liraya
yakın yardımda bulunul-
duğunu, bunun 3 katlık bir
artış demek olduğunu bil-
dirdi
REFAHYOL'un
olumsuzluklan
Gemici. REFAHYOL
döneminde SHÇEK'ın
yönetici. çalışanlar ve bu
kurumlarda yaşayan ço-
cuklar. gençler ve yaşlılar
açısıadan örselendiğini
vurgulayarak bu durumu
gidermeye çalıştıklannı
belırttı. Gemici, "Ogünle-
re göre karşılaşanldığı za-
nıan. kurumda gerçekten
çok büyük gelişmeler var.
Fiziki yaşam koşullan dü-
zehiidi. Birçok kuruluşu-
muz 3-4 yüdıztı otel gibi.
Çocuklanmızm çeşitli so-
nınlan vardı. Şimdi kendi-
lerini daha rahatifade edi-
yorlar. Yapnğnnız çahşma-
lar sonucunda eğitim ba-
şanlannda > üzde50'ye ya-
km arüş olcUT dedi.
Gemici, daha önce ya-
pılan atamalar sonucunda
mağdur olan çalışanlann
yeniden aynı şeyleri yaşa-
maması için atama yönet-
meliğinı yürürlüğe koy-
duklannı belirterek "Y6-
netmelikte hangi yeriere
gelmek için gerekli koşul-
lar tarif edildi. Artık ku-
rumla hiç ilgisi olmayanla-
nn gelip bir çocuk yuvası-
na müdür olmasıya da hu-
zurevine müdür olması bu
yönetmelikle engellenmiş
oldu" dıye konuştu.
Yolaç Köyü'ndeki örgüt mezarlığına sokulmayan 500 örgüt sempatizanı Siverek'te durduruldu
HizbuIIahçı eylem gergiııliğiÖZCAN GÜNEŞ
ŞANLIURFA- Diyarbakır'ın Silvan ilçesine
bağlı Yolaç Köyü'ndeki şenatçı terörörgütü
Hizbullah militanlanna aıt mezarlığı ziyaret
etmelenne jandarma tarafından izin
verilmeyen örgüt sempatizanı 500 kişi, olayı
protesto etmek amacıyla Şanlıurfa'ya
giderken Siverek ilçesinde engellendiler.
Hizbullahçılann gırişimlen nedeniyle gergin
saatler geçiren Şanlıurfa'da tüm camilenn
çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınırken
kente sızan 12 milıtan gözaltına alındı.
Şeker Bayramı dolayısıyla Diyarbakır,
Batman ve çevre 11lerden Yolaç Köyü'ndeki
örgüt mezarlığına girişlerine izin verilmeyen
bin kişilik Hizbullah sempatizanından 500e
yakını mınibüs. otobüs ve özel araçlarla
Şanlıurfa'ya gitmek isterken Siverek ilçesinde
güvenlik güçlerince durduruldu. Olağanüstü
Hal Bölgesi'nde aldıgı darbeler sonucu
Şanlıurfa'yı eylem yapmak için seçen
Hizbullah sempatizanlanndan oluşan 80
araçlık konvoyun birkısmı Siverek'te
bekletılirken bir kısmı da Dıyarbakır'a geri
gönderildi.
Çoğunluğunu ortaokul ve lise öğrencilerinin
oluşturduğu Hizbullah sempatızanlannın
cuma namazı sonrasında Balıklı Göl'ün de
bulunduğu Dergâh Kent Platosu'nda güvenlik
güçlerini protesto etmeyi planladıklan
öğrenildi. Istihbarat birimlerinin eylem
planını önceden belırleyerek önlem aldıgı
öğrenildi.
Kutsal verierde evlem
fi £
Örgütün kentın en kalabalık yerlen ıle Hasan
Paşa, Rızvaniye \e Dergâh Camiı ıle Ibrahım
Peygamber'ın makamının da bulunduğu
kutsal sayılan yerleri eylem için belirlemesı
dikkat çekti. Örgütün kentte herhangi bir
tahrike yol açmasını önlemek için cuma
namazı öncesi tüm camilenn önünde ve
çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı.
Amaçlanna ulaşamadılar
Örgütün eylem yeri olarak belirlediği Dergâh
Kent Platosu'nda cuma namazı sonrasında
yaklaşık bin kişilik gruptan bazılannın cami
önlennde bir süre beklediği görüldü. Örgüt
militanlanndan bazılannın halkı kışkırtmak
için kente sızdığı, ancak arkadaşlan ile ırtıbat
kuramamalan sonucu eylemi başlatmadıklan
belirtiliyor.
Yoğun güvenlik önlemleri
sonucu cami önündeki topluluk olaysız
dağıhrken kente girdiğı belırtilen 12 kişilik
HizbuIIahçı grubun gözaltına ahndığı
öğrenıldi. Ancak yetkililer olayla ilgili
açıklama yapmadılar.
Ceza hukuku uzmanı Prof. Özek'e göre yasa suç olasılığı koşulunu anyor
'Telefon dînleıne hukuk dışı'
LEYLA TAVŞANOĞLU
Ülkemizde her önüne gelenın.
istediği kişilerin telefon
görüşmelerini banta alıp
kamuoyuna açıklamasının cıddi
bir suç oluşturdugu belirtiliyor
Hukuk uzmanlan, ancak bu
suçun cezasının yasalanmızda
yok denecek kadar az olduğuna
dikkat çekiyorlar. Bu arada bir
eleştiri konusu da aylardır mafya
bağlantılan kapsamında gizli ses
bantlannın açıklanmasına
hukuksal açıdan tepki
göstermeyen medya ve basının
ışin ucu gazetecilere dokununca
tepkili hale gelmesi oluyor.
Konuyu, enine boyuna, italyan
hukukundan örnekler de alarak
Ceza Hukuku Uzmanı Prof.
Çetin Özek'le konuştuk. Prof.
Çerin Özek'le konuşmamız şöyle
gelişti.
- Sizce bir ülkede telefonlar hangi
koşullarda ve ne gerekçelerle
dinlenebilir?
ÖZEK - Dinleme, bir suç ihtimali
olduğu hallerde yapılır. Durup ,, ; .
dururken telefonlar dinlenemez.
Diyelhn ki biz telefonda $ *
konuşuyoruz ve birisi dinhVör. ' -~
Bu huiuka aykındır.
Size komik bir anımı anlatayım.
Ben 12Martl971'de
tutuklandıktan sonra tahliye
edildim. O sırada evim
Gayrettepe'deydi. Benim
telefonumu Dikilıtaş'taki şubenın
dinlediğini biliyordum. Arada
telefonu açtığımda karşıma bir
polis çıkardı. Dikilitaş'taki
komisenn akrabası da karşı
apartmanın kapıcısıydı. Komiser
sık sık benim telefonuma çıkıp,
"Hoca ne olur şu benim akrabayı
telefona çagırsana" derdi
- Peki. böyle keyfi biçimde
telefonlar nasıl dinlenebilir?
ÖZEK - Hukuken telefon
dinleme mutlaka bir suç
ihtimaline bağlıdır. Amaç o suçu
ortaya çıkartmaktır.
- Türidye'de tetefonlann
dinlenebilmesine izin veren bir
vasa var mı?
ÖZEK - Bizim CMUK'ta biraz
var. Ama o yasa da 1926'dan
kalma. Daha sonra da
yenilenmedi Orada hâkim
karannın gerekli olduğu
kaydediliyor. Acele hallerde savcı
da karar alabilir ve hâkime
bildirir.
- Bu konuda düzenlenmiş özel bir
kanun var mı?
ÖZEK-Yok. Bakın, dinleme
Prof. Ozek, dinkmenin beifi bir olaya ifişldn obnası gerektiğini söy lüyor.
ancak bir suç ihtimali varsa o
suçu ortaya çıkartmak için
yapılabilıyor. CML'K'a göre
kıyas olabilır. Hatta sanık lehine
kıyasolabilir.
- Peki, Meral Akşener'in Hürriyet
gazetesi \öneticilerinin gizli
telefon görüşmelerini kamuoyuna
açıklamasını nasıl karşıladuıız?
ÖZEK-lçışleriBakanlığı
yapmış bir kışı, kişinin
güvenliğini, düzenıni korumakla
görevli değil midir? Haberleşme
hürriyetinin ihlal edilmesiyle
kı^inın kendını geliştirme hakkı
ihlal edilmiş olur. Bu. bugünkü
üçüncu kuşak özgürlüklerin
kapsamındadır. Özgürlükler
sadece kalıt değil. bireyin kendini
maddi ve manevi geliştirme
hakkıdır. Bu İtalyan
Anayasası'nda çok daha açık bir
biçimde yer alıyor.
O konuşmalann kamuoyuna
açıklanmasıyla meslek sım da
ihlal edilmiş oluyor. TCK'nin
200. maddesıne bakın:
"Posta ve telgraf memurianndan
bir kimse memurivet sıfatmı
suüstinıal edip bir mektup, bir
telgraf veyahut sair açık
muhabere evrakını zapt eder. \e>a
kapah e\rağı açar veya telefon,
telgraf mükâleme muhaberabnın
mahremiyetini ihlal ederse üç
aydan üç seneye kadar hapis
cezasıvla cezalandınlır."
- 1994'te, Mehmet Ağar'ın İçişleri
Bakanlığı döneminde bir dinleme
\asası çıkanlmıştı. Sonra bu,
1997'de iptal edildi... O yasaya
göre herkes dinlenebiüyordu.»
OZEK - Demek ki herkes
suçluymuş. Bakın, dinleme belli
bir olaya ilişkin olmalıdır. italyan
Ceza Usul Kanunu bu konuda şu
koşullan getiriyor:
"Telefon ve diğer
telekomünikasyon şekillerinin
haberleşme >eya konuşmalannın
dinlenmesi aşağıdaki suçlara
ilişkin yargılamalarda kabul
edilmiştir.:
a. Müebbet hapis veya dördüncü
maddeye göre belirlenen
maksimum beş yıldan yukan
hapis cezası öngörülen taksirli
olmayan cürümler.
b. Dördüncü maddeye" göre
belirieneri maksimum beş yılın
altında olmayan hapis cezası
öngörülen kamu ıdaresine karşı
işlenen cürümler,
c. Uyuşturucu madde veya
psikoterapiye ilişkin cürümler,
d. Silah ve patlayıcı maddeye
ilişkin cürümler
e. Kaçakçılık cürümleri,
f. Hakaret, tefecilik, finans
faaliyetlerinı kötüye kullanma
(kara para), kişileri telefonla
rahatsız erme..
Burada açıklık getirmek
gerekirse, dinleme için öncelikle
yasa maddesinde belirtilen
suçlardan birisi olması, ikinci
olarak, o suçun ışlendiğine dair
kuvvetli belirtiler bulunması.
üçüncü olarak da hiçbir delil
bulunmaması durumunda
dinlenmesinin zorunlu olmasıdır.
- Yani telefon dinlemesine son
(jare olarak mı baş\ uruluyor?
OZEK - EvĞt, zorunlu olarak.
Telefon konuşmalannın bantlan
da sadece savcılıkta
dinlenebiiiyor. Teknik donanımın
yeterli olmadığı hallerde hâkim
ve savcı nezaretinde poliste
dinlenebiiiyor Bu dinlendikten
sonra hâkim kısa bir duruşma
yapıyor. Bulgular o duruşmada
tartışılarak zapta geçiriliyor.
Tutanakta özetle de olsa dinlenen
haberleşmenin içeriği yazılıyor.
Genelkurmay: Ocalan hiçbiryerde barınamaz
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-Genelkurmay Başkanlığı, ltaha'da
da yerleşim olanağı bulama> an PKK
lideri Abdullah Ocalan'ın a
dünya-
nın hiçbir yerinde bannamayacağı-
nı" vurguladı. Genelkurmay verile-
rıne göre terör örgütü PKK İcuruldu-
gu günden bu yana 11 bin sivil yurt-
taşın ölümüne ve yaralanmasına ne-
den olurken, 3 bin çocuğu kaçırdı.
Genelkurmay Hasan Tahsın Ba-
sın Bilgı Merkezfnden alınan
"PKK terorizmi" ile "Terörle mü-
cadelede son durum'' başlıkh rapor-
larda, gelinen noktada en önemli un-
surun "silahlı mücadelenin dışında
terörü besleyen iç ve dış kaynaklann
kurutuhnası" olduğu vurgulandı.
Raporlarda, ana hatlanyla şu bilgı-
lereyerverildi:
• PKK, ABD Dışişleri Bakanhğı
tarafından 8 Ekım 1997'de yayımla-
nan "yabancı terör örgiitleri" rapo-
runda "30 büyük terör örgfitü'" ara-
sında sayılıyor. Örgütlenmesinı 27
Kasım 1978'de tamamladı.
• Sivil halka karşı aynm yapmak-
sızın terör faaliyetleri yürütrü. Ço-
cuk, bebek. kadın ve yaşlı a>Timı yap-
maksızın herkesi hedefaldı. 1984'ten
bu yana 11 binin üzerinde s'ıvil yurt-
taş öldürüldü ya da > aralandı. Terör
örgütüne destek vermevenlerin evle-
ri yakıkk Mihonlarca insan bann-
• Genelkurmay Basın Bilgi Merkezi'nden alınan "PKK
terorizmi" ile "Terörle mücadelede son durum" başlıklı
raporlarda, gelinen noktada en önemli unsurun "silahlı
mücadelenin dışında terörü besleyen iç ve dış kaynaklann
kururulmasf" olduğu vurgulandı.
dıklan yerlerden Türkije'nin batısı-
na göç etmek zorunda bırakıidı. A\-
nca AvTupa'dan 3 bin dolayında 12-
18 yaşlan arasında çocuk kaçunla-
rak terör kamplannda eğitilmek
üzere Ortadoğu'ya gönderildL
• Bölge halkının ekonomik yapı-
sını çökertmeyi amaçlayan gelırkay-
naklanna, tarla. işyeri \e besı hay-
vanlanna yönelik saldın düzenledı.
• Seçibniş hedeflere karşı terör fa-
aliyetleri gerçekleştirdi. Bu çerçeve-
de, Türkiye'nin Güneydoğusu'nda
yaşayan bölge halkına hizmet eden
dev let memurlanna karşı suikast ev-
lemleri gerçekleştirdi.
• Türkiye'nin resmı dış temsilci-
likleri ile gayriresmi kuruluşlann şu-
be ve bürolannı işgal etti, silahlı sal-
dınlar düzenledı.
• Türkiye'nin turizmini. ekono-
misini engellemeve vedoğasını tahrip
etmeye yönelik eylemler düzenledi.
orman yaktı.
• PKK'nin hızıpçilik faalıyetine
karşı kendi içinde çeşitli kademeler-
deki mensuplarına. muhbirlere ve
itirafçılara karşı terör uyguladı.
• Faaliyetlerine ka\ nak sağlamak
ve silah temin etmek için uluslarara-
sı muştumcu kaçakçılığı ve gasp fa-
aliyetleri yürüttü.
• A\rupa ülkelennde mülteci ko-
numunda kabul edılen kışılere illegal
geçış \e sahte pasaport sağlayarak
uyuşturucu dağıtımında kullandı.
• Güvenlik güçlerh le birtikte mü-
cadele eden. tamamını Güneydoğulu
>urttaşlann oluşturduğu geçici köv
koruculan ile sınır karakollan ve dev-
ri>elerine \urkaç eylemi düzenledi.
• 1998 yılında örgütün eylemleri
değerlendirildiğinde. 1994 yılına
göre vüzde 70.1995 yılına göre yüz-
de 55, 1996 yılına göre yüzde 45,
1997 yılına göre yüzde 38 düzeyin-
de azalma görüldü
•1998 yüı ile 1997 karşılastınldı-
ğında mevdana gelen terör olayı sa-
\isinda yüzde 14, güvenlik güçleri
kaybında yüzde 39, yurttaş kayıpla-
nnda yüzde 44 azalma saptanırken.
etkisiz hale getirilen terörist sayısın-
da ise y üzde 72'lik artış yaşandL
• Terör olayları sayısal olarak
1992 düzevine ındırildi. Gü\enlik
güçlen kayıplan da 1991 seviyesine
genledi.
• Gerek yurtiçi gerekse Kuzey I-
rak'ta başan üe sürdürülen mücade-
k sonucunda terör örgütünün silah-
lı eylem yapabüme etkinüği büyüköl-
çüde kontrol alnna alındı. Savaşı gö-
ze alma pahasına terör örgütünün
eiebaşının Suriye'de bannma olanak-
lan ortadan kaldınldı. Beyni yıkan-
mışiçvedışdestekçilerininyardımıv-
la kendisine yeni bir kapı arayışını
sürdürüyor. Türk milletinin karariı-
lığı sürdükçe. artık dünyanın hiçbir
yerinde saklanması ve kan dökmeye
devam etmesi mümkün değfldir.
• Terörle mücadelede gelinen
noktada en önemli husus. silahlı mü-
cadelenin dışında terörü besleyen iç
ve dış kaynaklann da kurutulmasıdır.
Bu kapsamda; ekonomik ve sos-
yal iyileştirici önlemlerin, güvenlik
önlemleriyle eş zamanlı olarak bir
seferberlik tarzmda bölgeye enjekte
edilmesi ve süreklılik sağlanması
önem kazanmaktadır.
• TSK, köy destek uygulamalan-
nı heryıl olduğu gibi geçen yıl da sür-
dürmüş. başta eğitim. sağhk. altyapı
ve diğer alanlarda bölge halkına hiz-
met götürmeye çalışmıştır. Bu hiz-
metlerin 1998yıhndaki toplam değe-
ri 3 trilyon 389 mihar 130 milyon li-
raya ulaşmıştır.
Cenclik raporu
CHP'den
'gençlere iş'
tasansı
• Bayram tatilinden sonra 'Gençlik
Raporu'nu kamuoyuna açıklayacak
olan CHP, iktidara gelmesi halinde
gençlere iş sağlayan bir düzen kurmayı
amaçhyor.
•CHP Parti Meclisi üyesi Mehmet
Kabasakal'm koordinatörlüğünde
hazırlanan raporda, tüm yurttaşlar gibi
gençlerin de tıkanan yapının
çözemediği sorunlar nedeniyle
gelecekten umutsuz olduğu vurgulandı.
ANKARA (ANKA) - CHP uzunca süredir
ara verdiği "Tûrkiye Projesi"
çalışmalannı bayram tatilinden sonra
kamuoyuna açıklayacağı Gençlik Projesi
ile sürdûrecek. Tüm yurttaşlar gibi
gençlerin de tıkanan yapının çözemediği
sorunlar nedeniyle gelecekten umutsuz
olduğuna işaret edilen raporda, CHP'nin
gençlere iş sağlayan bir düzen kurmayı
amaçladığı kaydedildi.
CHP PM üyesi Mehmet Kabasakal'm
hazırladığı raporda, Türkiye'deki bozuk
dûzertin gençlerin önünü tıkadığı
vurgulandı. Türkiye'nin yıllardır izlenen
politikalar. değişmeyen yönetim yapısı ve
siyaset anlayışınm sonucunda, sorunlar
yumağı içinde bir ülke konumuna geldiği.
buna yolsuzluklar. terör, insan haklan
ihlalleri ve devleti kullanan çeteler de
eklendiğinde toplumun tümüyle
bunaldığına yer verilen raporda,
1980'den sonra uygulanan ekonomik
politikalann gelir dağılımını daha da
bozduğu, insanlan yoksullaştırdığı ve
işsizliği arttırdığına işaret edildi.
Raporda, bu sorunlara kalıcı çözümler
getirileraemesinin halkın siyasi
part*iere ve siyasetçilere olan güvenmı •
azalttığına dikkat çekilerek
"Tüm v urttaşlanmız gibi gençlerimiz de
tıkanan yapının çözemediği sorunlar
nedeniyle gelecekten umutsuzdur"
denıldı.
'Gelecek perspektifi sunulmuyor'
Raporda, gençler açısından en kötü
durumun onlara gelecekle ilgili bir
perspektif sunulamaması olduğu
vurgulanarak gençleri dışlayan ya da
onlan görmezden gelen bir siyasal
yaklaşımın olamayacağı ve kabul
edilemeyeceği belirtildi. Türkiye'deki
bozuk düzen, adaletsiz gelir dağılımı ve
yöresel gelişmişlik farkının en çok
gençleri etkilediği kaydedilen raporda
şöyle denildi:
"E^timi, sağhk ve sosyaî güvenlik
hizmetieri yetersiz, gelir dağılımı adaletsiz,
yargı düzeni etkisiz ve yavaş işleyen
toplumda gençlik düzenden şikâyetçidir.
Dayanabileceği tek kunun aDesidir.
Gençler aileleriy It de sorunlannın pek
azını payiaşabilmektedir. Cenellikle aile»
dışuıdaki çevre, okul, iş ve devlet ona
yabancüaşmıştır. Ülkenin hiçbir sorununa
çözüm üretmeyen düzen \e düzen partikri
gençlerin siyasete ilgilerini de
zayTflatmıştır. İmkân bulsalar.
yaşamlannı yurtdışında sürdûrecek hale
getirmiştir."
'Karamsariıktan kurtarümalılar'
Gençlerin karamsarlıktan, kendi lerini
yalnız hissermekten mutlaka kurtanlması
gerektiğine işaret edilen raporda.
CHP'nin amactnın gençlere iş sağlayan
bir düzen kurmak olduğu ileri sürüldü.
Raporda, gençlere iş projesinin üç ayn
uygulama ile gerçekleşririleceği
belirtilerek şöyle devam edildi:
"1- Büyük kamu ve özel kesim
işlermelerinin yakırunda açüacak meslek
okullanyla gençlere meslek ve teknik bilgi
kazandırarak başanlı gençlere söz konusu
işletmelerde iş olanağı saglanacakür.
2- Tfirkiye'de toplumsal gereksüıünler
sonsuz denecek kadar çoktur. Başka
biçimde istihdam olanağı bulunamayan
gençlerin, fazlaca mesleki bilgi ve nitelik
gerekrirmeyen işlerde göre\ almalan
sağlanacaktır. Yerel yönetimlerfc ve sivil
toplum kuruluşianyla. çe\ renin
konınması, okuma-yazma seferberfiği,
sportif ve kükürel faaliyetlerin
organizasyonu vb. konularda gençlere iş
yaratılacaktır.
3- Kendi işini kurmak isteyen gençlere
meslek kuruluşlarrvia işbirliği içinde
KOSGEB ona>u TLBİTAK'ın proje,
kamu bankalannın finansman desteğryk
proje kredisi sağlanacaktır.''
Raporda CHP'nin, gençlerin sorumluluk
üstlenerek çevre, yöre ve ülke sorunlanna
duyarlı yetişmeleri için düzenlemeler
yapacağı vurgulanarak YÖK Yasası'nın
degiştirilmesiyle yükseköğretün
gençiiğinin üniversite yönetimine
katılımmm sağlanacağı ifade edildi.
Raporda, üniversite öğrencilerinin siyasal
partilere üyeliğini engelleyen yasaklartn
da kaldırılacağına yer verildi.