Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 OCAK 1999 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
Istarbu!
Edirre
Kocaeli
Çanakka*
Izmir
Manisa
Aydır
Denizli
PS
PB
>
PB
PB
PB
PB
PB
7
4
9
6
10
10
12
10
Sinop B 8 Adana PB 16
Samsun Y 10 Mersın PB 16
Trabzon Y 10 Diyarbakır B 13
Giresun Y 9 Şanlıurfa B 13
Ankara PB 4 Mardin B 10
Eskışehir PB 4 Sıırt B 10
Konya PB 4 Hakkâri B 1
Sıvas B 3 Van
Zonguldak Y 6 Antalya PB 19 Kars B 1
Yurdun kuzey ve doğu
kesımlen çok bulutlu.
Marmara'nın doğusu.
Batı Karadeniz kıyılan, Oslo
Orta ve Doğu Karade-
nız. Doğu ıle Guneydo-
ğu Anadolu'nun batısı
yağışlı geçecek. Yağış-
lar kiyılarda yağmur ıç
kesımlerde karla kan-
şık yağmur ve kar şek-
linde olacak. Hava sı-
caklığında önemlı bir
değışiklık olmayacak. Münih
DIS MERKIZLER
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
K
K
Y
B
B
B
B
3
5
5
5
4
6
4
B 4 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
B'
B
PB
PB
PB
B
PB
b
0
12
2
-1
4
12
10
PB -2 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tıflıs
Kahire
K
B
K
PB
PB
K
PB
Y
0
10
-10
4
12
2
10
21
Y 12
Parçalı buıutlu Sısiı B u l u t l ı j ^ Çok buiutlu Yağmjdu CftAftJJ»*
Kariı jkar Gok gurûltülü
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı l. Sayfada
bir savunu hattı kuran hükümet, ilk gün nedense
israftan tasarrufa geçmeye daha fazla önem ver-
d».
Hükümet, gsden hükümetin devamı olmakla
övünüyor.
Ne ki açtklanan rakamlara göre, örneğin "taşıt
sorunu" DSP'nın ANAP'la hükümet olduğu 1998
yılında "müthişrakamlarta" öne çıkıyor.
Kamu hizmetindeki makam aracı sayısı geçen
yıl 20 bin. Benzin, yağ ve bakım masrafı 50 trilyon
lira.
Bu iki rakamı gördükten sonra akla şu sorular ge-
liyor: Acaba hükümet bir genelgeyle araç israfını
önleyeceğini mi sanıyor?
Ya da geçen yılın fiyatlarıyla kamu araçlarının
zorunlu giderlerinin daha aşağı düzeylere ineceği-
ni mi hesaplıyor?
Sorulara deneyimli hükümet başkanından olum-
lu yanıt gelebilir mi? Sanmıyoruz.
Zaten genelgelerle çözümler sağlansaydı gelip
geçen 55 adet Cumhuriyet hükümeti pek çok so-
runu bu yoldan çözerdi.
Bu türden girişimler, derde deva olmayan "ro-
mantik hükümet icraatlan" arasında yer alıyor.
Ekonomik sorumluluk bu hükümetin omuzların-
da. Üstelik, örneğin üç aylık hükümetiz gibi bir ge-
rekçeyle geçiştirilemeyecek, zamanında "acil ön-
lemler" alınmasını gerektirecek kadar bıçak sırtın-
da.
Genel ekonomik tablo ilginç çizgide seyrediyor.
Beri yandan ışçi kesiminin maddi beklentileri ka-
pıda.
ANAP milletvekili ilhan Kesici siyasetçi, ama
ekonomide gerçekçi.
Kesici. kimi rakamlara dayadığı görüşlerini "Kriz
kaçınılmaz" diye bağlıyor. Ona göre "Gizli saklı
yok. Rakamlarla herşey ortada".
Ortada olan nedir? Hükümet, Türkiye'nin önü-
müzdeki üç ayda milyarlarca dolar borç ödeyece-
ğini sürekli vurguluyor.
Dış borç 2 milyar dolar. Başbakan'ın dediği gibi
Türkiye bu rakamı "her zarnan olduğu gibi bugün
de karşılayabilır".
Ama içeride biryıllık ödenti bekleyen borç 32 mil-
yar dolar. Bu rakamın 15 milyarı bu yılın ilk 3 ayın-
da, 13 milyarı ise Nisan'da ödenecek.
Gerekli ve geçerli önlemler geçen yıl; DSP'nin de
ortağı olduğu hükümet döneminde alındı mı? Ha-
yır! Neden: Çünkü Mesut Yılmaz CHP'ye Nisan
1999'da seçime gitme güvencesi verirken kafasın-
da Kasım 1998'de seçim yapma planlarını gelişti-
riyordu.
Ya rakamlar
O zamanki hükümetle ortağı DSP seçimi dâhV'
erkene, Kasım 98'e alma girişimlerinde başarı sağ-
layamadılar.
Mantık neydi? İlhan Kesici diyor ki; "Çok basit-
ti":.
"Öza\ 'Seçimlerden önce zam yapacak kadar
budala mıyım' derdi. Geçen hükümet de seçimi
Kasım'a alarak 'ocak ayında, yani seçimden iki ay
önce borç ödeyecek kadar budala olmadığını' ka-
nıtlama yolunu seçti."
Kasımda seçim yatınca DSP'nin sürekli övdüğü
55. hükümetten yadigâr büyük borç yükü, azınlık
hükümetinin "acil icraat" hanesine yazıldı.
Bankalar dışarıdan döviz bulamayınca kredileri
ya zamanında ya zamanından önce geri alma ope-
rasyonlanna giriştiler. Banka faizleri Ekim'de yüz-
de 77, Aralık'ta 149, şimdilerde 140'larda. 200'e
doğru koşuyor. Iş çevreleri borçlan ödeyemiyorlar.
Aydın Bolak, Cavrt Çağlar iflasın eşiğıne böyle
böyle geliyor.
Faizler yükselmeyi sürdürürse -Kesici 'ye göre-
buyrun yeni iflaslara!
Kesici, "Karakış yeni yeni geliyor" diyor. Azınlık
hükümeti de uyandı. Dolaylı biçimlerde, ortağın-
dan "kötü miras"aldığını söylemeye başladı. Baş-
ka bir olayın işaretleri gündemde:
1994'te bugüne benzer bir kriz yaşanırken, 5 Ni-
san kararları diye adlandırılan önlemler gereği 630
bin işçiye "s////-
za/D//°toplusözleşme imzalatıldı.
Bugünlerde de 600 bin işçinin toplusözleşmesi
masaya yatırılıyor.
IMF Türk Masası Şefi Martin Hardy, "seçime gi-
den bir hükümetle stand-by anlaşması yapılama-
yacağını" söyledi.
Hükümetin ılgili bakanları ise "iç ve dış ödenti-
lerin planlandığını" söylüyorlar.
Seçimleri etkileyecek zorlu bir durum!
ABD• Baştarafı 1. Sayfada
nı ohnadığınm anlaşıldığını belir-
terek "Ortada bir plan olmayınea
da yakın geleceği öngörmek güçle-
şiyor. Son gelişmeleri aynntılı ola-
rak değerlendirdik. Ricciardone
VVashington'da çabşacak. Ricciar-
done'nin çalışmalan konusunda
Türkiye'nin doğrudandevreyegir-
mesini gerektirecek bir durum ola-
cağını sanmıyorum'" diye konuştu.
Tatriotiar geçici'
"Pentagon. Patriotlann İncir-
lik'e geçici olarak getirildiğini açık-
ladı. Bu. bayram sonrasında Irak'a
karşı herhangi bir operasyonda İn-
ciriik'in kulIanılabUeceği anlamına
gelir mi" sorusu üzerine Ecevit.
Türkiye'nin herolasılığa karşı gü-
vence oluşturması için Patriotlan
istediğini söyledi.
Başbakan. **ABD de bunu ma-
kul karşıladı. Ne kadar kalacağı
beüi değiL Fakat Türkiyenin bu
bölgede her otasılığa karşı hazırlık-
h olması bakımından Patriotlann
geunesi elbette olumlu bir gelişme-
dir" dedı.
'Ricciardone, Türidye'yi
bölmekle görevlT
işçi Partisi Genel Başkanvekıli
Hasan Yalçın. ABD'nin Irak Devlet
Başkanı Saddam Hüseyin'e karşı I-
rak muhalefetini örgütieme görevi-
nı ABD'nin Ankara Büyükelçilik
Müsteşan Frank Ricciardone"ye
vermesinin Türkiye için son derece
olumsuz bir gelişme olduğunu be-
lirtti.
Yalçın yaptıgı yazılı açıklamada,
Türkiye'nin komşu Irak halkını böl-
mekle görev lendirilen ve Irak muha-
lefetinin başına resmen getirilen bir
sözde diplomata yataklık edemeye-
ceğini vurguladı. "Irak'ın Sevr'i,
Türkiye'nin Sevri'dir". diye görüş
belırten Yalçın. Ricciardone'nin ay-
nı zamanda Türkiye'yı bölmekle gö-
revli olduğunu ifade etti.
ABD. Kuzey Irak'ta çatışan Kürt
gruplar Kürdistan Demokratik Par-
tisi (KDP) lideri Mesud Barzani ile
Kürdistan Yurtseverler Birliği
(KYB) lideri Cetal Talabani'yi ge-
çen yılın eylül ayında VVashing-
ton'da bir araya getirerek anlaşma
imzalatmıştı. "Kuze> Irakta fede-
ral bir Kürt devleti temennisini" de
içeren anlaşma, Ankara'da sert tep-
kiyle karşılanmış, Dışişleri Bakan-
lığı rahatsızlıklannı taraflara ve ka-
muoyuna açıklamıştı. Ankara süre-
cini ortadan kaldıran anlaşmada
Türkiye'yı rahatsız eden ifadeler.
daha sonra Ankara'da yapılan top-
lantılar sonucu Ingiltere. Türkiye ve
ABD tarafından yapılan ortak açık-
lamayla törpülenmişti.
5 aşamah plan
Cumhuriyet'ınderlediği bilgılere
göre ABD'nın Kuzey Irak politika-
sı; "mevcut liderlerle otonom Kürt
I r a k
^
A B D a r a s ı n d a
Hnnanan ^rgiııligin ar-
- ^ ^ a m a c l ) | a Pentagondan istc-
nen Patriot fii/e rampaları İncirlik Üssü'nde yükselnıeve başladı. Üsse. hangariarın arkasında dün
öğk saatlerinden itibaren üç adet fuzc rampasının yerleştiriidiği beKrlendi. ABD'den daha önce ge-
len heyetin Patriotlann hangi bölgelere kurulacağı \önünde çahşmalannı tamamlamasının ardın-
dan dün 1230 sıralannda > ine ABD'den geten askeri pcrsonel, füze rampalanru hangariarın buiun-
duğu bölgeve TIR'larla taşımaya başladı. İlk etapta iki adet füze ranıpası kurulurken üçüncüsönün
yerieştirilmesi yönünde de calışmalann sürdüğü görüldü. Yetkilüer Patriotlann bir hafta içinde ûs-
te konuşlandınlması çalışmalannın tamamlanmış olacağını belirtiyorlar. Bu arada Kuzey Irak'a
yöneük keşif uçuşlanmn pazartesiden itibaren yeniden başlaması bekkniyor. (SABtT ÖZKESER)
yönetimi". "Irak merkezi yönetimi-
"ne bağlı federe devlet"," Kİıze> Irak
federasyonu'". '•federal cumhuriyet"
ve "PKK'nin siyasallaştınlmasr
adımlanndan oluşuyor.
Washıngton yönetimine danış-
manlık hizmetleri sunan çeşitli kişi,
kurum ve enstitüler tarafından hazır-
lanan raporlarda, Türkiye'deki etnik
ve dini sorunlann çözümünün reji-
mi sıkıntıya sokabilecek yöntemler-
de aranması dikkat çekiyor.
ABD'nin Fethullah Gülen ve kapa-
tılan RP başta olmak üzere Türkı-
ye'deki şeriatçı odaklara ilgisi giz-
lenmiyor. ABD'nin lstanbul Baş-
konsolosu, eski lstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Recep Tajyip Er-
doğan'ı hakkında verilen mahkûmi-
yet karannın açıklanmasının ardm-
dan ziyaret etmiş, desteklerini ilet-
miştı.
CIA'in Ankara'daki eski eleman-
lan PaulHenzeıieGrahamFuIler'in
Türkiye "dekı şeriatçı odaklarla Kürt-
lerin radikal gruplanna yönelık ilgi-
leri de sürüyor.
Başta Washington Yakındoğu Po-
litikalan Enstitüsü olmak üzere bu
çevrelerde hazırlanan raporlarda.
ana hatlanyla şu noktalar üzerinde
duruluyor:
- Türkiye dışında değişik coğraf-
yalarda yaşayan demeklerle ilişkiler.
- PKK'ylemücadeledeTürklerve
Kürtler arasında aynlıkların derin-
leşmesine hızmet eden bir politika.
- Eğitim kurumlannda din ve et-
nik ağıruklı müfredat sağlamak.
- Ozel eğitim kurumlarında ya-
bancı dilde eğitimi teşvik.
- Lozan'a davanarak azınlık sa\>
lan Süryani ve>a Kerzaniler için
Kürtçe okul açılinasııu sağlamak.
- Atatürkçülük eğitımınde Batı ve
ABD karşıtlığınm önüne geçmek.
- Kürtçe radyo-TV ve yazılı med-
vanın uluslararası alanda tanınma-
sını sağlamak.
- Vluhalif dini örgütlerle Kürt ay-
nlıkçı örgüt. grup cemaat ve aşiret-
.. Jçr aıas»da.İle£Uim kurup, guçbir-
ligi oluşturmalannı sağlamak.
- Türkhe'de İslamcı dernek, \-akif
ve partilerle Kürt siyasal hareketini
bir bürün içinde değeriendinnek.
- Kürtlerin haklannın elde edil-
mesı için propaganda temalannm
Kürtlerin kültürel haklan ve kültür
içindeki inanç gruplan haklan ze-
minine oturtmak.
'Öcalan'ı kabul eden diişmanıniızdır'
ANK4RA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan
Büknt Ecevit terör örgütü lideri AbduUah Öca-
lan'm Rusya topraklanndan aynldığını açıkladı.
Ecevit. "Bulunduğu ülke belli değil. Herhangi bir
komşu ülke, ona sığınma olanağı sağlavacak olur-
sa bunu açık bir düşmanca hareket olarak değer-
lendiririz ve ona göre gereken tedbnieri alınz" de-
dı.
Başbakan Ece\itdün Dışişleri Bakanlığf nage-
lerek Dışişleri Bakanı İsmail Cem ve bazı diplo-
matlarla 1.5 saat süren birgörüşme yaptı. Toplan-
tının ardından gazetecilere açıklama yapan Ece-
\it, Öcalan'ın Rusya topraklannda bulunmadığı-
nın Rus yetkilüer tarafından kesınlikle ifade edıl-
diğini bildırdi. Öcalan'ın Rusya'ya geldiyse bile
artık oradan aynldığını kaydeden Ecev it şu değer-
lendirmeyi yaptı "lObinJercecanakıymışolanbir
terör örgütünün başının hiçbir ülkede kabul gör-
memesini temenni ediyoruz. Özellikle de komşu
ülketerden herhangi birinin buna imkân \ermeme-
si gerektiğine inanıyoruz. Herhangi bir komşu ül-
ke Öcalan'ın terörist kimliğini bile bile ona sığın-
ma olanağı sağlayacakoJursa bunu Türki\e'yc kar-
şı açık bir düşmanca hareket olarak değeriendiri-
riz ve ona göre gereken tedbirleri ahnz."
Ecevit. Öcalan'ın Ermeni işgali altındaki Yuka-
n Karabağ'da olduğuna ilişkin bilgilerın doğrula-
nıp doğrulanmadığmın sorulması üzerine. kesin
bilgi bulunmadığını, çeşitli söylentilerin olduğu-
nu belırtti. Ece\ it. "Oradaolmadığınadair haber-
ler var. orada olabilir diye haberler de var. Kesin
emin olmadan bir şey söylemek istemivorum" di-
ye konuştu.
'Rusya'dan aynldı'
Rusya Federasyonu Başbakanı Yevgeni Prima-
kw adına Ecevit'e getirilen iletide. "yapılan araş-
nrmalar sonucunda Öcalan'ın Rusya topraklann-
da bulunamadıgı" ifadesi yeraldı. Dışişleri Bakan-
lığı Enformasyon Dairesı'nden yapılan yazılı açık-
lamada da. "Rusya Federasyonu Hükümeti'nin va-
ki girişimlerimiz ü/erine konunun süratie üzerine
eğilerek araştırmalannın sonucu hakkında bilgi
vermesi şüphesiz memnuni\etle karşılanmakla bir-
likte. mahut (kuşatılmış) kişinin İtaha'dan aynldık-
tan sonra izlediğt güzergâh ve halen saklandığı ül-
ke konusunda inceleme ve araşnrmalara devam
edilmektedir. Terör örgütü elebaşısının adalet
önünde hesap vermesi esastır" denıldi.
Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL Azerbay-
can Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev' i ziyareti sıra-
smda gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Cumhur-
başkarı Demirel. Öcalan'ın durumu konusunda
şunlan söyledi: "Rusya Federasyonu Dışişleri Ba-
kanı Ivanov'un beyanı şöyle: "Rusya topraklann-
da y oktur.' TabiL bize çeşiöi yerlerden gelmtş bilgi-
ler var. Bunlar henüz teyit edilmiş değildir. Başba-
kan Sayın Bülent Ecevit'in beyanı var. Bugünlük
onunla yetineceksiniz."
'Vukan Karabağ'da olabiür'
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Dış Politika
Müşavin Vefa Guluzade. Öcalan'ın Ermenistan
işgali altındaki Yukan Karabağda ortaya çıkma-
sının kendisıni şaşırtmayacağını söyledi.
Guluzade. Rusya'nın. Öcalan'a sığınma hakkı
vermeye yanaşmayacağını. aksi takdirde dünya
kamuoyu önünde terorizmi destekleyen bir ülke
konumuna düşeceğini kaydetti. Guluzade, Öca-
lan'ın, Rusya'nın sılah yardımı yaptığı Ermenis-
tan'da olabileceğini ve Karabağ'ın Öcalan için el-
verişli göründüğünü sözlerine ekledi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
H Baştarafı 1. Sayfada
aynlışından altı gün sonra "Bu kişi bizde yok"
dedi.
2- ABD, Irak içindeki Saddam karşıtı grupla-
ra para yardımı yapmak için bütçeden pay ayır-
dığını resmen duyurdu.
3- Türkiye'ye Patriot füzeleri getirildi.
4- ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright,
Saddam'ı devirmek üzere ABD'nin Ankara Bü-
yükelçiliği'nin iki numaralı adamı Frank Ricci-
ardone'nin koordinatör olarak atandığını açık-
ladı.
Birinci şıkka ilişkin gelişmeleri dün özetleme-
ye çalışmıştık. Rusya Dışişleri Bakanı Igor Iva-
nov dün ögTeden sonra şöyle dedi:
"Resmen söylüyorum kiAbdullah öcalan ad-
lı bir kişi Rusya 'da yok."
Hımmm... Demek ki işlem tamam. Öcalan,
Rusya üzerinden gitmesi gereken yere gitti!
Kimileri biraz da kızgınlıkla soruyor
- Öteki ülkelerin istihbarat birimleri Öcalan'ı
adım adım uzaydan izlerken biz izlemiyor mu-
yuz?
Niye kızıyorsunuz canım, betki bizimkiler da-
ha ileri gitmiştir, uzayda yaşıyordur!
Irak'taki gelişmelerle Öcalan'ın turlatılması
arasında bir bağlantı var mı? Kesin bir şey söy-
lenemez, ama PKK kamplannın önemli bölümü-
nün Irak'ta olduğu, Barzani-Talabani yöneti-
miyle PKK arasında zaman zaman sürtüşmeler
yaşandığı dikkate alınırsa ciddi bir bağlantı var.
Belki de Türkiye'ye şu söz verildi:
"Tamam sen Kuzey Irak'ta olup bitenlerden
rahatsızsın, o zaman Saddam yönetimini devir-
me girişimlerinde atacağımız adımlara yardım-
cı ol. Biz de senin rahatsıztığını anlayışla karşı-
layalım."
Ikinci şıkka geçelim... Bir ülke, başka bir ülke-
nin yönetimini devirmek için bütçesinden para
ayırdığını resmen ilan ediyor. Eskiden Birleşmiş
Milletler kılıfı olurdu!
ABD, ramazan öncesi Irak saldırısında da
BM'ye danışma gereği duymamıştı. Korkarız,
Kofi Annan'ı, 'Kofi Annan diye yazmak zorun-
dayız...
Türkiye'ye Patriot füzelerinin getirilmesi de
öteki gelişmelerin bir ayağı olarak gündemdeki
yerine oturdu. Soralım:
- Patriot'lar nereye getiriliyor?
"Türkiye'ye..."
- Nereye yerleştiriliyor?
"(ncîrİik Üssü'ne..."
- Üs kimin?
"ABD'nin..."
Kürt kilimleri...
Son şık hem Türkiye'deki ABD diplomatlan-
nın nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor hem de
önümüzdeki dönem ABD'nin hangi verileıie ha-
reket edeceğini. ABD'nin Ankara Büyükelçili-
ği'nin iki no'lu adamı, Saddam'ı devirme hare-
ketleri genel koordinatorü Ricciardone bugüne
kadar hep Kuzey Irak üzerine done toplamış.
Kaderin cilvesine bakın ki Ricciardone de Ital-
yan asıllı!
Kendisi Kuzey Irak'ı çok iyi biliyor. Nasıl mı öğ-
renmiş? insani yardımlan koordine etmiş!
Uyyy insani yardım, sen nelere kadirsin...
Senden iyi silah bulunmaz, pek nadirsin...
ilk açıklamalar Senyor Ricciardone'nin bun-
dan sonraki görev yerinin VVashington olduğu
yönünde. Ama Irak'a gitmesi gerektiğinde tabii
ki Türkiye üzerinden geçecek.
Önde insani yardım konvoyu, arkada Ricci-
ardone...
Senyor sabah erken gide, akşama döne...
Turan Yavuz'un "ABD'nin Kürt Kartı" kitabı,
bölgede yüzyılın başından beri olup bitenleri,
renkli olaylaria çok iyi anlatıyor. 1980-84 arasın-
da K. Irak'taki durumu yerinde izlemek üzere
görevlendirilen ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği
diplomatlanndan William Eagleton, Kerkük,
Musul ve Süleymaniye'ye sık gidip gelişini şöy-
le açıklarmış:
- Kürt kilimleri üzerine araştırma yapıyorum!
SATILIK
DAİRE
Çorlu Emlakbank
2. kısım A-4 Blok'ta
135m2
daire
8 milyar TL.
Tel: 0212/875 39 81
Televizyonlarşiddetkaynağı
SATILIK
DAİRE
Bahçelievler
Siyavuşpaşa'da
3 oda 1 salon,
doğalgazlı, asansöriü
daire
13 milyar TL
Saat: 20.00'den
sonra Tel: 553 18 16
(Kadın Sağlığı ve
Aile Planlaması)
Hizmet Sistemi
Bilgi Hattı:
212-257 06 46
• Baştarafı 1. Sayfada
bazı saptamalar şöyle:
- Kaliforniya Universitesi'nin
yaptığı araştırmada Amerikan TV
programlanntn yüzde 57'sinde şid-
det unsuru bulundu.
- Çocuk programlan şiddeti daha
çok mizahi açıdan sergiliyor. Ancak
küçük izleyiciler televizyon prog-
ramlanndaki fantezi ile gerçeği ayı-
rabilme yeteneğine tam olarak sahip
değıl.
- 1987 yılında Bluman'ın yaptığı
araştırma. son 30 yılda genç nüfusun
bulaşıcı hastalıklar yerine şiddet ne-
deniyleöldüğünügösterdi. 15-24yaş
arasında cinayet nedeniyle ölümler
kazalardan sonra ikinci sıraya yükse-
liyor. Üçüncü sırada yer alan ölüm
nedeni ise intihar.
- Başbakanlık Aile Araştırma Ku-
rumu Başkanlığı'nın araştırmasına
göre televizyon ekranlannda en faz-
la şiddet, cinsellik, ölüm ve alkolle
ilgilitemalarişlenmekte. Şiddet yüz-
de 62'lik bir oranla en fazla işlenen
konu olma özelliğini taşıyor.
- tstanbul Üniversitesi öğretim
üyesi Nurdoğan Rigel'in araştırma-
sına göre çocuklann yüzde 58.5 l'i
anne ve babasından çok TV'ye inan-
makta.
- Washington Cnhersitesi psiki-
yatristlerinden Brandon Center-
waü'un araştırması sonucunda, Gü-
ney Afrika'da televizyon yayınlan-
nın başlamasıyla birlikte cinayet iş-
lenme oranmın 2 katına çıktığı sap-
tandı.
- Kanada'nm bir kasabasında ilk
olarak 1973 yılında televizyon ya-
yınlan başladı. Sonraki 2 yıl içinde
gençleT arasında şiddet yüzde 160
arttı. 1973-1975 yıllan arasında te-
levizyon yayınının olmadığı yakın 2
kasabada ise şiddet olaylannda hiç-
bir artış olmadı.
- Amerika Psikoloji Demeği'nin
yaptırdığı araştırmaya göre. haftada
ortalama 27 saat telev izyon izleyen
bir Amerikalı çocuk daha ilkokulu
bitirmeden 8 bin cinayet ve yaklaşık
100 bin şiddet olayı seyrediyor.
- Zekâ. sosyoekonomik statü. te-
mel saldırganiık düzeyi gibi faktör-
lerkontrol edildiğinde, çocukluğun-
da çok fazla televizyon seyreden ki-
şilerin küfürbaz yetişkinler olduğu
belirlendi.
- ABD'de ilkokul öâretmenleri
arasında yapılan bir ulusal araştır-
maya göre. Ninja Kaplumbağalan
gerçek ve fantezi arasında bir kan-
şıklığa yol açıyor.
Birçok çocuk diğer çocuklara kar-
şı şiddet kullanmanın doğru olduğu-
nu düşündüklerini, çünkü kaplum-
bağalann böyle yaptığını belirtiyor.
- Amerikan CBS kanalı tarafından
yaptınlan bir araştırmaya göre tele-
vizyonda ortalamanm biraz üzerinde
şiddet içeren programlan izleyen ço-
cuklann yüzde 49'u gençlik dönem-
lerinde tecavüz, Vandalizm. hayvan-
lara kötü davranma gibi suçlar işle-
mekte.
- Michigan Üniversitesi psikolog-
lanndan Leonard Eron'a göre esas
olarak şiddet içerikli programlan
seyreden çocuklar dünyayı tehlike-
Ierle dolu. balta girmemiş bir orman
gibi algılamakta \ e bu dünyada ayak-
ta kalmak için yapılacak tek şeyin
saldırmak olduğunu düşünmekte.
Eron'ın araştırmasına göre daha
fazla şiddet içerikli televizyon yayı-
nı izleyenler daha ciddi suçlar işle-
mekte, alkolün etkisinde daha saldır-
gan olmakta. kendi çocuklannı ceza-
landırmak için daha fazla şiddet kul-
lanmakta. RTLK'ün araştırmasına
göre. 13 Mart 1969'da New York'tan
Los Angeles'a gidetı bir uçakta sa-
vaş fılmi gösterildi. Film sona erdik-
ten sonra yolculardan biri aniden sal-
dırganlaştı.
Yolcuyu pılot ile birlikte 4 yolcu
ancak sakinleştirebildi. Daha sonra
neden böyle davrandığını soranlara
yolcu, "Savaşfilminiseyrediyordum,
herkesin savaştığını gördüm ve be-
nim de başlamam gerekü'gini düşün-
düm" dedi.
"Deer-Hunter(Ge>ikAvası)" fıl-
mi Amerika'da gösterildikten sonra.
filmde yer alan Rus ruleti sahnesini
taklit eden 29 kişiden 26'sı öldü.
1980'lerin ortalannda Amerika'da
13 yaşındaki bir çocuk, arkadaşının
babasını öldürdüğünü itiraf etti.
Öldürdüğü kişiyi döven ve parça-
lara bölerek yaralarına tuz döken ço-
cuk bunu neden yaptığını bilmediğı-
ni. yalnızca televizyonda gördüğünü
söyledi.
1994 yılında ABD Salt Lake C-
ity 'de bir genç "Natural Born Kilkrs
(Katfl Doğanlar)" adlı fılmden etkı-
lenerek üvey annesi ve kızkardeşini
tabancayla öldürdü.
Şiddet duygusu uyandıran programlar yasak
Batı'dayayın ükeleri uygulamyor
ANKARA (CumhuriyetBürosu) -Telev iz-
yon yayınlannda son yıllarda giderek yaygın-
laşan şiddete karşı birçok ülkede sınırlan ya-
salarla çizılmiş önlemler alınıyor. ABD'de
kurulan ulusal komisyon. yalnızca yayınlar-
daki şiddet unsuru ile ilgilenirken Kİmada.
tngiltere. Fransa. Portekiz. tspanya ve İsveç'te
şiddete karşı getinlen yayın ilkeleri titizlikle
uygulamyor.
3984 sayılı Radyo ve Televizyonlann Ku-
ruluş ve Yayınlan Hakkında Yasa uyannca
şiddete karşı birey ve toplumu duyarsızlaştı-
ran, şiddet kullanmaya. intihara yönelten ya-
yın yapılamaz. Ancak şiddet unsuru ağırlıklı
yapımlann, önceden uyanda bulunulması ko-
şuluyla 23.00-05.00 saatleri arasında yayım-
lanması yönündeki hüküm özel televizyon
kanallarında tam olarak uygulanamıyor.
RTÜK'ten alınan bilgiye göre bazı ülkeler-
deki şiddetle ilgili düzenlemeler şöyle:
ABD: Hükümet tarafından yapılacak dü-
zenlemelerin yerine, sektörün öz-denetim
mekanizması oluşturması savunuluyor. Şid-
det ile ilgili oluşturulan Ulusal Komisyon,
programlann şiddet derecelerine göre sınıf-
landınlması, yayın öncesi uyan etiketleri, her
kanalda psikolog ya da araştirmacı bulundu-
rulması, okullarda kampanyalar düzenlenme-
si gibi öneriler getiriyor.
Kanada: Gençleri olumsuz biçimde etki-
leyebilecek şiddet ve küfür içeren program-
lar saat 21.00'den sonra ve önceden duyuru
yapmak koşuluyla gösterilebilir. Kadınlara,
etnik gruplara ve hayvanlara karşı şiddet duy-
gusu uyandıran programlar kesinlikle yasak.
İngiİtere: Çocuklann kolayhkla örnek ala-
bileceği tehlikeli davTanışlar içeren sahneler
çocuk izleyicilerin izleme olasıhğı yüksek
olan saatlerde yayımlanamıyor. Şiddetin kur-
banlan ya da kanlı aynntılar üzerinde fazla
durulmamasına dikkat etmek gerekir. tntihar
araç ve yöntemleri gösterilmemehdir. Kadın-
lara yöneük şiddet görüntülenirken olayın
cinsel yönü erotik hale sokularak özendirici
hale getirilip istismar edilmemeli.
Fransa: Şiddeti özendirici yapımlann uya-
n duyurulanmn saat 20.30'dan önce yayım-
lanmamasına dikkat edilmeli. Duyurulann
çocuk ve gençlerin duyarlılığını zedeleyebi-
lecek görüntüler içermemesi gerekiyor.
Portekiz: Şiddeti özendirebilecek program-
lann, yayımından önce uyan niteliğindeki du-
yurular yapılması koşuluyla saat 22.00'den
sonra gösterilmesine izin veriliyor.
tspanya: Şiddet öğeleri içeren programlar
22.00-06.00 saatleri arasında önceden duyu-
rular yapılması koşuluyla yayımlanabilir.
tsveç: Cinsel şiddet içeren görüntülere an-
cak toplum yaranna bir durum olduğunda izin
verilebilir.