20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19OCAK1999 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TÜRKIYE Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli PB K PB PB PB PB K 4 4 5 10 8 11 4 K 5 Sınop K 4 Adana Y 14 Samsun 7 Mersin Y 13 Trabzon PB 8 Diyarfaakir Y 8 Giresun PB 8 Şanlıurfa K 2 Mardin PB 8 K 1 Sıirt PB 9 Konya K 2 Hakkâri PB Sıvas K 2 Van PB 3 Zonguldak K 4 Antafya PB 14 Kars PB -2 Bütün bölgelerımız parçalı yer yer çok kxı- lutlu, Marmara'™n do- ğusu Karadenız, Iç Ege, Iç Anadolu, Göller yöresı, Doğu Akdenız, Guneydoğu Anadola ıle Doğu Anadotu'nun batısı yağışlı geçecek. Yağtşlar Guneydoğu Anadolu ıle kıyı kesım- lerimızde yağmur, ıç kesmlerde kar şetdin- de olacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K K K Y Y Y Y Y 3 3 4 9 8 8 9 10 Münıh PB 12 Zürih Berlın Budapeşte Madnd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB PB PB PB PB PB PB 11 6 12 11 12 6 15 14 PB 10 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre Şam PB Y K Y PB K PB Y Y 0 13 -3 14 11 0 10 16 17 Parçalı bulutlu Sısk S A N J W Sutukar ı Gök günjttülü GÜNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada vazgeçemediğimiz dostlarımızın arkasından... Ya da ağlayacaklar arkamızdan.. Güle güle Ergun Balcı; ama bak, dünya dönü- Arife. Annesinin mezanna gitmeye hazırianan Is- met Sezgin, her tür gelişmeyi aynı kaba koyuyor, "hepsi yapay" diyor: Rezalet herkese bulaşıyor. Cumhurbaşkantı- ğından heryere, her konumdaki insana bulaşıyor. Görülmemiş bir şey. Ecevit bu kadar ödün ve- recek. Yüce Divan'a gitmemek için rezalet giri- şimler. Devleti yönetenler 'benden sonra tufan' antayışını benimsemişler" diye sürdürüyor. Büyük umutlarla kurulan Demokrat Türkiye Par- tisi genel başkanlığından, tam seçim aşamasın- dayken yenilginin sorumluluğunu üstlenmemek için, başka zamanlarda da yaptığı gibi, Cindoruk "havlu atıyor". Erez, haviuyu kapmak üzere. Üstadı bilirsiniz: Hükümeti kurma görevini aldı- ğı gün Türkiye'nin dev sorunlannı "birayda çöze- ceğini" ilan eylemiş, başarıya ulaşmak için büyük gazete koridoriarında hayli dolaştıktan sonra bir küçük darbede görevi iade etmişti. Böyle bir Yalım Erez, dibe vuran partiyi zafere u- laştıracak! Şiirdeki gibi Erez'in sloganı; "Eskiler alıyonım, yıldızyapıp satıyorum!" Sabah söyleşisinde arkadaşımız Türey Köse, hazırladığı bir haberin mantığını anlatıyor: Bu bü- kümetin yeni yasalarla reformist hamieler yapma- sı olanaksız. Yürürtükte olan yasalarla "kimi sakın- calı durumlan düzeltebilir" diyor. Yeni yasalarla icraat rüzgânna kapılmadan elde olanlarla, örneğin "ülkeyi olumsuz sapmalardan kurtarmak" bal gibi olanaklı. Köse'nin listesinde kimi anımsatmalar da var. Örneğin, bu hükümeten azından "Promosyonya- sağı getiren yasayı uygulayabilir. Yasaya aykın özelleştirmeleri durdurabilir. Bütçedeki anayasa- ya aykın vergi ödünlen çıkanlabilir. Hukuka aykın enerji ihaleleri iptal edilebilir" Liste uzayıp gidiyor. Bunlan yaşama geçirmek için öyle zaman dariığından söz etmek geçerli bir mazeret sayılabilir mi? Elbette hayııi Üstelik güvenoyu aldıktan sonra yürürlükte olan yasalarla "hakça bir düzenden" yan çizmek, kuş- kusuz yakışık almayacak. Acaba? Bugünlerde devietin tepesinden partilere kadar yayılan "uzlaşmacılık" rüzgân somut kimi olaylar- 4a kanrtlanıyor. _ Güvenoyundan hernen sonra Başbakan Ecevit; yaklaşık 18 milyar lira değerinde, bilgisayarla yö- netilebilen, "konuşan araba" namıyla ünlenen Saf- rane marka arabaya biniyor... Bakanlannı topluyor, Çankaya Köşkü'ne çıkıyor. Cumhurbaşkanı Demirel. Ecevit'i "bir rejim kur- tancısı"olarak alkışlıyor. "Partamentomuzu hükü- met çıkaramaz durumdan kurtardığını" söylüyor. Ecevit, bunca iltifatı "Herzaman sizin görüş ve tel- kinleriniz bize ışık tutacaktır" diye karşılıyor. Demirel'in aklından, konuşurken ve Ecevit'i din- lerken çoğu zaman kullandığı ünlü öyküdeki "Du bakali" sözcükleri geçiyor mu acaba? öykü, yaşlı Arnavut'un öyküsü. Genç karısını iz- letiyor. Adam gelip Arnavut'a hesap veriyor: "Seninki genç biriyle buluşup bir eve girdi". Ar- navut: "Du bakali ne olacak" diyor. Hafıye sürdürür: "Ben pencereden izliyorum. Soyundular, yatağa girdiler". Arnavut: "Du bakali ne olacak?" Hafiye; "Tam o sırada adam kalkıp perdeleri çek- ti". Arnavut hayıflanıyor: "Tuh be! Tam ne olacağı- nı öğreneceğimiz sırada"} Demirel, "sonunu kestiremediği olaylaha karşı- laştığı zaman" gülerek, "Du bakali ne olacak" di- yerek Arnavut'un öyküsünü anımsatır. Evet, dün bir bugün iki. Du bakali ne olacak? Baltık ülkelerinden güvenceANKARA (Cumhuriyet Bârosu) -Başbakan Bülent Ecevit PKK lide- ri AbduOah Öcalan'ın ltalya'dan sonra Rusya'ya gittiği yönünde gü- venilir kaynaklardan bilgiler aldıkla- nnı belirtti. Öcalan'ın daha sonra Rusya'dan aynlıpaynlmadığı belir- sizliğini korurken bu ülke yetkilile- ri PKK liderinin yakalanması duru- munda ıhraç edileceği sözünü verdi. Öcalan'ın gideceği olası ülkeler ara- sında sayılan Belarus ve Ukrayna, Öcalan'ı kesınlikle kabul etmeye- ceklerini açıkJarken Baltık ülkeleri Litvanya, Estonya ve Letonya da Türkiye'ye "Öcalan geürse tutukla- narak iade edilecek" diye yazılı gü- vence verdi. Türkiye. ltalya'dan aynlan Öca- lan'ın gittiği ülke belirlenerek yaka- lanması için diplomatik girişimleri- ni hızlandırdı. Cumhurbaşkanı Sö- leyman Demirel ile öğle saatlerinde görüşen Başbakan Ecevit Çankaya Köşkü'nden çıkarken yaptığı açıkla- mada, Öcalan'ın 2-3 günden fazla gizli kalacağını sanmadığını söyle- di. Ecevit, "Aksi halde kendi örgfi- tiindeki zaten sarsılan etkisini büsbü- tûn yitirebüir" dedi. Öcalan'ın artık , dünyada kendisine kucak açacak ül- ke bulmakta çok ciddi zorluk çekti- ğınc dikkat çeken Ecevit şöyle dedi: "Terör örgütfinûn yatatz Türki- ye'deki znlümleri değU, dışanda nyuşturucu kaçakcıhğına hız vere- rek başka ülkelerin gençlerine de ver- diği zaran arbk bütün dünya öğren- meye başladı. PKK'nin artık siyasal- laşma sürecinin de yavaşlavacağı ve gkterek de etkisini yitineceği kanısut- dayım." Ecevit, komşu ülkelerden birine Kokaiıı operasyonu: İki gözaltı Istanbul Haber Servisi- Is- tanbul Narkotik Şube ekipleri, 60 milyar lira değerindeki ko- kaini Türkiye'de pazarlamak istedikleri öne sürüien biri Bo- livya uyruklu 2 kişiyı gözaltı- na aldı. Narkotik şubeden yapılan açıklamaya göre bir istihbara- tın değerlendirilmesi sonucu Brezilya'nın Sao Paulo kentin- den 13 Ocak'ta lstanbul'a ge- len Bolivya uyruklu bir ktşi iz- lemeye alındı. Kimliği hakkın- da bilgi verilmeyen Bolivya uyruklu kişinin yerleştiği Şeh- remini'deki bir otele 14 Ocak tarihinde operasyon düzenlen- di ve bir valiz içinde gizlenmiş haldeki bir buçuk kilo kokain birlikte gözaltına alındı. Ope- rasyonda kokainin Türkiye 'de- ki alıcısı olduğu belirlenen bir kadın da gözaltına alındı. Bu arada Kâğıthane Sular ldaresi önündeki Şifa Ekmek Fabrikası'nı silah zoruyla so- yan ve 250 milyon lira alan AbdülkadirÇeük pol i s tarafm- dan gözaltına alındı. gelmesi durumunda Türkiye'nin tavnnın ne olacağının sorulması üzerine, varsayımlar üzerine konuş- mak istemediğinı, ancak Öcalan'ın sınır komşusu bir ülkeye gelmeyi, o ülkelerden herhangi birinin de Öca- lan 'a kucak açmayı göze alamayaca- ğına inandığını belirtti. Ecevit, Lebedev'le görüştti Ecevit, akşam saatlerinde Rusya Büyükelçisı Lebedev ile yaklaşık 45 dakika süren bir görüşme yaptı. Ece- vit düzenlediği basın toplantısında, Öcalan'tn Italya'dan aynldıktan son- ra nereye gittiğıne ilişkin bazı olası- lıklann varolduğunubelirterek "Bo arada, Öcalan'ın İtalya'dan sonra Rnsya'ya gittiği ve Moskova dışında küçük bir havaalanına uçağının indi- ğiyolunda oldııkça gihenilir ka> nak- lardan haber geldi. Resmi makamla- nn ona\ı çercevesinde Rusya'ya grt- mişdefiLVetkiliRusmakamlan.bu otasdığı gözönündetutarak kapsam- h bir soruşturma baslatmış durum- dalar" dedi. Rusya'dan talimat Rusya'ya gittiği yönündeki olası- lığın doğru olması durumunda Rus- ya'nm Öcalan'ı derhal yakalayıp ih- raç edeceği yönünde güvence verdi- ğini anlatan Ecevit, Lebedev'in iftn- dan birkaç hafta önce Moskova'nın tüm Rus konsolosluklannı bu konu- ya ilişkin uyardığını kendisine ak- tardığını kaydetti. Ecevit, "Öcalan adında ya da o kimlikte birisi eger vi- ze isteyecek olursa kendisine kesinlik- le vize verilmemesi yolunda Rus hü- kümeti bir talimat vayınlanuş" dedi. Ecevit, Rus makamlarının "Ab- dullah Öcalan" adında kimsenin Rusya'da herhangi bir havaalanına inmediğıni saptadigını. ancak Ö- calan'ın sahtebirkımlikle Rusya'ya gidebileceği olasılığının da göz önünde tutulduğunu kaydetti. "Rus makamlan bu konuda çok iyi nhvt- li ve Türkiye ile bu konuda tam bir anlayış birîiği içinde hareket etmek- tedirter" diyen Ecev it, bir soru üze- rine. "Bölücü başının Moskova dı- şında bir havaalanına indi0 volunda biz kendi kav naklanmızdan bilgi al- dık. Rus makamlarının da bu olası- üğı göz önünde tuttuklan anlaşıu- yor" diye konuştu. Ecevit. görüşme sırasında ıade konusunun ele alın- madiğını bildirdı. Gittiği ülke saptanmaya çalışüıyor Adalet Bakanlığı Uluslararası Hu- kuk ve Dış llişkıler Genel Müdürü Dr. Şeref ÜnaL Cumhuriyet'e yaptı- ğı açıklamada Abdullah Öcalan'ın ltalya'dan aynldığını öğrenir öğren- mez fnterpol 'e üye tüm ülkelere faks mesajıyla durumu bıldırdiklerini söyledi. Ünal. "Şu andabeklemede- yu. Herhangi bir ülkeden yakalandn ğına ilişkin bilgi alır almaz, zaten ia- de istemli dosvamtz hazır, zaman ka>betmeden o ülke nezdinde hare- ketegeçeriz" dedi. Öcalan'ın gittiği ülkeyi saptamak için başta Genel- kurmay Başkanlığı olmak üzere Dı- şişleri ve Içişleri Bakanlıklan. Em- niyet Genel Müdürlüğü ile MlT'in ilgili tüm birimlerinin yoğun bir ça- lışma içinde olduklan ögrenildi. Ü- nal, Öcalan 'ın Avrupa ülkelerinin dı- şında, başka herhangi bir ülkede ya- kalanması halinde iadesinin daha kolay sağlanabıleceğini belirtirken yakalandıgı ülkede ölüm cezasının uygulanıp uygulanmamasi konusu- nun çok önemli olduğuna dikkat çektı. Baltık ülkeleri Litvanya. Estonya ve Letonya'nın Türkiye'ye verdikJe- ri yazılı güvencede, "Öcalan geürse, tutuklanarak Türkiye've iade edile- cek" denildıği belirtıldi. Türkiye'nin bu üç ülkeden sorumlu Lıt\anya Bü- yükelçiliği'nin maslahatgüzan Ya- şarTunar. Italya tarafından yaklaşık bir ay önce teröristin Estonya'ya gi- debileceği iddiaiannın ortaya atıl- masından sonra bu üç ülke nezdin- de daha o tarihlerde girişimler yap- tıklannı anımsattı. Bu arada AA'nın haberine göre, Öcalan'ın gidebile- ceği belırtilen ülkelerden Belarus ve Ukrayna kendisıni kabul etmeyecek- lerini açıkladılar. Ukrayna'nm An- kara Büyükelçisı Olaksender Mot- syk "Öcalan'ın Ukrayna'ya gebne- siyasaklanmıştır'" dedi. Türkiye'nin Ukrayna Büyükelçiliği de. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı nezdinde dün ye- ni bir girişimde bulunarak Öcalan konusunda uyardı. Belarus'un An- kara Büyükelçisi Nikobv Lepeshko da. Öcalan'ın ülkesine gitmeyeceği yönünde güvence verdi. Türkiye'nin Minsk (Beyaz Rus- ya) Büyükelçisi Şule Soysal. Öca- lan'ın sığınma isteminın Belarus yetkilileri tarafından kendilerine bil- dirildiğini belirtti. Büyükelçi Soy- sal, Belarus ile Rusya arasındaki sı- nınn gümrük birliği nedeniyle belir- siz olduğuna dikkat çekerek Öca- lan'ın Belarus'a gizlece girmesi du- rumunda kısa sürede yakalanabi- lecegini bildirdi. Ç i f l e r ' d e n b a y r a m Z İ y a r e Ü e r i ^ ^ p ^ j v J J nıyleMaltepeHuzureviveKartaldakıVakacıkÇocuk Bakun Yurdu'nu ziyaret ettL Ç&Ter, ber bayramda yaşlılan zryaret etmcnin gelenek ve görenekterin bir ge- regi otduğunu beSrterek "Aynı zamanda minnet borcumuzu. şûkran borcumuzu büyükkrimize ifade etme- yi bir miuTi görev addcdiv-oruz" dedi Çiller. vaşhlarla ilgili sorunlann '"ikinci demokrasi paketi"ne ahndığı- m, yaşhlann sorunlan ile btzzat kendisinin Ugiİenecegini vıırguiavarak "Az kaldı dayanm. Sandık 3 ay son- ra önünüzde olacak" diye konuştu. Çocuk Vakfi, düzenlediği "'Öksüzler \e Yetimler Günü"nde 7-13 yaşla- n arasındaki 200 çocuğa çeşitfi hedi>eler dağrtarak bavram sevinci yasamalannı sagladı. (Fotoğraf: ÂA) Bayramda laiklik mesajları • Baştarafı 1. Sayfada cumhuriyete inançla sahip çıkılması, hukukun ve demokratik ilkelerin te- reddütsüz işletilmesinin her gün biraz dahaönem kazandığına dikkat çeker- ken; ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz, Türkiye'nin gündeminin en önemli maddesinin çağdaş ölçütlere, ulusal değerlere uygun biryenilenme olduğunu kaydetti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Krvnkoğ- hı da. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (T- SK) kendisine verilecek görevleri sar- sılmaz bir kararlılık ve istençle yeri- ne getireceğini söyledi. Cumhurbaş- kanı Demirel, Başbakan Ecevit, TB- MM Başkanı Hikmet Çetin ve siyasi parti liderleri yayımladıklan mesaj- İarla yurttaşlann Şeker Bayramını kutladılar. Cumhurbaşkanı Demirel. laiklik sayesinde tüm yurttaşlann din ve vicdan hürriyetini en iyi şekilde kullandığma dikkat çekerek, "Türld- ye, halkının yüzde 99'u Miislüman olan laik bir ülkedir. Laikiik, devietin temei bir nitdiğidir; din vevicdan hür- riyetinin şemsiyesidir" dedi. Türki- ye'nin gelişmişlik seviyesinin kü- çümsenemeyeceğini ve yeterli sayı- lamayacağını anlatan Demirel şu gö- rüşleri dile getirdi: "Ulkeınizin gûn- cel sıkınOlan vardır. Enflasyon ve ge- Hr dagıhmındaki bozukhığun, kalkın- madaki noksanlarunızın sebep oldu- ğu şikâvetleri ortadan kaldırmaya ça- hşıyoruz. Pahalılık, geçim sıkıntısu iş- sizlik halkımtzı zoriuvor ve hayatı güç- leştiriyor. Sosyal güvenlik şemsiyemi- zin bütün vatandaşlanmızı kapsama- mış bulunması da sorunlar yaratıyor. Siyasi ve ekonomik istikrar içinde kal- kınma hamlemizi sürdürmelivi/, So- runlanmız bizi vılgınlığa sürükleme- melidir. 2000'li yıllar için hay allerimiz de, ideallerimiz de büyüktür. Demok- raside, egitimde, sağükta, serbest pi- yasa ekonomisinde, çevre korunma- sında, iletişimde, ulaşunda ve enerji- de ulaşmamızgereken standartiar bel- lidir. Türkiye tüm bu alanlarda hızlı bir gelişme ve dönüşümü gerçekleştir- me çabası icindedir." TBMM Başkanı Cetin, ulusal ve dini bayramlann toplumsal yaşamda- ki önemini vurgulayarak, u UInsal bir- lik ve berabeıüğimizi koruduğumuz, toplumsal yaşamımızda banş ve istik- rar ortamını sürekli kıldığımız sürece üstesinden gelemeveceğimiz hiçbir so- run yoktur" dedi. Başbakan Ecevit. yayımladığı bayram mesajında, Türk halkma yıllardır acı çektiren terör ey- lemlerinin sona ermesi dileğinde bu- lundu. 56. hükümetin TBMM'-den güvenoyu almasının ardından ilk işi- nin Kosova halkının uğradığı mezali- me karşı önlem alınmasını sağlamak amacıyla BM'ye başvurmak olduğu- nu kaydeden Ecevit, "Hükümetimiz aynı amacla NATO'va da başvurmuş- tıır. Kosovalı kardeşlerimizin bir an önce acılanndan kurtulmalannı dile- rim" dedi. ANAP Genel Başkanı Yıl- maz, Türkiye'nin gündeminin birin- ci maddesinin çağdaş ölçütlere, ulu- sal özellikJere uygun kapsamlı birye- nilenme atılımı olduğunu söyledi. Milli ve manevi değerlerin siyasi hırs ve amaçlara alet edilmeye kalkışılma- sının, cumhuriyetin temel ilkelerinin zedelenmek istendiği yolunda kuşku- lar yaratılması nedeniyle toplumu- muzda oluşan ciddi sıkıntının bellek- lerde taze olduğuna dikkat çeken Yıl- maz, "Hatırlarken dahi rahatsız oV- dugumuz böylesi sakat yöneiim ve te- şebbüslerden, arük muüaka uzak du- rulmah" dedi. CHP Genel Başkanı Baykal, Tür- kiye'de Islamiyetle laikliğin büyük bir uyumJa bütünleştiğini, 75. yılında Cumhuriyetin bu tablonun yaraticısı ve herkesin buluşma noktası olduğu- nu bildirdi. Baykal, "Laik demokra- tik cumhuriyete inançla sahip çıkıl- ması, yolsuzluklar karşısında hiçbir pazariık yapılmaması, hukukun ve demokratik Bkelerin tereddütsüz işle- tilmesi her gecen gün daha da önem kazanmaktadır" görüşünü dile getir- di. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kıvnkoğlu da bayram mesajında. T- SK'nin Türk ulusunun bağnndan çık- tığını ve onun engin sevgi ve güveni- ne sahip olduğunu anlattı. Kıvnkoğ- lu. bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kendilerine verilecek her tür- lü görevi sarsılmaz bir kararlılık ve is- tençle yerine getirmeye devam ede- ceklerini vurgularken. "Aklın ve biü- min gereklerini yansıtan vç özünde en mükemmel değerteri yansıtan dinimi- zin en anlamlı günlerinden biri olan Şeker BajTamı'nı huzur ve güven or- tamı içinde kutiamanın engin sevinç ve mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Mozambik'in milli geliri Luksemburgun onbirde biri Ülkeler arasındaki gelir dağılımmda büyük uçurum G U N D E M MUSTAFA BALBAY H Baştarafı 1. Sayfada bile kalıcı çözümler bekleniyor... Hükümet güvenoyunda 'en' yüksek rakamı ya- kalamakla kalmadı, 'en' çok parti desteğini de al- dı... ANAP ve DYP çok az fireyle hükümete güveno- yu verirken öteki partilerin görünümü de ilginçti: CHP'den üç destek, üç katılmayan... FP'den 13 katılmayan... Bağımsızlar kanşık... Sonunda beklenen sonuç: 306 kabul, 188 ret... Başkentte şimdi gözler, hükümetin icraatında... Ecevit, Başbakanlık Konutu'nu, aracını ve kol- tuğunu kullanmtyor. Başbakanlık yetkisine de ay- nı muameleyi yaparsa yandık! Hükümetten beklenenleri üç gruba ayırabiliriz: 1 - Kucağında bulduğu, ancak hemen çözümlen- mesi olanaksız konular. 2- Siyasi karan da gerektiren adımlar. 3- Fazla çaba harcamayı gerektirmeyen, sade- ce hukuka uyarak yapabilecekleri. Birinci şık son yıllann birikimi. Neresinden baş- lasak? Bankalar Yasası her nedense bir çıkacak- mış gibi görünüyor, bir çıkmayacakmış gibi... Eko- nomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Hikmet UKığbay ve Maliye Bakanı Zekeriya Temizel iyim- ser görünüyor. Dileyelim, yasanın çıkması için tek karar yeri Meclis olsun, kimi kulisler ön plana geç- mesin! Enflasyonla mücadelede de kısa sürede sonuç almak olanaksız. Ancak bunun da biryolu buluna- bilir. Başta gıda olmak üzere büyük çoğunluğun kullandığı ürünlerde yıllık fiyat artısı yüzde 150'yi buluyor. Ama toptan-tüketici fiyatlarındaki artış yüzde 50-70 arasında. Bir okur geçenlerde ikinci kez aradı: - Mustafa Bey, bu enflasyon nerede yüzde 50. Söyleseler de oraya gitsek... 55. hükümet gaz lambası fitilini, tomruğu enflas- yon hesaplan içine sokarak fiyatlan istediği düze- ye getirmeyi başardı. Bu hükümet de süpürgeotu- nu, nal çivisini enflasyon hesaplanna sokarak ftyat- lann biraz daha düşmesini sağlayabilir! Çetelerle mücadele konusunda ise hükümetten beklenen, gelişmelere engel olmaması... Haluk Kırcı'nın ifadelerinden 1980'li, 9O'lı yıllann 'siyasi tablosu' çok net ortaya çıkıyor da! Hukuka uysak mı uymasak mı? İkinci şık hem DSP hem solun geleceği açısın- dan önem taşıyor. İlk sırada toplusözleşmeler var. Geleneksel olarak ekonomide 'fedakârlık' deyin- ce sözcük ortadan ikiye bölünüyon 'Feda' işçiye, 7cârWc'işverene... • - Son günlerde, bankalann, holdinglerin kârlan art arda açıklanıyor. Anlaşılan 1998 de iş âlemi kârdan zarar etmiş! Ekonomik ve Sosyal Konsey bayramdan sonra toplanıyor. Aynı süreçte 500 bin kamu işçisinin toplusözleşmesıyle ilgili izlenecekyol da kesinleş- tirilecek. Toplusözfeşmelerin koordinasyonunu Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel yürütüyor. Gürel, Kıbns işlerinden de sorumlu... Bakalım hangi ta- rafa 'Rum kesimi' gibi davranacak... Sözün özü, hükümetin 'sosyal' yanını bu süreç- te görecegiz... Ecevit dün Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirme- de, sorunlann çözümü için ortak arayışa ağırlık ve- receklerini söyledi, 'dayatma yok' dedi. Dileyelim yatma da olmasın... Üçüncü şık pek çok bakımdan önem taşıyor. Geçen hükümetler döneminde yasaya uymamak, alışkanlık haline gelmişti. Yargı özelleştirme konusunda bir karar alıyor. İl- gili bakan açıklama yapıyor: "Karan uygulamama karan aldık..." Turizm alanlannın korunmasından özelleştirme kararianna, promosyon yasasından devrim yasa- lanna kadar çok geniş bir yelpazede uygulama ke- paze hale geldi... 56. hükümet çok fazla bir şey yapmayacak. Sa- dece 'hukukun üstünlüğûne' inandığını açıklayıp gereğini yapacak, o kadar... Yapabilir mi? Bayram sonrası uygulamalannı görmek gereki- yor. Hukuk demişken... Yeni Adalet Bakanı çok ni- telikli... 'Arif olan nasıl 'yü/cse/'mek gerektiğini an- lar deyip, tarafsız bir kişi olarak koltuğa oturmuş görünüyor... ANKARA (AA)-Dünya ülkeleri arasın- daki gelir dağılımı korkunç boyutlara u- laştı. Kimi ülkeler refah içinde yüzerken dünya nüfusunun büyük bölümü açlık çe- kiyor. Dünya Bankası'nın 1998/1999 Dünya Kalkinma Raporu'nun rakamlanna göre. 1997 verileriyle 5 milyar 829 milyon olan dünya nüfusunun 2 milyar 48 milyonu dü- şük gelirli, 2 milyar 285 milyonu düşük or- ta gelirli. 571 milyonu Türkiye'nin de ilk kez içinde yer aldığı yüksek orta gelirli. 926 milyonu ise yüksek gelirli ülkelerde yaşıyor. Bir diğer ifadeyle dünya nüfusu- nun sadece yüzde 15.9'u yüksek gelirli, yüzde 9.8'i yüksek orta gelirli, yüzde 39.2'si düşük orta gelirli, yüzde 35.1 "i ise düşük gelirli ülkelerde yaşamını sürdürü- yor. En zengin ülke Lüksemburg'un kişi ba- şına milli geliri 45 bin 330 dolan bulurken Mozambik'te 90 dolara kadar iniyor. Lük- semburg ile Mozambik arasındaki fark 503 katı geçiyor. 422 bin nüfusa sahip Lüksem- burg'un toplam milli geliri 18 milyar 837 milyon dolan bulurken 18.9 milyon nüfus- lu Mozambik'in toplam milli geliri Lük- semburg'un milli gelirinin onbirde birin- de, 1.7 milyar dolarda kalıyor. İki ülke ara- sındaki gelir farklılığı satın alma gücü pa- ritesi açısından bile korkunç boyutlara ula- şıyor. Lüksemburg'un kişi başına milli geliri 34 bin 460 dolan bulurken Mozambik'te 520 dolarda (Lüksemburg'dakinin 66'da biri) kalıyor. Afrika ülkelerinin büyük bölümü ile ba- zı Asya ve Amerika ülkeleri 200-300 do- larlık milli gelirle yaşamlannı sürdürme- ye çalışırken gelişmiş ülkeler 20 bin dola- n aşkın milli gelirlere sahip bulunuyorlar. Dünyanm en büyük ekonomisine sahip ABD'nin milli geliri 28 bin 740 dolarken ikinci olan Japonya'nınki 37 bin 850 dola- ra, üçüncü büyük Almanya'nınki 28 bin 260 dolara, İsviçre'ninki 44 bin 320 dola- ra, Norveç'inki 36 bin 90 dolara. Lüksem- burg'unki 45 bin 330 dolara ulaşıyor. Buna karşın milli gelir Burundi, Kongo Demokratik Cumhuriyeti. Etiyopya 200 dolan bile bulmuyor. Hatta dünyanın en fakir ülkesı Mozambik'te 90 dolara kadar iniyor. Türkiye, 3 bin 130 dolarlık milli geliriy- le 133 ülke içinde 48'inci sırayı alıyor. Dünya nüfusunun yüzde 15.9"unu ba- nndıran yüksek gelirli ülkeler, toplam glo- bal gelirin yüzde 79.5'ini ellerinde tutu- yorlar. 29 trilyon 925.7 milyar dolarlık dün- ya milli gelirinin 23 trilyon 802.1 milyar dolan bu ülkelere ait bulunuyor. Bu ülke- lerin kişi başına milli gelir ortalamalan da 25 bin 700 dolara ulaşıyor. Nüfusun yüzde 35. l'ini oluşturan düşük gelirli ülkelerin toplam global gelirdeki paylan ise sadece yüzde 2.4 düzeyinde... 61 ülkenin yer aldığı bu grubun milli geli- ri sadece 721.7 milyar dolar (Brezilya'nın- ki 773.4 milyar dolar), kişi başına ortala- ma gelirleri ise 350 dolar. Bayram arifesinde bombak gece tstanbul Haber Servisi - Kartal ve Fatih'te dün sabah polis karakollanna düzenlenen bombalı saldınlarda ölen ya da yaralanan olmazken maddi hasar meydana geldi. Koçbank'm Bakırköy. Kadıköy ve Üsküdar şubelerine de gece bombalı saldınlarda bulunuldu. Emniyet yetkilileri, bombalı saldınlarla ilgili geniş çaplı operasyon başlattı. Kartal Gökhan Sokak üzerinde bulunan Şehit Adil Banş Polis Karakolu'nun karşısına bırakılan bomba dün sabah saat 06.00 sıralannda büyük bir gürültüylepatladı. Patlamada karakol ve çevrede bulunan binalann camlan kınldı. Bombanın elektronik gecikmeli patlayıcı olduğu bildirildi. Fatih'te Karagümrük Karakolu'nun çevresinde dolaşan kimliği belirlenemeyen bir kişi ise sabah saatlerinde elinde bulunan bir paketi karakolun arka tarafına bıraktıktan sonra kaçmaya başladı. Polis paketi bırakan kişiyi silahla bacağından yaralayarak yakaladı. Olay yerine gelen bomba irnha ekipleri. karakolun arkasına bırakılan parça tesirli fitilli bombayı etkisiz hale getirdi. Öte yandan Kadıköy Kazasker minibüs yolundaki Koçbank Şubesi'nin önünde bulunan 34 JGU 93 plakalı servis minibüsünün altına ve Bakırköy Incirli'deki Koçbank Şubesi'nin otomatik para çekme makinesine konulan bombalann patlaması sonucu banka şubelerinde ufak çapta maddi hasar meydana geldi. Bu arada Üsküdar Altunizade Koçbank Şubesi'nin içinde bulunan otomatik para çekme makinesinın önüne bırakılan el yapımı bomba ise bomba imha uzmanlan tarafından etkisiz hale getirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle