Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 OCAK 1999 PERŞEMBE HABERLER DÜNY4DA BUGÜN ALİ SİRMEN Bülent Ecevit Bülent Ecevit ile siyasal yaşamın en büyük umudunu ve düş kırıklığını kısa aralarla yaşamış olmamız, ona nesnel yaklaşmamıza engel teşkıl etmemeli. Geçen yıl bir yazımda, bir siyasetçinin yaşarken, muhasebesinin çıkarılmasının güç olmasına kar- şın Bülent Ecevit'in, salt Kıbrıs müdahalesi yüzün- den politik yaşamının artı yönünün eksi yönüne ' ağır bastığının söylenebileceğini yazmıştım. Özellikle, daha sonra ortaya çıkan Yugoslavya , olaylan, Kıbrıs'amüdahaleedilmemişolsaydı, böl- geyi de saracak korkunç bir istikrarsızlığın yaşa- nacağını göstermiştır. Ama bu noktayı böylece vurgularken, Bülent , Bey'in tutarsızlıklarını da görmezden gelemeyiz. 20 yıl aradan sonra, yeniden çok kısa bir dönem için başbakanlık koltuğuna oturan Bülent Bey, ar- tık ne "Karaoğlan"dır ne de "Umudumuz Ecevit". Şimdi bu umudun böylesine kısa bir dönemde (çünkü o artık 12 Eylül'e gelindiğinde de umut ol- maktan çıkmıştı) solmasının tüm sorumluluğunu Bülent Bey'in kişiliğine bağlamak yanlış olur. Tıp- kı umut olmasını, umulmadık anda CHP'nin san- dıktan birincı partı olarakçıkmasını, yalnızcaonun kişiliğine bağlamak yanlışı gibi... Evet, o umudun solmasında, nesnel koşullann, kadrolann hazırlıksızlığının, CHP'nin parti yapısı- nın sağhklı bir raya oturtulamamış olmasının da önemli payları vardır. Ama bütün bu pğeler Bülent Bey'in kişisel sorumluluğunu da tümden ortadan kaldırmıyor tabii ki. Bülent Bey daha 12 Eylül sürecinde partisıni terkedip gitmeye karar vermiş ve bunu açıklamış- tı. O zamanlar kendisine hak vermeyenler bile za- man içinde CHP'nin ıçine düştüğü çalkalanmala- n görünce, bir daha durup düşünmeye başladılar. Ancak Bülent Bey, bir yanlışı başka biryanlışladü- zeltebiürim, yanılgısının da kurbanı oldu. Evet CHR ayak oyunları, klikler, lıderier ve nite- likleri zaman zaman tartışma götüren delegeler sultası partisidir; kendi tabanıyla yeterince bütün- leşememiştir. Ama DSP de Ecevit'in soyadı parti- sidir ve orada, değil Genel Başkan ıle aynı görü- şü paylaşmayan, biraz sivrilenin bile defteri dürü- lür. Kısacası Ecevifin CHP için söyledikleri doğru- dur. Ama CHP'lılerin DSP'ye yönelttikleri eleştiri- ler de yanlış değildir. Belki de bu durumu. "Adam, 'Karımın ve benim partim' diyor ve bununla da çıkıp çatır çatır oy alı- yor" diyerek mazur görebilirsiniz. Ama yine de öbür tutarsızlıkları görmezden gelemezsiniz. La- iklik konusundaki ikircikli, kimı laiklik karşıtlarının görüşlerine yaklaşan sözleri, Fethullah Gülen ile ilişkileri bu tutarsızlıkların en ön sırada gelenleri- dir. Bülent Bey'in parlamentodaki karşılıklı aklama operasyonunda yer alması da "temiz politıkacı" imajını zedelemıştir. Bir politikacının kimı kirli oyun- lardan kişisel ekonomik çıkar sağlamamış olma- sı, Mercedes yerıne Renault Laguna'ya binmesi temiz olmasına yetmez. Sıyasi çıkar için yapılan manevralar da kirletir politikacıları. Bülent Ecevit'in kısa erimli bir başbakanlık tcrf 1 - kusu için Tansu Çiller'in güdümüne girmesî de kabul edilebilir bir davranış değil. Tabii olayların o noktaya gelmesinde. Bülent Bey'in en büyük rakibi Deniz Baykal'ın da katkı- sı olduğunu görmezden gelemeyiz. Ama sav, Ece- vit'in tutarsızlığını kaldırmıyor ortadan. Hem, Deniz Bey'in, Bülent Bey'in en büyük ra- kibi olduğu savı acaba ne kadar doğru? Deniz Bey yanlış hesapları, kitleleri kucaklaya- mayan politik tavırları.örgütünütamseferberede- meyen komutanlığıyla, acaba Ecevit'in en büyük rakibi mi, yoksa gerçekte, amacı bu olmasa bile, en büyük destekçisi mi? Emniyet Genel Mudurü Bilican 'Odemiş'teki ceset Yeşil'e ait değil' tZMtR (Cumhuri>et Ege Bürosu) - Emnıvet Genel Müdürü NecatiBt- lkan. Ödemiş'te bulunan cesedın Yeşil kod adlı Matunut Yddınm'a ait ol- madığını belirtırken so- ruşturmayı yürüten Öde- miş Cumhuriyet Başsav- cısı Hüseyin tnce. tstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan kendisine çalışmalann sürdürûldüğü yolunda ha- ber geldiğini belirterek "Emniyet Genel Müdürü neye dayanarak böyle bir açıklamayapıyor, bilmho- rum" dedi. Emniyet Ge- nel Müdürü Bilican. bil- giyi "adli tip kurumun- dan almadtğûn'". kendisi- ne bir kaynaktan gelen bil- . giyi açıkladığını belirtir- ' ken kurumun DNA örne- ği istediği 8 kişiden sade- ce 2'sinden doku örneği alabildiği bildirildi. Olay çıkmazda Bilican'ın dün akşam saatlerinde Ödemiş'te bu- lunan cesedin Yeşil'e ait olmadığını açıklaması. buna karşın haberin ken- disine adli tıptan ulaştınl- madığını bildirmesi. Yeşil olayını yeniden çıkmaza soktu. Bilican, Ödemiş'te bulunan cesedin Yeşil'e ait olmadığı yolundaki ha- berin kendisine bir kay- naktan geldiğini belirtir- ken Ödemiş Savcısı Ince, gelışmeleri yakından izli- yor. Ince. "Emniyet Genel Müdürü neye dayanarak açıklama yapıyor. Ben bu- gün aradım. çalışmalann sürdüğünü söylediler. Ay- nnülı raporun da çalışma- larsonrası verileceğini bil- dirdiier. Böyle bir aşama- da Emniyet Genel Müdü- rü' nün boy le bir acıklama yapmasını neye dayandı- nkhğuıı bilemiyorum" de- dı. Cesedin Yeşil'e ait olup olmadığının kesinlik ka- zanması için Istanbul Ad- li Tıp Kurumu'ndan gele- cek raporu beklediklerini vurgulayan Ince şunlan söyledı: "Ben Yeşil'le ilgili gaze- telerde çıkan haber üzeri- ne Adli Tıp Kurumu'nu aradım. Bir gazetedeçıkan haberde, yapılan DNA tes- tine göre, cesedin Yeşil'e ait olmadığını içeren haberi sordum. Yetkililer bana, Veşa'le ilgili DNA testi ça- lışmalaruıın sürdüğünü, kimseye bu konuda açıkla- ma yapmadıklarını. bilgi vermediklerini söylediler. Adli Tıp Kurumu vetküile- ri, \eşil'le ilgili DNA testi çakşmalannın sürdüğünü. henüz bu konuda bir ra- por düzenlenmediğini de bildirdiler. Benden, aynn- tılı rapor gelmeden kimse- ye bu olayla ilgili bilgi ver- mememi istediler. Çünkü henüz ortada kesin bir du- rumun olmadığını belirttî- ler. tstanbul Adli Tıp Ku- rumu'ndan rapor gelme- den kimseye doğru bilgi vermem miimkün değil. Bu konunun ivedililde so- nuçlanması için Adalet Ba- kanlığı'na. İçişleri Bakan- Iığı'na yazılar yazdım. Adalet Bakanbğı'nın so- ruşturmanın çabuklaştı- rılması için gerekli çalış- maiarı başlattığını ögren- dim." ODP Genel Başkan Yardımcısı Kaya, solun gökkuşağını oluşturmaya çalıştıklannı söyledi Solda güçbirbği içîn arayışANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) seçim takvimini açıklamasıntn ardından parlamento dışındaki sol partilenn güçbir- liğı arayışı hızlandı. Özgûrlük ve Dayanışma Partisi (ODP). Halkm Demokrasi Partisi (HADEP). Sosya- list Iktidar Partisi (SİP), Banş Partisi (BP) \e Demok- rasi ve Banş Partisi'nin (DBP) bölgesel güçbirliği yapmak için görüşmelen sürdürdükleri bildirildi. ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Yıldınm Kaya, solun gökkuşağını yakalamaya çalıştıklannı sö> ledi. Kaya, Sıvas'ta bir daha 2 Temmuz yaşanmamasmı istedik- leri için CHP, DSP. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), diğer meslek kuruluşlan ve sendikalann des- tekleyeceğı bağımsız adaya oy verebileceklerini be- lırtti. ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Yıldınm Kaya, Si- yasi Partiler Yasası (SPY) nedeniyle güçbırliğinin engellendığini belirterek "Meclis'teki partiler bunu bir baskı olarak kuUanıyortar. SPY solun yanyana g&- • Özgûrlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Halkın Demokrasi Partisi (HADEP). Sosyalist Iktidar Partisi (SİP). Banş Partisi (BP) ve Demokrasi ve Banş Partisi'nin (DBP) bölgesel güçbirliği için görüşmeleri sürüyor. • ÖDP'li Kaya. Sıvas'ta bir daha 2 Temmuz yaşanmamasını istedikleri için CHP, DSP. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), diğer meslek kuruluşlan ve sendikalann destekleyeceği bağımsız adaya oy verebileceklerini belirtti. mesini engelliyor. Ama biz seçimden sonra da olsa ön- ce de olsa tüm muhalefet güçleriy le bu yasanın değiş- mesi için mücadele edeceğiz'" dedi. 'Tekpartiden mümküıT Yasa gereği güçbirliğinin adaylann bir partinın Iıstelerinden girmesiyle miimkün olduğunu kayde- den Kaya, "Partilerin hiçbiriolumsuzyaklaşım için- de değil. Görüşmelerde bu konuda bir anlaşma sağ- lanamadı. ÖDP'nin ve SİP'in teknik olarak kapan- maması için seçime girnıeleri şart Fakat diğerleri- nin bövle bir sorunu vok. HADEP kendi listelerin- den seçime girilmesini istiyor. Bu teknik açıdan nnimkün değil, politik açıdan da uygun görmüyo- ruz'" diye konuştu. Yerel seçimlerde daha az sorun bulunduğunu di- le getiren Kaya, seçim bölgelerine göre güçlü olan partinin desteklenmesinin mümkün olabileceğini söyledi. Kaya, Sıvas'ta CHP. DSP, ADD. sendika- lar ve meslek birliklerinin belirleyeceği ortak aday üzerinde anlaşılabıleceğini vurgulayarak "Biz 2 Temmuz'un bir daha yaşanmamasını isteyenlere bu çağnyı yaptık. Tek aday üzerinde anlaşılabilir. Bu- nu daha önce CHP engelledi. yine engelkr diye en- dişelerimiz var. Sıvas'taki insanlar buükte olmak- tan yanalar, genel merkezler engeUrvor" değerlen- dırmesını kaydettı. 'CHPoykavbedhor^ ~ Alevı kesime seçmen gözüyle bakmadıklannı, Anadolu solunun PirSultan geleneğinden geldiğini, kendilerinin de bundan esinlendiklerini anlatan Ka- ya. "AJevi yurttaşlarunız ile ÖDP'nin özgürlükçü la- iklik anlavişında. Diyanet'in işleyişi ile okullardaki zo- runlu din dersi ve Pir Sultan geleneği ile bir fıkri bağ- lılık var. CHP Tony Blair'den esinleniyor, biz Pir Sul- tan 'dan. CHP onun için oy kaybediyor" dedi. Kaya, Anadolu'da yaptıklan çalışmalann medyaya fazlaca yansımadığını kaydederek "Türkiye; Adana'da. Mer- sbı'desürprizfe karşılaşacak. Kars'ta belediye ÖDP 'ye geçince herkes şaşıracak. Biz CHP'nin VfHP'ye tes- lim ettiği yerlcri geri almayı boynumuzun borcu ola- rak görüyoruz" diye konuştu. • ; . 10 dakikalık Susurluk davasıIstanbul Haber Servisi - DY'P Şanhurfa Milletveki- li Sedat Edip Bucak ıle es- ki Özel Harekât Dairesi Başkanvekili fbrahim Şa- hin'in de aralannda bulun- duğu 14 sanığın yargılandı- ğı Susurluk Davası'nın 13. duruşması yaklaşık 10 da- kika sürdü. Dünkü duruş- maya, tutuksuz olarak yar- gılanan fbrahim Şahm, özel timci polis memurlan Oğuz Yorulmaz, Ayhan Çarkın. Ercan Ersoy, Ziya Bandırmalıoğlu. Ayhan Akça ıle Ömer Lütfü To- pal'ın ış ortaklanndan Sa- mi Hoştan ve DYP Şanlıur- fa Milletvekili Sedat Edip Bucak'ın şoförü Abdülga- ni Kralkaya katıldı. Istanbul 6 No'lu DGM'deki duruşmada. Haluk Kırcı'yı sorguya alan DGM Cumhuriyet Savcısı Aykut Cengiz En- gin'in yerine Ayhan Gö- dekmerdan görev aldı. Dosyaya gelen yazılan okuyan Mahkeme Başkanı Sedat Karagül eski MtT görevlisı MehmefEymfir'tin fariık olarak dinlendiği sıradaf. elinde belgeler bulunduğunu, bunlann MİT tarafından gönderilmemesi halindekendisınin mahkemeye ve- rebileceği yönündeki ifadesi üze- rine MtT'e yazılan yazmın cevabı- nın geldiğini belirtti. MİT yazısın- da, Eymür'ün MlT'e ait belgeyi saklayamayacağı ve mahkemeye sunmasının da suç teşkil edeceği- nin belirtildiğini vurgulayan Ka- ragül, DYP Elazığ Milletvekili MehmetAğarhakkında yapılan iş- Duruşmada, Kırcı'yı sorguya alan DGM Savcısı Aykut Cengiz Engin'in yerine Ayhan Gödekmerdan görev aldı. sadı^ı otduganu ve ğeçersizkabul Kırcı'nınyakalandığTnıahrinsatari •edı Imesi gefekfitini sâvûndu. Mü- GödekmerdârıTKnTffla'lclcfRda ya- vekkilinın halen başka bir suçtan ' pılacak işlemlerin sonucunun bek- fse heîJÜ? mahkemeye ' 4> %fl8rnlmediğinüı ğörüldüğünü ifa-' • de etti. 'Mehmet Ejmür'ün açıklamalan yasadışf Dosyaya gelen belgelere ilişkin görüşleri sorulan sanıklar, söyle- mek istediklen herhangı bir şey ol- madığını ifade ettiler. Duruşmada daha sonra söz alan sanık Yaşar Özün avukatı Suat Narin, MÎT'ten gelen yazıya göre Meh- met Eymür'ün açıklamalannın ya- tutuklu olarak Eskişehir Ceza- ev ı 'nde bulunduğunu belirten Na- rin. Öz'ün duruşmalardan vareste tutulmasını istedi. DGM Cumhuriyet Savcısı Ay- han Gödekmerdan. Yaşar Öz'ün duruşmalardan vareste tutulması yönündeki talebin mahkeme heye- tincetakdiredilmesıni istedi. Dos- yası. dava dosyasından aynlan ve gıyabi tutuklu olarak aranan Haluk lenmesini talep etti. Yaklaşık 10 dakika süren duruşmanın ardından 5 dakikahk bir ara veren mahkeme heyeti, daha sonra HalujJHrcı ve Mehmet Ağar haJdandalfl^emle- rin sonucunun beklenmepi ama- cıyla duruşmayı erteledi. * Mahkeme heyeti. Ya$İr Öz'ün duruşmalardan vareste tutulması yönündeki istemin ise reddedilme- sine karar verdi. ıstanbul DGM İBDA-C tiderine ölüm cezosı istemi • İBDA-C örgütünün "'Kumandan" ve "Mimar" kod adlı Genel Başkanı Salih Izzet Erdiş (Mirzabeyoğlu) hakkında Istanbul DGM Cumhuriyet Başsavcıhğı tarafından "mevcut anayasal düzeni silah zoru ile değiştirmeye teşebbüs etmek" suçundan idam istemiyle kamu davası açıldı. İstanbul Haber Servisi - Yasadışı şeriatçı lslami Büyük Doğu Akıncılan- Cephesi'ni (İBDA-C) 1 Ağustos 1984 yılında kuran örgütün "Kumandan" ve "Mimar" kod adlı Genel Başkanı Salih İzzet Erdiş (Mirzabeyoğlu) hakkında tstanbul DGM Cumhunyet Başsavcıhğı tarafından "mevcut anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek" suçundan idam istemiyle dava açıldı. Istanbul DGM Cumhuriyet Başsavcıhğı 'ndan dün 'yap.ılanyazılı açı klamada'r ^Törkiye'de mevcut anayasal düzeni yıkarak yerine dini esaslara dayah merkezi Türkiye olan Ortadoğu ülkelerini de içerisine alan sözde 'büyükdoğu lslam devleti' kurmakamacıyla faaliyet sürdüren tBDA-C adlı yasadışı terör örgütü" lideri Salih İzzet Erdiş'in ve arkadaşlannın 29Arahk 1998 günü yakalandıklan anımsatıldı. DGM • Cumhuriyet , : Başsavcılığı'nın •*" ' açıklamasında, yapılan hazırlık tahkıkatmın tamamlanarak 12 Ocak 1999günve 1998/2956 hazırlık sayılı iddianame ıle kamu davası açıldığı belirtildi. Açıklamaya göre, hazırlık soruşturmasında toplanan delillere göre Mirzabeyoğlu ve arkadaşları Saadettin l staosmanoğlu. Mehmet Fazil Aslantürk ün ^mevcut anayasal düzeni silah zoru ile değiştinneye teşebbüs etmek" suçundan TCY'njn ' 'j"h 146/1. f68'2 nr '^ r ' maddeleriyle 3713 sayılı yasanın 5. maddesi uyannca cezalandırılmalan istendi. Sanıklardan Hüsnü Göktaş'ın ise İBDA-C adlı sılahlı terör örgütü mensuplanna yardım etmek suçundan TCY'nin 169. ve 3713 sayılı yasanın 5. maddeleri uyannca cezalandınlması gerektiği belirtildi. Öcalan'm, İtalya'da kalamaması durumunda hesabmı adamlanndan soracağı bildirildi PKK kadrolarma gözdağı veriyorHaber Merkezi - PKK lideri AbduUah Öcalan"ın. îtalya'dan Avrupa dışındaki bir ülkeye gönderilmesinin tartışıidığı ortam- da, örgütün Avrupa'da bulunan üst düzey kadrolanna gözdağı verdiğı bıldınldı. Öca- lan'ın, Roma'da kendisini zıyarete gelen üst düzey adamlanna, İtalya'da kalmasının sağlanamaması durumunda bunun hesabı- nı en ağır şekilde ödeyeceklenni söylediği belirtildi. Italya'nın, Öcalan'ın Roma'da yargılanması seçeneğini kabullenmeye başladığı ileri sürüldü. Inal Batu'nun mil- letvekili adayı olmak için istifa etmesinin ardından boşalan Roma Büyükelçiliği"ne Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Necati Ut- kan'ın atanması kesinlik kazandı. AA'nın haberine göre Öcalan. Roma'da kendisini ziyarete gelen üst düzey kadro- lanna, yıllardır Avrupa'nın nimetlerinden yararlanmalanna fırsat tanıdığını ifade ederek şunlan söyledi: "Şimdi sıra sizde. Kuzey Irak ve Türkiye"de her gün onlarca kadro hayatuu kaybederken sizler Avru- pa'da, siyasi mücadele yürüttüğunüzü söy- leyerek gününüzü gün ettiniz. Bugüne ka- dar anlattıklamuz masal mıydı? Şimdi Av- rupa'da sizlerin yanındayım. Burada kat- • Öcalan'ın üst düzey yöneticilerine şu sözlerle gözdağı verdiği belirtiliyor: •'Avrupa'da, siyasi mücadele yürüttüğunüzü söyleyerek gününüzü gün ettiniz. Bugüne kadar anlartıklannız masal mıvdı? Şimdi Avrupa'da sizlerin yanındayım. Burada kalmamı sağlayamazsanız, emin olunuz ki sizler de benimle gelir, gerektiği şekilde ödüllendirilirsiniz..." mamı sağlayamazsanız,emin olunuz ki siz- ler de benimle gelir. gerektiği şekilde ödül- tendirilirsiniz..." Ocalan'a muhalefet PKK liderinin bu tehditlennin Avrupa kadrolannda büyük moral bozukluğu ya- rattığı ve bazı üst düzey adamlann, gaze- teciCemilGündoğan tarafından Öcalan'ın eleştirilerine karşı oluşturulmaya çalışılan muhalefet cephesini destekledikleri belir- tildi. Öcalan'ın talımatıyla MED TV'deki işine son verilen ve istenmeyen adam ilan edilen gazeteci Cemil Gündoğan'ın. Öca- lan'a karşı geniş katılımlı bir muhalefet cephesi oluşturmaçalışmalannı yoğun şe- kilde sürdürdüğü bildirildi. Aralık ayının son haftasında MED TV'ye konuşan Öca- lan. Kürt kökenli yazarlara yönelik ağır ha- karet ve eleştinlerde bulunmuştu. Gazeteci Cemil Gündoğan'ın Avrupa'da oluşturmaya çalıştığı muhalefet cephesine destek sağlamak amacıyla Pans Kürt Ens- titüsü Başkanı Kendal Nazan ve Kürdistan Sosyalist Partisi Başkanı Kemal Burkay ile görüştüğü bildirildi. Cemil Gündo- ğan'ın görüşlerine Kemal Burkay ve Ken- dal Nazan'ın da destek verdikleri belirtil- di.Italya Başbakanı Massimo D'Ale- ma'nın. "TerorizmksuçJanan Ocalan'a ke- sinlikk İtah/a'da siyasistatü hakkı verilme- yeceği'' sözlerinin, Öcalan'ın ve örgütün Avrupa üst düzey sorumlulannın tedirgin- liğini ve moral bozukluğunu arttırdığı sa- vunuldu. Yetkililer, Cemil Gündoğan'ın muhalefet cephesi çalışması ile 33 Kürt kökenli aydın tarafından yayımlanan bildi- rinin yankılannın süreceğine ve önümüz- deki süreçte örgüt içi aynlıklann yenı tas- fıye ve infazlan daberaberinde getirebile- ceğine dikkati çekiyorlar. Italya'nın Ulusal Ittifak Partisi Senatö- rü EuprepioCurto'nun öncekı gün verdi- ği soruönergesi ve D'Aiema'nın konuşma- sı, Italyan basınında geniş yer aldı. D'Alema çark etti La Stampa gazetesi. "Terör örgütünün elebaşısına İtaKa tarafından sığınma hak- kı verilmeyeceğini" yinelerken D'Ale- manın, Öcalan'ın Roma'da yargılanması fikrinı kabul ettığıni ılen sürdü. La Repubblica gazetesi de, "D'Alema ve Türkler, Ocalan için kavga ediyor" baş- lıgıyla verdiği haberde, terorörgütünün ba- şının Italya'dan aynlmadığı takdırdebuül- kede yargılanacağı görüşünü tekrarladı. ComeradellaSerra gazetesi de. D'Aie- ma'nın önceki günkü konuşmasında. " 1977'deterorizme karşı uluslararası uzlas- ma esasında terör örgütü başının yargda- nabileceğini" söyledığinı iletti. Bu arada Öcalan'la ilgili soru önergesıni veren Ulu- sal Ittıfak Partisi Senatörü Euprepio Cur- to, D'Aiema'nın dünkü konuşmasını de- ğerlendirirken. "Başbakan'ın yapüğı açık- lamalardan memnun değiliz. Hükümet. dış politikada siyasi olarak teksesli olmadığı görüntüsü verdL " diye konuştu. Türbancı savcı Fazilet Partisi'ndenSEYTİ ÇELtKTAŞ YOZGAT - Kamuoyunda "türbancı baş- savcı" olarak tanınan ve son kararname ile Is- tanbul'a "tenzili rütbe'" ıle savcı olarak ata- nan eski Yozgat Cumhunyet Başsavcısı Re- şat Petek. FP'den milletvekili adayı olmak üzere istifa ettı. Daha önce FP yandaşlıgını reddeden ve türbanlı öğrencileri okula sok- mayan Yozgat Fen-Edebiyat Fakültesi Deka- nı Prof. Dr. Yunus Akçamur ve Erciyes Üni- versıtesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Şahin hakkında dava açmasıyla tanınan Petek. iftar yemeği ile Yozgat'a veda etti. Yozgat Cumhuriyet Başsavcısı olarak gö- rev yaptığı süre ıçensınde, "görevini ideolo- jik vesiyasidüşüncesi paralelinde kötüye kul- landığı" gerekçesiyle hakkında iki ayn soruş- tumıa açılan ve bu soruşturmalann sağhklı yürütülebilmesi için "tenzili rütbe"yle lstan- bul'a savcı olarak atanan Reşat Petek'le ilgi- li son olarak "türbanlı öğrencileri okula al- mayan profesörier hakkında soruşturma aç- ması" nedenıyle ıdari soruşturma başlatıl- mıştı. Adalet Bakanlığf nca açılan ve halen devam eden soruşturmalardan ilkinde. Pe- tek'in "görevi sırasında RP veyandaşlarıyla ilgili şikâyetleri taraflı olarak takipsizUkle so- nuçlandırdıgı" müfettiş raporlanyla saptan- mıştı. FP'ye yakınlığınj yalanlıyordu Istanbul'a atanmasına rağmen rapor alarak Yozgat'tan aynlmayan Reşat Petek. FP'den aday olmak üzere görevınden istifa etmesiy- le birlikte. bakanhğın hakkında açtığı ve gö- revinden tenzili rütbeyle alınmasındaki ge- rekçeyı de doğrulamış oldu. Petek, FP'ye ya- kınlığını sürekli olarak yalanlıyordu. FP'den Burdur milletvekili adayı olmak üzere istifa eden Reşat Petek, Yozgat Polisevi'nde veda yemeği verdi. Yozgat Valisi 1. Fuat Uğur ve bazı daire müdürlenyle mesaı arkadaşlannın katıldığı yemekte konuşan Petek, şunlan söy- ledi: "İnsanlann kendilerinegöre bir yaşam tar- ZL düşüncesi, hayat tarzı olabilir. Ancak. biz kendi yaşam tarzunızı bir başkasuıa zorla, ce- biıie dayatmay a kalkarsak bunda da gerçek- ten insan haklaruıa. hukuka, evrensel değer- lere karşı çıkmış olunız. İnsan. hiçbir zaman sınırsız bir hürriyet değiL bir başkasuıuı hu- kukunu çiğnemeden. kendi hakkına razı ola- rak. ama insan olarak sahip olduğu bütün de- ğeıierini yaşayabilmeli. ne başkasına baskı yapmalı ne de baskılara boyun eğnıelidir." Petek. Yimpaş"a ait RTV-66 ve Bayrak TV'leri de ziyaret ederek veda mesajlan ver- di. Petek. açıklamasında başörtülü ögrenci- lere sahip çıkarak şöyle devam ettı: 'Hukuk çiğneniyor' "Bir kısun öğrencüeriımz başı örtük diye. sakab biraz uzamış diye fakültelerine alınma- maktadır. Bu hiçbir yasal temele dayanma- yan. tamamen hukuk çiğnenerek yapılan uy- gulamadır. Ben bir cumhuriyet başsavcısı ola- rak önüme gelen bu şikâyeti değeriendirme- seydim, soruşturmaya almasaydım benim yaptığım da bu'katlıam'a iştirak etmekolur- du. bu zulme ortak olmak olurdu. Şimdi ben soruyorum. fakültelerde kılık-kıy afet genelge- si sebebiy le fakülte kapalı alanlaruıa alınnıa- yan bu öğrenciler hakkında kanun mu var- dır? Bir tek vardır diyecek hukukçu çıkanıaz. çünkü böyle bir kanun yok." Reşat Petek