Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12OCAK1999SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Polislepe
psikiyatrik
seminer
• ANKARA (AA)-
Ankara Emniyet
Müdürlüğü'nde görevli 13
bin emniyet mensubuna,
'psikiyatrik danışmanlık
eğitimı verilecek. Ankara
. Emniyet Müdürü Cevdet
Saral, Eğitim Şube
Müdürlüğü
. Dershanesi'nde
gerçekleştirilen seminerde
yaptığı açış
konuşmasında. Bu
• seminerlerin, "birçok
insanın problemlerini
• çözen polislerin. kendi
sorunlannı da çözmesine
yardımci olacağını"
söyledi
Halk deulete
mektubunu kesti
• ANKARA (ANKA)-
Halkın, Başbakanlık'a
özellikJe "iş" ve "aş" gibi
•jÇeşrtii istek ve görüşierini
ulaşfırdıklan mektup
şayısında büyük azalma
olduğu ortaya çıktı.
Mektup sayısı 1991
yılında toplam 48 bin
•adetken bir sonraki yıl
• Süleyman Demirel'in
seçimlerde isteklerini
kendisine ulaştırmalannı
söylemesi sonucu
patlayarak 159 bine çıktı.
1987 ile 1991 arasındaen
fazla 50 bin adede ulaşan
mektup sayısımn
Demirel'in başbakanlık
görevini bırakarak
Cumhurbaşkanı olması ile
birlikte tekrar eski
rakamına gerilediği
gözlendi. Bu rakam son
yıllarda daha da düşerek
1996 yılında 23 bin, geçen
yıl da ancak 16 bin 864
olarak gerçekleşebildi.
Erbakan-Çağlar
görüşmesi
• BL RSA (Cumhuriyet) -
Kapatılan RP'nin Genel
Başkanı Necmettin
Erbakan'ın, Anadolu
Ajanslan Derneği Bursa
Şubesi'nin iftan için
geldiği Bursa'da Cavit
Ça|l«iSt«nnde ziyaret
etmesi, siyaset ve iş
çevresinde çeşitli
yorumlara neden oldu. İş
dünyası. görüşmeyle
Erbakan'ın, "'Zor
durumdaki Çağlar'a Islami
sermayenin yardım etmesi
için" mesaj verdiğini
belirtirken yerel
siyasetçiler "Çağlar'ın
FP'den adaylığı gündeme
gelebilir" yorumunu
yaptılar
Dolmabahçe
kurtulacak
• ANKARA (ANKA)-
TBMM Başkanlığı,
lstanbul Teknik
Ünıversitesi'ne
Dolmabahçe Sarayı'mn
Swiss Otel inşaatı
sırasında havalandırma
kanallannın kapanması
sonucu ortaya çıkan
rutübet sorununu
çözdürmek için harekete
geçti. Milli Saraylar Daire
Başkanı Ismail Hakkı
Celayir. tstanbul Teknik
Üniversitesı'ne proje
hazırlattıklannı. projenin
Swiss Otel tarafindan
finanse edıleceğini
bildirdi. Swiss Otel
temsilcileri bu olay ortaya
çıktıktan sonra Meclis
Başkanı Hikmet Çetin ile
görüşerek inşaat sırasında
böyle bır sorun
çıkabileceği konusunda
kendilerine uyan
yapılmadığını, bu
sorundan tamamen
habersiz olduklannı
bildirdi.
Bakan
Kavak'a plaket
• ANKARA (AA) - TRT
Genel Müdürü Yücel
Yener. 55. cumhuriyet
hükümeti döneminde TRT
ile ilgili bakan olarak
kuruma verdiğı destek
dolayısıyla eski Devlet
Bakaru Cavit Kavajc'a
şükran plaketi verdi. Eski
Devlet Bakanı Kavak da
18 ay gibı kısa bir sürede
birlikte çalışmaktan büyük
mutluluk duyduğunu ifade
ederek "Birlikte çok işler
yaptığımıza inanıyorum"
dedi. Kavak. "Eğerbir
başan varsa bu. tûm
çalışanlanndır. Benim
görevim ve yaptığım.
sadece önlerini açmak,
engel olmamak, işlerine
kanşmamaktı"' şeklinde
konuştu.
Irkçı girişnmlere tepld
Çifte vatandaşlığı da içeren 'Alman vatandaşhkyasa tasarısı' çalışmalarının son
aşamaya geldiğinin açıklanmasının ardından sağcı partiler karşı hücuma geçtiler
DUZYAZI
METtNGÜR
DUSSELDORF - Federal Al-
manyacia Sosyal Demokrat Parti
(SPD) ile Bırlik 90 Yeşiller'den
oluşan koalisyon hükümetınin. se-
çimlerden önce kamuoyuna ver-
dikleri söze uyarak, çifte vatan-
daşlığı da içeren Alman vatandaş-
lık yasa tasansı çahşmalannın son
aşamaya geldiğini açıklamasının
ardından sağcı partiler karşı hücu-
ma geçtiler.
Seçimlerde kaybeden Hıristı-
yan Demokrat-Hınstiyan Sosyal
Bırlik partılerinin (CDU-CSU).
çifte vatandaşlığa karşı imza kam-
panyası başlatacaklarını. Federal
Anayasa Mahkemesi'ne başvura-
caklannı açıklamaları Alman-
ya'daki ırkçı. yabancı düşmanı
güçleri harekete geçırdı.
Mölln ve Solıngen olaylarının
arkasında olan ırkçı Alman Halk
Birliği (DVU), Cumhurıyetçiler
(REP). Nasyonal Demokrat Parti
(NPD) gibı akımlar, bırlik partile-
rinin açtığı kampanyayı destekle-
dıklerini açıkladüar. DVU Genel
Başkanı Gerhard Frey basma yap-
tığı açıklamada, "Bu görüşü biz
yıllardırsavunuyoruz.Geç bite ka-
hndı. CDU - CSU'nun yaıunda
yeralacağız"'dedi.
Gelişen olaylar üzerine bir açık-
lama yapan Anayasayı Koruma
Teşkilatı Başkanı FeterFrisch. aşı-
n sağ tehlikenin küçümsenmeme-
sı gerektığını vureulayarak şöyle
dedı: "27 Eylûl 1998'deyapdan ge-
nel seçimlerde ırkçı D\ L ile NPD
yüzde 3J oy almış olsalar da. bu
partilerden getecek tehlike küçüm-
senmemelidir. Verilerimize göre
DVU'nun üye sayısı 1997'de 3 bin
artarak 18 bine yükseldi. NPD'nin
üye sayısı aynı yıl içinde 15 bine çı-
karkcn REP'in üye sayısı 500 kişi
azalarak 15binedüşrü. Şiddetkuİ-
lanmaya hanr ırkçı gençlerin sayı-
sı 1996'da 6 bin 400 iken bu sâyı
1997'de 7 bin 600"e çıkü. Bunlar tâ-
ranndan girişilen şiddet eylemleri
1996'da 624 iken 1997'de 790'a u-
laştı. Polis, ırkçı saldınlar karşısın-
da çok «tikkarii olmaİL"*
Federal Içişlerı Bakanı Otto
Schilly, Süddeutsche Zeitung"da
yayımlanan söyleşısınde
CDU - CSU'ya sert tepki göstere-
rek "Almanya'da çifte vatandaşu-
ğa karşı çıkan CDU - CSL, Polon-
ya'daki \lmanlann çiftevatandaş-
lığı için direniyor. Bu, bilinç karga-
şasıdır. Bir Almanın çocuğu kan
bağı yasasıyla Alman oluyor. Bu
çocuk doğar doğmaz entegrasyon
sürecini tamamlıvor mu? Enteg-
rasyon, kan bağı ya da benzeri ku-
rallarla değil. eğitim ve yetistirme
biçimi ile mümkündür" dıyor.
Schilly. çifte vatandaşhk hakkı
verilmesinin Almanya'nın ıç gü-
venlığini bozacağı iddialannı "ko-
mik" bulduğunu belırrtı.
Sendikalann uyansı
Avrupa'nın en çok üyeye sahıp
olan v e merkezı Frankfurfta bulu-
nan IG Metal Sendıkası'ndan ya-
pılan açıklamada, imza kampan-
yasının ırkçıhğı teşvık edici oldu-
ğu. ülkede huzursuzluk yarataca-
gı belirtilerek Birlik partılerı
CDU-CSU'nun kampanyadan
vazgecmeleri istendi.
Eski IG Metal Sendikası Mer-
kez Yüriitme Kurulu üyesi Yılmaz
Karahasan "Kampanya acan par-
tiler muhaiefete düşrükleri için ne
yapacaklannı bilmiyoriar. Yaban-
cı düşmanlığını körüklüyoıiar, fa-
şist güçlerin ekmeğine yağ sürü-
yorlar" dedı.
Karahasan, yapılan tartışmanın
yanlış bır çıkış noktasından başla-
tıldığını. yabancılardan, özellikle
Türkiye kökenlılerden söz edildi-
ğinı belırterek konuşmasını şöyle
sürdürdü: "Halbuki üzerinde tar-
tışılan insanlar ya göçmen yerti ya
da doğma büyüme yerli. Bu çeliş-
Idnin çözümlenmesi. hukuksal ko-
numun loplumsal gerçeğe uydu-
rulmasıy la olur. Oda. üzerinde tar-
üşılanlann yeıii olarak kabul edü-
mesiyle gerçekleşir."
Demokratık Işçı Dernekleri Fe-
derasyonu(DlDF) Genel Başkanı
Hüseyin Avgan yaptığı açıklama-
da, bu kampanyanm sadece "ya-
bana" emekçilere yönelik bır sal-
BakırköyHayvan Bannağı 'nda yolsuzluk
Müteahhitfımıanın hayvanları aç bırakarak kazanç sağladığı iddia edildi
tPEKYEZDANİ
Bakırköy Belediyesi'ne bağlı Bakırköy
Hayvan Bannağı'nın, işletmecilerin usulsüz-
lükleri ve beledıyenın aldırmazlığı nedenıy-
le "ölüm kampına" dönüştüğü iddia edildi.
Belediyede
a
Rehabilitasyon Lzmanı'* ola-
rak da görev yapan bannak sorumlusu Sft-
sen Erkuş tarafindan ihalenin bu yıl da aynı
firmaya verilmesi amacıyla usulsüz şartna-
me hazırlandığı belirtilirken. Belediye Baş-
kan Yardımcısı Uğur Kahraman, iddialan
reddederek. söz konusu şartnamenin, bele-
diye encümenince reddedildiğini söyledi.
Bakırköy Belediyesi'ne ait "SokakHay-
vanlan Geçici Bakım Merked'nde 4 metre-
karelik hücrelerde yaklaşık sekız-on köpe-
ğin üst üstekaldığı. köpeklere düzenli yemek
verilmediği ve bakımsızlık yiizünden günde
yaklaşık 10 hayvanın acı çekerek öldüğu id-
dia edildi. Hayvanseverler, söz konusu ban-
nakta koşullann düzeltilmesi ve bannağı ış-
leten Vetera! fırmasının sahibi Ayhan Çer-
çi'nin görevden alınması için imza toplaya-
rak belediyeye defalarca dilekçe verdikleri-
nı. ancak bir değişiklik olmadığını söyledi.
Bakırköylü hayvanseverlerden Nurdan
Vtrat, bannaktaki yaklaşık 500 hayvanın 66
tane dörder metrekare büyüklüğünde hücre-
de hapis kaldığını belirterek, üst üste kalan
bu hayvanlann ezildiğini, hastalıktan öldü-
ğünü söyledi. Ihale şannamesinde "beslen-
me" şartı olmaması nedeniyle bannaktaki
hayvanlann aç bırakıldığını öne süren Yunt.
hayvanlara dışandan hay \anse\ erler larafuı-
daiı yiyecek götürüldüğünû vurguladı.
Serpil Bûtün ise Bakırköy Belediye Baş-
kanı Ahmet Bahadırh nın başkan seçilme-
den önce sokak hay vanîannın onlar için ya-
pılacak merkezlerde aşılanıp kısırlaştınla-
rak yeniden sokağa bırakılacağına dair söz
verdiğini, ancak seçildikten sonra "Sokakta
hayvan gönnek istemiyorum" diyerek tüm
hayvanlan toplattığını öne sürdü.
Bannak sorumlusu Süsen Erkuş ise sokak
köpekleriyle ilgili şikâyetlerin yoğun olma-
smdan dolayı hayvanlan üst üste banndır-
mak zorunda kaldıklannı öne sürdü. Erkuş,
hayvanlann aç bırakılmadığını, yedi-sekiz
firmadan yemek aldıklanm iieri sürdü.
Bakırköy Beiediyesı Başkan Yardımcısı
Uğur Kahraman da, ihale için Vetenner Fa-
kültesi'yle diyalog halinde olduklannı söy-
ledi.
Istanbul'da kuruma ait yerleri kullanan 20 bin kişi kira ödemiyor
Vakıf binaları işgal altında
İstanbul Haber Servisi - Vakıf-
lar lstanbul Bölge Müdürü Ümit
Çoban. Istanbul'da vakıflara ait
gayrimenkulleri kullanan 20 bin
işgalcinin kira ödemedığini. öde-
yenlerin ise çok düşük kira verdi-
ğini söyledi. Ümit Çoban, vakıf-
lara ait yerleri kullanan kıracılann
yüzde 70 ile yeni sözleşme ımza-
ladıklannı ve tstanbul'daki yıllık
gelirlerinın 2 trilyon liradan 30
trilyona çıktığını beiirtti.
Vakıflara ait yerlerdeki kira
miktarlannın çok düşük olduğunu
vurgulayan Çoban. söz konusu
yerlerin kiralannı. özel sektörün
aldığı kira miktany la eşdeğer y ap-
maya çalıştıklannı söyledi. Ço-
ban, vakıf kiracılannın özel sek-
tör kiracılanna göre yüzde 90 da-
ha ucuz kira ödediklerini, bunun
da esnaf arasında haksız rekabet
yarattığını savundu. Vakıflara ait
yerleri kullanan kıracılann yüzde
70 ileyenı sözleşme imzaladıkla-
nnı ve tstanbul'daki yıllık gelirle-
rinin 2 trilyondan 30 tnlyon lira-
ya çıktığını açıklayan Çoban.
u
İş-
galci konumundaki kişileri kont-
ratb kiracı haiine getirmeye çalışı-
yonız. Ancak kıracılann yüzde
30'u eskiden beri buyerleri kuüan-
dıklannı savunarak yeni sözleşme
imzalanuyorlar'' dedi.
Çoban. "Üsküdar Belediye-
si'nin garaj olarak kuilandığı aJan
için 50 miryar. Ağa Tur'un kuilan-
dığı Merdrvenköy'deki bina içinde
3 nıilyar lira aylık kira bedeli isti-
yoruz. Fakat yeni kira sözleşmesi
imzalayıp kiralannı arrürmak is-
temiyorlar. Binalann boşalülması
veya yeni sözleşme imzalanması
için yargıya müracaat ettik" dedi.
Çoban, Mısır Çarşısı'nda 120
dükkân bulunduğunu ve 100 ile
700 milyon arasında değişen ay-
Itk kira bedeli aldıklanm beiirtti.
dın olmadığını belirterek, "Aynı
zamanda yalanave demagojiye da-
valı bu kampanya. işsizliğe, sosyal
kısıdanıalara ve ırkçıbğa karşı ge-
lişen ortak mücadeleyi engeüeme-
ye, emekçilerin gündemini değiş-
tirmeye yöneliktir. Bu kampanya,
ırkçı faşisdere cesaret vererek yeni
katlianılara sinyal vermektedir.
Emekçilerin buna vereceği en iyi
cevap birteş.meknr."
Sosyal Demokrat Halk Dernek-
lerı Federasyonu (HDF) Genel
Sekreten Dr. Ay dın Sayılan basın
açıklamasında. Bırlik partilennın
girişiminin Almanya'daki siyasi
kültür için büyük bir sorun oîdu-
ğunu belırterek "Demokrasininiyi
işlemesi için güçlü bir muhalefete
de ihtiyaç vardır. Bu partiler bu şe-
kilde Alman kamuov unda inandı-
ncı olamazlar. Toplu işsiziik hâlâ
büyük bir sorundur" dedı.
Avrupa Türk Islam Birliği
(ATlB)merkezinden yapılan açık-
lamada. çifte vatandaşhk yasasına
karşı imza kampanyası başlatanla-
rın ateşle oynadıklan behrtiliyor.
Selüloz-İs Sendikası
'SEKA
öldürülmek
isteniyor'
İstanbul Haber Servisi - Selü-
loz-lş Sendikası Genel Başkanı
Davut Bozkan. SEKAyı öldür-
mek isteyenlerin yarınm yapma-
yarak SEKA'yı doğal ölüme terk
etmek istediklerini söyledi.
Davut Bozkan dün yaptığı ya-
zılı açıklamada, kağıt sanayiin-
de dünyada yaşanan yoğun reka-
betın etkisiyle teknoloji yenilen-
mesi, yeni yatınmlann yapılma-
sı. sanayinin varlığının sürdürü-
lebilmesi için yaşamsal önemde
olduğunu beiirtti. Yatınm yapıl-
masına izin verilmeyen hangi iş-
letme olursa olsun günümüz ko-
şullannda varlığını sürdürübil-
mesİTnn-olaöaksLZ olduğunu sa-
vunan Bozkan, 1993'ten
I997'ye kadar az da olsa SE-
KA'ya yatınm yapıldığını. an-
cak 1998 yıhnda hiçbir yatınm
yapılmadığını söyledi.
SEKA îzmit Müessese-
sı'nden ekonomik ömrünü tü-
kettiğı iddiasıyla sökülüp satı-
lan makinelerin Ankara'da,
Adana'da. Gaziantep'te kurulan
fabrikalarda oldukça kârlı bir şe-
kilde üretime devam ettiğini
vurgulayan Bozkan daha sonra
şunlan savundu:
"SEKA tzmit Müessesesi
örneği, gerekli yatırımlar ya-
pıldığında SEKA Müessesele-
rinin tamamının kaliteli. çeşit-
li, ucuz kâğıt üreterek dünya
piyasalarında rekabet ederek
kârlılığını koruyabiieceğini
somut bir şekilde ortaya koy-
muşıur. Selüloz-fş Sendikası
bu sorumluluktan hareket
ederek SEKA'yı vaşatmak is-
teyen SEKA Genel Müdü-
rü'nden, işçisine kadar herke-
sin gücünfl birleştirip SEKA
tzmit, Balıkesir. Dalaman, Af-
yon, Silifke, Giresun, Kasta-
monu. Çaycuma müessesele-
rini yatırımsızlık zincirinden
kurtarabilmek amacıyla toplu
iş sözleşmesine, yahrım kurul-
ları adı altında işçilerin de ka-
tılabileceği bir kurulun oluş-
turulmasını, SEICA'nın hakkı
olan yatınm için gerekli öde-
neklere ulaşmasında sendika
ve işçinin bir nebze de olsa kat-
kısının olabilmesi için zorun-
lu görmektedin"
w
Üınversitelerin dil kurslan yasal değü'
YTJSUF ZtYA AY
Milli Eğitim Bakanhğı (MEB) ile yaban-
cj dil kursu düzenleyen üni\ ersıteler arasın-
da anlaşmazlık yaşanıyor. MEB, üniversite-
lerin. ücret karşıhğında halka açık yabancı
dil kursu düzenlemesinin yasal olmadığını
duyurdu. Özel Yabancı Dil Kurslan Deme-
ği (ÖZDİLDER) Yönetim Kurulu üyesi Le-
vent Süer de üniversitelerin bu kurslardan
devlet olanaklanyla, vergısı ödenmeyen ge-
lir elde ettiklerini öne sürdü.
Kurs düzenleyen üniversitelerden Mar-
mara Ünıversitesi Rektör Yardımcısı Prof.
Dr. Ahmet Hayri Durmuş ise elde ettikien
gelirin vergisinm ödendığinı ve 625 sayılı
yasanın ünhersiteleri bağlamadığını söyle-
di. Marmara Üniversitesi ve Ankara Üniver-
sitesi Türkçe Ögretim Merkezı (TÖMER)
gibı kurumlann MEB'in denetimi dışında
ücret karşılığı halka açık yabancı dil kurs-
lan düzenlemesi bakanhğı harekete geçir-
di. MEB, yayınladığı genelgeyle üniversite-
lenn personeli ve öğrencileri dışında ücret
karşılığı kurs düzenlemesinin yasaya aykı-
n olduğunu bildirdi.
Üniversitelerin halka açık yabancı dil
kurslannın, 625 sayılı "Yabancı Dil Eğjtimi
• ÖZDÎLDER, üniversitelerin yasayı çiğneyip devlet olanaklanyla vergisiz
kazanç elde ettiklerini öne sürerken kurs düzenleyen üniversitelerin yetkilileri
ise kurs gelirlerinin vergilendirildiğini sa\aındular.
ve Oğretimi Kanunu"na aykın olduğu be-
lirtilen ve MEB Özel Eğitim Kurumlan Ge-
nel Müdürü GüngörKıtaç imzasıylavalilik-
lere göndenlen genelgede. üniversıtelenn
açacaklan yabancı dil kurslannın yalnızca
kendi personeli ve öğrencilerine yönelik ol-
ması gerektıği bildirildi.
Genelgede. üniversitelerin MEB'den izin
almadan halka açık ve ücret karşılığı özel
kurs açması durumunda, 625 sayılı yasaya
aykın hareket edecekleri uyansında bulu-
nuldu.
'Onlem alınmalı'
lstanbul İl Mıllı Eğitim Müdürü Ömer
Balıbey de ilçelere gönderdiğı resmı bır ya-
zıyla "her ne türden olursa olsun bilgi ve be-
ceri kazandırmak ya da başka maksatla eği-
tim faaliyeti adı altında yürütülen bütün or-
ganizasyonlann milli eğitimin temel amaç
ve ilkeleri ile düzenlenmiş amacına uygun
olarak > ürütülüp yürütülmediğinin denet-
lenmesi ve önlemlerinin alınması gertktiği-
ni" duyurdu.
ÖZDİLDER Yönetim Kurulu üyesi Le-
vent Süer. üniversitelerin gazetelere verdı-
ği ılanlarla halka açık yabancı dil kurslan
düzenledığinı belirterek üniversıtelenn bu
kurslarla 625 sayılı yasayı yıllardırhiçe say-
dığını savundu.
Süer. üniversitelerin bu kurslarla devleti;
bına, elektrik ve suyunu kullanarak zarara
uğrattığını iddia etti. Üniversitelerin yalnız-
ca kendi personeli ve öğrencilerine yönelik
düzenlemesi gereken kurslan, para karşılı-
ğı herkese vererek yasaya aykın davrandı-
ğını beiirtti.
Süer şunlan söyledi: "Türkiye Cumhu-
riyeti'nin ilgili tüm yasa, yönermelik ve ge-
nelgeleri kapsamında faaİivci gösteren. her
hareketi Milli Eğitim Bakanhğı tarafindan
takip edikrek denetlenen. devlete vergisini
veren yasal kurslar, bu şekilde haksız reka-
bete uğratılarak cezalandırılıyor. Kanuna
ay kın faaliyette bulunan üniversiteler ise bu
şekilde ödüHendiriByor."
Halka açık ücretlı yabancı dil kursu dü-
zenleyen Marmara Üniversitesi'nin Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Hayri Durmuş
ise kurslardan elde edilen gelirin vergisinin
ödendiğini vurgulayarak vakıf gelirlerinin
yüzde 44'ünün, döner sermaye gelirlerinin
de yüzde 10'unun vergi olarak ödendiğini
beiirtti.
Üniversitelerin 2547 sayılı Yüksek Öğre-
tün Kanunu"na tabi olduklannı ve 625 sa-
yılı yasanın üniversiteleri bağlamadığını be-
lirterek üniversitelerin 2547 sayılı yasaya
göre YÖK'ün onayıyla araştırma ve uygu-
lama merkezı kurabildiklerini vurguladı.
fc
Rakip istemiyorlar'
Bu merkezlerin her ünıversitede tek dö-
ner sermayeye dönüştürüldüklerini anlatan
Durmuş, 625 sayılı yasanın 2. maddesine
göre özel öğretım kurumlannın faalıyetle-
rıni sadece kazanç sağlamak için düzenle-
yemeyeceklen hükmünü açıkça ortaya koy-
duğunu, özel yabancı dil kurslannın itiraz-
lannı buna dayandırdıklannı söyledi. Bu
kurslann aldıklan ücretlenn, ünıversıtele-
rinkınden yüksek, eğitim nitelığinin ise üni-
versitelerinkınin altında olduğunu savundu.
Durmuş. "Ozel öğretim kurumlan, üniver-
sitelerin kendilerine rakip olmalarını is-
temiyorlar'* dedi.
ORHAN BtRGİT
Onseçim...
Işin püf noktasını tam bilmesi mümkün olmayan
kimseier için "önseçim" kurumu, aday saptama-
sında, en dürüst çözüm yolu gibi gelir.
Bu görüşte olanları tamamen haksız saymakel-
bette doğru değıldir. Ama özellikle gelişmekte olan
toplumlarda, etnik, feodal, dinsel ya da başka et-
kenlerle ortaya çıkan kimi güç odaklarının, önse-
çimler nedeniyle hayli hareketli bir trafiğin merke-
zi olduğunu da unutmamalan şartı ile.
Partiler adaylarını ya merkez yoklaması ya da
önseçim yolu ile belirliyorlar. Bilmeyenler için söy-
lemek gerekirse, birincisi genel başkanların; ikin-
cisi de parti örgütünün eğiliminin yansıması ola-
rak isimlendirilebiliyor.
Ama işin gerçeği, her ikisinin de küçük ton fark-
lan ile aynı kapıya çıktığı.
Bakınız niçin?
Partilerin kuruluşlarında, oyunun değişmeyen
kuralı, oluşturulacak örgütün atanmasında doğal
olarak üstteki yetkili kurulun söz sahibi olması. Adı
diyelim ki genel başkan ya da genel merkez olan
o kurul, illeri belirliyor. lller de ilçeleri. Sonra ilçe-
ler, mahallelere kadar uzanarak tabandaki partili-
leri saptıyorlar.
Partililer kendi aralarında mahalle kurullarını
oluşturarak ilçelerin kongrelerine gidecek "de/e-
ge"leri seçiyorlar. O delegeler, il kongrelerine gi-
diyor ve il yöneticileri ile merkez delegelerini be-
lirliyorlar. Emme basma tulumbaya benzetilebile-
cek bu işleyiş sırasında, sistemin borusunu tıka-
yacak küçük bir "fazlalık" devreye girmiş ise an
üstten aşağıya doğru haberleşme sistemi devre-
ye giriyor ve gerekli ayarlama yapıtıyor.
Gerekli ayarlamanın adı, siyasi partiler sözlük-
lerinde herhangi bir yönetıme ışten el çektirerek
yerlenne yenilerini atamak olduğu için zaman za-
man gözden kaçan devreye girişler olursa, o tûr
düzenlemeler ile arızanın yaygınlaşması da önlen-
miş oluyor.
Bu nedenle ben, yanm yüzyılı bulan politik ya-
şamımın içinde, oyunu hep bu doğal kuralını bile-
rek ya oynamış ya da izlemişimdir.
Bir önseçim anısı.. t]_
Size başımdan geçen bir ön seçim öyküsü ak-
latmalıyım: •'
1965'te CHP istanbul İl Başkanı rahmetli Ali
Sohtorik. benim milletvekili adayı olmam için ola-
bildiğince ağıriığını koymuştu. Delegelerle ilişkile-
rimizi, il yönetim kurulundan Suat Ulugay, Kadj-
köy llçe Başkanı Uğur Kalafatoğlu ile birlikte üç-
lü bir ekip olarak yürütüyorduk.
Dönemin Gaziosmanpaşa ilçesinden delege sa-
yısı fazla olan bir isim ile ilişki kurmamız söylenil-
Üçümüz de "konsomatris mesleğine yenibâş-
lamışlann" kalp çarpıntısı ile sözü edilen üyeyj,
dönemin ağırbaşlı bir lokantasında ağıriadık. Ken-
dimizi tanıttık, düşüncelerimizi sıraladık. Konuğu-
muzla yedik, içtik. Bütün bunlar olurken üçümüz
de gözlerimizle "delege ağası" konuğumuzun tep-
kilerini ölçüyorduk.
Aynlırken ellerimizi sıktı. Ve üçümüzün de yeri-
ne getiremeyeceği taktiğini verdi. Başka aday
adaylannın o günlerde adından çok söz edilen bir
Küçükçekmece motelinde delegelen ağırladığırıı
söyleyerek istersek gerekli rezervasyonlar için bi-
ze yardımcı olabileceğini öneriyordu.
O ekibin içinde sadece benim seçilebilecek bir
yerde aday olabilmem, Eminönü ilçesindeki yöne-
tici arkadaşlarımın öteki ilçelerle pazarlık güçlerin-
deki ağırlıklanndan doğmuştur.
Bugünkü "Düz Yazı"ya önseçimin niçin konu
yapıldığını merak edenler için yine Deniz Bay-
kal'ın kulaklannı çınlatacağım:
Cumhuriyet Halk Partisi, örgütünün de genel is-
teklerine uymuş olmak amacıyla adaylarını çoğu
yerde önseçim yaparak saptayacak.
Mesela, Ankara ve Istanbul'da büyükşehir be-
lediye başkan adayları için de önseçim yapılaca-
ğı bildiriliyor. Genel başkan, Istanbul'da Zütfü Li-
vaneli'ye, başkentte Murat Karayalçın'a önse-
çime katılmalan için aday olmalarını önermekle
kalmıyor, her ikisi için de hem de kamuoyu önün-
de ağıriığını koyarak övgüler sergiliyor.
Her iki siyaset adamının bu başkanlıklar için bi-
çilmiş kaftan olduğunu söyleyerek genel merkez
tarafindan adaylıkları ilan edilse, sanki antidemok-
ratik bir işlem yapılmış olacak.
CHP Genel Başkanı'nın, Ankara ve Istanbul'da
büyükşehir belediye başkanlıkları için önseçime
katılmaya hazırlanan öteki aday adaylarına daha
maç başlamadan "kırmızı kart" gösteren hakem
görevini üstlenmesi, bana rahmetli Turan Gü-
neş'ten dinlediğim bir anekdotu hatırlattı:
Ülkenin birisinde erler dahil silahlı kuvvetler
mensuplarının da genel seçimlerde oy vermesi
için yasa çıkarılmış. O ülkede seçim yasasına gö-
re her parti için ayn bir sandık konulurmuş.
Bölük komutanı, askerlerini toplayarak isteyenın
istediği partiye oy vermekte özgür olduğunu, ak-
sini ileri süren olursa inanmamalannı söyleyerek
"Şimdi ben sizi vicdanlannızla baş başa bırakmak
için odama gidiyonım" demiş ve kasketını oy a t ^
mak için açılmış deliğini kapatacak biçımde san-
dıklardan birisinin üzerine bırakmış. Ve kapıdan
çıkarken başçavuşa seslenmış: •
"Şapkama dikkat et. Yerinden kıpırdar£
gözünü patlatınm." $
lstanbul ve Ankara'daki CHP örgütleri, o meni-
leketin birisindekı bölüğün askerierinin durumurt-
da kalırlarsa tam bir "emir kulu" olacaklar, yok
genel başkanı dinlemezlerse Baykal'a hem de taırı
genel seçimleröncesindegüven beslemediklerini
ilan eder duruma düşecekler.
O zaman da örgütünün güven beslemediği
genel başkan, sade yurttaşlardan, başbakanlj{(
benim hakkımdır, diye nasıl oy isteyebilecek? j
Yani değneğin iki ucu da kirlenecek... ,.
Değneği kurtarmak, galiba çok eski yol arkadas-
lanm sevgılı Nurettin Sözen ile Erol TuncerTrı
bulacaklan çözüm yoluna bağlı. '
Faks:0212-677 07 62 <
E-Mail: obirgit c cumhuriyet.com.tr -'