24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12OCAK1999SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Yücel Erten 'Ferhad ile Şirin'de masal düzlemini aşarak oyunu 1948'lere taşıyor NâzımTaıia FerhadlarınGÜLERÇETtN Nâzım Hikmet'm 1948 vılında Bursa Hapıshanesı'nde tamamladığı Ferhad ile Şirin oyununda 'çeşmelerden suyun akı- şmı ve Ferhad'ın Şiiin'in kucağında ölu- şunü' yazmaz Piraye'ye yazdığı mektup- ta şoyle anlatir bu değışıklığı 'Ferhad üe Şirin'deseniniebana benzeyen bir tarafvar ki adeta kendimi sana kavuştuğum anda senın kucağında oldurmuşgıhı olacaktım. Buna gucum vetmedı... Hem zaten henuz çeşmelerden su akmadı ve ınsanlar umıt- k, havranukla Ferhad'ın gurzunün sesıni dinlemekle meşguller...' Ferhad ınsevda- sı halkla butunleşır Nâzım ın yorumun- da, sevdası emeğe, tutkusu mücadeleye, çeşmelerden akan su halkın zafenne, bı- rey topluma dönuşur YüceJ Erten, oyunun tamamlanışının 50 yıhndalstanbulDevletTıyatrolan'nda Nâzım'la Ferhad'ın mücadelelennın bu- tünleştığı, Ferhad ile Şınn'ın aşkının ma- sal duzlemını aştığı farklı bır Ferhad ile Şınn yorumuna ımza atıyor Nâzım'la Fer- had'ın oykulen sevdada ısyanda. müca- delede butunleşıyor Ferhad Nâzım'a. Ar- zen'de geçen masal, Nâzım ın 1948'dekı savaşımlanna. Demırdağ'ın suyu, obuyuk zaferedonuşuyor Erten'leozgunvorumu uzenne soyleştık - Ferhad ile Şirin'i lstanbul Devlet Tt- yatrosu'nda sahneleme projesı nasıl oluş- tu? Oyunun Turkıye'dekı 4 ayn sahnelenı- şını bır ortak yapım olan fılmını ve bın Turkıye de, bın Ozbekıstan'da olmak uze- re \rif Metikorun besteledığı balesını ız- ledım Butunbuvorumlarbende*oyunun başka rürlü okunması gerekhor" duygu- sunu bıraktı Hemen eklemelıyım kı bu- radan yola çıkınca masa! duzlemmde ge- zınen ıtaatkâr sahneleyışlenn bır benze- nni yapmayı çok anlamlı bulmuyorum Hem zaten her sahnelenış, bır okuma bı- çımı degıl mıdır9 Bır yandan lstanbul Dev let Tıyatrosu'nun salt nıtelıkh tıyatro eserlennm yan yana getınlmesı degıl, 'yo- nımculann yorumlannı' hareket noktası kabul eden repertuvar anlayışı, ote yan- dan Nâam Hikmet'm 'Ferhad ile Şirin'ı Bursa Hapıshanesı'nde 1948 vılında ta- mamlandığı goz onune alınırsa, yazılışı- nın 50 yılında oluşu, lstanbul Devlet Tı- yatrosu'yla bu oyunu hoş bır buluşma noktasına getırdı -Oyunu masalduzkrninin dışında okur- ken çîkış noktanız neydi? 'FerhadfleŞirin'bırmasaldır amaben- ce bu oyunda 'masal' mecazdır Oyun, aydınhksaiaşımıuzennedır Basb, zu'lum. ışkence, hapıshane, ulku, devnm, sevda ve hasret uzenne bır ovundur Ferhad'lar ve Nâzım'lar ûzenne bır oyundur Benbu metnı başka türlu okuyorum, çunkü oyu- nun masaldan ote anlamlar taşıdığına. ye- nı ve guncel anlamlar urettığıne ınanıyo- rum Oyun masal gıbı başlar, ama masa- la geçıt venlmez Masal orselenır, parça- lanır, kmlır, dağıtılır Pekı masal yoksa erhad ile Şınn bır masaldır, ama bence bu oyunda 'masal' mecazdır Oyun aydınlık savaşımı üzennedır Baskı. zulüm, ışkence, hapıshane, ulku. devrım, sevda ve hasret uzenne bır oyundur Ferhad"lar ve Nâzım'lar uzerıne bır oyundur Metnı başka rurlu okuyorum, masaldan öte anlamlar taşıdığına, yenı ve guncel anlamlar urettığıne ınanıyorum Oyun masal gıbı başlar, ama masala geçıt venlmez Masal orselenır, parçalanır, kınlır, dağıtılır Pekı masal yoksa ne vardır 9 Masalın çağnşımlan vardır' ne vardır9 O zaman masalın çagnşımlan vardır Oyundakı "Bizim Ferhad, yahut başka bir Ferhad" cumlesınden yola çıkarak mene\ışlenen bu çağnşımlar, dramatur- gıyı "Ferhad'lar vada Nâzım'lar" ızleğı- ne ulaştınr Yanı artık eskı çağlarda Ar- zen şehnnde geçen bırmasalla degıl 1948 yılı ile oyunun \e yazann ıçınde bulun duğu koşullarla yuzleşir duruma gelınz Çalışmalar sırasında goruldu kı oyun. seç- tıgımız okuma bıçımme vanıt verıyor ve Arzen şehrının kapıları yakın tanhımıze açılıyor Ferhad larlaNâzım'f SJ, ısyanı. hasretı, möeadeles vor sarmallaşıvor - Nâzun'ı da m una katarken Nâzım'la Ferhad'ı adeta ozdeşleştınrken çıkış nok- tanız bu muydu? Oyunda Ferhad bıre bır Nâzım degıl- dır belkı, ama az once de değındığım gı- bı sevdasıvla ısyanı. hasretı mucadele- sıyle kucaklaşıyor bu savaşımla Araştır- ma ve çalışmalanmız sırasında keşfettı- ğımız bır mektup, bu seçımımızın doğru- luğuduşuncesınıpekıştırdı Nâzım tambu oyunu yazdığı dönemlerde, Va-Nu lara gonderdığı bır mektuba 'Ferhad Nakkaş' ımzasını armıştı Nâzım Baba'dan bır ar- mağan almış gıbı sevındık Çünku bu bel- ge bır an lamda "Oyun Ferhad'lar ve Nâ- am'lar üzerinedir" seçımımıze onay ve- nyordu - Ferhad'ın Şirin'e olan aşkının halkla butunleşme sürecini değerlendinr misi- nız? Nâzım Pıra\c >. \ •Ferhad Ş dan bır oyun yazmava başladığını sov ler »oylemez şunu hemen ekleme gereğı ya dahevecanıduyuyor "..amaovletekba- şına bir sev da oyküsu olmavacak bu." Za- ten ovunun adına donup baktığımızda, "Ferhad, Şınn, Mehmene Banu ve Demır- dağ Pınannın Suyu" alt başlığı karşımı- za çıkıyor Oyun kışılennın ısımlennden gayn, Demırdağ Pınan'nın Suyu ne ola kı9 Masalda kardeşı Şınn'ın yaşayabılmesı ıçın guzellıgını feda eden Mehmene Ba- nu, Ferhadcian Şınn'ekavuşabılmesııçın bır fedakârlık herkesın 'imkânsız' dedı- ğı şeyı ıstıvor 'DemirdağYnı deleceksin, pınann suyunu şehre akıtacaksın. ancak ozamanŞınn'ekavuşabilirsın.' Ve Ferhad başlıyor 'ımkânsızı delmeye.' Mehmene Banu 11 yı! sonra koşulu ortadan kaldı- nyor ve donup evlenebılırsın dıyor Şı- nn'le Ama Ferhad susuzluktan kınlan şehn suya kavuşturmaya kararlıdır 'Sen şehri benden çok seviyorsun' dıyen Şı- n'rt'e. 'Sen şehirden değil misin' dıvor Sevdaya sevda>la uzanan kollan bu>u- yor Ferhad'ın guçlenıvor Hasretı muca- deleve mucadelesıulkuvedonu^uyor Nâ- zım'ın Ferhad ından se\ da emeğe bırey- sel olan toplumsal olana donuşuvor - Ovıınu dekor ve kostum gibı oğelerle günumuze taşırken amacınız nevdi? Sız- ce Ferhad ile Şirin gunümu/ ızle>ictsi\le Senaryosunu Yılmaz GüneyJ in yazdığı 'YoV 17 yıl aradan sonra gösterilecek Duyarsız kalmamayacak bir isyan çığlığıKültur Servisi - Senaryosunu Yılmaz Güney'ın yazdığı Şerif Goren ın yönettığı Yol fılmı 17 vıl aradan sonraTurk ızley ıcısıy- le buluşuyor Müzıklennı Zıilfü li- vaneli'nın yaptığı Tank Akan, Şerif Sezer Halil Ergün, Necmet- rin Çobanoğlu Hıkmet Çelik ve Tuncav Akça nın rol aldığı Yol. şu- bat ayının son haftasında gosten- megırecek Fılmınyapımcılığını Güney Fılm, Cactus Fılm, edıtor- luğunu Yılmaz Guney Elizabeth Webch kameramanlığını ıse Er- doğan Engin ustlenmış Fılmın seslendınlme aşamasında Halıl Ergun, Muşfik Kenter, Nilufer Akbal Rutkav Km ve Şerif Se- zer gıbı ısımlergorev alıyor Yanaçık cezaevınden bır hafta- lığına ızne çıkan beş mahkûmun yol hıkâyesmın anlatıldığı fılmde, ayn ayn beş mahkûmun hayat hı- kâyelen veyaşantılanndan kesıt- ler araeıhğıyla genış bır Türkıye panoraması çızılıyor Mahkûm- lardan Suleyman, Mev lut, Omer Memed Sahh ve Seyıt Alı Fırat' ın araeıhğıyla sunulan panorama, asıl olarak ulkenın ıçensı ve dışa- nsıyla 45 mılyonluk bır hapısha- ne olduğu gerçeğmın altını çızı- yor Yılmaz Guney o donemde Yol hakkında şunlan soyluyordu "Hüznün savısız tonu, birçok yu- zü vardır: çıçekler, kuşlar ve rüz- gârlar gibı. Ben, bazı vakın arka- daşlanmın aracıbği'v la. hııznu, sev- ghı ve kederı anlatmava çalıştım: her ne kadar bazılan tarafından anlaşdmaz ve inanılmaz bulunsa da... Öyle hissediyorum ki insan- lar v aşadıkça hüzun, sev gi. keder, çeşıtlı bıçimlerde var olmav a de- vam edecek. Çunku -farkında ol- sun va da olmasın- sev gı, huzun ve kederi sadece insan bir arada va- şayabılir." 1^82 yıhndaCannes Fılm Fes- tıvalfnde Altın Palmıye Odulu'ne değer bulunan Yol, aynı zaman- da Fıprescı Uluslararası Sınema Eleştırmenlen Odulu ve Kılıseler Bırlığı Odulu'nu aldı O donem- de dunya basını da Yol'dan ov- güyle soz edıyordu 1982 yılında Le Nouvel Observateur gazetesı İTT AAüznün sayısız tonu, birçok yüzü vardır, çiçekler, kuşlar ve rûzgârlar gibi. Ben, bazı yakın arkadaşlarımın araeıhğıyla, hüznü, sevgiyi ve kederi anlatmaya çalıştım; her ne kadar bazılan tarafından anlaşılmaz ve inanılmaz bulunsa da... Öyle hissediyorum ki ınsanlar yaşadıkça hüzün, sevgi, keder, çeşitli bıçimlerde var olmaya devam edecek. Çünkü -farkında olsun ya da olmasın- sevgi, hüzün ve kederi sadece insan bir arada yaşayabilir.' Yılmaz Güney vazarlarından VI. Vlardore, "Her şeyden bıkmış olanlar, Cannes Film Festivali'nde zaten her şeyi gormuş olduklarını duşunuvor- lardi. Ne var kı bu yıl gorulmemı- şi görduler. Juri buvuk bir cesa- retle, Altın Palmiye'yi Mıssing'lc biriikte rejisorunun çekemedığı bir filme verdi" dıye yazarken Lutte Ouvnere gazetesınden Oli- vierBelinşoyledıyordu "\ol,hıç kımsevı duvarsız bırakmavacak bir isyan çığlığıdu-r Dunya bası nında yer alan bazı haberler ıse şov ley dı Gerard \'augeois / H u- manıte- DımaiKhe '"Kadının oz- gur olmadığı bir toplum ozgur ola- nıaz. Bır başka ulusu e/en ulusun keııdısi de csırdır. Vol, scmbolik olarak tuııı Turkn e'nın mahkûm olduğunu ve ezildığını gostermek amacıyla, kadın ve kurl ulusun- dan yola çıkıyor." Robert Chazal France-Soır '•\,ol,tezatların fılmi. Yumuşak vesert goruntuler; gok- v u/unü delen sılahlar: gerçekleşe- meyecek nışan torenlen ve umut- su/ dulluklar... Tum goruntuler davanılma/ olçude aıımasız." \ ılmaz Gune\ Kulrur ve sanat Vakfı ve Fatoş Güney"ın çabala- nvla fnıaj studyolarında elden gc- çınlen fılm, çekıldığı donemın vetersızlıklen ve surgun yaşamı- nın kısıtlı koşullanndan anndınl- mak amacıyla dublajı, muzığı ve efektlenyle çağın son teknık ım- kânları kullanılarak yenılendı 1982 yılından bu yana ulkemız- de gostenlme ımkanı bulamayan Vol filmı 35 kopya olarak hazır- landı Fatoş Guney Yol fılmmın gos- tenmıyle ılgılı heyecanını şusoz- lerledılegetınyor "Oisimsizkah- ramanlann varatRisu onlan olüm- suz kılan bir y urekde bızimk' bir- iikte yaşıyor ve çarpıyor bu gor- kemli filmde. ^ ılmaz Guney 'in ytireği bu. Onun kahramanlan artık beyazperdede belirecekler. Onlar gerçek. onlar, bugun bızim ulketnızde vaşıvortar. Onlar siz- krsınız. Onlar bızım insanlanmız. Onlar kır çıçeklen, şebboy lar, me- nekşeler. Destansı yolculuklannda onlan yalnız bırakmayın.'* Film önemini yitirmedi Fatoş Guney y aptıgı konuşma- da Yol filmının aradan 17 y ıl geç- mesıne rağmen onemını yıtırme- dıgını ve tılmın bu süre ıçınde tum dunyada gostenldığını belırt- tı Kultürumuze sahıp çtkılmast gerektığını vurgulayan Guney, bugun gençlenn Yılmaz Guney gıbı btrustayı tanımadığını vebu anlamda Yol gıbı bır fılmın gos- terıme gırmesının onemlı oi- dugunu belırttı Fılmın gostenmıv - le ılgılı duyduğu hevecanı dıle getıren Fatoş Guney •'Vol'un genç kuşaklarla ve vefalı seyircisiyle buhışmasını çok nıerak edrvorum" dedı Zulfü Lıvanelı de Yol filmının onemıne değınerek şunlan söyledı "Türkiye'de ınsanlar Yol'un kazan- dığı başanlan bılıvorlar.. ancak goremediler. Hepimızın yaşamın- da onemli bır yeri olan bu filmin gosterime girmesı çok onemlı. V ıl- maz Guney gibi bir ustaya gön- derilecek en gu/el selam bu." Fılmın oyunculanndan Tank Akan ve Halıl Ergun de Yol'un Türkiye'de gostcrıme gırmesın- den duvduklan mutluluğu dıle getırdıler savaşıhangi platformda buluşacak? Oyunu y akın tanhımıze ılışkın çağnşım- lar alanmda gelıştırmenın doğal sonucuola- rak masaldan gerçeğe zıplay an dızge. de- korun ve kostumun de "gûnümûz'' dıye tabırettıgınız veashndaNâzım'ın ıçınde bulunduğu "aydınuksavaşımmın" karşı- laştığı baskı. zulüm, ışkencenın ızlennı ta- şımasını zorunlu kılıyordu Ve bence ma- salın ıçınde bu mucadelenın ıpuçlannı ya- kalayan Nâzım. gerçegı masal gıbı yaşa- mak zorunda kalan ya da bırakılan 'gû- nümüz' ızleyıcısıne -bu okuma bıçımıy- le- çok daha sağlam ıpuçlan v enyor dıye duşunuvorum Çunkü bu okuma bıçımıy- le orselenen. kınlıp dökulen, yanda kalan masal surup gıden baskı, zulüm ve mu- cadele gerçeğmın, ızleyıcıye ulaşmasmın destekçısı yol göstencısı oluyor bır an- lamda Bu anlamda "günümüz" deyışının ar- dına bır soru ışaretı koymak îbtenm De- ğerlı ^anatçımız Mebn Deniz'le seçtığı- mız çızgı. aslında 1948 dolaylannı betım- ler Yanı tam ellı yıl önce Nâzım Hik- met'm bu o\unu yazdığı donemı Ama aradan geçen 50 yıl ıçınde. toplum olarak durduğumuz verde çok banz bırdeğışık- lık bır ılerleme olmamışsa oyun 'bugü- ne' kadar uzanan gondermeler taşıyorsa, bu da vararlıdır - Oyunlan şhrlennin gölgesinde kalan Nâzım Hikmet'in oyun yazarlığını değer- lendinr misiniz? Bırkere Nâzım Hikmet'm kendı oyun- lan konusunda takındıgı alçakgonullu go- rüşler,kımseyıyanıltmastn NeNâzım'ın ovunları zayıftır ne de Nâzım kendı soy- leyışıyle "üçuncu sınıf bir oyun yazan- dırf Bunu ılk kezben sövlemıyorum Nâ- zım'ın tıyatrosu uzenne 1995'te duzenle- nen bır yuvarlak masa toplantısının ar- dından Nâzım Hıkmet Kultur ve Sanat Vakfı tarafından yayımlanan kıtapla, bır ortak metınde yer alır Bu ortak metınde- kı şu gorüşlere katıldığımı belırtmelıyım "Nâzım Hikmet'in tiyatrosu. şiirinin göl- gesinde kalmmaksınn. bu rur onyargıla- nn etkısinden sıynlınarak tiyatro sanatı- nın özgul duvarlılığı ile kavranmalıdır. Böyle bağımsız yaklaşıkiıgında Nâzım'ın tiyatro sananmızı duny^ya taşımada dayu- nabileceğimız ovun vazarlanmızın en on- de gelenleri ıçınde olduğu da gorulecektir. Nâzım rrv^ırrosunun klasik olarak değeri, onu ürunlerinın taşıdığı guncelliklerde, genel insansal ve ileriye dönuk sûrekli ta- zeiikte yatmaktadır." - 19^*de tstanbul Şehir w Ankara Dev- let Tıyatrosu "ndaki iki başanlı Brecht vo- rumunuz goz onune ahndığında, odenek- li tiyatrolarda da zorun başanlabıleceğıni kanıtladınız. Bır sanatçı olarak odcneklı ö- yatrolarda çalışmayı değeriendınr mısı- niz? Son dönemlerde bazı goruşler tedbır- sizce tckrarlanır oldu 'Devlebnsanatçısı olur muvmuş?',' Devlettıyatro yapar ım", 'devletın sanatçısı memuıiaşıyor, memu- riyet psikolojısı de sanab engeUiyor' gıbı Bunların tartışılmasına — — ^ — • ıtırazım yok Ama her- kesın bır boyaya batınl- masına da razı değılım Fızıkı açıdan bır örnek olsun dıve soyluyorum Ben Devlet fıyatrola- n'nın kadrolu rejısonı- yum Yanı moda dey ım- le devletın sanatçısıyım Ama şu anda Turkıye sahnelennde 4'u tıyatro. 2'sı opera olmak uzere, 6 sahneleyışım sergılenı- yor Bunlannherbındu- şunsel \ e sanatsal duzey- de sevırcıvle ve kendı- sıyle hesaplaşıyor De- mek kı devletın sanatçı- sı olabılıyor devlet tı- yatro yapabılıyor, dev le- tın sanatçısı da mutlaka memur zıhnıyetlı olma- yabılıyor Ben halkın ver- gılenyleyaşayan bır dev- let kurumunda, lyı şeyler, durüst şey ler, onurlu şey- ler yapılabıleceğıne ına- nınm Ama donup ken- dı durumumuza eleştırel bır gozle bakmak v e uy- gar bır yenı yapılanmayı başarabılmek koşulu ile Pancaroglu Akbank Oda Onkestrası'nda • Kültur Servısi - ( em Mansur yonetımındekı Akbank Oda Orkestrası, 27 Ocak'ta Sabancı Center'da muzıkseverlerle buluşacak Hakan Şensoy ve Şırın Pancaroglu nun solıst olarak katılacağı konserde Yalçın Tura Debussy Rautavaarave Respıghı'nm yapıtları seslendınlecek Sanal Ördek mîzah dergisi çıktı • Kultur Servısi - Sanal Oıdtk trızah dı-tgısınııı ılk sayısı çıktı Dergıde muzık yazılan, smema ^yleşılen, yıtırdıklerımızle ılgıh savfalar bulunuvor Sanal Ordek ın ılk sayısında >u ısımler ver alıyor Akıf Kurtuluş. Altay Martı Abdurralıman Celebı Tolga Çandar Cem Sancar, Mesııt Kara Sezaı Sanoğlu Suralp Ku^oğlu Senılı Ozay \alçın Tosun Bırdal Tezer MıneTurkılı Yuksel bık Tanju (»olak. Okan Dılek Orhan Kazbek Frtan Avdın Adnan Ozdemır Serdar Can Igaz. Şı\an. Bıdıcep Seıpıl Kaya ve Tank 2000 Zıyad Norman Jevvison'a yaşamboyu başarı Oscar'ı • Kultur Servisi - Kanadalı yapımcı Norman Jevvıson. Amenkan Sınema \kademw tarıfından vaşamboyu başan Oscar ı olarak kabul edılen lrvıng Thalberg Odulu'ne değer goruldu Jevvıson odıılunu 21 Mart ta gerçekleşecek 71 Oscar Odullcn torenı sırasında alacak Fılmlen bugune dek 4> ke/ Oscar a adav gosterılen ve 10 kez Oscar ka/anaıı 72 yasjndakı Norman Jevvıson Irvmg Thalberg Odulu'nun \\ «ahıbı olacak Odül. 1917 vılında vapıtlannda süıeklı olarak kalıtelı bır tızgı ızleven varatıcı v ıpımcılan \enhvor Ugurlu'dan Mustafa Kemal Atatürk ve Güneşin Askerleri' H Kultur ServiM-Bestec Tıılııvlım l gurlu nıın Mustafa Kemal Ataturk e VL K.urtuluş Savaşı nı gerçekleştıren Turk mılletıne ıthaf ertığı 'Mustafa Kemal Ataturk ve Guneşın Askerleıı* albıımu çıktı Albumun sponsorluğunu Bosch Sıemens Grubu ustlenıyor Ataturk'un Turk mılletının ozgurluğu davasına adamış oldu&u lıav ılını anlalın bestesı ve duzenlemesı Tuluyhan Uğurlu va aıt olan eser 21 bolumden oluşuyor Sanat yonetmenlıgını Mınt Engez ın ustlendığı albumun yapımcısı ıse Plaksan 'Mustafa Kemal Ataturk ve duneşın \skerlerı kaset ve CD olarak muzık marketlerde ;>atışa sunulacak Nuncan Çağlar'm heykel sergisi • Kuitur Semsi-Nuitan Cağlar m vıtıınlcrde kullanılan plastık mankenlerı venıden şekıllendırerek oluşturduğu sergısı 29 (Xak tınhme dek Ataturk Kultur Merkezı nde gonılebılır Ne\v Nork Art Student League'dan mezun olan Nıırt-an (, ağlar bugune dek yurtıçınde ve yurtdışmda 11 seıgı açtı BUGÜN • BİLGİ l'NİN ERS1 Tb Sİ nde saat ! 9 10 da Camille Claudel adlı fılm gostenlecek (216 00 00) • CEMAL REŞtT RFV de saat 19 10 da Ensemble Duomo'nun Vıvdldı kın Bırdıtar" başlıklı konscn yer alacak (231 ^4 9H) • BORLS4N KULTİIR \ F SANAT MERKEZInde saat 19.00'da Alı llkı >e Kantemıroğlu'ndan 17. ve 18. y> Klasik Turk Musikısi başlıklı program sja' 18 00 l^OOarasında da Verda Ferah'ın 'Bilinçaltı Arnıonisi' başlıklı atolye çalışması ızlenebılır (2V 06 5f) • FRANS1Z KUL1 l'R MF RKEZİ nde saat 18 00 de Stephane Mallarme nın olumunun 100 vılı nedenıyle Ahmet Soysal ve Omer Aygun un katıldığı bırtoplantı aerçeklcşetek (244 44 9S) • BELGESEL SİNEVIAC II VR BİR1 tĞİ nde 13 00 ten 19 00 a dek her saat başı Sııha Arın ın Fırat Göl Olurken başlıklı belecselı ızlenebılır • 4KSANAT ta saat 12 M) ve"l8 10"da THonıme De Ma Vie' başlıklı fılm Fransızta onıınal Ingılızce altyazılı olarak vıdeodan sostcnlecek (292 39 84ı • GOÇERLER FOFOĞk\h KlLUBl' nde saat 19 30 da AğcaO7yıldırım vc Hatıcc Tunceı ın 'Vletnam" başlıkjı saydanı gosterısı yer alacak (414 44 74) YAPI^TKREDf KULTUR SANAT YAYINCIUK 12 OcakSalı, 18.30 Bin Tıl İçin Tahminler: Dll Yöneten: Ahmet Kuyaş Konuşmacılar: Tahsin Yücel, Güven Turan, Osman Senemoğlu T U R K C E L L salonu. MeşrutıyetCad.153 Istıklal Cad Korsan Çıkmazından gırılebılır Tepebaşı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle