25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yajın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü. HikmetÇe- tinkata • Yazıışlen Müdüru İbrahim Vıldız 0 Sorumlu Miidür Fikret İlki/ • Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat. Cengiz Yüdınm # Ekonomı. Mehmet Saraç # Kültur Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yücciman 9 Makakler Sami Karaören # Duzeltme Abdullah V aacı • Fotograf: Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge Edibe Buğra 9 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu llhan Selçulı (Baskan). Orhan Erinç, Oktaj Kurtböke. Hiknıel Çetinkaya. ŞOKran Soner. Ergun Balcı. İbrahim \ ıldı/. Orhan Bursalı. Mustafa Baibav, Hakan Kara. AnkaraTemsılcisi: Mustafa Baibav Atatürk Bulvan No: î 25. Kat:4. BakaniıkJar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • tzmır Temsılcısi- Serdar Kunk, H. Ziya Blv. 1352 S.2 3 Tei:4411220, Faks:44191170 Adana Temsılcısi: Çetin Viğenoglu, tnönü Cd 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel: 363 12 11. Faks-363 12 15 Müessese Müdürij ÜstÜD \kmen # Koordmatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bûknt ^ener#lılan? Hüseyin Gürer • Uletme Önder Ççlik • Bıl'gı- lşlem N'aiJ İnai # Bılgısavar Sjstenı Mürinct Çiter • SaQ$ FaziJet Kuza •VfEDV.A C: • Yonetım Ku Başkanı - Genel Mudur Gül Erduran # koonimator R Işıtman 9 Genel Mudür Yardımı Sevda Çoban Tel 514 (P 5 5139580-5138460-61.Faks 5138 V avnnlav an ve Basan: Yenı Gun HabcT Ajansı. 3asın \e Y'aymcıhk A Ş TürkocaiıCad 39 41 CaSaloSlu 34334 lst PK 246 Islanbul f d (0 2i;ı 512 05 05 120 hatl Faks 10 212ı 513 *5 95 21EYLÜL1998 [msak:5.16 Güneş: 6.43 Öğie: 13.05 Ikndi: 16.29 Akşam: 19.12 Yatsı: 20.34 www.cumhuriyet.com ABD'nin yeni güzeli • Haber Merkezi - ABD Güzellik Yarışmasrnda birinci seçilen Nicola Johnson. tacını önceki birinci Kate Shindle"den aldı. (Fotograf: REUTERS) Terk edilen âşığm intikamı • RAGUSA(AA)- İtal>a'nın Sicilya bölgesinin güneyindeki Madica kentinde. terk edilen bir âşık. sevgilisinin çıplak posterlerini kentin duvarlanna astı. Polisin verdiği bilgiyegöre. amatör bir film yapımcısı ve fotoğrafçı olan 31 yaşındaki Nunzio Licuzzo. astığı posterlerin altma sevgiJisinin telefon numarasını yazdı. Licuzzo. taciz. tehdit etmek ve zarar vermek suçlanndan rutuklandı. Çöken surlar onanlacak • AıNKARA (AA) - Diyarbakırda bakımsızlık nedeniyle çökerek 5 kişinin ölümüne neden olan tarihi surlann onanmı için Kültür Bakanlığı devreye giriyor. Kültür Bakanı Istemihan Tala>, surlann onanmı için Başbakanlık'a başvuracağını bildirdi. Talay. "Ne yazık ki, bütçe kaynaklanyla bunu >apma imkânımız yok. Vali Bey, bana, en kısa zamanda gereken hazırlıklan yaparak bir ödenek talebinde bulunacak" dedi. 'Uçan Süpürge' Samsun'da • SA.MSLN (Cumhuriyet) - Ilk bölge toplantısını Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki kadın örgütleri ile Gaziantep'te gerçekleştiren Uçan Süpürge Kadın Derneği. Karadeniz Bölge Toplantısı'nı 3-4 Ekim 1998 tarihleri arasında Samsun'da yapacak. Uçan Süpürge. kadın örgütleri arasında iletişimı ve etkileşimi arttırmak amacıyla kuruldu. Dr. Erdemir kapak oldu • CHICAGO(AA)- ABD'de yayımlanan ünlü R&D dergisi. sürtünme katsayısını sıfıra indiren karbon film kaplama buluşu ile dünyada 100 bilim adamının arasında gösterdiği Dr. Ali Erdemir"i bu ayki sayısına kapak yaptı. R&D ödüllerini kazanan bilim adamlanyla ilgili olarak, 24 Eylül'de. Chicago'nun dünyaca ünlü Teknoloji Müzesi'nde bir sergi açılacak. Batman'a petpol müzesi • BATMAN (Cumhuriyet) - Türkiye'de ilk petrol müzesinin Batman'da kurulacağı belirtildi. TPAO Barrnan Bölge Müdürü Talat Atalay. "Ülkemizde petrolün ilk bulunduğu yer Batman olduğu için ilk müzeyi burada kurmayı kararlaştırdık. 1954 yılından bugüne kadar Güneydoğu'da yapılan petrol arama ve çıkarma çalışmalannı yansıtan tüm belgeleri müzemize taşıyacağız. Petrol müzesi en geç bir ay içerisinde tamamlanacak" dedi. Talim ve Terbiye Kurulu'nun onayladığı, MEB'in Sosyal Bilgiler 4 kitabı hatalarla dolu 'Dere: Boyu kısa akarsu'FİGEN ATALAY Sosyal Bilgiler dersi ıçinözel sektörta- rafından yazılan tüm kitaplan reddeden Milli Eğıtim Bakardığı TaJim ve Terbiye Ku- rulu. aralarında iki üyesinın de bulunduğu birekip tarafindan yazılan ve yanlışlarla do- lu olduğu ortaya çıkanlan Sosval Bilgiler 4 adlı kitaba onay verdi. Milli Eğitım Bakanlıgı "nın ya> mı olarak piyasaya çıkan ve ıçinde çok sayıda bilgi ve yazım hatası ile konu aniatımlannda çelişkiler bulunduğu. baskısının bozuk ve renklerin iç içe geçmiş olduğu. uzun cüm- lelerden oluştuğu. flu ve konuyla ilgisi oi- mayan fotoğraflann bulunduğu belirlenen "İlköğretim SosyaJ Biigiler 4" ders kitabı. bu öğretim yıhnda tüm ilköğTetım okulla- nnda okutulacak. Önceki vıllarda yazılan ders kitaplannı. örneğin "•medeniyet" yerine "uygarük" kelimesi kullanıldığı için bıle gen çe\ iren Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Ku- rulu'nun iki üyesi Güier Seniinver ile Dr. Ezdihar Karabtılut'un da aralarında bu- lunduğu birekip tarafindan yazılan Sosyal Bilgiler 4 kitabı. Ba$arı Yayıncılık'ın yö- neticisi. egıtimci Etem Düzgün ba^kanlı- ğında bir komısvon tarafindan ıncelendi. Ilköğretımın sekiz yıla çıkması nede- niy le 1998-1999 öğretim yıhnda okutula- cak olan ders kitaplanndan Hayat Bilgisi • Eğitimci Etem Düzgün, kitabın tümünde 192 hata beHrlendiğini, uzun cümlelerin ve noktalama yanlışlannın her birinin bir hata sayılması halinde bu sayının 300'ün üzerine çıkacağını söyledi. 1.2.3; Sosyal Bilgiler 4.5,6,7: Vatandaş- îık \e Insan Haklan Eğitimi 6. 7 ders prog- ramlannda değişiklik yapıldığını hatırlatan Düzgün, >a\ıncılann bu programlara gö- re yeni >azılan ders kitaplannj Talim veTer- bi\e Kurulu'na teslim ettiklerini anlattı. Sosyal Bilgi!er4 kitabmın 45. sayfasın- daki fotoğrafta çarşaflı bir kadının yer al- masını, "devrim.vasalannaajkın*'olarak değerlendıren Düzgün. kıtabın tümünde 192 hata belirlendiğinı, Talim Terbiye Ku- rulu îneeleme Komisyonlannın yaptığı gi- bi uzun cümlelerin ve noktalama yanlışla- nnın her birinin bir hata sayılması halinde bu sayının 300'ün üzerine çıkacagını söy- ledi. Hatalardan bazılan Sosval Bilgiler4 kıtabındabulunan ha- talardan bazıları ve \orumJan şöyle: - "ÇocukJar evlenince, kendi aile yuva- lannı kurmak iizereevden ajnürlar." (Say- fa 11.3. paragraf) Yanliij anlatım. Çocuklar evlenmezler. Ancak belli biryaştan sonra evlenirler. "Ai- le vuvası kurmak" ne demek? - "Her dönemde evlilik. toplum tarafin- dan sınırlandınlmış ve törenlere bağlan- mjştır." (Sayfa 11,5. paragraf) Kapalı \e bozuk anlatım. Ne demek ıs- tendiği anlaşılmıyor. - "Bugün ülkemizdeherkes,sosyalgirven- lik hakkına sahiptir." (Sayfa 18, 4. paraf raf) - "Ülkemizde. sosyal güvenlik garantis olmayan aile \c kişilerin de yaşamlan gü- vencealtınaalınmıştır." (Aynı sayfa. üçün- cü paragraf) - "Sonuç olarak Türk Sosjal güvenlik sistemi içindt1 . aik hayatım, çoğunlukla ça- lışanlan güvence altına alan yasal düzenle- me ve uygulamalar\ardır."( Sayfa 19. üçün- cü paragraf) Anlatılanlar birbiriyle çelişiyor. - "Aileler,aynevterdeve>a apartmanlar- da yaşartar." (Sayfa 31.5. paragraf) Kapalı ve bozuk ifade. -"Birbirimize sevgi, savgu hürmet, yar- dunlaşma dııygusuilebagln dık." (Sayfa 31. 5. paragraf) Saygı ile hürmet eşanlamlı sözcüklerdir. Bu cümlede bu iki sözcükten birisi fazla- dır. - "Tam bir ortak değerler bürünliiğü içûıde yaşanırdı." (Sayfa 31.5. paragraf) Kapalı ve seviye üsrü bir anlatım. "Eğitim olanaklannın artması. ya>gın- laştınlmasL kadının, konut dışında meslek >apma hakkına kavuşmasına neden obnu$- tur." (Sayfa 39. son cümle) Cümle anlaşılır değil, özellikle 'meslek yapma" hatalı ifade. - "Dünya nüfusunun hızlı artmasına rağ- men su kaynaklannın kirietiJmesi ve riike- tilmcsine neden olmaktadır." (Sayfa 41,6. paragraf) Hatalı anlatım. - "Bunlar daha çok. kövden büyükyer- fcşinı birimlerdeolan kasaba vekenderimiz- deki yerteşim alanlandır." (Sayfa 45) Bozuk anlatım. - "Çevresine göre yiiksek olan yeryüzü şeldUerinedağdenir." (Sayfa 68, son parag- raO Yanlış bılgi. Her yükseltı dağ değildir. - "Suyu a/, bmıı kısa olan akarsuiara de- re denir." (Savfa 75. 2. paragraf) Hatalı anlatım. Akarsulann boyu olmaz. Boy yerine uzunluğu vazılmalıydı. - "Geçimlerini sağlamak amacıyla çalı- şan insanJar yorulurlar."( Sayfa 95. son pa- ragraO Hatalı anlatım. Geçim amacı gütmeden çalışanlar yorulmaz mı? Yeni ders yılı bugün baslıyor Universiteler sorunlarla açüiyor EBRU TOKTAR ANKARA - Universite- ler. yeni öğretim dönemine yıne aynı sorunlarla giriyor. Bütçe. öğretim elemanı ve kaynak yetersizliginden ya- kınan ünıversiteler "mali özerfik'1 istiyor. ODTÜ, Afyon Kocatepe, Balıkesir, Sıvas Cumhuri- yet, Tokat Gaziosmanpaşa. Sakarya. Dumlupınar. Har- ran. Pamukkale. Trakya ve Uludağ üniversitelen bu haf- ta yeni öğretim dönemine giriyor. Köklü ünıversitele- rin mali özerklik istediği ye- ni öğretim dönemınde, taş- ra üniversiteleri de ka>T7ak- lannın arttınlması ve öğre- tim üyesi sıkıntısının çözül- mesi isteminde bulunuyor. Gazi Ünnersitesi Rektörü Prof. Dr. Enver Hasanoğlu. yıllannı bilımsel araştırma- 19 EylüJ'de başlayan tngiltere liuslar Topluluğu karşüaşmalan Kuala Lumpur'da sürüyor. Kanada ekibinden Erika Leigh Stirton, ritmik cinuıastik dalında yap- tığı gösteride izleyenlerden büyük alkış aldı. (Fotograf: REUTERS) TARANOĞLL^NUN BASIN GEZİSİNDE HELİKOPTER ARIZALANDI Ormanlara albümlü denetim Çok sayıda ders kitabının basımlan sürüyor Kitap karmaşası Haber Merkezi - Okullann açılmasının üzerincen bir hafta geçmesine rağmen hâ- lâ pek (ok ders kitabı piyasada bulunmu- yor. Müjürlerin ve öğretmenlerin bu yıl oku- tulacakkitaplar arasında belirledikleriba- zı kitaplann ise hâlâ basımının devam et- tiği ve )u yüzden piyasaya sürülemedif i belirtili/or. Okulann açılmasıyla birlikte başlayan kitap kırmaşası sürüyor. Bu karmaşaya, özellikl; okul müdürlerinin ve öğretmen- lerin soa anda okutulacak kitap listelerini belirlenıelerinin neden olduğu ileri sürü- lüyor. Piyasada özellikle Milli Eğirim'in il- köğretim l-2-3"üncü sınıf Hayat Bilgisi ile 4-5-6-7'nci sınıf Sosyal Bilgiler. 5'in- ci sınıf ingilizce, 6'ncı sınıf Trafik ve flk- vardım Jerslerinin kitaplan bulunmuyor. Basım çalışmalannın devam ettiği ve bu kitaplann bazılannın kısıtlı olarak dağıtı- mının yapıldığı belirtilirken İstanbul'da saatlerce Milli Eğitim yayınevleri önünde bekleyen veliler, diğer birkaç kitabı alarak aynlmak zorunda kalıyorlar. Okul müdür ve öğretmenlerinin öğren- cilerine tavsiye ettiği özel yayınevlerine ait bazı kitaplarda da aynı sorun yaşanıyor. Özellikle Özgün, Özer, Tekışık ve Ünerya- yınev lerine ait bazı kitaplann hâlâ basımı- nın sürmesi ve dağıtımındaki aksakhklar; toptancılan. kırtasiyecileri ve öğrencilen zor durumda bırakıyor Veliler. "Öğret- menler cocuklara kitaplannızı vann kap^ la> ın getirin. diye kıayoıiar. Sanki kitapla- n bulduk da kaplannıası kaldı. Rasgele ki- tap belirlemişler" diyorlar. lara adayan öğretim üyele rine verilen maaşların ye tersizliğıne dikkat çekerel "Bu nedenleöğretim üyele rini tutamıyoruz. Oğretin üyelert kendilerine çokyiik sek maaşlar tekJif eden va- kıf ünh ersitek'rinf girmek i» tiyor"dedi. Hasanoğlu, ma- li özerkliğin bilimsel özerk- liğin önkoşulu olduğunu vurguladı. "Kendi bütçemi- zi kendimiz yapmab, yıl so- nunda da bunun hesabını vermeliyiz" di>en Hasanoğ- lu, öğrenim ücretlerinın uni- versiteler tarafindan belir- lenmesini istedi. 'Bursia okutmalı' Hasanoğlu, "Devletüni- \"ershelerinin aldığı öğrenim ücretJeri çok az. Bunlar ma- liyeti karşılamıyor. Devlet üniversiteleri. vükseköğre- nim iicreti alnıalı. Ama öğ- renim ücretlerini zengin öğ- rencilerden ahrken dar ge- lirli öğrencileri de bursia okutmab" görüşlerini sa- \-undu. 1 milyon 350 bin öğren- ci ve 55 bin 444 öğretim elamanının bulunduğu 72 yükseköğretim kurumun- da. sorunlar 1992dekuru- lan 25 taşra ünıversitesinde yoğunlaşıyor. Siyasilerin baskıları i altyapısı. fiziki mekânı sosyal tesisi bulunmay; kentlerde üniv ersite. az n fiıslu ilçelerde yüksekok açılması: "diplomalı işsi ler" yaratıyor. Bir öğreti üyesine 40-240 öğrencin düştüğü taşra üniversitel ri; derslik. laboratuvar, k tüphane. okuma salonu, sp ve o>ian salonlan yeterii liği nedeniyle de sosyal kültürel etkinliklerde ç< za\if kalıyor. SÖYLEŞİ ATT\IÂ İLHAN Daha Açık mı Konuşayım?.. İstanbul HaberServisi -Orman Ba- kanı Ersin Taranoğlu'nun İstanbul'da yanan ormanlarla ilgili basm gezisı. ba- İcanın da ıçinde bulunduğu helikopte- rin anzalanması ve hava muhalefeti nedeniyle tamamlanamadı. Bakan Ta- ranoğlu. yanan ormanlann kesinlikle imara açılmayacağını yineleyerek "Bu- nun denetimini basuıın da yapması için şimdi ve nisan ayından sonra buralar- da çektireceğimiz fotoğraflardan bir albüm hazırlayacağız. Bunlan basına dağıtacağız. Yanan alanlann verleşim alanı olmadığuu göroceksiniz" dedi. Bakan Taranoğlu. Jstanbul'da ya- nan ormanlık sahalarda ağaçlandırma Adana'da lSOdönüm fazılçam yandı OS.\L\NİYE(AA)- Osmaniye'nin Düziçi ilçesinde 150 dönüm kızılçam koru ormanı yandı. Yangın itfaiye ekipleri tarafindan kontro! altma alınmaya çalışılıyor. Ilçeye bağlı Selverler köyü yakınlanndaki orman alanında çıkan yangında 150 dönümlük bölüm tamamen yandı. Yangın, haber yayına girdiği sırada Orman Işletmesi ve çevTe belediyelerin itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile kontrol altma alınmaya çalışılıyordu. Yetkililer, iki ayn yerde başlayan yangının çıkış nedeninin henüz tespit edilemediğıni. ancak kasıtlı olarak çıkanlmış olması ihtimalinin yüksek olduğunu kaydettiler. için arazi hazırlığını denetlemek üze- re dün Orman Bölge Müdürü Mehmet Sand/kçı. Orman Bölge Müdürlüğü Koruma Şube Müdürü Selahattin Öz- türk ve bir grup basın mensubuyla bir- likte istanbul Orman Bölge Müdürlü- ğü'ne ait 20 kişilik yangın söndürme helikopterine bindi. Müdürlükten üç he- likopterle birlikte hareket edilmesin- den kısa bir süre sonra bakan. bazı yetkililer ve bir grup gazeteciyi tası- yan helikopterden biri. motorunda meydana gelen anza nedeniyle zorun- lu miş yaptı. Yetkililer. Rusya'dan kiralanan "Do- ruk' isimli 1008 mtv tipi helikoptenn e-posta : tan (a prizma. net. tr sol motorunun vangın ikazı verdiğini, arızanın ciddi olmadığını belirttiler. Basın mensuplan\ la birlikte bir heli- kopter yeniden havalandı. ancak o da hava muhalefeti nedeniyle iniş yapa- madı. Gezi öncesinde düzenlediği toplan- tıda konuşan Ersin Taranoğlu. yangın- lann üzücü olduğu kadar. toplumun bi- linçlenmesi bakımından yararlı oldu- ğunu söyledi. Istanbul'da bu yıl mey- dana gelen 88 vangında 295 hektarhk alanm yandığına dikkat çeken Taranoğ- lu. denetimlerin şeffaf yapılacağını belirtti. Taranoğlu uygulamayı şöyle anlattı: "Yanan bölgelerin tektek fotoğraflan çeküecek. Bun- laralbüm halinegetirilip ba- sına dağıtılacak. Nisan ayuı- da buralar tekrar fotoğrafla- nacak ve yine albüm yapı- lack. Bunlarda basına dağı- Olacak. Siz bu alanlann ta- mamen ağaçlandınldığını ve hiçbir >apı olmadığını göre- ceksiniz. Bunun dışında ya- nan sahalann ölçülebilir ko- ordinatlı hava fotoğraflan çekilecek. Nisan ayında da bu işlem yinelenecek. Bunla- n da sizlere dağıtacağız. Böy- lece\apuklanmızıacıkçagö- receksiniz." OrmanJann daha ı^-i denet- lenmesi için uydudan da ya- rarlanmayı düşündüklerini belirten Bakan Taranoğlu, Ruslann bu konuda bir tek- lifi olduğunu. ekım ayında bir ekibin bu ülkeye giderek incelemeleryapacağını kay- detti. Bu arada yetkililenn ver- diği bilgi>egöreTürkıye'de son 61 yıl içinde 61 bin 771 adet orman yangını meyda- na geldi ve bu yangılar so- nucu 1 milyon 471 bin 344 hektar alan yandı. Yıllık or- talama yangın adedi ise 1013; son lOyılınortalamayangın adedi 1*881. Söyleı misiniz, aklıbaşında hangi aydın -aydından geçtm, hangi iyiniyet ve sağduyu sahibi vatan- daş,- şu fikirlerin altma imzayı basmaz? "...eski değişiyor, eskimiş bir şey varsa, ondan kurtulmaya çalışıyoruz: dogmalar kalıptır, eski- dir, eskiy devam ettirmek ister; devamlt olarak hiç- bir değişiklik istemez..." "...kendi kendimizi yenilemek, yeni hareketler- le, yeni fkir hareketleriyle haşır neşir olmaya ça- lışmak; onlar üzerine daha ileriye gidebilecek fi- kirler üretmeye ve bu fikirlerin olgunlaşıp kulla- nılmasına yardımcı olmamız lazım..." "...yenı birtakım bilim ve sanat hareketleriyle kendimizi güçlendirmek lazım; devamlı cihazlan- mamız gerek, o zaman güçlü bir hale gelebiliriz; yoksa za/ıflıktan kurtulamayız; kuvvetli olabilme- miz için ı evrtalisation (hayati enerjiyi tazelemek) esastır...' "...kararlılık, kararlı olmak esastır; bunun için, insan olnak, hayvan vasıflanndan yâni bencillik- ten (egozmj, yâni çıkarcılıktan, yâni fevrîlikten kurtulmak; hiç değilse bunlann etkisini, yarrya in- dirmek şarttır..." "...evrensellik, bir kere milliyetçi olmayı orta- dan kaldıımaz, kesin olarak milliyetçiyiz, çünkü top- lumumujun hayatının yücelmesini istiyoruz; top- Iumumu2da bireylerin insan hak ve hürriyetlerin- den yaraianabilecek duruma gelmelerini istiyo- ruz..." Ne 'parak'sözler, negüzel 'prensipler'!... Kimsöy- lemiş bunlan? Şimdi, sıkı durun!... Bu sözler, Türk Ma- sonluğu'run 'şeyhlerinden', 'büyük Üstad' Enver Necdet Egeran'ın, 'HisarMuhteremLocası'nm açı- lışında (18Mart 1997) verdiği söylevden alınmıştır; ve ona göre, 'Masonluğun ruhunu' ifade etmektedir. Peki, niye sizinle paylaşıyorum? Bakın, niye... Herkesitedirgin eden nedir? l İ mtiyazı Tarikatlar'diye başlayan, birkaç söyieşıyaz- I mıştırr; (Bkz. Cumhuriyet, 15/24 Nisan 1998) bu 'alafranga tarikatlann başında, 'Masonlar'\ zikredin- ce, eski 'kjlağı kesiklerden' biri, telefonla uyarmıştı: "...tepkiler yumuşak, sessiz ve sâkin olacaktır; asla cephedensaldırmazlar; ikna etmeye kalkışmalan da- ha muhtenel!" Dediği çıktı: daima dolaylı, daima 'şi- fâhi'; hemen hepsi, 'eleştirilerimin bilgi eksikliğinden doğduğurv' belirten, 'telkinler'; ulaştınlan, Masonlu- ğun, 'öeşeY ve sosyalmuhtevasınt ve ideallerini' gös- teren belge ve kitaplar, vs! Anlatamîdığım, galıbaşurasrtartıştığım, 'Mason- luk felsefesinin', iyi mi kötü mü olduğu değildir; tam tersire, ilkeleri ne kadar iyi, ne kadar ilerici görünürse görünsün; uygulamada Masonluğun, gizli bir taikat izlenimi verdiği; Masonların, mis- tik (dini) icdialı tarikat mensuplanna oranla, 'im- tiyazlı' (ayicalıklı) bir muamele görmeleridir! Daha açk mı konuşayım: eğer Şeriatçılık şüphe- si attındaki dini cemaat ve tarikatlann; malvarlığı, fmans sermayesi ve yatınmlan, devletin organla- n tarafindan incelemeye alınıyorsa; niye aynı in- celeme, öbüıieri kadar 'gizli', öbürieri kadar 'es- rarengiz'; ibürieri gibi, iş âleminde, sivil toplum örgütlerinde, siyasi partilerde, hatta devlet kuru- luşlannda'etkili', -Gâzi'nin faaliyetten menetmiş olduğu- bu tarikata' yapılmıyor? Fikrim odur ki, Necdet Egeran'ın 'masonluğun ru- hunu' anlatan pariak sözleri, bu sorunun cevabı ad- dolunamaz; binaenaleyh soru açıktır, geçerlidir; ceva- bını bekliyor. Masonlarla hiçbir alıp veremediğim yok; yurt içinde ve dışında, Mason olabileceğini sandığım dostlanm var; beni ve herkesi tedirgin eden, onla- nn 'masonluğu' değil; Cumhuriyet'in temel üç ku- ralını, tarbşmasız savunduğunu iddia eden Mason- luğun; 'Özgüriük, Eşitlik ve Kardeşlik'i farklı uy- gulamalan; yasalar önünde hepsi eşit olması ge- reken yurttaşlar arasında, nedense Masonların biraz daha fazJa eşit olmalan; üstelik bunu hem inkâr etmeleri, hem de saklamalan!. Masonlarara- sı 'dayanışmayı' Sağır Sultan bile duymuştur; Mason- luğun, hele Türkiye gibi bir ülkede, 'alafranga bırseç- kincilik eyilimi' olduğunu da! Hadi canım, yalnız biz- de mi, gelişmiş Batı Avrupa ülkelerinde bile! Şimdi ister misiniz, Fransa'da 'Masonluk imtiyazı'nn -biraz daha fazla eşitliğin- nasıl işlediğini, yaşanmış bir olay- laörnekleyelim?... Fransa'da öyle olursa!... cnebi' ülkede 'kaçak' yaşamak belâlıdır; savaş sonrasının, ekonomisi çökmüş Fransa'sında, daha da belâlıydı: Polis kuş uçurtmuyor, üstelik nob- ran ve zalim. Gözaftına alındığım nezarethaneye (1950 llkbahan) 'kaçak' birAJmanı, nasıl ağzı burnu kan için- de getirdiklerini. yazmıştım (Bkz. 'Abbas Yolcu'). İle- rici Jöntürkler Birliği'ne, Nâzım Hikmet'i Kurtar- ma Komitesi'ne bulaşmış Türk gençleri, bu zulüm ve nobranlığı, fena halde yaşamışlardır. Içlerinden birisi, (adı bende mahfuz) vırtzırt Prefec- ture'lüğe (Müdüriyet) çekiliyor; Paris'te neyle geçin- diğini kanıtlaması isteniyordu; aksi halde, sınırdışı edi- lecek! Bir gün onunla 'uğraşan' polis, 'sorunu çözmek için, neden mason olmadığını 'sormuştur. Öneriye. ön- ce aklı yatmayan delikanlı, çaresizlikten kabul edin- ce; diş ağnsı gibi sürüp giden 'ikametsorununun', şıp diye halledildiğini görecektir: Loca'nın ondan istedi- ği, yeni üyeler kaydetmesi! Yâni, 'şâibeli' yabancı Türk, Fransızuyruğunaalınmış; böylece 'eşit Fransız- lar' arasında, daha eşit olanlan 'na katılmıştır: Yasa- lar değişmemişti, onlann önünde önceden de eşit ol- ması icabederdi: Ona bu eşitlik, ancak 'mason ayn- calığı' ile sağlanabiliyor. Şimdi iki vahim 'tesbit': 1/ Olay Fransa gibi cum- huriyet'in ve demokrasi'nin beşiği, bir ülkede böy- le geçerse; cumhuriyeti de, demokrasisi de, stan- dartlann hayli altındaki Türkiye'de, neler olmaz? 2/Durumu ve sosyal statüsü hiç değişmediği hal- de, 'tarikata' girer girmez, Türk delikanlısının ele geçirdiği 'ayrıcalığın'; Necdet Egeran'ın 'Hisar Muhterem Locası'nm açılış söylevindeki 'ulvi ve beşeri muhtevayla' ne alâkası var? Masonlar, yüksek idealler ve ilkelerle süslü 'söylem- len'nin'yanardönerliğini bir kenara bırakıp, 'sahıcio'a- n/'görmeli; uygulamadüzeyindekullanabildikleri 'ay- ncalığın' haklılığını, basit vatandaşın aklına yatırabil- melidir. Kolay mı sanıyorsunuz? http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle