19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS t998 ÇARŞAM1 8 DIŞ HABERLER Afganistan'da peş peşe zaferler kazanan örgütün başansında Suudi Arabistan'm parası var Taleban'mkasasıBiyad• Suudi Arabistan Özel Hizmetler Başkanı Prens Türki El Faysal'ın Taleban lideri ile gizlice buluştuğu öne sürüldü. îran'ın dini lideri, Taleban'm Afganistan'da sonuna kadar gidemeyeceğini söyledi. Dış Haberler Servisi - Afganistan'ın büyük bölümünü ele geçiren kökten- düıci Taleban'ın son zaferinin arkasın- da büyük ölçüde Suudi Arabistan'm mali desteği olduğuöne sürüldü. îran'ın dini lideri Ayetullah Ali Haraaney, ABD'yi, lran'a karşı entrika düzenlemek için Taleban'ı kullanmakla suçladı. Fransa'da yayımlanan Le Monde ga- zetesinin haberine göre adlannın açık- lanmasını istemeyen kaynakJar, Suudi Arabistan Özel Hizmetler Başkanı Prens Türki El FaysaTın Taleban'ın lideri Mol- la Muhammed Ömer ile bir araya gel- Dağıstany da 'Bağımsız Islam Toprağı' Dış Haberler Servisi - Rusya'nın gûneyindeki Dağıstan bölgesinde Vahabiler üç köyü "bağunsız tslam toprağı'' ilan eöi. ABD'de yayımlanan New York Times gazetesinin Interfax haber ajansına dayanarak verdiği habere göre Vahabiler, yetkililerin görüşme çagnlannı da reddetti. Dağıstan'ın merkezindeki Vahabüerin lslam toprağı ilan ettiği Karamahi, Çabanmahi ve Kadar köyferine yakın bir polis karakoluna hafta başuıdan beri sörekli ateş açıldığı bildirildi. Vahabi mezhebi mensuplarıntn bağımsız, dini bir hükümet kurmayı ptanladıklan da kaydedildi. Dağıstan Gûvenlik Konseyi Sözcüsü Eduard Urazayev, Vahabüerin bölgeye giden yolda bir kontrol noktası oluşturduklannı, hükümet yetkilileriyle ve dini liderlerle görüşmeyi de reddettiklerini söyledi. Çeçenistan'da yaşanan gerginliklerin bu cumhuriyetle sının olan Dağıstan'a sıçrachğı belirtiliyor. diğini söylediler. Görüşmede Prens el Faysal'ın Taleban liderinden Suudi Ara- bistan asıllı mılyarder Osama Bin La- den'e kol kanat germesini istedigi gö- rüşmede Afganistan konusunun da uzun uzun konuşulduğu belirtildi. ABD'nin Kenya ve Tanzanya'daki büyükelçilik- lerinde geçen hafta meydana gelen pat- lamalann arkasında Bir Laden'in oldu- ğu ileri sürülüyor. Prens Faysal ve Molla Ömer'in görüş- mesini değerlendiren bir uzman "Tale- ban'ın bu son saMınlaraıda gerçek ça- nşma çok az oldu. Her şey çek poüçele- ri seviyesinde olup bıttj" dedi. "Ölü veyaralı otea bifc, bu,Taleban'ın bu denli ilerlemesine göre çokaz kabyor" diyen bağımsız kaynaklar da Taleban'ın Suudi Arabistan 'dan aldıklan rnaJi des- tek sayesinde bu denli başanlı olduğu- nu söylediler. Şarcah'daki bir görgü ta- nığı da Taleban'ın son dönemde Birle- şik Arap Emirlikleri'ne kayıtlı 400 ka- dar yeni kamyona sahip olduğunu ve bu kamyonlara makineli tüfek yüklenebil- digini belirtti. Îran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hama- ney, ABD'yi tran'a karşı entnka düzen- lemek için Taleban'a yardım etmekle suçladı ve "İran,ABD'nin deyardımıy- la haydutluk yapan bu alçak ve değersiz insanlann entrikalannı hoşgörmeyecek- tir" dedi. İrarTdan sert uyan Hamaney, Taleban'ın elindeki 10 dip- lomatla 1 gazeteciyi serbest bırakması- nı istedi. Hamaney lslam'dan vesiyaset- ten hiç anlamayan bu değersiz ve aşağt- hk örgüt Afganistan 'ı parçalryor ama sonuna kadar gjdemeyecek. Halkımız ve ordumuz ABD entrikalannı ve bu aşağılık örgüfü hoşgönneyecek" dedi. Iran Meclisi de dün Afganistan'taki son gelişmeler üzerine bir toplantı yap- tı. Geçen pazar günü yaklaşık 10 mu- hafazakâr milletvekili hükümeti, Afga- nistan'ayönelik "pasif" politikasını de- ğiştirmesi yönünde uyarmış, Taleban'm elindeki Iranhlann serbest bırakılması için kararhJıkla harekete geçmesini is- temişti. Taleban bombahyor Öte yandan Taleban jetlerinin, mu- halif ittifakta yer alan Şii Hizb-i Vahdet örgütünün elindeki Bamiyan kentini bombaladıklan bildirildi. Bamiyan'da- ki Hizb-i Vahdet karargâhını ıskalayan bombalann aralannda çocuklann da bu- lunduğu birkaç sivilin yaralanmasına yol açtığı belirtildi. Uluslararası Af Örgütü. Taleban'ın, elindeki bölgelerde kitlesel ölümler ve tutuklamalar gerçekleştiği yönünde ha- berler geldiğini belirtti. Orgüt, resmen doğrulanmayan haberlere göre Belh eya- letinde Peştu kökenli olmayanlann tu- tuklandığı, Mezar-ı Şerif'teki Hazara kökenlilerinse kitleler halinde öldürül- düğünü bildirdi. BM GÜVENLİK KONSEYt Irak'la ipler geriliyor J Dış Haberler Servısi - Birleşmiş Milletler (BM) Gûvenlik Konse- yi'nin Irak ınkitle imhasilahlan- nın yok edibnesinden sorumlu BM heyeti UNSCOM ve Atom Ener- jisi Ajansı'na (IAEA) destek ver- mesine karşın Irak'ın söz konusu kurumlarla işbirliği yapmayı askı- ya alma karannı değiştirmediği bildirildi. BM Özel Temsilcisi Prakash Shah, Irak'ın başkenti Bağdat'ta yaptığı açıklamada "Irak'ın ka- '.. rannda birdeğişiklik yok ama yap- 'ünmlann kaklınlması için BM'jİe ,'kbirligini sürdürmek tstiyor" de- , ' Prakash Shah, BM Genel Sek- tereteri Kofi Annan'ın Irak Başba- kan Yardımcısı Tank Aziz'e kara- nnı değiştirip silah denetçileriyle işbirliği yapması yönündeki me- ^ajuu ilettiğini söyledi. Irak'ın BM Büyükelçisi Nizar Hamdun New York'ta yaptığı açık- lamada "Liderliğünizin karanna uyacağız. Sorun, silahsızlanma iş- leminin sorumlusunun L'NSCOM olması ve L'NSCOM'un Irakaadil davranmamasr dedi. Irak, UNSCOM'un yeniden ya- pılanmasını, Başkan Riehard But- ler'in yerine bir başkasının atan- masın'ı ve ABD'nin UNSCOM üzerindeki baskısının azalması için kurumun merkezinin New York dışına taşınmasını istiyor. Bağdat yönetimi 5 ağustosta, UNS- COM'un yeni tesisleri denetleme- sine izin vermeme karan almıştı. Gûvenlik Konseyi'yse bu koşulla- n reddediyor. 15 üyeli Gûvenlik Konseyi ön- ceki gün yaptığı toplantıda, UNS- COM ve IAEA'ya verilen deste- ğin sürdürülmesini kararlaştırdı. UNSCOM Başkanı Butler ve IA- EA Başkanı Muhammed El-Bara- dey, Bagdat'la yaşanan bunalımın ardından sorunun çözümü için Gû- venlik Konseyi 'ne başvurmuşlar- dı. Diplomatlar, Baradey ve But- ler'a gönderilecek Gûvenlik Kon- seyi mesajında UNSCOM'a Irak'taki silah tesislerine yönelik ani denetimleryapma izni verildi- ğini, bunu yapıp yapmama kara- nnınsa UNSCOM'a bağlı oldu- ğunun belirtildiğini söylediler. Mesajda. taraflar arasmda bir an önce diyalog başlatılması da istendi. Gûvenlik Konseyi, baş- kanlann gerekli gördükJeri herşe- yi Konsey'ebildirmeyi sürdürme- lerini de istedi. Mektupta "Irak,gecerliGöven- lik Konseyi karanna göre UNS- COM ve IAEA'yla işbirliği yap- maya zonıniudur" denildi. ABD'nin BM Büyükelçisi Bill Richardson. ABD'nin sonuçtan hoşnut olduğunu belirterek "Bu karar,GüvenHk Konseyi'nin Irak'a karşı biriik ve kararhlık içinde ot- duğunun göstergeskür" dedi. Polis saldırısına hazır Hyundai'nin llsan'dakı tesıslerinde işten atmalara karşı direnen babasına destek için annesKle biıükte gelen kiiçiik Koreli kız, polisin gaz saldınsı olasdığına karşı maskesini takmış, bekliyor. (Fotoğraf: Reuters) HOLLANDALI YÜZBAŞI 'Katliamda işbirliği yaptık' D«s HaberlerServisi-Birleşmiş Milletler (BM) Ba- nş Gücü Ordusu'nun (UNPROFOR)eski askerlerin- den Hollandalı Yüzbaşı Ron Rutten önceki gün yap- tığı açıklamada, Hollandalı askerleri Sırp ordusuy- la işbirliği yapmakla suçladı. Rutten, 1995'te Müs- lümanlann yaşadığı Srebreniça'yı kuşatan Sırplann Hollandalı askerlerin yardımıyla "etnik temizBk" yaptıklannı açıkladı. Yüzbaşı Rutten, Hollanda'da bir televızyon kana- lına yaptığı konuşmada "Bence işbirliğiyapnk-Oza- man öyle düsünüyordum ve fikrimi bugüne dek de- ğötirmedim" dedi. 1995'in temmuz ayında Sırpaskerlerinin "göven- li böJge" ilan edilen Srebrenica'ya dûzenlediği sal- dında 7 bin Boşnak katledilmişti. Rutten, televizyonda yayımlanan araştırma prog- ramı Nova'da yaptığı konuşmada, Bosnalı Sırplann' şaşkın bir şekilde Boşnaklan toparlayan Hollandalı askerleri izlediğini anlattı. Rutten "Çöplüğe anhnış, kısa süre önce öldürüidüğü belB olan 9 Müslümaıun a "ceseDeriııi'' gördükterl sonra Sırplar'la "işbirüğiııi'' fl durdunnakıstedıginîfekatarkadaşlantarafindanen- gellendiğini söyledi. Rutten, Hollanda askeri istih- baratını çektiği bir makara fılmi yok etmekle suçla- dı. Rutten. bu resimlerin Hollandalı askerlerin dav- ranışlanna dair delil olduğunu söyledi. Komutanm "itirafi" Hollanda Savunma Bakanı Frank de Grave'in, Hollandalı askerlerin davranış- lannı araştırma emri vermesinden birhafta sonraya- yımlandı. Katliamdan kurtulan Boşnaklar'dan, önceki gün Hol- landalı askerlerin davTaruşlan konusunda birer dilek- çe vermeleri istendi.Çağn Tehdit Altındaki Halkla- n Koruma Örgütünün Bosna Seksiyonu tarafından yapıldı. Orgütün Başkanı Fadila Mimiseviç "Hollan- dalı askerlerin arasmda bu kaüıama kablanlara ger- çegi itiraf ettirmek oldukça güç" dedi. ENGEREK DÜNYA SiZ w Müzit BANU KIRBAĞ (AçUt gnmde dûstn anbn) SEVDA SEVDA ÜSTÛNE S6: \K MCzik BANU KIRBAĞ GEL fıir Pin SULTANABDAL MCsık SANUKmSAĞ YUNUS MtSAÜ Sil re Müzıt ALAA TIİN US GÜLÜŞÜN KAUR BENDE J ÇALMDAVUUARİ 5&l K Mûzik ANCmiM (Sehr* Ttktûsü} KARAHİSAR KALESİ Söz ve Mûzik: (Afyon Türitüsûl DAĞLAR SâzrelMM.AMONlM OĞUL Sdf «e Mâzft: MUSTAfA ATKJ (OğuKamıkaybatenatahn) HAOAÜOBASI Söl ve MÛZl*. ANOHİM fortışta Türttsü) HEUYAR SizveMzHr.ANONİM MfldOR özaûN MOZJK YAPIM BASNVE HAIKLA ÎÜŞKİLER, MENAJERÜKVE ORGANİZASYON T ^ ! 0 İ 1 2 • 527 6 1 1 2 İSKENDERUN1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1996/876 Davalı: Yeter Karaca - Aişe Avşar - Nesibe Ozun - Fatma Cenk - Mustafa Fergökçe, adresleri meçhul Davacı Ali Karahan tarafından davahlar aleyhine açılan ış bu tapu iptali ve tescil davasının yapılan du- nışması sonunda verilen 27.5. 1998 tarih ve 97/416 karar sayılı ılam, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkan- Iığı'mn 16.6.1998 tarihli ilamı ile onanarak dönmüş olnsakla ve Yargıtay ilamı davacı tarafindan tashihi karar edilmekle, actesleri tespit edilemeyen yukan- da ısimleri yazılı davalılara onama ilamı ile tashihi karar dılekçesinin ilanen tebliğine karar verilmiştir. 1$ bu ilanın, ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde kanr düzeltme talebinde bulunmadığınız takdirde sizin yönünûzden karann kesinleşmiş sayılacağı teb- lıgolunur 6 8.1998 Basın: 38831 I.Ü.F.T.R.Y.O. Öğrenci karnemı ve pasomu kaybettim hükümsüzdür. NAZAR CİLÜ İLAN IĞDIR SULH HUKUK MAHKEMESİ DosyaNo: 1997/297 Davacılar Fatma Yaşar. Bertan Yaşar, Hülya Yaşar, Özcan Yaşar, Arzu Yaşar, Gûneş Yaşar, Fatma Zengi, Cahide Çankaya vekilı Avukat Tuncer Demir ve Avukat Ali Karageyim tarafindan davaülar Cengiz Yaşar, Halis Yasar, Süleyman Güven, Tevfik Gül, Dilber Gül, Halis Paril, Ahmet Aşut ve Resul Çakar haklannda mahke- memizde açılan taksim ve izalei şuyu davasının yapılan açık yargılamasmda, Davahlardan Resul Çakar'a duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilemediğınden, dava dılekçesinin ila- nen tebliğine karar verilmiş olup, davacılar vekili dava dilekçesinde Iğdır ılı Söğütlü Mahallesi'nde kâin 298/1. 7, 315/6, 10,12 parsel sayılı taşınmazlarda davacılar ve davalılar müşterek malik bulunmalan nedeniyle taksı- mi hususunda dava açılmış, davalı Resul Çakar'ın du- ruşmanın atılı bulundugu 10.9.1998 günü saat 09.10'da mahkememizde hazır bulunmadığı, kendisini bir vekil- le temsil ettirmediği takdirde yokluğunda yargılama ya- pılıp karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 5281 KAHRAMANMARAŞ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Ali Şahan tarafın- dan davalılar Hüseyın Namlı ve arkadaşlan aleyhine açılan tapu ıptalı ve tescil davasında K.Maraş Dumlupınar Mahal- lesı 2631 ada, 1 parsel sayılı ta$ınmaz üzerindeki evin hüs- nûniyetle kendısı tarafından yapıldığını beltrterek taşınma- zın tapu kaydnıın iptali ile adı- na tapuya tescılıne karar venl- mesinı talep etmış olup: Adresi tespit edilemediğın- den dolayı adlanna davetiye tebliğ olunamayan davalılar Yaşar Bılal, Bakı Bılal. Saadet Çokuçkun ve Fatma Tekin- şen'm 18.9.1998 günû saat 10.00"da yapılacak olan du- ruşmasında bızzat haar bulun- malan veya bir vekille (emsıl olunmalan, aksı halde yokluk- lannda yargılamanm devam edeceğı ve karar venleceği hu- susu davalılar adına dava dı- lekçesı ve duruşma gününü bıldinr davetiye yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olu- nur. Basın: 38824 İSKENDERUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo- 1998/211 Davalı: Behıce Bali - ad- resı meçhul Davacı Orman Genel Miidürlüğü taranndan dava- lı aleyhine açılmış bulunan tapu ıptal ve tescil, meni mü- dahale davasının yapılan du- ruşmasında, Admıza çıkartı- lan davetıyenın tanınmadığı- nızdan iade edılmiş olması üzerine yapılan zabıta tahkı- katında da adresıniz meçhul kaldığından ilanen duruşma gününün tebliğine karar ve- rilmiş. duruşma 13. 10.1998 günü saa! 10.15'e talık edıl- mıştir. Mezkûr gün ve saatte gelmenız, gelmedıgınız veya bir vekılle de temsil ertirme- dıginız takdirde davanın yokluğunuzda bıtirileceği davetiye yenne kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 27.7.1998 Basın: 38839 tSMAİL KARAAĞAÇ 1959-1998 Islak mendil gözlerime aittir Parkları tenha olan taşra kentinde Pul bulamaz oldum mektuplarıma Hırçınım huzursuzum doğal olarak Bahçıvan yaraladım gül kavgasında Üstelik balkonum deniz görmüyor Dörî mevsim güz boyalı çarşılarında Soğuk çaylar içmeye mahkûm edildim. Bir at kişnemesi duysam giderim fSMAlL SENÎ ÇOK SEVÎYORUZ. ELİF-GÖKÇEN VEFAT Rumeli eşrafindan merhum Hasan Aksel ve merhume Emine Aksel'in oğlu; merhum ve merhumeler Sami Aksel ve Sezer Çıtıroğlu'nun ağabeyleri; Yılmaz Çıtıroğlu'nun kayınbiraderi; Halil Aksel, Hüseyin Aksel, Ayşe Çufalı ve Hatice Karakullukçu ile Fatma Kırmızı'nın yeğeni; Sevil AksePin sevgili eşi, Kaan ve Güliz'in babası; T.C. Ziraat Bankası müfettiş ve müdürlerinden Atatürkçü HÎLMİ AKSEL 17 Ağustos Pazartesi günü Hakk'm rahmetine kavuşmuş. 18 Ağustos günü Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir. Allah rahmet eylesin. AİLESÎ BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Brzezinskynin Anımsattıklan Amerikalı strateji uzmanı Zbigniew Brzezinsk Büyük Satranç Tahtası adlı kitabında Amerika'nın bı gün nasıl "tek üstün güç" konumuna geldiğini anlj tırken ilginç itiraflarda bulunuyor. ABD yalnızca ekc nomik, askeri, teknolojik ve kültürel hegemonyası il degil, adı uluslararası olan büyük kuruluşlan istedi; gibi yönlendirebildiği için tek üstün güç olmuştur d yor. BM'de, NATO'da, IMF'de, Dünya Bankası'nda, Dür ya Ticaret örgütü'nde Amerika ne derse o olur dıyo Bunlar büyük ölçüde bilinen şeyler. Brzezinsky dah ilginç bir şey söylüyor. ABD, istediklerini, uzlaşmay ve diyaloğa açık bir yöntemle yaptınr diyor. Gel uzla şalım ya da gelin uzlaşın der, ama sonunda kafasın da ne varsa onu yaptınr demeye getiriyor. O zamaı ne oluyor, diyalog ya da hakemlik "göstermelik bı araç" olmuyor mu? Amerika, Amerikan hegemonyasının gerektirdiği bi düzen kurmuş. Bu düzen kuşkusuz Amerika'nın (Ârne rikan halkının) çıkariannın gerektirdiği bir düzen, bunı Brzezinsky de söylüyor. O zaman diğer devletler, ku rumlar, firmalar, bireyler ne yapacaklar? önlerindeki se çenekier neler? Ya da hiç seçenekleri yok mu? Bir görüşe göre ABD'nin dümen suyundan gitmek onun her dediğini yapmak gerekir, çünkü karşı koysa- nız da sonuç alamazsınız. Bu hegemonyayı esas alın bu hegemonyanın sınırlan içinde ulusal, bireysel, ku- rumsal çıkartannızı korumaya çalışın. Yazarsanız, Ame- rikan çıkarianna ters düşen şeyler yazmayın, ticaret ya da sanayi odası iseniz Amerika'nın dümen suyundan gidin, büyük işadamı iseniz Amerika'nın hoşuna gide- cek girişimlerde bulunun, bakan, başbakan iseniz Amerika'nın onaylamadığı işlere hiç mi hiç girişmeyin, sosyolog iseniz Zenci ya da Kızılderililerın sorunlanna bulaşmayın, film eleştirmeni iseniz Hollyvvood filmle- rini pek de aşağılamayın gibi bir sonuç çıkıyor. Böyle düşünenleraslında tek bir grupta toplanamaz. Bir kısmı, fazla "alçak gönüllü" de olsalar, kendilerini "gerçekçi" olduklanna inandırmışlandır. "Bükemeye- ceğin eli öpersin" özdeyişi ile kendi kendilerini tesel- li ederler. Diğerleri ise böyle davranmayt "bireysel çı- kariannın gereği" sayarlar. Aslında bu grup en tehli- kelileridir. Kendileri için değil, çevresindekiier ve için- de bulunduklan toplum için. Brzezinsky'nin de itiraf et- tiği "göstennelik uzlaşma ve diyalog yöntemini" size bazen banş, bazen demokrasi diye yutturabilirler. Oy- sa amaç ne demokrasi ne de banştır. Önemli olan "sistemin gereğini yapmaktır." Eğer bu yaklaşım ge- çerli ve doğru olsaydı ne Hun, ne Roma, ne de Ingiliz fmparatorluğu yıkılırdı. Birinci Dünya Savaşı'nda ve son- rasında bizde de Ingilizciler, Almancılar çıkmadı mı? Ingiliz ne derse yapın, Alman ne derse yapın demiyor- lar mrydı? 1919'da Ingiliz'i arkalanna alarak Anadolu'ya karşı çıkanlar bunlar değıl miydı? Başka bir görüş ıse daha farklı rüzgâriar estirir Top- lumsal (ulusal) çıkan esas almak ve dayatmalara di- renmek. 1960'larda Fransa, Hollyvvood'un hegemon- yasını kırmak için yerii film gösterme zorunluğu geti- riyordu. Bugün bile Amerika da kendine göre direni- yor, tekstile kota koyuyor, bazı tanm ürünlerinde en- gelleme yapıyor. Avrupa Birliği tarife dışı engellerle ta- nmını, sanayiini koruyor, Amerikan hazır yemeğine (pardon, fast food) tepki gösteriyor. Brzezinsky Ame- rikan Imparatoriuğu'nun ileriye yönelik en sağlam da- yanağının "dünya gençlehnin Amerikan yaşam-biçi- mine özenmeleri" olduğunu da ekliyor. "* Askeri, politik, ekonomik ve kültürel hegemonyalar arasındaki sıkı baglarvetarnamlaşmalaryarattıklan "dış- sallıklaria" bir bütünü nasıl da tamamlıyorlar. Entellik ve entelektüellik arasmda sıkışıp kalmış aydınlanmız da bu bütünlüğü görmeden öyle gaflar yapıyortar kı şaşmamak elde değıl. Gazetelerde, televizyon yayın- lannda şöyle bir göz gezdirmek yeter de artar. Geçen gün ciddi bir gazetemizde büyük bir başlık: Beyoglu "The Old City oluyor." Bu bile Türkiye'nin hegemon- ya (sistem) içindeki yerinin nasıl oluşturulduğunu gös- tenmez mi? Amerikanca düşünme kültürünün ince (ya da kalın) bir yolu mu? Koca koca binalar küçük tuğlalardan, taşlardan olu- şur, önemsız deyip geçmeyin, dili, kimliği, yavaş ya- vaş aşındınlmış bir toplum sonunda o imparatorluk- lann ektikleri tohumlarla kaybolur gider, biçirnsel ola- rak ortada durduğu sanılsa bile. Düşünüyorum da bütün bunlan Brzezinsky'nin adı- nı anmadan söylesem olmaz mı? Kimbilir, belki bira2 daha inandırıcı olmak için sistemin içinden birini "şa- hit göstererek" bir davayı savunmaya çalışıyorum. Bütün bunlar aslında Amerikan dostluğu, düşmanlığı ile hiç ilgili değil, bu yalneca günümüz dünyasında "Ame- rikan gerçeği" ile ilgili. Biz nelerin olup bittiğıni anla- maya, görmeye çalışıyoruz. Imparatorluklar arasında- ki farklılıklan, benzeıiiklen ele alıyoruz. Sonunda ko- nuyu Türkiye'ye getiriyoruz. Iç gelişmeleri, Türkiye'nin dünyada "oturtulmak istendiği yeri ve biçimi" düşü- nüyoruz. Anlayalım ki yann biz bu noktaya nasıl gel- dik diye hayıflanmayalım. kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu AĞUSTOS AYI ETKİNLİKLERİ ANMAGUNLERİ 20 Ağustos Perşembe Saat:18.00 7. Olüm Yıldönümünde NADİR NADİ Konuşmaalar: ORHAN ERİNC - KONUR ERTOP P.E.N YAZARLAR DERNEĞI Y A Z A R L A R S E N D İ K A S I katkılanyla Adres: Istiklal Cad (Aksanat Karşısı) Taksim Te):252 38 81/82
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle