Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS 1998 ÇARŞAMB HABERLER PKK tutukJusuna tedavi engeli • Istanbul Haber Servisi - Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde2 yılönce güvenlik güçlen ıle gırdığı çatışma sırasmda yaralı olarak gözaltına aİınan ve PKK davasında yargılanan Sevgi Ince'nin göğsünde mermı çekırdeğı bulunınasına karşın tedavisinin engellendığı öne sürüldü. Insan HakJan Derneği tstanbul Şubesi'nde açıklama yapan avukatı Eren Keskin. 1980doğumlu müvekkılinin 2 yıldır göğsünde mermı çekirdeği ile yasadığını kaydetti. Sıvas davası samğı yakalamh • SIVAS (AA) - Sıvas olaylan davasında. hakkında Ankara 1 No'lu De\ let Güvenlik Mahkemesi tarafından gıyabi tutuklama karan bulunan Osman Düzardıç. Sıvas'ta yakalandı. Bir istihbaratı değerlendiren Terörle Mücadele timlen, keni merkezınde bır'işyenne baskın düzenledi. Baskında, hakkında 7 yıl 6 a> hapis cgzası bulunan \e Sıvas olaylan sanıklanndan olduğu belirlenen Osman Düzardıç yakalandı. Bağ-Kur tasarısı Meclis'te • ANKARA (ANKA) - Bağ- Kur ıle Tanmda Kendı Adına ve Hesabına Çalışanlar (çiftçiler), Sosyal Sigortalar yasalarında değişıklik yapılmasını öngören yasa tâsansı TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Çalışma ve Sosyal Gâvenlik Bakanı Namı Çagan'ın verdigı bılgiye göre. Bağ-Kur sigortalılanna emeklılikte yaş sının getinliyor. Yaş sının 15 yıldır sigortalı olanlan etkilemiyor. f5yıldanazsigortalı olacaklar ıçin sigortalılık süresıne bağlı olarak geçış dönemi öngörüliıyor. Prim ödeme süresı 10 ile 15 yıl arasmda olanlardan kadınlann 41, erkeklenn 46 yaşını, pnm ödeme süresi 5 itelOyılarasındaoIan kadınlann 43, erkeklenn 4$ yaşmı, prim ödeme süresı 5 tam yıldan az olan kadınların 45, erkeklenn de 50 yaşını doldurduktan sonra emeklı olmalan hükme bağlanıyor fiöktepe davası yeniden başlıyor • İSTANBUL (AA) - Yargıtay 1. Ceza Dairesfnın. Gazeteci Metin Göktepe'nn 2 yıl önce gözaltmda dövülerek öldüriîlmesine ilışkm yargılanar 5 polıs hakkındaki 7 yıl 6'şar ay hapis ve 6 polis hakkındak beraat karannı u<ul yönüncen bozması nedenivie. davanıt yeniden görülmesıne 20 Ağustos Perşembe günü Afyon Ağır Ceza Mahkemesı'nde oaşlanacal. Afyon Ağır Ceza Mahkemtsı. Yargıtay'ın bozma karanna uyarsa, usul eksiklıklennı giderdikten sonrz yeniden Hr hüküm oluşturaeak Ilk karannda direnirse. davaya son noktayı Yargıav Ceza Genel Kurulu ko^acak. Sıvas'ta tren kazası • SI\AS (AA) - Snas'ta meydana gelen trsn kazasırda 4 kişi hayatını k s . betti Sıvas'tan Ankara"ya giden Behlül Tülegen ie Murat Gülmez'in makiıistliğini yaptıgı Güney Elspresinir. Karşıyaka hemzonın geçitinde, Akif Kartalcı (İÇ» .yöoetimindeki otjya "çarpması sonucu meydana gelen kazada yariiaaan Akf. Mesut ve Faruk ILartalcı ol^' yennde Hakan ICırralcı ise tedavı gördügü Cjmhunyet Üniversitesi Araşnnna Hastanesi"nde hs.annı kaybetti. 8-300 füzetePi • ANKARA. (AJk)- Denizcilikten Sorumlu Devet Bakanı Burhan Kars, "S-3C0 füzelerinin Güne~ kıbns Rurn yönetimıne;se»ki, TürL boğözlan yoluyla olıbilecep gibi Cebelitank'tuıgeçmek suretıyle veya ha» a )oluyiali mümkündür" de»xi. FP Snn Milletvekıli AhnrEt \urettii Aydm'ın, soru öarergesini vanıtlayan Kara, »eninın Türkıye'nin 193 « Montrö Sözleşmesi ıle ysoaacı tıcara gernılennin TürUz. bogazlanndan gejış ıleilgıi olarak akdi yüküknlilükleri çerçevesinde ser-Tes: bırakıldığını bildrdi CHP'den, yönetime sert eleştiriler yönelterek istifa eden İzmir milletvekili yeni oluşum içinde Gürkan'dan parti hazırfağıA.NKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bir süre önce CHP'den istifa eden Izmir bağımsız mil- letvekilı Aydın Güven Gürkan, solda yeni bir siyasi partı oluşu- munun sinyalini verdi. CHP'den bazı millenekille- rinın de içinde yer aldığı "sos- yal demokrat platform"un ön- cülüğünü yapan Gürkan. "yeni- den tanımlanmış. veni kadrolar- la buluşturulmuş veyeni bir par- ti modeli içinde kurumlaştınl- mış bir sosyal demokrat hare- ketin Türk siyasi sisteminin en büyük gereksinimi" olduğunu açıkladı. Aydın Güven Gürkan, dün • CHP'den aynlan İzmir bağımsız milletvekili Aydın Güven Gürkan, DSP ve DSP dışındaki sol partilerin seçime bir blok oluşturarak girmeleri yönünde herhangi bir çabası olmadığını bildirdi. Gürkan, "yeni kadrolarla buluşturulmuş ve yeni bir parti modeli içinde kurumlaştınlmış bir sosyal demokrat hareket, siyasal sistemimizin en büyük ihtiyacıdır" açıklaması ile yeni parti sinyali verdi. yazılı açıklama yaparak. kendi- sinin CHP ve DSP dışındaki sol partilerin seçime bir blok oluş- turarak girmeleri yönünde giri- şımi olmadığını bildirdi. Çeşitli sol partilerin Meclis'e girebilmelennı bürün demok- ratlar gibi kendisinin de istedi- ğıni belırten Aydın Güven Gür- kan. "Ancak bunu sağlamak il- gili partilerin yönetkilerini ilgj- lendiren bir konudur. Ortak bir programa dayalı ilkeli sivasal it- tifaklara karşı değilim, ancak içinde bulunduğıımuz aşamada birinci derecede önemli \e ge- rekli savdığım konu. gerçek bir sosval demokrat hareketin olu- şabilmesine katkı vermektir" görüşünü dıle getırdı. Gürkan açıklamasını şöyle sürdürdü: "Geniş halk katmanlarının çeşitli duyarlılıklarını ve maddi ihtiyaçlannı karşılamavı bedef- leyen bir sosyal demokrat hare- ketin yokluğu, bugünkii siyasal sistemin en büyük yetmezlikk- rinden biridir. Bu yetmezlik ne- deniyle de sistem büyük ölçüde temsil gücü kayıplarına uğra- maktadır. Sosyal demokrat çö- züm \e yaklaşımlara yatkın du- ran miryonlarca seçmen var o- lan partilerin kendilerini temsil ettiğine inanmamaktadır. Yeni- den tanımlanmış,yeni kadrolar- la buluşturulmuş veyeni bir par- ti modeli içinde kurumlaştınl- mış bir sosyal demokrat hare- ket, siyasal sistemimizin bugün- kü en büyük ihtiyacıdır. Arka- daşianmın, benim ve birlikte düşünmeye ve çözüm oluştur- maya davet etriğimiz çok sayida kamuoyu önderinin çabalan, içinde bulunduğumuz aşamada yalnızca bu ihtiyacın giderilme- sine yöneliktir. Bu nedenle itri- fak arayışian bizim açımızdan bugünün gündem nıaddesi de- ğildir.'' Mısır Çarşısı'ndaki patlamayla ilgili 19 kişinin gözaltma alındığı belirtildi Oztfemir: Gizliçalışıpsonucaulaştik tstanbul Haber Servisi - Mısır Çarşısfnda 3"ü çocuk 7 yurttaşın ölümü. 9'u yabancı uyruklu 121 kişinin deyaralanmasıylasonuçla- nan patlamaya. PKK üyesı olduğu belırtilen bombacılar tarafından yerleşririlen zaman ayarlı TNT'nın yol açtıgı belırlendı. Patlamayla il- gılı 19 kışıyı gözaltına aldıklannı belırten tstanbul Emnıyet Müdürü Hasan Özdemir. bombanın. sos- yolog Pınar Selek \e Abdülmedt Oztürk tarafından hazırlandığını. >ine bu ikili tarafından Ünlüoglu Büfesı'nin önündekı dondurma dolabmın yanına bırakıldığını söy- ledi. Patlamadan bir gün sonra Beya- zıt'ta gözaltına alınan "Leyla" kod adlı, avukat Alp Selek'in kızı sos- yolog Pınar Selek'ın sırt çantasın- da ve Tüneldeki atölvesınde yapı- lan aramalarda. poşet içensinde rendelenmış 1 kılo 710 gram TNT, kutu içensinde fitılı takılmış şekil- de hazırlanmış bomba, 1 adet ku- tu kola ıçensinde fitil. ampul \e pıllen takılmış hazır bomba \e 3 adet adi fünye ve bomba yapımın- da kullanılan saatler. pıller ve kab- lolar bulundu. Mısır Çarşısı'ndaki patlatnaya. bombanın yol açtığı kanıtlartBrro-' "drgr tçin Selek: 18 Temmuz 1998 günü IstanbuM No'lu DGM'ye'çt- kanldı. Romanya'da eğitım aldığı belirlenen Selek. burada yapılan sorgusunun ardından tutuklanarak cezaevme göndenldı. PKK üyesi olmak ve patlayıcı imal etmek su- çundan hakkında dava açılan Se- lek'ın 5 Ekım günü ılk duruşması yapılacak. PKK'nin sılahlı eyleme başla- masının 14. yıldönümü olan 15 Ağustos'ta Istanbul'da büyük ey- lemler yapacağı ihbannı alan Te- rörle Mücadele Şubesı ekıpleri, 14 Ağustos günü Soğanlık, Bakırköy, Okmeydanı. tkitelli. Merter, Gül- suyu ve Ümranıye'de sen operas- tstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, olayla ilgili olarak ele geçirdikleri patlayıcılan ve diğer malzemeleri gazeîecilere gösterdi. yonlar düzenledi. Baskınlar sonu- cu, bombayı büfeye yerleştiren ve yurtdışında bomba eğıtımı gördü- ğü belirlenen "KemaT ve "Azat" kod adlı HakanAlpoğlu sahte kım- likli Abdülmecit Oztürk ve PKK'- nin askeri kanadı ARGK'nın Yurt- sever Devrimci Halk Bırımlerı isimli komitesine üye olduğu öne "Sürülen 17 kişi gözaltına alındı. Polisin. aralannda Çetin Oztürk ve Lütfü Yalçınkava sahte kımlık- li militanlann da bulunduğu bu ki- şileri sorgulaması sonucu. bomba- nın Selek ve Oztürk tarafından TNT kalıbı rendelenmek suretıyle hazırlandığı ve yine bu ikilı tarafın- dan Ünlüoglu Büfesi'nm önünde- ki dondurma dolabının yanına bı~ rakıldığı behrlendi. Güvenlik güçlerinin Okmeyda- nı'ndaki hücreevinde yaptığı ara- malarda, 3 adet 400'er gram ağır- lığında TNT kalıbı, 1 adet Rus ya- pımı Lav sılahı. 2 adet 7.65 mm. ta- banca, 1 adet 20 santim uzunlu- ğunda beyaz renklı sanıyeli fitil ir- tıbatlı adi fün>e. 2 adet sahte nüfus cüzdanı,2adetceptelefonu, 1 adet bıçak ve 5 adet demirden yapılmış bomba kalıbı ele geçirildiBomba- cılann, Mısır Çarşısı'ndaki patla- manın dışında. 1 Nisan 1998 günü Maltepe Sahil Askeri Gazinosu ci- vanna bomba konulması, 4 Tem- muz 1998 günü Küçükyalı îdeal- tepe semtınde 50. Yıl Parkı'na za- man ayarlı bomba konulması, 28 Temmuz 1998 günü Kartal Kor- donboyu Mahallesi Kumlar Cad- desi AkşarTaksı Durağı arkasında Erdal Hayıradlı kişinin tabanca ile vurularak öldürülmesi eylemlen- nı gerçekleştırdikleri açıklandı. Ya- kalanan kişilerin aynca, halktan zorla "VergUendirme'' adi altında para toplayarak, kırsal alana savaş- çı ve lojıstik malzeme aktardıklan behrlendi. Istanbul Emniyet Müdürü Ha- san Özdemir, patlamadan sonra 3 ıhtimalin ortaya çıktığını, ilk ihti- malin gaz kaçağı. ikincisinin tüp, üçüncüsünün ise bomba olduğunu belirterek, "CMay yerinde nitrik iyonlarbulunması vepatlama \eri- nin evlcnı yapmaya müsait olması bomba şüphesini arttırdı. Gizü ola- rak çalıştık ve sonuca ulaşuk. CHav- dan bir gün sonra Pınar Setek'i al- dık. Sultanahmet otayındaki gibi olavı kısa sürede nvdınlatmava ça- kştik, ancak bunu hemen açıklaya- mazdık" dodı Erdal Hayır'ın Kartal'da öldü- rülmesi olaymın da aydınlatıldığı- nı kaydeden Özdemir, Hayır'ın P- KK üyesi olduğunu, para topladı- ğı ve güvenlerini yitirdiğı için di- ğer örgüt üyelerince öldürüldüğü- nü belirtti. Hayır'ı öldüren 2 kişi- nin Ağrı polisi ile yapılan ortak operasyon sonucu yakalanarak Is- tanbul'a getirildiğini anlatan Öz- demir, bu kiş ilerin olayda kullan- dıklan sılahlan attıklannı söyle- dikleri denizde balıkadamlar tara- fından araştırmalar yapıldığını ve silahın denızden çıkartıldığını ifa- de etti. Bombacıya tatbikat Dün geniş güvenlik önlemJeri altında Mısır Çarşısf na getiriJen bombacı Abdülmecit Oztürk'e. patlamarun gerçekleştiği Ünlüoglu adlı büfede tatbikat yapönldı. Çarşı esnafu padamanın olduğu büfeye 2 tane Türk bayrağı asarken yaklaşık bin kişilik topluluk tatbikatı izlemek için çevrede toplandı. Yanm saat süren tatbikat sırasında savcı, gazetecilerin ve izleyicilerin olav yerinden uzaklastınlmasım istedi Tatbikatın ardından çevrede toplanan ülkücüler, Oztürk'e saldırmak istevince güvenlik güçleri. kordon altına aldığı bombacıyı şapka ve güneş gözlüğü takıp kamufle ederek olay yerinden uzaklaştırdı. "Türkive bi/inıdir. bizim kalacak", -Kahrolsun PKK" ve "Türkiye polisle gurur duvaıyor" sloganlannı atan ülkücüler, olaysız bir şekilde dagıldılar. (Fotoğraf: ALPER TURGUT) Fikri Saglar. Yargılanması isteniyor CHP'ü Sağlar hakkında fedeke ANKARA (AA) -Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir televizyon kanalında emekü MİT görevlisi Ertuğrul Berkman'ın • ötümüyle ilgili yaptığı açıklamada "MTT'e ait baabilgileriifşaettigi" gerekçesiyle, CHP lçel Milletvekili Fıkri Sağlar hakkında, yasama dokunulmazlığının kaldınlması ve 5 yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezası istemiyle yargılanması için fezleke hazirladı. Başsavcı tlhan Mesutoğlu tarafından hazırlanan fezleke, TBMM Başkanlığı'na iletilmek üzere Adalet Bakanlığı Ceza Işleri Genel Müdürlügü'ne gönderiJdi. Başsavcılık. MlT'in suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmayı tamamlayarak, fezleke hazırladı. Fezlekede. CHP lçel Milletvekili Sağlar'ın. InterStar Televizyonu'nda 8 Aralık 1997 günü yayımlanan "Gece Hattı" adlı haber programına katılarak sorulan yanıtladığı belirtiliyor. Fezlekede, Sağlar" ın programda, MlT'ten 18Mayısl995 tarihinde emekliye aynlan Ertuğrul Berkman'ın, Eskişehir Çukurhisar mevkiinde 28 Eylül 1997 giinü geçirdiği trafik kazasında ölmesi ile ilgili olarak açıklamalarda bulunduğu kaydediliyor. $FI&NOKTASI/ ORAL ÇALIŞLAR Alaattin Çakıcı'yı kişısel ola- rak Üsküdar Paşakapısı Ceza- evi'nde kalırken 1987 yılının ilk aylannda tanımıştım. Henüz ye- ni ünleniyordu. 10 kişilik küçük bir koğuşta, bir buçuk ay kadar birlikte kalmıştık. 12 Eylül 1980 öncesınin ülkücü militanlann- dandı. Sürmene 1954 doğum- luydu. Babası kahveciydı, sol- cularia çatışmalara girmiş, kar- nından ağır bir yaraalmıştı. Aile- sınden insanlan yitirmişti. 12 Eylül'ün ardından bir süre askeri cezaevinde de yatmıştı. Artık kendisine yeni bir yol çiz- mişti. Bir kısım ülkücü eski arka- daşını da yanına almış, çek-se- net tahsılatıyla ışe başlamıştı. Ki- şısel sohbetlerimizde, bu tahşı- latlan nasıl yaptığını anlatırdı. Ül- kücülük onun açısından 12 Ey- lül'den farklı bir anlam kazan- mıştı. O artık gıderek ünlenen "Ülkücü Baba "ydı. Alaattin, Paşakapısı Ceza- evi'ne girer girmez, bütün mah- Çakıcı Nasıl Yükseldi? kûmlann saygısını kazanmıştı. Çünkü her gün çok sayıda kur- ban keserek mahkûmlara dağı- tıyordu. Müdüründen gardiyanı- na kadar cezaevi personeli de durumdan memnundu. Çakıcı, o zamanın parasıyla günde bir çanta dolusu parayı cezaevine getiriyor ve dağıtıyordu. Para o- nun prestijini giderek yükseltı- yordu. Bir görüş günü, parmaklıklar ardından eşim ipek'le görüşür- ken, Alaattin'i de görüşçüler kıs- mında görüp şaşırmıştım. Gü- lümseyerek bana seslendı: "O- ral Ağabey. neden yengemle burada görüşüyorsunuz, baş- gardiyanın odasına gelin." Ora- ya gittiğimizde, Alaattin'in sevgi- lisi olduğunu sandığım bir kadın da oradaydı. Soğuk bir kış günü, sıcak bir odada İpek'le açık gö- rüşme olanağı bulmuştuk. Alaattin, ipek'e dönerek, "Yenge, benimle ilgiliyazınızda. benım gazinoda parayı ödeme- den çıktığımı yazmışsınız. En çok bu ağırıma gitti. Ben öyle şey yapmam" dedi. Ipek o dö- nemde Nokta dergisınin yfjnetı- cisiydi: Çakcı hakkında uzun bir haber yapmışlardı. Çakıcı'nın, en çok parayı ödemediğı iddı- asına canı sıkılmıştı. Çakıcı'yı cezaevi günlennde savcılar ve polıs müdürleri yalnız bırakmıyorlar, ziyaretıne geliyor- lardı. Devletle ilişkisıni özenle ku- ruyordu. Bu konudaki en önem- lı sılahı paraydı. Çakıcı, bir gün aceleyle bana geldi ve benım Bursa Cezaevı'ne sevk edilece- ğimi söyledı. Bu sevkin çokzah- metlı olacağını düşünen Çakıcı bana, "Ağabey, ben müdürle konuşurum, sana bir otomobıl tutanz, yanına bir de /andarma venrter, birgece de evinde kalır öyle gidersin" dedi. Kendisine teşekkür ettım ve böyle bir şeyi doğru bulmadığımı söyledim. Dediği doğru çıktı; bir gün son- ra soğuk bir kış gününde 72 sa- atlik felaket bir yolculuktan son- ra Bursa'ya uiaştım. Çakıcı ile bir daha görüşme- dik. O giderek daha fazla ünlen- dı ve sonunda Türkiye'yi terk et- ti. Kansını, en yakın arkadaşını öldürttü; önemli bütün devlet ihalelerinde ve bankalar arasın- daki para konularında hep onun adi geçmeye başladı. Yurtdışın- daydı ama elı silahlı adamlanyia Türkiye'nin içinde etkili bir rol oy- nuyordu. O artık bir efsaneydi. Hem korku salıyor hem de önemli mali konularda çözüm üretiyordu. Artık kendisine han- gi devlet yetkilileri, hangi işa- damları başvurdu, hangileriyle netürden ilişkileregirdi, bunu bil- memiz mümkün değil. Alaat- tin'in tanımadığı, konuşmadığı devlet büyüğü sanki kalmamrş- tı. Mehmet Ağar'la ilişkisi üze- rine, ÇatYyla ılişkileri üzerine çok şeyler söyleniyor. Bilemiyo- ruz. Ancak Çakıcı'nın, Susur- luk'ta ortaya çıkan tablonun ürü- nü olduğu bir gerçek. 0,12 Ey- lül Türkiye'sinde yetişıp gelişti. Cebinden kırmızı pasaport çık- masına şaşırdınız mı? Sanmıyo- rum. 11 yıl önce Alaattin, bu yolun henüz başındaydı. Sürmeneli, ortaokulu terk etmiş, gözüpek bir ülkücüydü. Şimdi sosyete kadınlannın ilgisini çeken, kor- kunun ve paranın imparatoru haline geldi. Onu neden yakaladılar diye düşünüyorum. Acaba çizmeyi aştı ve yapmaması gereken bir şeyteri mi yaptı? Alaattin'e bir şeyolurmu? Bakalım göreceğiz. GLOBALPOLMKÜLTÜI ERGIN YıLPıZOĞLU Yorumsuz! 1990'larda dünya ekonomisinin geleceği, üç alan da işlerin yolunda gitmesine bağlanmıştı. Birincis başta Asya ekonomileri olmak üzere gelişmektı olan piyasaların büyüme hızlan, dünya ekonomisi ni sürüklemeye devam edecekti. Ikincisi, SSCB Doğu Avrupa ve Çin, dünya ekonomisiyle bütünleş tirilecek, Batı kapitalizminin kullanımına açılacaktı Üçüncüsü, küreselleşme süreci, dünya ekonomisi ni mallann ve sermayenin hiçbir siyasi engele takıl- madan serbestçe dolaştığı bir ekonomik cennet ha- line getirecek, serbest piyasanın "gizli eliyle" kay- naklann en optimal dağılımı sağlanacağı için de ekonomik krizler artık tarihe kanşacaktı. Siyasi olarak biliyorsunuz tarih bitmişti. Dünyanın herköşesinde banş rüzgârian esiyordu. Küresel ku- tuplaşma ortadan kalktıktan sonra şimdi yerel ku- tuplaşma ve sorunlar da teker teker çözülüyordu. Bu yeni dünya düzeninde bizi liberal demokrasi, küresel banş bekliyordu. Kapitalist sistem Nirva- na'ya ulaşmak üzereydi. Bu gelişmelerin hepsini bir araya koyanlar artık yepyeni bir dünyada yaşadığımızı ileri sürüyor, mer- kezi devleti hedef almayan, sınıflara dayanmayan "Yeni Politika", dalgalanmalardan annmış "Yeni Ekonomi" gibi iyimser kavramlar kullanıyorlardı. Şimdi bir kesit alıp da baktığımızda dünyanın, yepyeni bir durumda olmak bir yana, fena halde 1800'lerin sonuyla 1900'lerin ilk çeyreğine benze- diğıni görüyoruz. Ekonomik, siyasal, askeri reka- bet, ekonomik kriz, kargaşa belirsizlik, korku... Önce Japon mucizesi buhar oldu uçtu, arkasın- dan da "Asya Mucizesi". Bu bölge adeta birsürek- li krize saplandı. Her gün yeni bir kötü haber geli- yor ve bölgedekı yatınmcılar korkuyla, Çın'in para- sını bir kez daha devalüe ederek ortalığı kanştıra- cağı anı bekliyortar. Bu arada Rusya'nan hafta başında rubleyi yüzde 50 devalüe etmesi, iç borçlarına ve ruble birimli dış borçlanna moratoryum uygulaması adeta beklenen birfelaketin gelmesi gibiydi. Birhaftadır, hemen her- kes bu devalüasyonu bekliyor, ama "inşallah" olmaz diyordu. Şimdi Rusya devalüasyonu bu ülkenin dünya ekonomisine entegrasyonuna ilişkin, yakın zamana kadar geçerti, iyimser senaryolan çöküş, parçalanma, "yeni bir demir perde" gibi yeni ve bambaşka senaryolarla değiştirmeye aday. Demir perde dönemini hatııiatan bir başka geliş- me de var gündemde: Geçen aylarda Hındıstan ve Pakistan arasında başlayan ve Ortadoğu'ya doğru yayılma eğilimi gösteren nükleer silahlanma yanşı. Buhar olmaya başlayan bir başka iyimserlik de Af- rika'ya ilişkin. 1990'ların başından bu yana güçle- nen ABD yanlısı diktatörterin oluşturacaklan bir blo- kun bölgede, Sudan ve Somali gibi diğer sorunlu alanlan da temizleyerek ıstikran sağlaması bekleni- yor. Afrika'nın dünya ekonomisine geri dönmesin- den, adeta bir rönesans yaşadığından söz açılıyor- du. Bugünlerde, bu kıtada, özellikle Orta ve Doğu Afrika'da hemen her ülkenin komşusunun toprağın- da gözü var. ABD Özel Hareket Güçleri'nin eğittiği ordular bırbirinı kırıyor Özei.savaşşirketten, sayıla- ı n her gün biraz daha artan bu çatışmalardan büyuk paralar kazanıyorlar. Ekonomik istikrar ve demok- rasiden söz açmak mümkün değil. ABD'nin 1990'larda yatınm yaptığı bir diğer güç de Afganistan'daki Taleban hareketiydi. Şimdi Ta- leban savaşı kazanırken komşularının kendilerini tehdit altında hissederek huzursuzlanmaya başla- dığına ilişkin ılk ışaretler gelmeye beşladı bile. Tale- ban, bölgede bir istikrar getirmekten uzak, üstelik uluslararası duzlemde de ciddi bir sorun olmaya a- day. Örneğin, söylentılere göre Afganistan'da sak- lanan, Suudi kökenlı, radikal Müslüman, milyoner ve siyasetçi Osama Bin Ladin'ın önayak olmasıy- la bir araya gelen Pakistanlı, Bangladeşli ve Mı- sır'lı kimi radikal Müslüman liderler, 23 Şubat'ta Dünya islam Cephesi oluşturmak üzere bir Fetva imzaladılar (The Observer 16/08). Fetva, Amerika- lılann ve Yahudiienn ve bağlaşıklarının öldürülmesi- ni buyuruyordu. Kenya ve Tanzanya'daki bomba- lamalann bu Fetva'nın ürunü olduğuna inanılıyor. Eğerbu söylentilerdoğruysa köktendinci hareketin yeni bir dönemeçte olduğu söylenebilir. Bu manzaranın bir parçası da Ortadoğu banş sü- reci. Bu süreç, israil'deki köktendinci yükselişin bir ürünü olarak iktidara gelen Netanyahu tarafından çıkmaza sokuldu. Şimdi hem Arafat'ın ve laik eği- limli Filistinli siyasi akımlann hem de tüm bölge gü- venliğinin geleceği tehlikeye girdi. Bu Hamas gibi radikal hareketler için yeni güçlenme olasılıklan de- mek. Son yıllann en çok iyimserlik yaratan gelişmele- rinden biri olan Irlanda banş süreci de bu hafta so- nu şiddetli bir darbe yedi. IFlA'nın Ingiltere ile banş sürecine girmesini kabul etmeyen ve "Gerçek Ira" olduğunu ileri süren bir grup, savaşı sürdüreceğini açıkladı. Kuzey Irianda'da Omagh kasabasında pat- layan bir bomba, 27 kişinin ölümüne yol açtı. Bu ko- şullarda eski ve "Gerçek IRA", arasında, "Gerçek IRA ile Ingiltere, Protestan teröristlerie herkes ara- sında çokyönlü bir çatışma süreci başlayabilir. Ve son olarak Kosova'da mayalanmaya devam eden Balkan krizi... Nevsehir 'Hacıbektaş' dostlukve banş mesajlanyla bitti SELAHATTtNŞAHİN NEVŞEHİR-Ünlühalk düşünürü Hacı Bektaş Ve- ö'y i Anma Kültür ve Sanat Etkınlıklen dün gece dü- zenlenen müzik ve semah gösterileri ile sona erdi. Hacı Bektaş Veli'nin düşünce ve öğretisini yay- gmlaştırarak. daha geniş kitlelere aktarmayı amaç- layan etkinliklerde, 60. Yıl Spor Salonu'nda 7 bini aş- kın yurttaşın ılgiyle ızledı- ği ozan, sanatçı ve semah ekiplerinın gösterilen sa- bah saatlerine kadar sürdü. Mahsuni Şerif in yanı sıra sanatçılar Hülva Süer, Ali Mahsuni, Armağan Elçi, Grup Kızüırmak, Âşık Ereni, Ferhat Güneyli, Za- fer Gündoğdu konser ver- di. Mamak Beledıyesı Şe- hir Tiyatrosu da "Şeyh Bedrettin" i oynadı. Amfi- tiyatro'da da Ankara Dene- me Sahnesi'nce "Kardeş- lik Töreni" oyunu sahne- lendi. Tokat Hubiya semah ekiplerinın gösterileri ile devam eden etkinlikte Mu- harrem Kaya, Nurettin Rençber, AU Ekber Eren, Dertii Divane, Hasan Yük- selir izleyenlere deyişler sundu. Ankara Sanat Ti- yatrosu'nun "İnadına Ya- şamak" isimli oyununun da sergilendiği etkinlikte Canan Başkaya ve Yavuz Bingı'ü. yurttaşlara unuta- mayacaklan bir müzik zı- yafeti sundu. Hacı Bektaş Veli Anma Kültürve Sanat Etkinlikleri dün Çileha- ne 'de geleneksel olarak dü- zenlenen "AşureGünü" ile devam ettı.