19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18AĞUSTOS1998SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yapılan alan taramasında, Siirt genelinde Türkçe bilmeyen 5-6 yaş grubu 20 bin çocuk olduğu belirlendi Snrt'te tophımsal kaDanma projesiSÜRT (AA)- Siirt Valiliği'nce başlatılan Toplumsal Kalkınma Projesi'nin (TOKAP) ikinci ayağı olarak adlandınlan "Okul Öncesi Eğitim Geüştirme Projesi" ile Siirt'teki çocuklara önce Türkçe öğretiliyor, sonra da okul öncesi egitim veriliyor. Güneydoğu'da son yıllarda yaşanan göç, çocuklar üzerinde de olumsuz etkiler yarattı. Köylerini terk ederek kent merkezlerine yerleşen ve eğitimden uzak, sokakta yetişen çocuklann Türkçe öğrenmelerini sağlamak ve okul öncesi eğitimlerini vermek amactyla Siirt Valiliği'nce Toplumsal fCalkinma Projesi (TOKAP) adı • Türkçe bilmeyen çocuklan okul öncesi eğitime hazırlamak, Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalannı sağlamak amacıyla proje başlatıldı. Kısa adı TOKAP olan projeyle, 20 bin çocuktan 1145'i eğitimden geçirilirken 7 bin 332 çocuğun eğitimi devam ediyor. Projenin mali yönden desteklenerek diğer illerde de uygulanması isteniyor. altında bir proje başlatıldı. Proje, deneme amacıyla 15 Mart ile 19 Haziran 1998 tarihleri arasında uygulandj ve il genelinde belirlenen 43 kurs yerinde 5-6 yaş grubu 1.145 çocuk eğitimden geçirildi. Yaklaşık 3 aylık bir eğitimden sonra çocuklann kendilerini ifade edebilecek düzeyde Türkçe konuştuklan, öz bakım becerilerini geliştirdikleri ve ilköğretime hazır hale geldiklerinin görülmesi üzerine proje genişletildi. Valiliğin Siirt genelinde yaptığı alan taramasında, 5-6 yaş grubu 11 925'i kız. 8.075'i erkek olmak üzere 20 bin çocuğun şefkat ve ilgiden uzak, ekonomik yetersizliklerle sokaklarda yetiştiği, kişiiik ve psikolojik problemler içerisinde büyüdüğü belirlendi. Proje çerçevesinde çocuklann okul öncesi eğitimi algılayabilmeleri için önce Türkçe öğrenmeleri sağlanıyor. Siirt merkez ve 6 ilçesinde 50'ye yakını kiralık evler. geriye kalanı ilköğretım okullan olmak üzere toplam 359 sınıfta 359 öğretici tarafından 5-6 yaş grubunda, 3.630'u kız, 5.592'si erkek toplam 9.222 çocuk eğitim görüyor. Çocuklara eğitimi. Kız Meslek Lisesi mezunlan \eriyor. Valiliğin yaptığı duyurular sonucu başvuruda bulunan ögreticiler, çok düşük ücret karşılığında, hiçbir hak iddia etmeden gönüllü olarak görevlerini sürdürüyorlar. Projenin masraflan da açılan çeşitli kampanyalar ve vaJiliğe ait kaynaklardan karşılanıyor. Ancak valiliğe ait kaynağın zaman zaman yetersiz kaldığı ve bu nedenle kampanyalara destek beklendiği belirtildi. Vali Osman Acar, köy ve mahallelerdeki yoksul çocuklan, geldikleri çevTenin olumsuz etkilerinden kurtarmak, milli eğitimin hedeflediği şekilde, Atatürkçü, milliyetçi, yapıcı, çağdaş, topluma saygılı insanlar olarak yeriştirmeyi amaçladıklannı belirtti. istanbul Milli Eğitim Müdürü 6 Velüerden kayıtparası alınmayacak'ANKARA / İSTANBLX (Cumhuriyet)-Istanbul Mil- li Eğitim Müdürü ÖmerBa- lıbey, ilköğretim okullan ve liselerde dün başlayan kayıt- lar sırasında velilerin bağış yapmaya zorlanamayacakla- nnı söyledi. Balıbey, 8 yıllık kesintı- siz temel eğitimin tstanbul'da tamamen oturduğunu ve ar- tık eğitimi teknolojiyle buluş- turmak istedıklerini belirtti. Işçi Partısi (JP) Üsküdar ll- çe Başkanı Alpa> Tuğla ise Milli Eğitim Bakanı'nı ve Milli Eğitim Müdürü'nün, kayıtlar sırasında velüerden zorla bağış alınamayacağı yönündeki açıklamalarına karşın birçok okulda bağış lOkullara İkayıtlar adı , İstanbui Haber Ser- '•(Viei- İlköğretim okulla- n, genel liseler, Anado- lu, Anadolu öğretmen, Anadolu sağlık meslek liseleri ve fen liselerine kayıtlar, ticaret liseleri ön kayıtlan ile endüstri meslek, kız meslek ve çok programlı liselerin kesin kayıtlan dün baş- ladı. Istanbuj Milli Eği- tim Müdürlügü, velile- rin kayıtiaria ilgili so- runlanm çözmek ama- cıyla ilçe milli eğitim müdürlüklerinde kayıt damşma komisyonlan kurdu. İlköğretim okullan ve genei liselerde dün baş- layan kayıtlar 11 Ey- Jül'de, Anadolu, Anado- lu öğretmen, Anadolu sağlık meslek ve fen li- sesi kayıtlan da 25 Ağus- tos'ta sona erecek. Ka- yıtlarla ilgili oiarak flçe Milli Eğitim Müdürfüğü Ûğrenci Yerieştirme Ko- misyonlan, ilköğretim okullannm ögrenci ala- cağı okul bölgesi ile or- taöğretimokuOannınöğ- renci alacagı okullan be- lirleyecek. İlköğretim okullan içinayn aynbe- lirlenen okul bölgeleri, ayn planlar halinde ha- zırianarak ilçe milli eği- tim müdürlükleri ile okullarda velilerin gö- rebileceği yerlereasıla- cak. Istanbul 11 Kayıt Da- nışma Komisyonu'na sorunlannı bildirmek is- teyenveliler,527 7007 ya da 52619 60 numa- ralı îstanbul Milli Egitim Müdürlüğü teiefonlan- nı arayabilecek. Anadolu ve fen liseteli: Kesin kayıtlar sonunda açık kalacak kontenjanlara 31 Ağus- tos-4 Eylül tarihleri ara- smda ön kayıt başvuru- lan kabul edilecek. Ke- sin kayıt hakkı kazanan- lannkayıtlan ise 7-8 Ey- lül ! de gerçekleştirilecete Ticaret liseleri: Ön kayıtlan 31 Ağus- tos'ta sona erecek^Asıl ve yedek listeler 1 Ey- iül'deilan edilecek. Asıl listekayıtlan 2-7 Eylül, yedek iıste kayıtlan da 8- 9 Eylûl'de yapılacak. Meslek liseleri: Önkayıtlar7Eylül'eka- dar sürecek. Asıl liste kayıtlan 9-11 Eylül, ye- dek liste kayıtlan 12-15 Eylûl'de yapıiacak. yapmayan öğrencinin kaydı- nın yapılmadığını savundu. Eğitim-Sen de velileri ka- yıt paralanna karşı uyardı. Kayıt parasının hiçbir yasal dayanağı olmadığını vurgu- layan Eğitım-Sen Genel Baş- kanı Kemal BaL ~VelUer, yo- lunacak kazolarak görülme- meJT dedi. Ankara 11 Milli Eğitim Müdürlüğü ise izin- siz toplanan kayıt paralannı belirlemek üzere "Kayıt Iz- leme Bürosu" oluşturuldu- ğunu açıkladı. llçelerde de kayıt izleme bürosu kurulacağı bildirilir- ken bu konuda *413 3671 ve 4133672" No'lutelefonnu- maralarından aynntılı bilgi edinilebileceği kaydedildi. Türk Karaciğer Vakfı ise kayıtlarta velüerden, karaci- ğer sirozu. sanlık ve hepati- tekarşı koninması için öğren- cilerin hepatit-B aşısı yaptır- maya başladığmı gösterir bel- ge de istenmesini istedi. îstanbul Milli Eğitim Müdürü Balıbey, üniversite- ye hazırlıkta Türkiye'de ilk kez multimedya destekli eği- tim verecek olan High Q Bağ- dat Caddesi Dershanesi'nin açılışına katıldı. Balıbey, bu yıla kadar fstanbul 'da heryıl 800 ile 1200 arasında ders- lik açılırken bu yıl ise 3 bin 200 derslik açıldığını söyle- di. Istanbul'un 8 yıllık ke- sintisiz temel eğitim konu- sunda diğer tüm illere örnek olduğunu vurgulayan Balı- bey, "Bu konuda iyi organi- ze olduk ve başaracağunıza inandık" dedi. lstanbul'da 2 milyon öğrenci olduğunu anımsatan Balıbey, High Q Bağdat Caddesi Dershane- si'nin Türkiye için çok önem- li bir laboratuvar olacağını ifade etti. Şirvan ilçesinde aynı afleden 3 kardeş (Volkan, Hakao, KartalLçak) buyılÖYS'vikazan- dı. İkçehalkı bubaşansındanötürii.sovad- lanndan da esinlenerek aileye "Lçak Filo- su"diyesesleniyor. Şirvan'da 6 öğrenci Anadolu lisesine, 14 öğrenci de üniversiteye girdi Iıısaııa yatoım sonuç verdi MAHMUTORAL ŞİRVAN - Siirt'e 35 kilometre uzaklıktaki 5 bin 500 nüfuslu Şirvan ilçesinde, Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir yıl içinde 14genç birden üniversiteli oldu. Üniversiteyi kazananlar ara- sında aynı aileden 3 kardeş de yer alıyor. flçede ilk kez bu yıl 3'ü çobati 6 öğrenci de Anadolu lisesinde okumaya hak kazandı. Şirvan'da Sosyal Yardımiaşma ve Dayanış- ma Vakfı yardımlannı daha önce fakirlere yi- yecek olarak dağıtmış. Ancak ilçe kaymaka- mı Mustafa Üçkuyu. bu türyardımlarla insan- lann bir yere varmasının güç olduğunu düşü- nerek insana yatınm yapmaya başlamış. Üç- kuyu, bu çalışmayı, "İnsanlara balık futması- nı öğrettik" şeklinde yorumluyor. Üçkuyu, ilçe köylerinden 21 öğrenciyi se- çerek dershanelere gönderdi. Bu çalışma için 4 milyar lira harcandığını belirten Üçkuyu, yaptığı çalışmalan şöyle anlattı: "Bugüne ka- dar ilçenin tarihinde bu sonuç ahnmanuşn. Her öğrenci için ortalama 100 milyon lira harcadık. Bence bu proje için harcanan para acınacak pa- ra degil, sevinilecek paradır. 100 milyon iirayla bir insanın ha>atmın vegeteceginin kurtanlma- sı çok yüce bir duygu. Bu sonuç ilçede de\ritn olarak değeriendiriliyor. Bu zeki insanlara va- kıf ve kaymakamlık yardımlan okul ha>atlan bovunca devam edecek." • İlçe kaymakamı Mustafa Üçkuyu'nun insana yatınm yapmaya başlaması ile birlikte Şirvan ilçesinde, ilk kez bir yıl içinde 14 genç birden üniversiteli oldu. Üniversiteyi kazananlar arasında aynı aileden 3 kardeş de yer alıyor. llçede ilk kez bu yıl 3'ü çoban 6 öğrenci de Anadolu lisesinde okumaya hak kazandı. llçede ve hatta bölgede okumanın yalnızca kentlilere yönelik bir özellik olduğu şeklinde bir anlayışın egemen olduğunu belirten Üçku- yu. "Ben gittiğim bütün köylerde insanlara cumhurbaşkanını örnek veriyor ve sizler de okuyup buralara geiebilirsiniz diyorum. Zekâ dağıtılırkcn yauuz kentlilere veriidi de, kol gii- cü köylülere veriidi diye bir şey yok. Buranın insanının okuması buranın insanına varaya- caktır. Yoksa hep Batıdan öğretmen ve doktor beklemek gerekecek" diye konuştu. 'Tabulan yıkacağız' Kaymakamlık tarafından kendisine verilen dershane fırsatını değerlendirerek Kars Kafkas Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Egi- tim Bölümü'nü kazanan Ayşe Yümaz, yakala- dığı başanyla tabulann yıkılmaya başladığını, ancak bunun yeterli olmadığını söylüyor. Şirvan ilçesinde bu yıl gerçekleşen başan- nın bir başka önemli noktası da aynı aileden 3 kardeşin bu yıl ÖYS'yi kazanması. İlçe halkı Lçak ailesinin bu başansından ötürü, soyad- ianndan da esinlenerek aileye "Uçak FBosu" diye sesleniyor. Uçak ailesinde Volkan, Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilgiler Fakültesi'ni, Hakan, IÜ Hukuk Faİcültesi'ni ve Kartal ise 1Ü Maliye Bölümü'nü kazanmış. Volkan Uçak başansını şöyle anlatıyor: "Bize sunulan ola- naklan boşa çıkarmamak için biz de elimizden geleni > aptık. Onlara layık olma> a çalıştık. Bol- gedeki eğitim imkânlan çok kısıtlı. Batıdaki bir öğrenci bizden çok daha şanslı. Buradaki insa- nın birinci derecedeki işi tariada, bahçede ça- uşmak ve çobanlık yapmak. Arûk bunlar ya- vaş yavaş aşıhyor. Arbk halkunızda bir uyan- ma yaşanıyor." Çocuklannın üniversite sınavını kazanmala- n için elinden gelenin fazlasını ortaya koyan baba Sıddık Uçak ise bundan sonrası için ha- zırlık yapma telaşında. Gurbette 3 genç okut- maya hazırlanan baba, yaşadığı mutluluğu şöy- le dile getiriyor: "Kendimi çok mutlu hissediyorum. Çocuk- lann bundan sonra okuması maddi olarak bi- d zorla>acak. Bunlardan önce de iki çocuğu- ıtıu devlet desteğiyle okuttum. Geri kalan iiçü- nü de okutacağım. Zor olacak ama, mühim olan zoru başarmak." Şatnpiyon çoban ilgisizlilvteıı şikâyetçi • Gaziantep Üniversitesi 3. sınıfta okuyan Mehmet Cellek, yaz tatillerinde Şirvan'ın Söbetaş mezrasında ailesi ile birlikte yaşammı sürdürüyor. Çeşitli dallarda 13'ü tamamlanmış toplam 17 çevre projesi geliştiren Cellek, bilim yanşmalannda dünya şampiyonluğunu kazanmasına rağmen devletin gereken desteği kendisine vermediğinden yakınıyor. ŞtRVAN (Cumhuriyet) - Siirt'in Şirvan ilçesinde, ailesiyle birlikte çobanlık yaparak yaşammı kazanan 20 yaşındaki Mehmet CeÜek. uluslararası bilim ya- nşmalannda iki kez Dünya Şampiyonu olmasına kar- şın geliştirdiği çevre projelerini yaşama geçiremiyor. Gaziantep Üni\ersitesi Elektrik ve Elektronik Mü- hendisliği 3. sınıfta okuyan Mehmet Cellek, yaz ta- u'llerinde Şirvan'ın Söbetaş mezrasında ailesiyle bir- likte yaşamını sürdürüyor. Çeşitli dallarda 13*ü tamam- lanmış toplam 17 çevre projesi geliştiren Cellek. bi- lim yanşmalannda dünya şampiyonluğunu kazanma- sına rağmen devletin gereken desteği kendisine ver- mediğinden yakınıyor. Elinden tutulması halinde özellikle çevre alanında büyük buluşlar ortaya koyabileceğine dikkat çeken Cel- lek. en son projesini sa- nayi atıklan üzerinde ge- liştirdiğini, yaptığı de- nemelerde atıklan yüz- de 96 oranında temizle- diğini ileri sürüyor. Cel- lek projeleriyle ilgili şun- lan anlatıyor: "Şu sıra- lardabilim adamlaniçin çevre en popüler konu. Çocuklarunrangcfcceği- ni tehdit eden büyük prubiemlervar.Antep'te fabrikalann fazla olma- Elinden tutulması halinde çevre alanında büyük buluşlar ortaya koyabilece- ğine dikkat çeken Cellek, en son projesini sanayi aüklan üzerinde geüştirdi- ğini, denenıeJerde aüklan yüzde % oramndatemizlediğiniileri sürüyor. ması nedeni.vle çevre atıklanileilgili proje ge- Kştirdim. Sanayianksu- lannın temizienmesin- de ozonun kuDanılması çalışması yaptını. Bu, Türkiye'de yapılan ilk çahşma.Yapdğanız araş- ürnıa\cdeneylersonun- Mehmet Cellek'in birincilikleri • 1993 yılmda TÜBlTAK'm Ankara'da düzenle- diğiL/lusal Bilim Oiimpiyatlan'ndauJusalbazdaböl- ge birincisi ve Türkiye 14.'sü. • 1993 yıhndaavmyanşmanın ikinci etabında Tür- kiye 2'si. • 1995 ve 98 yıllannda Istanbul'da düzenîenen UNESCO Uluslararası Çevre Proje Yanşması'nda dünya birincilikleri. • 1997 UNESCO Uluslararası Çevre Proje yanş- masmda dünya ikinciliği ve Türkiye birinciliği. • 1996-97 ve 198 yıllannda iki kez Türkiye birin- ciliği, iki kez Türkiye ikinciliği, üç kez Türkiye üçün- cüiüğü. • 1996 ve 98 yıllannda iki jüri özel ödülü. • 1997 HenryFord Çevre Koruma Yanşması'nda Türkiye Gençlik ödülü. • l996yılındaKenya'dakiyanşmayapTOJesikatıl- dı, parası oimadığı için gtdemedi. da bu atıklann > üzde %'sını temidemiş olduk. Bu pro- je Ue dünya birincisi oldum. Ancaködüi aldığun pro- jeyı Türkiye'de hayata geçiremiyorum. Sadece proje- yi hazırüyoruz.yanşmaya giriyoruz, dereceyi alıp ma- dalyanuzı takıp geüyoruz. o kadar." Kimyayı öğrenmek için üniversite okumadığını, ancak, doçentlik tezi verebilecek düzeyde kimya bil- gisine sahip olduğunu kaydeden Cellek. bilime olan ilgisinin lise 1. sınıfı okurken başladığını ifade edi- yor. Kısa sürede tngilizceyi de öğrenen Mehmet Cellek, akademik kariyer edinmek için yurtdışına özellikle Ja- ponya'ya gitmek istediğini. parasızlık >üzünden yurt- dışından kendisine gelen davetleri geri çevirmek zo- runda kaldığını söylüyor. Cellek sıkıntılannı da şöy- le aktanyor: •"Örnegin son projemde 200 mil- yona yakın masrafim olacaktı. Ama param oimadığı içinyapama- dım,vazgecmekzorun- da kaldım. Küçükken okula gittiğim zaman- lardan arta kalan süre içindeailemeçobanlık yaparak destekoHum. Babam benim okula gitmemi isteıniyordu. Onagöre bençobanol- malıydım. Birçok kez okula gittiğim için da- yak yediğimi hâiâ ha- tırbyorum. öyleki ba- zen haftalarca >atakta yatmak zorunda kan- yordum. O günleri ve köylülüğümü unut- madun." ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Orgutun Gucu Doğru Yol Partisi'nin bunca sarsıntıya karşın ve li- dennin adı çerçevesindeki bunca kuşkuya karşın, hâ- lâayaktadurabilmesi ve neresinden bakılırsa bakılsın, yüzde 10 civannda oya sahip olmasının sırnnı anla- mayan okurianm var. Tansu ÇillerVn örtülü ödeneği kullanış biçimi bi- le bir siyasetçinin yaşammı bitirir" diyenler de var; "Annesinin çıkınından çıkan 470 milyar lira yalanı bi- le, bir siyasetçinin sonu demektir" diyenler de var. Faruk Bildirici'nin kaleme aldığı ve Ümit Yayıncılık tarafından yayımlanan "Maskeli Leydi" kitabında ya- zılanlann dörtte biri doğruysa, bu hanımın insan içıne çıkamaması gerekir. (Ki ben, çoğunun doğru olduğu- na eminim.) Peki, bu işin sırn nerede? Nasıl oluyor da "Tanhsel birmisyonunpartisi"o\an DYP; bunca "şaibeye" kar- şın, bu hanırna sahip çıkabiliyor ve her şeye karşın "ayak- ta durabiliyor"? Hele ki Sayın Çiller, "Biz Özal'/n mis- yonunun devamıyız" diye konuşabildıkten sonra... Öncelikle şunun altını çızelim ki; DYP Tansu Çiller "sayesinde" değil, Tansu Çiller'e "rağmen", ayakta dur- maktadır. Ve eğer Doğru Yof Partisi'nin başında bir baş- ka siyasetçi olsaydı, Anasol-D hükümetinin tozunu atar, yerden yere vururlardı. Ve ANAP'ın bu iktidar de- neyiminden sonra merkez sağın tartışmasız lideri olur- tardı. Ama liderlerinin "zaaf" ve "şaıbesi", DYP ve DYP'lilerin de gücünü kırmaktadır. Görebildiğim kadarıyla DYP örgütü, Tansu Çiller'e "kerhen" sahip çıkmakta ve zorunlu olarak "taham- mül etmektedir". Tahammül etmektedir; zira 12 Eylül'ün armağanı olan Siyasal Partiler Yasası, parti genel başkanlarını "diktatöryelyetkılerie" donatmış ve dokunulmaz kıl- mıştır. Kendisine muhalefet edenil, ya da ilçe örgütü- nü hemen görevden almakta ve seçitenlerin yerine, can- lannın istediğini atayabilmektedirler. Adaylann belirlen- mesinde de tek yetkili kendileridir. Taşrada yaşam zordur. Aynı seçmen kitlesine hitap eden ve oylannı almak isteyen partilerin üyelerinin, fazla seçenekteri yoktur. Lider konumundaki ınsanla- nn, kendilerine benzeyen bir başka partiye "transfer" olmalan mümkündür. Zira hem ısımleri çerçevesinde bir yankı uyanır, hem de "oy getirme" olasılıklan var- dır. Fakat sıradan bir parti üyesinin; ya da orta derece- li bir yöneticinin, örneğin bir ilçe yönetim kurulu üye- si, hatta başkanının, gidebileceği hiçbir yer yoktur. Rakip partiler ve partıliler yüzüne bakmazlar. Kaldı ki bir seçim öncesinde, muhtemelen birbirlerine söyte- medikJerini bırakmamışlardır. Lider konumundaki si- yasetçilerin "ardamarları" biraz çatlak olur. Fakat taş- rada, sürekli yüz yüze olan insanlar böyle bir konuma zor girerler. Büyük kentlerde insanlar kaybolur. Fakat herhangi bir partinin üyesi için durum taşradan pek farklı değil-. dir. Birbaşka partiye geçmek istediği zaman hem ken- di çevresi tarafından ağır bir biçımde aşağılanır, hem de gittiği partide, kısa bir süre sonra hor görülmeye başlanır. Aynca bir partiden bir başka partiye geçen insan, yeni geçtiği partideki dengeleri bozar. Zira girdiği par- tideki insanlara "rakip" olacaktır. Gönlünde en azın- dan bir "belediye meclisiüyeliği" yatan insanlar, "Aca- ba bu yeni gelen benim ayağımı kaydınr mı" endişe- s»ne kapılınar. Hete bu transfer, "genel merkezin des- teğiyle" gerçekleşmiş olursa, çok insanın uykusu ka- çar. Bir partinin; örneğin ilçe örgütünün yükünü yıllarca çeken insanlar huzursuz olurlar. İlçe binalannın kira- sını vermekte, sekretere para ödemekte, su parası, te- tefon parası, elektrik parası vb. masraflan üstlenmek- tedirier. Ve şimdi bin gelmekte ve "itibarlannı paylaş- maktadır". Hatta "Dağdan gelenin, bağdakini kovma- sı da mümkündür". Dayanılacak şey değildir bu... Bu tür huzursuzluk nedenlerinin sayısı çok daha fazladır. Ancak sanıyorum bu kadar örnek yeter. Ve iş- te bunlar ve bunlara benzeyen nedenlerden ötürü; in- sanlar, "iktidar alternatifi" bir partiden aynlarak, bir başka partiye kolayına geçemezler. Ve iştetüm bu nedenlerden ötürü, Doğru Yol Parti- liler'in ANAP'a geçmeteri çok zordur. Merkez sağda- ki diğer parti olan Demokratik Türkiye Partisi de, he- nüz "darboğazdan" çıkamamış, "iktidaralternatifi", ya da "iktidar adayı" bir parti görüntüsü sergileyeme- miştir. O halde Doğru Yol Partililer ıçin tek seçenek kalmak- tadır. Liderlerine "rağmen" partilerinde kalmak ve el- lerinden gelen tüm güçle iktidar yolunu zorlamak. Bundan altı ay kadar önce yazdığım bir yazıda, "Bu iktidar acaba ölüyü diriltecek mi" sorusunu sormuş- tum. Bence, henüzölü dirilmedi ama, önümüzdeki ay- larda ne olacağını bilemiyorum. Bu konuya sık sık döneceğız gıbime gelıyor. Mısır Çarşısı'ndaki patlama bomba çıktı AYKUT KÜÇÜKKAYA Mısır Çarşısı'nda 9 Temmuz'da meydana ge- len ve4'ü çocuk 7 kişinin ölümü ile 118 kişinin ya- ralanmasıyla sonuçlanan patlama, "bombalı saldı- n " çıktı. Istanbul Emni- yet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür- lüğü ekiplerinin yüriittü- ğü operasyonda PKK mi- litanı olduğu savlanan ve tahrip gücü yüksek bom- bayı koyduğu tespit edil- diği belirlenen "Kemal" kod adlı Hakan Öztoprak Alpoğiu sahte kimlikli bir kişi ile birlikte yaklaşık 15 kişi gözaltma alındı. Mısır Çarşısı 'ndaki pat- lamanm ardından Emni- yet Genel Müdürlüğü ve Îstanbul Üniversitesi"nden oluşan uzmanlann büfe- de bulunan parçalar üze- rinde yaptıklan inceleme- de büfenin tavanında 'TNT parçalan bulundu. 19 günlük bir çalışma son- rası hazırlanan rapor üze- rine harekete geçen emni- yet birimleri Istanbul'un çeşitli semtlerinde ope- rasyonlar düzenledı. Operasyonlarda gözal- tınan alınan kişilerin sor- gulamalan doğrultusun- da yakalanarak gözaltına alınan 15 kişinin patlama ile ilgisi bulundugu belir- lendi. Terörle Mücadele Şube timleri tarafından yapılan diğer bir operas- yonla ise bombayı koy- duğu iddia edilen Kemal kod adlı Hakan Öztoprak Alpoğlu Ikitelli'de bir si- lah ile birlikte yakalandı. Alpoğlu'nun ilk ifade- sinde Yunanistan 'da bom- ba eğitimi gördüğünü, ey- lem içinPKK lideri Ab- dullah Öcalan'dan emır aldığını. olay günü lah- macun yeme bahanesiyle patlamanın olduğu büfe- ye gittiğini ve zaman ayar- lı parça tesirli bombayı spor bir çanta içinde bıra- karak Eminönü Iskele- si'ne kadar uzaklaştığmı anlattığı öğrenildi. 9 Temmuz'da meydana gelen ve 7 kişinin yaşamı- nı yitirmesiyle sonuçla- nan patlama sonrasında üst düzey yetkilileri yap- tıklan açıklamarda patla- maya "LPG" gazinın ne- den olduğunu söylemişler- di. Bu arada, Îstanbul Em- niyet Müdürlüğü'nden ko- nuyla ilgili resmi bir açık- lamayapılmazken, Îstan- bul Emniyet Müdürü Ha- sanOzdemir'in bugün bir basın toplantısı düzen- leyeceği bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle