Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyef
İmrivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetraenı Orhan Erinç
#Genel Yaym Koordınatonr HikmetÇe-
tinkaya • Yazııjlen Muduru Ibrahim
Yıldız • Sorumlu Mıidıir- Fikret flktz
# Haber Merkezı Müdüru Hakan Kara
9 Görsel Yönetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu # Istıhbarat Cengiz
Yıldınm # Ekonomı Mehmet Saraç • Kultur
Handan Şenköken 9 Spor \bdülkadir V ücefanan
• Makakler Sami Karaören • Duzehme AbduOah
Vaacı#Fotoğraf ErdoğanRöseoğlu •Bılgı-Belge
Edibe Buğra • Yurt Haberlen MehmM Faraç
Yayın K.uru!u tlhan Selçuk
(Ba$kanl. Orhan Erinç, Okta)
Kurtböke lliknıet Çetiokaja,
Şükran Soner, Erguo Balcı,
tbrahim \ ıldız, Orhan Bursalı,
Mustafa Balbav Hakan Kara.
Ankara Temsılcıst. Mustafa Balbav Atatürk Buhan \'o
125,Kaf4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks
4195027 • lzmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya
Bh 1352 S 2 3 Tel 44İİ220, Faks 441911 7«Adana
Temsılcısı: Çetin Yiğenoğtu, InonüCd 119S.No.l Katl,
Tel 363 12 11. Faks 363 12 15
Muessese Muduru Üstün Akmen #
Koordınatör Ahmel Korulsan #
Muhasebe Büfcnt Yener«ldare Hüsevin
Cür.r• Işlettne Önder (>lik• Bıigı-
lşlem. Nsil tnal 9 Bılgısa>ar Sıstem
Mürmet Çiter#Sanş FaziktKuza
MEDVA C: • Yonetım Kıu
Başkanı - Genel Mudur Gül
Erduran # Koordınatör R
Işıtman • üenel Mudür Yardımt
SevdaÇoban Tel 514 07 5
5139580-5138460-61.Faks 5138-
V ayııtılavan ve Basan: Yenı Gûn Haber Ajansı. Basın \e Yayuıcılık \ Ş
Turkocafc Cad 39 4! Cagaloglu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 120 hatl Faki <0 212) 513 85 95 18AGUSTOS 1998 tmsak: 4.32 Güneş: 6.09 Öğle: 13.15 tkindi: 17.01 Akşam: 20.07 Yatsı: 21.38 www.cumhuriyet.com
Cindy ile seks
• Çeviri Servisi - 32
yaşındakı top model Cindy
Cravv ford, hayatının geri
kalan kısmına yön
verebilmek ıçin aradığı
fırsatı ele geçirdi.
Önümüzdeki sonbaharda
Amerikan televizyon
kanalı ABC'de başlayacak
olan "Cindy Crawford'la
Seks" adlı talk-show'u
hazırlayıp sunacak olan
güzel model. bu ışın
kendisı ıcın bıçilmış kaftan
olduğunu söylüyor.
Gençler ve Seks. Ünlüler
ve Seks. Medya ve Seks
gıbı ana bölümlerde
hazırlanan programda,
sadece stüdyo çekimleri
yer almayacak. Crawford
bir üniversite kampusunda
ya da kalabalık caddelerde
Amerikan haikıyla
cinselliğı tartışacak.
Onarım içîn
kullanılıyor
• ANKARA (ANKA)-
Meclis'e bağlı saraylann
gezi biletleriyle
kafeteryalardaki çay,
kahve satışından elde
edilen milyarlarca lira,
yine yıkılma noktasına
gelen saraylann onanmı
için kullanılıyor.
Saraylarda 1997 yılında
gezi biletlerinden 411
milyar lıra. 10 ayn
kafeteryanın satışlanndan
da 65 milyar lira gelir elde
edildiği bildirildi. Aynca 8
ayn hediyelik eşya satış
reyonundan da toplam 16
milyar 456 milyon lira
gelir sağlandı. Bu arada
1997 yılında Mılli Saraylar
Dairesı'ne bağlı Yıldız
Çini ve Porselen Fabrikası
satışlanndan 168 milyar
16 milyon lira, Hereke
Halı Fabnkası
satışlanndan da 10 milyar
954 milyon lira kâr elde
edıldigi bildirildi.
Öliiler
kazanamaz
• İSTANBLL(AA)-
Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü'nün
"Kazanmak içın ölmek
gerekmez" adlı
broşüründe doping ve
doping etkisi yapan
ılaçlann özellıklerine yer
verildı. Uzmanlar, sporda
kazanmak uğruna alınan
doping amaçlı ılaçlann
ölüm nskı ıle bırlikte
zehirleyici etkısine dikkat
çektiler. Broşürde,
sporcunun perförmansını
arttirmak için aldığı
ilaçlann birdoktor
tarafından, tıbbi amaçla ve
dogru olarak alınmadığı
takdirde çok zararlı
olabileceğine işaret edildi.
'Canavarıma
dokunma'
• ÖSTERStND
(Cunıhuriyet)- Isveç'in
kuzey kentlennden
Östersund'da Storsjö
gölünde, su canavan
arayan meraklılar polise
şikiyet edildi 15tekneve
eko araçlanyla suyun
derinliklerinde iri bir
varlık saptayan Jskoçyalı
canav ar uzmaaı Adrian
Shıne başkanhğındaki
ekip, yaratığın bir çeşit
balık olabıleceği ihtimali
üzerinde dumyor.
İşyerimfe
çiçek
• AMSTERDAM (AA) -
tşysrinde çiçek ve benzeri
bittiler
bulundurulrri2sının,
çalşanpersorelin iş
verimhliğıni aitırdığı
sajtandı. ABD'de yapılan
biraraştırmaja göre çiçek
ve ;eşitli bitkı'erin
bulunduğu orjmda
çal şatt kişiler bu ortama
sahp olmayar kişilerle
karşılaştınldığında, yüzde
12 Dranmda ckha fazla
vetimli oluvoıiar.
Büyükşehir Belediye Başkanı Ozfatura'nın dolgusu, yol yerine yeşil alana hizmet edebilir
Izmir'i Kordon-Park kurtaracak
OKTAY EKtNCİ
Yerel seçimlerin takvimi belli olunca, bırçok
belediye başkanı da "yarıın kalan" projelerinı ta-
mamlama yanşına girdi. Bunlardan biri de Izmir
Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura
ve tamamlamak için yerinde duramadıgı en ün-
lü projesi ise şu aklı başında herkesi çileden çı-
kartan "Kordonyolu" operasyonu. .
Bu projeye "operasyon" dememin nedenını
artık herkes biliyor. Özfatura, gerekli yasal ku-
rallara uymadan ve hatta proje hakkında açılan
iptal davalan bile sürerken "fiili durum" yarat-
mak ve hedeflediği kıyı yolu için "geridönülnrez"
bir noktaya gelinmesini sağlamak üzere, herke-
sin şaşkın ve tepkili bakışlan arasında "deniz
dolgusunu" gece-gündüz denmeyen bir kaçak
çalışmayla hızla tamamlattı.
Ardından bu "geri alınamaz" durumdaki dol-
gu alanınınhiçdeğilse"KurtuluşSavaşımız"da-
ki anılan da taşıyacak bir "tarih ve rekreasyon
alanı" şeklinde tzmir'e kazandınlabilmesi yönün-
• Eğer Özfatura, kent tarihine ' Izmir'in tarihsel kıyı kültürünü
betona gömen' bir başkan olarak geçmek istemiyorsa mimarlann
duyarlı çözümünü fırsat bilmeli ve kaçak doldurduğu alanın
'Kordon-Park' olması projesine destek vermeli.
deki Koruma Kurulu'nca veri len "SİT" karan da
siyasi baskılarla durdurulup Kurul Başkanı Doç.
Dr. Numan Tuna görevden alınınca, Burhan Oz-
fatura'nın cesareti daha da arttı ve "Buyolu mut-
laka açacağız" demeye başladı..
Oysa ki şu anda hâlâ sürmekte olan davalar. Kon-
donyolu projesınin lehine sonuçlansa bile. Alsan-
cak'tan Cumhuriyet Meydanf na gelip dayanan
dolgu şeridinin daha ileriye devamı yine yasal ola-
rak mümkiin değil.
Çünkü Kordon'un bu bölümü, Konak Meyda-
nı ve çevresini de kucaklayarak daha 1994 yılın-
da "tarihiSİT" ilan edilmişti. Belediyenin bu SİT
karanna karşı açtığı iptal davası da sonuç verme-
miş, Kordon'un SİT alanı olması Danıştay kara-
nyla da kesinleşmişti.
Yani kısaca, Kordonyolu projesinin yasadışı dol-
gu operasyonu, şimdi, yürürlükteki bir SİT en-
geliyle karşı karşıya. Özfatura'nın bu engeli aşa-
bilmesi ve dolgu yolu tamamlayabilmesi ise 2863
sayılı Koruma Yasası varken ve SlT'i savunan ku-
rul üyeleri görevde olduğu sürece olanaksız gö-
rünüyor.
Kurtuluş projesi
lşte böylesı biraşamada artık yapılrnası gere-
ken ise Koruma Kurulu'nun iptal edilen ikinci SlT
karanndakı tarih ve rekreasyon alanı önerisinin
bir "kurtuluş projesi" olarak yaşama geçirilme-
si.
Nitekim Mimarlar Odası kmir Şubesi de ay-
nı düşünceyi somuta dönüştürmek üzere *yeşfl abn'
ağırlıklı bir kıyı projesi geliştirdi.
Kordonboyu'nun Cumhuriyet Meydanı ile Al-
sancak arasındaki dolgu şendini şimdiki yol ku-
şağıyla da birleştirerek Izmir'e geniş bir kıyı ve
dınlence alanı kazandırmayı sağlayacak olan pro-
je. yine lzmir'e kimlık veren değerler arasında-
ki "Kûltüqjark"tan sonra belki de ikinci bir kent
uygarliğı olarak "Kordon-Park"ını yaratacak.
Böylece gelecek kuşaklar da Özfatura'nın ken-
te karşı saygısızlığını değil, lzmir'e duyarlı çev-
relerin bu saygısızlığı nasıl "etkisiz"kılmayaça-
lışıp duyarlı bir projeyle "onarmava" çabaladık-
lannı görecekler.
Aslmda, sadece bu son neden bile Özfatura'nın
yolda dirermesinden vazgeçip mimarlann park
önerisine destek vermesi için bulunmaz bir fır-
satı da göstermiyor mu? Elbette tarihe. Izmir'in
tarihsel kıyı kültürünü betona gömen bir başkan
olarak geçmek istemiyorsa...
Zoro'nun maskesiCatherine Zeta^Jones. başroliinü Antonio Banderas'la pa> laştığı 'The Mask of
Zoro' (Zoro'nun Maskesi) adlı filmk bü\ iik ilgi topiadı. Zeta-Joncs 90'larda
İngiltere'de televizvonlarda gösterilen 'The Darling Buds of Ma>' adlı dizideki
cüretkâr pozİanyla dikkat çekmişti. Sanatçı şu günlerde Londra'da
'Entrapment' adlı filnıde rol ahyor. Film, sanat hırsızlannuı vaşamını işliyor.
Program, öğrencilere ekonomiyi ve iş dünyasını tanıtıyor
6
Genç Başarı' Türkiye'de
• 1919 yılında kurulan ve kâr amacı gütmeyen ekonomi
eğitim kurumu olan "Uluslararası Genç Başan" kuruluşu,
Genç Başan programlannı halen 103 ülkede uyguluyor.
Bu programlara ABD'de 2.5 milyon, ABD dışında ise 800
bin öğrenci katılıyor.
FİGEN ATALAV
Tüm dünyada öğrencilere ekonomi-
yi ve iş dünyasını tanıtmayı amaçlayan
"Genç Başan Programrnın Türki-
ye'de ilk uygulandığı okul olan Özel
lzmır Amenkan Lısesı'nde olumlu so-
nuçlaralındı. Programın yaygınlaşma-
sı içın Milli Eğitim Bakanlığı ve iş
dünyası temsilcileriyle görüşmeler sü-
rüyor.
"Genç Başan" Türkiye Koordinatö-
rü MeralÇavuşoğlu ile "Amwa>" Pa-
zarlama ve Halkla Ilışkıler Müdünl
Candan Çorbacıoğlu'nun \erdikleri
bilgiye göre. Genç Başan Programı, öğ-
rencilerin, "sorumlulukduygusu taşı-
yan vatandaş >« üretici kişiler olmala-
n için gerekli bilgi ve becerileri elde et-
mderini, meslek alternatiflcrini incele-
meleriııivtögrenrfielerini,digerkişiler-
le bir takım anlav ışı içindeça-
lışma\ı öğrenmelerinJ, eğitim
ve işverindekj başan arasın-
daki üişldyi anlamalannı sağ-
lamayTamaçlıyor.
1919 yılında kurulan ve kâr
amacı gütmeyen ekonomi eği-
tim kurumu olan "Uluslara-
rası Genç Başan" kuruluşu,
Genç Başan programlannı
halen 103 ülkede uyguluyor.
Bu programlara ABD'de 2.5
milyon, ABD dışında ise 800
bin öğrenci katılıyor. Önü-
müzdeki beş yıl içinde prog-
rama katılan öğrenci sayısı-
nın 25-30 milyona çıkması
amaçlanıyor.
Programlar, üye ülkelerde
çocuk ve gençlerin aşağıda-
kı konularda bilgı almasını
hedefliyor:
"Pivasa ekonomilerinin
önemi, iş dünvasının küresel
ekonomi içindeki rolü. iş dün-
yasının çevre ve sosjal sorun-
lara taahhüdü. iş dünvasınıa
ahlaki bir şekilde çalışma>a taahhüdü,
işyerinde eğitimin önemi, ekonominin
kişinin geleceğindeld önemB etkisi"
Programlar. ılk \ e ortaöğretım, lise,
üniversite ve genç yetışkin seviyelen
içın hazırlanıyor. Öğrencilere ekono-
mik toplum bilgılermin verildiği ıl-
köğretım programlannı n konu başlık-
lan. "Biz", "Ailemiz". "Toplumumuz'*,
"Şehrimiz", "Bölgemiz", "Clkemiz",
"Dün>amız
n
dan oluşuyor.
Orta dereceli programlar, hem eğı-
timin ve okula devam etmenın önemı-
ni vurguluyor, hem de öğrencilere eko-
nomik kavramlan tanıtarak iş dünya-
sı hakkında bilgı veriyor. "Kişisel Eko-
nomi". "Girişim", "Uluslararası Pa-
zarlar", "Okula Devam Etmenin Eko-
nornisi". bu programın konulanru oluş-
turuyor.
"Sınıfdışı yaşam ile baglantının ku-
nılmasuu" amaçlayan lise programla-
rı. "öğrencilerin. toplumda >e iş dün-
yasında lider olabilmeleri kadar etkin
ve üretici birer çalışan kişi olmalan için
gerekli bilgi, beceri ve davranış biçim-
lerini öğrenmelerine yardımcı olma>ı"
hedefliyor.
Genç Başan nın Türkiye de yaygın-
laşması amacıyla Mılli Eğitim Bakan-
lığı ile görüşmeler sürüvor. Ağustos
ayında Türkçe ve lngılızce öğrenim
veren yaklaşık 30 okulun öğretmenle-
n eğıtimden geçirilecek.
Nas ıl uygulanıyor?
Öncelıkle okullardaki öğretmenler
programm uygulanmasının koordinas-
yonu ve derslenn verilmesi konusun-
da eğitıliyor.
Öğretilen konularla ilgıli uzman-
lar, ışadamları ve profesyonel yönetı-
ciler gıbi ekonominin ve ış dünyasınm
ıçinden gelen kışilerden ofuşan gönül-
lüler ise sınıf içinde. dışında, işyerle-
rinde verdikleri derslerle, öğrencilerin
edindikleri teorik bilgileri gerçek ya-
şam koşullan içinde anlamalanna yar-
dımcı oluyorlar.
Yeni rama vt>lkpn F r a n s ı z B r u n o
bulunduğu yelkenli, San Francisco'daki Golden Gate adlı köprünün alnndaki
bitiş çizgisini geçerken görülüyor. Fransız kaptan, Japonva'da Ybkohama'dan
başladığı volculuğu 14 giin, 17 saat, 24 dakika ve 50 saniyede bitirerek yeni bir
rekora imza atrı. Daha önceki rekor 16 gün, 17 saat, 21 dakikavla ABD'li Sete-
ve Fosset'e aitti. (Fotoğraf: REUTERS)
IŞILOZGE.NTURK
Burada anlattığım hayat hikâyesini özellikle
ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Güneş
Taner ve her şeyin özelleştirilmesini ölümüne
savunan diğer ekonomistlerin ve 'Yeni Dün-
ya Düzeni' adı altında sömürünün en yoğun
biçimini ısraıia görmemezlikten gelen yeniza-
man ideologlannın okuması gerekmektedir.
Çünkü cebinde milyahan, Gold kartları, özel
sağlık sigortalan bulunan bu mutlu azınlık için
her şey fazlasıyla toz pembe. Bu toz pembe
sanal dünyada yaşayanlar az sonra hikâyesi-
ni anlatacağım birannenin çaresizliğini bilim-
kurgu filmiya da gene sanal birgerçeklik ola-
rak algılayabilirler. Bu bir özür olmaz.
Sevgi günlerdiruykusuz. Günlerdirağzınabir
lokma girmedi. Dört çocuğundan biri ağır has-
ta. Kızı. KIZ on dokuzunda. Geçen yıl liseyi bi-
tirdi. Gerçekçi birkızdı. Üniversiteyı filan düşün-
medi. Üniversitenin onun için imkânsız olduğu-
nu ortaokulu bitirdiği gün anlamıştı. Kimdi o, so-
rusunun yanıtını çok erken vermişti. Babası o sı-
ralardört çocuğunu kansının eline bırakmtş, baş-
ka birkadına gitmişti. Babası onlan diri diri top-
rağa gömmüş. ölüye saymıştı. Babası "Beniba-
banız bUmeyin artık*' dıye haber bile >ollamıştı.
lşte en çok bu söz üzenne dellenmişti Sevgi.
"Beni babanızbilme>in arük." "Tamam,tamam",
demiştı Sevgi. "Bundan böyle baba lafi edilme-
yecek bu evde. Kan kussanız kızılcık şerbeti içrim.
diyeceksiniz!" "Tamam" demışlerdi çocuklar ve
o günden sonra kimse babadan söz etmemişti.
Sevgi'nın bıldığı hiçbirişyoktu. Gaziantep'ten
Isranbul'a gelin gelmiş. yıllarca sadece evinden.
çocuklanndan sorumlu olmuştu. Ama iş başa
düşmüştü artık, Sevgi bıldiği tek namuslu işi
yapmaya koyuldu. Evlere temızliğe girmeye baş-
ladı. Bellerini biraz doğrultunca da sığındıklan
akraba ev inden çıkıp Küçükçekmece'de suyu ol-
mayan, elektnğı kaçak. rutubetli bir evin ikinci
katına taşındılar.
Çok geçmeden belalar birbiri ardından gelme-
Çaresidiğin kıskacmda
ye başladı. Önce bü>ük oğlan yaşına başına bak-
madan yan evde oruran on beşinde bir kızı ka-
çırdı. Kızı elınden tuttu, annesinin çantasından
aşırdığı parayla otobüs bileti aldı, Gaziantep'e da-
yının yanına gittiler. Sevgi gene dellendi. Kızın
ailesi "Bize para verirsen şikâyetçi olmayız" de-
diler. Sevgi temizlığe gittıği evlerden yüz elli
milyon toplayıp kızın ailesine verdi. Çok geçme-
den deoglanla kız geri döndüler. Aşklan bitti. Olan-
lar Sevgi'ye oldu. Borç üstüne borç yapmaya
başladı.
ikinci bela vakit geçirmeden kapıyı çaldı. Il-
kokula giden küçük oğlu içinde kaynar su bulu-
nan kovay ı bir ayak darbesiyle devirdi ve iki aya-
ğı birden birinci derecede yanık oldu. Sevgi tam
bir ay oğlanı sırtında taşıyarak okula götürdü. Bu
bir ay içinde işe gidemedi. Borçlanmaya devam
etti.
Ev sahibinin kapıya geldiği gün Sevgi "Artık
öbemdekurtulsam" diye düşünmeye başladı. Ev
sahibi "ev i sattığını, üç ay sonra evi boşaltmalan
gerektiğini" söyleyip gitti. Ev sahibinin ardından
Sevgi'yi bir gülme krizi tuttu. Nedensız. nıçin-
sizdelilergıbi gülmeye başladı. Kendıni tutamı-
yordu. Hiç durmadan gülüyordu. Bir saat. belki
iki saat aralıksız güldü. Kasıklan çatlarcasına
ağnmaya başladı, yüzü çarpıldı. o gülmesine de-
vam etti. Neden sonra pestil gibi yere serildi. Bir
süre öyle hareketsiz yattı. Sonra sürüne sürüne
gitti, masanın üstünde duran küçük aynayı aldı,
uzun uzun yüzüne baktı. Gene gülmeye başladı.
Şuh kahkahalar arasında "anam, anaırT dedı
kendı kendine. "Orospuluk bileyapamam artık,
kim benim yüzüme bakar?"
Çocuklar eve geldiğinde Sevgi'yi yan baygın
taşlann üstünde yatarken buldular. Korktular. Tan-
nya dua ettıler, analan bir an önce ayağa kalksın
diye. Sevgi bir süre yattıktan sonra ayıldı. Çocuk-
lar çok sev ındiler, hele kızın sevıncı görülmeye de-
ğerdi. çünkü o gün şeytanın ayağını kırmış, otobüs
garajında kendine bir iş bulmuştu. Tek başına bir
kulübede oturacak, bılet satacaktı. Bu kez sevmç-
ten dellendi Sevgi. Hemen hesap kitap yapmaya baş-
ladı. Kızı altmış milyon alacaktı, kendı yüz milyon
topluyordu. Çok geçmez daha ıyi bir eve çıkar, her
şeylerini alabilırlerdi.
Birkaç gün se\-indirik oldu Sevgi, ama çok sür-
medi. Bir gün temizlığe gittiğı eve telefon geldi.
Kızı kulübede bayılmış. uzun süre ayılmayınca
hastaneye götürülmüştü. Sevgi fırladı gitti. Kı-
zını hastanede yatağın içinde kıpırtısız yatarken
buldu. Kız pek hayırlı görünmüyordu. Doktor-
lar bir yığın tahlil sonucu kızda kemik erimesi
ve astım buldular. Mutlaka hastanede yatıp bir
süre kontrol altında tutulması gerekiyordu. Bu da
en ucuzundan 150 milyon demekti ve bu para Sev -
gi'de yoktu. Bulacağı bir yer de yoktu. Çaresiz
kızını eve çıkardı. Boynunu eğip babaya haber
saldı. Babadan ses çıkmadı. O zaman sevgi muh-
tara gitti yeşil kart çıkarmak ıçin, orada "baba-
nın ölmüş olması ya da sizin aynunış olmanız ge-
rek" dediler. Sevgi beş yıldırkocasından ayn ya-
şıyordu. ama resmen aynlmamışlardı. Yeşil kart
da alamadı. Eve döndü.
Kızı sürekJi yan baygın yatıyordu. Eğildi ya-
nağını okşadı, "Bir şey ister misin" diye sordu.
Kız ölgün bir sesle, "tavuklu pilav" istedi. Sev-
gi çantasına uzanıp, para cüzdanını çıkardı, için-
deki paraya baktı. Tavuk almaya yetmezdi. Ka-
sap da, market de veresıyeyi kesmişti. Çaresiz-
lik içinde kızına sımsıkı sanlıp ağlamaya başla-
dı. Kız öylece. yan baygın yatıyordu.
ısoz50@ hotmail.com.
Greenpeace
Gökova
Santralı'n
afişli
protesto
OZANYAYMAN
ÖZCANÖZGÜR
MİLAS/ÖREıN-Greeı
peace üyesi 17 kışı. yasad
şı santrallan protesto etme
amacıyla Gökova Termi
Santralı önünde mahkem
kararlanndan oluşan 80 mei
re uzunluğunda afiş açtı. Mi
las-Bodrûm kav şağında ye
rel eylemcilerle buluşan Gre
enpeace üyelen önce Ören'ı
sokulmadı vejandarma tara
fından önleri kesilen eylem
cilenn araçlan arandı, bazı eş
yalanna el konuldu. Ancal
daha sonra gelen bir telefor
üzenne eylemciler serbesi
bırakıldı, eşyalan gen venl-
di.
Önceki gün Bodrum'a ge-
len Greenpeace'in Sirius ad-
lı gemisi halkın ziyaretıne
açılırken, Greenpeace üyesı
17 kişi Gökova Termık Sant-
ralı önünde eylem gerçek-
leştirmek için harekete geç-
ti. Mılas-Bodrum kav şağın-
da yerel eylemcilerle buluşan
Greenpeace üyelerinin önü
Yenıköy jandarması tarafın-
dan kesildi. Ören'e sokul-
mak istenmeyen eylemcile-
rin, araçlan arandı, araçtan çı-
kan pankart, mahkeme karar-
lan ve adaleti temsil eden bir
teraziyejandaıma tarafından
el konuldu. Ancak daha son-
ra gelen bir telefon üzenne
eylemciler bırakıldı ve mal-
zemeleri gen verildi.
Daha sonra Greenpeace
üyeleri yere! eylemcilerle bir-
likte Gökova Termik Sant-
ralı önünde mahkeme karar-
lanndan oluşan 80 metre
uzunluğunda bir afiş açtılar.
Aynca, eylemcılerden bir ba-
yan elındekı adaleti sembo-
lize eden terazi ile afişin
önünde yer aldı. Terazinin
bir kefesinde enerji ve çev-
re bakanlannın fotograflan,
diğer kefesinde de 'hukuk'
yazılı kart bulunuyordu. Te-
razinin ağır olan kefesi ise fo-
toğraflann yer aldığı kefey-
di.
GAP'a
beş milyon
fidan
dikilecek
CELAL YILMAZ
İZMİR - Dünyanın en bü-
yük ağaçlandırma projesi ve
öğrenci kış kampı GAP'ta
gerçekleşecek. Istanbul Tek-
nık Üniversitesi (İTÜ), Is-
tanbul Üniversitesi (IC), Ge-
nelkurmay Başkanlığı ve
GAP Idaresi Başkanlığı "nın
işbirliğivleyaşama geçirile-
cek olan "Ûniversite Genç-
liği ve Mehmetçik El Ele"
projesi kapsamında GAP
bölgesine 5 milyon fidan di-
kilecek. ITÜ ve lÜ'den 4 bin
öğrenci, TSK'den de bin
Mehmetçiğin katılacağı or-
ganizasyon, bu yönüyle de
dünyanın en büyük "öğren-
ci k^ kampı" olacak.
Projeyı geliştiren ve di-
rektörlüğünü de üstlenen
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr.
İsmail Duman. 1994 yılında
Gelibolu'da da benzeri bir
proje uyguladıklannı belir-
terek "Geübolu Şehitliğini
Ağaçlandırma Etkinliği"
kapsamında ve 1500 üniver-
siteli gencin katılımıyla 300
hektarlık alana 300 bin fidan
dikildiğıni anımsattı.
Prof. Dr. Duman'ın verdi-
ği bilgilere göre, GAP Böl-
gesi'nde 5-20 Kasım 1998 ta-
rihJeri arasında gerçekleşti-
rilecek proje, 75 kilometre-
karelik alanda uygulanacak.
Yer seçiminde ve tahsisinde
Orman Bakanlığı v e DSİ Ge-
nel Müdürlüğü destek sağ-
layacak.
Genelkurmay Başkanlı-
ğı'nca "Üniversite Gençliği
ve Mehmetçik El Ele" adı
verilen proje Kara Kuvvet-
leri Komutanlığı koordina-
törlüğünde. 2. Ordu Komu-
tanlığı tarafından planlana-
cak ve >r
ürütülecek. Buamaç-
la 2. Ordu Komutanlığı bün-
yesinde 'GAP BölgesiAğaç-
landırma Koordinasyon ve
İşbüiiği Kurulu' adıyia bir
ekip oluşturulacak. Bu ekip.
hem üniversite yetkılileri ve
hem de askeri makamlarla
gerekli koordineyi sağlaya-
cak.