Katalog

17 AĞUSTOS 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hükümetin öngördüğü, ilköğretimde bilgisayarlı 30 kişilik sınıflarda çağdaş eğitime geçiş gecikiyor 8 yddahedefler tutmadı EBRUTOKTAR • 8 yıllık kesintisiz temel eğitime geçişin 1. yılında, kamuoyunun büyük desteğine karşın hedeflere ulaşılamadı. Okullarda tekli eğitime geçilemedi, sınıf mevcutlan indirilemedi. Hedeflenen bilgisayar laboratuvarlan loırulamadı. Okullar ve ek derglikler yetiştirilemedi. sız ikili eğitimle giriyor. Hükümet, Danış- tay karanna karşın "öğrencilerinyaşsjnı- n aranmaksızın Kuran kurslannagttme- sni" öngören Diyanet lşleri Başkanlığı ge- nelgesiyle de kendi çıkardığı 8 yıllık ke- sintisiz temel ef itim yasasını deldi. Bakanlık, "Eğffimde Çağı Vakalama 2000Projesi" hedeflennde beklenen per- formansı gösteremedi. 135 tnlyon lıralık eğitime katkı payı fonu, 4 trilyon liralık bağış gelin ve 300 milyon dolarlık Dün- ya Bankası kredisini verimli kullanama- yan bakanhk, başarısızlığına "fonda 300 trilyon liramn toplanamaması ve biriken paranın Maliye Bakanlığı'nca 1.5 ay ge- ANKARA - Sivil toplum örgütleri ve kamuoyunun büyük desteğiyle TBMM 'de kabul edılen ve 18 Ağustos 1997'de Res- mi Gazete'de yayımlanarak yüriirlüğe gı- ren 8 yıllık kesintisiz temel eğitim 1. yı- lını tamamlarken; 55 hükümetçe öngörü- len "bilgisayarh, 30 kişilik sınıflarda çağ- daş eğnun" hedefleri tutturuJamadı. 135 trilyonluk katkı payı ve 4 trilyonluk ba- ğış gelirine karşın, bilgisayar ve okul iha- lelerini tamamlayamayan Milli Eğitim Bakanhğı; 1998-1999 öğretim dönemine yine 60-70 kişilik sınıflarda, bilgisayar- dkmeli aktanlmasını" gerekçe olarak gös- terdi. 143 bin derslikli 359 yeni ilköğre- tim okulu açmayı planlarken yalnızca 134 okul için ihaleye çıkan bakanhk, bu okul- lan da yeni öğretime yetiştıremedi. Okul inşaatını denetlemek üzere müşavirlik uy- gulaması başlatılırken müteahhit fırma önseçimlerine beklenenın altmda tekJif gelmesi uzerine aranan ölçütler aşağı çe- kildi. UBM, Üçer, ACS ve Yüksek Pro- jemüşavirfirmalar olarak seçildi.Ön se- çim koşullannın tekrar belirlenmesiyle 200 firma da ön yeterlilik aldı. Ancak müteahhit firma önseçimi koşullarının yeniden belirlenmesinde oluşan zaman kaybı, 134 okulun yeni öğretim dönemi- ne yetişememesine yol açtı. Bakanhk, 25 Ağustos'ta yapılacak ihale öncesinde Jn- şaat Mühendısleri Odasfnca uyanldı. 4 grup halinde yapılacak ihalelennde keşif- lerin büyük oranda artacağı uyansında bulunan Inşaat Mühendisleri Odası, "Bu işlere ancak tekel durumundaki firmalar katüacaknr. Tekelleşme, büyük firmalar arasında iş ayarlamalanna neden olacak- br. thalelerde, oda belgesi şart koşulma- lı" açıklamasını yaptı. Bilgisayar gecikiyor Yalnızca 12 bin 103 dersliği yeni öğ- retime sokan bakanlık, "30 kişilik sınıflar- da bilgisayarlı, TV' ve videolu, spor salon- lu tekli öğretim" hedefıne yaklaşamadı. Bu öğretim yılında her ilçedeki iki ilköğ- retim okuluna bir bilgisayar laboratuvan kuracağını açıklayan bakanlık, ihaleleri ta- mamlayamadıgı ıçin bu projesini de ya- şama geçiremedi. Bakanlık, hedeflenne ulaşamama ge- rekçesini "egitime katkı payında toplan- ması planlanan 300 trilyon yerine 135tril- yon lira birikmcsi" şeklinde açıkladı. Bu- Kesintisiz eğitimde delik Felsefe zorunlu ders oldu Hükümetin 8 yıllık kesintisiz temel eğitim nedeniyle dinci çevreleri karşı- sına aimanıak için yaşama geçirmek is- tedigi "Diyaııe*Işferi Başkanhğı Karan Kurslan Yöneöneygj'', Danıştay tara- findan reddedildi. Danıştay, 5. sınıfi bitiren öğrencilerin Kuran kurslannagit- mesini öngören yönetmeliği *8 yılm nıhuna, çağdaş eğitime ve çocuk peda- gojia ilepsikotojisint" aykın bularak ip- tai etti. Aynı yönetmeliği yasa tasan- sına dönüştürerek uygulamak isteyen hükümet, bu kez de TBMM engeliyle karşılaştı. Öğrencilerin yaş sının aranmaksı- zın Kuran kurslanna gitmesinde karar- h olan hükümet, Danıştay karanna kar- şın 8 yıh deldi. Diyanet lşleri Başkan- lığı, 29 Mayıs 1998 tarihli genelgesiy- le, Kuran öğrenmek isteyenlerin yaş ve bügi aranmaksızmkurslara kabul edi- leceğini açıkJadı. Genelgeyi, yürüriük- teki Kuran Kurslan Yönetmeliği'nin 9. maddesine dayanarak çıkardığmı bil- diren Diyanet, camilerde Kuran öğren- mek isteyenlerin yaz kurslanna katıla- bilecegini bildirdi. Söz konusu genel- geyle, hükümet kendi çıkardığı yasayı delerek 8yılm bütünlügünegölgedüşür- dü. Biyoloji, vatandaşlık ve insan hak- lan eğitimi, sosyal bilgiler, matematik, hayat bilgisi dersi programları çağdaş biranlayışlayenilendi. Biyoloji dersi- ne "evrim teorisi, sera gazı, kürcscl HHuna"; hayatbilgisine "bilinçtitüke- tfci kurallan" konulan eklenirken; programa konulmak istenilen Medine Sözleşmesi ve Peygamberin Veda Hut- besi, vatandaşlık ve insan haklan eği- timi dersine ahnmadı. Felsefe dersi tüm ortaöğretim kurumlannda "zo- runhı derster" kapsamına alındı. Çağdaş yazarlara yer vermeyen Li- se 1 Turk Dili ve Edebiyatı programı hâlâ yenilenmezken il milli eğitim mü- dürlüklerince hazırlanan yenilenmiş derskitaplan, eski programlara uyma- dığı için Talim Terbiye Kurulu'nca reddediliyor. Öğrenci sayısuıda artt;: 8 yıllık ke- sintisiz temel eğitim, 6. sınıfa kaydo- lan öğrenci sayısını arttırdı. Bu yıl 5'i bitiren 1 milyon 200 bin öğrenci zo- runluolarak 6. sınıfa başlayacak. 6. sı- nıfa kaydolan kız öğrenci sayısı ge- çen yıla göre yüzde 39artn. Sosyal Yar- dım Projesi kapsamında 174 bin 409 öğrenciye 6 trilyon liralık giysi. kırta- siye ve yemek yardımı yapıldı. na göre vergi, SSK primleri, cep telefon- lan, silah vesikalan, sportoto- loto, uçak, tMKB işlemleri, RTÜK gelirleri, araba de- vir ve tapu işlemlerinde elde edilen kesin- tilerden ayda 25 trilyon lira gelir bekle- nirken 15 trilyon lira elde edildi. Bakan- lığın hedefleri ve sonuçlar şöyle: Bilgisayar laboratuvan: TV, video eş- liğinde çağdaş teknojilerle öğretim hede- fini tutturamayan bakanlık, bilgisayar iha- lesine bile çıkamadı. Bakanlık, buna ge- rekçe olarak "hazuianan ihaleşartname- sinin. Dünya Bankası'nca Standart thale Dokümanı'na uymamas nedeniyieoluşan gecikmeyT gösterdi. Yabana dO: Bu öğretim döneminden iti- baren fen liselerine Ingılizce hazırlık sı- nıfı; ortaokul bölümü kaldınlan imam - hatip liselerine de 960 saatlik Arapça ve Kuran derslerinden oluşan hazırlık sınıfi konuldu. 1997-1998 öğretim döneminde 4. sınıf öğrencilerine konulan Ingilizce dersi ise birçok bölgede öğretmen yeter- sizliği nedeniyle uygulanamadı. Son ata- malarda 10 bin kontenjanla en büyük kad- ro Ingilizce öğretmenliğine aynlırken bu rakama ulaşılamazsa birçok okulun Ingi- lizce dersi yıne boş geçecek. Ortaöğretim Secme ve Yerieştirme Sı- navı: Eğitimin 8 yıla çıkanlması ile tüm ortaokullar kapatılarak Anadolu ve fen lisesi sınavlan lise önüne alındı. Daha önce ayn ayn yapılan fen, Anadolu, Ana- dolu imam-hatip, Anadolu öğretmen, Ana- dolu meslek ve teknik lisesi sınavlan mer- kezi sistemle yapılmaya başlandı. Aynı gün tek oturumda yapılan sınavlann, 2001 yı- lında kaldınlacağı duyuruldu. Kapalı oknl: Öğretmensizlik, güven- lik nedeniyle kapalı bulunan 1300 okul açılamadı. Crevde 26. gün hıcirlik için vali devrede SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA-ABDüsveiş- yerlerinde sürdüriilen top- İusözlesme görüşmelerinİB geçeri hafta taraflann sert- leşmesiyle sonuçlanmasm- dan sonra Adana Vaiisi OğuzKağan Köksal'ın dev- reye gırdığı \e ışveren tem- silcilenyle sendika yönetı- cilerinı arayarak yenıden masaya oturmalannı iste- diği öğrenildi. Harb- İş Sendikası Genel Başkanı izzetÇetin, bugün Adana'ya gelerek 14. OO'te işveren temsilcileri ile ye- nidengörüşeceğinı belirte- rek "İş güvencesi ile ilgüi maddelerden kesinlikle ta- viz vermeyeceğiz" dedı. Geçen hafta içerisinde birkaç kezmasaya oturan ve saatlerce süren görüşme- lerden tek bir madde üze- rinde bile anlaşamadan ay- nlan ABD'lı ışveren tem- silcileri ile Harb-lş yetkili- Ierini arayan Vali Köksal'ın, ortalığı yumuşatarak taraf- lan ikna etmesı, iş ve ışçi çevrelerinde olumlu karşı- landı. Harb-lş Genel Baş- kanı Çetin de Vali Kök- sal'ın aramasının çok an- lamlı olduğunu belirterek bugün Adana'da görüşme- lere katılacağını söyledı. Çetın. "Hafta sonunda Ankara'da olmam yararlı oldu. Başbakan \ardımcı- g MflHSa\unma Bakanı ts- met Sezgın "in konuy la ilgi- li bilgi aldığuu, aynca CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal'm ABD Büyükelçiliği ik görüştüğünü oğrendim. Biz hükümet yctkililerinin ve siyasilerimian konuyla ilgilenmesinden memnu- nuz. Zaten bLrim karşı kar- , şnaoiduğuınuzsorun nere- deyse bir ülke sorunu oldu. Ancak birlik ve beraberlik içerisinde bu sorunumuzu da çözeceğiz'' dedi. ABD'lilerin şu anda ln- cirlik'te Çok Taraflı Yannrn Anlaşması'nm (MAI) pro- vasını yaptığını vurgulayan Çetin, şunlan söyledi: "Sermayenin sınır tanı- maz, işgücü götürmederdi olmayan. istediği gibi işci çalıştrnıa havasındançıka- madığını ikili görüşmeleri- mizde gördük. Ancak biz düşündüklerini uygulama- laraizin \ermeyecegiz. lldn- cisi parasal konulardır. On- larda da zaten fazla talebi- mizolmadığı için geri gitme- mizolanaksız." Hak-lş Konfederasyonu, Harb-tş'in Incirlik Üs- sü'nde başlattığı grevin "Amerikalüann uzlaşmaz tutumuyla" uluslararası platforma taşındığını belir- terek grevin başanyla so- nuçlanmasını ıstediklerinı bildirdi. Hak-lş Konfede- rasyonu'ndan yapılan açık- lamada şöyle denildi: "Sendikanın iştençıkan- lan işçilerin geri alınması. kaçak ABD'li çalıştırılma- sına son verilmesi, reel üc- ret kayıplannın karşdan- ması. sendikal gü>encele- rin konınması ve çalısma şartlarının iyileştirilmesi amacıvla yürüttüğü greve. Hak-lş konfederasyonu destek vermektedir." 'AfdeğU özgürlük' BakırköyOzgürlükMeydanı'nda topianan Tutuklu ve HükümJü Aileleriyle Dayanışma Demeği (TUHAb-DER) ve Demokratik Mücadeie Platformu (DMP) ûye- leri, DGM'lerin kapatılmasını, Terörle Mücadeie Yasasf nın kal- dınlmasımveçetecflerintutuklan- masını isteyerek "Kimseden af dilemiyoruz.Çünkü özgüriükis- tiyonız" dedöler. Pohsin geniş gü- ' veniik önlemi aldıgı meyâânâi saat llOOsvalanndaaçddaına^- pan tutuklu ve hükümlü yakınla- n, devletin çeteleri af ile "ceza- laiKhrdığmı" beyrterek, "Devtet, kendi bünyesinden çıkan çetele- ri, uyuşturucu saöcılannı ve ka- ra para aklay ıcılannı, zoıia köv- lüleri göç ettirenleri infazcı ve katliamcılan, işkencecileri affe- diyor. Binlerce devTİmci tutuklu ve hükümlüy e iseyeni saldın dal- gası başlanlıyor" sözleriyle tepki gösterdL (ALPER TURGUT) Ciııııet facıasında 4 ölü Oturduğu evden çıkartılan Mustafa Derya ailesinden 3 kişiyi öldürüp intihar etti tstanbul Haber Servisi - Kâğıtha- ne'de ailesiyle birlikte oturduğu ev- den çıkamlınca cinnet geçiren Mus- tafa Derya (35), evde bulunan an- nesi, kardeşi ve yen- gesini silahla öldür- dükten sonra intihar etti. Ailesiyle birlikte kaldığı Örnektepe Ta- latpaşa Mahalle- si'ndeki evden kısa süre önce çıkanlan ve bitişikteki daireye eşi ve 3 çocuğuyla ki- racı olarak taşman Mustafa Derya. (35) Mustafa Derya cinnet geçirdi. Derya, saat 16.45 sıralannda, elinde silahla annesi, kardeşi ve yengesinin kaldığı daireye gitti. "Bu iş burada bitecek" şeklinde bağırarak sinirli birşekilde, çıkanl- dığı eve giren Mustafa Derya, ken- disine kapıyı açan annesi Nazife Nazife Derya. (80) Döndü Derya. (27) Derya'yı (80) kurşun yağmuruna tutarak öldürdü. Mustafa Derya, silah sesleri üze- rine evden kaçmaya çalışan kardeşi Faik Derya (29) ile yenge- si Döndü Derya'yı (27) da silahındaki şarjörüde- ğiştirdikten sonra kapının önünde vurdu. Mustafa Derya, daha sonra annesini öldürdüğü odaya dönerek ruhsatsız tabancasıyla intihar etti. Olay yerine gelen gü- venlik güçleri evde 4 ce- Faik Derya. (27) setle karşılaştı. Türkiye'nin 2000'li yıllardaki doğalgaz gereksinimini karşılamak amacıyla ithalat çalışmalara hız verildi Doğalgazda 21. yüzyıl hazırbgı• BOTAŞ, çeşitli ülkelerle 6 adet doğalgaz satış ve tedarik anlaşması yjptı. Yapılan anlaşmalarla Türkiye'nin 2020 yılında 80 milyar metreküpe ulaşacak doğalgaz talebinin karşılanmasına çalışılacak. Tirkmenistan, Iran, Mısır ve Rusya öncelikli olmak üzere, çok sayıda potansiyel ülkeden doğalgaz ve sıvılaştınlmış doğalgaz ithal edilecek. \NKARA (AA) - Türkiye'de gelişen saıayı ve artan nüfus dikkate alınarak ge- le;ek yıllarda önemli büyüklüklere ulaşa- ca doğalgaz ihtiyacmı karşılamaya dö- nik çalışmalara hız verildi. Türkiye'dekı doğalgaz kullanım alanı- rugenişletmeyi hedefleyen BOTAŞ Genel N-ûdürlüğü. bu çerçevede, yeterlı doğal- gz rezevi bulunan çeşitli ülkelerle 6 adet Ağalgaz satış ve tedarik anlaşması yap- t» Yapılan anlaşmalarla Türkiye'nin 2005 yjnda 45 milyar metreküp. 2010 yılında S.5 milyar, 2015 yılında 64.8 mih/armet- r«cüp, 2020 yılında ise 80 milyar metre- lcpe ulaşacak doğalgaz ihtıyacmın karşı- laımasına çalışılacak. Önümüzdeki dö- nmde bonı hatlan ile Rusya. Türkme- n, tran ve Mısır'ın yanı sıra, Libya ve Cezayir başta olmak üzere Nijerya, Katar, Yemen, Umman, Norveç ve Abudabi'den de denizyolu ile LNG ithal edilecek. Türkiye'nin öncelikli olarak Marmara ve lç Anadolu Bölgesi ile Istanbul'da kul- lanılan doğalgazın diğer bölgelere götü- rühnesi konusunda da. boru hatlannın ya- pım çalışmalan sürdürülüyor. Önümüzde- ki on yıl içerisinde ithalat yapılması plan- lanan ülkelerden alınacak doğalgazla Ege Bölgesi, lç Anadolu'nun önemli bir bö- lümü ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimiz de yararlanabilecek. Projeler BOTAŞ Genel Müdürlüğü'nce proje çalışmalan sürdüriilen ve 21. yüzyılda Türkiye'nin doğalgaz talebini karşılama- ya yönelik gündemdeki doğalgaz projele- ri ise şöyle: Rus-Mavi Akıntı projesi: Rusya Fede- rasyonu ile Aralık 1997 tarihinde imzala- nan 3. Satış ve Alış Anlaşrnası'na göre. Ka- radeniz üzerinden ınşa edilecek boru hat- tı ile yılda 16 milyar metreküp doğalgaz ithal edilecek. Denizaln boru hartının uzun- luğu 385 kilometreyi bulacak. Denizaltı hartının inşaatı ve işletilmesı, Rusya Fe- derasyonu sorumluluğu altmda gerçek- leştirilecek. Türkiye ise Samsun-Ankara arasında. karadaki boru hartının yapım ve çalıştınlmasından sorumlu olacak. Irak projesi: Bu projenin gerçekleşme- si ile birlikte, yılda 10 milyar metreküp do- ğalgaz, Irak'tan boru hattı ile Türkiye'ye getirilecek. Hattuı yapımına henüz başlan- mazken Irak projesi BOTAŞ Genel Mü- dürlüğü'nün gündeminde bulunuyor. Bu projeye. gaz sahasının gelıştirilmesi ve Birleşmış Mılletler'in Irak'a uyguladığı yaptırımların kaldırılmasının ardından baslanılması düşünülüyor. Mısır doğalgaa: Akdeniz'ın altından gelecek olan doğalgaz boru hattı ile Mı- sır doğalgazının Türkiye'ye taşınması planlanıyor. Bu amaçla bir süre önce Mı- sır hükümeti ile imzalanan anlaşma çer- çevesinde, BOTAŞ Genel Müdürlüğü ile Mısır hükümetinın ilgıli eneıji kuruluşu arasında görüşmeler sürdürülüyor. Türkmen doğalgazı: Yılda 28 ila 34 milyar metreküp Türkmen gazını Türki- ye'ye nakledecek boru hatlannın yapımı ile ilgıli ihale çalışmalan sürdürülüyor. Iran üzerinden Erzurum'a, oradan da An- kara'ya kadar taşınacak. Aynı hatla, Türkmen gazının yanı sıra tran doğalgazı da Türkiye'ye taşınmış ola- cak. Bu hattın yapımı ile ilgili çalışmala- rın. 2000 yılından önce tamamlanması planlanıyor. Aynca Türkmen doğalgazı- nın Hazar Denizi'nin altından geçecek boru hattı ile Türkiye'ye, buradan da Av- rupa'ya nakledümesi konusunda ikinci alternatif bir proje üzerinde de çalışmalar aralıksız sürdürülüyor. Bu arada çeşitli ülkelerden boru hatla- n ile ithal edilecek doğalgazın yanı sıra Ni- jerya, Libya, Katar, Amman, Abudabi, Norveç ve Yemen'den de denizyolu ile sı- vılaştınlmış doğalgaz (LNG) alımı plan- lanıyor. Yılda 4 ila 6 milyar metreküp ci- vannda ithal edilecek sıvılaştınlmış doğal- gaz, BOTAŞ'ın Lzmir Aliağa ile Tekir- dağ'daki LNG terminallerinegeurilerek sis- teme verilecek. Doğalgazı sevdik Öte yandan 1987 yılında ilk doğalgaz alım anlaşmasını eski SSCB ile yapan Türkiye'de artan doğalgaz tüketimi doğ- rultusunda. bugün itibanyla yıllık tüketim 10 milyar metreküpe ulaşmış bulunuyor. BOTAŞ Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, doğalgazın yüzde 52'lik bölümü eneıji amaçlı elektrik santrallannda ham- madde olarak tüketilirken ithal gazın yüz- de 42'lik bölümü, konut ve sanayi sektör- lerinde; yüzde 6'lık bölümü ise kimyevi gübre tesislerinde tüketiliyor. AYDINtANMA EMRE KOİSGAR Ucuza Bir Mafya Tetikçisi Ananıyor Btzim evimiz çok QÜ&b i r mahallede ve çok da gü- zel komşulanmız var. Mahallemiz esas olarak birbirine koşut ıkı sokak- tan oluşuyor. Sokaklarımızdan binnin bir tarafı mezarlık. Bugünkü Istanbul'da mucize gibi bir nimet: Sokağın bir tarafı mezarlık demek, hem gözünüz için beton kütfeterinin arasında ciddi biryeşil alan, hem de mezarlık duvan boyunca otomobiliniz için park yeri bolluğu demek. Kapıcılanmız son defece efendi insanlar. Okul zamanı, sabahian, pırıl pırıl gençler, çocuklar, evlerinin önünde servis beklerken, geleceğimizin gü- zelliğini ve ümidini simgeliyorlar. Ben her sabah bir saat süreyle bu mahallede yü- rüyorum. Hemen hemen bütün kapıcı aileleriyle ve okula gi- den gençlerle selamlaşıyorum. Mahallenın çöpleri, her iki tarafı da evlerle dolu olan öteki sokaktaki büyük çöp "konteyneıienne" boşal- tılıyor. Bütün çöpler kahverengi naylon torbalarda, ağız- lan kapalı. Çünkü mahallemizin egıtim düzeyi çok yüksek. Bütün aileler çevre sağlığma uygun davranıyor. Bu nedenle mahallede sinek ve çöp kokusu hemen hemen hiç yok. Sadece çöp toplama günü olan cumaları biraz ko- ku oluyor, o kadar. Daha dogrusu "yoktu" ve "oluyordu" demek ge- rek. Çünkü artık çizdiğım bu uygar tablo çok geriler- de kaldı ve insanlar çıldırmak üzere. Iştetam bu noktadabizim mahallelınin neden "ucu- za bir mafya tetikçisi" aramaya başladığına da gel- dik: Bundan birkaç ay önce, mahallenin çöplerine bir aile dadandı. Genellikle baba, arada sırada da eşi veya kız ço- cuklan, sokaktaki tüm çöp "konteynerierinin" kapak- lannı açıp içlerindeki ağzı düğümlü torbaları yırtıp ters çevirerek, bütün pisliği açığa çıkarıp kullanılmış bira ve kola kutusu toplamaya başladılar. Önce ben de dahil, kapıcılar ve servis bekleyen çocukJarla gençler, olayın vahametini kavrayamadık. Harta "ekmeğini çöpten çıkaran" bu aileye merha- metle kanşık bir sempati bile duyduk. Fakat bir süre sonra mahallede o güne dek görül- meyen yoğunlukta bir sinek saldınsı ve çöp kokusu ortaya çıkınca ayıldık ve çöp torbalannı yırtan aileyi uyardık, "yapmayın, ayıptır" diye. Tabii bizi dinlemediler. Onlannkj ekmek parası kavgası, bizimki çevre sağ- lığı kaygısı. Onlarınkı kişisel çıkar, bizimki kamu yaran. Tabii ki onlar kazandı. Vilayet ile kaymakamlığa ve anakent ile Beşiktaş be- lediyelerine yapılan başvurular sonuç vermedi. Zaten ben bunlann bir sonuç vermeyeceğini söy- lemiştim. Çünkü kendine özgü nttelikler taşıyan bireysel bir davranışı, orgütsel yapı ile denetternekçoKzordur, hat- ta olanaksızdır. Ailenin çöp toplama günleri değışik. Saatleri ise sabah 7-8 arası. Her gün o saatte hangi görevli gelip de bir mahal- lenin çöp torbalannın açılıp çöplerin etrafa saçılması sorunu ile ilgilenecek? Ben sorunu çözmek için bütün komşulann bira ve kola kırtulannı ayn bir poşete doldurup çöp "kontey- nerterinin" yanına hazır olarak koymalarını önerdim. Hem uygulama güçlüğü, hem görünüm, hem de "toplayıcı aile" ile iletişim sorunlan açısından önerim kabul görmedi. Vılayet ve belediyelerle ilişkiyi, (eski bir üst düzey kamu yöneticisi olduğum ve halihazırda da "sûtun ya- zan" kimliğim bulunduğu için) benim kurmam isten- di. Başıma gelecekleri bildiğim için bunu da ben ka- bul etmedim. Sonunda çöp "konteynerlerine" kilit takıldı. Çöp toplayıcılar, kilitleri bir günde kırdılar. Ben ve bazı kapıcılar, aileyi uyarmaya devam ettik. Hiç tınmadılar. Sonunda, bir komşu, bu konuyu tartışmak ve çöz- mek için yaptığımız bir toplantıda, "Ulan" dedi, "ben bu herifi bacağından vururum". Ben dehşet içinde ne diyecekler diye öteki kom- şulara bakarken, biri derhal atıldı: "Ağabey" dedi, "maşa varken ateşi niye elinle tu- tacaksın? Bak herkes, hatta devlet bile, bazı işlerini çetelere havale ediyor. Biz de neden öyle yapmaya- lım? Son zamanlarda hem çek-senet mafyası, hem de milliyetçi ve mukaddesatçı çizgide Türkiye'yi ko- ruma ve kollama görevi yapan çetelero denli çoğal- dı ki, pekçok işsizkişi, çete tetikçisi olarak köşeyi dön- dü. Bunlardan bihni ucuza kiralayalım, işi çözelim". Şimdi bizim mahalleli "ucuza bir mafya tetikçisi" an- yor. Ben buna çok karşıyım. Olayı ilgili makamlara resmen ihbar etmek istiyo- rum, ama bunu dilekçe ile ya da yüz yüze şikâyet bi- çiminde yapamryorum. Çünkü başvurduğum görevliden, "Gitişine be kar- deşim, bizi boşu boşuna uğraştırma, sizin mahalleli haklı, herkes, hatta devlet bile sonınlan böyle çözü- yor" diye bir de azar işitmekten korkuyorum. web sayfası: httpy/remzi.com.tr/yazar.html Cayı besleyen kanallar kapatıldı DSÎ Beşirilileri isyan ettirdi ARİFASLAN BATMAN - DSİ'nin Garzan Çayı'nı besleyen kanallan kapaması üzeri- ne ekili alanlannı sulaya- mayan köylüler isyan etti. Batman'ın Beşiri, Kozluk ve Kurtalan ilçesindeki binlerce yurttaş kayma- kam ve belediye başkanla- nnın konuya çözüm bul- masını istedi. Beşiri 'de tütün ve pa- muk tarlaları kurumaya yüz tutan üreticiler, Bele- diye Başkanı Ahmet Çift- p'nin yolunu keserek *Ya su verirsiniz ya da ilçede büyük olaylar padak ve- rirr diyerek tepki göster- di. Üreticilerintepkisi uze- rine yapılan ve Vali Veki- li MehroetCeylan'm baş- kanlık ettıği toplantıda ll- çe Jandarma Bölük Ko- mutam'nın da yetkilıleri uyararak "Her an olay çı- kabilir. DSİ yetkilileri ge- rekli önlemi almalı ve su- yu Garzan'a bırakmalı- dır" dediği öğrenildi. Top- lantıda Kozluk Kaymaka- mı tlker Gûndüzöz'ün de acil çözüm getirilmesini istediği belirtildi.