Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 TEMMUZ 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
1 Mayıs
davasında
tahliye
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara "da
düzenlenen 1 Mayıs mitingi
sırasında DHKP'C pankartı
altında tek tip kıyafet
giydikleri ıddiasıyla,
Ankaral No'luDGM'de
yargılanmasına başlanılan
18 sanık tahliye edildi. Bir
sanık hakkında ise
tutukluluğunun devamı
yönünde karar verildi.
Karadayı
Hnlandiya'dan
döndü
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Finlandiya'da
Cumhurbaşkanı Martti
Ahtissari, Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Gustav
Hagglund ve bazı kuvvet
komutanlanyla görüşmeler
yapan Genelkurmay
Başkanı Orgeneral lsmail
Hakkı Karadayı yurda
döndü.
Kafkasya'da
etnik çatışmalar
• İstanbul Haber Servisi -
Kafkasya'da yaşayan
halklann tarihiyle ilgili
araştırmalannı sürdüren
Fahrettin Çiloğlu, son kitabı
"Rusya Federasyonu ve
Transkafkasya'da Etnik
Çatışmalar"da, Rusya
Federasyonu'nda yer alan
Tataristan, Çeçenistan,
Dağıstan gibi özerk
cumhuriyetlerin, merkezi
yönetime karşı
mücadelelerini anlattı.
TüPklye'den
Suriye'ye uyarı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye,
Ankara'da temaslarda
bulunan Suriye Dışişleri
Bakanlığı Müsteşan Adnan
Omran'dan PKJC'ye
sağlanan desteğe son
verilmesini isterken konuk
diplomat PKJC'yi
desteklemediklerini öne
sürdü. Suriyeli yetkililerin
görüşmeler sırasında
"Öcalan bizde bannmıyor"
dedigi, buna karşın
Ankara'nın tersi yöndeki
kanıtlan ilettiği öğrenildi.
dersi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Talim ve Terbiye
Kurulu, 4 yıldır hazırlıklan
süren Vatandaşlık ve Insan
Haklan Eğitim Programı'nı
onayladı. REFAHYOL
döneminde programa
konulmak ıstenen
'Peygamberin Veda
Hutbesi' ve 'Medine
Sözleşmesı'neyse yer
verilmedi. Irtica ve terorizm
konulannı içeren iç ve dış
tehditlerin anlatılacağı
programa, insanlığın ortak
mirası, yurttaşlık haklan ve
sorumluluklan. insan
haklan ve etik konulan
eklendi.
Yırtdışı
seçmenlep
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yurtdışında
yaşayan 2 milyon 350 bin
dolayındaki Türkiye
yurttaşı seçmenin oy
kullanma yöntemine ilişkin
arayışlar sürerken Yüksek
Seçim Kurulu (YSK.)
Başkanı Tufan Algan
"vekâletle oy" kullanma
işlemine sıcak
bakmadıklannı bildirdi.
Idari peform
gerekiyop'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Mesut
Yılmaz, Türkiye'nin çok
acil bir idari reform
gereksinimiyle karşı
karşıya olduğunu belirterek
yerel yönetimler
reformunun yaşama
geçirilmesiyle Türk idari
sisteminin dinamik bir
kimlik kazanacağını ve
Türkiye'de demokTatik
sistemin güçlendirilmiş
olacağını söyledi.
Pakistan'la
ticari anlaşma
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Pakistan'daki
altyapı yatınmlannın
Türkiyeli müteahhitlere
yaptınlmasmı öngören
anlaşma. Pakistanlı
yetkililerle Uluslararası
Müteahhitler Birliği (UMB)
Başkanı Kadir Sever
arasında dün imzalandı.
Demokrasi ve Banş Mitingi'ne katılan onbinlerce kişi Sıvas katliamını protesto etti
Gerîci kalkışma lanetlendiHaber Merkezi - Sıvas"ta 5 yıl önce
şeriatçılar tarafından diri diri yakılan 37
kişi çeşitli kentlerde düzenlenen
etkinliklerle anıldı. Etkinliklerde, 12
Eylürün, şeriatın palazlanmasının asıl
sonımlusu olduğu dile getirildi.
Gericilerin Sıvas'ta katlettiği aydınlan
anmak amacıyla, 37 demokratik kitle
örgütü ve 9 siyasi partinin öncülüğünde
dün Ankara Tandoğan Meydanı'nda
gerçekleştirilen Demokrasi, Banş ve
Laiklik Mitingi'ne on binlerce kişi
katıldı. "Sıvas'ın ışığı sönmeyecek",
Taşizme karşı omuz omuza", "Sıvas'uı
hesabı soruJacak", "Dersim, Gazi, Sıvas;
tek yol faşizme karşı savaş" sloganlan
atarak ilerleyen göstericiler çeşitli
pankartlar taşıdılar. Yoğun güvenlik
önlemi alınan mitingin başında devrim
şehitleri ve Sıvas'ta katledilenler için
yapılan saygı duruşu sırasında
katledilen aydınlann adı okundukça
göstericiler hep bir ağızdan "Yaşıyor"
diye haykırdılar.
Pir Sultan Abdal Külrür Dernegi Genel
Başkanı Necati Yılmaz. Sıvas "ta
insanlann öldürülmesine göz yuman ve
katillerin elini sıkan tugay komutanını,
olaylann ardından milletvekili seçilerek
ödüllendirilen RP'li Belediye Başkanı
Temel KaramoUaoğlu'nun yanı sıra
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i,
dönemin Başbakanı Tansu Çiller'ı ve
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın
olaya yaklaşımlannı da unutmadıklannı
söyledi. Yılmaz. "12 Eylülfaşist
generalleri şeriaü bu noktaya
getirmiştir" dedi.
Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri
istanbul şubeleri tarafından
Zincirlikuyu MezarlığYndaki Asım
Bezirci'nin mezarı başında anma töreni
düzenlendi. CHP, ÖDP, HADEP, İP,
EMEP, SİP ve DBP il örgütleri, Semah
Mezarlığın girişindeki semah
gösterisinden sonra gnıp. Asım
Bezirci'nin mezanna yürüyerek çelenk
koydu. Bezirci'nin eşi Refika Bezirci.
Sıvas katliamından bu yana ülkede
hiçbir şeyin değişmediğini ve şeriata
hâlâ ödün verildiğini vurguladı.
Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri
İstanbul Şubeleri ve Alevi dernekleri,
daha sonra Karacaahmet Mezarlığı'na
geçerek Sıvas'ta yobazlar tarafından
katledilen NesimiÇimen'in mezan
• Şeriat özlemcilerinin Sıvas'ta katlettiği aydınlan anmak
amacıyla çeşitli kentlerde anma etkinlikleri düzenlendi.
Etkinliklerde 12 Eylül'ün, şeriatın palazlanmasının asıl
sorumlusu olduğu dile getirildi.
Kültür Vakfı. Cem Vakfı ve Alevi
demeklerinin de destek verdiği
Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki anma
törenine yaklaşık 500 kişi katıldı. Anma
sırasında çeşitli sloganlar atılırken Pir
Sultan Abdal Kültür Dernegi adına
konuşan Kadıköy Şube Başkanı Feti
Bölükgiray. Sıvas'ın yangınının
'gözaltuıda kavıplarla. faili beUi
cinayetlerie, köy boşaltmalaria.
işkencelerle ve yargısız infazlarla' devam
ettiğini söyledi.
başında da tören düzenledi.
CHP Kadıköy llçe Örgütü üyeleri dün
Kadıköy'deki eski iskelede toplanarak
Sıvas şehitlerini andı. CHP'li grup,
katliamı alkışlarla protesto ederek
ellerindeki karanfılleri denize attı.
Bir grup kitle örgütü Karacaahmet
Mezarlığı'nda anma toplantısı
düzenlerken Sosyalist fktidar Partisi
(StP) Beyoğlu llçe Örgütü de,
Beyoğlu'ndaki SİP tlçe Örgütü önünde
Sıvas katliamını protesto eden bir eylem
yaptı. Bursa'da da. Hacı Bektaşı Veli
Kültür ve Dayanışma Dernegi
öncülüğündeki sıvil toplum örgütleri
temsilcileri. Sıvas olaylannın 5. yılı
dolayısıyla Orhangazi Parkı'nda basın
açıklaması yaptı. Hacı Bektaşı Veli
Kültür ve Dayanışma Dernegi Başkanı
Süleyman Diyaroğhı tarafından okunan
açıklamada, Sıvas'ta aydınlan yakan
şeriatçılan açıkça sahiplenenlerin
kendilerini demokrasi yanlısı gibi
göstermeye çalıştıklanna dikkat çekildi.
Bursa'da Akademik Odalar Birliği
tarafından düzenlenen törende de
Atatürk anıtına siyah çelenk bırakıldı.
lzmir'de de Demokrasi Platformu'nu
oluşturan meslek odalan, dernekler.
siyasi partiler, çeşitli sivil toplum
örgütleri, Pir Sultan Abdal Külrür
Dernekleri, Alevi Bektaşi Dernekleri.
ile çok sayıda yurttaş dün Cumhuriyet
Alanı'nda bir araya geldi.
Platform dönem sözcüsü ve Birleşik
Taşımacılık Sendikası (BTS) Izmir
Şube Sekreteri Burhan Kandemir,
katliamın tarihe kara bir leke olarak
geçtiğini belirtti.
Izmit'te, Eskişehir'de. Antalya'da.
Kayseri'de, Zonguldak'ta, Isparta'da ve
yurdun çeşitli ilçelerinde düzenlenen
etkinliklerde de 5 yıl önce gericilerin
gerçekleştirdiği vahşet protesto edildi.
Tepkiler
Katliamın
acısı dinmediHaber Merkezi - Şeriat
özlemcilerinin Sıvas'ta kat-
lettikleri 37 kişınin acısı
dinmedi. Türkiye Barolar
Bırlığı (TBB) irtıcacılann
şeriat devleti kurma çabala-
nnın sürdüğünü belirtırken,
katliamda yaşamınıyitiren-
lerin "aydınlanma meşale-
ane" dönüştüğünü vurgu-
ladı. CHP Genel Sekreten
Adnan Keskin, kıyımın in-
sanlık tarihinin en büyük
ayıbı olarak tarihe geçtiği-
ni söyledi. Sıvas katliamı-
nın 5. yılı nedeniyle yapılan
açıklamalarda laik rejimi
korumadaki kararlılık ve
ülkenin hedef olduğu irtica
tehdidine dikkat çekildi.
CHP Genel Sekreteri
Keskin, dün düzenlediği
basın toplantısında 5 yıl ön-
ce Türkiye'yi "karanhğuı
kör kuyusunda boğmak is-
teyenJerin" gerçekleştirdik-
leri eylemde 37 yurttaşın
yaşamına son verdiklerini
anımsatarak, "Bu otay in-
sanlık tarihinin en büyük
ayıbı olarak siyasi taıihte
yer alacak" dedi. Keskin, 5
yıl geçmesine karşın hâlâ
bütün yönleriyle açığa çı-
kartılamamasının Türkiye
Cumhuriyeti açısından u-
tanç verici bir tablo olduğu-
nu söyledi.
CHP Grup BaşkanVeki-
li Önder Sav, "Olay, mah-
keme kararlanna da yansı-
dığı gibi laikliğe. cumhuri-
yete ve demokratik hukuk
de\ letine başkaklındır. An-
cak, bu e> lemin failleri top-
lumun büyük kısnıının çok
iyi bildiği gibi. yargı önüne
getirilen 124 kişiden ibaret
defüdir" dedi.
CHP Sıvas Milletvekili
Mahmut Işık. Sıvas yangı-
nının ve benzeri tüm olay-
lann insanlık dışı olduğunu
belirterek, Türkiye'de arrık
böyle olaylar yaşanmama-
sım dilediğini söyledi.
TBB Başkanlığı'ndan
yapılan açıklamada. Sıvas
davasında ceza alanların sa-
dece sahnenin önünde gö-
rülen fedailer olduğu ve asıl
tertipçilerin ortayaçıkanla-
madığı kaydedilerek
u
On-
lan yakan alevler laik cum-
huriyetimize gönülden bağ-
bolanlann etinde. bir aydın-
lanma meşalesi otmuştur"
görüşü dile getirildi.
TMMOB Makina Mü-
hendisleri Odası, gerici ve
şeriatçı güçlerin, devletin
güvenlik güçlerinin gözü
önünde Madımak Oteli'nı
ateşe verdiğini belirterek.
dönemin iktadannın da A-
az Nesin'i sorumlu tutan
açıklamalarla katliamı
meşrulaştırdığını kaydetti
Eğitim-Sen Ankara 4
No'lu Şube Yönetim Kuru-
lu Başkanı Ahmet Canan,
"Geçen sürede çetelerde.
kontrgerilla faaliyetierinde
olduğu gibi Snas katliamın-
da da piyonlar dışında > ar-
gıönüne çıkanlan olmamış,
gerçek sorumlular her za-
manki gibi gizlenmişlerdir'"
görüşünü dile getırdı.
DlSK Yönetim Kurulu
üyesi Çetin L'ygur, Sıvas'ta
salt aydınlann değil insan-
lığın yakıldığını vurguladı.
TÜRMOB da, Sıvas'ta-
yaşananlann, Atatürkçü, la-
ik kesimlerin bırleşmediği
takdirde ülkeyi nasıl bırteh-
lıkenin beklediğini açıkça
gösterdiği kaydetti.
Grup Yorum, Özgürlük
Türküsü, Ayşe Gülen Halk
Sahnesi, Fotoğraf ve Sine-
ma Emekçileri, Kültür Sa-
natta Tavır Dergisi, Ayşe
Nil Halk Kütüphanesi, Ok-
meydanı Halk Kültür Mer-
kezi ve tdil Kültür Merke-
zi'nin açıklamasında, katli-
amın aylar öncesinden
planlı, "böLparçala^vönet"
politikasınm bir ürünü ol-
duğu öne sürüldü.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
Başbakan, 'İrtica hâlâ birinci tehlike' sözünü eleştirdi
Bir tartişmasma Yılmazda katıldıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Mesut Yılmaz. irticanın hâlâ
birinci tehdit olduğu saptamasını dile
getiren Genelkurmay Ikinci Başkanı Or-
general Çevik Bir için "Türkiye'de bu
tespiti yapması gereken kişiler var, yap-
maması gereken kişiler var" dedi.
Başbakan Yardımcısı BülentEcevit'in
ardından Yılmaz da. Çevik Bir'in "trti-
ca hâlâ birinci tehdittir ve Fazilet Partisi
biziııı ankederimizde birinci parti ola-
rak görünüyor" sözlerini eleştirdi. Yıl-
maz, Bır'ın sözlerini nasıl değerlendir-
diğinin sorulması üzerine, "Türkhe'de
bu tespitleri yapması gereken kişiler var.
yapmaması gereken kişiler var. Yapma-
ması gereken kişilerböyle bir tespitte bu-
lunuriarsa, ben onun üzerinde yorum
yapmam" diye konuştu.
Ecevit, önceki gün yaptığı açıklama-
da. "irtjca korkusuyia yaOp irtica kâbu-
suyla kalkarak laikiiğin konınamayaca-
ğuıT belirterek. "FP'yi seçimkrüıı gaü-
bi gösterenler, laiklik karşıtlanna morai
veriyor. FP iktidara geliyor kehaneri,
FP'deki çözülmeieri durdurabilir" diye
konuşmuştu.
CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin.
Ecevit'in "irticayla mücadelede kullant-
lan yöntemde yanhşlıklar bulunduğu"
yönündeki sözleriyle polemiğe girmesi-
nin devlet açısından yüz kızartıcı oldu-
ğunu söyledi. Keskin. şöyle konuştu:
"Başbakan yardımcısı olarak görevi,
irtica ile mücadelede bugüne kadar uy-
gulanan yanhş polirjkalan düzeltmektir.
Yanhşı yapan kamu göre\lisi değil, o po-
litikay ı belirleyendir. Sayın Ece\ it. bu
yaklaşunı ile ne kadar akıllı bir soku ol-
duğunu göstermektedir. İrtica ile dirsek
teması yapan siyaset adamlannın yarat-
oğı bu sıkıno. Ece\it'in manoğı ile çözül-
mez. Bu, 'Şeriata karşı vürümek. dine
karşı yürümektir' diyen siyaset adamla-
nnuı yaratnğı bir tabk>dur."
IRMIKI AYDIN ENGİN
Biliyofum, şu yaz sıcağının boğuntusun-
da "ûretim araçlannın mülkiyeti gibi" de-
mir leblebi bir konuyu tartışmak hiç de ke-
yifli değil.
Peki yaz rerıavetinin umursamazlığında,
Petrol Öfisi'nin kamu mülkü olmaktan çı-
karılıp, haraç mezat satılmasını izlemek
pek mi keyifli?
Dün altını çizmeye çabaladığımızı, bu-
gün bir kez daha yıneleyelim: Özelleştirme
histerisine kendini kaptıranlarla, özelleş-
tirmeyi bu ülkenin tahrip edilmiş ekonomi-
sini düze çıkarmanın tek ve mutlak çaresi
gibi gösterenlerle yargı önünde hesapla-
şıp, hukuk düzleminde başan kazanmak
mümkün ve önemli.
Bir hukuksal kazanımı uygulamakta di-
renç göstereceklere karşı siyaset düzle-
minde kapışmak ve başa çıkmak mümkün
ve önemli.
Ama "öze/teşf/rme"yi herderde deva bir
büyülü ilaç gibi yutturmak isteyen ekono-
mi simyagerleriyle ideolojik düzlemde de
hesapiaşmak zorunlu.
Serbest piyasanın her şeyi düzenleye-
ceğini, piyasanın doğal işleyişinin ekono-
miyi yoluna koyup. refahı arttıracağını ha
bire yineleyenlerin, aslında kapitalizmin
doguş yıllarındaki vahşi dogasını çağnştı-
ran bir "Altta kalanın canı çıksın" düzeni-
ne övgü düzdüklerini bıkıp usanmadan
sergilemek gerek.
12 Eylül'den bu yana medyanın bütün
Hodri Meydan!
olanaklan sonuna kadar kullanılarak, se-
minerlerle, raporlarla, panellerie destekle-
nerek bu ülkede serbest piyasa ekonomi-
sine övgü üstüne övgü düzüldü. Şu kırk yıl-
lık kapitalizmı boyayıp yeniden yutturma-
nın akla gelen ve gelmeyen her yolu tam
bir "özgüriük" içinde denendı.
Dünyada sosyalizm kurma denemelerı-
nin en kapsamlı örneklennden birini oluş-
turan "1917modeli"ri\n çöküşü ve ulusla-
rarası sermaye karşısında yenilgisi, Mark-
sizmin mutlak yenilgisi olarak kavratılmak
istendi. Tarihin sonuna gelindiğini iddia e-
den uçuk-kaçık görüşler alelacele Türk-
çeye çevrilip yayımlandı. 1989'dan sonra
oluşan "Yeni Dünya Düzeni" (Pax Ameri-
cana) ebedi bir düzen olarak selamlandı ve
kutsandı.
Bu toz duman arasında, özelleştirme re-
çetesinin pazarlanması pek zor değildi. Ni-
tekim iyi pazarlandı. Itirazlar, karşı çıkışlar
medyada örülmüş suskunluk duvarlannda
boğuldu.
Tartışma -bilerek, bilmeyerek- çapsız
politikacılann av alanına dönüşmüş kamu
kuruluşları eksenine kaydınldı. İyi işletil-
meyen, verimsiz, ülke ekonomisinin sırtı-
na kamburgibi oturtulmuş, yağmalanmış,
yağmalandığı için gırtlağa kadar borçlan-
dırılmış, köfte, mercimek çorbası, ayran
üretmek fılan gibi abuk sabuk alanlara ge-
nişletilmış kamu işletmeleri örnek gösteri-
lerek özelleştirmenin zorunluluğu ve kaçı-
nılmazhğı kanıtlanmak istendi.
iş kamu bankalannın dizginlerini ele ge-
çirmiş it uğursuz takımının, mafya ile ortak-
lık kurup kredi yağmalamasına, önceden
kapatılmış dev boyutlu arsalarda dev bo-
yutlu rant vurgunlarına vannca, sokaktaki
adam -haklı ama yanhş- bir bıkkınlıkla "Bu
pislik annmaz. Özelleştirilip kurtulalım" der
oldu.
Peki böylesine sakatlanmış, gerçekten
ülke ekonomisinin sırtında birer kambura
dönüşmüş, politika bezirgânlarının yağma
alanı olmaktan kurtulamamış, delegeağa-
larının beslendiği çöplüklere dönüşmüş
kamu işletmeleriyle ilgili ortaya konabilen
tek çare özelleştirme midır?
Kamu işletmeleri gerçekten iyileştirile-
mez, ülke ekonomisine katkı sağlayan
canlı, üretken kuruluşlaradönüştürülemez
mi?
Buna olumsuz yanıt veımek, irsandan
ve bilimden umudu kesmek demek. Kapi-
talizm karşısında teslim bayrağı çeken bir
yılgınhk demek.
Kamusal mülkiyet, yani sağlanan yara-
nn özel sektörün iradesiyte değil, kamunun
iradesiyle, kamu çıkan için kullanma ola-
nağının temeli niye bir kalemde silinip atıl-
sın?
Kamu mülkiyeti, politikacılann insafına
terk edilmiş bırer devlet işletmesinden mi
ibarettir?
Örneğin "özerkleştirme", özelleştirme-
nin karşısında bir seçenek olamaz mı?
Devlet mülkiyetini tasfiye etmek, neden
ille de özel mülkiyete geri dönüş anlamına
gelsin? Şu bulanık "kamu" kavramının içi-
ni dolduracak, kamu mülkiyetinin yaratıcı
biçimlerini üretecek insan malzemesinden
ve bilgiden gerçekten yoksun mu Türkiye?
• • •
Işte Marksistlerden, Kemalistlerden,
hatta bu konuda epey yalpalamakta olsa-
lar da sosyal demokratlardan yanıt bekle-
yen sorular.
Üstelik sosyalist sistem yıkıldıktan son-
ra geçirdikleri toplumsal ve siyasal "şoku"
yavaş yavaş atlatmakta olan Doğu ve Or-
ta Avrupa ülkelerinde sürüp giden çok
canlı tartışmalar ve deneyimler var. Bütün
kanatları ile Türkiye solu, bu canlı tartışma-
nın ve yürekli denemelerin bir halkasını ni-
ye oluşturmasın? Önce kendimize bir
"Hodri meydan" çekelim. Ardından şu
özelleştirme histerisine ve bedavadan ka-
zanılmış ideolojik zafere güvenip, köpek-
siz köyde değneksiz dolanan liberal eko-
nomi övgücülerine hep biriikte bir "Hodri
meydan!" çekeriz... Hodri meydan!
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
ABD'de Laiklik...
Mildred Rosario, ispanyol asıllı bir ABD yurtta-
şı. Mesleği ortaokul öğretmenliği...
Muhafazakâr Rosario kendisini şöyle tanımlıyor:
"Yeniden doğmuş bir Hıristiyan"
ABD'Iİ öğretmen, Isa'yı kurtancı olarak seçen ve
50 milyon üyesi bulunan birtarikatın üyesi...
Rosario 9 Haziran günü, 29 kişilik sınıfta, ölen ar-
kadaşlan için yas tutan öğrencilerle biriikte dua edi-
yor...
Bayan öğretmen "inancı olmayan" öğrencilere
baskı yapmıyor, duaya zorlamıyor...
Olayı bir öğrenci velisi duyunca Nevv York Eğitim
Kurumu'na şikâyet ediyor. Kurum üç gün sonra ka-
rarını veriyor:
"öğretmen Mildred Rosario anayasayı ihlal etti-
ği için görevinden atılmıştır..."
Amerika'da günün konusu bu olay...
Nevv York'un Cumhuriyetçi Belediye Başkanı, ki-
mi politikacılar, tarikat liderleri, öğretmen Rosa-
rio'yasahipçıktılar...
öğretmen Rosario, Temsilciler Meclisi Cumhuri-
yetçi Parti lideri Tom De Lay ile biriikte basın top-
lantısı düzenledi.
Rosario şöyle dedi:
"Ben öğrencilerimi teselli etmek için dua ettim..."
Bu köşede sık sık yinelediğimiz gibi, ABD'nin la-
ik eğitim veren okullarında dua edilmesi Yüksek
Mahkeme karanyla 36 yıldır yasak...
Kimi Amerikan gazeteleri öğretmen Rosario'yu
destekliyor, kimileri ise kınıyor...
En çarpıcı yanıt ise rahip Barry Lynn'den geli-
yor:
"Rosario, ders vermesi için, yani öğretmen ol-
duğu için ücret alıyor, vaaz vermesi için değil..."
• • •
Geçenlerde istanbul'da baroda bir toplantı dü-
zenleniyor. Kimi avukatlar, bu toplantıda konuşu-
yor...
Konu: "Laiklik kavramı, başörtüsü, sank, cüp-
pe..."
Bir konuşmacı diyor ki:
"Laiklik içi boş bir kavram..."
Iki-üç yıldır bir moda başladı...
Din bezirgânlarını savunmak artık ilerici-demok-
rat anlamına geliyor; Abdullah Öcalan a övgüler
yağdırmak, düşünce özgürlüğünün bir parçası ola-
rak gündeme getiriliyor...
Bir itirazımız yok!..
İsteyen istediğini yazsın, konuşsun!.. Kimse dü-
şüncelerinden övgülerinden ötürü hapis yatmasın!..
Acabao arkadaş, "laikiiğin ne olduğunu" biliyor
mu?
Acaba o arkadaş. demokrasiyi kural tanımamaz-
lık olarak mı görmek istiyor?
ABD'de öğretmen Mildred Rosario'nun başına
gelenler, Türkiye'de bir öğretmenin başına gelir mi?
Türkiye'de "laik eğitim" veren öğretim kurumla-
nnda bırakın dua etmeyi, okulların, üniversitelerin
"mescitleri" hatta "camileri" var...
Anayasaya göre din dersleri zorunlu okullarda...
Kimi öğretmenler derslere dua okuyarak başlıyor,
imam-hatip liselerinde kara çarşaflı bayan, takke-
li, cüppeli erkek öğretmenler, yasadışı İBDA-C, Hiz-
bullah, islami Hareket gibi terör örgütlerine "övgü-
/er"düzüyortar...
Ama bizim takkeli ve takkesiz liboşlarımız, söz-
de insan haklan savunuculan, tıpkı avukat arkadaş
gibi her yerde aynı şeyi söylüyorlar:
"Laiklik kavramının içi boş..."
•••
Laiklik içi boş bir kavram değil, demokrasinin
güvencesidir. Laiklik, felsefi anlamda iman ve inanç
yerineaklın egemenliğini kabul eden biranlayıştır...
Aylardır Türkiye'de "füröan£ov"yapılıyor, başör-
tüsü zulmünden söz ediliyor...
Türkiye'de böyle bir zulüm var mı? Türkiye'de
ibadet özgürlüğü yasak mı?
istanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Tıp fa-
kültelerinde türbanlı kız öğrenciler uygulamalı der-
se giımiyoriar, çocuk ihtisası yapan, karşı cinsten
çocuklara "namahrem" diye, bakmıyor...
Bugün "din bezirgânlan" özel kadın hastaneleri
açıyorlar, Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek
için her yolu deniyoriar...
Laik demokratik düzen nasıl korunacak?
ABD'de öğretmen Mildred Rosario, sınıfta dua
okuduğu için görevine son verildi...
ABD'de laiklik işte böyle!..
Ne diyorsunuz takkeli ve takkesiz liboşlar!..
Laiklik içi boş bir kavram mı?
İstanbul Barosu'nun kimi yöneticileri de laikiiğin
içi boş bir kavram olduğu görüşünde değiller mi?
Baro yönetiminden istifa eden Başkan Yardımcı-
sı Kâni Ekşioğlu, Sayman Burçin Aybay, üye Nur-
han Atahan, Filiz Saraç şöyle seslenmiyorlarmı:
"Baroyönetimi; Cumhurıyetin temelini oluşturan
laiklik ilkesini zedeleyenlere karşı gerekli duyarlılı-
ğı göstermiyor, yönetimdeki Çağdaş Avukatlargru-
bunun aymazlığı bizi düşündürüyor."
hckaya </ posta.cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
C A G D A S Y A Y I N L A R
ÇAĞININ TANIĞI ÜÇ YAZAR
2. BASI
«COOOTL
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPLARI
; HlKMtTÇfflNKAVA
SEVDANlNAIttESt
BE1JJ DECD.
4. BASI
55C0OCÎ.
SANCILIYIILAR KUJATIUHIJ
SOKAKLAR
4. BASI
40C 0O0TL
KUZU POSTUNDA KURT
2. BASI
8O0 30CTL
ZAMBAK SANA DA BULA^TI KAN
2. BASI
B0O0OOT.
DİN BAROHÜMUH KAZLARI
2. BASI
9OC0COTL
Â$IK KADIHLAR SOKAĞI
2. BASI
$ERİAT PAZARI
sonoocn
E
SEVDANIN ADRESİ BEUİ DEĞİL
Çağ Pazarlama A.Ş. Turkocağı Caddesı No:39/41
(34334) Cağaloğlu-lstanbul TeJ. (0212) 514 01 96