Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEMMUZ 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
vladen-İş Genel Başkanı Denizer, TTK'ye acilen 7 bin işçi alınması gerektiğini söyledi
Karaelmas can çeldşiyor^KUTKÜÇÜKKAYA
ZONGULDAK - Emeğin başkenti
^ongukiak" can çekişiyor. Yıllarca
rfaden ocaklannda can güvenliği" slo-
nlan atan maden işçileri şimdilerde
kmek tekneteri" ocaklann ne zaman ka-
tılacağı endişesıni yaşıyor. Türk-lş Ge-
l Sekreteri ve Genel Maden-lş Genel
ışjcanı Şemsi Denizer, "TTK'nin zarar-
JI kurtânlmasi. üretim arüşı ve verimli-
in saglanması için3 biniacilenyeralü of-
ak üzere 7 bin işçinin ahnması gereki-
r" dedi.
Türkiye Taşkömürleri Kurumu'nda
TK) 'resen' emeklilik durdurulmasına
rşın işçi açıklannın giderilmemesi,
TC'nin özerk bir yapıya kavuş,turulma-
ısı, zorunlu yatınmlann yapılmaması
redevansla ocaklann 14 özel maden
ketine kiralanması kurumu kendiliğin-
n "kapanma" noktasına getirdi. DSP
• DSP Zonguldak Milletvekili Mümtaz Soysal TTK'nin özerk bir yapıya kavuşması için hazırladığı
yasa tasansını Meclis'e sunarken Denizer, mücadelelerinin ocaklann açık tutulması ve Türkiye'nin
taşkömürü ihtiyacınm, kendi doğal kaynaklanndan karşılanmasını sağlamak için olduğunu belirtti.
Denizer "Hükümet kapatmayacağız diyor. Bunu derken samimiyseler, bunun tek yolu, işçi açıklannı
gidermek ve yatınm yaprnaktır" dedi.
Zonguldak Milletvekili Mümtaz Soysal
TTK'nin özerk bir yapıya kavuşması için
hazırladığı yasa tasansını Meclis'e sunar-
ken, Denizer, mücadelelerinin ocaklann
açık tutulması ve Türkiye'nin taşkömürü
ihtiyacmın, kendi doğal kaynaklanndan
karşılanmasını sağlamak olduğunu belirt-
ti. Denizer. "Hükümet kapatmayacağız
diyor. Bunu derken samimiyseler. bunun
tek yolu, işçi açıklannı gidermek ve yaû-
rum yapmaktır. Biz bütün siyasi iktidarla-
ra karşı. bunun mücadetesini veriyoruz.
Aksitakdirdeocaklar kendiliğinden kapa-
nacakdr" dedi.
Türkiye'nin bugün için taşkömürü ihti-
yacmın 9 milyon ton/yıl dolayında oldu-
ğunu veburakamın2010yılında49mil-
yon ton/yıl öngörüldüğünü ifadeeden De-
nizer, TTK'nin bugün 2.5 milyon ton yıl
satılabilir kömür ürettiğini söyledi. Deni-
zer, buna karşın halen üretimi arttırmanın
değil, düşürebilmenin programının yapıl-
ınasının "Türldve'nin taşkömürü poliö-
kası yoktur" sözüniin doğruluğunu açık-
ça ortaya koyduğunu söyledi. Denizer şun-
lan kaydertı:
"TT K'de 1991 yuında üretüen 2 milyon
760 bin ton satıiabilir kömürün yüzde
52JO'u demir-çelik fabrikalanna verüen
kömür iken, 1997'de üretüen 2 müvon 300
bin ton sanlabüir kömürün yüzde 21'ide-
mir-çelikJere verilmektedir. İ991 'den 1997
yilına geündiğinde TTK'nin toplam satüa-
biür üretimi fazla değişmemiş gibi görün-
sede,demir-çeliksektörüneverilen kömür
üretimi 3'ten 1 "e düşmüştür. Bu TTK'nin
stratejik özeUiğinin ortadan kakhnlmaya
çahşılmasıdır." Zonguldak ve Bartm mıl-
lervekillennın TTK'nın, dolayısıyla Zon-
guldak ve Batı Karadeniz Bölgesi'nin ge-
lecegıyle ılgili görüşlen ise şöyle:
Omer Barutçu (DYP ZonguJdak MU-
letvekiH): "BenTTKözelleştirilsındemi-
yorum. TTK'nin fınans yükü kaldınlma-
lıdır. Zonguldak. Filyos projesiyle geçmi-
Rolsütve
yağhpeynir
içinyaylaya
Havalar ısmıp yaz
gelcöginde
Anadoiu'da dağlann
arvesine göç başJar.
Yayiaya çıkar
Anadolu insanı
koyunlanyia birfikte.
Kabr sırtiarunda
çadhrian, Kangal
köpekleri ve peynir
yapmak için gerekli
tüm malzeme.
Herkesin tek isteği
vardır: Bo) süt, bol
yağfa peynir. BunJar
parava dönüşecek.
Para da çaya, şekere,
una „. ve biı parayla
birçok genç kız ve
defikanhnın
düğünleri yapılacak
(ER2ADE ERTEM)
şini aratmayacak kadar büyüyecektir."
Zeld Çakan (ANAP Bartın Milletveki-
li): "Hazine-TTK arasındakı vanlan mu-
tabakat yazısının geçerli olması mümkün
değildir. Daha fazla işçi alınması için mü-
cadele edeceğiz. Amasra ve Armutçuk'un
endişelenmesine gerek yok. Biz buralan
boşuna müessese yapmadık."
Boray Baycık (DSP Zonguldak Millet-
vekili): "TTK yeniden yapılanmalıdır.
TTK kömür satış polittkasmı kendisi be-
lirlemelidir. Ve sendika kurum yönetimin-
de temsil edilmelidir."
Köksal Toptan (DYP Bartın Milletveki-
li): "Kurumdaki işçi açıklan hemen gide-
nlmelidır. Sadece siyasilenn değil, devlet
bürokrasısinın düşüncelerini, onlara al-
ternatif raporlar götürerek çürütmeliyiz.
Filyos projesini desteklemeli ve organize
sanayi bölgelerinı çoğaltmalıyız. Herge-
çen gün bıraz daha küçülen Zonguldak ve
Bartın"dan göçü önlemek zorundavız."
NecmettinAydın (FP Zon-
guldak Milletvekili): "Ocak-
lara acilen yatınm yapılmalı
ondan sonra da ışçı alınma-
lıdır. TTK'den üJkemızin
vazgeçmesi imkânsızdır.
Çünkü stratejik bir kurum-
dur. Demir-çelik sektörümü-
zün, sanayimizin gelişme-
sinde lokomotıfdurumunda-
dır."
Cafer Turan Yazıcıoğiu
(DYP Bartın Milletvekili):
"Redevans yasaya aykın bir
uygulamadır Bunun kaldı-
nlması için hukuksal müca-
delemiz sürüyor. TTK üze-
rinde oynanan oyunlan, çok
iyi takip ederek maden işçi-
siyle birlıkte mücadele ede-
rek bozacağız."
Bu arada, eski Bartın
Milletvekili CHP PM üyesi
Hasan Akyol da hükümetin
TTK konusunda samımi ol-
duğunu göstermesinin zo-
runlu olduğunu belırterek,
"Harine ile TTK arasında-
Id 11 maddelik belgeçokcid-
di bir belgedir. Ocaklara
mutlaka yatınm yapılmalı
veişçi açıklan bir an evvelgi-
derilmeiidir" dedi. Eski
Zonguldak Milletvekili
DTP 11 Başkanı Necdet Ya-
ZMM ıse taşkömürsüz bir
Zonguldak' ın düşünüleme-
yeceğini kaydetti.
3odrum imarplanına mimarlardan tepki
«TAN ÖZGÜR
VIUĞLA - Bodrum'un yeni imar pla-
la tepkiler sürerken, planın iptalini is-
en mimarlar Bodrum'a çıkartma ya-
or. Türkiye'deki mimarlar odası şube
neticileri ile 14 Ağustos'ta Bodrum"da
araya geleceklerini belirten Mimarlar
lası Genel Başkanı Oktay Eldnci,
odnım Kalesi'nde •Bodrum Sahipsiz
ğil' başhğı altında gerçekleştireceği-
Lforumda zaman sınuiaması olmadan
ıi imar planını irdeleyecegiz \e ardın-
n da planın iptali için yargıya başvura-
Jız" dedi. Devlet Bakanı Işılay Say-
ı'ın ise belediye başkanını eleştirerek
drum'un da çarpık yapılaşmanın pen-
çesine düştüğünü söylerken, kaçak res-
toranın açılışını yapması tartışma yarat-
tı.
Mimarlar Odası Merkez Yönetim Ku-
rulu. Ankara dışında ilk toplantısını 15
Ağustos'ta Bodrum'da yapacak. MYK
toplantısı öncesinde 14 Ağustos'ta Bod-
rum Kalesi'nde "Bodrum Sahipsiz De-
ğil" konulu forumgerçekleştirilecek. Fo-
rum yanında bir de müzik dinletisi sunu-
lacak. Mımarlann Bodrum toplantısına
ilişkin bilgi veren Mimarlar Odası Genel
Başkanı Oktay Ekinci, Bodrumlulann
neredeyse tamamının karşı çıktığı 1/5000
ölçekli yeni imar planının bilimsel ola-
rak kabul edilir hiçbir yanının bulunma-
dığını belirterek şunlan söyledi: "Bod-
2 0 y ı l s o n r a a l ı n a n k a r a r
ki kez beraattan
onra gelen idam
rum Belediye Mecüsi'nin onayladığı ve 2
Temmu/'da askıya çıkarülan yeni imar
ptanı Bodrum'u koruyan değiL adeta kat-
leden bir plan. Şehir plancılığı ile uzaktan
yakından ilgisi yok. Bodrum. tüm I ürki-
ye'ye mal olmuş, insanlığın ortak değer-
İerinitaşıy an bir kent O nedenle bu plan-
lı cinayete mimarlar olarak seyirci kala-
mazdık. Bodrum'un katlinin fermanı
olan bu planı hiçbirzaman kısrtlaması ol-
madan ne kadar sürerse o kadar irdele-
yecegiz. Plan 2 Ağustos'ta askıdan ine-
cek. 7-8 Ağustos'ta da itirazlar değerlen-
dirilecek. Biz itiraziarla şekillenecek pla-
nı da kabul etmiyoruz. Bu plan tamamen
iptal edilmelidir. O nedenle bu konuda üç
hukukçuyu görevlendirdik. Askı ve iti-
ISTINBUL 5.ULUSIARARASI
« S , İSTANBUL .
UMKFI CAZ FESTIUALI
razlann değerlendirilmesi sürecinin ar-
dından idare mahkemesine başvurarak,
kenarda bekletilen 1/1000 ölçekli uy gula-
ma imar planının u\ gulamaya girnıcsini
engeilemeye çalışacagız."
Geçen hafta sonunda Başbakan Me-
sırt Yümaz'ın Bodrum'daki villasının mi-
man Gülay Tezer ile ortağının kaçak ol-
duğu belirtilen restoranın açılışını yapan
Devlet Bakanı Işılay Saygın'ın ise "Be-
lediye Başkanı Bodrum'u kuşa döndür-
dü. Bodrum çarpık yapılaşmanın pençe-
sinedüştü" sözlen tanışma konusu oldu.
Bakan Saygın'ı yanıtlayan Bodrum Be-
lediye Başkanı Tugrul Acar, "Benimyık-
madığım için hapse mahkûm olduğum
yeri bir bakanın açmasım anlamam
mümkün değü" dedi.
Mimar Gülay Tezer ile eşi Cenap Te-
zer'e ait restoran ile birlikte içinde bulun-
duğu Zakkum Apart ınşaatlannın da ka-
çak olduğunu belirten Başkan Acar şun-
lan söyledi:
"Apart yüzde S olan inşaat haklanm
yüzde 25 olarak kullanmış. Belediye mec-
lisi 1994'te yıkım karan aldı. Dönemin
Valisi Lale Aytaman "Bınalan yıkma, hal-
ledilecek' dedL Yeni başkandım, tecriibe-
sizlikle isteğe uydum. Şikâyet üzerine, y>
kunı engelleyen Aytaman "ın isteğiyle il
idare kurulu beni yargıya gönderdi. 6 ay
hapis cezası aldım. karar temyizde.
Bakan Bodrum'u çok seviyorsa bize yar-
dımcı olsun."
7 -18 Temmuz 1998
LİL NEBİLER
2 Eylül 1980 darbesinin zorla yıknğı 1961
tyasası'na dayanan "anayasaldüzeni" zor-
ıkmaya çalışmaktan yargılanan Hamza
^n. "zatenyikümış biranayasal düzenizor-
kmaya çalışmaktan" suçlu bulundu ve bu
•minden 20 yıl sonra idama mahkûm ol-
amza Yalçın. 1979 yılının yaz aylannda
ıda genç bir teğmendi.
an Evren ve arkadaşlan-
12 Eylül darbesine bir ha-
k olarak başlattıklan or-
ıki ilerici subaylann te-
lenmesi işı sırasında or-
ın fırar efti. Darbeciler.
ınun içinde faaliyet gös-
ğini ileri sürdükleri
[KP-C/Üçüncü Yol" adlı
rgüt yaratmışlar ve ordu-
ilerici subaylan, astsu-
m ve askeri öğrencileri,
^ütün üyesi olmakla suç-
ı ordudan atmışlar veya
önetim mahkemelennde yargılamışlar-
âlçın da genç bir teğmen olarak. Anka-
birpavyonun ve SiteOteli'nin soyulma-
IHP ve Milliyetçi İşçi Sendikalan Kon-
asyonu genel merkezlerine yapılan si-
saldın, BahçelievlerKarakolu'nun bom-
ıması ve bazı kışilerin öldürülmesi ve ya-
masıyla ilgıli olarak suçlandı. Polisın ıd-
nna göre Hamza Yalçın ve arkadaşlan.
ı bu eylemleri "THKP-CTÜçüncü YoT
ü üyesi olarak, mevcut anayasal düzeni
değiştirmek için yapmışlardı.
olaylarla ılgili olarajc sıkıyönetım mah-
lerinde açılan davalarda. eylemlen Ham-
Içın'la birlikte veya onun teşvikiyle yap-
eri sürülen sanıklann tümü beraat etti.
sa Yalçın, 15 Eylül 1990 tarihine kadar
• Hamza Yalçm,
1994 yümda beraat
etti. Yaiçm'ın beraatı
Yargıtay'da bozuldu.
Davaya bakan
mahkeme 1996
yılında yeniden
beraat karan verdi
ve "Yargıtay bu karan
dabozdu.
geçen süre içinde firardaydı. Yakalanmasının
ardından Istanbul 3. AğırCeza Mahkemesi'ne
çıkanldı ve 5 Mayıs 1994 tarihinde beraat et-
ti. Mahkemeye göre Yalçın'ı mahkûm edecek
hiçbir delil yoktu ve bu eylemlerden dolayı
yargılananlann tümü beraat etmişti. Hamza
Yalçın'la ilgili olarak dinlenilen 30 kadar ta-
nığın hiçbiri Yalçın'ı teşhis edememişti. Be-
raat karan savcılık tarafindan temyiz edildi.
Bu itiraz üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 18
Eylül 1995 tarihinde mahke-
menin beraat karannı bozdu.
Dosya yeniden Istanbul 3.
AğırCeza Mahkemesi'ne gel-
di. Mahkeme, beraat karann-
da direnerek 27 Mart 19% ta-
rihinde Hamza Yalçın'ı ikinci
kez beraat ettirdi. Bu durum
karşısında dava Yargıtay Ceza
Genel Kurulu'na gitti. Kuru-
1, beraat karannı ikinci kez bo-
zarken garip noktalara vurgu
yapıyordu. Ömeğin, kurulun
örgüt üyesi olduğu ve olayla-
ra katıldığı için mahkûm oldu-
ğunu behrttiği Rahmi V ıkünm adlı sanık. as-
lında mahkûm olmamış. beraat etmişti ve be-
raatı kesinleşmişri. Kurul. Hamza Yalçınm
mahkûmiyerini Yıldınm'a dayanarak istiyor-
du.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, bu tür gerek-
çelerle Hamza Yalçın'ın "mevcırt anayasal dü-
zeni zorlayıkmak" suçundan TCK'nın 146'1.
maddesi gereğince idamla cezalandınlması
gerektiğini kabul etmişti ve iki kez beraat ka-
ran veren mahkeme, kurulun karan üzerine 9
Mart 1998 tanhınde idam cezasını verdi. Ce-
za daha sonra ömür boyu hapse çevrildi. Çev -
nldi ama Hamza Yalçın'ın silah zoruyla yık-
maktan ceza aldığı 1961 Anayasal düzeni, 12
Eylül 1980 darbecilerince zaten 20 yıl önce
yıkılmıştı...
/y
Küba ve Latin"de
İstanbul'da buluşuyor.
CUBANISMO
Jesus Alemany - trompet' Luis Alemany - trompet*
Roio Martinez - vokal lead • Javier Zalba - saksofon, flüt-
Nachito - piyano • Carlos Del Puerto - bas •
Emilio Del Montes - timbal • Carlos Godines - bongo*
Tata Guines - konga • Nardy Castellini - saksofon •
Fernando "El Jibaro" - vokal • Coto - tres (akustik gitar) •
Carlos Alvarez - trombon • Alberto Hernandez - konga • Panga - konga
McCOY TYIMER & "THE LATIN ALL-STARS"
McCoy Tyner - piyano • Gary Bartz - saksofon • Claudio Roditi - trompet'
Steve Turre - trombon • Avery Sharpe - bas • Johnny Martin - timbal •
Giovanni Hidalgo - konga • Aaron Scott - davul
Yer: Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi
Tarih : 16.07.1998
Saat: 21.00
FEST1VAL SPONSORU KURUMSAL SPONSORLAF
GARAN'TI KOÇBANK j ^
vMARMARA
TTTVÜYTT RENAU1T
Bu ılan Cumhunyet Gazetesi'nın
katktsıyla yayınlanmıştır.
•'*"'• Cutnhurtyrt
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Demirel'in Isparta'sı mı
Yoksa Türkiye'si mi?
Herkesin bildiği doğruları bile, yeri geldikçe
anımsatmakta yarar var.
"Aynı ırmakta ikı kez yıkanılamaz!"
Bir bilge kişi bunu söyleyeli iki bin yılı çok çok
geçmiş. Ama insanoğlu yeryüzünde var oldukça
bu söz önemini ve geçerliğini koruyacak.
Hepimiz her gün, hatta her an değişiyoruz. Çün-
kü yaşıyoruz.
Insanlan sadece geçmışlerı ile değerlendirmek
yanlış. Sadece yaşamlarmdaki bir döneme baka-
rak değerlendirmek yanlış.
Geçmiş önemli, bugüne ışık tuttuğu için.. Bu-
gün önemli, yannın tohumlarını taşıdığı için.. Ne
geçmişe saplanıp bugüne gözlerini kapatmak
doğru. ne de bugüne bakarken geçmişi unutmak.
Bu, her şey ve herkes için geçerli.. Demirel için
de!
Geçmişin Demirel'inde bugünün çok günahı
var. Ama bugünün Demirel'inde de geçmişten
ders aldığını gösteren olumluluklar var.
İki Demirel'i ayırmaya çalışıyorum. Bu çaba içi-
ne girince de Demirel'in Isparta'sında yaşananlar
daha bir önem kazanıyor. Çünkü Isparta, Demi-
rel'in damgasını taşıyor.
• • •
Olay bir.
Yer Isparta'nın Sütçüler ilçesi, Ayvalıpınar bel-
desi yatılı bölge okulu.
ûğretmen Mesut Çevikbaş. sınıfta Saidi Nur-
si'nin "Hakikat Çiçekleri" başlıklı yazısını dağıtı-
yor. Öğrencilerden bunu okumalarını ve başkala-
rına da okutmalarını istiyor.
24 Haziran günü konu okul müdürü Hüseyin
Çetinkaya ya yansıtıhyor. Müdür böyle bir şeyden
rıaberi olmadığını, bir "komplo" karşısındaolabi-
leceklerini söylüyor. Ama ilgıli ögretmen olayı doğ-
nıiuyor:
- öğrencilere bunu Allah korkusu vermek için
dağıttım!
Başvurular üzerine kaymakam okula denetçi
olarak Milli Eğitim Şube Müdürü'nü yolluyor. De-
netçi, öğretmenlere soruyor:
- Öğrencilere kitap ya da dergi dağıtıldı mı?
- Hayır, Bediüzzaman'ın elle çoğaltılmış bir ya-
zısı dağıtıldı.
Kızıyor:
- Ne soruyorsam ona cevap verin!
Adam yapmış, saklamıyor. Kaymakam aynı dü-
şünceyi paylaşan birisini denetçi olarak atıyor..
Denetçi oraya -zaten açık olan olayı saptamak için
değil- örtbas etmek için gıdiyor.
Oğretmene göre müdür. Müdüre göre kayma-
kam.. Kaymakama göre denetçi..
377 öğrenci.. Kızlar ve erkekler için ayrı ayrı
mescitler.. Açık ya da örtülü baskı ile kıldırılan na-
mazlar.. Tavsiye edilen Fethullah Hoca ve Saidi
Nursi kitap^arı...
Ağ örülrnüş bir kere.. Kim kimi denetleyecek?
Denetçiyi kim denetleyecek?
• • •
Olay iki..
Aylar önce de yazdığım gibi, Süleyman Demi-
rel Universitesi "Türk-lslam Sentez/"neteslim. Bu
havaya uymayanlardan birısi de Güzel Sanatlar
Fakültesi Dekanı Prof. Gönül Gültekin
Sayın Gültekin, bütün öğrencilerle konuşarak
diploma töreni programını hazırlıyor. Ama 26 Ha-
ziran'daki törende dıncıler olay çıkarıyorlar.. ince-
den inceye planlanmış olarak.
Olayın arkasında dincı basın ve Türk El Sanat-
ları Bölümü Başkanı var. Akit gazetesı ve yerel bir
kısım basında kampanya açılıyor. Dekan izinli ola-
rak kenti terk etmek zorunda bırakılıyor.
Amaç ünıversiteyi "dikensiz gül bahçesi" ol-
maktan çıkarmamak!
Ve yerel basında, rektörle kol kola olan bazı pro-
fesörier, açıkça yazmaktan çekinmiyorlar:
"YÖK'ün ve malûm çevrelerin başörtüsü ko-
nusundakibaskısına rağmen, cumhurbaşkanının
adını taşıyan üniversitemızde, eğitim ve öğretimin
huzur içinde devam etmesinin sebebi, konuya
rektörün şahsiyetli ve cesaretli yaklaşımıdır."
Ne demiş atalanmız: "Kıptinin merdi övünürken
hırsızlığını söyler!.."
YÖK'müş, yasalarmış, "malûm çevreler"miş..
Adamların umurlarında bile değil!
Acaba o "malûm" rektör ve çevresi, bu "cesa-
reti" nereden alıyorlar dersiniz?
• • •
Veolay üç...
Yer, merkez ilçe Bozanönü Köyü. ilköğretim
okulunda yemekli bir toplantı düzenlenmiş. Ama
zaman çoktan gelip geçtiği halde, il Milli Eğitim
Müdürü toplantıyı başlatmıyor.
Ta ki "Isparta ağası" Şevket Demirel gelince-
ye kadar.
Şevket Ağa gelir gelmez, müdür bey koşar adım
seyirtiyor. Yerlere kadar eğiliyor. Ellerine sarılıp şa-
pır şupur öpüyor.
O Şevket Ağa ki Fethullah Hoca'nın öğrencile-
ri için bir saatte tam 400 burs temin etmiş. Ama
Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği'ni ne kabul
etmiş, ne de tek bir burs vermiş...
• • •
Üç olay, üç fırça darbesi.. Ve işte Demirel'in Is-
parta'sının tablosu!
Ama o tablo eğer sadece Isparta'ya ait değil de
Türkiye'nin genelini de yansıtıyorsa benim işim
zor.
Eski Demirel ile bugünkü Demirel'i ayırmak ge-
rektiğini nasıl savunacağım?
Atalanmız gene güzel söylemiş: "Aynası iştirki-
şinin, lafa bakılmaz" diye..
Sayın Demirel zaman zaman güzel şeyler söy-
lüyor.. Ama inanmamız için birazcık somut bir şey-
ler yapsa. Ömeğin Isparta'sını birazdüzeltse.. Hiç
değilse kardeşini biraz etkilese!
Biz de biraz olsun umutlanabilsek!
Vatanseverler, insanlar, doğaseverler, toprak
erozyonu size sevebileceğiniz hiçbir şey
bırakmıyor,
T.E.M.A.
Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve
Doğal Varlıklan Koruma Vakfı •-
Tel: (0.212) 281 10 27 / 268 09 85