Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEMMUZ 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yangın ve inşaat poliçeleri içinde yer aldığı için yalnızca oteller ve işyerleri yaptınyor
Deprem sigortası işe yaraımyor
• Aktif deprem kuşağı içinde yer alan Türkiye'de deprem sigortası
nırttaşlann ilgisini çekmiyor. Yurttaşlar, "50 yılda bir başa gelir"
İakış açısıyla deprem sigortası yaptırmıyorlar. Sigorta şirketleri,
"ürkıye'de toplu konutlann yüzde 25'i, sanayi tesislerinin de
yalnızca yüzde 65'inin sigortalı olduğuna dikkat çekiyor.
BAZALATEŞÇAKIR
Aktif bir deprem kuşağında yer alan
Türkiye'de depremler sıkça yaşanmasına
karşın. yangın teminatı içinde yer alan
ceprem sigortası yaptınlmıyor. Sigorta şir-
ketleri deprem kuşağı içinde yer alan Tür-
kiye'de yurttaşlann, "50 yıMa bir başa ge-
Ir" bakış açısıyla deprem sigortası yaptır-
raadıklannı söylüyorlar.
Adana'da 27 Haziran'da meydana gelen
6.3 şiddetindeki deprem sonrasında sigor-
tanın önemi yenidengündemegeldi. 1924
yılından bu yana deprem facialanna kar-
şı sigorta şirketlerinden satın alınan temi-
nat miktannın çok düşük olduğu ortaya
çıktı. Milli Reasürans T.A.Ş.'nin deprem
istatistiklerine göre, yangın sigortası için-
de 1984 yılında 754 poliçeye 1 tnlyon li-
ra, 1997 yılında da 13 bin 400 poliçeye 1
katrilyon 111 trilyonliratutannda deprem
teminatı verildi.
Yangın ve İnşaat poliçeleri içinde yer
alan deprem sigortası insanların ilgisini
çekmiyor. Depremriskinısigorta teminat-
lan kapsamına aldıranlann başında işyer-
leri ve özellikle de oteller geliyor. Çarpık
yapılaşma. denetimsiz inşaat, yetersiz i-
mar mevzuatı ve gecekondu olgusu nede-
niyle büyük yerleşim merkezlerinde mey-
dana gelebilecek deprem afeti. Türkıye'de
onanlmaz yaralar açacak sonuçlar doğu-
ruyor. Böyle bir sonucun etkisinı azalt-
mak amacıyla Japonya. Israil, tngiltere,
Fransa. ve lspanya'da olduğu gibi sigorta
şirketleriyle birlikte des letin de olaya da-
hil olması gerekiyor.
Başak Sigorta Genel Müdür Yardımcı-
sı Enis Basım. Türkiye'de deprem sigorta-
sınin yeterince tanınmadığmı belirterek.
toplu konutlann yüzde 25'i, sanayi tesis-
lerinin de yüzde 65"inin sigortalı olduğu-
na dikkat çekti. Enis Basım. Başak Sigor-
ta'nın bir yılda yüklendiği, depremi de içi-
ne alanrisktutannm 850 trilyon lira oldu-
ğunu söyledi.
Merkez Sigorta Genel Müdürii Ömer
Fanık Erkan. Anadolu'da müteahhitlerin
devletten kredi alması durumunda sigor-
ta yaptırma ihtiyacı duyduklannı belirte-
rek "Önemli olan riskin tespiti ve devletin
ihaklere kontrol getirmesidir. Bu çalışrna-
lann yapılacağı söyleniyor ve söylenti ola-
rak da kalıyor. Konu felafcetterin ardından
tekrar gündeme geliyor, sonra da unutulu-
yor. Kamu binalan sigortalı. ancak temi-
nat tutarian sigorta konusunungerçekde-
ğerini çoğtınlukla yansıtmıyor" dıye ko-
nuştu. Türkiye Sigorta ve Reasürans Şir-
ketleri Birliği Genel Müdür Yardımcısı
Barbaros Yalçın da bu konularda sigorta
şirketlerinden önce merkez otorite ve ye-
rel yönetime önemli işler düştüğünü söy-
lüyor. Milli Reasürans istatistiklerinde
1992 yılında Erzincan ve civannda sigor-
ta şirketleri tarafmdan 4 bin 302 poliçe ile
456.7 milyar liralık teminat verildiği, mart
ayında meydana gelen depremde de 3 bin
862 poliçenin hasara konu olduğu ve 74.2
milyar Ura tazminatın zarar görenlere
ödendiği bildiriliyor. Ödenen tazminat ise
deprem sigorta bedelınin yaklaşık yüzde
17'sini oluştunıyor. Erzincan merkezinde
28 bin 500 bina bulunmasına karşın bun-
lardan ancak yüzde 15"inin depreme kar-
şı sigortalı olduğu görülüyor.
Adana'daki deprem inşaat sektörünü masaya yatırdı
Tek suçlu standart
dışı yapılaşmaYurt Haberleri Servisi - Adana ve çevresindeki
deprem "müteahhit, yapı sektöründeki kalite, stan-
dart dışı yapılaşma, nitelikli insan ve eğtâm" tartış-
malannı başlattı. Gaziantep inşaat Müteahhitleri
Demeği (GtMD) Başkanı Cengiz Gülenler, herke-
sin müteahhidini doğru seçmesi gerektiğinin bir kez
daha ortaya çıktığını söyledi. Türk Mühendis ve
Mimarlar Odası Diyarbakır Şube Başkanı Ahmet
Cengiz. Türkiye'deki standart dışı yapılaşmanın en
büyük sorumlusunun belediyeler olduğunu belirtir-
ken, TSE Konya Bölge Müdürii Ahmet Kurter, ya-
pı sektöründeki denetiminTSE'ye verilmesi gerek-
tiğini savundu.
GİMD Başkanı Cengiz Gülenler, yaptığı açıkla-
mada, inşaat sektöründe belirgin başıboşluk yaşan-
dığını belirterek Türkiye'de birçok konuda olduğu
gibi, inşaat sektöründe de denetimler zamanında ve
sağlıklı yapümıyor. Böyle olunca, iş tüketiciye düş-
mektedir" dedı. Arsasına inşaat yaptırmak isteyen-
lerin, müteahhidini mesleginde kariyer sahibi olan-
lardan seçmesi gerektiğini kaydeden Gülenler şun-
lan söyledi: "TüketicL müteahhidini seçerken tec-
riibeii olmasına dikkat etmeli. müteahhidin kim ol-
Malzemeden çalarak daha fazla kâr etmek iste-
yen müteahhitlerin ortaya çıkardığı görüntü.
duğu arastınlmalı. İşin ehliolupolmadığı incetenme-
1L Çünkü. konutyada işyerleri,bannmayanında can
güvenligi sunması gereken mekânlardır. İnşaat sek-
törü oluruna bırakılmamalı. Önlem almak için mev-
cut yasalar. eksiklikleri giderilerek >asada yaaldığı
şekilde uygulansa >eter. Resmi kurumlar da müte-
ahhitlik firmalan ya da kişiterin liyakatını araşür-
malı. Bu konuda gereken bilgi >e tecriibeye sahip
olupolmadıklanna dikkat edilmeli.Sektörde, bu işin
eğitimini alanlara iş verilmeü. Aksi takdirde. btlki
ömründe bir defa konut veya işyeri alacaklann sag-
Uklı seçim >apmasını beklemek. aşın i>imserlik olur.
Sektördeki başıboşluk mudaka giderilmeli."
Gülenler. standarda uymayan yapılarda. müteah-
hit ne kadar suçlu ise inşaatı denetıme gelen ya da
iskân izni verenlerin de en az o kadar suçlu olduk-
lannı söyledi.
TSE Konya Bölge Müdürii Ahmet Kurter de bü-
tün kamu ihalelerinde TSE belgeli malzeme kullan-
ma zorunluluğu bulunduğunu anımsatarak şunlan
söyledi: "Ancak malzemenin yerinde ve dogru kul-
lanılıp kullanılmadığı konusunda endişelerim var.
Son deprem de bunu akla getirdi. İnşaat malzeme-
sinin kalitesinden çok. çalıp çırpmanın önüne gecil-
mesi gerekhor. Bu konuda başanlı olunduğu takdir-
de. sorun bmük ölçüde halledilir."
Çimento tekelinin büyük ölçüde kamunun elınde
olduğu için, gerektiği şekilde denetim yapamadık-
lannı da belirten Kurter, inşaatların denetiminin
TSE tarafmdan yapılması gerektiğini de kaydetti.
Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Diyarbakır
Şube Başkanı Ahmet Cengiz ise "Türkiye'deki stan-
dart dışı yapılaşmanın en büyük sorumlusu beledi-
yeler" dedı. Cengiz, Türkıye'nin tüm illerinde ya-
pılaşmanın standartlara uygun yapılmadığını belir-
terek sözlerini şöyle sürdürdü: "Belediyeler stan-
dartdışı yapdaşmayı kanunen engeüemeyetkisinesa-
hipler. Ancakengellemeçabası içinde değiller. Bunun
en büyük nedeni. belednelerin piyasa müteahhitie-
rinden gelir eide etmesidir. Diyarbakır'da Bü> ükşe-
hir Belediyesi sınırlan dahilinde yapı yapan mühen-
dislerinçoğunun teknikbetgesi yok.Müteahhitler ça-
uşmalannı teknik clemanlar yerine sıfatsız insanla-
ra yaptınyor. Belediyelerin de bunlanengeUemeyi bir
yana bırakalun, kontrolünü bile yapmıyoıiar. Aym
şiddetteki depremin Di\arbakır'da yaşanması du-
rumunda kentte bulunan 200 bin ci\anndaki konut-
un yansından fazlası \erle birolurdu. En bü>üksuç.
belediyelerin diyoruz. ancak işçisinden tüketicisine
kadar hepimiz suçluyuz."
Kocaeli Jeofizik Mühendislen Odası 2. Başkanı
Murat Oğretmen de Adana depreminin ardından
Türkiye'nin, yeniden birçok konuyu tartışmaya baş-
ladığını belirtti. Toplumun. doğal afetleri ancak eği-
tımle yenebileceğine dikkati çeken Oğretmen. orta
dereceli okullarda. doğal afetler ve onlardan korun-
ma yöntemleri dersi verilmesi gerektiğini savundu.
1
Adana, Antakya gibi bölge kentleri tarih boyunca birçok kez büyük depremle karşılaşb.
'Akdenizbölgesi
sarsınâçağma gbtU
9
ADANA (Curahuriyet Bürosu)
-Çukurova. tarıhin en can alıcı \e
tahrip edici depremlerine sahne
oldu. Adana, Antak>a gibi kent-
ler. yüzyıllar boyunca birçok kez
yıkılıp yeniden kuruldu. Jeofizik
Mühendısleri Odası Adana Şube
Başkanı Melih Baki. "Adana'da
yaşananson felakeL bu kadar gös-
tere göstere. bu kadar scsli gelen
belkideTürkiye"dcki ilk deprem"
dedi. Tarihsel deprem katalogla-
n Çukuro\a ve Doğu Akdeniz'i
sarsan çok sayıda depreme yer \ e-
riyor. M.Ö. 69'da Antakya. Sa-
mandağ\ebazı \rap kentlerinde
meydana gelen sarsıntmın bilan-
çosu 170 bin ölü.M.S.526'da An-
takya tam bir saat süreyle sallan-
dı. Depremler kesintilerle 6 ay
sürdü \e kent yerle bir oldu. 524.
528. 561. 713. 748. 758. 1092,
1098. 1114. 1158 yıllarında An-
takya, Adana. Samandağ. Misis.
Magarsus, Anazorbosta gibi kent-
ler yerle bir oldu. yüzbinlerce kı-
şi yaşamını yıtirdi.
Bölgede depremler 20. yü/yıl-
da da sürdü. Deprem Araştırma
Dairesi. 1906-1983 yıllan arasın-
da Adana'da. şiddeti Rıchterölçe-
ğine göre 4.2'nin üzerinde tam 75
deprem meydana geldiğini bıldır-
di. Tarihçı Cezmi Yürtse\er, Ada-
na kentinin 5 bin yıllık tarihi bo-
yunca en az 10 kez yıkıldığına
dikkat çekti. Antakya'nın da 7 kez
tümüyle yıkılıp yeniden kuruldu-
ğu kaydedildi.
Jeofizik Mühendisleri Odası
(JFMO) Adana Şubesi'nin araş-
tımıasına göre, bölgedeki olası
JL arihsel deprem
kataloglan Çukurova ve
Doğu Akderüz'i sarsan
çok sayıda depreme yer
vcriyor. M.O. 69'da
Antakya, Samandağ ve
bazı Arap kentlerinde
meydana gelen sarsıntmın
bilançosu 170 bin ölü.
M.S. 526'da Antakya tam
bir saat süreyle sallandı.
deprem yerleri. Mersin üzennden
geçen Ecemiş fay koridoru. Kara-
taş-Yumurtalık-kadirli fay kırığı.
Iskenderun Körfezi-Süleyman
Obası arası, Kahramanmaraş-
Hassa arası ve Antakya içinden
geçen fay kınğı. Bu bölgelerde
mikro-deprem ölçümlerinin he-
men başlatılması için 1992'den
berı uyanda bulunduklarını belir-
ten JFMO Şube Başkanı Melih
Baki şunları söyledi: "Akdeniz
deprem çağına girdi diye defalar-
ca açıklamada bulunduk. Tüm
kurumlara bilgi verdilc herkese
uyanda bulunduk. Önlem alın-
ması gerektiğini söyledik. Ama
kimse >eterince dikkate almadı.
Anakent Beiediye Başkanı Aytaç
Durak, televizyonda 'Biz bu dep-
remi beklemıvorduk" di>or. Oysa
bu >aşanan deprem, bu kadar ses-
li gelen Türki>e'deki belki ilk dep-
rem. Hem de Mehter Marşı gibi,
ileri geri yasaş j a\ aş, göstere gös-
tere geldi. Bölgedeki tüm yerleşim
birimleri artik depremle iç içe ya-
şamak. bundan dolay ı da gerekli
önlemleri almak zorunda."
Adana'da şımdilik birbaşkabü-
yük sarsıntı beklemediklerini de
bildiren Baki. "Tarihsel deprem
kataloglanndaki kayıtlar.istaristi-
ki ve bilimsol araştırmalar, ilk ana
dalga şiddetinde oluşan kınğın
ikincibüyük dalgayıoluşturmadı-
ğım gösteriyor. Ana depremden
sonra oluşan depremler. artçı-şok
depremler olup, ana deprem son-
rası olağan. normal. şiddeti gide-
rekazalandeprem harekeoeridir'
1
diye konuştu.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Hükümetin Halleri...
Hükümete vuran çok.
Çünkü insanlann sorunları ve beklentilen çok. Eleş-
tirmek zaten her zaman kolay. Olumsuzluklan sergi-
lemek de, düzeltilmesinin ilk ve önkoşulu... Üstelik
"prim" yapıyor.
Sorunları yaşayanlar, onların yüksek sesle dile ge-
tirilmesini istiyorlar. Bu onları birazcık olsun rahatlatı-
yor...
Oysa bu hükümetin artılan eksilerinden fazla.
Belirli bir sorumluluk bılinci... Üç başlı olmasına kar-
şın, belirli bir uyum... Özellikle Maliye Bakanı'nda sim-
geleşen, yannı bugüne feda etmemek anlayışı... Eko-
nomide yıllar sonra beliren umut ışıklan... Dış siyaset-
te gerçekçi ve onurlu tutum...
Yıllardır bekleye bekleye kangren olmuş sorunlann
üzerine gitme istenci...
Vergı reformu... Sosyal sıgortalar reformu... Eğitim
reformu... vb.
Ama bir de madalyonun öteki yüzü var.
• • •
Içişleri... Eğrtim...
Birisi Türkiye'nin bugünü açısından birinci derece-
deönemtaşıyor... Ötekisı isefürkiye'nin yannı açısın-
dan... Ve her ıklsi birden "rejimin yumuşak kamı"n\
oluşturuyor...
Hükümet birinci yılını doldurdu. Ama iki alanda da
durum iç açıcı değıl.
Askerlerin oluşturduğu Batı Çalışma Grubu'nun ra-
porian ortada.
Ama hükümetin oluşturduğu "sivil" çalışma grup-
lannın da raporları ortada.
Aralannda hemen hiç fark yok!
Içişleri ve Adalet bakanlıklan ANAP'ın elinde. Geri-
cilik ile savaşımda bir numaralı sorumlu olanlar onlar.
Gel gör ki, konuyla ilgili hükümet tasanlannı savunmak
için TBMM komisyonlanna bıle gitmıyoıiar.
Kafa yapılan onu gerektırdiği için mi? Yoksa ıki bu-
çuk oy için mi?
Çogu şerlatçılara açıktan ya da örtülü destek veren,
kadın eli sıkmayan 300 kaymakam için hükümet kılı-
nı bile kıpırdatmadı. Valiler düzeyinde bile durum par-
lakdegil... Ama kamu vıcdanınm suçladığı bazı Emni-
yetçiler Sayın Başesgioğlu tarafmdan ödüllendirildi-
ler.
Türkiye için S-300'lerden dahatehlikeli olan 300'le-
rin, ANAP iktidarları döneminde Içışlen Bakanlığına
doldurulduklannı da henüz unutmadık!
• • •
Eğitim alanında da durumda "ciddi" bir degişme
yok.
Sekiz yıllık kesintisiz temel eğrtim tek başına neyi de-
ğiştirecek ki? O egitimi verenler, verecek olanlar ve de
yönetenler değişti mi?
Ciddi, bilinçli bir Bakan var. Ama Hikmet Uluğ-
bay'ın elinın kolunun bağlandığı yolunda çok ciddi
savlar da var.
Sayın Bakan. daha bakanlığının üst düzeyine bile
egemen değil. Kendi düşüncesine düşman bir kadro
ile çalışma zorunluluğunda bırakılmış bir Bakan olur
mu?
Bakan, ders kitaplarının yeniden yazılmasını-, düzel-
tilmesini istiyor. Ama yeni kitaplan hazıriayacak olan-
lar da, curnhuriyetin temel degerierine ınanmayanlar-
dan seçiliyor. Çünkü onlan seçen genel müdür de o
değerlere inanmıyor. (Çok somut örnekleri bilerek ya-
zıyorum.)
Uzağa gitmeye ne hacet! Daha pazar günü Deniz
Som'un köşesinde yer alan tek bir olay bıle çok şeyi
anlatmaya yeter.
Peki kim bağlıyor Uluğbay'ın elini kolunu?
Fethullahçılardan, "ılımlı lslam"üan oy bekleyen
Ecevrt mi? Yoksa Ecevit'in de arkasında, hükümetin
büyük ortağı olarak ağırtığını koyan Mesut Yılmaz mı
var?
• • •
Cumhuriyet'te bir haber
"Kültür Bakanı, Behruz Çinici'yi görevinden aldı."
Sayın Çinici dünya çapında bir mimar. Büyük para-
lar kazanabileceğı işlerı artık ikinci plana atmış. Ozve-
ri ve idealizmle bir uğraşa girişmiş.
Çarpık kentleşmeyle savaşıyor. Çevreyi çırkinleştir
renlerle savaşıyor.
Alındığı görev 2 Numaralı Koruma Kurulu üyeliği.
Alınma nedeni, Büyükçekmece ve Küçükçekmece
gölleri çevresinin "doğal SİT" yapılmasında etkili ol-
ması. Görevden alan da DSP'Iİ Kültür Bakanı...
Inanılacak gibi değil!
Devletteki kadrolaşma tehlike sınırtannı aşmış. Kö-
tüleryerlerinde, iyilerayıklanıyor... Ayıklanamazsayıp-
ratılıyor.
Istanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğ-
lu ömeği ortada.
Başbakan, "namarırem" diye çocuk hastalara bile
bakmayan tıp öğrencisı kızlardan yana... Yasalan uy-
gulayanrektörekarşı.
•••
Aylar, haftalar çabuk geçer.
Bugün yetkileri içinde olan değişiklikleri yapmayan-
lar, gün gelir pişman olurlar. Ama onlann son pişman-
lığı ne kendilerini kurtanr ne de rejimı.
EğerTürkiye'deki rejimi Batı "askeri demokrası" di-
ye nitelendiriyorsa ve dışlıyorsa, bunun günahı asker-
lerin değil, sivillerindır!
ZLENİMLER ı ÇETİN YIĞENOĞLI:
Afetin deneyimi olur mu?ADANA- Deprem sonrası kargaşa-
sına kilitlenen yaşam yavaş yavaş Çu-
kurova sıcağmın olağan rehavetine ta-
şınırken yaşanan trajediden kimileri-
nin başan payı çıkarma, kimilerinin
de yetersizlik ve beceriksizliklerine
kılıf bulma çalışmalan dikkat çekme-
ye başladı.
Örneğin Anakent Beiediye Başka-
nı Aytae, Durak. hiçbir binanın yıbl-
mamasını, özünde betonkent diye be-
timlenmesi gereken üzerinde çok tar-
tışılacak ve çok şey söylenebilecek
yapılaşmayı, "en büyük kentsel pro-
je" başansı gibi sunma olanağı buldu.
Ekranlarda, gazete sütunlannda dep-
remin kendisini ne denli haklı çıkar-
dığını vurguladı sürekli.
Oysa olayın çe\re koşullan. yanlış
yapılanma. kentsel mimari. haksız
rant sağlamaya dönük ruhsatsız ve ka-
çak yapılanma yönleri de vardı. Bun-
lar göz ardı edilmeye çalışıldı ne ya-
zık ki. Dahası, Kuzey Adana'daki ko-
nutlarda yıkım olmasa bile hasar ora-
nını gündeme getirmeme cingözlü-
T A E K ' t e n s a v u n m a
'Deprem nükleer
santrala zarar vermez'
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-
Nükleer santra! yapırrunı destekle-
yenlenn "Akkuyu'mın deprem kuşa-
ğmdaoünadjğı'' savunusu Adana'da-
ki depremden sonra geçerKliğint yi-
tirirken TürkiyeAtom Eneıjisi Kuru-
mu (TAEK), nükleer santrallan sa-
vundu. TAEK Başkanı Doç. Dr.
EminÖzbaş.olasıbir depremdeniüc-
leer santral reaktörüne hiçbir şey ol-
mayacagTnı savunurken nükleersant-
rala karşı çıkanlann "atom bomba-
sıyia nükleer santralı kanşürdıgııu"'
ileri sürdü.
Özbaş Türkiye'de bulunan OECD
Nükieer Enerji Ajansı Genel Direk-
törü Luis Ech»-arri ile birlikte birba-
sın toplantısı düzenledi. Özbaş, daha
önce Türkiye'de nükleer santral yapt-
mına engel olmak isteyenlerin. dep-
renvden sonra yirte harekete geçtiği-
ni sa\r
unarak "Nükker santralın ya-
pdmasıaa engel olmak isteyen 'şer
cephesi" kendini gosteriyor" dedi.
ğüyle siyasi rant peşine düşüldü.
Depremden sonra bazı yetkililerde
yanlışlık, yetersizlik ve beceriksizli-
ğin sorumluluğunu deneyimsizliğe
yüklediler.
tlk bakışta haklılar gibi geldi insan-
lara. Bir kez, Adana'da yakın geçmiş-
te hiç deprem olmamışti. Koskoca on
sekiz yılda bir sel baskını. bir de sa-
vaş yaşanmıştı. 1980'de belediyenin
önündesandallarlagezildiği, 1991'de
Saddamın El Abbas füzelerinin teh-
didi altında yaşananlardan sonra dep-
rem için pek bir ders çıkanlmamıştı
demek ki...
Deneyimin. sözlüklere göre. "bir
olayın birden fazla yaşanarak bundan
ders çıkanlmasr diye tanımlandığı
düşünülürse yetkililere hak veımek-
ten başka şey gelmiyor elden. Eh ar-
tık deprem deneyimi de edindi Ada-
na'daki yetkililer.
Bu durum doğal olarak Artvinli şo-
förlerin durumunu düşündürüyor in-
sana. Bilindiği gibi Aminli şoförle-
rin kaza sicilleri hep temiz olurmuş.
Hiç kaza yapmış şoförbulnnmazmış
Artvin'de. Çünkü kaza yaptıklannda
yaşama şanslan pek olmazmış.
Dileğimiz Adana'daki yönetici ve
yetkililer şu ana dek yaşananlardan
ders çıkararak bundan sonra yaşana-
cak afetler sırasında daha metin çalı-
şır ve "afetin deneyiminin olmavaca-
ğını, yalnızca afete hazırüklı olunaca-
ğını" öğrenirler.
SATIŞ DUYURUSU
Aşağıda belirtilen gayrimenkuller, kapalı teklif alınmak ve sonra açık artırma/a dönüştürülmek suretiyle ihale yoluyla satışa çıkarılmıştır.
Dosya
No llçesi BulumJufu Yer Cinsi
Yüz Hisse
Olçümu Oram Ada Parsel
Muhammen
Bedelı
İhale
Tarihi
IhaJe
Saat)
Ihalenın
373 AFYON
374 ATfON
211 ANTALYA
282 ANTALYA
77 DENGU
366 ISPARTA
ISPARTA
\M MUĞLA
148 MUĞLA
365 MUĞLA
DİNAR ISTASYON (ITf AlYEı MAH ISTASYON BAH KARGIR EV
(YENlYOLlCAD İÇ KISIMDA NO.27
OtNAR KONAK MAH SANTRAL CAD BAH KARGIR EV
ESENLER SK. NO 9
HERKE2 AHATU MAH (SOĞUKSU, DAIRE
KAZ1M KARABEKİR CAD NO 101
KOKEN VE KAVA APT ZEMİN KAT D 4
MERKEZ HURMAMARI00 YIİ.BULVANNOI4 BAG BOL
NECO APT KAT I BAG BOL NO 5
ÇAL SULLERKASABASİ.TAŞMAH DA1RE
MESÇfTURCAD KURAN.KURSU
KARŞKI NO 22 KAT I BAG. BOL NO 2
MERKEZ YAYLA MAH 2767 SK NO 34 DEPO
BODRUM KAT NO.2
MERKEZ YAYLA MAH 2767 SK. NO 34 DAİRE
ZEMİN KAT D.4
FETHİYE EŞEN BELDESt. OVAC1K MEVKİI TARLA
FETHİYE EŞEN BELDES. KOYIÇİ MEVKtl TARLA
FETHİYE GUNLUKBAŞI, ERENBELENİMEVKII DAİRI
BUSEOTELARKASI,
ZEMİN-UST KAT. D.4
US
130
120
17
135
8001
4420
100
TAM
1/2
TAM
TAM
TAM
TAM
TAM
TAM
TAM
TAM
129
4315
6867
615
615
2181
137
6444
432
432
2988
1612
3
1625000000 2&'07
l
l998 1100
1890000000 2»W.'I998 1100
3675000000 27*07JIW8 1400
7875.000000 27,07 1998 1400
735000000 30ıWI998 14.00
I0S00O00OO 28/07H998 1530
5775000000 28/07/1998 15 30
473 000 000 29OTI998 14:00
I0S0 0O0 0O0 29/07/1996 1400
8400.000000 29107(1998 1400
DINAR ŞUBESI
DINAR ŞUBESI
ALİÇETİNKAYA ŞUBESI
AUÇETINKAYA ŞUBESI
OENIZLI ŞU6ESI
ISPARTA ŞU6ESİ
ISPARTA ŞUBESI
FETHİYE ŞUBESI
FETHİYE ŞUBESI
FETHİYE ŞUBESI
Gayrimenkullerin ihalesine katılmak için yatırılması gereken muhammen bedelin %10'u oranındaki geçici teminat ve kapalı teklif mekuıpları satışla
görevli Şubelerimizce ihale saatine kadar kabul edılecektir. Alınacak kapalı tekliflerin değerlendirilmesi ve de|erlendirme sonucu ihalenin açık artırmaya
aönüşturulmesi yukarıda belirtilen tarih ve saatlerde satışla görevli Şubelerimiıde yapılacaktır.
Bu konuda daha geniş bilgi ve Satış Şartnamesi satışla görevli Şubelenmizden ternin edilebılecek ve satışa sunulan gayrimenkuller isteklilere
Şubelerimizce/Bölge Başmüdürlüğümüzce mahallinde gosterilecektır.
Bankamız 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi değildir.
Satış ihalesiyle ilgili olarak venlen bilgiler taahhut nitelifinde olmayıp, genel bilgi anlamındadır.
EMLAK BANKASI
TÜRKİYE EMLAK BANKASI A.Ş GENEL MÜDURLUĞÜ
EMLAK MUDURLUĞU : (02IÎ) 661 37 40 (20 hsc) Dahılı: 1362-1365
AKDENİZ BÖLGE BAŞMUDURLUĞÜ : (0242) 311 50 20 - 247 60 81 - 247 60 82
ALİ ÇETİNKAYA ŞUBESI . (0242) 241 94 30 (3 hat)
ISPARTA ŞUBESI : (0246) 232 51 IS (5 hat)
DENİZLI ŞUBESI : (0258) 265 01 05 - 242 10 75 - 265 01 38
FETHİYE ŞUBESI . (0252)614 44 31-614 62 17-614 26 35
DINAR ŞUBESI : (0272)353 64 90-353 48 97