25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 HAZİRAN 1998 PAZAR 10 PAZAR KONUKLARI Işsizliği önlemek için oluşturulan 'Aktiflşgücü Programı 'nın ortaya çıkardığı gerçeği uzmanları anlatıyor 4 işgücü niteliğiSÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU ^ ^ ^ • * Aktif İşgücü Programlan'nın uygulan- masında Türkiye'de neler başardtnız? Bu konfe- rans, bu projenin en önemli konferansı olduğu için size bu soruyuyöneltiyorum. FRETVVELL-Bu sorunuz için çok teşekkür ede- rim. Ama sanınm lş ve İşçi Bulma Kurumu'nun Sa- yın Genel Müdürü benden daha iyi bir biçimde ce- vap verebilir. Bu konuyla ilgili bazı aynnnlan size sunabilırim. Ama Sayın İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdü- rü bize daha geniş kapsamlı ve somut bir yanıt ve- rebilir. Size, bizim. yani Dünya Bankası'nın pers- pektiflerinden bazı şeyler söyleyeyim. tş ve tşçi Bulma Kurumu, uzun yıllardır Türkiye'de var olan bir kurulus.. lş ve İşçi Bulma Kurumu her zaman is- tihdam hizmetlerini yürüttü ve bu yeniden eğitim programlannı da uzun bir süredir devam ettiriyor. Aynı zamanda Türkiye, bir süredir özelleştirme projesi kapsamındaki işgücü uyum projesi progra- mı altında istihdam hizmetlerini daha da genişlet- me çabasını gösteriyor. lş ve tşçi Bulma Kurumu, Türk hükümeti ve Dünya Bankası altı yıldır bu sek- törü daha da genişletmek için işbirliği içindeler. Konuyla ilgili olarak benim bildiğim şu anda yü- rürlüğe koyulmak istenen bazı yasalar var. Aynı za- manda kunımsal gelişmeyi sağlayacak bazı prog- ramlar yürütülüyor. Bunlann hepsi de tş ve tşçi Bulma Kurumu'nun hizmetlerini daha da geliştir- mek amacıyla yapılıyor. Eminim. tş ve tşçi Bulma Kurumu'nun Sayın Genel Müdürü bu konuda bize daha aynntılı bilgi verecektir. Ben, Iş ve tşçi Bulma Kurumu'na özel- likle iki konuda teşekkür efmek istiyorum. Çünkü bu iki konuda özellikle başan gösterdiler. • • § • • Bu konular hangiteri? FRETVVELL-Bence İş ve İşçi Bulma Kurumu şu anda var olan programlannın çok aynntılı biçim- de bir değerlendirmesini başlattı ve bunu yaptı. Bu kadaraynntılı birdeğerlendirme yapmasının nede- ni de tabii ki kamu fonlannın nasıl kullanıldığını araştırmak içindi. İkinci olarak da lş ve İşçi Bulma Kurumu'yla bir- likte Türk hükümetine bu bölgede işgücü piyasa- sıy la ilgili üçüncü konferansı başanyla düzenleme- leri nedeniyle teşekkür etmek istiyorum. Bu konu- da çok önemli bir önderlik görevini yaptılar. Bu konuyla ilgili yapılması gereken pek çok şey var. Ama lş ve İşçi Buima Kurumu ve Türk hükü- meti bütün bu işlerin üstesinden gelebilmek için bü- yük çaba gösteriyor ve bunu basanyor da. Aynı za- manda kurumun geliştirilmesiyle ilgili bazı prog- •ramlan «ygulanıaya koyuyor. Aynı zamanda da il- gili kanunlart yürürlüge koymaya özen gösteriyor. Sonuç olarak da burada tş ve İşçi Bulma Kuru- mu, Türk hükümeti ve Dünya Bankası "nın hedef- teri aynı. Burada yapılmak istenen genelde Türki- ye ekonomisine bir katkıda bulunmak, işgücüne bir katkıda bulunmak. işçi kesiminin daha rahat para kazanmalannı ve ailelerine daha fazla yardımcı ol- malanm sağlamaktır. ••••• Sayın /j ve tşçi Bulma Kurumu Genel Müdürü Harun Öztürk, galiba topsizde. Sizden de bu konuda görüş alabilir miyiz? ÖZTÜRK - Öncelikle kurumumuzu ve bizi ka- muoyuna tanıtma olanağı verdiğiniz için sizlere te- şekkür ediyoruz. Bizim en büyük eksikliklerimiz- den birisi kendimizi, yaptıklanmızı kamuoyuna tam olarak anlatamamak ve dolayısıyla kamuoyunun da anlatılamayan bu konularla ilgili olarak bilgile- nememesi. lş ve İşçi Bulma Kurumu ne yapıyor. ke- narda köşede kalmış bir kurum biçiminde izlenim veriliyor. Bu eksikliğimizi bu vesileyle gidereceği- miz için teşekkür ediyorum. lş ve İşçi Bulma Kurumu 1946 yılında kuruldu. Bu bir kamu kurumudur. lş ve işçi bulmaya aracı- lık eden. tekel durumunda bulunan bir kurum. 1946 yıhndan bu yana pek çok gelişme oldu. Bı- rakm 1946 yılını. gelişmeler çok daha kısa dönem- leri kapsıyor. Dolayısıyla bunİan yakmdan izlemek durumundayız. Bu yönde, lş ve İşçi Bulma Kuru- mu'nun hukuksal altyapısının gelişen dünya koşul- lanna uygun olarak modern bir istihdam kurumu olabilmesi için değiştirilmesi yönündeki çabalan- mız sürüyor. Bunlar. bizimle başlayan çabalar de- ğildir. Yıllardır bu konudaki yasa tasansı hazırla- nıyor. Ama ne yazık ki bu yasa tasansı 12 kez ha- zırlanıp ilgili yerlere gönderildiği halde yasalaşa- madı. Burada bu yasayla ilgili öngördüğümüz husus şu:Yine, tş ve İşçi Bulma Kurumu'nun çağdaş bir istihdam kurumu olabilmesi için artık günümüzde- ki katılımcı yönetim esasmı benimsememiz gere- kiyor. Artık çağdaş koşullarda iş ve işçi bulma ku- rumlan iş ve işçi bulma gibi klasik görevini yenne getirmekle yetinmeyecek, bunun yanı sıra başka birtakım programlarla da arz ve talebi dengeleme SUI\L/ŞTürkiye'de altı yıldır, Dünya Bankası'yla ortaklaşa bir program yürütülüyor. Ülkemizde pek çok insanı ilgilendiren bu programın adı "Aktiflşgücü Programı". Aktiflşgücü Programı'nın amacı işsizliği önleyip dünyanın değişen koşullanna uygun olarak insan kaynağının eğitilmesi yoluyla işgücü niteliğinin yükseltilmesi. Altı yıldır Türkiye'de değişen hükümetler, lş ve İşçi Bulma Kurumu, Dünya Bankası'ndan aldıklan krediyle programı yürütüyorlar; arada da hükümetlerin sık sık değişmesi yüzünden program epeyce aksıyor. Program, başka ülkelerde de yürütülüyor. Türkiye'deki projenin parasal tutarı 110 milyon dolar. Bunun yarısını Dünya Bankası, yansını da lş ve İşçi Bulma Kurumu karşılıyor. Projenin arkasını araştırdık. Ortaya şöyle bir gerçek çıktı: Türkiye'de işgücü piyasasını oluşturanlann kesinlikle eğitilmelerinin gereği. Bu piyasayı oluşturanlar da işveren, işçi ve devlet. Dolayısıyla lş ve İşçi Bulma Kurumu'nun modernize edilmesi gerekiyor. Gerekli fonlar yatınlmalı, gerekli yasal düzenlemeler yapılmah. lş standartlannın düzeltilmesi bu bağlamda gündeme geldiği için rehberlik eğitimi gibi daha ortaokuldan insan kaynağının yönlendirilmesi de zorunlu hale geliyor. Bu bağlamda kadının istihdam içine alınması da çok gündemde. Yine buna bağlı olarak proje çerçevesinde eğitim kurslan sürdürülüyor. Bütün bu bilgileri edindikten sonra geçenlerde Antalya'da düzenlenen Uluslararası Aktiflşgücü Programının Tasanmı ve Etkileri Konferansı'na katılan Dünya Bankası Türkiye ve Orta Avrupa Ülkeleri Sorumlusu David Fretvvell ve lş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürü Harun Öztürk'le aynntılı bir konuşma yaptık. konusundaortayaçıkansıkıntılandagidermekiçin çaba harcama durumundadırlar. Işsizlik hem gelişmiş. daha çok da az gelişmiş ül- kelerin uğraştığı ve üstesinden gelmeye çalıştıkla- n bir sorun. Bu sorunun da sadece bir kamu kuru- mu tarafından çözülmesini beklememız doğal ola- rak mümkün değildir. •••^M Peki, bu iş nasıl olacak? ÖZTÜRK - Bu soruna çözüm önerileri getirir- ken kamunun dikte edeceği çözüm önerileri değil. bunun tarafı durumunda olan işveren kesiminin de önerilerinin dikkate alınması gerekiyor. Dolayısıyla bu yasal düzenlemenin ana iskeleti olarak katılımcı bir yönetim mekanizması öngörü- yoruz. Dengeli birdağılımla işçi. işveren temsilci- lerinin ve kamunun oluşturduğu bir genel kurul. yi- ne bu genel kurulda aynı ağırlıklarla dengeyi sağ- layacak biçimde bir yönetim kurulu oluşturmayı düşünüyoruz. Biraz önce. lş ve İşçi Bulma Kurumu'nun fonk- sıyonunun artık sadece klasik iş ve işçi bulmaya ara- cılık etmesinin ötesine geçmesi gerektiğini söyle- da daha önce söylediğim. teknolojik gelişmeleri dikkate alan mesleki eğitim programlannı düzen- leyebilir. Asıl konu da teknolojik gelişmeleri daha yakmdan izleyerek mesleki eğitim politıkasını göz- den geçırip Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuya dikkatinı çekebilır. Bunun yapılması gerektiğini dü- şünüyorum. ™ ^ ^ * David Fretweli, şimdisize dönmek istiyo- rum. Türkiye 'yle ilgili deneyiminiz, proje kapsa- mındaki öbür ülkelerde edindiğiniz deneyimler- denfarklı mtydı? Bu projeyi uygulamaya çalışır- ken Türkiye de birtakım bürokrutik engellerte kar- şılaştınız mı? FRETWELL-Öncelikle şunu önemle belirtme- de yarar var: Bu. Türk hükümeti ve iş ve Işçi Bul- ma Kurumu'nun ortak projesi. Projeyi, Iş ve İşçi Bulma Kurumu uygulamaya koyuyor. Dünya Ban- kası ise bunu sadece fmansal olarak destekliyor. Ben bu bölgede. yaklaşık sekiz-dokuz ülkede bu- na benzer projelereri yürütüyorum. Bunlann hepsi de kurumsal değişmeyi hedefleyen projelerdir. Şunu çok rahatlıkla söyleyebilinm: Tüm bu ül- kelerde genelde iki sorunla karşı karşıya kalıyoruz. yor olması çok önemli. Projeyi bütün yönetimler gözden geçiriyorlar ve sonuçta hepsinin vardıklan nokta aynı. O da "Bıı projeye devam edetim. Bu bi- zim için faydah bir proje" yönünde. Demin anlattığım sorunun hem iyi hem de kötü yanı var dediğim gibi... Ikmci söz edeceğim sorun ise bu bölgeye özgü bir sorun sanıyorum. Hükümet tarafından uygulan- ması gereken bir proje, belirli sektörlerde bazı kı- sıtlamalara neden oluyor. Türkiye'de de bu sorun var. Özelleştirme programı kapsamında kamu sek- töründe zorunlu olarak bazı çalışanlann işten çıka- nlması, bir işsizlik sorunu yaratıyor. Bu da işsizli- ğin artmasına yol açıyor. Burada da Iş ve Işçi Bul- ma Kurumu gibi işsizliğin ortadan kaldınlmasına yardımcı olacak kurumlar. özelleştirme program- lan nedeniyle kamu sektöründe işsizlik artınca ara- da kalıyorlar. Bu da doğal olarak lş ve Işçi Bulma Kurumu benzeri kurumlann üzerinde bir baskı ya- ratıyor. Çünkü işsiz kalanlara ödenen tazmınatlar ve azalan çalışan sayısı nedeniyle ışler aksıyor. Ben. lş ve Işçi Bulma Kurumu Genel Müdü- rü'nün bu sorunla her gün karşı karşıya kaldığını biliyorum. Her gün, hızmetlerin daha iyileştirilme- İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürü (solda) Harun Öztürk ile Dünya Bankası bölge sorumlusu David Freftvell (sağda) arkadaşumz Le>laTavşanoğlu'nunsorulannıyanıtlarken. dım.Bu bağlamda, yine bu tasanmızda artık özel is- tihdam bürolannın, işçilerden ücret talep etmeme- leri koşuluy la ve belli bir lisans almak suretiyle. bel- li bir teminat yatırmalan durumunda özel istihdam bürolan olarak faaliyete geçmelerini düşünüyoruz. Bunlann da aynı şekilde. bizim yaptığımız gibi re- kabet ortamında iş ve işçi bulmaya aracılık ederken mesleki eğitim faaliyetlerine de ister istemez gir- mek zorunda kalacaklannı da düşünüyoruz. Bu- gün. konuşmanın başında belirttiginiz. bu aktif iş- gücü programlan konusunun ağırlığını da bu mes- leki eğitim konusu oluşturuyordu. Dolayısıyla, şim- di bir taraftan iş isteyenler geliyor. Öbür taraftan da işveren. işçi ıstiyor. tş isteyen işçinin niteliğiyle işçi isteyen işvere- nin işçide aradığı nitelikler. arz talep dengesini ay- nı anda sağlayamıyor. Bunlar aynı niteliklere sahip değil. ^ ^ M H i Bu durumda İş ve İşçi Bulma Kurumu ne yapıyor? ÖZTÜRK - Bu durumda, lş ve tşçi Bulma Ku- rumu. kısa dönem içinde işsizin mevcut mesleğini geliştirici yönde, ona yeni teknolojik gelişmeleri de vererek işverenin istediği niteliklere onu kavuş- turup istihdam etmeye çalışıyor. Bu noktaya bir hu- susu daha belirtmek istiyorum:İş ve İşçi Bulma Ku- rumu. mesleki eğitim konusunda bir eğitim kuru- mu değildir; bir istihdam kurumudur. Dolayısıyla .\edir bu sorunlar? FRETVVELL - Bırınci sorun şu: Belki bu sözlerim size komik gelecek ama. bü- tün birlikte çalıştığımtzülkelerdemokrasiyleyöne- tiliyorlar. Onun için de bu, bu ülkelerde hükümet- lerin sık sık değişmesine yol açıyor. Türkiye de bu konuda hiç farklı değil. Türkiye'de de hükümetler sık sık değişiyor. Ama başka çalış- tığım bazı ülkelerdeki kadar sıklıkla değil... Fakat bu da normal bir süreç. Başa yeni bir hü- kümet ve kuruma da yeni bir yönetim geldiği za- man bütün yapılanları gözden geçirmek istemele- rini doğallıkla karşılıyoruz. Ama bu da yaklaşık üç-altı ay arası bir süre alıyor ki bu da iyi planlan- mış zaman süreci içinde bazı gecikmelere neden oluyor. Öte yandan bunun da kendine özgü olum- lu bir yanı var. ^ • " Gecikmenin olumlu yanının ne olabile- ceğini düşünüyorum... FRETWELL - Bu tip anlaşmalann, bu tip pro- jelerin açısından hükümetlerin sık sık değişmesi olumluluklar da yaratıyor. Bunlar içinde biliyorsu- nuz, her değişim olduktan sonra başa gelen yeni yö- netimler, işi durduruyorlar, bunu yeniden gözden geçiriyorlar. Bu projenin başına da aynı şey geldi. Bu kadar sık durdurulan, yeniden gözden geçirilen ve üzerinde düşünülen bir projenin hâlâ devam edi- si için baskı yapılırken öbür yandan da kamu ku- rumlan gittikçe küçültüldükleri için bunlar perso- nel darlığı içinde kalıyorlar. Bu sorunlar da uygu- lamayı etkileyen iki unsur olarak karşımıza dikili- yor. Bu konular Türkiye'de olduğu gibi programla- nn uygulandığı öbür ülkelerde de hemen hemen ay- nı. ^ ^ ^ • B Sayın Harun Öztürk, kamu sektöründe özelleştirme programlan nedeniyle işgücünün azaJtılması, İş ve İşçi Bulma Kurumu üzerinde na- sıl etkiyapıyor? Bunu bir de sizin ağzınızdan din- lemek isterdik... ÖZTÜRK-işsizliğin. kurum olarak üzerimizde bir baskı olması nedeniyle değil de bunu çözmemiz gerektiği için üzerinde önemle durmamız gerekti- ğini düşünüyoruz. Biraz önce, bir kanun tasansın- dan sözetmiştim. Bu tasannm Bakanlar Kurulu'nda görüşüldükten sonra Türk meslek standartlan ku- rulması hakkmdaki kanun tasansıyla birlike TB- MM'ye sunulması bekleniyor. Bunu bakanlığa ve Başbakanlığa sunmuş bulunuyoruz. Dolayısıyla i- ki makamın da gündeminde. Izin verirseniz, ikinci tasandan da biraz söz etmek istiyorum. Türk mes- lek standartlan kurumu kurulması da bu sözünü et- tiğimiz projenin önemli unsurlanndan bir tanesidir. Biraz önce mesleki eğitimin önemini belirttik. Ancak bugün herhangi bir eğitim kurumu bitiren ve diploma alan meslek sahipleri ve dışanda başka yollarla bu mesleği edinen insanlann elinde, işve- rene güven verecek bir sertifıka sistemi mevcut de- ğil. Dolayısıyla düşünülen Türk Meslek Standart- lan Kurumu Kanun Tasansı'yla Türkiye'de meslek- lerin standartlan bu proje çerçevesinde bilimsel yöntemlerle belirleniyor. Sadece bu belirleme yetmiyor: ek olarak bu mes- leği yapabilirim, diyen kişinin o mesleği yaptıgına dair belgeyi vermeden önce, o kişiyi bir sınavdan geçirmek gerekiyor. Ancak ondan sonra belge ve- rilebiliyor. Burada da bu belgelerin geçerliliğini sağlamak üzere, aynı şekilde İş-Kur tasansında ol- duğu gibi katılımcı bir mekanizma düşünüldü. Bu- rada da işçi, işveren, kamunun temsilcilerinin den- geli bir şekilde yer aldığı bir yönetim kurulu düşü- nüldü. Meslek standartlan belirlendikten sonra bun- lar yönetim kurulunun onayından geçecekler.Böy- lece, işçi temsilcisi orada meslek belgesini alacak işçileri temsilen o mesleğin standardı belirlenirken ona onayını vermiş oluyor. Iş\eren temsilcisi. yine kendi üyelerine. "Bu beJ- gebiam taraüımzdanverilmiş vekabul edilebiiir bir beJgedir'' diyebilecek. Böyle bir sistem yakalanma- ya çalışıldı. Dolayısıyla her iki tasannm da bizim açımızdan önemli olduğunu belirtmek istiyorum. sınız? Peki, şimdiprojenin hangi aşamasında- ÖZTÜRK - Projede öngördüğümüz belli başlı hedefler vardı. Bu hedeflerimızin içinde lş ve Işçi Bulma Kurumu'nun teknik altyapısını oluşturma çabası bulunuyordu. Hedeflerimizden bazılan şunlardı: Kurumun 12 Bölge Müdürlüğü ve bütün ıllerde şube müdürlükleri hizmet veriyor. Yaklaşık 2000 personelimiz var. Öncelikli hedefımiz bu iki bin personelin modern istihdam ofislerinin işlevleri ko- nusunda tam olarak eğitilmelerini sağlamak.tkin- cisi de modern istihdam ofisinin ihtiyaç duyduğu bilgisayar ağıyla bütün Türkiye teşkilatmın birbiri- ne bağlanmasıydı. Bu çalışrnalanmızda ihaleler, sözleşmeler yapıldı ve devam ediyor. Otomasyona 2000 yılının başında tamamıyla geçmiş olacağız. Bununla birlikte mesleki eğitimin önemi üzerine durduk. Mesleki eğitime başlama- dan önce de ortaöğretim düzeyinde öğrencileri mes- leki eğitime yetenekleri ölçüsünde yönlendirmenin son derece önemli olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla da bu yönlendirmenin doğru yapıl- maması durumunda da öğrenciler o eğitimi alsalar bile eğitimden sonra başka mesleklerde çalıştıkla- nnı hepimiz biliyoruz: bunu yaşıyoruz. O nedenle mesleğe yönlendirmenin bu proje kap- samında ne derece önemli olduğunun bilinci için- deyiz. Beş merkezde başlayan Meslek Danışman- lığı Merkezi'nin sayısını 32 ile yaymış bulunuyo- ruz. Şu anda buralarda giden ve meslek seçme du-i rumundaolan ortaöğrenim düzeyindeki öğrencile- re meslek danışmanlığı konusunda hizmet veriyo- ruz.Projenin istihdam hizmetlerinin çeşitlendiril- mesi. diye bir hedefı var. Bu proje kapsamında özel istihdam bürolannın kurulup faaliyete geçirilmesi konusu da yer alıyor. Bunun denetimini Çalışma Bakanlığı Iş Teftiş Kurulu yapacak. Peki, kadınlann istihdamı konusunda neyapıyorsunuz? ÖZTÜRK - Bu bizim için çok önemli. Kadınla- nn istihdamının geliştirilmesi konusu, Kadının Ge- liştirilmesi ve Sorunlan Genel Müdürlüğü altında sürdürülen bir projenin bir bölümü. Projenin ana amaçlanndan birisi işgücü eğitimi. Böylece kadın- lar bizim eğitim programlanmıza katılıyorlar. An- cak belirtmeden geçmeyeyim: Kadınlann katıhmı yüzde 70, erkekJerinkatıhmı yiizde 30 oranında. Bir başka nokta da işsizlik konusunda bugün için tam bir veri tabanına sahip olmayışımız. 1997 rakam- lanyla lş ve İşçi Bulma Kurumu'na "İşsiziın, iş is- tiyorum'' talebiyle kaydolanlann sayısı 468 bin ki- şi. Ama bu 468 bin kişinin Türkiye'deki gerçek iş- siz sayısını yansıttığını söyleyebilmemiz mümkun değil. lş ve İşçi Bulma Kurumu olarak bugünkü fa- aliyetlerimizle bunlann ancak yüzde 50'sini bir yıl içinde işe yerleştirebildik. O da 220 bin civannda bir rakam. işsizlik rakamından söz ederken bu ko- nuda elimizdeki güvenilir bilgilerden, daha doğnı- su başvurabileceğimiz bilgilerden bir diğeri de Dev- let lstatistik Enstitüsü'nün (DİE) altı ayda bir yap- mış olduğu Hane Halkı tşgücü anketleridir. Son an- ketİere göre Türkiye'deki aktif işgücünden yüzde 6 sının işsiz durumunda olduğu belirtiliyor. Bununla birlikte yüzde 6.7'ye yakın bir rakam eksik istihdam, yani gizli işsiz olarak belirtiliyor. Dolayısıyla Hane Halkı İşgücü anketleri açığı ve gizlisiyle birlikte yüzde 13 oranında Türkiye'de iş- siz olduğunu, bu ikisinin toplam rakamınm da aşa- ğı yukan 2.5 milyon kişi olduğunu gösteriyor. Pro- jedeki hedeflerimizden birisi, sağhklı veri tabanı- na kavuşmaktır. Çözüm önerileri getirirken ihtiyaç duyduğumuz en önemli hususlardan birisi güveni- lir, sağhklı veri tabanına sahip olmamızdır. Ancak o zaman tutarlı politikalar, tutarlı çözüm önerileri getirebiliriz diye düşünüyorum. LAPSEKİ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DUYURU DosyaNo: 1997/58 KararNo: 1998/104 Davut kızı Feriha Özçevelek Ali oğlu Fikri Ütükler Nevzat kızı Serap Karaku- şoğlu Ahmet kızı Naciye Ütükler Osman oğlu Mustafa Liman Davacı Çardak Belediye Başkanlığı vekili Av. Emine Güney tarafından davalı- lar Tülün Özkale, Mümin Avcı, Ali Meteriz, Nihat Bener, Özkan Ayışın, Fikri Ütükler, Serap Karakuşoğlu, Gülsen Çakan, Feriha Özçevelek ve Naciye Ütükler aleyhine açılan izaleyi şüyuu davasının yapılan açık duruşması sonunda: Lapseki ilçesinin Çardak köyü Aşağıova mevkiinde pafta 32.M. 11 l.c. 32.M. IVd kütük 7599, parsel 7595*te kayıtlı 442.76 m2 miktanndaki cinsi arsa olan ta- şınmazın aynen taksimi ivaz ilavesi suretiyle dahi mümkun olmadığindan. ortak- lığın satış suretiyle giderilmesine, satış bedelinin tapu kaydındaki hissedarları his- seleri oranında dağıtılmasına, satıştan sonra binde altı ilan harcının tahsiline. satış memuru olarak Lapseki Yazı lşleri Müdürü'nün tayinine. Çanakkale Barosu avu- katlık ücret tarifesine göre 11. 250.000.- TL ücreti vekaletin taraflardan hisseleri oranında alınarak verilmesine dair karar verildiği, ancak bu karar yukanda ismi geçen davalılara tüm aramalara rağmen karar tebliğ edilemediğinden ilanen tebli- ğine karar verilmiş olmakla; Davut kızı Feriha Özçevelek, Ali oğlu Fikri Ütükler, Nevzat kızı Serap Karaku- şoğlu, Ahmet kızı Naciye Ütükler ve Osman oğlu Mustafa Liman'ın işbu ilanın ilan tarihinden itibaren bir itirazları olanların yukanda mahkemesi ve dosya numarası yazılı mahkememize başvurmalan aksi takdirde ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra karann kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. Basm: 25068 UŞAK İZALE-İ ŞÜYUU SATIŞ MEMURLUĞU EsasNo: 1998/4 Taraflararasında taksimi kabil olmadığından Uşak Sulh Hukuk Mah- kemesi "nin 1995/1705Esasve 1997,399 Karar sayılı ilamı ile tüm tak- yidatlan ile birlikte satılarak paraya çevrilmesine karar verilen, Uşak - Merkez - Fevzi Çakmak Mahallesi, - Ovademirler Yolu Mev- kii - 290 ada - 23 parselde kayıtlı 18681 m2 miktanndaki arsa vasfın- daki taşmmazın üzerinde bulunan zemin katın kaba inşaatı tamamlan- mış. duvarları örülmüş. başkaca bir işlem yapılmamış, birinci katın in- ce işleri yapılmış, şu anda iskân halinde olan bina ile birlikte kıymet takdiri yaptınlarak bilirkişiler tarafından, Taşınmaz üzerindeki evin muhammen bedeli 4.000. 000.000.- TL Arsa kısmının ise 16.815. 000.000.- TL olarak muhammen kıymet takdir edilmiştir. İşbu kıymet takdir tutanağı tüm araştırmalara rağmen adresinde bu- lunamayan ve de adresleri tespit edilemeyen maliklerden Hasan Çeti- ner, Osman Işık, Fatma Sayın, Şefika Özer, Yüksel Baran, Halil Demi- rel. Mustafa Yıldırım, Bekir Evran, Gülay Evran, Mehmet Bozkurt ve Halime Özgür'e ilanen tebliğine karar verilmiştir. İşbu ilanın gazetede ilanından itibaren yukanda isimleri yazılı ma- likler tarafından yedi gün içerisinde memurluğumuza itiraz edilmedi- ği takdirde kıymet takdirinin bu kişiler yönünden kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 25.05.1998. Basın: 25314 ERBAA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Sayı: 1997/481 Esas Alacaklı^ Mahmut Temiz vekil Av. Cihan Dikmen - Erbaa Borçlu: Ünzile Kavakçı, Fevzipaşa Mah. Fabrika Sk. No: 15 Erbaa Takip tarihindeki alacak miktan: 55.660.000 TL Takiptarihi: 25.7.1997 Talep: Borçlunun takip adresinde bulunmaması sebebiyle 49 örnek ödeme emrinin ilanen tebliği Borçlunun 55.660.000 TL.nin masraf, ücreti vekâlet ve faizi ile birlikte tahsiline da- ir örnek 49 ödeme emri, borçlunun yukandaki adresine tebliği için gönderilmiş, borç- lunun adresi terk ederek adresten aynldığından bila tebliğ iade edilmiş olup, zabıta ma- rifeti ile de yapılan araştırmada adresiniz tespit edilemediğinden ödeme emrinin ilanen tebliğine karar verilerek işbu ödeme emrinin gazete ilanı tarihinden itibaren borcu ve ta- kip masraflannı, kanuni ödeme süresi 7 gün eke 8 gün ilavesi ile 15 gün içinde ödeme- niz (teminat vermeniz), borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takibat ic- rası bir itirazınız varsa, senet altındaki imza size ait değilse yasal süreye 8 gün ilavesi ile 15 gün içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi halde icra takibinde bu senedin siz- den sadır olmuş sayılacağı, imzayı reddettiğiniz takdirde mercii önünde yapılacak du- ruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsanız vaki itirazınızın muvakkaten kaldmlaca- ğı, senet veya borca itirazınızı yazılı veya sözlü olarak icra dairesine yasal süre 7 güne ek 8 gün ilavesi ile 15 gün içinde bildirmediğiniz takdirde, aynı müddet içinde ItK'nun 74. maddesi gereğince mal beyanında bulunmanız, aksi halde hapisle tazyik olunaca- ğmız, hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız, borç ödenmez veya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceği ihtaren tebHğ olunur. 2.6.1998 Basm: 28364
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle