18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 3 HAZİRAN 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sosyal Sigortalar Kurumu, kuyruklan eritmek için ayakta tedaviyi ihaleye çıkanyor SıgortaUara özel hastane müjdesi A L İ E R SSK Yönetım Kurulu, hastane öniîndeki kuyruklannı eritmek için ayakta tedavi hızmetini özel sağlık ku- ruluşlanndan satın almaya hazırlanı- yor. ilk etapta Istanbul, Ankara ve Iz- mir'de uygulanacak projeye göre si- gortalılar SSK ile anlaşmalı hastane ve polikliniklerde muayene olabıle- cekler. ilaçlannı bu kuruluşlardaki ec- zanelerden alabılecekler. Türk Tabip- ler Birliği (TTB). uygulamaya karşı çıkarak. SSK'dekı hasta kuyruklan- nın dispanserlenn güçlendirilmesı ile çöziilebileceğinı savunurken, özel hastaneler ise önerilen fiyatlan düşük buldu. SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçda- roğhı, tstanbul'da temmuz ayı ıçınde ihaleye çıkanlacak projeyle SSK'nin en sıkıntılı sorunu olan uzun hasta kuynıklannı eritmeyi amaçladıklannı söyledi. Kılıçdaroğlu, SSK'nin mev- • îlk olarak Istanbul, Ankara ve tzmir'de uygulanacak ayakta tedavi projesine göre sigortahlar, SSK ile anlaşmalı hastane ve polikliniklerde muayene olabilecek, ilaçlannı bu kuruluşlardaki eczanelerden alabilecekler. cut olanaklanyla 30 milyon sigortalı- ya yeterli sağlık hizmeti vermelerinin mümkün olmadığını belırtti. SSK'nin devlet ve özel hastanelerden yataklı tedavi hizmeti satın aldığını anımsa- tan Kılıçdaroğlu "Asıl pahatı olan ya- takta tedavi hizmetidir. Muayene, ba- a tahliller ve ilaç temini gibi hizmetie- ri özel kuruluşlardan satın alıp. daha ileri tedaviyi SSK'ye ait hastanelerde yapmak istiyoruz" dedı Kemal Kılıçdaroğlu, hasta sayısı- nın çokluğu nedeniyle doktorlann hastasına gerekli zamanı ayıramadığı- nı vurgulayarak, özel kuruluşlarla ya- pacaklan anlaşma metnıne günde "50'den fkda hastaya bakümamasr ve her hastava asgari "lSdaküür sü- re aynlması koşulunu getireceklerini ifade etti. Sağlık kuruluşlanna öner- dikleri ücretin, Sağlık Bakanhğı'nın devlet hastaneleri için belirlediği tari- feden yüzde 20 daha düşûk olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, ihaleye katıla- cak sağlık kuruluşlannm belli sayıda uzman hekim ve hemşıre kadrosu ile bilgayasar ortamına sahip olması ge- rektiğinı belirtti. Sistem nasıl çalışacak Kılıçdaroğlu'nun verdiği bilgiye göre sigortahlar. SSK ile anlaşmalı özel poliklinik \e hastanelere başvu- rarak sağlık muayenesi ve laboratu- \ar tahlili yaptırabilecek, ilaçlannı o kuruhış ıçindekı SSK'ye ait eczane- den alabilecekler. Durumları daha ıle- ri sağlık kontrolleri gerektiren hasta- lar ise yalnızca SSK'ye bağlı hastane- lere sevk edilecekler. SSK'li hastala- nnın MR, tomografı ve SSK hastene- lerinde yapılamayan cerrahi operas- yonlar için diğer hastanelere sevki yi- ne SSK hastanelerinden yapılacak. Özel Sağlık Kuruluşlan Birliği Derneği Genel Sekreteri Dr. Sedat Azak SSK'nin önerdiği ücret tarifesi- nin kabul edılemez olduğunu söyledi. Devlet hastanelerindeki muayene üc- retinin 500 bin lira olduğunu beürten Dr Azak,"SSK,devlet hastanderinin yüzde20 altında fiyatönerivor. Bir he- kim 350 bin liraya mı hasta muayene edecek? Kaldı ki devlet hastaneleri aradaki farkı bağış adı altında kapa- toyor"dedı. Sağlık Hizmetleri Polikliniği sahi- bi Dr. Şahin Özdemir de, Sağlık Ba- kanlığı'nca özel hasteneler için belir- lenmiş bir tarife olmadığına dikkat çe- kerek, Türk Tabipler Birliği'nce belir- lenen fiyatlann altında SSK ile anlaş- ma yapılabileceğini kaydetti. Türk Tabipler Birliği karşı TTB, SSK Kolu Başkanı Dr. lrfan Gökçay, uygulamanın "hüsranla" so- nuçlanacağım savundu. Gökçay "İlk bakışta hasta lehine gözükûyor ama değfl. Özel poUklinikler başvuran hiç- bir hastayı geri çevirmezkr, faturayı yükseltmek için gereksiz übbi faaliyet- lerde bulunurlar ve SSK'nin bunlan denetlemesiolanaksız. İkinci sonın ise SSK hekimlerinin enkaz haline gelen hastayı teslim almalan" dedı. Uygulamanın Dünya Bankası'nın önerisiyle birinci basamak sağlık hiz- metlerinm özelleştirilmesi olduğunu savunan Gökçay, Istanbul'dakı 22 SSK dıspanserinin mevcut eksıklerinin gi- derilmesi ve 3-4 yeni dispanserin ya- pılması durumunda SSK'de hasta kuy- ruklannın kalkacağmı belirtti. Şişli yolsuzlugu Düşük bedelli satış doğrulandı Istanbul Haber Servisi - Eski Şişli Belediye Başkanı Gülay Asbtfirk ile 9 belediye encümen üyesi hakkında "Resmi kunıma ait malın satı- şına fesat kanştirmak surerivle irtikap" suçun- dan açılan davanın görülmesine başlandı. Istanbul 6. AğırCeza Mahkemesi'ndeki du- ruşmaya. tutuksuz sanıklar Ebubekir Üçtepe, Fehmi AkbaL HalukTamgeç, Hasan Tabaıu Mu- rat Mehmet l'ğurlu ile Halit Ayangil katıldı. Davanın diger tutuksuz sanıklan Erdinç Yara- vuL, Nalan Ongen ve Yeşim Gözpınar ile gıya- bi tutuklu sanık Gülay Aslıtürk ise duruşmaya gelmediler. Kimlik belirlemesinden sonra sorgulanna ge- çilen sanıklar, belediyeye ait 3 bin 100 merre- kare arazinin. gerçek degerinin altında satılma- sınm, Şişli Belediyesi Tüketim Maddeleri ve Yapı Malzemeleri Oretim, Pazarlama, tşletme, Dış Ticaret Anonim Şirketi'nin (ŞİPA) kamu kurumu olmasmdan kaynaklandığını, kamu ku- ruluşlanna yapılan satışlarda fiyatın düşük tu- tuîdugunu kaydettiler. Yasa ve yönetmeliklere uygun olarak karara imza attıklannı söyleyen sanıklar, ŞİPA'nın araziyi üçüncü bir kişiye sa- tışının, kendileriyle ilgisi olmadığını belirterek suçlamalan kabul etmediler. Gülay Aslıtürk'ün avukatı Dinçer Eskiyertt, belediye arazisinin bir kamu kuruluşu olan ŞlPA'ya satışının kanunla- ra uygun bulunduğunu, ŞİPA'nın araziyi üçün- cü bir kişiye satışının kanunsuz olduğunu ifade etti. Gülay Aslıtürk'ün gıyabi tutukluluğunun de- vamına karar veren mahkeme heyeti, dosyada- ki eksikliklerin tamamlanması amacıyla duruş- mayı erteledi. Yatiar Kont Szencheny'yi andı ğiyle lstanbul'a gelerek ilk modern askeri rrfaiyeyi kuran, Macar denizci Kont Ödön Szenc- heny'yi anmak üzere, Tuna N'ehri'nin geçtiği yedi ûlkenin yatçılan, Ataköy Marina'nın da- vetlisi olarak lstanbul'a geldiler. Almanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaris- tan. Yugoslavya, Bulgaristan ve Romanya'ya ait 4 yelkenli tekne ile 19 yatçı, 2 bin 800 kilomet- re vol kat ederek geldikleri İstanbul'da, Ortaköy Camii önlerinde. Ataköv Marina Genel Mü- dürü Sedat Altunay 'ın da yer aldığı tekne ile karşılandılar. Yatçılara, Ortaköv lskelesi'nde Ma- caristan Başkonsotosu Inire Czekman da kaükh. (Fotoğraf: KUBİLAY TÜNTÜL) Amasya Bildirgesi'nin 79. yıldömimü Haber Merkezi - Cumhurbaşka- nı Süfeyman Demirel. Amasya Bildirgesi'nin, Türk milletinin hür ve bağımsız yaşama azim ve ka- rarlıhğının tarihi bir belgesi oldu- ğunu belirtti. Mustafa Kemal Der- neği Başkanı Kamran Baran ise 21 Haziran 1919 tarihinde yayım- lanan Amasya Bildirgesi'nde Ata- türk'ün "V'atanın bütünlüğü ve mil- letin istiklali tehlikededir. Milletin istiklalini yine milletin azim ve ka- rarüuğı kurtaracaktır" sözünü anımsatarak Türkiye'nin bugün de aynı sömürgecilerin oyunlanyla bölünmek ve parçalanmak istendi- ğini vurguladı. Cumuhurbaşkanı Demirel, Ata- türk'ün Amasya'ya gelişinin ve Amasya Bildirgesi'nin yayımlanı- şının yıldönümü dolayısıyla düzen- lenen "Atatürk Külrür ve Sanat Haftası" dolayısıyla Amasya Vali- si Kemal Nehrozoğlu ve Belediye Başkanı Ahmet Çekin'e bir mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanhğı Ba- ,sın Merkezi'nden yapılan açıkla- maya göre Cumhurbaşkanı Demi- rel, mesajında, Amasya Bildirge- • Cumhurbaşkanı Demirel, Amasya Bildirgesi'nin 79. yılı dolayısıyla yayımladığı mesajmda, Amasya Bildirgesi'nin, Türk milletinin hür ve bağımsız yaşama azim ve kararlılığının tarihi bir belgesi olduğunu ifade etti. si'nin, Türk milletinin hür ve ba- ğımsız yaşama azim \e kararlılığı- nın tarihi bir belgesi olduğunu ifa- de etti. Bir büyük savaştan çıkmış, her bir yanı yanmış yıkılmış ve çe- şitli baskılar altmdakj bir ülkede, en güvenli yer olarak tespit edilen Amasya'nın, bu iradenin dile geti- nldiği şehir olduğunu \-urgulayan Demirel. şöyle devam etti: "Amasya Bildirgesi. yok olma noktasındaki milletimizin tarih sahnesinde yenklen. daha güçlii bir şekilde var olmasını ve çağdaş, de- mokratikcumhuriyetimizin kurul- masıru sağlayan hareketi başlatmış- tır. Bu hareket her şeyden önce mil- li iradeve dayanmaktadır. Bu ira- de, tarih boyunca hiçbir şart altın- da hürriyetini ve bağıınsıznğını kav- betmemişolan milletimizin iradesi- dir." Bu iradenin açık bir beyanı olan Amasya Bildirgesi'nin, tespit edi- len hedef ve yöntemle, daha sonra yapılan Sıvas ve Erzurum kongre- lerinin ve çağdaş, demokratik, mil- li devletin temelini oluşturduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Demi- rel, şunlan kaydetti: "Amasya Bildirgesi ile başlayan bir sürecin sonunda vatanımua kur- taran ve cumhuriyetimizj kuran Büyük Atatürk, bize hedefîmizi de göstermiştir. Bu hedef, çağdaş, de- mokratik, milli bir devlet olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin. çağdaş uygaruğın onurlu bir ortağı olma- sıdır. Bu hedef doğrultusunda. ba- şanlarımıza yenilerini katarak yo- lumuza devam edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti, hiçbir şekilde uygar- lık yanşından kopmayacak, de- mokratik, lalk, sosyal bir hukuk devleri olarak sonsuza kadar var olacaktır." Mustafa Kemal Demeği Başka- nı Kamran Baran da yaptığı yazılı açıklamada; Kurtuluş Savaşı'nın ilk genelgesi olan Amasya Bildir- gesi'yle Atatürk'ün tüm emperya- listlere karşı ulusal kurtuluş hare- ketini başlattığını anımsattı. Baran, Batı Anadolu'nun Yunanlılarca iş- galinin hemen ardından Ata- türk'ün, Mondros Mütarekesi ko- şullanna ve işgale karşı direnmele- ri için askeri ve mülki yöneticilere yaptığı çağndan 79 yıl sonra bu- gün, yine ıçimizdekı haınlerin şe- riatçı, Kürtçü ve yeni mandacı kim- likleriyle ihanetlerini sürdürdükle- rini kaydetti. Lozan'ın yerine Sevr'in konulmak istendiğini ifade eden Baran şunlan dedi: "Bugün içinde bulunduğumuz kaos, ülkemizin ulusal ve tarihi so- runlannın çözümünde kayıtsız, fa- kat kişisel çıkarlan konusunda uz- man politikacılanmızın eseridir. Dün ümmetçi bir toplumdan ulus devlete ve ulusal bir topluma geçen ülkemizde bugün, yeniden ümmet- çi bir topluma dönüşmenin çalış- malan yoğun şekilde y apıünakta ve ülkemizi yönetenler hâlâ uvumak- tadır." Baklan Belediyesi SSK haczine yardım geldi ÖMERYURTSEVEN DENİZLİ - Ekonomik krize giren Baklan Belediyesi, mektupla yardım talebmde bulunduğu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Mesut Yılmaz ve Başbakan Yardımcısı Bü- lent Ecevit'ten olumlu yanıt alamayın- ca bu kez ülkenin önde gelen işadami ve sanayicilerinden yardım istedi. SSK'ye 1.5 milyarlık borcunu öde- yemediği için 4 okul, 6 cami. 4 mezar- lık ve 2 çeşmesine haciz konulan be- lediyeye ilk yardım eli özel sektörden uzandı. Yaşar Holding Idare Meclisi Başkanı Selçuk Vaşar'ın. Baklan Be- lediye Başkanı CelalTuyji'nin mektu- bunun ardından bağış olarak 5 milyar lira gönderdiği öğrenildi. Başkan Tuy- ji, 30 milyan lller Bankası'na olmak üzere toplam 60 miiyar lira borçlan bulunduğunu belirterek "Personeli- me5avdır maaşödeyemivorum. Borç- lan ödeyecek gücümüz vok Anka- ra'da çalmadık kapı bırakmadım. A- ma hiçbir sonuç alamadım" dedi. Devletten umudunu kesınce çareyi Rahmi Koç ve Sakıp Sabana gibi ön- de geten isadamı ve sanayicilerden ba- gış istemekte bulan Celal Tuyji, Bak- lan' m kaderine terk edildiğini savudu Tuyji, SSK'nin haczettiği okul, ca- mi, mezarlık ve çeşmelerden birini sa- tışa çıkarması halinde Baklan'da hal- kın ayaklanacağı uyansında buluna- rak "Kinue böyle bir işe kalkışmasın" dedi. Tuyji, çıkar yol bulamamalan halinde ilçe halkıyla birlikte Anka- ra'ya taşınarak Başbakan ve bakanla- nn kapısını aşındıracaklannı da söz- lerine ekledi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Uç'larda Dolaşmak Galiba toplumumuzun ruh yapısı, genellikle insanlanmızı uçlara itiyor. Ve toplumsal ya- şamımızın her noktasında "uç- larda uçanlan" gözleyebiliyo- ruz. "lyimserlerimiz", ölçüye gel- meyecek kadar iyimser. Onla- ra sorarsanız, Türkiye, sorun- lannın üstesinden geldi. Herta- raf güllük gülistanlık. Buna kar- şılık kötümserlerimiz, inanılma- yacak kadar kötümser. Onlann gözünde Türkiye ha battı, ha batacak. "Demokratlarımız", insanı şaşırtacak kadar demokrat. Bir kısmına göre demokrasinin ku- ralları içinde iktidara gelirlerse, bir Islam şeriatı devleti de ku- rulabılir. Karşı uçta olanlar, "esen yel- den hile seziyorlar." Bir insanın Müslüman kimliğini ortaya koy- mak istemesi, "şeriatçılıkla" suçlanması için yeterli oluyor. Oysa ki nasıl kendini "laik" ola- rak tanımlayan insanlann çok büyük bir çoğunluğu "ateist" değilse, kendini "Müslüman" olarak tanımlayan insanlann büyük bir bölümü de "şeriatçı" değil. Ancak toplumumuz, bu işin ayırdına varma konusunda çok zorlanıyor. Yoğun bir pro- paganda altında. Toplumsal ve ekonomik so- runlar, dünyanın her yerinde ol- duğu gibi, ülkemizde de insan- lan "uca itiyor". Ve insanlar uç- larda birikmeye başladıklann- da, toplumdaki "uzlaşma" ola- sılıklan gitgide azalıyor. Ve bun- dan en çok yarariananlar, ülke- mizde demokrasinin yerleşme- sinden ve kurumlaşmasından ürkenler oluyor. Oysa ki temel sorunlarımızın çözümü, demokrasinin tüm ku- rum ve kurallarıyla işlemesinde yatıyor. Demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlediği hiçbir ülke- de, böylesine bozuk bir "gelir paylaşımr olmaz. Ve gelir pay- laşımındaki bu bozukluk, sayı- sız toplumsal sorunu da bera- berinde getiriyor. Dünyantn hiçbir demokrasi- sinde, enflasyon yüzde 80'ler- de dolaşırken, kamu görevlile- rine artı ay için yüzde yirmı zam vermeyi düşünemez, dile geti- remezsiniz. Hatta birkaç yıl ön- ce "yüzde sıfır" ücret artışı dü- şünülmüştü ve bunu dile geti- ren siyasetçi, hâlâ siyaset yapı- yor ve "fukara anası" olarak meydanlan dolaşıyor... Dünyanın hiçbir demokrasi- sinde, kamu görevlilerinin reel ücretleri sürekli olarak azalmaz. Hele hele bu politikalann muci- di, "Benim memurum, işinibi- lir" diyerek insanlar ahlaksızlı- ğa itilirken ve ahlaksızlığı nere- deyse "meşnılaştmlırken", top- lumun "değeriersistemini"'ko- ruması beklenemez. Ve üstelik bu işleri becerenlere, devtet ke- sesinden "anıt mezartar" yap- mazlar. Farklı mezheplerin iç içe ya- şadığı hiçbir demokraside, bu mezheplerden biri "resmı mez- hep" olarak dayatılmaz. Zaten demokrasilerde devletin ne di- ni olur, ne mezhebi. Farklı etnik kimliklerin birara- da yaşadığı hiçbir demokrasi- de, devlet bu etnik kimlikleri "yok" sayamaz ve ortadan kal- dırma gayreti içine giremez. Günümüzün "ulus devlet" an- layışında "ulus", saltvatandaş- lıktan kaynaklanan bir "devlet ulus" olmak zorundadır. Hiçbir demokratik devlet, "denetimsiz devlet" degildir. Hiçbir demokratik devlet, ken- dini "soymak" isteyenlere izin vermez. Hiçbir demokratik devlet "çefe" kurmaz, banndırmaz ve korumaz. Hiçbir demokratik devlette "faili meçhul" olmaz. Şimdi yukarıda yazdıklarıma bakarak, "Türkiye'de demok- rasi yok" diye bir sonuca varı- labilir. Bu sonuç, pek de yanlış bir sonuç olmaz. Ama demok- rasinin "bir ölçüde" olmadığı hiçbir ülkede, düzene muhalif bir köşe yazarına, bunlan yaz- dırtmazlar. Üstelik o köşe yaza- n, bir devlet üniversitesinde öğ- retim üyesi olarak çalışıyorsa, adamın hayatını karartırlar... Hep "ifrat-tefrit" meselesi. Kimileri demokrasiyi, bir ka- dının hamileliğine benzetirler. "Bir kadın ya hamiledir, ya de- ğildir" derler. "Demokrasi de böyledir. Ya vardır, ya yoktur..." Bu, yanlış biryaklaşımdır, an- lamsız bir benzetmedir. Top- lumsal konularda olayları, "si- yah ya da beyaz" diye değer- lendiremezsiniz. Var olan şey, "grinin değişiktonlandır." "Ide- al" olan şeye hiçbir yerde ula- şılamamıştır. O birhedeftir. Kal- dı ki bir aylık hamile bir kadın- la, sekiz aylık hamile bir kadın da birbirinden çok farkhdır. "Uçlarda dolaşmak", belki insana keyif verir. "özgün bir birey olmak" haz verici bir duy- gudur. Fakat "gerçekçi" değil- dir. Aynca bu tür insanfarın ne kendilerine, ne de toplumlan- na hiçbir zaman hiçbir faydala- n olmamıştır. Ölçüyü kaçıımamakgerekir... Şizin evtn ne eksjği vardı? ^ YATAŞ OAHIŞMA MERKEZLEfiı VE BAĞLI OLA« ILLER A C A ^ A ,„ _i£ ^ 2 &â o« - a * - IZ---Z*--. . . ^ . ' ! 10 79 - AFYOM (0-272 4 ' 5 4 2 & 2 *Û»i 0-472J 215 28 85 • AKSARAV (0-3K1 212 59 54 2 1 3 2 6 0 6 - AMASYA (0-35*1 513 33 87 -ANKAAA (0-312) 351 M00(SN*1t (ÇANKJAl tSP^RTA KtniKKALEl-ANTAKVA ıO 32S Z'fl 15 M •ANTALYA (O-2«j £<J 6î 03 -BUftOUR) • BALIKE3İR (0-2*6) 245 93 14 242 31 31 -ÇOAUM (0-3*4)2i3 22 54*DEMZU(0-2Mj2S1 39 15 • CHYAfflUKlR (0-412) 221 90 M 221 24 4» (BATMAN HAKKAfll MARDİN SHRT. ÇIBHAK) • ELAZfâ (0-424) 2^9 34 72 23T88 81 {BİMOÛL BtTLİS MUŞ TUNCCÜ VAN) • 6H»NC*« ( 0 - 4 * 9 ) 2 ^ W 33 (3 lw) (*WAMAH k t o « M İ W ) -ERZURUM (<M4Z> 21112 02 235 06 40 -ESKIŞCMm {0-222)221 0999 (SİECtK. KÛTAHYA) -OAZİAKTEP (0-3421 220 70 3i 220 » 11 (KJUS ŞAHUUHFAJ • OİRESUN (0-484) 212 74 19 [3 hat PBX) (OftOU) • ISTANBUL fO-21«) 30* $4 10 <PBX) fSARTlN BOLU BUASA. ÇANAKRALE Et*WIE KARABOK KWM_AflEU KOCAEU TEKtrtDAĞ VAtOVA. ZON0ULOM0 • l23kMR (0-2SE) « 3 13 00 «6313iaiAYDIN MANt&A. MUÛLA, UŞAId • KAHRAMAMMARAŞ <Q>444) 231 « H • KAAAMAN tO-338) J13 50 71 (2 htf) • KASTAMOHU (0-3M) 214 19 31 -KATSERf [0-362) 245 04 00 (2Oh«) (KIBHIS KlRŞEHlR] •KOHTA (0-332) 251 04 1 4 ( î h « ) - MALATYA (0-4221 322 79 96 32S 46 91-«9 (AD1YAMAN1 • »ETOİN (0-324) 327 39 90 (5 h«t; • N€VŞ£HtR fO-394) 213 75 05 • NtĞOE (0 396^213 44 76 • RtZt (0-4«4) 213 18 73 (3 twt) {AHTVİH1 • SAMSUN (O-M2) 29« 97 29 (TOKAT) • 5IVA5 ( 0 - » « ) 7 » M 0 S - 8İHOP (0 3 M ) 2«1 15 44 • TRAB2ON (0-492) 321 22 03 - 321 17 36 (BAYBURT GU*HÜ$HAN6} . VOZOAT (0-354) J17 23 M *• I I »40 %»Ti, t*fcl.| h«kSi^«-Hı« .yyaıt oi»r»k r ı^«ı«l>t>4.r F*T»«hn KOV tehiltfr V«r^ • k T « Fd T»rtı Uru>'*H' F A T U R A B I L G I H A T T I . ı ı . ı \ .11 . t k , l . ı i ı ı ı . ı ı ı ı i . ı ı l . ı ı ı n ı / ı , s< » n u ı l r ı l . l l t l l l t I l l l l \ l i H İ ı I 1 H \ , i p . l l > l l t \ l i ' , 1 1 1 1 / b . H l l v l\ s . ı . ı l h ı n ı ı i K . ı . ı ı ı ı ı u l . ı < » ; j , i ı ı u h ı l ı ı s i ı ı ı ı r k n l l I . ı i ı ı ı . i l»ıl;.;i 11.111(11.» t t - p U I I I D I I I . I ' S O O ' ı , s . ı h n u l ı l n ı ı l . m l . ı ı ı i s r O > i . ' > < ) ( » M .\\ . ı r . ı k ı ı l . i s . ı l i ı l ı ı s ı n ı / . İTURKCELL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle