Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 3 HAZİRAN 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 11
ŞİRKETLERDEN
• TELSİM,1998sonu
i«^in belirlediği 80 ili
lcıapsama hedefini yılın
oaiasmdayakaladı. Yeni
lcnırulan radyo baz
istasyonu ile Tunceli'yi de
k—apsama alanı içine alan
Tîeİsim. haziran ayında 80
ilrin tamamına ulaştı.
• AKBANK.
kuruluşunun 50'inci
vıidönüınönde "1948'den
İ998'e Akbank Tarihi-Bir
Gelecegin Geçmişi" adh
kitabını yayıniladı. Kitap,
1948 yüıiıda Adana'da bir
yerel banka olarak kunılan
Akbank'ın50yıllık
öyküsünü. aynı dönem
içindeki ekonomik ve siyasi
konjonktürle bağlanblı
olarak ek alıyor.
• LtKOM GRUP, beş
yıldır üzerinde çalıştığı
GUSTO Yönetim Bilgi
Sistemi Yazılımı'nı
temmuz ayında Türkiye
ve dünya pazarianna
sunuyor.
• KOMİLİ, yüzde 100
bitkisel sabunlanyla
dünya piyasasında önemli
bir adım atarak yeni
ürünlerini Rusya'da
rekJam kampanyalanyla
tamtıyor. Haziran ayı
sonuna kadar sürecek
reklam kampanyası, ORT,
NTVgjbiRusuİusaJ
kanallannın yanı sıra,
Moskova ve çevresinde
izlenen TV Center ve STS
gibi kanallarda
gösterüiyor.
• TÜRK HAVA
YOLLARI'nın sipariş
eîfigi 26 737-800, „,_,,..
uçağından birincisi,
Seattle Renton'daki
Boeing fabrikasında son
üretim hattına girdi.
• RİNSO, gelecegin
sorumlu, sağlıkü, akılh
yetiskinleri olmaya
hazırianan çocuklar ve
onlann aileleri için bir
etkinlik düzenledi. Şirket,
klasikieşmiş masallann
canlandınldığı gösteriler
eşliğinde temiztik ile
düzen konusunu sunuyor.
• MICROSOFT,
Windows 98'i bu hafta
piyasaya sunmaya
hazırlaruyor. Windows 98,
daha hızlı sabit diskte
daha az yer kaplıyor ve
Internet erişimini
kolaylaştınyor. Windows
98, tüm dünya ile aynı
anda Türkiye'ye geliyor.
• TOPRAKSERAMİK,
Talya'yı benzersiz güzeüigi
ile banyolara sunuyor.
Tezgâh üstü ve alb,
konsollu lavabo tipleri.
etajer tipleri, asma ve
duvara sıfır klozet tipleri
ve pisuardan oluşan Talya
serisi ipek beyazdan Ege
yeşiline kadar uzanan
dinlendirici renk
yelpazesinde banyolara
buzur kaüyor.
• J.B WINDSURF CUP,
Club Armonia sahilindeki
Yanş Ofisi'nde yapılıyor.
Türkiye Yelken
Federasyonu'nun
denetiminde
gerçekleştirilecek
Funboard Yanşçılan
için Bodrum Akyarlar
Club Armonia'da
buluşuluyor.
• AUER'in, "saadet,
sevgi ve sevinç" adı verilen
firuı modeUeri 34'üncû
yülannı doldurdu. tlk
üretilen fınnlardan biri,
Roma'mn jstanbul'daki
"Lezzetin Öyküsü" adh
sergisinde sunuidu.
Çeşitli sektör temsilcileri, 8. İhracat Koordinasyon Toplantısı'nda sıkıntılannı dile getirdiler:
Ekoııoıııik tablo pembe değilEkonomi Servisi - Dış Tı-
caret Müsteşarlığı (DTM)
ile Türkiye Ihracatçılar
Meclisi'nin (TfM)organize
ettiği "İhracat Koordinas-
yon Toplanöları"nın seki-
zincisinde, sektörler sıkıntı-
da olduklannı dile getirdı
Sıkıntı varken, ekonominın
iyi durumda olamayacağı-
nın altını çizen çeşitli sektör
temsilcileri, toplantıva ka-
tılanDevletBakanı IşınÇe-
lebi'ye. "Bulunduğumuz
durum yanlışlıklan kaJdır-
maz" mesajını verdi.
Istanbul'da Ceylan Inter-
continantel Otel'de gerçek-
leştirilen 8. thracat Koordi-
nasyon toplantısına, Devlet
Bakanı Işın Çelebi'nin yanı
sıra Dış Ticaret Müsteşarı
Ya>iız Ege. KİT Genel Mü-
dürii Ayşe Dönmezer, Güm-
• Devlet Bakanı Işın Çelebi, DTM ve TİM'in
düzenlediği "İhracat Koordinasyon Toplantısfnda, sıkıntı
varken ekonominin iyi durumda olamayacağının altmı
çizen çeşitli sektör temsilcilerine, "Bulunduğumuz durum
yanhşlıklan kaldırmaz" mesajı verdi. Sektör temsilcileri
ise tablonun gerçekçi olmadığı görüşünde ısrar etti.
rükler Genel Müdür Yar-
dımcısı CahinAncın, Exim-
bank Genel Müdürii Ahmet
Kılıçaslan, Dış Ticaret Ge-
nel Müdürü Gani Duru da
katıldılar. Aynca toplantıya,
ihracatçı birliklerinin baş-
kanlan ve TÜSİAD adına
MehmetŞuhubikatıldı.
Toplantıda konuşan Ba-
kan Çelebi, yüzde enflas-
yon hedefinin geçerliliğini
koruduğunu söyledi.
TİM Başkanı Okan
Oğuz,2000 yılına iki yıl ka-
la. Türkiye'nin ekonomik,
politik ve sosyal açıdan ye-
niden yapılanmayı gerçek-
leştirmesinin kaçınılmaz bir
gereklilik olduğunu söyle-.
di. Oğuz, ekonominin yeni-
den yapılanmasında, özel-
leştirmenin gerçekleştiril-
mesi. vergi ve sosyal güven-
lik konulannda reform ya-
pılması, enflasyonla müca-
dele programmın kararlılık-
la uygulanması ve yatınm-
lann özendirilmesinin en
baştagelen konular olduğu-
nu belirtti.
'Üretim yerine rant'
Reel ekonominin bugün
önemli sıkıntılarla karsı
karşıya bulunduğunu belır-
ten Oğuz. "Üretim, yannm
ve istihdam yaratma önce-
liklerinin yerini rant ve ka-
yıt dışı faaliyeöer aiıyor" di-
yerek böylesı bir durumda
ihracatta yeniden bir sıçra-
ma yapabilmenin kısa vade-
de mümkün olmadığının
görüldüğunü söyledi.
Oğuz, yatınm yapmanm,
iiretimi arttırmanın önünde-
ki finansal sorunlann da bu
çerçevede değerlendirilip
çözülmesi gerektiğine işa-
retederek, "Dövizkredileri-
ne uygulanan faiz oranlan
yüzde 15'ler seviyesindedir.
Kredi gereksinimini vüzde 5
ile sağlayan rakiplerimizle
rekabet ermenin güçlüğünü
Martin Hardy, 'Hükümetin ciddi ve kararlı olduğu izlenimini aldık' dedi
IMF'den
6
sıcak' mesajlar
ANKARA (AA) - Uluslarara-
sı Para Fonu (IMF) Türkiye Ma-
sası Şefı Martin Hardy. Türki-
ye ile tzleme Programı Anlaş-
ması 'nın (StaffMonitored Prog-
ram), büyük bir olasılıkla. gele-
cek hafta sonuna kadar kabul
edilerek imzalanacağını tahmin
ettigını söyledi.
ABD'de olan Devlet Bakanı
Güneş Taner'in, IMF'deki te-
maslannın ardından. gelecek
hafta sonuna kadar. bu anlaşma-
nın detaylannın bitirilip uygula-
ma aşamasına gelineceğini söy-
leyen Hardy. "IMF, Türkiye ile
böyle bir anlaşma yapmayı kabul
eder. çünkii biz hükümetin enf-
lasyonu düşürmede ve ekonomik
programlan uygulamada ciddi
olduğunu gördük. Ankara'da
bulunduğumuz süre içinde hü-
kümetin karariı olduğu izlenimi
aldık" diye konuştu.
Martin Hardy, Ankara'daki
göriişmelerin son aşamasında,
fiO çı>lıİJi>l«>V SL.ff'1,- , ,r
,,,
• Türkiye ekonomisinin sorunları
konusunda yetennce bilgiye sahip
olduğunu vurgulayan Martin Hardy,
Türkiye'nin en önemli sorunu olarak
enflasyonu gördüğünü belirtti.
1999 bütçesine teknik olarak
baktıklannı, ama 1999 bütçesi
konusunda bir şey söylemek için
henüz erken olduğunu ifade ede-
rek. "1998 bütçesinin baa yön-
den gerçekleşmeierini gördükten
sonra, gelecek yıl bütçesi konu-
sunda birdeğertendirmeyapabi-
leceğimizi vurguladık" dedi.
İzleme Anlaşması'nın, prog-
rama tam olarak uyulması duru-
munda. Türkiye'nin içte ve dış-
ta kredibilitesini arttıracağını be-
lirten Hardy. İzleme Anlaşma-
sı'nın etkileri konusunda şunla-
n söyledi:
"Bence Türkiye, seçimlere gi-
decek bir ülke olarak, uluslara-
rası kredibilitesini artnrmaya ya-
rayacaken uygun anlaşmayı seç-
ti. tzleme Anlaşması ile Türkiye,
içeriye ve uluslararası topluma
'biz seçimlere rağmen uygula-
dığımız ekonomik politikadan
vazgeçmeyeceğiz' şekünde çok
güçlü bir mesaj veriyor."
Türkiye ekonomisinin sonın-
lan konusunda yetennce bilgiye
sahip olduğunu vurgulayan Mar-
tin Hardy, Türkiye'nin en önem-
li sorunu olarak enflasyonu gör-
düğünü belirtti.
Sosyal güvenlik reformu
Özelleştirmenin devam ettiği-
ni, vergi reform tasarısının da
parlamentoda görüşüldüğünü
hatırlatan Martin Hardy, sosyal
güvenlik reformu konusunda
şunları söyledi:
"Sos\al güvenlik konusu her
hükümet için zordur. En hassas
konulardan biridir. Mutlaka çö-
zümlenmesi de gerekir. Hükü-
met de bunun bilincinde. Bu ko-
nuda hükümetten henüz bir ga-
ranti almadık.
Bu reformun gerçekleştirilme-
sinin zoriuklannı biliyonız. Bu
nedenle, bu sorunun çözümün-
de. Türkiye'nin makul bir çö-
züm yolu bulacağına inanıyo-
ruz.""
Asyakrizi
Martin Hardy. Asya krizi ve
bu krizin Türkiye'ye olan etkile-
ri konusunda ise Asya krizinde,
Türkiye gibi gelişmekte olan ül-
kelerin ağır zararlar görmesine
karşın, Türkiye'nin, IMF'yi ve
herkesi şaşırtacak bir şekilde en
az zarargören ülkelerden biri ol-
duğunu vurguiadı.
Vergi yasa tasarısının 3 maddesi kabul edildi
Mecüs 7saatiboşahareadı
AMCARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMM Genel
Kurulu'nda
görüşülmesine geçen
hafta başlanan 'vergi
yasa tasarısı'nın
görüşülmesine dün de
devam edildi. Iktidar
milletvekillerinin gün
boyunca yeterli ilgiyi
göstermemesi,
muhalefetin sürekli
yoklama isteyerek
engelleme yapması
nedeniyle, ancak akşam
21.15 "te görüşmelerine
başlanan tasarının. 3
maddesi daha kabul
edildi. TBMM Genel
Kurulu, toplantı yeter
sayısı sağlanamadığı
içinsaat 14.00-19.00
arasındaki oturumunu
gerçekleştiremezken 4.
yoklamadan sonra saat
20.15'tetoplanabildi. 4.
yoklamada iktidar
milletvekillerinin salonu
doldurduğunu gören FP
Grup Başkanvekili
Lütfîi Esengün,
TBMM'nin bir
birleşiminde 4 kez
yoklama
yapılamayacağını ileri
sürerek itiraz etti. Ancak
birleşimi yöneten
TBMM Başkanvekili
L'luç Gürkan, daha
önceki uygulamalar
doğrultusunda
yoklamayı yaptınp
toplantıyı açtı.
Tasannın "özel
usulsüzlük cezası'
kesileceklerle ilgili
düzenlemeyi içeren 12.
maddesi de iktıdann
verdiği değişiklik
önergesi doğrultusunda
kabul edildi. Önerge ile
bu maddede öngörülen
cezalar aşağı çekilirken
'vergi kaçakçılığına
teşebbüs edenlere' de 75
milyon lira ceza
kesilmesi öngörüldü.
Kabul ediien maddeye
göre. belge basımı ile
ilgili bildirim görevini
tamamen veya kısmen
yerine getirmeyen
matbaa işletmecilerine
75 milyon. vergi kimlik
numarası ile işlem
yapan kuruluşlann bu
işlemlerle ilgili bilgileri
maliyeye bildirmemeleri
durumunda ise 75
milyon lira ceza
kesilecek. Bu kuruluşlar
da cezayı. cezaya neden
olan kişilere
yansıtabilecekler.
Aynca, Maliye
Bakanlığı'nın özel
işaretli görevlisinin
uyansına rağmen
aracını durdurmayan
araç sürücülerine de 75
milyon lira 'özel
usulsüzlük cezası'
kesilecek. Tasannın
kabul ediien 13.
maddesi ile de gelir ve
kurumlar vergisi
mükelleflerine bilgi
vermemeleri halinde
uygulanacak 'özel
usulsüzlük cezalan'
günün koşullanna göre
yeniden belirleniyor.
Tasannın kabul
ediien 14.
maddesinde vergi
kaçakçılığının tanımı
netleştiriliyor.
Bu madde uyannca.
sahte belge ve naylon
fatura kullanan
mükellefler, vergi
kaçakçılığı suçunda 18
aydan 3 > ıla kadar hapis
cezasına
çarptınlacaklar.
anlarmava herhalde gerek
yok" şeklinde konuştu.
Verilerın, dış ticaret açı-
ğının büyüdüğünü gösterdi-
ğini, bu yılın ilk dört ayın-
da ihracatın yüzde 2.3 ora-
nmda artarken ithalatın yüz-
de 5.4 büyüdüğünü anlatan
Oğuz, "Sadece nisan avi ra-
kamlanna baktığınuzda ih-
racat yüzde 11.8 azalırken,
ithalat yüzde 42 arnş gos-
termişrir. Gerek nisan ayın-
daki düşüş, gerekse ilk dört
aydaki hedeflerin altında
kalan trend. kanunca yeter-
li bir uyandır" dedi.
Türkiye Odalar ve Borsa-
lar Birliği Başkanı FuatMi-
ras. sıkuıtılann gidenlmesi
açısından düzenlenen top-
lantı lann yaranna değine-
rek devletin kurpolitikasmı
eleştirdi. Kur politikasının
ihracatın önündeki en bü-
yük sorun olduğunu dile ge-
tiren Miras, Gümrük Kanu-
nu'nun da bir an önce yasa-
laşması gerektiğini bildirdi.
Tablo gerçekçi değil'
lstanbul Ticaret Odası
Başkanı Mehmet Yıldınm.
enflasyonun en düşük sevi-
yelere indiği ayiarda oldu-
ğumuzu. ancak bunun enf-
lasyonu düşürmeyi başardı-
ğımız anlamına gelmediği-
ni belirtti. "Ekonomideçizi-
len pembe tablonun gerçegi
>ansıtöğına inanmı>orum"
dı>en Yıldınm. tunzm, in-
şaat ve tekstilde yaşanan sı-
kıntı lara rağmen ekonomi-
nin iyi gitmesinin mümkün
olmadığını ifade etti.
lstanbul Sanayi Odası
Başkanı^Hüsametrin Ka\i
de Bakan Çelebi'nin *tçpi-
yasada talep canlT şeklin-
deki açıklamasınm gerçeği
yansıtmadığını, şubattan bu
>ana iç piyasada daralma
görüldüğunü kaydetti. Üre-
timi kısarak iç piyasada ta-
lebin kısılamayacağını söy-
leyen Kavi, banka faizleri-
nin yüzde 12-17 arasında
değiştiğıni ve bunun üretimi
baltaladığmı belirtti.
Cep telefonlarında
mesleğe göre ücret
HAZALATE$ÇAKIR
GSM (cep telefonu) şe-
bekelerinin Türk Tele-
kom'dan Turkcell ve Tel-
sim firmalanna devrinin
ardından. her iki şirket cep
telefonu fiyatlannm düşü-
rülmesi yönündeki kam-
panyalannahız verdi.
Telsim bir kontürü 7600
lira olan ücretleri aşağı çe-
keceğini bildirdi. Meslek-
lere göre farklı fiyat uy-
gulamalan getireceklenni
açıklayan Telsim Pazarla-
ma Müdürü FethiyeTarat.
hafta sonu görüşmelerin-
de yüzde 50 indirim yapı-
lacağını belirtti.
Hükümete 1 milyar do-
largelir sağlayan GSM şe-
bekelerini özelleştirilme-
sinin ardından bu sektör-
deki rekabet de tırmandı.
Abone sayısının 1 milyon
70 bini bulduğu Türki-
ye'de iki GSM şebekesi
arasındaki rekabet. cep te-
lefon ücretlerinde ucuzlu-
ğu beraberinde getirdi.
Telsim Pazarlama Müdü-
rü Fethiye Tarat. cep tele-
fon görüşme ücretlerinde
önemli düşüşler yaşana-
cağını belirterek "Cep te-
lefonlannın satışındaki
düşüşe Turkcell'le birlikte
destek veriyoruz. Cumar-
tesi günü baslayan cihaz-
larla ilgili kampanv a şebe-
kelerin değil. Ericson In-
terline'nın kampanvası.
Her iki operatör şirkerin
de destek vermesi söz ko-
nusu. Bu kampanya ile il-
gili beklentiler telefon şir-
ketlerinin içinde bakmak
lazun"" diye konuştu.
Aboneük paketi
Tarat. bir kontürü 7 bin
600"e indirdiklerini anım-
satarak bundan sonra da
konuşma ücretleriyle ilgi-
li yeni abonelik paketle-
riyle düşmeler olacağını
kaydetti.
Abonelerin kendilerine
uygun paketi seçmek su-
retiyle indirimden yarar-
lanacağını belirten Tarat,
telesekreter. fax, data ihti-
yacı olmayanlann ihtiyaç-
lanna göre fiyat tarifesi
uygulanacağını açıkladı.
Abonelerin ayda ortala-
ma kaç dakika koDuşruk-
larına bakarak kullanma
alışkanlıklanna göre ken-
dine en uygun abonelik ti-
pini seçeceklerini bildirdi.
Bazı aboneliklerde de
sabit ücretin düşük, ko-
nuşma ücretinin yüksek
olacağını belinen Tarat.
"Bazjlannda da tersi ola-
cak. Yüzde SO'lere ^ r a n
indirimler var. Hafta son-
lan, belirii saatler arasın-
da bu indirim yapılıyor.
Yoğun görüşme saatleri-
nin dışında yapılacak. Ku-
rumiarda, büyük şirket-
lerde, topluca alımlarda
birtakım avantajiar ola-
cak" diye konuştu.
Mesleklere göre farklı
abonelik tipleri getirecek-
lerini belirten Tarat, "Ba-
kanlığa müracat ettik.
Karşıhklı görüşmeler sü-
rüyor. Bu arada ilk defa
yapılıyor. Türk Telekom
da bakanlık da bu konuda
tecrübeli değil. Karşıüklı
görüşmeleıie abone tehine
en dogrusunu bulmaya ça-
bşıyornz" diye konuştu.
Kayıt dışı ekonomîde lîderîz
• DPT'nin "kayıt dışı ekonomi "
raporuna göre OECD ülkelerinde
kayıt dışı ekonominin gayri safi
milli hasılaya oranı ortalama
yüzde 15 iken Türkiye'de vergi
yaklaşımıyla bakıldığında oran
yüzde 40.
ANKARA (AA) - Türkiye. enf-
iasyondan sonra kayıt dışı ekono-
mide de OECD'nin en sorunlu ül-
kesi oldu. Devlet Planlama Teşki-
latı'nın "kayıt dışı ekonomi" rapo-
runa göre, Türkiye"de kayıt dışı
ekonominin boyutlan. OECD ül-
kelerinin birçoğunun oldukça üs-
tünde bulunuyor.
Devlet Istatistik Enstitüsü Baş-
kanı'nın yüzde 50 olarak verdiği
kayıt dışı ekonominin Türkiye'de-
ki boyutu. DPT raporunda "vergi
yaklaşımıyla yüzde 40", bir başka
belirlemeye göre de "yasal olma-
van faaliyetier ile ga>riresmi eko-
nomi (ev ekonomisi) haricinde
jüzde 20" olarak veriliyor.
OECD ülkelerinde ise kayıt dı-
şı ekonominin gayri safi milli ha-
sılaya oranı ortalama yüzde 15 se-
viyesinde bulunuyor.
OECD içinde kayıt dışı ekono-
minin en düşük olduğu ülke Is-
viçre olarak belirlenirken, bu ül-
kede kayıt dışı ekonomi oranı
yüzde 7 seviyesinde bulunuyor.
ABD'de kayıt dışı ekonominin
yüzde 12.5, Japonya'da 12, Al-
manya'da 14.8, Fransa'da 15, ls-
panya'da 22.5, ltalya'da da yüzde
26 seviyesinde olduğu gözleniyor.
Bu ülkelerden. 6 yıllık süreçte.
kayıt dışı ekonominin boyutu açı-
sından en sorunlu ülke Ispanya ile
Italya olarak görülüyor.
Veriler, lspanya'da kayıt dışı
ekonominin gayn safi milli hası-
laya oranının 6 yıllık dönemde
yüzde 6.5'den 22. 5'e. ltalya'da
ise yüzde 11. 4'ten 26'ya yüksel-
dığini gözler önüne seriyor.
Yüksek enflasyon etkiü
Devlet Planlama Teşkilatı ra-
porunda, kayıt dışı ekonominin
ülkemizde ulaştığı boyut irdele-
nirken, yüksek enflasyonun da
bunda büyük etken olduğu belir-
tiliyor.
Rapora göre, enflasyon proble-
mi yaşamayan, ekonomik yapıla-
n oturmuş, kurumlan yerleşmiş
ülkelerde kayıt dışı ekonominin
kapsamı da bu sorunlan yaşayan
ülkelere göre daha düşük seyredi-
yor.
Kayıt dışı ekonominin önlen-
mesinin çağdaş devlet olmanın bir
gereği olduğu belirtilen DPT ra-
porunda, bu konuda şu görüşlere
yer verildi:
"Ekonomide sürekli yaşanan
yüksek enflasyon olgusu, kayıt dı-
şı ekonomiyi büyüten bir neden
olduğu gibi, aynı zamanda kayıt
dışı ekonomi de enflasyonun art-
masına neden olmaktadır. Bu ne-
denle, enflasyonun kontrol altına
alınmasına yönelik olarak uygula-
nacak politikalann, kayıt dışı eko-
nominin payının küçiiltülmesini
de hedeflemesi gerekmektedir.
Bütün bu olumsuzluklann orta-
dan kaldınlması ve kayıt dışı eko-
nomi>i ortadan kaldırmak için
toplumun tüm birimJeri çaba sarf
etmelidir."
Kayıt dışı ekonominin boyutu
Ulkeler GSMH
(Yüzde) içindeki Davı (%)
ABD
Almanya
Avusturya
Belçika
Danimarka
Fransa
Hollanda
Ingiltere
Irtanda
ispanya
isveç
isviçre
Italya
Japonya
. Kanada
Norveç
Türkiye
12.5
14.8
7.5
21.5
17.5
15.0
14.5
13.5
16.0
22.5
17.6
7.0
26.0
12.0
15.0
17.5
40.0*
*Vergi yaklaşımıyla
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Demekle Olunmuyor
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO'nun haziran ge-
nel kurul çalışmalan bizim için bir zamanlar önemli
idi. Birkaçını gazete adına izleyebilmiş, kimi evren-
sel değerler ve ölçülerin anlamını kavramaya çalış-
mıştım. Türkiye, 12 Eylül düzeni ile sendikal hak ve
özgürlüklerin ortadan kaldırılması nedeniyle ağır he-
sap veriyordu.
Aslını ararsanız bugün de degişen bir durum yok.
ILO'nun bu yıl yapı/an genel kurulunda da Türkiye'ye
üç aşağı beş yukan aynı nedenlerle hesap soruldu.
Durumunu düzeltmesi istendi. Türkiye her zaman
yaptığı üzere bu ytl da iyi niyetli olduğunu. bir şeyler
yapmaya çalıştığını söyleyip günü kurtarmaya bak-
tı. Yine sözlerini tutmamakla, oyalamakla, bir türlü
demokratikleşmemekle suçlandı.
Sendika başkanlan yine dünyanın en kalabalık he-
yetini oluşturarak ILO'nun kafeteryasından, üst kat-
lara, komisyon odalanna çıkmadan, işçi parası ile ku-
mar oynamanın, lüks, sefahat yaşamanın keyfıni çı-
kardılar. Türkiye açısından değişim, gözle görünme-
yen aşınma, kanıksama, hesap sorulmasına aldırma-
ma, sendikal yasaklara, sendikacının yozlaşması ile
atbaşı, biraz daha alışma olabilir.
Doğrusu izlemeden ulaşan kararlara, duyduklan-
mıza bakarak dünya ölçeğinde söyleyebileceklerimiz
de çok farkı değil. Dünya, sendikal haklann, emek
hakkının geriye gidişini, ILO sözleşmelerinin çiğnen-
mesini daha bir kaderci, kabulleniyor gibi.
Dahası kirli, çıkara dayalı siyaset, evrensel ilkele-
rin ikincil plana atılmasını getirebiliyor. Örneğin geç-
mişte ILO'ya getirebilmek için fazla sıkıştırılmayan,
sendikal hak ve özgürlüklerde tartışılamayacak Tür-
kiye'nin çok gerisindeki Iran, bu kez tamamen stya-
sal hesaplarla, hesap sorulacak ulkeler lıstesinden
çıkanlabiliyor. Gelişmiş Batı demokrasilerinin temsil-
cileri, petrol ve silah, ekonomik ticaret ilişkisinin kay-
gısında Iran'a hesap sormaktan kaçınıyorlar.
Küreselleşme, tek ideolojinin, azuluslu tekellerin,
dünya finans güçlerinin çıkarlannm egemen olduğu,
emekten yana örgütlenmelerin zayıfladığı bir süreç-
te, dünya ölçeğinde işsizlik, ücretlerin aşağı çekilme-
si, sendikasız, kayıt dışı, kara ekonomide çalıştırma,
haksız kazanç, vurgun. rüşvet, kara para.. olumsuz-
luklar katlanarak büyüyor. Insan haklan, özgürlükler,
demokrasi, insana ait güzel ne varsa, evrensel de-
ğerlerin korunması ise giderek zorlaşıyor.
Demokrasilerin ve özgürlüklerin korunması, de-
mokrat ve özgürlükten yana insan olmak, giderek an-
lamı, içi boşaltılan, ama daha çok kullanılan kavram-
lar haline geliyor.
Tabii ki bizi en çok bizde olanlar ilgilendiriyor. Biz-
de küreselleşmenin dayattığı düzen ile 12 Eylül dü-
zeninin çakışması, bütün olumsuzlukları ve gerçek-
lerin ters yüz edilmesini, tuzaklan, mayın tarfalannı
çoğaltmış bulunuyor.
Son günlerde giderek daha çok korkmamız gere-
ken söylemler, insan haklan, demokrasi, çağdaş uy-
garlık adına, küreselleşmenin dayatması olarak gün-
demimize giriyo-. Şeriatla ırkçılık, Türk-lslam sente-
zine ek olarak Kürt-lslam sentezi adına da yeni de-
mokrasi(î), insan haklan(!) ittifakları oluşturuyorlar. İn-
san haklan, demokrasi ve rejime en çok zarar veren,
özünü yok sayan, att kimliklere dayalı, insan hakla-
nnın, demokrasinin, rejimin karşıtı ideoloji ve ittifak-
lar başrollerde.
Çetelerie gurur duyuluyor, demokrasinin karşıtla-
n demokrasi adına alkışlanıyor.
İnsan haklannı, demokrasiyi, özgürlükleri kendi
adına sonuna kadar kullanmak, bunun için istemek
kolay ama gerçekten savunmak, gerçekten öyle ol-
mak çok zor.
Siz son günlerde en mağduru, gadre uğramışı oy-
nayan ve en çok insan hakkı, demokrasi savunan-
lardan bir tek şeriatçı cephesinden isim verin ki, ka-
muoyunun önünde çıkıp "Ben şeriata sadece özel
yaşamımda, inançlanmın gereği sahip çıkıyorum.
Şeriat düzeninin iktidar olmasının, devlet düzenine
egemen kılınmasının, insan haklan, gerçek demok-
rasi ile çatıştığını kabul ediyorum. Demokrasiye, in-
san haklarına inancımın gereği olarak da şeriatın ik-
tidar için örgüt/enmesine karşı çıkıyorum.." anlamı-
na gelebilecek, demokratlaştıklannın göstergesi söz-
ler söylemiş olsun.
Ne yazık ki söylemlerinde alt kimlikleri ağızlanndan
düşürmeyen, insan haklan ile özgürlükleri ayrımcı-
lıkla karıştıran, ideolojileri unutup alt kimliklere sığın-
mış olanlann tümü için de aynı gerçekler geçerli. İn-
san haklan ve demokrasi sadece sığınma ve savun-
ma aracı. Başkalan için demokrat olmaya gelince iş-
\et karışıyor.
Bu böyle olduğu için Türkiye'de hâlâ çetelerle he-
saplaşılamıyor, hâlâ düşünce suç olmaktan çıkanla-
mıyor, hâlâ 12 Eylül'ün yasaklı anayasal ve yasal dü-
zeni çakıldığı yerde, yaşamımızı karabasana çeviri-
yor..
Söylemesi kolay ama gerçekten özgürtüklerle ayı-
nmcılığı karıştırmamak, gerçekten demokrat, insan
hakları savunucusu olmak zor.
Electrolıvc Türkiye'de
yoUrımplanhyor
FATMA KOŞAR
Buradaki şirketini Av-
rupa örgütlenmesine ala-
rak Türkiye'yi "yeni pa-
zar" kategorisinden çıka-
ran Electrolu.x Türkiye
Grubu Genel Müdürü
Nazım Çmar, Peg-Profi-
lo ve Bosch-Siemens ta-
rafından üretilen AEG
ürünleriyle başının dertte
olduğunu söyledi.
Çınar. geçen yıl
AEG'yi çatısı altına ala-
rak "tek finna, çifit mar-
ka" anlayışmı oluşturan
Electrolux'ün, AEG'nin
üretimi ve satışına başla-
madan önce söz konusu
gruplarca üretilen AEG
ürünleriyle ilgili tüketici
şikâyetlerini çözmek zo-
runda kaldığını belirtti.
Hedeforta gelirtüer
Electrolux ürünlerinin
Türkiye'de sadece üst ge-
lir grubuna hitap etmek-
ten çıktığını, artık orta ge-
lir grubu tarafından da
alındığını belirten Elect-
rolux Türkiye Grubu Ge-
nel Müdürü Çınar, Sana-
yi ve Ticaret Bakanlı-
ğı'nın satılan dayanıklı
mallara 10 yıl boyunca
yedek parça ve servis sağ-
lama zorunluluğu getirdi-
ğini, bu nedenle tüketici
şikâyetlerini çözme ko-
nusunda yetkili kılınma-
dıklannı belirtti.
Çınar. "Ancak. Bosch
ve Profîlo gnıplan ilgilen-
miyor. Bu nedenle marka-
nın zedelenmemesi için
tüketici mağduriyetini biz
giderijoruz" dedi.
200Ö'liyılIardadahada
kızışacak rekabete hazır
olduklannı ifade eden Çı-
nar. "Pazara sağlam oru-
ranlar pazan paylaşacak.
ElectrolUY. kendisine en
yakın rakiplerden S-6 >ıl
daha ileri teknoloji kulla-
myor. Gelecekte rekabeti;
kalite, sunulan satış son-
rası hizmetler belirleye-
cek" diyerek, Türkiye'de
yüzde 5.8 civanndaki pa-
zarpaylannı yüzde 10'u-
nun üzerine çıkarmayı
hedeflediklerini dile ge-
tirdi.
Çınar, pazar payının is-
tenen seviyeye çıkanlma-
sından sonra, Türkiye'de
yatınm planlannın haya-
tageçirilebileceğini ifade
etti.