22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 3 HAZİRAN 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 ŞİRKETLERDEN • TELSİM,1998sonu i«^in belirlediği 80 ili lcıapsama hedefini yılın oaiasmdayakaladı. Yeni lcnırulan radyo baz istasyonu ile Tunceli'yi de k—apsama alanı içine alan Tîeİsim. haziran ayında 80 ilrin tamamına ulaştı. • AKBANK. kuruluşunun 50'inci vıidönüınönde "1948'den İ998'e Akbank Tarihi-Bir Gelecegin Geçmişi" adh kitabını yayıniladı. Kitap, 1948 yüıiıda Adana'da bir yerel banka olarak kunılan Akbank'ın50yıllık öyküsünü. aynı dönem içindeki ekonomik ve siyasi konjonktürle bağlanblı olarak ek alıyor. • LtKOM GRUP, beş yıldır üzerinde çalıştığı GUSTO Yönetim Bilgi Sistemi Yazılımı'nı temmuz ayında Türkiye ve dünya pazarianna sunuyor. • KOMİLİ, yüzde 100 bitkisel sabunlanyla dünya piyasasında önemli bir adım atarak yeni ürünlerini Rusya'da rekJam kampanyalanyla tamtıyor. Haziran ayı sonuna kadar sürecek reklam kampanyası, ORT, NTVgjbiRusuİusaJ kanallannın yanı sıra, Moskova ve çevresinde izlenen TV Center ve STS gibi kanallarda gösterüiyor. • TÜRK HAVA YOLLARI'nın sipariş eîfigi 26 737-800, „,_,,.. uçağından birincisi, Seattle Renton'daki Boeing fabrikasında son üretim hattına girdi. • RİNSO, gelecegin sorumlu, sağlıkü, akılh yetiskinleri olmaya hazırianan çocuklar ve onlann aileleri için bir etkinlik düzenledi. Şirket, klasikieşmiş masallann canlandınldığı gösteriler eşliğinde temiztik ile düzen konusunu sunuyor. • MICROSOFT, Windows 98'i bu hafta piyasaya sunmaya hazırlaruyor. Windows 98, daha hızlı sabit diskte daha az yer kaplıyor ve Internet erişimini kolaylaştınyor. Windows 98, tüm dünya ile aynı anda Türkiye'ye geliyor. • TOPRAKSERAMİK, Talya'yı benzersiz güzeüigi ile banyolara sunuyor. Tezgâh üstü ve alb, konsollu lavabo tipleri. etajer tipleri, asma ve duvara sıfır klozet tipleri ve pisuardan oluşan Talya serisi ipek beyazdan Ege yeşiline kadar uzanan dinlendirici renk yelpazesinde banyolara buzur kaüyor. • J.B WINDSURF CUP, Club Armonia sahilindeki Yanş Ofisi'nde yapılıyor. Türkiye Yelken Federasyonu'nun denetiminde gerçekleştirilecek Funboard Yanşçılan için Bodrum Akyarlar Club Armonia'da buluşuluyor. • AUER'in, "saadet, sevgi ve sevinç" adı verilen firuı modeUeri 34'üncû yülannı doldurdu. tlk üretilen fınnlardan biri, Roma'mn jstanbul'daki "Lezzetin Öyküsü" adh sergisinde sunuidu. Çeşitli sektör temsilcileri, 8. İhracat Koordinasyon Toplantısı'nda sıkıntılannı dile getirdiler: Ekoııoıııik tablo pembe değilEkonomi Servisi - Dış Tı- caret Müsteşarlığı (DTM) ile Türkiye Ihracatçılar Meclisi'nin (TfM)organize ettiği "İhracat Koordinas- yon Toplanöları"nın seki- zincisinde, sektörler sıkıntı- da olduklannı dile getirdı Sıkıntı varken, ekonominın iyi durumda olamayacağı- nın altını çizen çeşitli sektör temsilcileri, toplantıva ka- tılanDevletBakanı IşınÇe- lebi'ye. "Bulunduğumuz durum yanlışlıklan kaJdır- maz" mesajını verdi. Istanbul'da Ceylan Inter- continantel Otel'de gerçek- leştirilen 8. thracat Koordi- nasyon toplantısına, Devlet Bakanı Işın Çelebi'nin yanı sıra Dış Ticaret Müsteşarı Ya>iız Ege. KİT Genel Mü- dürii Ayşe Dönmezer, Güm- • Devlet Bakanı Işın Çelebi, DTM ve TİM'in düzenlediği "İhracat Koordinasyon Toplantısfnda, sıkıntı varken ekonominin iyi durumda olamayacağının altmı çizen çeşitli sektör temsilcilerine, "Bulunduğumuz durum yanhşlıklan kaldırmaz" mesajı verdi. Sektör temsilcileri ise tablonun gerçekçi olmadığı görüşünde ısrar etti. rükler Genel Müdür Yar- dımcısı CahinAncın, Exim- bank Genel Müdürii Ahmet Kılıçaslan, Dış Ticaret Ge- nel Müdürü Gani Duru da katıldılar. Aynca toplantıya, ihracatçı birliklerinin baş- kanlan ve TÜSİAD adına MehmetŞuhubikatıldı. Toplantıda konuşan Ba- kan Çelebi, yüzde enflas- yon hedefinin geçerliliğini koruduğunu söyledi. TİM Başkanı Okan Oğuz,2000 yılına iki yıl ka- la. Türkiye'nin ekonomik, politik ve sosyal açıdan ye- niden yapılanmayı gerçek- leştirmesinin kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu söyle-. di. Oğuz, ekonominin yeni- den yapılanmasında, özel- leştirmenin gerçekleştiril- mesi. vergi ve sosyal güven- lik konulannda reform ya- pılması, enflasyonla müca- dele programmın kararlılık- la uygulanması ve yatınm- lann özendirilmesinin en baştagelen konular olduğu- nu belirtti. 'Üretim yerine rant' Reel ekonominin bugün önemli sıkıntılarla karsı karşıya bulunduğunu belır- ten Oğuz. "Üretim, yannm ve istihdam yaratma önce- liklerinin yerini rant ve ka- yıt dışı faaliyeöer aiıyor" di- yerek böylesı bir durumda ihracatta yeniden bir sıçra- ma yapabilmenin kısa vade- de mümkün olmadığının görüldüğunü söyledi. Oğuz, yatınm yapmanm, iiretimi arttırmanın önünde- ki finansal sorunlann da bu çerçevede değerlendirilip çözülmesi gerektiğine işa- retederek, "Dövizkredileri- ne uygulanan faiz oranlan yüzde 15'ler seviyesindedir. Kredi gereksinimini vüzde 5 ile sağlayan rakiplerimizle rekabet ermenin güçlüğünü Martin Hardy, 'Hükümetin ciddi ve kararlı olduğu izlenimini aldık' dedi IMF'den 6 sıcak' mesajlar ANKARA (AA) - Uluslarara- sı Para Fonu (IMF) Türkiye Ma- sası Şefı Martin Hardy. Türki- ye ile tzleme Programı Anlaş- ması 'nın (StaffMonitored Prog- ram), büyük bir olasılıkla. gele- cek hafta sonuna kadar kabul edilerek imzalanacağını tahmin ettigını söyledi. ABD'de olan Devlet Bakanı Güneş Taner'in, IMF'deki te- maslannın ardından. gelecek hafta sonuna kadar. bu anlaşma- nın detaylannın bitirilip uygula- ma aşamasına gelineceğini söy- leyen Hardy. "IMF, Türkiye ile böyle bir anlaşma yapmayı kabul eder. çünkii biz hükümetin enf- lasyonu düşürmede ve ekonomik programlan uygulamada ciddi olduğunu gördük. Ankara'da bulunduğumuz süre içinde hü- kümetin karariı olduğu izlenimi aldık" diye konuştu. Martin Hardy, Ankara'daki göriişmelerin son aşamasında, fiO çı>lıİJi>l«>V SL.ff'1,- , ,r ,,, • Türkiye ekonomisinin sorunları konusunda yetennce bilgiye sahip olduğunu vurgulayan Martin Hardy, Türkiye'nin en önemli sorunu olarak enflasyonu gördüğünü belirtti. 1999 bütçesine teknik olarak baktıklannı, ama 1999 bütçesi konusunda bir şey söylemek için henüz erken olduğunu ifade ede- rek. "1998 bütçesinin baa yön- den gerçekleşmeierini gördükten sonra, gelecek yıl bütçesi konu- sunda birdeğertendirmeyapabi- leceğimizi vurguladık" dedi. İzleme Anlaşması'nın, prog- rama tam olarak uyulması duru- munda. Türkiye'nin içte ve dış- ta kredibilitesini arttıracağını be- lirten Hardy. İzleme Anlaşma- sı'nın etkileri konusunda şunla- n söyledi: "Bence Türkiye, seçimlere gi- decek bir ülke olarak, uluslara- rası kredibilitesini artnrmaya ya- rayacaken uygun anlaşmayı seç- ti. tzleme Anlaşması ile Türkiye, içeriye ve uluslararası topluma 'biz seçimlere rağmen uygula- dığımız ekonomik politikadan vazgeçmeyeceğiz' şekünde çok güçlü bir mesaj veriyor." Türkiye ekonomisinin sonın- lan konusunda yetennce bilgiye sahip olduğunu vurgulayan Mar- tin Hardy, Türkiye'nin en önem- li sorunu olarak enflasyonu gör- düğünü belirtti. Sosyal güvenlik reformu Özelleştirmenin devam ettiği- ni, vergi reform tasarısının da parlamentoda görüşüldüğünü hatırlatan Martin Hardy, sosyal güvenlik reformu konusunda şunları söyledi: "Sos\al güvenlik konusu her hükümet için zordur. En hassas konulardan biridir. Mutlaka çö- zümlenmesi de gerekir. Hükü- met de bunun bilincinde. Bu ko- nuda hükümetten henüz bir ga- ranti almadık. Bu reformun gerçekleştirilme- sinin zoriuklannı biliyonız. Bu nedenle, bu sorunun çözümün- de. Türkiye'nin makul bir çö- züm yolu bulacağına inanıyo- ruz."" Asyakrizi Martin Hardy. Asya krizi ve bu krizin Türkiye'ye olan etkile- ri konusunda ise Asya krizinde, Türkiye gibi gelişmekte olan ül- kelerin ağır zararlar görmesine karşın, Türkiye'nin, IMF'yi ve herkesi şaşırtacak bir şekilde en az zarargören ülkelerden biri ol- duğunu vurguiadı. Vergi yasa tasarısının 3 maddesi kabul edildi Mecüs 7saatiboşahareadı AMCARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesine geçen hafta başlanan 'vergi yasa tasarısı'nın görüşülmesine dün de devam edildi. Iktidar milletvekillerinin gün boyunca yeterli ilgiyi göstermemesi, muhalefetin sürekli yoklama isteyerek engelleme yapması nedeniyle, ancak akşam 21.15 "te görüşmelerine başlanan tasarının. 3 maddesi daha kabul edildi. TBMM Genel Kurulu, toplantı yeter sayısı sağlanamadığı içinsaat 14.00-19.00 arasındaki oturumunu gerçekleştiremezken 4. yoklamadan sonra saat 20.15'tetoplanabildi. 4. yoklamada iktidar milletvekillerinin salonu doldurduğunu gören FP Grup Başkanvekili Lütfîi Esengün, TBMM'nin bir birleşiminde 4 kez yoklama yapılamayacağını ileri sürerek itiraz etti. Ancak birleşimi yöneten TBMM Başkanvekili L'luç Gürkan, daha önceki uygulamalar doğrultusunda yoklamayı yaptınp toplantıyı açtı. Tasannın "özel usulsüzlük cezası' kesileceklerle ilgili düzenlemeyi içeren 12. maddesi de iktıdann verdiği değişiklik önergesi doğrultusunda kabul edildi. Önerge ile bu maddede öngörülen cezalar aşağı çekilirken 'vergi kaçakçılığına teşebbüs edenlere' de 75 milyon lira ceza kesilmesi öngörüldü. Kabul ediien maddeye göre. belge basımı ile ilgili bildirim görevini tamamen veya kısmen yerine getirmeyen matbaa işletmecilerine 75 milyon. vergi kimlik numarası ile işlem yapan kuruluşlann bu işlemlerle ilgili bilgileri maliyeye bildirmemeleri durumunda ise 75 milyon lira ceza kesilecek. Bu kuruluşlar da cezayı. cezaya neden olan kişilere yansıtabilecekler. Aynca, Maliye Bakanlığı'nın özel işaretli görevlisinin uyansına rağmen aracını durdurmayan araç sürücülerine de 75 milyon lira 'özel usulsüzlük cezası' kesilecek. Tasannın kabul ediien 13. maddesi ile de gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bilgi vermemeleri halinde uygulanacak 'özel usulsüzlük cezalan' günün koşullanna göre yeniden belirleniyor. Tasannın kabul ediien 14. maddesinde vergi kaçakçılığının tanımı netleştiriliyor. Bu madde uyannca. sahte belge ve naylon fatura kullanan mükellefler, vergi kaçakçılığı suçunda 18 aydan 3 > ıla kadar hapis cezasına çarptınlacaklar. anlarmava herhalde gerek yok" şeklinde konuştu. Verilerın, dış ticaret açı- ğının büyüdüğünü gösterdi- ğini, bu yılın ilk dört ayın- da ihracatın yüzde 2.3 ora- nmda artarken ithalatın yüz- de 5.4 büyüdüğünü anlatan Oğuz, "Sadece nisan avi ra- kamlanna baktığınuzda ih- racat yüzde 11.8 azalırken, ithalat yüzde 42 arnş gos- termişrir. Gerek nisan ayın- daki düşüş, gerekse ilk dört aydaki hedeflerin altında kalan trend. kanunca yeter- li bir uyandır" dedi. Türkiye Odalar ve Borsa- lar Birliği Başkanı FuatMi- ras. sıkuıtılann gidenlmesi açısından düzenlenen top- lantı lann yaranna değine- rek devletin kurpolitikasmı eleştirdi. Kur politikasının ihracatın önündeki en bü- yük sorun olduğunu dile ge- tiren Miras, Gümrük Kanu- nu'nun da bir an önce yasa- laşması gerektiğini bildirdi. Tablo gerçekçi değil' lstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldınm. enflasyonun en düşük sevi- yelere indiği ayiarda oldu- ğumuzu. ancak bunun enf- lasyonu düşürmeyi başardı- ğımız anlamına gelmediği- ni belirtti. "Ekonomideçizi- len pembe tablonun gerçegi >ansıtöğına inanmı>orum" dı>en Yıldınm. tunzm, in- şaat ve tekstilde yaşanan sı- kıntı lara rağmen ekonomi- nin iyi gitmesinin mümkün olmadığını ifade etti. lstanbul Sanayi Odası Başkanı^Hüsametrin Ka\i de Bakan Çelebi'nin *tçpi- yasada talep canlT şeklin- deki açıklamasınm gerçeği yansıtmadığını, şubattan bu >ana iç piyasada daralma görüldüğunü kaydetti. Üre- timi kısarak iç piyasada ta- lebin kısılamayacağını söy- leyen Kavi, banka faizleri- nin yüzde 12-17 arasında değiştiğıni ve bunun üretimi baltaladığmı belirtti. Cep telefonlarında mesleğe göre ücret HAZALATE$ÇAKIR GSM (cep telefonu) şe- bekelerinin Türk Tele- kom'dan Turkcell ve Tel- sim firmalanna devrinin ardından. her iki şirket cep telefonu fiyatlannm düşü- rülmesi yönündeki kam- panyalannahız verdi. Telsim bir kontürü 7600 lira olan ücretleri aşağı çe- keceğini bildirdi. Meslek- lere göre farklı fiyat uy- gulamalan getireceklenni açıklayan Telsim Pazarla- ma Müdürü FethiyeTarat. hafta sonu görüşmelerin- de yüzde 50 indirim yapı- lacağını belirtti. Hükümete 1 milyar do- largelir sağlayan GSM şe- bekelerini özelleştirilme- sinin ardından bu sektör- deki rekabet de tırmandı. Abone sayısının 1 milyon 70 bini bulduğu Türki- ye'de iki GSM şebekesi arasındaki rekabet. cep te- lefon ücretlerinde ucuzlu- ğu beraberinde getirdi. Telsim Pazarlama Müdü- rü Fethiye Tarat. cep tele- fon görüşme ücretlerinde önemli düşüşler yaşana- cağını belirterek "Cep te- lefonlannın satışındaki düşüşe Turkcell'le birlikte destek veriyoruz. Cumar- tesi günü baslayan cihaz- larla ilgili kampanv a şebe- kelerin değil. Ericson In- terline'nın kampanvası. Her iki operatör şirkerin de destek vermesi söz ko- nusu. Bu kampanya ile il- gili beklentiler telefon şir- ketlerinin içinde bakmak lazun"" diye konuştu. Aboneük paketi Tarat. bir kontürü 7 bin 600"e indirdiklerini anım- satarak bundan sonra da konuşma ücretleriyle ilgi- li yeni abonelik paketle- riyle düşmeler olacağını kaydetti. Abonelerin kendilerine uygun paketi seçmek su- retiyle indirimden yarar- lanacağını belirten Tarat, telesekreter. fax, data ihti- yacı olmayanlann ihtiyaç- lanna göre fiyat tarifesi uygulanacağını açıkladı. Abonelerin ayda ortala- ma kaç dakika koDuşruk- larına bakarak kullanma alışkanlıklanna göre ken- dine en uygun abonelik ti- pini seçeceklerini bildirdi. Bazı aboneliklerde de sabit ücretin düşük, ko- nuşma ücretinin yüksek olacağını belinen Tarat. "Bazjlannda da tersi ola- cak. Yüzde SO'lere ^ r a n indirimler var. Hafta son- lan, belirii saatler arasın- da bu indirim yapılıyor. Yoğun görüşme saatleri- nin dışında yapılacak. Ku- rumiarda, büyük şirket- lerde, topluca alımlarda birtakım avantajiar ola- cak" diye konuştu. Mesleklere göre farklı abonelik tipleri getirecek- lerini belirten Tarat, "Ba- kanlığa müracat ettik. Karşıhklı görüşmeler sü- rüyor. Bu arada ilk defa yapılıyor. Türk Telekom da bakanlık da bu konuda tecrübeli değil. Karşıüklı görüşmeleıie abone tehine en dogrusunu bulmaya ça- bşıyornz" diye konuştu. Kayıt dışı ekonomîde lîderîz • DPT'nin "kayıt dışı ekonomi " raporuna göre OECD ülkelerinde kayıt dışı ekonominin gayri safi milli hasılaya oranı ortalama yüzde 15 iken Türkiye'de vergi yaklaşımıyla bakıldığında oran yüzde 40. ANKARA (AA) - Türkiye. enf- iasyondan sonra kayıt dışı ekono- mide de OECD'nin en sorunlu ül- kesi oldu. Devlet Planlama Teşki- latı'nın "kayıt dışı ekonomi" rapo- runa göre, Türkiye"de kayıt dışı ekonominin boyutlan. OECD ül- kelerinin birçoğunun oldukça üs- tünde bulunuyor. Devlet Istatistik Enstitüsü Baş- kanı'nın yüzde 50 olarak verdiği kayıt dışı ekonominin Türkiye'de- ki boyutu. DPT raporunda "vergi yaklaşımıyla yüzde 40", bir başka belirlemeye göre de "yasal olma- van faaliyetier ile ga>riresmi eko- nomi (ev ekonomisi) haricinde jüzde 20" olarak veriliyor. OECD ülkelerinde ise kayıt dı- şı ekonominin gayri safi milli ha- sılaya oranı ortalama yüzde 15 se- viyesinde bulunuyor. OECD içinde kayıt dışı ekono- minin en düşük olduğu ülke Is- viçre olarak belirlenirken, bu ül- kede kayıt dışı ekonomi oranı yüzde 7 seviyesinde bulunuyor. ABD'de kayıt dışı ekonominin yüzde 12.5, Japonya'da 12, Al- manya'da 14.8, Fransa'da 15, ls- panya'da 22.5, ltalya'da da yüzde 26 seviyesinde olduğu gözleniyor. Bu ülkelerden. 6 yıllık süreçte. kayıt dışı ekonominin boyutu açı- sından en sorunlu ülke Ispanya ile Italya olarak görülüyor. Veriler, lspanya'da kayıt dışı ekonominin gayn safi milli hası- laya oranının 6 yıllık dönemde yüzde 6.5'den 22. 5'e. ltalya'da ise yüzde 11. 4'ten 26'ya yüksel- dığini gözler önüne seriyor. Yüksek enflasyon etkiü Devlet Planlama Teşkilatı ra- porunda, kayıt dışı ekonominin ülkemizde ulaştığı boyut irdele- nirken, yüksek enflasyonun da bunda büyük etken olduğu belir- tiliyor. Rapora göre, enflasyon proble- mi yaşamayan, ekonomik yapıla- n oturmuş, kurumlan yerleşmiş ülkelerde kayıt dışı ekonominin kapsamı da bu sorunlan yaşayan ülkelere göre daha düşük seyredi- yor. Kayıt dışı ekonominin önlen- mesinin çağdaş devlet olmanın bir gereği olduğu belirtilen DPT ra- porunda, bu konuda şu görüşlere yer verildi: "Ekonomide sürekli yaşanan yüksek enflasyon olgusu, kayıt dı- şı ekonomiyi büyüten bir neden olduğu gibi, aynı zamanda kayıt dışı ekonomi de enflasyonun art- masına neden olmaktadır. Bu ne- denle, enflasyonun kontrol altına alınmasına yönelik olarak uygula- nacak politikalann, kayıt dışı eko- nominin payının küçiiltülmesini de hedeflemesi gerekmektedir. Bütün bu olumsuzluklann orta- dan kaldınlması ve kayıt dışı eko- nomi>i ortadan kaldırmak için toplumun tüm birimJeri çaba sarf etmelidir." Kayıt dışı ekonominin boyutu Ulkeler GSMH (Yüzde) içindeki Davı (%) ABD Almanya Avusturya Belçika Danimarka Fransa Hollanda Ingiltere Irtanda ispanya isveç isviçre Italya Japonya . Kanada Norveç Türkiye 12.5 14.8 7.5 21.5 17.5 15.0 14.5 13.5 16.0 22.5 17.6 7.0 26.0 12.0 15.0 17.5 40.0* *Vergi yaklaşımıyla İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Demekle Olunmuyor Uluslararası Çalışma Örgütü ILO'nun haziran ge- nel kurul çalışmalan bizim için bir zamanlar önemli idi. Birkaçını gazete adına izleyebilmiş, kimi evren- sel değerler ve ölçülerin anlamını kavramaya çalış- mıştım. Türkiye, 12 Eylül düzeni ile sendikal hak ve özgürlüklerin ortadan kaldırılması nedeniyle ağır he- sap veriyordu. Aslını ararsanız bugün de degişen bir durum yok. ILO'nun bu yıl yapı/an genel kurulunda da Türkiye'ye üç aşağı beş yukan aynı nedenlerle hesap soruldu. Durumunu düzeltmesi istendi. Türkiye her zaman yaptığı üzere bu ytl da iyi niyetli olduğunu. bir şeyler yapmaya çalıştığını söyleyip günü kurtarmaya bak- tı. Yine sözlerini tutmamakla, oyalamakla, bir türlü demokratikleşmemekle suçlandı. Sendika başkanlan yine dünyanın en kalabalık he- yetini oluşturarak ILO'nun kafeteryasından, üst kat- lara, komisyon odalanna çıkmadan, işçi parası ile ku- mar oynamanın, lüks, sefahat yaşamanın keyfıni çı- kardılar. Türkiye açısından değişim, gözle görünme- yen aşınma, kanıksama, hesap sorulmasına aldırma- ma, sendikal yasaklara, sendikacının yozlaşması ile atbaşı, biraz daha alışma olabilir. Doğrusu izlemeden ulaşan kararlara, duyduklan- mıza bakarak dünya ölçeğinde söyleyebileceklerimiz de çok farkı değil. Dünya, sendikal haklann, emek hakkının geriye gidişini, ILO sözleşmelerinin çiğnen- mesini daha bir kaderci, kabulleniyor gibi. Dahası kirli, çıkara dayalı siyaset, evrensel ilkele- rin ikincil plana atılmasını getirebiliyor. Örneğin geç- mişte ILO'ya getirebilmek için fazla sıkıştırılmayan, sendikal hak ve özgürlüklerde tartışılamayacak Tür- kiye'nin çok gerisindeki Iran, bu kez tamamen stya- sal hesaplarla, hesap sorulacak ulkeler lıstesinden çıkanlabiliyor. Gelişmiş Batı demokrasilerinin temsil- cileri, petrol ve silah, ekonomik ticaret ilişkisinin kay- gısında Iran'a hesap sormaktan kaçınıyorlar. Küreselleşme, tek ideolojinin, azuluslu tekellerin, dünya finans güçlerinin çıkarlannm egemen olduğu, emekten yana örgütlenmelerin zayıfladığı bir süreç- te, dünya ölçeğinde işsizlik, ücretlerin aşağı çekilme- si, sendikasız, kayıt dışı, kara ekonomide çalıştırma, haksız kazanç, vurgun. rüşvet, kara para.. olumsuz- luklar katlanarak büyüyor. Insan haklan, özgürlükler, demokrasi, insana ait güzel ne varsa, evrensel de- ğerlerin korunması ise giderek zorlaşıyor. Demokrasilerin ve özgürlüklerin korunması, de- mokrat ve özgürlükten yana insan olmak, giderek an- lamı, içi boşaltılan, ama daha çok kullanılan kavram- lar haline geliyor. Tabii ki bizi en çok bizde olanlar ilgilendiriyor. Biz- de küreselleşmenin dayattığı düzen ile 12 Eylül dü- zeninin çakışması, bütün olumsuzlukları ve gerçek- lerin ters yüz edilmesini, tuzaklan, mayın tarfalannı çoğaltmış bulunuyor. Son günlerde giderek daha çok korkmamız gere- ken söylemler, insan haklan, demokrasi, çağdaş uy- garlık adına, küreselleşmenin dayatması olarak gün- demimize giriyo-. Şeriatla ırkçılık, Türk-lslam sente- zine ek olarak Kürt-lslam sentezi adına da yeni de- mokrasi(î), insan haklan(!) ittifakları oluşturuyorlar. İn- san haklan, demokrasi ve rejime en çok zarar veren, özünü yok sayan, att kimliklere dayalı, insan hakla- nnın, demokrasinin, rejimin karşıtı ideoloji ve ittifak- lar başrollerde. Çetelerie gurur duyuluyor, demokrasinin karşıtla- n demokrasi adına alkışlanıyor. İnsan haklannı, demokrasiyi, özgürlükleri kendi adına sonuna kadar kullanmak, bunun için istemek kolay ama gerçekten savunmak, gerçekten öyle ol- mak çok zor. Siz son günlerde en mağduru, gadre uğramışı oy- nayan ve en çok insan hakkı, demokrasi savunan- lardan bir tek şeriatçı cephesinden isim verin ki, ka- muoyunun önünde çıkıp "Ben şeriata sadece özel yaşamımda, inançlanmın gereği sahip çıkıyorum. Şeriat düzeninin iktidar olmasının, devlet düzenine egemen kılınmasının, insan haklan, gerçek demok- rasi ile çatıştığını kabul ediyorum. Demokrasiye, in- san haklarına inancımın gereği olarak da şeriatın ik- tidar için örgüt/enmesine karşı çıkıyorum.." anlamı- na gelebilecek, demokratlaştıklannın göstergesi söz- ler söylemiş olsun. Ne yazık ki söylemlerinde alt kimlikleri ağızlanndan düşürmeyen, insan haklan ile özgürlükleri ayrımcı- lıkla karıştıran, ideolojileri unutup alt kimliklere sığın- mış olanlann tümü için de aynı gerçekler geçerli. İn- san haklan ve demokrasi sadece sığınma ve savun- ma aracı. Başkalan için demokrat olmaya gelince iş- \et karışıyor. Bu böyle olduğu için Türkiye'de hâlâ çetelerle he- saplaşılamıyor, hâlâ düşünce suç olmaktan çıkanla- mıyor, hâlâ 12 Eylül'ün yasaklı anayasal ve yasal dü- zeni çakıldığı yerde, yaşamımızı karabasana çeviri- yor.. Söylemesi kolay ama gerçekten özgürtüklerle ayı- nmcılığı karıştırmamak, gerçekten demokrat, insan hakları savunucusu olmak zor. Electrolıvc Türkiye'de yoUrımplanhyor FATMA KOŞAR Buradaki şirketini Av- rupa örgütlenmesine ala- rak Türkiye'yi "yeni pa- zar" kategorisinden çıka- ran Electrolu.x Türkiye Grubu Genel Müdürü Nazım Çmar, Peg-Profi- lo ve Bosch-Siemens ta- rafından üretilen AEG ürünleriyle başının dertte olduğunu söyledi. Çınar. geçen yıl AEG'yi çatısı altına ala- rak "tek finna, çifit mar- ka" anlayışmı oluşturan Electrolux'ün, AEG'nin üretimi ve satışına başla- madan önce söz konusu gruplarca üretilen AEG ürünleriyle ilgili tüketici şikâyetlerini çözmek zo- runda kaldığını belirtti. Hedeforta gelirtüer Electrolux ürünlerinin Türkiye'de sadece üst ge- lir grubuna hitap etmek- ten çıktığını, artık orta ge- lir grubu tarafından da alındığını belirten Elect- rolux Türkiye Grubu Ge- nel Müdürü Çınar, Sana- yi ve Ticaret Bakanlı- ğı'nın satılan dayanıklı mallara 10 yıl boyunca yedek parça ve servis sağ- lama zorunluluğu getirdi- ğini, bu nedenle tüketici şikâyetlerini çözme ko- nusunda yetkili kılınma- dıklannı belirtti. Çınar. "Ancak. Bosch ve Profîlo gnıplan ilgilen- miyor. Bu nedenle marka- nın zedelenmemesi için tüketici mağduriyetini biz giderijoruz" dedi. 200Ö'liyılIardadahada kızışacak rekabete hazır olduklannı ifade eden Çı- nar. "Pazara sağlam oru- ranlar pazan paylaşacak. ElectrolUY. kendisine en yakın rakiplerden S-6 >ıl daha ileri teknoloji kulla- myor. Gelecekte rekabeti; kalite, sunulan satış son- rası hizmetler belirleye- cek" diyerek, Türkiye'de yüzde 5.8 civanndaki pa- zarpaylannı yüzde 10'u- nun üzerine çıkarmayı hedeflediklerini dile ge- tirdi. Çınar, pazar payının is- tenen seviyeye çıkanlma- sından sonra, Türkiye'de yatınm planlannın haya- tageçirilebileceğini ifade etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle