Katalog

S/YFA CUMHURİYET 15 HAZİRAN 1998 PAZARTESİ HABERLER FP Başkanlık Diı/am ANKARA (Cumhuriyet D>û.anı dün toplandı. Genel Baiikan Recai Kutan, öanışma Meclisi'nin üye saysının 63'ten 80'e çıkanlacağını belirterek, çeşili alanlardaki uzoanlardan oluşan merlisin ülke sorunlannın çözumü ıçin çalışmalar yapacağını söyledi. Kutan, ülksnin ekonomi, iç ve dış poHika alanlannda ciddi sıkjniılarla karşı karşıya oldağunu kaydederek, ülke gündeminin irticai faaSyetler. laikliğin ihlali ve Islami sermaye gibi tamamen iddia üzerine kurjlu konularla meşgul edildiğini belirtti. Kutan, "Asıl buiddialarda buJıtnanlar irticai faaliyetin içiniedirler ve bölücülük yaprnakta. laikliği de tahrip etmektedirler. Bir insan herr. laikligi savunacak ve demokratım diyecek, hem de hançlan gereği olarak başını örten kızlann üni\ersite kapısının önüne konulmasına göz yumacak. Bu olmaz" dedi. Atatürk ve İnönü heykeli • MALATYA(AA)- tnönü Üniversitesi yerleşkesi girişine, biiyûk önder Atatürk ile silah arkadaşı, 2. Cumhurbaşkanı tsmet tnönü'nün birlikte heykeli yapılıyor. Rektör Prof. Dr. Ömer Şarlak tarafindan tasarlanan "Atatürk ve loönü" heykelinin tüm masrafı Iş Bankası ile Vakıflar Bankası'nca karşılanıyor ve Azeri heykeltıraş Sait Rüstem tarafindan gerçekleştiriliyor. Gelecek ay tamamlanacak heykelin kaidesinin rölyefle kaplanacağını ve bronz heykellerin toplam 2 ton 200 kilogram olacağını anlatan yetkililer, "Atarürk'ün heykelinin yükseküği 3.50 metre, Inönü'nün heykeli ise 3.45 metre olacak. Heykelin ön yüzünde gençliği temsil eden bir erkek \ e bir kız öğrenci ortak meşale yükseltecek" dediler. Jandarma 152 yaşında • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Başbakan Mesut Yılmaz, Jandarma Genel Komutanlığı'nın 152. kuruluş yıldönümü dolayısıyla, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fikret Özden Boztepe'ye telgraf gönderdi. Demirel, "Jandarma Genel Komutanlığı. çağdaş bilgi ve becerilere, yüksek ahlak \e sorumluluk duygusuna sahip dinamik subay ve komuta heyeti ile kuruluşundan bugüne üstlendiği görevi başan ile yerine getirmiştir. Bu vesileyle. kutsal görevleri sırasında şehit olan kahraman Mehmetçiklerimizi rahmet. gazilerimizi minnetle anıyor. size ve şahsıruzda Jandarma Genel Komutanlığı camiasına selam ve sevgilerimi iletiyorum" dedi. Aşık ve gensonu • TRABZON (Cumhuriyet) - Trabzon ve Rize'de üç gündür incelemelerde bulunan Devlet Bakanı Eyüp Aşık, kamuoyunda "Yeşil" olarak bilınen Mahmut Yıldınm ile ilgili olarak DYP tarafindan hakkında verilen gensorunun "'Son 10 yılın en komik gensorusu" olduğunu söyledi. Eleştirilere cevap vermek istediğini, bu nedenle gensorunun verilmesinden memnunluk duyduğunu belirten Aşık, "Ben DYP'lilerin yerinde olsam böyle bir şeye kalkışmazdım. Bu konuda en çok sabıkası olan bir partinin böyle bir şeye kalkışmasını anlamak mümkün değıl. Gensoruda kimin imzası var, bilmiyorum. Belki bu konuda sabıkası olanlann da vardır" dedi. Aşık, gensoru görüşmelerinin 54 ile 55'inci hükümet arasında "çeteler konusunda bir imtihan ya da mukayesenin" yapılmasını sağlayacağını belirtti. Fazilet'i karıştıran diyalog Erbakan'dan Tayyip Erdoğan'a: Ne tür bir genel başkan olmak istersin? Tayyip Erdoğan'dan Erbakan'a: Geçiş dönemi genel başkanı olmak isterim. ANKARA (ANKA) - Recai Kutan genel başkan seçılmeden önce kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan arasında genel başkanlık konusunda yaşanan bir diyaloğun bugünkü liderlik savaşını başlattığı ortaya çıktı. Erbakan, geçiş sürecinde genel başkan olmak ısteyen Erdoğan için "hırsı, akluıui önüne geçmiş" tanımlamasını yaptı. • Kapatılan RP'nin kısıtlı eski başkanı Necmettin Erbakan, Tayyip Erdoğan'ı suçladı ve "Hırsı akhnın önüne geçmiş" dedi. Recai Kutan genel başkan olmadan önce gerçekleşen bu konuşma, Erbakan ile Erdoğan arasındaki liderlik kavgasının başlangıcı oldu. RP kapatıhp milletvekillerinin FP'ye geçişinin ardından İsmail Alptekin ile yola devam edilirken Erbakan ile Tayyip Erdoğan arasında yaşanan bir diyalog, bugünkü liderlik savaşının da hazırlayıcısı oldu. ASKİ tesislerinde gerçekleşen görüşmede Erbakan "ın Erdoğan'a genel başkan olmak isteyip ıstemediğini sorduğu. buna karşın Erdoğan'ın tabandan kendisine yönelik yoğun bir talep bulunduğunu, bu talep karşısında genel başkanlığı düşündüğünü belirttiği öğrenildi. Bunun üzerine Erbakan, Erdoğan'a, "Nasıl bir genel başkan olmak tstiyorsunuz. Geçiş dönemi için mi yoksa kalıcı olarak mı" sorusunu >öneltti. Erdoğan da soruyu. Erbakan'ın yasaklı döneminde emanetçisi olacağını ima eder bir şekilde "Geçiş dönemi için istiyorum" diye yanıtladı. Bu diyaloğun ardından görüşme tamamlandı ve Erdoğan, Erbakan'ın yanından aynldı. Erdoğan'ın aynlmasının ardından Erbakan yanında bulunanlara Tayyip Erdoğan'ı kastederek "Hırsı, akhnın önüne geçmiş" nitelemesi yaptı. Partide genel merkez ile Tayyip Erdoğan arasında alttan alta yaşanan liderlik kavgasının temelinde bu diyaloğun bulunduğu öne sürüldü. Hükümetin aldığı önlemler görüşülecek YAŞioplamyor: Gündem irtica • Toplantıda çoğunluğu astsubaylar olmak üzere, 100'e yakın dosyanın aynnıtılı olarak görüşülmesi ve gerekli görülenlerin ordudan ihraç edilmesi karannın alınması bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Askeri Şura(YAŞ), Başbakan Mesut Yılmaz başkanlığında yann olağanüstü toplanacak. YAŞ'ta hükümetin irticaya yönelik mücadeledeki "dağnuklığT ve ordu içinde ırtıcaı faaliyetlere katılan subay ve astsubaylann dosyalannın görüşüleceği kaydedildi. Çoğunluğu astsubaylar olmak üzere, YAŞ'ta 100'e yakın dosyanın aynnıtılı olarak görüşülmesi ve gerekli görülenlerin ordudan ihraç edilmesi karannın alınması bekleniyor. Ağustos ayında yapılması gereken YAŞ toplantısı, irticai faaliyetlere yönelik mücadele kapsamında gerekli kararlann alınması amacıyla yann oiağanüstü olarak Genelkurmay Başkanlığı'nda gerçekleştirilecek. Başbakan Yılmaz, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ve kuvvet komutanlannın katılımıyla gerçekleşecek toplantıda, başta Türk Silahlı Ku\"vetleri'nin eğitim. disiplin ve lojistik gereksinimlen olmak üzere diğer planlı faaliyetleri ile ilgili değerlendirmeler yapılacak. YAŞ üyelen. toplantının ardından Anıtkabir'i ziyaret ederek çelenk koyacaklar. YAŞ'ın gündemini ağırlıklı olarak, irticai faaliyetler ve hükümetin bu konuda ızlediği politikalar oluşturacak. Hükümetin iktidara geldikten sonra irticai faaliyetlere karşı gereken politikalan izlemeye başladığı, ancak daha sonra gerekli yasalann çıkanlması sürecıni askıya aldığını saptayan YAŞ'ın. bu konuda gerekenlerin yapılması için karar alması bekleniyor. Üniversitelerin yaz tatili nedeniyle kapanmasından sonra irtica eylemlerinin camilere kaydınlması ıstihbaratının devletin ilgili birimlerine ulaşmasının ardından YAŞ'm, TBMM'de bekleyen yasalann çıkanlması sürecinin öne çekilmesini isteyeceği bildiriliyor. YAŞ'ta ordu içinde irticai faaliyetlere kanştığı saptanan subay ve astsubaylann dosyalannın da tek tek ele alınacağı bildirildi. Bu subay ve astsubaylann, dosyalanna göre ordudan ihraç edilmelerinin istenmesi bekleniyor. Bu kişilerin sayılannın, çoğunluğu astsubay olmak üzere, 100'e yakın olduğu da belirtildi. Yılmaz, selin yaşandığı bölgelerde mcelemelerde bulundu 6 Afetzedelere yeni kredT İBRAHİMTIĞ Başbakan Yılma/. Yenice, De\ rek. Zonguldakve Karadeniz Ereğlisi"ndeki çeşitli açı- hşlara katıkü. Yümaz, önceki gün gittiği Isparta'nın Yahvaç ilçesinde spor salonunun açınşını yaptıktan sonra basın mensuplannın isteği üzerine basket atışı yapnuştı. DEVREK- Başbakan Mesut Yılmaz ve Bayındırlık ve Iskân Bakanı Yaşar Topçu ile Devlet Bakanı Cavit Kavak. Batı Kara- deniz'de selden etkılenen bölge- lerde incelemelerde bulundular. Devrek Kaymakamı CelilAte- şoğlu \e Belediye Başkanı Na- dir Saraç'tan bilgi alan Başba- kan Yılmaz, Cumhuriyet Ala- nı'ndahalkahitapetti. Başbakan Yılmaz, sel sonrası hükümetin bölgede kriz merkezi kurduğu- nu, yapılan çalışmalar sonunda çok sayıda can kaybına mal ola- bilecek olan bu afettin en ucuz şekilde atlatıldıgını belirtti. Dev- rek'teki halkın tüm ihtiyaçlan- nın karşılandığını vurgulayan Yılmaz şunlan söyledi: "Üç hafta içinde bütün köyle- re ulaşım sağlanmışnr. Elektrik \erilmiştir,şehrin su ihtiyacı gide- rilmişlir. Baa köylerimizde ula- şım kontrollü de olsa sağlanmış- tır. Bir amacımız daha v ardı. o da halkın zarannın karşılanması i- di. Sel felaken'nden /arar gören- lerin borçlan ertdenmiştir. Bir \ıl ödemesiz. üç yıl vadeli düşük faizli kredi imkânı bakanlar ku- rulu karan ile sağtanmışbr." Türkıye Halk Bankası'nın bölgede yaptığı çalışmalann ta- mamlamak üzere olduğunu kay- deden Yılmaz, önümüzdekı gün- lerde zarar gören esnafa, çiftçı- ye yenı kredi verilmesi işlemle- rinin başlayacağını açıkladı. Yılmaz. 21 Mayıs'tameydana gelen son sel felaketınden etkin- lenen Karabük'ün Yenice ilçe- sinde de incelemelerde bulundu. Yılmaz daha sonra, ilçe meyda- nındaYenicelılere hitap etti. Sel- den en fazla zaran Yenice ilçesı- nın gördüğünü anlatan Yılmaz, 3 gün boyunca ulaşım ve haber- leşme imkânmın ortadan kalktı- ğını kaydederek "Bu kısazaman içinde devlet bütün imkânlany- la o yaralan sarmak için seferber oldu" dedi. Yılmaz, Çaycuma ilçesine bağlı Saltukova beldesinedegit- tı. Başbakan Yılmaz. Saltuko- va'daki incelemeleri sırasında Zonguldak ve Karadeniz Ereğ- li'de yoğun yağış bulunduğunu ögrendiği ıçın programının ka- lan bölümünü iptal etti. 15-16 Haziran direnişinin 28. yıh İşçi smıfının 15-16 Haziran 1970'teki büyük eyleminde 4 kişi ölmüş, 100 kişi yaralanmış ve DİSK yöneticileri tutuklanarak sıkıyönetim mahkemelerinde yargılanmıştı Istanbul Haber Servisi-15-16 Haziran işçi direnişinin 28. yılında sendikalann gündeminde yine sendikal örgütlenmenin önündeki engeller var. DtSK, direnişin yıldönümünde, antidemokratık çalışma yasalannın değiştirilmesi için İstanbul ve Ankara'da bir dizi eylem gerçekleştiriyor. Direnişin 28. yılında DlSK Genel Başkanı Rıdvan Budak ile DlSK Başkanlar Kurulu. antidemokratık yasalann kaldınlması istemiyle bugün Ankara'da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde oturma eylemı gerçekleştirecekler. DİSK, tüm ıl merkezlerindeki bölge çalışma müdürlükleri önünde benzer eylemler yapacagını açıkladı. TİHV Diyarbakır'da temsilcilik açtı MAHMUT ORAL DtYARBAKIR - Türkiye Insan Haklan Vakfı'mn (TİHV) 5. Temsilciliği Diyarba- kır'da acıldı. Işkence Tedavi ve Rehabilitas- yon Merkezi olarak hizmet verecek vakfin açılışına çok sayıda Avrupah insan haklan savunucusu ve büyükelçi katıldı. Açıhşta bir konuşma yapan Türkiye İnsan Haklan Vakfı Başkanı Yavuz Önen, işken- ce gören kişilere yönelik tedavi ve rehabili- tasyon çalışma]annda dikkate değer bir bi- rikim elde ettiklerini belirterek, bugüne ka- dar 3 bin 304 başvuruya übbi, psikolojik ve sosyal hizmet verdiklerini söyledi. Onen. '•Birleşmiş Milletkr işkence Gö- renler tçin GönüJlüler Fonu. Avrupa BirKği Komisyonu Türkiye TemsifciiiğL tsveç Kın- iay Örgütü ve Lluslararası Af Örgütü çaiıs- malarunızı destekledL Aynca Norveç üü- şünce Ozgüriüğü Forumu ve İngiltere Wâyü- kelçiligi'nden de maddi destek ve tedavi için flaç yardınu akiık" dedi. Avrupa Komisyonu Temsilciliği Masla- hatgüzan Jörg V. Ketahan ise Hikmet Sami Türk denetimindeki insan haklanndan so- rumlu bakanhğının olumlu gelişmeler kay- dettiğine işaret ederek şunlan söyledi: "'Şimdiki hükümet. insan haklan alanın- da önemli olarak ifade edilecek adımlar at- tL İşkence ve insan haklany la ilgili kanunlar yazib bale getirildi.Ancak bu başlı başına ye- terli degil, bu kanunlarda önemli olan uygu- lama. ivi niyetvetavır meseiesidir. Hükümet bu konuJarda yetersiz kaidLÖnemliolan uy- gulamalardır. İnsan Haklan Vakfı bu bolge- de bir merkez açarak iyi bir tercih yapü." ABD'nin Adana Konsolosu Josep Fen- nington da Türkiye tieki insan haklan konu- sunu çok yakından izlediklerini belirterek şunlan dedi: *Türkiye'desivütophun örgütlerinin güç- lenmesi, demokrasinin yerleşmesi için bir anahtardır. tnsan Haklan Vakn'nm buna katkısı olduğunu görüyoruz. Böyle bir kuru- mun bu bölgede açılması çok önemlklir. Bu örgüt Be çok sıkı ilişkilerimiz var. ABD sivil toplum örgütlerinin TİHV ile ortak çalışma yapmalan için onlan cesaretlcndiriyOruz." Açıhşa katılan CHP İzmir Milletvekili SabriErgül,Güneydoğu'da insan haklan ih- lallerinin yoğun olarak yaşandığını, bu ne- denle böyle bir vakfin açılmasında geç bile kahndığını kaydederek "Birçok Ueri Avru- pa ülkesinde müzelerde sergilenen işkence aletteri, bizde halen fiflen güvenlik güçteri- nin envanterinde kullanılmaktadır. Biz bu aktlerin nıüzeye kaldınldığı bir ülkeyi arzu edjyoruz" diye konuştu. Türkiye'de işkenceyi önleyecek kanunla- nn bulunmasına rağmen halen yapıJmaya devam edildiğine dikkat çeken Ergül, açılış toplantısına davetli olduklan halde gebne- yen yetkilileri eleştirerek şunian söyledi: "İşkence Türkiye'de bir \akia yapılıyor. İşkence uygulamalannı yürütme yapıyor. Yani yürütmenin bir uzvu durumundaki ba- kan. Olağanüstü Hal Bölge Yalisi. bu işken- ce mağdunanmn var olmasına neden olan bir uygulama içerisindedir. Onlann bu açı- hşa kahlmalannızaten ben beklemiyorunı.'' Açıklamada. İstanbul Bölge Müdürlüğü önündeki eyleme işten atılan çok sayıda işçinin de katılacağı vurgulandı. DİSK Genel Sekreteri Murat Tokmak. gerçekleştirecekleri eylemlerle ilgili yaptığı açıklamada. işçi sınıfının 15-16 Haziran direnışi ile getirilmek istenen barajlara, örgütlenme ve toplusözleşme yetkısinin sınırlandınlmasına karşı çıktığını ve kapatılmak istenen DlSK'e de sahip çıktığını anımsattı. Tokmak, aynı gerekçelerin bugün de işçi sınıfının gündeminde olduğunu vıırguladı. Türkiye işçi sınıfının tarihteki en önemli eylemlerinden biri olan 15-16 Haziran direnişinden 28 yıl sonra sendikal özgürlük çok daha gerilemiş durumda. Sendikal örgütlenmeyi güvence altına alan yasalann 12 Eylül askeri darbesınden sonra kaldınlması nedeniyle sendikalı olmak isteyen işçi kendisinı kapı önünde buldu. Son bir buçuk yıl içinde 50 binı aşkın işçi, sendikal gerekçelerle işten atıldı; DtSK'e bağlı sendikalar örgütlenmelerini tamamladıklan 3 bine yakın işyerinin yalnızca yüzde 10'unda yetkı alabıldı. BİZBİZE ERDAL ATABEK Duygusal Zekâ... "Şimdi bilim bir otorite olarak, ruh dünyasının akıl ötesi bu en uzun noktasının acil ve karmaşık sorun- larına cevap verebilecek ve ınsan yüreğinin harita- sını daha kesin bir bıçimde çizebilecek konumda. Bu harita çizme çalışması biranlamda, IQyanize- kâ katsayısının genetik, deneyimler sonucu değiş- meyen niteliğini ve adeta kadenn yaşam süresince bize verilen bu mutlak değerie sabit olduğunu öne sürerek zekâyı dar bir açıdan tanımlayanlara da bir meydan okuma nitelığinde. Bu yaklaşım daha zor- layıcı bir soruyu dikkate almıyor: Biz çocuklanmı- zın hayatın üstesinden daha iyi gelebilmeleri için ne- yi değiştirebiliriz? Sözgelimi yüksel IQ 'lu birinin çu- vallanmasında ve vasat Id'lu birdiğerinin şaşırtıcı derecede başarılı olmasında hangi etkenlerrol oy- nuyor? Kanımca bu fark kitapta 'duygusal zekâ' denilen yeteneklerde yatıyor ve özdenetim, azim, sebat ve kendi kendini harekete geçirebilmeyi kap- sıyor. Bunlar, ileride de göreceğimız gibi çocukluk- ta öğretilebilır ve bu sayede genetik piyangoda ki- şiye çıkan entelektüel potansiyeli daha iyi kullana- bilme şansı elde edilebılir. Bu olasılığın ardında acil bir ahlakizorunluluk be- liriyor. Bazı dönemlerde, toplumda diğer dönem- lere kıyasla daha da belirgin bir çözülme görülür. Bencillik, şiddet, alçaklık, toplumsal hayatın güzel- liklerini bozmaya başlar. Burada duygusal zekânın önemini savunan tez, duyarlılık, kişilik, ahlakigüdü- ler arasındaki bağlantıya dayanır. Gitgide artan sa- yıdaki bulgular hayattaki etik tavnn, temelindeki duygusal yetilerin bir ürünü olduğunu gösteriyor. Dürtü, duygunun ifade ortamıdır; tüm dürtülerin özü kendini bir eylemle ifade etmek isteyen hisler- dir. Dürtülerine teslim olan kişilerin ahlaki anlayış- lan yetersizdir. Dürtü kontrolü, irade ve kişiliğin özü- dür. Aynı şekilde fedakâıiığın temelinde empati, ya- ni başkalarının hissettiklerini anlama yeteneği ya- tar. Başkalarının ihtiyaç ya da umutsuzluğu anlaşı- lamazsa, ilgi ve şefkat da olmaz. Günümüzde en azından iki ahlaki tavıra ihtiyacımız var: Kendine hâ- kim olmak ve şefkat göstermek." Daniel Goleman'ın Varlık Yayınları'ndan yeni çı- kan kitabı "Emotion Intelligence - Duygusal Zekâ", yazannın bu düşüncelerini açıklıyor. Hayatı sadece "başkasından üstün olmak için kullanılan akıla" da- yayan günümüz ideolojisinin neden yetersiz kaldı- ğını, insan mutluluğunu neden yaratamadığını an- layabilmek için "duygulanmızı tanımak, denetle- mek, yönetmek" gerekli. Hayatı bir çıkar kavgası olarak algılamak, başka insanları "geçilmesi gere- ken rakipler" olarak gormek, başarıyı herkesten üs- tün olmak olarak tanımlamak günümüz toplumları- nı bir savaş alanına çeviriyor. Kendini geliştirmek ıçin hiçbir çaba göstermeyi gerekli görmeyen, bu çabaları değerlendirmeyen bir sosyal ıdeolojı, kışinin davranışlannı da etkileye- cektir. Bu etkileyiş. kişinin daha üstün olma güdü- sünü yaratacak, ancak ustün olursa değerli olaca- ğını öğretecek, bu değeri detükettıklerıyleölçecek- tir. Böylece, tüketım toplumunun bilinçsiz bir üyesi durumuna geien ınsan, bütün hayatını başkalann- dan çok daha para kazanmak, bu parayı da başka- larından daha çok harcamak için geçirmeye çalışa- caktır. Işte bu durumun yarattığı boşluk, anlamsız- lık, boşunalık, amaçsızlık da ınsanlardaki bezgınli- ğin, umutsuzluğun, mutsuzluğun nedenlendir. Bu duygusal umarsızlığı yenebilmek için aranan degişiklikler, sahip olduğu her şeyi bir üstünüyle de- ğiştirme çabası da gene aynı kısır döngünün halka- lannı oluşturmaktadır. Türkiye'nin 1980'lerden sonra içine düştüğü "çı- karcılık, yakınlan kollama, hızla zengin olma, bunu sağlamak için de bütün ahlaki kuralları çiğnemede sakınca görmeme" ideolojisinin tanımı da burada yatmaktadır. Bugün ıçıne düşürüldüğümüz ahlaki çöküntunün gerisinde bu yanlış ideoloji yatmakta- dır. Buna karşı çıkan yeni ses, psikolog Daniel Gole- man'ın sesidir. Yazar The Nev York Times'da dav- ranış ve beyin bilimleri konularının sorumlu editörü- dür, makaleleri dünya çapında yayımlanmaktadır. Doktora derecesinı aldığı Harvard'da ders vermiş, Psychology Today'ın baş editörlüğünü yapmıştır. Çözüm konusunda söylediklerine de kulak vere- lim: "Eğerbir çözüm varsa, bunun gençlenmizi ha- yata hazııiama tarzımızda yattığını sanıyorum. Gü- nümüzde çocuklarımızın duygusal eğitimini şansa bırakıyoruz ve bunun sonuçları çok yıkıcı oluyor. Çözümlerden biri, okullann öğrenciyi sınıfta bir bü- tün olarak, aklı ve kalbi birieştırerek nasıl eğitebile- ceğine dairbir vizyon gelıştirmektir... Yakın gelecek- te okullardaki eğitimin düzenli olarak özbilinç, öz- denetim ve empatiyle dinleme, anlaşmazlık çözme ve işbirliği gibi temel insan becerilenni kapsayaca- ğına inanıyorum." Konuyu ve kitabı çok önemli buluyorum, okun- masını ve üzerinde düşünülüp tartışılmasını öneri- yorum. Varlık Yayınlan'nı da bu kitabı Türkçeye ka- zandırdığı için kutluyorum. Duygusal Zekâ - Daniel Goleman - Çeviri: Klinik Psikolog Banu Seçkin Yüksel, Varlık YayınlarıAŞ. DYP'li Cölhan 'Hükümet baskm seçime hazırlanıyor' ANKAR\ (Cumhuri- yet Bürosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Meh- met Gölhan, hükümetin sonbaharda baskm seçime hazırlandığını belirterek, "Başbakan Mesut Yılmaz ile CHP Genel Başkanı Denız Baykal arasındaki u/Jaşma bozulur. kasım ayında ya da aralık başın- da seçim olur" dedi. Mehmet Gölhan. dün DYP Genel Merkezfnde düzenledıği basın toplantı- smda. bir yıldır Türkiye'de erken seçimın tartışıldığı- nı vurguladı. Gölhan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir yıl önce Türki- ye'nin seçime gitmesi ge- rektiğini biz söy iedik. RE- F.4HYOL hükümeti istifa etti ama seçim hükümeti- ne izin verilmedi ve bu azınlık hükümeti kurdu- ruldu. Bu hükümet ise kendisini kurduran güçle- re karşı direnip halkın so- runlannı çözemedi. isrik- rar sağlayamadı. Demok- rasi zarar gördü. sistem n- kandı ve sonuçta yeniden erken seçim ve seçim hü- kümeti tartışmasına gelin- di. Ama halkın bir yılı kay- boldur Sistem tıkanıklığını aş- manın yolunun seçim ve milletin ıradesıne başvur- mak olduğunu belirten Gölhan. "Buazınlıkhükü- metinin hiçbir sorunu çö- zecek gücü kalmamtştır. Toplumun her kesimi hü- kümetten şikâyetçidir. Bel- ki holding sahipleri şikâ- yetçi değildir ama onun dı- şında toplumun tüm ke- simleri bu hükümetten memnun değildir" dedi.