Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyef
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Gene! Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç
• Genel Yayın Koordınatörü: HikmetÇe-
tinkaya • Yazıişleri Müdürü: İbrahim
Yıldu • Sorumlu Müdür: Fikret tlkiz
• Haber Merkezi Müdürii: Hakan Kara
• Görsel Yönetmen: Fikret Es«r
Dış Haberler: Şinasi Danışoğlu • Istıhbarat: Cengiz
Yüdırım 9 Ekonomi: Mehmct Saraç # Kültür
Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yücelman
9 Makaleler Sami Karaören 9 Düzeltme: AbduBah
Ya/jo# Fotoğraf Erdoğao Köseoğlu •Bilgı-Belge:
Edibe Buğra 9 \ un Haberlen: Mehnıel Faraç
Yayın Kurulu: tlhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oklav
Kurtböke. Hikmel Çetinkava,
Şükran Soner, Ergun Balcı,
fbrahim Vıldız. Orhan Bursalı.
Mustafa Balbav. Hakan Kara.
AnkaraTemsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No:
]25,Kat:4, Bakanlıklar-AnkaraTel:4I95020(7hatl. Faks:
4195027 • Izmir Temsilcisi: Serdar Kızık. H. Ziya
Blv. 1352 S.2 3Tel:441 1220. Faks:4419117* Adana
Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü C"d. 119 S. No: 1 Kat: 1.
Tel: 363 12 11. Faks: 363 12 15
Müessese Mudürij: Cstün Akmen O
Koordmatör: Ahmet korulsan #
Muhastte: Biüent Y ener#ldare: Hüseyin
Gûrer • Ijletme Önder Çeük • Bılgı-
Işlcm: Nail İnal 0 Bılgısayar Sıstem:
Miirüvet Çiler • Satıi: Fazilet Kuza
MEDYA C: • Yöneıım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür: Gülbin
Erduran 9 Koordinatör: Reha
Işıtman • Genel Müdür Yardımcısı
SevdaÇoban Tel: 514 07 53 -
51395 80-513 84 60-61, Faks: 5138463
tayımlavan ve Basan: Veni Gün Haber Aiansı. Basm ve Va>mcıtık AŞ-
"ürkocağ'ı Cad. .19 41 Ogaloğlu 34334 lsı.'PK:246 Islanbul Tel: 10 212) 512 05 05 (20 hal) Faks: (0 212) 513 85 95 12HAZİRAN 1998 Imsak: 3.23 Güneş: 5.24 Öğle: 13.11 Ikindi: 17.09 Akşam: 20.43 Yatsı: 22.36 www.cumhuriyet.com.tr
Ferguson
İstanbul'da
• İstanbul Haber Servisi -
York Düşesi Sarah Ferguson,
Türkiye'de inanılmaz sıcak
bir tavırla karşılaştığını
belirterek "Insanlan ve
Istanbul'u çok sevdim" dedi.
lşadamı Cem Uzan'ın
davetlisi olarak önceki
akşanı İstanbul'a gelen York
Düşesi Sarah Ferguson, dün
İC Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Çocuk Sağiığı ve Hastalıklan
KJiniği'ni gezdi.
Beraberindeki Cem Uzan ve
eşi Alara Koçibey Uzan ile
hastaneye gelen Ferguson,
yoğun bakım. kan
hastalıklan ve nöroloji
servislerini gezerek Çocuk
Sağlığı ve Hastalıklan
Anabilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Özdemir llter'den bilgi
aldı.
Pilav günii
I İstanbul Haber Servisi -
Saint Benoitlılar Derneği'nin
geleneksel pilav günü 13
Haziran Cumartesi günü
okul bahçesinde
gerçekleşecek. Pilav gününe
Fransa'nın tstanbul
Başkonsolosu Eric Lebedel,
Belçika'nın İstanbul
Başkonsolosu Marc Van Den
Reeck ve Vatikan'ın Ankara
Büyükelçisi Monseigneur
Marovitch'in yanı sıra
okulun mezunlan katılacak.
Kızılay ın 131. yılı
• ANKARA (AA) - Türkiye
Kızılay Dernegi. 131.
kuruluş yıldönümünü
kutluyor. Kızılay Genel
Başkanı Kemal Demir, bu
yılın beş aylık döneminde
yurtiçinde Batı Karadeniz'de
meydana gelen sel
felaketinin dışında, 6 sel, 3
heyelan ve 4 deprem felaketi
meydana geldiğini, bu
dönem içinde 458.2 milyar
liralık yurtiçi yardım
yaptıklannı bildirdi.
Havası kirli iller
• ANKARA (AA) - DİE.
1997-1998 kışsezonunda
kükürtdioksit ve duman
yoğunluklarını içeren
çalışmasını açıkladı. Buna
göre, ekim-mart ayları
arasında ölçünı yapılan 10 il
içinde Yozgat. kükürtdioksit
konsantrasyonunun 364
metreküple en yüksek
olduğu il olarak belirlendi.
Yozgafı Balıkesır ve
Kütahya 252 metreküp,
Erzurum 216 metreküp ve
Ağrı ise 209 metreküple
izledi.
Omurilik Felçlileri Derneği, 'bağımsız yaşam' için rehabilitasyon merkezi kuracak
6
Eve kapanmak istemiyoruz'
FİGEN ATALAY
Sığ suya balıklama atladı. Boynun-
daki omurlardan biri kınldı. 19 yaşın-
da geçirdiği bu kazadan beri, yani 15
yıldır tekerlekli sandalyeye ve annesi-
ne bağımlı yaşıyor. Omurilik Feîçlile-
n Derneği tkınci Başkanı Ramazan
Baş'ın ve öteki omurilik felçlilerinin bu
bağımlılıklarını en aza indirebilmek
amacıyla "rehabilitasyon merken" ku-
rulması için çalışmalar başlatıldı.
Türkiye'de yaklaşık 25 bin omurilik
felçlisi bulunduğu tahmin ediliyor. Bu
rakama heryıl 1200 felçli dahakatılı-
yor. Omurilik bir kez zedelendikten
sonra tedavisi mümkün olmuyor. Ya-
ni. omurilikleri trafık kazası ya da baş-
ka bir nedenle zarar görenier. işlerini.
öğrenim yaşamlannı bırakmak ve ai-
lelerine bagımlı biçimde yaşamak zo-
runda kalıyorlar. Kaldırımlar.taşıtlar.
binalar da onlara göre olmadığı için
yaşamın içine giremeden. evlerine ka-
• İsviçre'deki 1850 omurilik felçlisinden yüzde 75'i
her gün işe gidip geliyor. Türkiye'de ise 25 bin omurilik
felçlisinden yalnızca yüzde 5'i çahşabiliyor. -
panıyorlar. Omurilik felçlilerinin yaşam
standardını yükseltmek amacıyla geçen
günlerde "Omurilik Felçlileri Deme-
ği" kuruldu. Derneğin en önceliklı
amacı, omurilik felçlilerini olabildi-
ğince ba|ımlılıktan kurtarmayı öngö-
ren bir "rehabilitasyon merkezi"nin
açılması.
Dernek Başkanı İstanbul Üniversi-
tesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Fiziksel
Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı
öğretim üyesi Doç. Dr. Şafak Sahir
Karamehmetoğlu ve Ikinci Başkanı
Ramazan Baş ileomurilik felçlilerinin
sorunlan üzerine görüştük.
10 yıldır omurilik felçlileriyle bir
arada olan Karamehmetoğlu, omuri-
liklen zedelenenlerin ortalama altı ay
hastanede kaldıklannı belirterek. "Ön-
ce hastaneye biiyiik tepki gösteren bu
hastalar, daha sonra hastaneden çık-
mak istemiyorlar. Çiinkü, asıl sorunlar
hastanedençıknktansonra basfayor" di-
yor.
Dernek başkanının verdiği birörne-
ğe göre isviçre'deki 1850omurilik felç-
lisinden yüzde 75'i her gün işe gidip
geliyor. Türkiye'de ise 25 bin omurilik
felçlisinden yalnızca yüzde 5'i çalışa-
biliyor.
Doç. Dr. Karamehmetoğlu'nun ver-
diği bilgilere göre derneğin kurmayı
amaçladığı rehabilitasyon merkezinde
dört aşamalı bir rehabilite programı
uygulanacak. llk aşama tıbbi rehabili-
tasyon. Ikinci aşama mesleki rehabili-
tasyon. Bu aşamada, mesleklerini kay-
beden omurilik felçlilerine meslek ka-
zandınlacak. Üçüncü aşama ekonomik
rehabilitasyon. Hastaların. bu aşama-
da gelir getiren bir iş sahibi olmaları
amaçlanıyor.
'Dışan çıkma hakkT
Son aşama sosyal rehabilitasyon.
Bunların gerçekleştirilmesiyle omuri-
lik felçlilen. Batı'da aynı durumdaolan
hastalar için uygulanan "TheRightTo
GoOutside" - Dışarı Çıkma Hakkına
sahip olacaklar. Bu aşamalar içinde en
zorunun sosyal rehabilitasyon olduğu-
na dikkat çeken Karamehmetoğlu şu
önerilerde bulunuyor:
" İETTotobüslerinin orta kapısında-
ki tutamak ve bu kapının hemen kar-
şısındaki koltuk kaldmlırsa. tekerlekli
sandaiyeti biri de yardımia bindiği oto-
büste yolculuk edebilir. Kaldırımların
ba/ılanna rampa yaptlıyor, anıa eği-
min yüzde 8'i gecmemesi gerekmesine
rağmen bazıyerierdej üzde 25'lereuJa-
şabiliyor."
Sahne
bağımlıları
Avnıpa şimdi tiyatro sahnelerinde fırtına gibi
esen bu kadınlan konuşuyor. L zun bir
aradan sonra Avrupa'da tiyatronun tekrar
yükselen trende geçmesiyle seyirciyi
yetenekJeriyle olduğu kadar güzeUikleriyle
de biiv iileyen bu genç kadınlar. sahneye
uyuşrurucu gibi bağimlı olduklannı
söylüyoıiar. Annika Pages (büyük fotoğraı),
Anne-Marie Bubke (küçük fotoğraflardan
soldaki), Sylvie Rohrer (sağdaki küçük
fotograf) konservatuvar ve yüksek tiyatro
eğitimj almışlar. Son yıllardaki sahne
performanslanv la tüm dikkatleri iizerlerine
çeken genç ri\atnx'ular, tiyatronun korkunç
emek ve özveri istediğini. bu nedenJe özel
yaşamın neredey se söz konusu
olmadıgını da belirtiyoriar.
,r
Zorunlu kürtaja gözyaşı
e-posta : tan (S prizma. net. tr
Dtş Haberler Servisi - ABD Kongresi "nde tanıklık
yapan 2 Çinli kadın. Pekin yönetimince yasaklanmış
olmasına karşın ülkede zorunlu kürtaj ve kısırlaştır-
ma uygulamalannın insanlık dışı boyutlarda sürdü-
günü gözyaşlan içinde anlattılar.
Kongredeki Cumhuriyetçi kanadın, Başkan BiU
Cünton'ın ay sonunda yapması planlanan Çin ziya-
reti öncesinde Pekin yönetimi aleyhinde sürdürdüğü
kampanya çerçevesinde davet edilen Çinli kadınlar.
Temsilciler Meclisi'nin alt komitesinde yönetimin
reddettiği. ancak prarikte uyguJanmaya devam edi-
len zorunlu kürtaj uygulamalarını anlattılar. Ünlü
Çinli muhalifHarry Wu'nun eşlik ettiği kadınlardan
37yaşındaki GaoŞiaoDuan. 1984-1998 yılları ara-
sında Planlı Doğum Bürosu yöneticisi olarak Çin'in
tek çocuk kuralını ihlal eden kadınlann evlerini yık-
tırdığını anlatırken çoğu zaman gözyaşlanna boğul-
du: ~\ icdanım her zaman beni rahatsız edivordu.
Tüm bu 14 yıi bmıınca gündüzteri bir canavardım.
Bu ikili vaşama daha fa/la davanamadım."
24 yaşmdaki Zhou Shiu Yon ise 20 yaşından önce
hamileliğın yasak olmasına karşın 19 yaşında hami-
le kaldıfı için kelepcelerle hastaneye kürtaja götü-
rüldüğünü ve operasyon gerçekleşene kadar orada sa-
atlerce küçük bir odada kilit altında turulduğunu an-
lattı.
ABD Kongresi'nde ülketerindeki zorunlu kürtaj
ve kısıria$&rma>i anlatan Çinli kadınlarsık sık
ağladılar. (Fotöğraf: REUTERS)
SÖYLEŞİ ATTİLAİLHAN
Yağma mı Var?
Ali Aslan'ın, Graham Ful-
ler'e 'ilginç' sorusu şu:
"-...Türkiye kendini bir ulus
devtet olarak tanımlıyor. Bu da
kimlik sorununun bir parçası
mı?". Aslında pas, son derece
usturuplu verilmiştir; cevap da,
elbet o derece usturuplu geli-
yor: "-...evet! Türkiye çok et-
nik bir ülkedir ve bu gerçeği
kabul etmelidir. Bu gerçeğin
kabulü, daha gürbüz, çekici
ve başanlı birTürk Devteti'nin
başlangıcı olabilir" (Zaman, 23
Mayıs1998)
Hadi üşenmeyelim, Mr. Ful-
ler'in cevabını tahlile çalışalım;
iki son derece önemli noktates-
ptt etmiştir: 1 - 'Türkiye çok et-
nik bir ülkedir ve bu gerçeğika-
bul etmelidir'; yâni iddia ettiği
gibi Türkiye bir ulus değildir,
ulus olmadıgını kabul etmek
zorundadır. 2- 'Bu gerçeğin ka-
bulü, daha gürbüz, çekici ve ba-
şanlı bir Türk Devleti'nin baş-
langıcı olabilir'; yâni, mevcut
Türk Devleti 'gürbüz, çekici
ve başanlı' değildir 'etnik bö-
lünmeyi benimsemek', 'yeni
birTürk Devleti'nin başlangı-
cı olacaktır.
Şantaj kokusu yok mu?
Hayli açık ve seçik: Özal'ın
kabul ettiği 'Federasyon'fik-
rinin nereden gefdiği de, '2. Cum-
huriyetçilik humması'nm, nasıl
başladığı da, mumaileyhin şu kı-
sacık sözlerinden anlaşılıyor;
Graham Fuller'e gore, Anado-
lu'da bir ulus yaşamıyor; tek bir
din geçerli değil; Sevres Anlas-
ması'nın öngördüğü gibi, çeşit-
li 'uluslar' yaşıyor; çok da din
var, yaşanılan bunaiım süreci-
nin sebebi de bu; demiş ki:
"...Türkiye nüfusunun iç ya-
pısı. Geçmişte genel olarak
açıkça kabul edilmeyen bir
şekilde, çok etnik görünüyor.
Türkiye, çok etnik unsurlu,
çok dinli bir toplumun sorun-
lannı nasıl halledeceği soru-
suyla uğraşıyor. Bir kimlik kri-
zi döneminden geçiyor. is-
lâm'ın rolünü, Aleviler gibi di-
ni azınlıkların ve bazı etnik
azınlıklann rolünü anlamaya
çalışıyor. Türkiye'nin bu fikir-
leri kanıksaması yıllar alabilir;
ama, bunlann tartışılmasına
izin vermezse, Türkiye siyasi
manada asla tekâmül edeme-
yecektir. Bence eğer Türkiye
yumuşak bir şekilde gelişe-
cekse, bu meselelerin devam-
lı tartışılması elzemdir. Eğer
Alevi kimliği tanınmazsa ve
ifade özgürlüğü verilmezse
ciddi bir kriz olabilir." (Zaman,
23Mayıs1998)
Nasıl bir kriz dediniz mi, cevap
VVashington'dan, Fuat Koz-
luklu'nun haberinden geliyor:
siyasi islâmi hareket radikalleşe-
cek, bölücü Kürt hareketiyle bir-
leşecek ve Türkiye'de iç savaş
yaşanacak! Oraya grtmeye ne
hacet, mumaileyh, aynı ihtimali
örtülü birşekilde, AliAslan'ın 'us-
turuplu' mülâkatında da söyle-
miş:
"...bugün Türkiye'nin istik-
ranna karşı iki büyük tehdit,
Kürt meselesinin ve islâm so-
rununun kırtuplaştınlmasıdır.
Mevcut politikalann (Kemalist
ağırtığın demek ister) her iki me-
selede de kutuplaşmayı artır-
dığına inanıyorum. KutupJaş-
ma arttıkça, Türkiye'nin istik-
ran tehditattına girer" (Zaman,
23Mayıs1998)
Bu cevapta, gizli bir şantajın
kokusunu duymamak, acaba
mümkün müdür?
önasya'daki dev uyanıyor
raham Fuller'in Türkiye
Cumhuriyeti'nin geleceği-
ni kesip biçerken, acaba unut-
tuğu bir şey yok mu? Neden
Anadolu ihtilâl ve Inkılâbı nın
Osmanlı 'ümmetinden' nasıl bir
'millet' yarattığını biraz araştır-
mıyor?
Gâzi, 1925'te şöyle demişti:
"...Milli Mücadeleyi yapan, mü-
letin doğrudan doğruya ken-
disidir. Milletin evlatlandır. Mil-
li mücadelede şahsi hırs de-
ğil, milli izzetinefs gerçek rti-
ci güç olmuştur." TBMM'nin
özgün niteliğini derseniz, daha
1920'de şu ilginç sözlerle tarif et-
miştir: "...burada maksut olan
ve yüksek meclisinizi oluştu-
ran kişileryalnızTürk değildir,
yalnız Çerkes değildir, yalnız
Kürt değildir, yalnız Lâz de-
ğildin fakat hepsinden oluş-
muş Müslüman öğelerdin iç-
tenlikli bir toplamdır: şu hal-
de bu yüksek heyetin temsil
ettiği, hukukunu, hayatını, şe-
ref ve şanını kurtarmak için
azmettiğimiz emeller, yalnız
bir İslâm unsuruna art değil-
dir, çeşitli İslâm öğelerinden
oluşmuş bir kitleye arttir."
Anadolu halkı, etnik ve cüni kö-
keni ne olursa oteun, aynı bağım-
sızlık tutkusu ve yükselmek ih-
tirasıyla, 1920'li yıllarda 'sis-
tem'le savaşmış; aynı zamanda,
teokratik bir yönetimi tasfiye ede-
rek, laik ve demokratik, 'ulusal'
cumhuriyeti kurmuştur; nasıl
Fransa, o toprakta yaşayan çe-
şitli din ve etnik kökenli insanla-
nn katılımıyla, krallığı tasfiye ede-
rek, laik ve demokratik 'ulusal'
cumhuriyeti kurduysa!.. ve bu-
gün nasıl, hiç kimse çıkıp Fran-
sa'ya, 'çok etnik' (Bask, Brö-
ton, Raman, Alman, Italyan, vs)
grup vardır, 'çokmezhep (Kato-
lik, Protestan, Müslüman vs) bu-
lunuyor' iddiasıyla; onu, bir 'kim-
lik bunalımı' içinde, gosterme-
ye kalkamazsa; aynı onun gibi,
Türkiye'yi de böyle bir bunaiım
içinde göstermeye kalkamaz!
Zaten böyle bir bunaiım da
yoktur, ama belirii bir süreden
beri, Önasya'daki 'dev'in uyan-
dığını farkedenler; nasıl bütün
19. yy boyunca, benzer 'buna-
lımlar' icad edip, Şark Mesele-
si'ni yarattılarsa, şimdi de aynı
'numarayı' denemektedirler açık
açık, Ortadoğu'da, Balkanlar'a,
Kafkaslar'a, Orta Asya'ya söz
dinletebilecek, güçlü bir Türki-
ye istemiyoruz diyemiyorlar; çe-
şitli etnik, ya da dini azınlıkla-
nn, bulanık suda balık avlama
meraklısı takımı' ile işbiriiği ya-
pıp, 'demokrasinin tekâmülü'
bahanesini kullanarak, arzu-
lanan bir bölünmenin' imkân-
lannı hazıriryorlar.
Sevres'in askıya alınmasıyla,
20')) yıllarda kursaklannda kalmış
bir hevesi, böylece gerçekleş-
tirecekler.
Yağma mı var?
http:// www. prizma.net. tr/
A İLHAN httpV/www.eda.tr/-
bilgiyay/yazar/ailhan.htJm
Ortaöğretim
merkezi smavı
yann yapılacak
ANK\RA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ortaöğretim Ku-
rumlan Öğrenci Seçme ve
Yerleştirrne Sınavı yann ya-
pılıyor. Öğrencilerin 12 ter-
cih yapacağı sınavda. Türk-
çe, matematik, fen ve sosyal
bilgiler alanlanndan soru-
lar sorulacak. 8 yıllık kesin-
tisiz temel eğitim nedeniy-
le lise önüne alınan ve mer-
kezi olarak yapılacak sınav
sonucunda, Anadolu, fen,
Anadolu teknik, Anadolu
meslek ve Anadolu imam
hatip liselerine gidecek öğ-
renciler belirlenecek.
Ortaöğretim Kurumları
Öğrenci Seçme ve Yerleştir-
me Sınav ı yann tüm il mer-
kezleri, Lefkoşa, Riyad, Me-
dine ve Cidde'de saat
10.00'da başlıyor. Kimlik
kartı ve nüfus cüzdanı bu-
lunmayan ve başvuru for-
mu doğru kodlanmayan
adaylar sınava alınmayacak.
Temmuz ayının son haftasın-
da açıklanacak sınav sonuç-
larına itirazlar kabul edil-
meyecek. Sınavda. Türkçe,
matematik. fen ve sosyal
bilgiler derslerinden soru-
lacak sorularda. öğrencinin
kavTam. ilke ve genelleme-
leri kullanarak ilişkilendir-
me-analiz etme becerileri
test edilecek. Sınav sonu-
cunda adayın "Fen Ağırlık-
lı Toplam Stantart Puanı ve
Toplam Ağuiıkh Puanı" ol-
mak üzere iki puan türü he-
saplanacak. Fen liselerine
girecek öğrencıler. Fen Ağır-
lıklı Toplam Standart Pu-
anı'na göre belirlenecek.
Anadolu, Anadolu imam ha-
tip, Anadolu teknik ve Ana-
dolu meslek liselerine gire-
cek öğrenciler ise Toplam
Ağırlıklı Standart Puan'a
göre seçilecek.
Sınav sonuçları, temmuz
ayının son haftasında gön-
derilecek "sınav sonuç be^
gea" ile duyurulacak. Kesin
kayıt yaptırmaya hak kaza-
nan adaylann adresli liste-
leri ise okul müdürlükleri-
ne posta ile gönderilecek.
Kesin kayıt yaphrma hak-
kı kazanan Öğrenciler, ka-
yıtlannı 17-25 Agustos ta-
rihleri arasında yaptıracak.
Anında lvredıBu ay, Çarşı Kredi Kartı 'nızı
başvurur başvurmaz ahn,
avantajlarındanfaydalanmaya
o an başkıyın.
Çarşı Kredi Karü sahiplerinin Çarşı'daki aJışverişlerinde, isterlerse nakit ödevip
%10 indirimden yararlandıklanm, isterlerse peşin fiyatma, peşinatsız. taksitle
ödediklerini biliyorsunuz.
Peki Haziran'da Çarşı'ya geldiğlnizde, bu karö anında alıp, o günkü alışverişinizi
hemen onıuıla ödeyebileceğinizi biliyor musunuz?
Ustelik bu ay Çarşı'ya gitmek îçin bir nedeniniz daha var. Çarşı, aynı gün
içinde yapacağmız her onbeş müyonluk ahşveriş karşıhğmda, bir buçuk milyonkık
bir aftfreriş çeki vermeye devam ediyor.
DUNYASIBu kampanya 21 Hazîran 1998 tarÜune kadar geçerlicür.
CARSIÇarşı'dan çıkmak istenüyorum!