23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 HAZİRAN 1998 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Ahlak ve Kültür HÜSEYİNBATUHAN D ostluğuna enşmış ol- maktan buyuk bır mutluluk duyduğum ve gerçek bır "azize" gozuyle baktiğım Prof Türkân Sav- lan'ın bu gazetede 21 Mart 1998 gü- nuyayımlanan "HerŞey ParayaBağ- h Degildir" başlıklı >azısı, benı de bu konudakı bazı duşuncelenmı dıle ge- tırmeye ıteledı Onun yazısında çız- dığ] Turkıye tablosu gerçekten de ur- kutucu Ataturk'un vaktıyle ınsanla- nmıza aşılama>a çalıştığı butun kul- turel değerler, yennı, tam bır \ urdum- duymazlığa bırakmış, onun "ujgar- lık düşü" yenne kaba bır "köşeyi dön- me" felsefesı geçmış. kı^ısel çıkarcı- lık, her turlu ahlaksal ve ınsansal duy- guyu unutturmuştur Gazetelenn her gun bır başka karanlık yonunu gun ışığına çıkarttıgı bu tabloya bakıp da karamsar olmamak elde değıl Ama yıne de Turkân Saylan -ken- dı yuce kalphlığınden olacak- bu du- rumun duzeltılebıleceğı konusunda- kı umudunu yılirmemışe benzer Nı- tekım çızdığı her kotumser tablonun arkasmdan 'inanabüsek', 'kurabilsek', 'getirebilsek', 'vararianabilsek', 'sa- nlabilsek', 'vapabilsek' deyışlennı kullanarak bıraz lyı nıyet ve çabayla burun olumsuzlukJarın yok edılebıle- ceğını anıştınyor (ıma edıyor) Yazı- sının bır yennde soyledığı şu sozler onun ne kadar ıyımser olduğunu gos- termesı bakımından anılmaya değer "Tiım zengin voksul yurttaşlar ola- rak vergi borcu odemeyi namus bor- cu bilsek \e duğun sunnet gibi kutla- malan, mih arlar harcanan güç göste- risi durumuna donuştürmekten vaz- geçsek, acaba butçe>e katkınuz ne de- rece artar?" lyı yureklı Turkân Hanım'ın bura- da dıle getırdıgı ozleme kdtılmamak mumkun degıl Ama bır İngılız ata- sozunun dedığı gıbı "Arzularatolsaj- dı, dilenciler binici olurdu." Gosterış olsun dıye kızının duğununde mılyar- lar harcarken de\letten vergı kaçır- mayı marıfet sanan tuccarı bırakın, kazançlarının bır bolumunu vergıden kaçırmakta herhangı bır sakınca gor- meyen tıp profesorlerıne ne buyuru- lur' (Bunların arasında bu yazıyı te- sadufen okuyan bu turbırprofesorun >uzunde ala> lı bır gulumsemenın be- lıreceğınden de adım gıbı emınım 1 ) Burada bence asıl sorulması gere- ken !}U ÎSasıl olıtyor da "profesör" unvanını kazanmış bır ınsan. bazen hıç okumamış bır "tuccar" gıbı dav- ranabılıyor' İstersenız. soruyu şoyle soralım Bazı ınsanı ahlaklı. bazılan- nı ahlaksız yapan nedır' Daha çok "ahlak psikolojisfnı ıl- gılendıren bu soruya "doyurucu" bır yanıt \ermek kola> olmasa gerek So- runun "fîzyolojr ıledahayakından ıl- gılı olması mumkun Bu nedenle ıle- nde bır gun ınsan kromozomlarında bır de "ahlaki davranış" genı bulunur- sa. hıç şaşmam Ancak konuya **sos- yoloji" açısından baktığımızda şunu goruruz En ahlaklı kışılerenzekı.en bılgılı \e en kulturlu ınsanlar arasın- dan çıkıyor Nıtekım buyuk fılozof- lar, bılım adamları ve sanatçılar ara- sında gunluk anlamda •'ahJaksız" de- nebılecek ınsana rastlamak hemen he- men mumkun değıl Buna karşılık, ahlakın lagım çukuru sayabılecegı- mız hapıshanelerı gerek zekâ. gerek bılgı, gerekse kultur duzey ı en duşuk ınsaniar dolduruyor Duyarlılık gıbı zekânın da daha çok "Tann vergjsi" olduğu (sızın anlaya- cağınız ınsanın genetık yapısından kaynaklandığı) bugun çoğunluğun be- nımsedıgı bırgoruş Bunagoredoğuş- tan ustunzekâlı veaşırıduyarlı ınsan- lann ahlaklı olmaması, buna karşılık, doğuştan duşuk zekâlı \e duyarsız ın- sanların ahlaklı olması ıhtımal dışı Yalnız ınsanların ezıcı çoğunlugu bu ıkı ucun ortasında yer aldığı ıçın on- ların ahlaklı davranıpdav ranmamala- rı buyuk olçude çocuklukta alacakla- n eğitime bağlı Eğıtımın de ıkı bıçı- mıvardır Görgüeğıtımı ve bilgieğı- tımı, bınncısını çocuk aılesıy le yakın çevresınden, ıkıncısını ıse daha çok okuldansağlar Buna gore çocuk baş- ta ana-babası olmak uzere. en çok hayranlık duyduğu kışılen taklitetme- veçalışır Bunlar ahlaksal açıdan ne kadar "oJgun" kışılerse, çocugun da ahlak kurallanna saygılı bır ınsan ola- rak yetıştırme şansı o derece artar Ama ne yazık kı bızımkısı gıbı türce" gen kalmış toplumlarda ah- laksal açıdan ornek alınabılecek ana- babalara rastlamak çok zordur Dola- vısıy la çocugun ahlaklı bır ınsan ola- rak yetışmesı daha çok okulda alaca- ğı eğıtıme bağlıdır Bıraz geç de olsa. bu noktada 'ah- lak'tan ne anladığımı belırtmem ge- rekıyor \hlakı kısaca. "*insanında\- ranışlannda başkalannın mutluluğu- nu hesaba katması" dıye tanımlaya- cağım Bukaygı ıkıbıçımdeortayaçı- kabılır 1) Başkalannın mutluluğunu arttır- ma arzusu bıçımınde 2) Başkalannın mutluluğunu azal- tabılecekdavranışlardankaçınmakay- gısı bıçımınde Buna karşılık ahlak- sızlığın sddece kendı mutluluğunu du- şunmek ve bunu sağlamak ıçın ge- rektığınde başkalannın mutluluğunu çığnevebılmek anlamına geldığı soy- lenebılır Ohaldeahlaksız kışı başka- lannın mutluluğuna karşı duygusuz. onlann dertlerıne karşı ılgısız, sem- patı ve sevgıden vazgeçtık, acımaduy - gusu bıle gelışmemış ınsandır tşte burada eğıtımın onemı ortaya çıkıyor insanda bu gıbı "ahlaksal" duygulann gelışmesınde koklu bır edebıyat, sanatvemuzıkeğıtımının bu- yuk bır rol ovnadığma ınanıyorum ben Buderslenn amacı-bızdeyapıl- dığı gıbı- edebıyat, sanat ve muzık konusunda çocuklara bırtakım bılgı- leraktarmak değıl. onları buyuk ede- bıyat, sanat ve muzık eserlenyle ta- nıştırarak onlardakı duyarhlığı gelış- tırmek olmalıdır Roman. hıkâye, şıırokuyarak \eya pıyes seyrederek çocuk hıç tanımadı- ğı ınsanlann yaşam seruvenlennı ta- nıyacak. boylece başka ınsanlarla bır tur "dujgudaşlık" bağı kuracaktır Bunun ınsandakı "acıma" duygusu- nu gelıştıreceğı, boylece onu başka- larıyla ılışkılerınde daha bır "insan- cıl" davranmaya ıteleyeceğı bence şuphe goturmez Ozellıkle klasık muzıgın ınsan du- yarlılığını ınceltme ve derınleştırme konusunda buyuk bır rolu olduğuna ınanıyorum Avusturyalı orkestra şe- fı INicolaus Harnoncourt un bır tele- vızyon roportajı esnasında soyledığı şu soz hıç aklımdan çıkmaz "Ben klasik müyiğin tadına \armamis, onun derinliğine inememiş insanlara ın- san " göziıjle bakmam!" Herhalde Harnoncourt, bununladuygusal denn- lıkten yoksun olan ınsanların turdeş- lenne karşı da "insanca" da\ ranama- yacaklannı soylemek ıstıyordu Ben de bu duşuncedeyım, edebıyat sanat ve müzıkle duygu dennlığı kazandı- ran bır eğıtımden geçmemış ınsanla- rın 'ahlaklı" olabıleceğıne ıhtımal ve- remıyorum bu nedenle de vergı ka- çırmayı marıtet sanan zengin tucca- rın da bundan rahatsızlık duymayan tıp profesorunun de bu tur bır eğıtım- den geçmemış olacaklannı duşunuyo- rum Ahlaklılığın "düşünseP yonunu ge- lecek yazımda ele alacağım Ajan Müfettişlik! KEMAL OCAK Emekh MEB S ayın MıllıEgıtım Bakanımız Hikmet Uuğbe>,yıllaronceMEBTeftışKu- rulu'nda çalışmış, yıne bu gorevı ıs- teğıyle bırakmış ama bugune kadar da heryerde. herdurumda ve herkoşul- da bu onuru taşımış v e taşımaya ozen gostermış bır ınsan Ne var kı 28 Nısan tanhlı Mıllıyet gazetesınde "Müli Egitim Bakanlığı'na ajan mufertişlerin atan- masınınduşunulduğu" habennı okuyunca. çok ya- dırgamış. tuylenm dıkgn dıken oimuştur Yalnız to- talıter rejımlerde sık sık rastlanabılen gızlı polıs- ler, ajanlar. ıhbarcılarkurumunu, Atatürk'un kur- duğu laık ve demokratık egıtım sıstemımız ıçen- sıne sokma duşuncesının fikir babası acaba hangı egıtımcıdır hangı akJ-ı e\"vel burokrattır Turk tanhınde ılk kez 12 yuzyılda buyuk Sel- çuklu Hukumdan Nizamülmülk ajanlık kurumu- nu kurmuştur ve "Shasetname" adlı yapıtında da "Her kime büyük bir hizmet verilse, öteki biri giz- lice onun durumunu inceJemekle gorevlendirilme- lidir. Fakat o memur. bunu bilmemeüdir"" der Osmanlı Imparatorlugu'nda ıse II. Abdulhamit bu hafıye-ajan meslegını başlatmıştır Bu neden- le oturdum, Turkçe sozlukten u ajan"ın anlamına baktım Ajan "Birdevletvekuruîuşungizliamaç- lan için çalışan kimse. casus" dıye tanımlanıyor Sayın bakanım bugun uzennde yaşadığımız ge- zegenımızde ve demokrasıyle yonetılen ulkelerde boyle bır gorevlendırme -ajan mufettışlık- mesle- gıvarmıyokmubılmıyorum Iyımser bırduşun- ceyle dıyelım kı ajan mufettışlen atadınız Ayağı- na postal, bacağına şalvar. başına şapka gıydırdı- nız Yetmedıbırdeçembersdkalbıraktırdınız Bun- lann Turk Mıllı Eğıtımme, eğıtım duzeyının yuk- selmesıne. öğrencılere, ögrettnenlere ve yapılacak araştııma. ınceleme. soruşturma ve denetım ışlev- lenne katkılan ne olacaktır 7 Hem bu "ajan mıifet- tişlerden" nasıl bır kamu yaran duşunulmektedır Ozde boyle bıruygulama Turk Mıllı Eğıtımı'nın genel yapısı ıçınde yonetıcılen, oğretmenlen, og- rencılerı \e hatta velılen bırbırıne duşurebılır Bu olay jurnalcılığı. ıspıyonculugu, dedıkoduyu ve var olan sorunlan daha da arttırabılır Insan onu- runa. ınsan haklanna ve ınsan davranışlanna za- rar verebılır Kaldı kı eğıtımde venmı araştırma- nın, çagdaş duşunceyı yerleştırmenın, bılgı duze- yını yukseltmenın. bılgı çağını yakalamanın ve yolsuzluklan onlemenın yolu da "ajan mufertişlik" mesleğınde degıldır Sayın bakanım, MEB'nın çok onemlı ıkı ayagı vardır Bın Talım Terbıye Kurulu, oburu Teftış Ku- rulu'dur Talım Terbıye Kurulu'na degınmeyece- gım Çunku bu konuya sayın Mustafa Balbay. ko- şesındedeğınmış ve bu kurulun adına "Zalim Ter- biye Kuruhı" demjştır. - . . . Turk Mıllı Eğıtımf nın ışleyışı ıçınde bakanlık mufettışlıklennın katkılan, gorevlen, yol goster- melen, rehberolmalan buyuk onem taşımaktadır Aynca gorevlenyle ılgılı konularda mıllı eğıtım ba- kanlannı temsıl etmektedırler lşte bu yonuyle de ajanlık bızce sakıncalıdır, sızce de sakıncalıdır dı- ye duşunmek ıstıyorum Yerı gelmışken bır konuya değınmek ıstıyorum Mıllı Eğıtım Bakanlıgf nın kadrolan geçmışte sı- yasal anlamda doldurulmuş olup. bu kadrolann ıçınde halen sıyasal partılerden aday olanlar bıle bulunmaktadır Doğal bır hak aday olabılırler Eleş- tırdıgımız durum bunlann hâlâ bu onemlı yerler- de turulmasıdır Eger Ataturk'u laık ve demokra- tık cumhurıyetı savunmak, çagdaş duşunceyı yer- leştırmek, yenı bır ınsan tıpı yaratmak ıstıyorsanız bunun yolu "ajan müfettişliğj" getırmekte degıl, Mıllı Eğıtım Bakanlıgı'ndakı "Bu dokunulmaz dokuyu" değıştırmekten geçmektedır Denn say- gılanmla >,•.. PENCERE Ali Kemalistler... istanbul'da kımı gazetecı Kurtuluş Savaşı boyunca Kemalıstlere sovdu Ilk kez Batı'da kullanılan "Kemalıst" sozcuğu ne anlama gelıyordır "Eşkıya, barbar, haydut " Babıâlı'de elı kalem tutan nıce unlu gazetecı de Batı basınına uyarak Kemalıstlere veryansın edıyordu Hıç "Duvel-ı Muazzama "ya karşı çıkılır mıydı 9 Ittıhatçılar ımparatorluğu batırmışlardı, Kemalistler daha çılgın ıdıler Ingıltere Dışışlerı Bakanı Lord Curzon ıse 4 Ocak 1920'de Turklere ılışkın kararını beyaz kâğıda sıyah murekkeple şoyle yazmıştı "Turkter Avrupa'dan atılmalıdır Amerıkalı Senator Lodge'un dedığı gıbı Istanbul Turklerden tamamen alınmalıdır Bır veba tohumu, harplerın yaratıcısı, komşulan ıçın bır kufur olan Turkler Avrupa'dan sılınmelıdır " (Açıklanan İngılız Gızlı Belgelerı'nden ) ilgınç değıl mı 1 Kemalıstlere sovgu, bızımkılerde 192O'lı yıllardan berı durrnamıştır demek kı daha 1923 Devrımı gerçekleşmeden ve laık cumhurıyet kurulmadan bu ış başladı, tezgâh bugun de çalışmaktadır • Fransa'da sozde Ermenı soykırımı neden hortlatıldı? Kımıne gore perde arkasında Boeıng uçaklannın alımı var Turkıye Boeıng yenne 52 adet Aırbus uçağını satın alsaydı ış değışır mıydı 9 Aırbus'ın ortakları arasında en buyuk pay Fransa'nın mıydı 9 Kım ne derse desın, Avrupa'nın Turkıye'ye yonelık tutumu hayra alâmet değıldı Kımıne gore de bızım asker PKK'nın belını kırınca, pıyasaya sozde Ermenı soykırımını pazarlamak, yenı tasarımların ılk gostergesıydı Yoksabayramdeğıl, seyran değıl, "enıştem" benı neden opsun? 1915'te yaşanmış tanhı neden guncelieştırsın Enışte Bey''.. ingıttere'de gızlı belgeleraçıklanınca Londra'nın 1920'de Turkıye'ye donuk gerçek nıyetını oğrenebıldık; ellı yıl sonra Fransa'da gızlı belgeler açıklanırsa, bugunku olayın gerçek yuzunu oğrenebılınz • Ancak bu arada bızım medyada durmadan Kemalıstlere çatanlara ne dıyelım'? Yazılanlara bakılırsa Turkıye'nın Avrupa'ya karşı sertleşmesı her şeyı berbat edıyormuş; yumuşak dıplomasıyle her şey çozulurmuş, Batı'ya kafa tutmanın sırası değılmış Medyanın mandacılan Kemalıstlere saldırmak ıçın fırsatı kaçırmıyorlar, ış donup dolaşıp yıne 'Alı Kemalistler' ıle 'Mustafa Kemalistler' arasında kavgaya mı donuşecek'? Eskı fılmı yıne mı seyredeceğız? YAŞAMIN RENKLİ YANLARI com ELEKTRÎKLENME
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle