25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 HAZİRAN 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 15 Elektronik posta: [email protected] Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 Anadolu Üniversitesi'nin haftalık yayın , organı "Anadolu Haber"in son sayısından bir haber: "Bir süredir tuvaletleri tıkanan Kütüphane ve Dokümantasyon Merkezi'nde temizlik ve bakım için çalışmaya başlayan görevliler 18 Mayıs günü ikinci kattaki erkekler tuvaletinde üç kitapla karşılaştılar. Görevliler, rezervuarın içinden parçalanmış durumda bir, tuvaletin içinden ise iki kitap çıkardılar." Tpabzon'da Trabzon'un caddelerinde Konya plakalı ve yeşil renkli bir otobüs dolaşıyor. Konya Büyükşehir Belediyesi'ne ait otobüs, gezgin tiyatroculara hizmet veriyor. Böylece, yasaklanan gerçek tiyatro oyunları nedeniyle Trabzon'da meydana gelen («$#)sanatboşluğu milli ve manevi müsamerelerle doldurulmuş oluyor! Ö M Ü R I L i K ÇETE'si bol olan yerde kanları temizlemeye PEÇETE yetmez m Ömür E. Kurum - Meclis'e atom bombası raporu verilmiş... "Ihaleyi Kalemli vapsın. en büvük oatlama gerceklesir!" fes Pilsen, Türk insanının yapısına ilişkin bir araştırma yaptırmış. Türk erkeklerinin bıyık- lı olması, çoğunluğun dişini fırçalamama- sı gibi sıradan sonuçlar çıkmış. Bazı gaze- telerde manşetlere taşınan bu araştırmadan birkaç sonuç da biz aktaralım. Siyaset: Türk insanının yüzde 42.5'i kendini ileri- ci buluyor. Çok muhafazakârların oranı yüzde 9.3, çok ilericilerin oranı yüzde 9.4. Siyasi görüşüne iliş- kin fikri olmayanların oranı yüzde 13.4. Özelleştir- me: KİT'lerin satılmasını onaylayanlar yüzde 20.3, bazı KİT'lerin satılmasını onaylayanlar yüzde 22.1, KİT'lerin satılmasını onaylamayanlar yüzde 20.3, fikri olmayanlar yüzde 37.3. Devlet Baba: Devleti, vatandaşın geçiminden sorumlu tutanlar yüzde 81.3. Ekonomi: Ekonomide hem devlet sektörünün hem özel sektörün olmasını fakat devletin ağırlığını his- settirmesini isteyenler yüzde 59. Serbest piyasa ekonomisi isteyenler yüzde 18.3. Alışveriş: Halkın Profil yüzde 55.8'i mutfak alışverişini bakkaldan, yüzde 50.3'ü semt pazarından, yüzde 46.7'i marketten ya- pıyor. Sigara: Sigara içenlerin yüzde 74.9'u yerli si- garaları tercih ediyor. Ehlıyet Halkın yüzde 72.3'ünün sürücü ehliyeti bulunmuyor. Cinsellik: Halkın yüz- de 77.4'ü televizyonda cinselliğin ağırlıklı olduğu programların yayımlanmasını uygun bulmuyor. Cin- sel Eğitim: Halkın yüzde 53.2'si liselerde öğrenci- lere cinsel eğitim verilmesini istemiyor. Radyo-Te- levizyon: Halkın yüzde 14'ü televizyon izlemiyor, yüzde 46.6'sı radyo dinlemiyor. Meslek: Halkın yüz- de 16.4'ü erkek çocuklarının, yüzde 15.5'i de kız ço- cuklarının doktor olmasını istiyor. İkinci sırada erkek çocuklar için mühendislik, kız çocuklar için öğret- menlik yer alıyor. AnsHdopedi: Halkın yüzde 56.4'ünün evinde ansiklopedi bulunuyor. Okuma Alışkanlığı: Halkın yüzde 44.9'u hiç kitap okumuyor, yüzde 23.2'si uzun zamandıreline kitap almıyor. Maç: Hal- kın yüzde 72.5'i herhangi bir spor karşılaşmasını iz- lemeye gitmiyor, yüzde 52.6'si spor karşılaşmaları- nı telvizyondan da izlemiyor. Sosyal Etkinlik: Hal- kın yüzde 90.8'i dernek, kulüp, hayır kurumu ya da herhangi bir cemiyetin üyesi değil. Kına Yakanlar: Halkın yüzde 83.9'u evlenirken kına gecesi yapıyor. Hela Kürtürü: Halkın yüzde 63.1'i alaturka tuvalet kullanıyor. Kuşak Çatışması: Halkın yüzde 21 'inin evinde aile büyükleri ile çocuklar arasında giyim ve arkadaş seçimi konusunda görüş ayrılığı yaşanıyor. Hanımefendi: Halkın yüzde 1.7'sinin evine ner gün gündelikçi geliyor. Dünyada Mekân: Halkın yüzde 70.6'sı ev sahibi konumunda, yüzde 15.5'inin ikin- ci evi bulunuyor. Kan Grubu: Halkın yüzde 35.3'ü A RH Pozitif kan grubunu taşıyor, en az taşınan kan grubu yüzde 3.4'le AB RH Negatif oluyor. SESSÎZSEDASIZ (!}„ ~ w NUMJEUMTCEBE Yüksek Yerilim Hattı Erdinç UTKU Kılığı kırk yaran bir milletiz. Bilimsel makalede daha yükseklere! TÜBİTAK Başkanı Prof.Dr. Dinçer Ülkü, Türkiye'de yayımlanan bilimsel makale sayısında 1990 yılından bu yana dört kat artış görüldüğünü açık- ladı geçenlerde. Bilimsel yayın alanındaki bu atılım sayesinde 80 ülke arasında 29. sıra- dan 27. sıraya yükselmişiz... Bu sonuca YÖK dosyalarından ula- şıldıysa daha üst sıralara yükselme- miz gerekir. Bizim elimize de bir bilim- sel yayın geçti. YÖK'ün burnunun di- bindeki Gazi Üniversitesi Tıp Fakül- tesi'nden Prof. Dr. ŞükrüSindel'inbir makalesi. Daha doğrusu profesörlük dosyasmda duran "abstract" yani ma- kalenin özeti. Makalenin adı: Changes of Arterial Aracnidonic Acid Metabolites by Ha- emodialysis. 1992 yılında Paris'te düzenlenen 29. Avrupa Diyaliz Kongresi'ne su- nulmuş ve kongredeki bilimsel tebliğ özetlerininyayınlandığı kitaptayeral- mış... Yıl: 1992. Sayı:7. Sayfa: 656-787. Profesörlük dosyasındaki bilgiler böyle diyor ama kongredeki tebliğle- ri merak eden doktorlar açıp bakmış- lar böyle bir makale bulamamışlar... YÖK Başkanı Kemal Gürüz ne der bu işe... Herhalde, YÖK kayıtlarına göre adı 19 Mayıs Üniversitesi olan ancak uy- gulamada "Osman Çakır'ın Üni- versitesi" olan "en çağdaş bi- > lim yuvası"nda üç hilalle bir türbana dağıtılan profesörlük — konusundaki görüşlerini tek- rarlar. Yani: Sükut! AYDINLANMA ATEŞİ tleüşim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 'Guçsuz gorduklerı Turkıye ye Sevr'i cıdıtn ııdıtn dayatıyorlar' Izmir il Temsilciliği ve Karşıyaka Cumok ile Manisa ve Izmir ADD. Fran- sız Parlamentosu'nun Ermeni Soykırı- nıını tanıdığınadairaldığı karara tepki- lerini dile getinyorlar. Trabzon-Rize Cumok " Yağış nedeniyle ertelediğimiz 'Cum- huriyet Ormanı' için fidan dikimini hava koşullan ne olursa olsun 14 Hazi- ran'da gerçekleştınyoruz. Trabzon dı- şından iyi bırkatılım var. Havanın iyı ola- cafiı meteoroloji taraftndan bildiriliyor. Aksi olrnazsa dikim sonrası piknik ya- pacağız. Herkes kendi seperi ile gelecek. Trabzon ve yakın civanndan dostlan- mızın ya banka hesabına veya dogrudan kurul üyesi arkadaşlamıza perşembe öğ- leye kadar bilgi vermelen gerekiyor. Fı- dan sayısı ancak belirtilen günde kesın- leşmek zorunda Dikim yeri: Çalköy. Hareket saatı: 09.30 (Sahıl Yolu Tekel binası önü) Hesap No: Vakıfbank Trabzon Şube- si Cumhuriyet - Orman Hesabr 2032611" Karşıyaka/lzmir Cumok "1) Ahmet Taner Kışlalı'nın deyi- miyle 'Başkalaşmak' değil artık "defiş- raek' istıyoruz. Biz 'Demokratik Top- lumcu Çağrıya' büyük bir coşku ile ka- tilıyonız. 2) Sözde Ermeni soykınmı ka- rannı meclisten geçiren Fransa'nm yan- lışını bir an önce düzeltmesini istiyo- ruz. Izmir ADD'nin Fransız mallannı boykot etme ve Gümriik Birliği'nden çeİcılme yolunda açtığı kampanyaya ka- tılıyoruz. 3) Ölümünün 25. yıldönü- münde her zaman artan bir sevgi ve say- gıyla andığımız değerli şairimiz Nâzım Hikmet'in vatandaşlığının iadesini is- tiyoruz. 4) Düşünceye özgürlük diyo- ruz. düşünce suçundan tutuklananlann artık son bulmasını diliyoruz. 5) Sevgi Vakfi. zihinsel özürlüleryaranna 14 Ha- ziran'da Karşıyaka "dan kalkmak üzere btr körfezturudüzenlemiştir.(ücret: 1 mil- yon ^00 bın lira). tel: 0.232.368 66 84." tzmir İl Temsilciliği "8 Mayıs'ta yapılan toplantıyla Cu- mok lzmır İl Temsilciliği 6 ay süreyle Karşıyaka Cumok'tan Buca Cumoİc'a devıedilmiştir. tletişim tel: Duygu Öz- tin Bağdel (0.232.452 2161), Ayhan Şi- ren (0.232.438 18 77). Ercan Mercin (0.232.420 01 35). Etkinliklenmize 12 Haziran saat 13.30'da Buca Eğitim Fa- kültesı kütüphanesinde SODEV ile dü- zenlediğimiz CHP Izmir Milletvekili Aydın Güven Gürkan'ın katılacağı 'Gençlik ve Siyaset' konulu bir söyle- şi ile başlıyoruz. Ayru akşam Cafe Tno'da yeni Cumok'larla tanışmak amacıyla yemek yiyeceğiz. Yemeğe katılmak is- teyenler davetiyelerini yukandaki tele- fcnlardan iletişim kurarak alabilirler." tımir ADD "Fransız Parlamentosu Ermeni Soy- lcnmını tanıdığına dair bir karar almış- tr.OysaOsmanlı Imparatorluğu'nupar- çılamak için Ermeni ve Kürtleri Türki- ve'ye karşı kışkırtarak yüzyıllardır dost- İık ortamı içinde yaşayan bu üç halkın acı çekmesine neden olanlar. Fransa ve rıûttefiklen diğer emperyalist devlet- ledır. Aynca sovkınm karşıtlığmdan en son söz edebilecek ülkelerin başında Fransa gelmektedir. Vietnam'da 800 bin. Cezayir'de 1 milyon ulusal kurtuluş sa- vaşçısının kanları Fransa'nın ellerınde henüz kurumamıştır. Emperyalist dev- ktlerin hedefi Sevr'dir. 1919"da bunu başaramadılar. Bugün güçsüz gördükle- ri Tiirkiye'ye Se\r'i adını adım dayat- maktadırlar. Güneydoğu ve Kıbrıs ko- nusunda siyasi taviz isteyen Batı. bu- gün Ermeni konusunu gündeme getin- yor. Yann yeni sorunlaryaratacaklar. Ih- raç ürünlerimize. GB anlaşmalanna rağ- men tanfe dışı yasaklamalar getinyor- lar. kota uyguluyorlar. Onlara bu cüreti veren güç. GB anlaşmalanyla ulusal ekonomimizi teslim almış oimalarıdır. Işin özü buradadır. Bunun gerçek so- rumlulan. bu anla^malara. Türkiye adı- na imza atan sıyasetçilerdedır. Halkı- mızı. uygulamaya soktuğumuz a$ağı- daki kararlanmızı desteklemey e çağırı- yoruz: 1) Fransız kaynaklı ithal ürünleri 'sa- tın almama" karan aldık. 2) Fransa'dan aynlmak için mücadele eden Korsikalı uluşçulara yardımda bulunmak için 'Kor- sika'yla Dayanışma Komisyonu" kur- duk. Komisyon üyeleri temmuz ayı için- de Korsika'ya giderek. insan haklan ih- lallenni ara^tıracak ve bir rapor diizen- leyecektir. Aynca eylülde Sirkeci"den Fransa'ya bir banş treni kaldınlacaktır. 3) ADD Izmir Merkez Şubesi olarak bir kapitülasyon anlaşması olan Gümrük Birliği'nden çıkılması için bir imza kam- panyası başlattık. Türk halkını imza kampanyamıza çağınyoruz." Manisa ADD "31 Mayıs'ta kurulan Gölmarmara ADD'nın ev sahipliğinde ADD Mani- sa Merkez. Salihli. Sarıgöl. Alaşehir. Demırci. Akhisar. Soma. Bolu. Kula şu- belerimizin Başkan ve Yönetim Kuru- lu üyeleri 4. Eşgüdüm Toplantısı'nı ger- çekİeştirmiştir. Toplantıda: ülkemizin çeşiti iç ve dış sorunlan görüşülmüş ve sözde 'Ermeni Soykırım Tasarısı'nı kabul eden Fransız Parlamentosu'nun birbasınaçıklaması ile kınanmasına ka- rar venlmiştir. Fransız Parlamentosu'nun tarihi gerçeklen saptınp. arşivleri. bel- gelen hatta 1915'lerde işbırhğı yaptık- lan lngiltere'nin arşivlerini yok sayarak aldığı bu karar Mustafa Kemal'in 1920'lerde yırtıp tarıhin çöp sepetine atmış olduğu 'Sevr Haritasrnm yeni- den gün ışığma çıkmasından başka bir- şey değildir. ,Vs.ivler ıncelendiğinde: Ermeni çetelerinin Kars ve Ardahan yö- resinde 30 bine yakın Müslümanı kat- lettikleri görülür. Asıl soykınm budur. Soykınma uğradıklannı söylenen Er- memler ise. Ösmanlı Hükümetı'nın Van ilininRuslar'ınelinegeçmesi üzerineçı- karttığı 'tehcir yasası'yla ortaya çıkan kargaşada yaşamlannı y itirmişlerdir. Yeni Dünya Düzeni. globalleşme adı altında piyasaya sürülen empenalizm. birtürlü başanlı olamadığı .Anadolu'yu bölüp. parçalama ve 'Sevr Haritası'nı hortlatma yolunda yeni kartlar çıkar- maktadır. Fransa ve onun işbirlikçileri iyi bilmelidirler ki. Atatürk'ün dışarıya karşı temel taşı olarak beliriediği 'tam bağımsızlık" ilkesine bağlı "Kuvayı Milliye' ruhunu taşıyan içtenlikli Ata- türkçüler tıpkı öncüleri gibi yeni 'Sevr HaritalarTnıda yırtıp tarihin çöp sepe- tine atacak güçtedirler." DemokratikToplumcu Çağrıya katılanlar Mehmet Beşlioğlu (SUivri 1. Noteri) / Ahmct Yıldız ı İst) Hasan Yıldız (Çokur»va Otoyolları İşletme Şefi) Gûndüz Kibar (İst) '•- H»şim Özonur (Izmir) / Prof. Dr, Memnune Apak ' Prof. Dr. Selçuk \ Apak / Prof. Dr. Nurçin Saka Prof. Dr. Seher Başaran Uz. Dr. Hülya ; fcryserili / Bio. Dr. Birsen Karaman Bio. Demz Açarsöz KİM KİME DUM DLMA BEHIÇ AK behicakia turk.net ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI H A R B İ SEMtH POROY MIRMIRLAR VĞUR DVRAK KAE>ÜU EöiVoRUM... ATIN o ^AMAN HADİ / TARİHTE BUGÜ1N MVMTAZ .ARIKAN 10 Haziran HER MEI/S/M 1974"r / A/, /At6t't.T£je£ 'D£, Ğ s/et L.ro. " ADL r /cuGt/t-aç, 8u setrSfM AŞ4YAK. OLSIAJAĞr TTJĞLA Gİ8' KÛÇÜK MOOÜI-- PİSTt-E/Ç ÇOK U/İM MAOPESf PLASr/K OLAM PtST-IN, Öz£i- BrG y^Ği.* S/t/WME£f OO- GÖRÜŞ SONMEZ TARGAN Sessiz OlümTürkiye işçi sınıfının gerek sendikal gerekse siyasal devinmesi acılar, üzüntüler, beklentiler. yalnızlıklarla doludur. Bu savaşımın yakın tarihi içinde çok değişik tiplertanıdım. Bunları iki başlık altında toplamak ola- sı. Birincileri, ömrünü savaşıma adamış olmalarına kar- şın adları pek duyulmamış olanlarıdır. Çileli ve özveri- li bir yaşam sürmelerine karşın kimliklerinin öne çık- mamasına bir özen göstermişlerdir. Nâzım'ın dizelerin- de olduğu gibi hep birer "sıra neferi" olmayı yeğlemiş- lerdir. Oysa yeteneklerine, bilgi ve birikimlerine diyecek yoktur. Kurmay olmayı beceremediklerinden değil, iş yapmayı sevdiklerinden bir deprem gibi sesleri derin- den gelmiştir. Ölümleri de yaşamları gibi sade ve ses- siz olmuştur. ikinciler ise daha farklı. Işin mutfağında olmaktan çok vitrininde görünmüşlerdir. Siyasal ya da sendikal alan- daki çabalarını bulundukları yerlerden daha yüksekle- re tırmanmanın aracı olarak kullanmışlardır. Nedendir bilinmez, genellikle bunlar konuşulmuş, bunlar yazıl- mıştır; ölümlerinde bile, çarşaf çarşaf gazete ilanları bun- lar için verilmiştir. Alışmışımdır, gazeteyi elime alınca ölüm ilanlanna ba- karım öncelikle. Bir gün bekledim, üç gün bekledim, on gün bekledim, ama aradığım ilanı göremedim bir türlü. Aradığım. ölen bir sıra neferiydi gazete ilanların- da. Tanıyan dostlarına öldüğünü bildirdiğimde, hayret- le "Onu da mıyitirdik" yanıtını alıyordum. Bana ölümün- den çok önce ağır hasta olduğunu Demirtaş Ceyhun bildirmiş, gerekirse istanbul'a getirmeyi önermişti. 01- düğünün kara haberini de ilk önce Demirtaş Ceyhun'a söylediğimde, bir sıra neferi daha düştü toprağa diye- rek çok üzüldük. Sessizce ölen ve ölümünden bugün bile çoğu kesi- min haberi bile olmayan bu sıra neferi Selahattin Uyar'dı. 25 Mayıs 1998 günü toprağa düşmüştü Selahattin, Uyar. Gerçi ölümünden kısa bir süre önce Cumhuri-' yet gazetesi ağır hasta olduğuna ilişkin bir haber yap- mıştı. Ama ölümü, yaşamı gibi sessiz oldu. Ölümüne ' ilişkin ne bir haber ne de birlikte savaşım verdiği ke- •; simlerden bir başsağlığı iletisi geldi. Onun için verile- - cek bir başsağlığı ilanının bugünkü sendika pazarında . (!) bir getirisi yoktu herhalde. v Oysa Selahattin Uyar 63 yıla sığan ömrünün 40 yı- - la yakınını işçi sınıfının sendikal ve siyasal savaşımına . adamıştı. DİSK Tekstil Sendikası'nın Adana bölge tem-,' silciliğini yaptığı 1970'li yıllarda yaşanan terör nedeniy- u le bölgeyi kan götürüyordu. Gerici ve işbirlikçi sendi- v kaların kuşatması altında bulunan bu işkolunda, Ada-',' na'da bölge temsilciliği yapmak, o yıllarda yürek ister- ~\ di. Yine o yıllarda faşist kuşatma altında bulunan Kah- - ramanmaraş'ta bir tekstil fabrikasını DlSK'te örgütle- < meyi başarmıştı. Toplusözleşme görüşmeleri sürecin- de, durumu hazmedemeyen fabrika patronlan faşist çe- ! telerini üzerine sürmüşler. Uyar, kentin 12 km dışında bulunan fabrikadan kente kadar, yalmayak koşarak canını zor kurtarmıştı. Böylesi ateş ve kan kokan günlerden biriydi. Tarsus'ta bana gelmişti. Yorgundu, uykusuz geçen gecelerin ' yıprattığı bedeninden, giysileri adeta dökülüyordu. - Ayakkabılarını çıkartıp rahatlamasını istedim. Zorlaya- . rak çıkarttırdığım ayakkabılarının içinde çoraplarının tabanı kalmıştı. 1975 yılında kurulan ikinci Türkiye İşçi Partisi'nin kurucu merkez yürütme kurulu üyesiydi. 70"li yıllarda karanlık güçlerce katledilen TlP'in Adana il aşkanı Avu- kat Ceyhun Can'la Çukurova'yı bir yandan da politik alanda örgütlüyor, bitmez tükenmez bir enerjiyle ora- dan oraya koşturuyordu. " ı p . J ' Yaşamı adeta uzun bir koşuydu. Adana'daki çalış-; maları sonunda Tekstil Sendikası'nın genel merkezi- ' ne, merkez yürütme organına seçildi. Beni de karan- lık bir tertipten çekip çıkartmak, bölgeden uzaklaştır- mak için Tekstil Sendikası Genel Merkezi'ne eğitim uzmanı olarak almıştı. Genel Başkanvekili olarak bu gö- revini 12 Eylül devirmesine değin sürdürdü. DİSK ta- rafından düzenlenen 1 Mayıs etkinliklerinde düzenle- me kurullarında görev ve sorumluluk üstlendi. 12 Ey- lül'ün arananlar listesinde adının yer almasını bekle- meden yurtdışına çıktı. Avrupa'da uluslararası etkin- liklerde DİSK'i temsil etti. Yurtdışında 10 yıla yakın süren zorunlu sürgün gün- lerinde ağır koşullar altında yaşamasına karşın sendi- kal çevreden ve politik yaşamdan kopmadı. Türkiye'ye döndüğünde, yeniden sendikal savaşıma soyundu. DİSK yeniden açılmıştı. DİSK'e bağlı sendikalarda seçimler süreci başlamıştı. Tekstil Sendikası'nda Rıd- van Budak ve arkadaşlarına karşı ayn bir listeyle yö- netime talip olmuştu. O günlerde bende kalıyordu. "Ağabey yapma, kazanma şansın yok. Artık ne 70 7/ yıl- ların DİSK'İ, ne de Tekstil Sendikası var ortada. Senin yurtdışında olduğunyıllarburada çokşeylerdeğişti. Se- nin delege diye sarıldığın arkadaşlann bile kendi sını- fıyla bağı kalmadı. DİSK'e bağlı sendikalann da kitle ta- banı yok eskisi gibi" dedimse de ikna edemedim. Danlmış olmalı, benden aynlarak Beyoğlu'nda birote- le taşındı. İlk kez yenik düşmüştü. Tekstil genel kuru- lundan sonra, doğduğu, büyüdüğü, savaşım yıllannı ver- diği Adana'ya geri döndü. Çukurova'da sırtını Toros- lar'a dayamış, derin bir sessizliğe dalmıştı. Nasıl dalmasın ki? Medyatik olmanın dışında Türki- ye'de bir bütün olarak sol ve işçi sınıfı savaşımı da uy- kuya dalmamış mıydı? Bugün sessiz ölümüyle sonsuz bir uykuya yatan Se- lahattin Uyar'ın savaşımının yeniden uyanacağı umu- duyla, onun gibi sessiz yaşayanlara yeniden merhaba... Onun da isteği tartışmasız bu o'lurdu. B U L M A C A SEDAT YAŞAYA1S SOLDAN SA- ĞA: 1/ Yazılı olarak yapılan açıklama: tebliğ. 2/ Hint-İran dil grubuna verilen 3 ad... Herhangi bir şey üzerindeki ufakleke.3/Kü- çük çocukları uyutmak için söylenen türkü... Maksim Gor- ki'nin tanınmış " bir romanı. 4/ g "Aptal. budala" anlamında argo sözcük. 5/ Sahip... Eski Mısır'da -j güneş tannsı. 6/ Bir şeyi düşünmeye gerek duyma- danhepayrabiçimdeyap- 3 ma alışkanlığı... Sergen. 4 II Cin ve vermutla yapı- lan bir içki. 8/ Bir oyun ya da filmde dinlenme sü- resi... Yasal. 9/ Eskrimde kullanılanüçsilahtanbi- 8 ri... Yüzkalıbı. q YUKARIDAN AŞAĞI- YA: 1/ ipe dizilmiş ceviz ya da bademi. nişasta ile kayna-i tılmış üzüm suyuna batırarak yapılan tatlı. 2/Oylumlu... Ge-, ce yapılan sinema ya da tiyatro gösterisi. 3/ Iletişim dizge-: si birliği... Ha\aya fırlatılan birplakanın vurulması ilkesi-. nt dayalı atıcılık dalı. 4/ Kullanılmaya hazır para. 5/ Türk* tuluat tiyatrosunda baş komik görevindeki uşak tiplemesi...! Afrika'da bir ırmak. 6/ Bir nota... Balık yakalama aracı... Ha-^ vadaki su buhan. 7/ Kendisine inanılan, sır verilen kimse...'' Letonya'nın başkenti. 8/ Museviliğin simgesi olan sekiz kollu şamdana verilen ad... Iskambilde birkâğıt. 9/ Önün-; den geçilerek saygı gösterilmek istenen ölünün tabutunurH konulduğu yüksek yer.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle