Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 MART 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 11
Elektpikte saate
göre tarife
• ANKARA(AA)-
Türkiye Elektrik Dağıtım
AŞ (TEDAŞ) tarafından,
yılbaşından itibaren
ticarethanelerde de
başlatılan. 'elektrikte saate
göre tarife'nin, 1999
yılında konutlarda da
kullanılmaya başlanması
bekleniyor. TEDAŞ Genel
Müdürü Kadir Ramazan
Coşkun. 'saate göre tarife'
sistemine talebın giderek
arttığını, en fazla talebin de
fınncılardan geldiğini
söyledi.
Birliklerin
alımları
• ANKARA (AA) - Tanm
Satış Kooperatifleri
Birlikleri'nin alım tutan.
110 trilyon 382 milyar
liraya ulaştı. Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı
yetkililerinden edinilen
bilgiye göre. martın ilk
haftası itibanyla 110
trilyon liranın üzerinde
alım yapan birliklerin,
üreticilere borcu ise 310
trilyon lira düzeyinde
bulunuyor. Birliklerin
alımlannın finansmanı için
Destekleme ve Fiyat
tstikrar Fonu'ndan 82
trilyon lira kredi
kullandınldı.
Yatırım
teşvikleri
• ANKARA (AA) -
Hazine Müsteşarlığı
tarafından bu yılın ocak
ayında. proje tutan 340.6
trilyon lirayı bulan toplam
450 yeni teşvik belgesi
verildi. Hazine
Müsteşarliğı'nın dünkü
Resmi Gazete"de
yayımlanan tebliğine göre,
337.1 trilyon liralık kısmını
sabit yattnmlann
oluşturduğu 450 yatınm
teşvik belgesi için, 963.5
milyon dolarlık da döviz
kullammı öngörüldü.
TÜSİAD'ın kadın
patronları
• ISTAi\BUL(AA)-8
Mart "Dünya Kadınlar
Günü" dün kutlanırken,
Türkiye'nin etkin sivil
toplum kuruluşlanndan
olan Türk Sanayicileri ve
tşadamlan Derneği'nin
(TÜSİAD)417üyesinden
sadece 12'si kadın.
TÜSlAD üyeleri arasında,
patron kızlannın yanı sıra
kendi işlenni kurup
geliştiren işkadınlan da
bulunuyor.
Ariston 98
serisi
• Ekonomi Servisi -
Türkiye'de Ariston ve
Philco markasıyla satış
yapan Merloni Grubu"nun
1998 yılı için ürettiği
ankastre (entegre) mutfak
serisi tanıtıldı. Ariston
Ankastre '98 serisinin
tanıtımı için Türkiye'de
bulunan Merloni
Grubu'nun kurucusu
Vittorio Merloni.
Türkiye'de kalmaya devam
edeceklerini dile getirdi.
Merloni Elertromestici
Genel Müdürü Andrea
Sasso ise Türkiye'de beyaz
eşya sektöründe pazar
paylannın yüzde 9'lara
ulaştığını belirtti.
Net 1.5 milyarm üzerinde faiz geliri elde edenler ay sonuna kadar beyanname verecek
Faiz vergisı ıçın gerı sayımM RSEL KARSAVl'RAN
Faiz. repo. borsa. tah-
vil. Hazine bonosundan
geçen yıl içinde net 1.5
milyar liranın üzerinde ge-
lir elde edenlerin vergilen-
dirilmesi konusunda ka-
muoyundaki tereddütler
süriiyor. 1997 yılında net
1.5 milyar liranın üzerin-
de me\ duat faizi. repo. dö-
viz cinsinden faiz geliri.
tah\ il ve bono faizleri. kâr
zararortaklığı ilekârpay-
lan geliri elde edenler bu
ay içinde beyanname ve-
recekler.
Mevduat faizi: Ban-
kada mevduatı olup ancak
yıllık faiz geliri 4 milyar
630 milyon lirayı geçme-
yen mevduat sahiplen be-
yanname \ermeyecekler.
Bu miktan aşan miktarda
faiz geliri elde edenler be-
yanname verecekler. Fa-
izi geliri 12 milyar liraya
kadar olanlara iade yapı-
lırken. aşanlar yüzde 12
oranındaki stopaj mahsup
edildikten sonra vergi ve-
recekler.
Repo geliri: Repo ge-
liri elde edenler bevanna-
me verecekler.
Repo gelırlerinden sto-
paj kesintisi yapılmadığı
için net 1.5 milyar lira re-
po geliri olanlar enflas-
yondan anndınldıktan son-
ra 375 milyon lira vergi
verecekler. 8 milyon lira
repo geliri elde eden bir
kişi 861 milyon lira. 50
milyar lira repo geliri ka-
zanan ise 7 milyar 335 mil-
yon üra vergi ödeyecek.
Tahvil, bono: Devlet
tahvili. Hazine bonosu
alım satımı yapanlar bu
gelirleri net 1.5 milyar li-
rayı aşıyorsa beyanname
verecekler. stopaj kesinti-
si yapıldığı için devletten
iade alacaklar.
Bu şekilde 8 milyar li-
ra gelir elde eden bir kişi,
beyanname verdikten son-
ra 98 milyon lira iade ala-
cak.
Off-shore hesaplar.
Bu mevduatlardan stopaj
kesintisi yapılmadığı için
8 milyar lira faiz geliri olan
bir kişi 861 milyar lira ver-
gi verecek. Bu geliri 50
milyar lirayı aşıyorsa 7 mil-
yar 335 milyon lira vergi
verecek.
E v v e i s y e r i s a h i p l e r i d i k k a t !
1997 yıb içinde mesken kira geli-
ri toplamı, 41 milyon 400 bin lirayı,
işyeri için brüt kira toplamı 1.5 mil-
yar lirayı aşanlar, bu ay içinde söz ko-
nusu gelirleri için beyanname vere-
cekler ve buna ilişkin vergiyi 3 tak-
sitteödeyecekler. işyerinde kiracılar,
yaptıklan kira ödemelerinin brüt tu-
tan üzerinden yüzde 20 oranında ge-
lir vergisi kesintisi yapmak zorunda-
lar. Kesilen bu vergi üzerinden yüz-
de 10 fon payı hesaplanıyor. Gayri-
menkul sahibine, bu paylardüşüldük-
ten sonra kira ödemesinin yapılması
gerekiyor. îşyeri sahipleri, yıllık brüt
kira toplamı, 1.5 milyar aşıyorsa be-
yanname verecek, Ancak daha önce
kesintiyoluyla ödenen vergiler, hesap-
lanan vergiden düşülecek.
Bina ve arazide yetkili özel merci-
lerveya mahkemelerce takdir veya tes-
pit edilmiş bir kira yoksa, emlak ver-
gisi değerinin yüzde 5'i emsal kira be-
deli olarak almacak.
Beyan döneminde kira gelirini be-
yan etmeyen ya da eksik beyan eden-
ler. daha sonra pişmanhk hükümleri-
ne beyanda bulunabilecek. Gerekli
beyanlan yapmayanlara 2 katusulsüz-
lük cezası kesilecek, vergi ve varsa fon
payı cezalı olarak hesaplanacak.
6 aydan fazla yurtdışında yaşayan
Türk vatandaşlanndan, Türkiye'deel-
de ettikleri gelirler için beyanname
alınmayacak. gelir toplanmayacak.
Maliye Bakanlığı, bu yıl ilk kez uy-
gulamaya giren faiz gelirleri ile kira
ve serbest meslek kazançlannın ver-
gilendirilmesi konusunda mükellef-
ler için rehber hazırladı. "Repo ve fa-
iz geliri elde edenler için beyanname
düzenkme rehberT ile "kira gelirie-
rinde gelir vergisi beyanname düzen-
kme rehberT vergi dairelerine gön-
derilmeye başlandı. Ticari ve serbest
meslek kazançlarma yönelik rehber
de önümüzdeki günlerde vergi daire-
lerine gönderilecek.
Be\an nasıl olacak?
tstanbul Defterdarlığı'nın başlat-
tığı uygulama ile vergi dairelerinde va-
tandaşlar için beyanname doldurula-
cak. Vergi dairesine gidemeyecek du-
rumda olanlann evlerine görevliler
gönderilerek beyannameleri dol-
durulacak.
Vergi
Uygulama
Örnekleri
Örnek-h AyşeHanım 1997 yılında 4 milyar
630 milyon lira mevduat faizi elde etti. Ayşe
hanımın net faiz geliri 1.5 milyar lira için
beyanname vermeyecek. Eğer faiz geliri 1.5
milyar lirayı aşıyor ise beyanname verecek ve
devletten iadealacak.
Örnek-2: Ali Bey. 41 milyon 400 lirayı aşkın
mesken kirası. 4 milyar 63Ö milyon lirayı aşan
mevduat faizi ve repo gelin elde etti. Ali Bey.
bu gelirlerini bir beyannamede toplayacak.
Örnek-3: Emine Hanım. tek bir işyerinden
sınırsız ücret gelin. brüt 1.5 milyar lirayı geçen
işyeri kirası ve brüt 4 milyar 630 milyon lirayı
aşan repo gelin elde etti.
Bir işverenden alınan ücretin tutan ne olursa
olsun beyanname verilmeyecek. Kira ve repo
gelirinin toplamı enflasyondan anndınldıktan
sonra bulunan miktar üzerinden vergi verilecek.
Kira ve repo geliri net 1.5 milyan aşmıyorsa
bevanname verilmeyecek.
DUNYA EKONOMISINE BAKIŞ ERGtN YILDIZOĞLU LONDRA
Muhafazakâr partilerin gerilemesi de-
vam ediyor. Clinton, Reagan'ın devamı
Bush'u. Blair de Thatcher'ın devamı Ma-
jor'ı devirdi. Muhafazakârlann gerile'me
eğilimi Fransa'da Sosyalist Parti lideri Jos-
pin'in başbakan olmasıyla devam etti.
Şimdi sıra, Reagan, Thatcherdöneminden
kalan son dinozora, Alman Şansölyesi
Kohl'e gelmiş gibi görünüyor. Bu sene ey-
lülde yapılacak başkanlık seçimlerinde
Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) başkan
adayı Schröder'in kazanma şansı çok
yüksek. Ancak bu gelişmelere bakarak,
sosyal demokrat hareketin ve genel ola-
rak 'so/'un tarihsel bir yükseliş eğilimine gir-
diğini söylemek için zaman henüz erken.
'Yeni merkez'
Clinton'dan, Blair'e kadar yükseJeneği-
limin önce 'yenisol' kavramıyla işe başla-
dığına, daha sonra da bunun yerine 'yeni
merkez'. ya da 'radikal merkezcilik' kav-
ramlannı koyduğuna şahit olduk. Bu yüz-
den siyasi arenadaki kaymanın sağdan
sola değil, merkeze doğru olduğunu söy-
leyebiliriz. Clinton ve Blair'in kazanmasın-
da, seçmenin, daha önce bu köşede bir-
çok kez tartıştığımız gibi, 'birreformlarpa-
ketine' hatta bir 'olumlu platforma' sahip
bir partiyi tercih etmiş olmasından ziyade,
artk bıkkınlık yaratmaya, kendi iç çürüme-
si ile dağılmaya başlamış bir partiye kar-
şı oy vermesi rol oynamıştı. Fransa'da ise
durum biraz daha farklıydı. Muhafazakâr
Parti'nin becenksizlikleri yükselen bir işçi
muhalefetinin karşısında tam bir bozguna
dönüştü, SP'nin beklenmedik bir şekilde
toparlanmasına ve Jospin'in zaferine yol
açtı. Seçilmesinde, işçi hareketinin basın-
cı rol oynadığı içindir ki Jospin. Clinton ve
Blair'den çok daha 'so/' bir platformla se-
çimtefB girmiş ve seçimlerden sonra da Clin-
ton ve Blair'den farklı olarak işsizliği azalt-
mak için özel çaba gösteriyor ve kaynak
bulmaya çabalıyor.
SPD'nin başkan adayı Schröder kendi-
ni Jospin'e değil Clinton ve Blair'e daha
yakın buluyor. Kendini "Clinton ile Blair
arasında bıryerde" tarif ediyor (The Eco-
nomist, 07/03/98). Clinton ve Blair'in ne
kadar sol olduğunu düşünmeye başlayın-
ca, tam başımıza ağnlar girmişken Schrö-
der imdadımıza yetişti, kendini 'yeni mer-
kez' olarak tarif etti ve ekledi: "Siyasi stra-
tejimizin temeli açık olmalıdır. Sosyal De-
mokratlar, ancak orta sınıflann ve Hıhsti-
yan Demokratlann hoşnutsuz kesimlehnin
oylarını kendilerine çekebildikleri takdirde
ulusal çapta iküdara gelebilirter.' (VVashing-
Sıra Almanya'da
ton Post, 24AE/98). GörükJügü gibi Schrö-
der de Blair'in taktiğini benimsemiştir;
emekçi smrflann oytan çantada kek-
lik, nasıl olsa, oy verecekteri başka bir
parti yok! Seçim platformunu orta sı-
nrflann talepleri üzerine kurmak gere-
kir! Yeni merkezin sosyal tabanı muhafa-
zakâr orta sınıflardır!
Ve programı
Schröder'in parti politikalannı, Blair'i ör-
nek alarak orta sınrf taleplerine göre yeni-
den şekillendirme isteğinin ilk işaretlerini
daha 1995teki 'ekonomipolitikalannı sos-
yal demokratya da muhafazakârolarak de-
ğil, modern ve modem olmayan olarak sı-
nrflandırmakgerekir' (Le Monde, 03/03/98)
ifadelerinde de görebıliriz. Bugün bu 'mo-
dem ' kavramının içeriğinin, emek piyasa-
lannda esneklik adı altında işçi haklanna
bir saldın ve refah devletinin sokülüp atı-
larak yoksullann kendi haline terk edilme-
si, işçilerin boğaz tokluğuna çalışmaya
zorlanması olarak doldurulduğunu, ulusal
ten) söz açıyor (Intemational Herald Tri-
bune, 06/03/98). işsizliğe karşı mücade-
le etmek için 'merkeze kök salmış top-
lumsal bir konsensüs' istiyor. Eğer 'kapi-
talizm sonrası toplumda' yaşadığımıza
inanarak çoktan Alis'in yanına 'harikalar
diyanna' göç etmediyseniz, bunlar gerçek
dünyanın mantığına uymayan. oldukça
bulanık ve çelişkili ifadelerdir. Gerçek dün-
yada yaşayanlardan biri. örneğin, Alman-
ya Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı
Hans PeterStihl'e göre "Schröderbun-
lann ne anlama geldiğini şimdiden seçme-
ne söylemelidir. Programının aynntılannı
açıklamaya başladığında ise bu özellikle
partisindekiarkadaşlannın hoşuna gitme-
yecektir" (IHT, 03/03/98). Fınancial Times
editörü ise bu bulanıklıktan bir an evvel kur-
tulmak için "Lütfen gerçek Bay Schröder
ayağa kalkınız" (03/03/98) derken, Wall
Street Joumal'ın editörü, Schröder'den
'Almanya 'nın gızemli adamı' diye bahse-
diyordu.
Ben Schröder'in hiçbir zaman progra-
Bill Clinton Tonv Blair
egemenliğin Çok Taraflı Yatınm Anlaş-
ması vb'yle çokuluslu tekellere bırakıl-
ması olarak doldurulduğunu ise artık bili-
yoruz.
Ağırlıklı olarak emekçilere dayanan Al-
man Sosyal Demokrat Partisi'ni, bir orta
sınrf partisi haline getinmek kolay değil.
Bunun tüm zoriuklan bir yana, gerektirdi-
ği politik söylem Schröder'in seçim plat-
forrnunayansımaya başlayınca ortaya şöy-
le garip bir manzara çıkıyor: Schröder bir
taraftan, 'sosyal adalet'ten (Almanya'da
sosyal devleti korumaktan). diğertaraftan
'ekonomiyi, toplumu ve devleti modern-
leştirmekten' (refah devletini değiştirmek-
Gerhard Schröder
mının aynntılannı açıklayamayacağını dü-
şünüyorum. Ama bu arada, yukanda ak-
tardığım kanşık ifadeleri, Schröder'in ar-
malı kravatlannı, ağzından düşmeyen Ha-
vana purosunu, sanayicilerie olan yakınlı-
ğını, Volkswagen'tn yönetim kurulundaki
iskemlesini ve Volksvvagen'in özel jetini
taksi gibi kullanmasını (Le Monde) da göz
önüne alarak daha şimdiden şu iki tespi-
ti yapabiliriz; seçimlerde emekçilerin talep-
leri gündeme gelmeyecek; SPD'nin geçen-
lerde basına sızan taslak programında sö-
züedilen, 'düşük ücretlere, vergi indirim-
lerine, emeklilik ödemelerine, işten çıkar-
malara ve geçici işçilereyönelik neo-libe-
ral uygulamalann gen çevrileceğine ilişkin
reform talepleh' de seçimlerden önce bir
bir devreden çıkanlacaktır. Ancak Schrö-
der biraz zoıianacak gibi görünüyor. Bir ta-
rafta SPD'nin kadrolan diğer taraftan da
başkan Oscar De La Fontain, Schrö-
der'e göre daha sol bir tutum içindeler.
Schröder'in SPD üzerindeki kontrolü
ise. Blair'in İşçi Partisi üzerindeki kontro-
lüyle kıyaslanamayacak kadar zayıf. Son-
ra, geçen haftaki yaygın protestolann ve
iş bırakmalann gösterdiğı gibi, SPD yük-
selen bir işçi hareketinin üzerinde ve bu-
nun baskısını hissederek seçime gidiyor...
Daha uzun dönemli bir bakış
Şimdi Clinton, Blair ve Schröder örnek-
lerinden hareketle solun yükselmekte ol-
duğunu söylemek için zaman henüz erken,
ama sol' siyasi piatformun MIT Profesö-
rü Rudi Dombusch'un ifadesini kullanır-
sak 'belli birınancı olmayan' siyasetçile-
rin (merkez oylan alarak ne olursa olsun
iktidar olmayı amaçlayan kariyeristlerin)
eline kalmış olması; bu 'merkez' denen
yerde ise sadece neo-liberal muhafazakâr
politikalann olması da çok fazla karamsar-
lığa yol açmamalı.
Şöyle geriye çekilip tarihe biraz uzaktan
bakalım. 1970'lerin ikind yansından itiba-
ren hep neo-liberalizm, piyasa güçlennin
tümü ile serbest bırakılması fikri ve buna
paralel olarak muhafazakâr partiler güç-
tendiler. 1989'un ardından özedikte 1990'la-
nn başında bu eğilim solda da taraftar bul-
du, adeta bir dogma düzeyineyükseldi. Hal-
buki tam bu sırada, bazı solcular 'pembe
gözlü tavşanın' peşinden 'harikalar diya-
nna' giderken, geniş halk kitleleri 'serbest'
piyasanın faziletlerinden kuşku duymaya
başlamışlardı bile. Artık sadece işçiler de-
ğil, orta sınrflar da refah devletinin korun-
masını. piyasanın ve küreselleşmenin de-
netlenmesini istiyorlardı. Seçmen, muha-
fazakâr partilerden uzaklaşmaya başladı,
sonra Clinton, Blair, Jospin ve Schröder...
Gelecekte, bu politikacılara karşı hoş-
nutsuzluk yükselmeye başladığında, bu
artık işlevini yitirmeye başlayan neo-libe-
ralizmin geri gelmesi şeklinde olmayacak.
Bu yüzden, polrtikalannın 'sol' partilerin
eline geçmiş olmasından dolayı, muhafa-
zakâr partiler bir türlü toparlanamıyor, to-
parlanacaklan da yok. Önümüzdeki dönem
reformizmini kaybetmiş olan sosyal de-
mokrasinin önce kendi içinden ve refor-
mist açıdan eleştirilmesinin, sonra da da-
ha sol projelerin tekrar konuşulmasının
koşullannı hazıriayacak.
BÜYÜKÇEKMECE İCRA DAİRESİ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
1997 845 T
Satılmasına karar \ enlen ga\n menkullenn cınsı. kıvmetı. adedı. e\ safı. Tapu kayıtlan Yakuplu kö>ıı Bıtlıtepe me\ kımde ada 304. par-
sel 2 sayılı 35115** m2 mıktarlı tarla ile. Yakuplu köyü Bıîlılepe me\ kımde ada 312. parsel I bayılı 3805 m2 mıktarlı tarla satılıktır Ta-
şınmazların dunımu.
Satışa konu taşınmazlardan Istanbul ılı Büyükçekmece ılçesı Yakuplu köyu Bıllıtepe me\kıı 304 ada 2 parsel \e 312 ada ! parseller
Yakuplu kojunde köş merkezıne şakın mesafede kalıp Yakuplu köviı ile Ka\aklı koyû asfalt yolunun gıdış ıstıkametıne göre yolun sol ûst
kısmında Marmara denız sahıl kumsala karjıdır Her ıkı parsdın çcvresı tel çıl ile çevnlmış olup. parsel ıçı \ollar kısmı stabılıze yapılmış
taknbı parsellere 500 mt mesafeden elektnk hattı çekılmı*. par>eller içinde ajdınlatma harfı döşelıdır Köy merkezme yakın mesafede ka-
lıp ulaşım ımkânı boldur Yore olarak Istanbul'un banlıyo'.u durumundadır E-5 karayoluna çok yakın mesafede kalmaktadır Taşınmazın
çevresinde hızlı bir gelışme me\cut olup. çok katlı yapılaşmalar me\cuttur
B) 304 ada 2 parselın durumu 3511 92 m2 lık tarla \asıflı arsa olup. uzennde 4 bloktan oluşan yapi ınsaa edılmektedır Kooperatıf ın-
şaatı olarak de\ am eden konut ın^aahnda:
A) Blok bodrum dahıl aln katlı olup. B A karkas \apmin zemın de bodrum kaı ebadı 30 00x14 00 mt normal katlarda çıkmalar dahıl
33.00\ 17
00 mt ebatlıdır Beher karta daıre olup. dördüncu normal katlar çatı arası katı ile dubleks dairedır Normal daıreler 93 00 m2 dub-
leks daireler 128 00 ml mşaat alanlıdır Kaba ınsaatı bıtırılmu olup. anahtar teslımıne göre yapınm sevıyesı o
c40 nıspetındedır Natamam
yapıdır Toplam mşaat alanı 3435 m2 dır
B) Blok bodrum dahıl altı katlı olup. B.A karkas >apının zemını bodrum kat ebadı 14 00x14 00 mt normal katlar çıkmalar ile
17 00\ 17 00 mt ebatlıdır Dördunciı normal katlar çatı arası katı ile dublekstır Her katta üç daıre ofup. toplam inşaat alanı 1740 m2'dır. Be-
her kat % 00 m: dupleks katlar 130 00 m2'dır
toplam mşaat alanı ! 740 00 m2 dır Beher kat 96 00 m2 dubleks katlar 130 00 m2 dır.
Bodrum kat dükkân olarak tertıplenmış zemını pledyen. sn alan \ apılmış. dogramalar çelık kontrüksıyon. camlar buzlu cam. kapılar. pen-
cereler. duvarlar boyahdır. Zemın kat daırelerı uçuncıi sınıf nıtelıklı yapılmış ıskâna hazır \azı>ette blok gınşı komple bıhnlmıştır Diğer
katlann kaba ınşaarı bıtınlmış olup. anahtar teslımıne göre ınsaatın sevıyesı °»47
'dır Natamam \apıdır.
C) Blok A-blok yapı ile aynı ebatlarda olup. yapının bodrum zemm \e bınncı katın kaba ınşaatı bıtınlmış ıkıncı normal kat kolonlan
dökûlmüs. ahşap kalıp iskelesı kısmı olarak > apılmıştır. Anahtar teslımıne göre ınsaatın sevıyesı
0/
o23 cıvanndadır Natamam yapıdır. 62
daıre ınşaa edılıdır. dört blokta. inşaat ruhsatlıdır.
D) Blok B-blokun aynı olup. kaba inşaat komple bıtınlmıştır anahtar teslımıne göre inşaat °l>40 sevıyesınde natamam yapıdır
C) 312 ada I parselın durumu
3805.00 m2 tarla \asıflı arsa olup. üzennde 5 bloktan oluşan \apı ınşaa edılmektedır. Kooperatıf ınşaatı olarak devam eden konut ınşa-
atında:
A) Blok bodrum dahıl 6 katlı B.A karkas yapıda zemınde bodrum kat 14 00x23 00 mt ebatlı normal katlarda çıkmalarla 17.00x26.00
mt.dır. Beher karta 4 daıre olup. normal katlar 120 00m2 dördüncu normal kat çatı arası katı ile dubleks 144 00m2 dır. Kaba tnşaatı bıtı-
nlmış anahtar teslımıne göre nısbetı 0
o40 sevıyesındedır Natamam \apıdır
B) Blok bodrum dahıl 6 katlı B.A.K yapı olup. yapı su basman sev ıyesındedır. Bodrum kat ebadı 14.00x 14 00 mt dökülen bodrum kat
tablıye betonu 17.00x17 00 mt'dır. Bodrum kat tujla duvarlan öriılmüştür Anahtar teslimıne göre \apınm sevıyesı °ol8'dır Natamam >a-
pıdır
C) Blok A blokun aynısı olup. ilave olarak 228 00 m2 ıkıncı bodrum yapılmıştır. Su deposu olarak ınşaa edılen yapının. tüm tecntı. şap-
lan. duNarlan. sı\alan yapılmıştır Kaba ınşaatı bıtınlmış yapının >e\ıyesı °v41 nıspetmdedır (Ajıahtar teslımıne göre)
D) Blok bodrum dahıl 6 katlı B.A.K yapıda zemınde bodrum kat 14,00x14 00 mt normal katta çıkmalarla bırlikte 17.00x 17
00 mt ebat-
fı olup. beher katta ıkı daıredır Normal katlar 145.00 m2'dır Dubleks katı yapılmamıştır Kaba ınşaatı bıtınlmış yapının sev ıvesı %39 nıs-
petmdedır Anahtar teslımıne göre. toplam mşaat alanı IM1 fKI'dır Natamam vapıdır
E) Blok projeye göre bodrum dahıl 6 katlı B A karkas \apımn zemınde bodrum kat ebadı 14 00x14 00 mt normal katlarda çıkmalardan
sonra 17 00x 17.00 m! ebatlıdır Karkası çıkmı* > apmın bodrum zemm. bınncı \ e ıkıncı kat tugla duvarlan örülmûşrür Anahtar teslımıne
göre nısbetı ö
o36 cıvarındadır. Natamam yapıdır
Her ıkı parsel üzennde ınşaa edılen bloklarda asansör ve kalorıferlıdır 9 bloklu 160 konutluk sosyal konut nıtelıklı yapının Bayındırlık
ve Iskan Bakanlığı çızelgesının 3 sınıf B grubu nıtelıklı yapıdır Beş blokta 60 daıre ınşaa edılıdır. Yapı ruhsatlıdır.
Gaynmenkullenn kıymetı Yukanda behrt'len ga>nmenkullenn ımar durumu. yapılann cinsı \e kalıtesı. kullanım amacı. çarşı pazar. ış
yerlenne yakınlıjı ve uzaklığı. ulaşım ımkânı. be)«dıye hızmetlennden yararlanma durumu. E-5 karayoluna yakınlığı. tstanbul ılı. Yakup-
lu köyunün banlıvosu duruınunda bulunması. alt yapı durumu. çevTesındekı yerleşım şeklı ve değenne tesır eden bılumum faktörler nazan
ıtıbara alınarak ars3 bedeh gunun ekonomık koşullara tesın ve olusan serbest piyasa rayıçlenne göre. bına bedelı 1 W yılı Ba; mdırlık ı e
Iskan Bakanlığı yapı m2 bırım fiatı esasına göre (enflasyon artışı ve diğer unsurlarl nazan ıtıbara alınarak keşıf tanhı ıtıbanv la yapılan he-
saplamalarla
304 ada 2 parsel halıhazır durumuna L'örc
3511 92 m2 arsa\m2 sı " 000 000 TL den 24 583.440.000
A-B-C-D bloklara havı kaba ınşaatı 1015" m2 bıtınlmış natamam yapı. parsel ıçındcki stabılıze yol, dış aydmlatma. elektrik hattı par-
sel çevresı tel çıt mşaattakı ıhrazat malzemesı (ızo ruğla. inşaat demın. Marsılya kıremıt)
75 435 740 000
Toplam 100 019.180 000
(yüz milyar on dokuz milyon yüz -.eksen bın TL sı)
312 ada 1 parselın halıhazır durumuna core
380MKI m2 arsaxm2 sı 7 000.000 TL den 26 635 000.000
A-B-C-D-E bloklara havı kaba ınşaatı 10977m 2 bıtınlmış natamam yapı. parsel ıçmdekı stabılıze yol. dış aydmlatma. elektrik getirme
hattı. parsel çevresi tel çıt mşaattakı ıhrazat nıalzemesı (ızo tuğla, inşaat demın. Marsılya kıremıt) 50Ö0 Marsılya kıremıt. 18 ton nervürlü
demır 30 bın adet tugla muhtelıf Malzeme her ıkı parsele yan yanya pa> edılerek hesaplanmıjlır... 7
0.548 000.000
Toplam.. 97 183 000 000
I Doksan >edı milyar yüz seksen üç milyon TL sı I Kıymet takdir edılmıştır
2llmar durumu Dosyaya ıbraz edılen Kavaklı Beledıye Başkanlığrmn 30 6 199
7
ıanh4l? sayılı jazılanna göre
Büyükçekmece ilçesı Yakuplu kovıı 304 ada 2 parsel ve 112 ada 1 parsellenn belde sınırları ıçıne dahıl edılıp ancak 10.12 19% tanh
782 sayılı yazılarına rağmen henüz doyalann devrı yapılmamış olduğundan ıtgıh yere ımar dunımu duzenlenmedığı
Bahse konu olan 312 ada 1 parsel v e 304 ada 2 parsellere 12 1.1993 tanh 16 Ssayınoıle Yakuplu Beledıyesı tarafından yapı ruhsatı ve-
nldığı belırtılmektedır
Satış şartları:]. 304 ada 2 parsel nolu taşınmazın satışı 14.4.1998 günü saat 11 00-11.15 arası. 312 ada 1 parsel nolu taşınmazın satışı
144 1998gunüsaat 11.30-11 45arası BuvTikçekmecelcraDaıresı'ndeaçıkartırmasuretıylevapılacaktır Buarttırmada tahmınedılenkıy-
metlenn vıizde "5'ını ve rüçhanlı alacaklılar \ arsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflanoı geçmek jartı ile ıhale olunur Böy le bir bedel-
le alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartı ile 24 4.1998 günü aynıyer ve saatlerde ıkıncı arrtırmava çıkanlacaktır. Bu
arttırmada da bu miktar elde edılmemışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak uzere arttırma ılanmda gostenlen müddet
sonunda en çok amırana ıhale edılecektır Su kadar kı arttırma bedelının malın tahmın edılen kıymetının yuzde 40ını bulması \ e satış ısle-
venın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevırme \e paylaîtımıa masraflannı geçmesı la-
zımdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmaz.'J satış talebı düsecektir
2- Arttırmaya ıştırak edeceklerın. tahmın edılen kıymetın yüzde 20'sı nıspetınde pey akçesı veya bu miktar kadar mıllı bir bankanın te-
mınat mektubunu vermelen lazımdır Satış. pejın para ıledır. alıcı ıstedığınde 20 günü geçmemek uzere mehıl venlebıhr Tellalıve re>mı,
ıhale pulu. tapu harç \e masraflan alıcıva aıtıır Bınkmış vergiler satış bedelınden ödenır KD\' alıcıya aıttır.
3-lpotek sahıbi alacaklılarla diğer ılgılılerm (*ıbu gaynmenkul üzenndekı haklannıhususıyle faiz vemasrafadaır olan ıddıalannı da-
yanağı belgelen ile on beş gün içinde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdirde haklan tapu sicılı ile sabıt olmadıkça paylaşmadan ha-
nç bırakılacaklardır
4- Ihaleye katılıp daha sonra ıhale bedelını yatıtmamak suretıyle ıhalenın feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefillen. teklıf eniklen be-
del ile son ıhale bedelı arasındakı farktan \e diğer zararlardan ve aynca temenüt faızmden müteselsılen mesul olacaklardır (hale farkı \e
temerrût faızı ayTica hükme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak. bu fark. \arsa oncelıkle temınat beJelınden alınacaktır
5- Şartname. ılan tanhınden itibaren herkesın görebılmesı ıçın daırede açık olup masrafı venldığı takdirde ıstey en alıcıya bır ömegı gön-
denlebılır.
6- Satışa ıştırak edenlerin şartnameyı görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacaklan. başkaca bılgı almak ısteyenlenn 1997 845 T
sayılı dosya numarasıyla müdürlügümüze başvurmalan ılan olunur 2.3 1998
f*l îlgılıler tabınne ırtıfak hakkı sahipleri de dahıldır Basın: 967
4
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
• ••Kamu Çalışanları
TBMM'de kamu çalışanlarının sendikal hakla-
rını düzenleyen bir tasarı görüşülüyor. Hüküme-
tin bu gihşimi çok olumlu sayılmalıydı; öyle olmu-
yor, tasarıya kamu çalışanları günlerdir eylemli bi-
çimde karşı çıkıyor.
Karşı çıkışın nedeni çok açık. Tasarı, kamu sen-
dikalarına toplu iş sözleşmesi yapma olanağı ver-
miyor ve buna bağlı olarak grev hakkı tanımıyor.
Bu ikili yoksa, sendika, toplu iş sözleşmesi yap-
mak üzere işverenle görüşme masasına oturamı-
yorsa. işlevsiz kalır; varlık nedeni ortadan kalkar.
Grev ise işverenle uyuşmazhk durumunda başvu-
rulacak yaptırım gücüdür: güvencedir.
Hükümet kamu çalışanlarına bu haklan tanımak
istemiyor. Hükümetin geçek anlamda sendika-
dan bu kaçışının kamuoyuna açıklanan nedeni
anayasadır. 12 Eylül'ün baskıcı anayasası, kamu-
da sendikalaşma sürecinin önüne engel olarak
çıkarılıyor: aradan bunca yıl geçtikten sonra, bir
merkez sağ-sol hükümet ortaklığı tarafından,
emekçilerin yararına olabilecek sınırlı bir demok-
ratik açılımın karşısına, kaskatılığıyla dikiliyor.
Oysa hükümet. gerçekten kamu çalışanlarının
sendikal haklarının demokratik kurallara göre ya-
salaşmasını istiyorsa, bunu anayasadeğişikliği ile
birtikte önerirdi. Bununla demokrasiden yana ka-
muoyunu yanına alır, TBMM'de de tasarıya karşı
. çıkacak milletvekillerini ve partileri, demokrasiye
katkıda bulunmaya çağırabılırdi.
Hükümet, bu demokratik açılımı yapmadı.
Kamu çalışanları, enflasyon karşısında eziliyor.
Daha öncelere gitmeye gerek yok. Son bir yılın ge-
lişmeleri yeterli bir göstergedir Geçen yılın (1997)
başında maaş katsayısı yüzde 30 arttırıldı; yılın or-
talarında işbaşına gelen şimdiki hükümet de yüz-
de 35 oranında ek bir katsayı artışı sağladı. Oysa
geçen yılın enflasyon oranı, tüketici fiyatları ola-
rak, yüzde 101,6'dır. Eğer geçen yılın katsayı ar-
tışları toplamını (65) alırsanız. yalnızca bır yılda ka-
mu çalışanları 36.6 puanlık bir yoksullaşma ora-
nıyla karşı karşıyadırlar.
Kamu sendikalan toplu iş sözleşmesi yapma ola-
nağı bulsaydı. yıllardır süregelen bu yoksullaşma
olmazdı.
Kamu çalışanlarının sorunları yalnızca maaşla-
nn yetersizliği değildir.
Kamu yönetiminde maaş dengesi tümüyle bo-
zulmuştur. Aynı ışı yapan kamu çalışanlarının ma-
aşları, çalıştıkları kuruma göre, çoğu kez iki-üç
kata ulaşan büyük farklılıklar gösteriyor. Hükü-
metlerin yanlış tutumu, ayrıcalıklı maaş adacıkla-
rı oluşmasına yol açmıştır; bu uygulamanın en il-
ginç örneklerinden biri TBMM çalışanlarıdır. Ör-
nekler çoğaltılabilir.
Ek olarak kamu yönetim birimlerinde, etkinlik ve
verimlilik ölçütleh genel olarak geçerli değildir; bu
nedenle nesnel ölçütlere dayalı bir yükseltilme sü-
recinden de söz edilemez. Yönetımde yükseltil-
menin tek geçerli yolu, hükümette ya da TBMM'de
birilerine yakınlıktır. Çoğu zaman ilk işe almalar-
da da bu yakınlık etkeni neredeyse tek geçerli
yöntemdir. Bu olgu, yani yönetimde yükselme yol-
larının siyasete yakın tepelerden geçmesı, kamu
hizmetlerini en hafif deyimıyle işlemez kıhyor.
Devlet birimlerinin işlerliğınden hükümet sorum-
ludur. Hükümetin. özellikle de seçimle işbaşına gel-
miş olan bir hükümetin, en başta gelen, birincil
önemde görevi, kamu çalışanlarının görevlerini
yaparken değişik toplum kesimleri karşısındayan-
sız davranmalarının sağlanmasıdır. Adı üstünde,
kamu görevlisi. tüm toplum bırimlehne eşit uzak-
lıkta olmalıdır. Bu eşit uzaklığı da yalnızca var olan
yasalar belirler. Yanlı davranan kamu görevlisi,
kargaşaya ve giderek toplumsal yıkıma neden
olur. Toplumsal düzeni sağlamakla görevli olan. ken-
disi, bu düzenin yıkıcısı durumuna gelir.
Hükümet, buna izin ve olanak veremez. Oysa
son günlerde çok açık seçık görüldüğü gibi, gü-
venlik güçlerinin, şeriat eylemcileri karşısındaki
tutumu ne ölçüde yumuşak idiyse. kamu çalışan-
larının yürüyüşü karşısındaki tutumları da o oran-
da sertti.
Bunun sorumlusu hükümettir.
Kamu çalışanlannın çok önemli sorunlan var. Hü-
kümet bu sorunlann çözümüne yönelmiyor; örgüt-
lenmelerini engelleyerek çalışanları sorunlann çö-
zümünden uzak tutuyor ve sorunları. ağırlaşarak
birikimli olarak büyüyor.
Sonuç olarak. silahlı kuvvetler harıç, ıki milyo-
nayaklaşan kamu görevlileri konusunda, hükümet,
yapması gerekenleh yapmıyor: devlet çarkını et-
kin, verimli ve de yansız. yani taraf tutmadan ça-
lıştıracak düzenlemeleri uygulamaya koymuyor.
Yapmaması gerekeni yapıyor; kamu çalışanlarına
çok sınırlı da olsa toplu iş sözleşmeli ve grevli sen-
dikalaşma olanağı tanımıyor. Bu çelişkinin gideril-
mesi gerekiyor.
İSDEMIR
KARDEMİR modeli
özelleştirme isteııiyor
ADANA (Cumhuriyet
Giinej İlleriBürosu)-Oz-
çelik-lş Sendikası İsken-
derun Demır Çelık Işlet-
meleri'nde (tSDEMlR).
lCARDEMtR örneği özel-
leştirme istiyor.
Türkiye'nin KARDE-
MİR dışında başarılı bir
özelleştirme örneöi sergi-
leyemedığıni belirten Oz-
çelik-İş Sendikası Genel
Başkanı Recai Başkan.
"Aksi takdirde hükümet,
aldığı bu karardan geri
adım atmak zorunda kala-
cak" dedi.
İSDENJİRde düzenle-
nen açık ha\a mitingine
katılmak üzere bölgeye ge-
len Özçelik-lş Sendikası
Genel Başkanı ve berabe-
rindeki sendika yönetici-
leri Adana'da düzenledik-
leri basın toplantısmda Tür-
kiye'nin vaşadığı sıcak
günlere dikkat çektiler.
Özçelik-îş Sendikası
Başkanı Recai Başkan.
özelleştirme. memur hare-
ketleri ve ekonomi alanla-
nnda sıcak olayların ya-
şandığını belirterek. Kızı-
lay'daki memur hareketi-
ne destek \erdiklerinı \e
memurların isteklerindeki
haklılıklara da değinerek,
işçi ve memur konfederas-
yoniannın omuz omuza ça-
lışması gerektiğini dile ge-
tirdi.
Toplantı. tSDEMlR'in
özelleştirme kapsamına
alınması konusunda yo-
ğunlaşırken Özçelık-lş
Sendikası Başkanı Recai
Başkan. özelleştirme için
sosyal \ e hukuki altyapının
oluşturulamadığına dikkat
çekerek. "Çalışan insanla-
ra istihdam \aratmaL ül-
ke ekonomisini güçlendir-
mek \e üretimeyöneliközel-
leştirmeler ne > azık ki ger-
çekleşririlememiştir. tSDE-
MİR'in de bu yöntemle sa-
üşına izin veremeyiz" diye
konuştu.