Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 MART 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
Denktaş: İyi
komşu olalım
• LEFKOŞA (AA) - Kuzey
Kıbns Türk Cumhuriyeti
(KKTC)Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş, Kıbns'ta
Rumlarla birlikte iyi niyetli
iki komşu olarak yaşamak
istediklennı. uzlaşmaya hazır
olduklannı belirterek "'Bütün
dava. gönderdeki bayrağı
indirmemek" dedi. Girne ile
"kardeş şehir" anlaşması
imzalamak üzere KKTC'ye
gelen Karşıyaka Belediyesi
heyetini kabul eden Denktaş.
her zaman Türkiye"yi
yanlannda bulduklannı
söyledi. Toplumlar arası
görüşmelerde esasın
•'toplum'" olması gerektiğini.
ama Rum yönetiminin bu
görüşmeleri baltaladığuıı
ifade eden Denktaş, şöyle
dedi: "AB'nın Kıbns Rum
Yönetimi ile tam üyelik
görüşmelerinı başlatması
nedeniyle toplumlar arası
görüşmeler sona erdi. Bız her
şeyi konuşmaya hazınz. ama
bizi tuzağa düşürmek
istiyorlar. Karşı tarafta Rum,
Yunan. tngiliz. bazı Avrupa
ülkeleri. biz tekiz. Bız
diyoruz ki 'Türkiye de
bizimle birlikte sahaya
çıksm' onlar hemen karşı
çıkıyorlar. Biz Türkiye ile
savunma ve ekonomide bir
bütûnüz. Rumlar nasıl
Avrupa ile bir yere gitmek
istiyorsa. biz de Türkiye
olmadan bir yere gitmeyiz."
Hollanda'da
yerel seçimler
• AMSTERDAM(AA)-
Hollanda'da dün halk 500
dolayındaki belediyede görev
yapacak yaklaşık 10 bin
belediye meclisi üyesini
belirlemek üzere sandık
başına gitti. Seçimlere bu
ülkede yaşayan Türk
vatandaşlan da katılırken
değişik siyasi partilerin
listelerinde 200"e yakın Türk
adayyeraldı.TSl2l.O0'de
sona eren seçimlere katılma
oranının yüzde 60 dolayında
gerçekleştiği tahmın edilıyor.
Seçimlere ülke genelınde
siyaset yapan 5 büyük parti
ile küçük sol ve Hıristiyan
partiler dışında. 700'den fazla
yerel parti katılıyor.
Hollanda"da yaşayan
yabancılann yerel yönetim
seçimlerine katılma hakkı
bulunurken genel seçimlerde
Tfenüz oy kullanamıyorlar.
VVeizman
yeniden başkan
• KUDÜS(AA)-lsrail
Devlet Başkanı Ezer
Weizman, yeniden bu göreve
seçildi. 120 sandalyeli Israil
Parlementosu Knesset'te dün
yapılan seçimde. Weizman
63 oy alırken Başbakan
Benyamin Netanyahu'nun
desteklediği küçük bir kentin
belediye başkanı olan rakibi
Şaul Amor49 oy aldı.
Oylamada. 7 milletvekili
çekimser oy kullandı.
Yeniden De\let Başkanı
seçilen NV'eizman. 18 mayısta
ikinci dönem görevme
başlayacak.
Rus Büyükelçe'si
sitem etti
• ANKARA (AA) -
Rusya'nın Ankara
Büyükelçisi Vadim
Kuznetsov, dün Dışişleri
Bakanlığı'na çağrılarak,
kendisine Hazar petrolleri
konusunda lstanbul'da
geçen hafta düzenlenen
toplantıya ilişkin bilgi
verildiğini söyledi. Bosna
Hersek milli günü
dolayısıyla Ankara'da
verilen resepsiyonda
gazetecilerin sorulannı
yanıtlayan Kuznetsov.
Rusya'nın Hazar
petrolleriyle doğnıdan ilgili
ülke olduğunu belirterek,
Rusya'nın da toplantıya
çağnlmamiş olmasının
nedenini anlayamadıklannı
söyledi. Kuznetsov,
"Türkiye ve Gürcistan
Hazar'a kıyılan olmadığı
halde bu toplantıda yer
alırken. Rusya ve Iran
davetli degildi. Bu durum,
çok anlaşılır değil" dedi.
Fransızlar inek
kopyaladı
• PARİS (AA) - Fransız
araştırmacılarının. ineği
genetik yolla
kopyaladıklan (klonlama)
bildirildi. Paris'teki Tarım
Araştırnıa Enstitüsü'nden
yapılan açıklamaya göre,
embriyon hücresinin
kopyalanması yoluyla. 20
Şubat'ta dünyaya getirilen
ineğe, Marguerite (Papatya)
adı verildi. Açıklamada.
Papatya'nın. 60 günlük
ceninin kas dokusundan
alınan hücrenin
kopyalanması yöntemiyle
' "yaratıldığf' belırtıldi
ABD, Bosna'daki Sırp vahşetine gönderme yaparak şiddete tahammül etmeyeceğini bildirdi
Mfloseviç'e savaş uyansıDış Haberler Senisi - ABD. Koso-
va'daki Arnavutlara şiddet uygulama-
sı durumunda Sırplann başkanlığın-
daki Yugoslavya yönetimine karşı
"ciddi önlemler" alınacağını ve aske-
ri müdahalede bulunmaya hazır oldu-
ğunu bildirdi.
ABD'nin Balkanlar'daki temsilcisi
Robert Gelbard Bosna'daki Sırp vah-
şetine üstü kapalı bir gönderme yaptı-
ğı açıklamasında. şiddet uvgulanması
durumunda sorumluluğun Yugoslav-
ya Federal Cumhuri\etı'ne yüklene-
ceği mesajmı vererek "Siziteminede-
rim ki, yeni bir şiddete kesinlikle ta-
hammül etmeyeceğiz" dedi.
Gelbard. VVashıngton'un Belgrad'ı
uluslararası topluluğa dahil etmek için
• Washington'un Balkanlar'daki temsilcisi Robert Gelbard şiddet uygulanması
durumunda doğrudan Yugoslavya'yı sorumlu tutacağını ve gerekirse askeri
müdahalede bulunmaya hazır olduğunu bildirdi. Balkanlar cla bir savaştan çekinen
Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya Sırbistan'ı kmamaya hazırlanıyor.
attıgı olumlu adımlardan geri dönebi-
leceğini ve gerekirse tek başına yeni
önlemlere baş\Tirabileceğinı vurgula-
yarak YugoslaN-ya Devlet Başkanı Sto-
bodan Miloseviç'i uyardı. Gelbard. ül-
kesinin gerekirse askeri müdahaleye
hazır olduğunu vurguladı.
VVashington'un müttefikleriyle sü-
rekli temas halinde olduğunu kayde-
den Gelbard. ABD Dışişleri Bakanı
Madeteine AJbright'ın bu hafta sonu
Avrupalı meslektaşlanyla yapacağı
görüşmelerde, Kosova konusunda atı-
lacak adımlan tartışacağını sözlerine
ekledi.
Kosova"daki olaylann başka ülkele-
re sıçrayarak yeni bir Balkan savaşını
ateşlemesinden duyulan endişeler ar-
tarken Türkiye. Bulgaristan. Roman-
ya ve Yunanistan'ın, Sırbistan'ın Ko-
sova"daki Arna\ııtlan hedef alan sert
politikalannı kmamaya hazırlandıkla-
n bildirildi.
Bulganstan Dışişleri Bakanlı-
ğı'ndan yapılan açıklamada. dört ülke-
nın hafta sonunda konuyla ilgili bir
deklarasyon yayımlayarak "terör ve
şiddeti" kınayacaklan kaydedildi. Ba-
kanlık sözcüsü Radko Maikov; hakla-
ra saygı gösterilmesine dayalı daha ge-
niş bir özerklikten yana olduklannı
ifade ederken Kosova sorununun çö-
zümünün var olan sınırlar içinde üre-
tılmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Avrupa Birliği dönem başkanı ln-
giltere'nin Dışişleri Bakanı RobinCo-
Sırp polisinin saldınlannda can veren Arnavutiar kalabalık bir topluluğun kaüldığı törenle toprağa verildi. (Fotoğraf: Reuters)
Ecevit: Arnavutlara haklan verilmeliANKARA (CumhurivetBürosu)-Dışışleri Bakan-
lığı. Yugoslavya'nın Kosova bölgesinde Arnavutlar
ve Sırplar arasındaki gerginliği kaygıyla izlerken
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, bölgede çoğun-
luğu oluşturan Arnavut çoğunluğun haklannm iade
edilmesi gerektiğini bildirdi.
Ece\ it. dün partisinın grup toplantısında yaptığı
konuşmada. Kosova'da Sırplann baskısı nedeniyle
acı olaylar yaşandığmı belirterek "Sırp yönetimi ta-
rafından Arnavut çoğunluğa, komünizm dönemin-
de bile tanınan haklar geri ahnmıştır" dedi. Ecevit.
Arnavut çoğunluğun haklannın iade edilmesi ge-
rektiğini de vurguladı.
Devlet Bakanı Şiikrfi Sina Gürd dün düzenledi-
ği basın toplantısındaKosova bölgesinin patlamaya
hazır bir yanardağ niteliginde olduğunu söyledi. Gü-
rel "Bizim umudumuz Kosova konusunda bir de-
mokratik çözüm bulunması ve kosova halkının de-
mokrarik isteklerine >amt \eren bir çözümün önce-
likk gerçekleşmesidir. Bu yalnız bizim dileğimiz de-
ğiL ulusiararası tüm toplumun dileğidir. l'luslarara-
sı alanda bu doğmltuda çabalar sarfedilmektedir.
Türkiye de bu çabalara katkı vermekten öte öncii-
lük etmek nivetindedir" dedi.
okda Kosova'ya özerklik çağınsmda
bulundu. AB'nin bağımsızlık arayı-
şmda olmadığını belirten Cook "An-
cak özellikk eğitim, kültür alanlann-
da ve toplumsal konularda daha fazla
özerklikten yanayız" dedi.
Ingiltere Dışişleri Bakanlığı ABD,
Rusya. lngiltere. Fransa. almanya ve
ttalya'dan oluşan Temas Grubu'nun
dışişleri bakanlannın Kosova sorunu-
nu görüşmek üzere pazartesi günü bir
araya geleceğini açıkladı.
Ote yandan, Balkan ülkelerinin
Kosova'da süren çatışmalara ilişkin
hazırladığı "Kosova Deklerasyo-
nu"na Türkiye'nin de katılacağı öğ-
renildi. Bulgaristan Dışişleri Ba-
kanlığı Sözcüsü Radko yiayköv'un
dün hazırlıklannın sürdüğühü açık-
ladığı Kosova Deklerasyonu'nun
dört Balkan ülkesi Türkiye, Yuna-
nistan. Bulgaristan ve Romanya'nm
ortak çalışmalan sonucu ortaya çı-
karıldığı kaydedildi. Deklarasyo-
nun hafta sonuna kadar hazır olaca-
ğı kaydedildi.
Bölgede patlak veren çatışmalar,
Kosova'daki özerlik yanlısı ılımlılar ile
bağımsızlık yanlısı radikal gruplar ara-
sındaki bölünmeyi de ateşledi. Uzlaş-
ma yanlısı siyasi gruplar. Batı'yı acil
müdahaleye çağınrken yasadışı ayn-
lıkçı Kosova Kurtuluş Ördusu (UCK)
"masum insanlann hayatma karşıhk
öc eylemkrine başlanacağuıT duyur-
du. UCK'dan yapılan açıklamada
" Kurbanlann kanı üzerineyemin ede-
riz ki ICK. defalarca öc alacaktır"
dendi.
Yugoslavya Cumhuriyeti 'nde özerk
olan Kosova'nın bu statüsü, Yugoslav-
ya yönetimi tarafmdan 1989'da geri
alınmıştı. Nüfusun yüzde 90'ını Arna-
vutlann oluşturduğu Kosova"da Belg-
rad yönetiminin uyguladığı sert poli-
tikalar. Sırpvetkililerle Amavutlarara-
sında iplerin gerilmesine yol açtı. Böl-
gede. Sırp polisiy le Arnavutlar arasın-
da hafta sonu çıkan çatışmalarda 25
kişi hayatını kaybetti.
Kosova'daki son gelişmeler en çok
komşusu Makedonya'yı tedırgin edi-
yor. Makedonya Savunma Bakanı La-
zar Kitanovski de "Arnavutiann. Yu-
goslavya sınırian içinde haklannı ka-
zanmasını sağlayacak si\asi birçiizüm"
üretılmesini ıstedi. Makedonya'nın
"Balkanlar'da ve Avrupa"da herhangi
bir anır değişikligine karşı olduğunu"
belirten Kitanovski, Kosova"daki an-
laşmazlığın derinleşmesi durumunda
"Bunun yansımalannın bütün bir böt-
geye yayüacağı" uyansmda bulundu.
Bosna Sırplarınm lideri Bilyana
Pla>'S»ç ise, Kosova"daki şiddet olay-
lannın başka ülkelere sıçramasındân
endişe ettiğini kaydetti.
İRÎ KATOLİKDÎĞERÎPROTESTANÎKÎ ARKADAŞ PROTESTANMÎLÎSLERCE ÖLDÜRÜLDÜ
Kuzey Manda'da kardeşliğe kıırşunDış Haberler Servisi - Kuzey lrlanda'nın
Poyntzpass kentindeki bir barda. biri Protes-
tan diğeri Katolik iki yakın arkadaş birlikte
içki içerken kimligi belirsiz maskeli saldır-
ganlar tarafından öldürüldü.
Başkent Belfast'ın güneybatısındaki
Poyntzpass'taki Katoliklere ait ban basan iki
maskeli saldırganın açtığı ateş sonucu iki ki-
şi de yaralandı. Polıs. saldınnın Kuzey lrlan-
da'nın lngiltere'nin egemenliği altında kal-
masını savunan ve lngilız-lrlanda banş süre-
cine karşı olan Protestan milisler tarafından
düzenlendiğıne inanıyor.
Görgü tanıklarına göre yakın arkadaş olan
Katolik Damien Traynor ile Protestan Philip
Allen, barda birlikte içki ıçerlerken ban ba-
san iki maskeli milis "Yereyatın piçler" diye
bağırarak iki arkadaşa yere yatırdı. tki arka-
daşı vurup öldüren saldırganlann kaçarken
bann içine açtıklan ateş sonucu iki kişi de ha-
fif yaralandı.
Katolik ve Protestanlann banş içinde bir-
likte yaşadığı küçük bir kasabadaki bann,
ılımlı Katolik milliyetçisi Sosyal Demokrat
ve Ulusçu Parti (SDLP) üyesi bir politikacı-
nın erkek kardeşine ait olduğu ve saldınyı
henüz üstlenen olmadığı bildirildi.
Ingiltere'nin Kuzey Irlanda Bakanı Mo
Mmvlam u
Bu korkakça saldınyı kınıyorum.
Bazı insanlar banş sürecini engellemek için öl-
diirüp yok etme\e kararü. Bu kişiler Kuzey İr-
landa halkının büyük çoğunluğunun istegini
görmezden geliyor" dedi.
SDLP milletvekillerinden Seamus Mallon
u
Bu yalnızca saygın bir yerel bara düzenlen-
miş bir saldın değil bütün banş sürecine yö-
nelik bir saldındır" diyerek bu tür saldınla-
nn tngiliz ve trlandalı politikacılann banşçı
bir çözüme varmasını engellemeyeceğini
söyledi. Mallon "Saldın banş sürecine katı-
lan bütün taraflann karaıiüığını daha da güç-
lendirecektir" dedi. Sinn Fein lideri Garrv
Adamsda saldınyı kınayarak saldınnın ama-
cının ınsanlan korkutup yıldırarak banş sü-
recinden vazgeçirmek olduğunu belirtti.
tngiltere ve trlanda hükümetlerinin mayıs
ayı içinde Kuzey lrlanda'nın konumuna iliş-
kin bir karara varmalan bekleniyor. Yılba-
şından bu yana banş sürecine karşı olan Pro-
testan ve Katolik milislerin saldınlan sonu-
cu 20 kişi yaşamını yitirdi. Kuzey Irlanda po-
lisinin iki saldırıdan Irlanda Cumhuriyetçi
Ordusu'nun (IRA) sorumlu olduğunu açıkla-
masının ardından IRA'nın siyasal kanadı Sinn
Fein, banş göriişmelerinden geçici olarak
uzaklaştınlmıştı.
ABD'de
ırkçılık
tırmanıyorDış Haberler Servisi - ABD'deki ırkçı
örgütlerinin sayısının 1997 yılında 1996
yılına oranla göre yüzde 20, eşcinsellere
yönelik saldınların ise yüzde 2 oranında
arttıği bildirildi.
Güney Yoksulluk Hukuk Merkezi'nin
araştvrmasına göre ABD'deki 474 ırkçı ör-
gütün 127'sini beyaz ırkın üstünlüğünü sa-
\unan Ku Klux Klan örgütünün dallan,
100'ünü Neo Nazı örgütleri. 81'ini u
Hı-
ristiyan Kimliği'' ilkelerini izlediğinı öne
süren örgütler, 42"sini Dazlak örgütleri,
12'sini siyah aynlıkçı hareketleri ve
112'sini çeşitli ırkçı ilkeleri savunan örgüt-
ler oluşturuyor.
Beyazlann seçilmiş ırk olduğunu öne
süren ve Yahudilik karşıtı olan Hıristiyan
Kimliği örgütünün 50 bin yandaşı var.
Alabama'daki insan haklan örgütü Mont-
gomery de ırkçı örgütlerin Internet ve çe-
şitli müzik gruplan aracıhğıyla yandaş
topladıklannı belirtti. Irkçı gruplann In-
ternet'te 163 siteleri bulunuyor.
Uluslararası Şiddet Karşıtı Programlar
Koalisyonu da eşcinsellere ve eşcinsel
topluluğuna yakın kişilere yönelik saldı-
nlann arttığını bildirdi. Koalisyon son ra-
porunda. eşcinsel. biseksüel. transseksü-
el ve HIV taşıyıcılanna yönelik saldınla-
nn 1997 yılında 1996'ya göre yüzde 2
oranında artış gösterdiğini belirtti.
Rapora göre 1997 yılında eşcinsellere
yönelik 2445 saldın gerçekleşti. Eşcinsel-
lere yönelik polis saldınlan. 1996 yılına
göre yüzde 76 oranında artış göstererek
468'a ulaştı. Cezaevlerindeki ve karakol-
lardaki polis saldınlan da yüzde 83 ora-
nında arttı.
Almanya
Gestapodan
korkunç ;
itiraf
STUTTGART(AFP)-Eski bir Alman
Gestapo subayı, İkinci Dünya Savaşı sı-
rasında Polonya'daki bir toplama kam-
pında aralannda kadın ve çocuklann da
bulunduğu 500 kişiyi öldürdüğünü itiraf
etti.
Polonya'nın Lublin kentindeki Alman
güvenlik güçlerinin bir üyesi olan eski
. subaytn, öncekı gün AlmaBya'nın Stutt-
gart kentindeki evinde tutuklandıktan
sonra itiraflarda bulunduğu belirtildi.
Savcılık. adı açıklanmayan 78 yaşındaki
Ukrayna doğumlu subayın 1942-43 yıl-
lan arasında çoğunluğu Yahudi 70 bin ki-
şinin öldürülmesine katkıda bulunduğu
gerekçesiyleturuklandığını açıkladı. Es-
ki subay, 1943 yılının 3-4 kasım günle-
rinde, Polonya'nın Maydanek kentinde
"HasatŞentiği" adı verilen ve 42 bin ki-
şinin öldürüldüğü biroperasyon sırasın-
da kendisinin de 500 kişiyi öldürdüğünü
itiraf etti.
Stuttgart Savcılığı'ndan bir sözcü. es-
ki subayın 500 kişiyi öldürdüğünü, ama
astlannaöldüremri vermediğini söyledi-
ğini belirtti. Sözcü. subayın "Hâlâyargı-
lanabileceği gerçeğini algüayamadığmı"
belirtti. Eski subayın, savaştan sonra Sov-
yet birlikleri tarafından tutuklanarak Sov-
yetler Birliği'ndeki bir kampa götürül-
düğü, mahkeme tarafından Sibirya'daki
birçalışma kampına sürgüne gönderildi-
ği, 1958 yılında serbest bırakılmasına
karşın 1991 'e kadar SovyetlerBirliği'nde
kaldığı ve sonra Almanya'nın Bavyera
eyaletine yerleştiği bildirildi.
ORTEGA TECAVÜZLE SUÇLAINIYOR
Sandinist lidere
kızından darbeDış Haberler Servisi - N ika-
ragua'nın eski Devlet Başka-
nı ve halen Sandinista Ulusal
Kurtuluş Cephesi'nin lideri
Daniel Ortega'nın evlat edin-
diği üvey kızı, Onega'nın
kendisine 11 yaşından beri te-
cavüz ettiğini ileri sürdü. Or-
tega. eşi ve 7 çocuğuyla bir-
likte düzenlediği basın top-
lantısında söz konusu iddiala-
n şiddetle kınadı.
Daniel Ortega'nın eşi şair
Rosaria Murillo'nun ilk evli-
liğinden olan kızı Zoilamen-
ca (25) >erel bir gazetede ya-
yımlanan mektubunda. One-
ga'nın kendisine 11 yaşından
itibaren tecavüz ettiğini ileri
sürdü. Bu tecavüzün kendi-
sinde korku ve kuşku yarattı-
ğını, ayrıca gelişimini etkile-
diğini belirten Zoilamerica
"Bu taciz, tehdit ve santaj eş-
liğinde uzun süren saldınnın
üstesinden gelmek pek kolay
olmadı" dedi.
Ortega soyadını artık kul-
lanmayacağını açıklayan Zo-
ilamerica "Bütün bunlan dik-
kat çekmek için yapmıyonım.
Bir kadın v e Sandinist e> lem-
ci olarak vicdanımın sesini
diniedim" dedi. Zoilamerica.
önceki gün, söz konusu mek-
tubu yazdığını kabul etti ve
tüm sorumluluğu üstlenmeye
hazır olduğunu açıkladı.
Eski De\let Başkanı Dani-
el Ortega, Zoilamerica'nın
annesi Rosario Murillo ve 7
çocuğuyla birlikte düzenledi-
ği basın toplantısında. teca-
vüz suçlamasının bir aldat-
maca olduğunu söyledi.
Ortega öfkeli
Ortega, bu olayın kendisi-
ne acı verdiğini ve öfke duy-
duğunu açıkladı. Ortega aile-
sinin ortak bildirisinin okun-
duğu basın toplantısında Mu-
rillo, Ortega'yı kendisini hal-
kına adamış birisi olarak ta-
nımladı ve Sandinist lideri
desteklediğini açıkladı. Mu-
nllo "Acı içindeyiz. Bu bir ai-
le meselesi. Fakatsiyasi biryö-
nü de var. Çiinkü babası. 14yıl
boyunca siyasi mücadele ver-
drdedi.
Daniel Ortega. Nikara-
gua'da diktatör Anastasio So-
moza'yı 1979 yılında deviren
devrimin liderleri arasında
yeralmıştı. 1984 yılında dev-
let başkanlığı görevini üstle-
nen Ortega. bu görevden
1990 yılında seçimieri kay-
bedince aynlmıştı.
Çu En Lay İOO yaşında
Ma ao ve Çu
ikilisi, Atatürk-
İnönü ikilisine pek
çok noktada
benzerlik
gösterirler. Atak,
devrimci, komutan,
önder Mao'nun
"Büyük
Yürüyüş"ünde ve
sonrasında Çu,
daima onun yanında
karargâh adamı
olarak plancı, ılımlı,
tedbirli ve dış
siyasada etkin bir
ad oldu.
ÖZGEN ACAR
ANKARA -Yüzyılımızaadını kazıyan.ün-
lü Çinli de\let adamı Çu En Lay yaşıyor ol-
saydı bugün 100 yaşında olacaktı. Çin Halk
Cumhunyetı'nin Mao Zedung'dan sonraki 2
numaralı kurucusu olan Çu En Lay ile Nisan
1955'te Pekin'de parlamento binasındakı ma-
kam odasında tanışmıştım.
O günlerde Türkiye ile Çin arasında diplo-
matik ilişki yoktu. Meslektaşlanm "bambu
du\an" aşıp Çin'e giden ilk Türk gazetecile-
ri olmaya can atıyorlardı. Ben de Pakıstanlı
dostların aracılığı \ e meslektaşım Turan Gö-
kaltav'ın Çin Dışişleri Bakanı Mareşal Şen Yi
nezdinde "torpil" patlamasıyla Karaçi üze-
rinden Pekin'e ulaşmıştım. S'etkililer ile ilk
görüşmemde rande\
r
u istediğım kişilerin ba-
şında kuşkusuz Mao \e Çu ikilisi geliyordu.
Çin Dışişleri Bakanlığı'ndaki yetkili "Her-
hangi bir komünistpartisine üye olmadığı~ v e
aynca "herhangi bir komünist gazetesinde
yazmadığım" için Mao'nun beni kabul etme-
yeceğini söyledi. Ancak Başbakan Çu En Lay
için gerekli gırişim yapacaktı.
Hürriyet gazetesinin Paris Temsilcisi Gök-
şin Sipahioğlu da Kahire'deki Çin Büyükelçı-
liğı'nden aldığı \ ize ile Hong Kong üzerinden
benden bir gün önce Pekin'e ulaşmıştı. O ta-
nhlerde, ülke içine gitmek için a\nca özel vi-
zelergerekliydi.BirKanadalıgazetecibiryıl-
dıroradaydı vebu vizeyi elde edememişti. Bu
vizeler bize sağlanmış. hiçbir yabancının gi-
demediği kentleri gezme olanağı elde ettiği-
mizde oteldeki yabancı gazeteciler hayret
içinde kalmışlardı. Üçüncii kente yeni gel-
miştik ki rehberimiz "AcelePekin'edönmemiz
gerektiğini ve Çu'nun bizi kabul edeceğjni"
bildirdi.
Pekin'e döndüğümüzde iki Türk gazeteci-
si daha bekliyordu. Bir başkası da böylesine
önemli bir mülakata katılmak yerine Pekin
sokaklannda gördükleri ile yetinerek Türki-
ye'ye dönmüştü. Başbakanlık yetkilisi, bizden
kesinlikle sabah saat 9'da otelin bekleme sa-
lonunda hazır olmamızı, bir yere aynlmama-
mızı istemişti. Daha sonra başbakanlıktan ge-
len Ingilizce çevirmen, kapıda bizi iki Limu-
zin arabanm beklediğini ve acele etmemizi
söyledi. Tiananmen Meydanf ndaki ünlü par-
lamento binasına götürüldük. Gece yansından
sonra Çu makam odasının kapısına kadar ge-
lerek bizi karşıladı. Sorulanmız önceden ya-
zılı verildiği için yanıtlan da yazılı olarak ha-
zırlamıştı. Bu demekti ki görüşme yanm sa-
at bile sürmeyecekti. Türk-Çin ilişkileri hak-
kında Çu şöyle düşünüyordu:
"Türkiye ile Çin arasında ilişkilerin kurul-
ması konusunda bizim bakımımızdan herhan-
gi bir sakınca vBktur. Önce bilimsel ve ekono-
mik ilişkileri kurabiliriz. Daha sonra yan res-
mi temaslara da başlayabiliriz. Çin de Türki-
ye de Asya ülkeleridir. Tarih ve kültür bala-
mından aralannda çok eski ve derin bir bağ-
lantı vardır. Türk ve Çin halklannın gelenek-
sel bir dostluk kurmuş olduğunu biliyoruz. Çin
ile Türkiye arasındaki ilişkiler. Bandung Kon-
feransı'nın. toprak bütünlüp. eşirlik \e banş
içinde yaşamak gibi esaslan göz önünde ruru-
larak kurulmalıdır."
Kıbns sorunu hakkmdaki soruya Çu "Kıb-
ns sorunu, Batı ülkelerinin güttüğü emperya-
list siyasanın bir sonucudur. Sorun toplumla-
nn çıkartan göz önünde tutularak çözümlen-
meHdir" yanıtını vermişti.
Gelenek gereği fıncanlanmızdaki yasemin
çayı boşaldıkça dolduruluyordu. Başbakan
Çu'nun yanında bir buçuk saat kaldık. Bu sü-
renin yanm saatini biz, bir saatini o kullanmış-
tı. Sanki o gazeteciydi de biz basın toplantısı
düzenlemiştik. Çin Başbakanf nın sorulan-
nm tümü Türkiye üzerineydı. Asken darbeden
sonra koalisyon nasıl işliyordu? Türk dış po-
litikasında gelişmeler nasıldı? Türkiye
ABD'nin sözünü nereye kadar dinlıyordu?
Rusya ile imzalanan yedi proje anlaşmasının
kapsamı neydi? Aynı anda beş Türk gazete-
cisinin vize için başvurması Türkiye'nin Çin'i
tanımak istemesinin bir işareti miydi? Türk
ekonomisinin durumu nasıldı? Türkiye, Çin'i
tanımadan önce bazı A\Tupa ülkelerinin yap-
tığı gibi iki başkentte Ticaret Odalannca bü-
rolar açamazlar mıydı?
Bu görüşmeden ancak 4-5 yıl sonra Paris'te
Türk ve Çin büyükelçileri arasında gizli yü-
rütülen "tanıma gönışmeleri" başlayacak ve
iki ülke birbinni 4 Ağustos 1971 'de resmen ta-
nıyacakJardı. Hiç kuşkusuz bunda Çu'nun et-
kisi ve önceliği inkâr edilemezdi. Çu. daha
sonra ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissin-
ger'ın Pekin'e >aptığı gizlı zıyaretın ardmdan
1972'de ABD Başkanı Richard NL\on'u da
ayağına getirecekti.
Mao ve Çu ikilisi Atatürk-İnönü ikilisine
pek çok noktada benzerlik gösterirler. Atak,
devrimci. komutan. önder Mao'nun "Büyük
Yûrüynş"ünde ve sonrasında Çu daima onun
yanında karargâh adamı olarak. plancı, ılım-
lı tedbirli ve dış siyasada etkin bir ad oldu. Bu
nedenledir ki 1958 yılına değin Dışişleri Ba-
kanlığı görevini sürdürdü. Yıllannı Çin Ko-
münist Partisi'nin şubesini kurduğu Pans'te
geçirmiş olmanın avantajı ile çok iyi tanıdığı
Batı için daima en güvenilir kişiydi. Bandung
Konferansı kararları ile "Üçüncü Dünya Cl-
kekri" için "Banş içinde birlikte. eşjtyaşama"
ilkesinin miman oldu. Pekın'den aynlmamdan
bir yıl sonra Mao ile birlikte "Kültür Devri-
mi"ni başlatmış ve 1976'da Pekin'de öldüğün-
de 1 milyara yakın Çinli gözyaşı dökmüştü.