23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 MART 1998 PERŞEMBE 12 KÜLTÜR Blues Brothers 2000 ile başlayan sürprizler arasmda Deep Forest ve Michael Nyman da var Caz festivafinm ağır topu BJÖRK Michael N\ man (solda), Blues Brothers 2000 (sağda). CUMHUR CANBAZOĞLl 6-18 Temmuztanhlen arasında gerçekleşecek 5. Uluslararası İstanbul Caz Festhali'nın ön prog- ranıı Internet'te (hrtp: \vw\\.ıstfest. orgJ events. jprogram.htmlI yayımlandı İstanbul Küttür ve Sanat Vakfi'nın. Garantı Bankası sponsorluğuyla düzenledığı fesmal Açıkhava Thatrosu, Cfr- mal Res.it Re\ Konser Salonu ve Roxy'de gerçekleşecek. Festi\alı geçen yıl Eric Clapton'lı Legends 97'yle açan yönetım. bu yıl Blu- es Brothers 2000 projesiyle start \ erecek programa. tçinde Dan Akroyd'un bulunmadığı grup. ünlü fılmın parçalannı günümü- ze taşıyacak ve geçen ay Batı 'da gosterıme gıren ıkincı Blues Brothers (bizde haziranda gös- tenme girecek) filmınden de ömekler verecek Açıklanan programa göre şu anda festivalin ağır topunun Izlandalı şarkıcı Björk olacağı anlaşılıyor. Festivalin caz dışın- daki kollannı desteklemek üzere Bjork'e bir iki büyük ısım daha eklenecek. Lıstenın ikıncı sürpnzi. iki yıldır bır türlü ls- tanbul'a getırtılemeyen Deep Forest İki yıl ön- ce bızde Bohemealbümuyle buyük çıkış y apan. bugünlerde de Latin dünyasından derledikleriy- le oluşturdukları Comparsa adlı çalışmalarıyla duny a çapında ilgi gören Deep Forest. festiva- lin 'etnik' yanını güçlendirecek. En ilginç gös- tenlennden biri Japon davullan Kodo olacak. Bu yaz, İstanbul Caz'a bır de profesör konuk olacak. ThePiano,Ogre,Gattaca,TheCook,The Thieves His Wife Her Lovers gibı film müzikle- nnden \e After ExtraTime albümünden tanıdı- ğımız Prof. Michael Nyman ekibiyle geliyor... Fransa'da düzenlenecek Dünya Futboi Sam- Buyüın 'konukları' v* Blues Brothers 2000 v* 'Jazz Legends' Tribute To Ella Fitzgerald Terence Blanchard Quintet f* Deep Forest \^ Latin Traffic Jam (Winwood, Sandoval, Puente) »^ Kenny Garrett Quartet «** Kenny Werner Trio John McLaughlin Quintet t^ Cubanismo ı*** Mc Coy Tyner All Star Latin Band»-" Björk \* Lee Conitz. -Paul Bley- Charlie Haden * Dave Holland Quintet tS Mavis Staples and Lucky Peterson ı*** Jack de Johnette. Yarkın Türk Ritirnleri Topluluğu v* Burhan Öcal-Peter Waters *•* Prysm *<* Kodo v* Michael Nyman Band. piyonası finallenyle İstanbul Caz'ın son hafta- sının çakışması, aynca bu organizasyon nede- niyle birçok müzisyenın, grubun turnelerini şam- piyona sonrasına sarkıtması zengın bır liste pe- şındeki yönetıcılen hayli zorlamış. Sonuçta. geç- mis yıllarda müzik yelpazesinin geniş rutulma- sını eleştıren pünstleri memnun edecek. caz ya- nı ağır basan bır program ortaya çıkmış. Cazda bu yıl ıçm yaşama geçırılmiş özel 'or- takhklar'dan Latin TrafTic Jam adıyla Steve VVınvvood, Arturo Sandoval, Tito Puente'yı bir arada dinleme olanağı bulacak cazseverler. Ay- nca uzun yıllar Avrupa'nın dört bır köşesinde bizim ezgileri tanıtmaya çabalayan Burhan Öcal bu kez Peter Waters"la bir projeyı sunacak tem- muzda. Lee Konitz, Paul Blev ve Charlie Ha- den'dan oluşan üclü, Jack De Johnette ıle Yar- kın Türk Ritimleri Topluluğu projeleri de izle- nebılecek festivalde .. 'Jazz Legends' Tribute To Ella Fitzgerald adıyla bir ara- ya gelen Fitzgerald'ın yetmiş- lık dostlan dıvayı bır kez de ts- tanbul'da anacak. İki yıl önce Paco De Lucia ve Al Di Me- ola'yla Açıkhava "da sahneye çıkan John Mc Laughlin bu kez son albümünde birlikte çaldı- ğı dostlanyla beşli halinde ge- lırken. yine 'babalar'dan Da- ve Holland quintetiyle, Kenny Garrett quartetiyle. Kenny VVferner trioyla, Te- rence Blanchard quıntetiyİe lstanbul'da olacak. Festi\alın Latin kolunubu yıl Mc Coy Tyner All Star Latin Band ve bızım pıyasada üç albümle- n bulunabılen Cubanismo sırtlayacak. Fransız üçlü Prysm ve Mavis Staples and Luck> Peterson da İstanbul Caz'ın sürpriz ekıp- lerı olacak. Festivalin yerli cephesinde ise şu anda hiçbir ısim tam olarak belırlenmış değil Akan birdüsi'ın şnrsdcınlan Ani ÇelikArevyan 'ın 'Yaşam ve Ölüm Arası' adhfotoğrafsergisi Galeri Nev'de KültürServisi- Fotoğraf sanatçısı AniÇelik Aro- yan. 6 Mart-3 Nısan tanhlen arasında üalerı Ne\ 'de sergıleyeceğı çalışnialanndd 'kişiseldümasınneruh halini şürleştirdiğini" ıfade edıyor u Beer»>een Life and Death/ ^aşanı \e Ölüm Arası" adlı sergı 5 bü- yük (165x60 cm) \e 9 küçük boy fotoğraftan oluşu- yor. Beş ınce uzun de\ fotoğraf galen du\ arlarını bi- rer "'Book-mark/ KitaparalığT gibı keNerkcn seyır- cisıne yaşamla ölüm. gökle yer. Tanrı ıle Tannsızhk arasında bir aralığı >a da bır geçıdı düşündürtmeyı atnaçlıyor "Akan birdüsün baslangıcı iledc\ aıııı arasında her- hangi bir >erde bir durak noktası arar gibi..." Sergıde yer alan fotoğraflarda Arevyan'ın kendi- ne özgü dili. ışıkla formun kucaklaşarak >arattıgı yalınhk. şefFaflık. kolay ca y akalanmiş gıbi gözüken hafiflik \e durulukla kendini göstenyor. 1961 Ktanbul dogumlu sanatçı. kışisel sergiler. grup sergıleri \e multn izyon gösterileri yaptı. 1990 yılında "Kodak Professional European \wards' bı- rincilık ödülünü aldı Fotoğratlan Bıblıotheque Na- tional de France. PariskoleksiNonunaalındı. Pckçok fotoğrafı moda ve tasanm dergılennde yayımlanan sanatçı. kendı stüdyosunda sanat ve reklam fotoğra- fı çalışmalannı sürdürüyor. Sergivle birlikte \a\ımlanacak kitapta yer alan 'Fotoğraf Hakkında Dans Etmek' başlıklı önsözün- de Paul Mc Millen. bu kıtabın Are\van'ın fotoüraf- çılıgı kadar. gızlı kişılıgının de önemlı estetık belge- lenni oluştunna arayışmda bır bölüm oiacağını vur- gulmor: "Şöyle bir söz hatırlıyorum; "fotoğraf hak- kında \ azmak. tnimarı hakkında dans etmek gıbıdir' Sanınm bu alınbnın öğelerini değiL ama temel >^pt- sını ()dünç ahyorum. Vni'nin çalısrnalan. yıllardır il- gimi çekti. \ni. bü\ük bir dikkat \e tutarlılıkla sah- neler kunıyor; estetik açıdan sadece fotoğraf sanat) tarafından yönlendirilen. çok kişisel venzncl bir dün- \a> a > aklaşmasını sağla>an sahnekr... Onun yapıtla- nndan oluşan bu kitap, gerçekleri tam \ansıtmrvor, aldabcı... Görünürdeki konu. basit bir performans- lar dizisu genel ha\ a dans ya da moda görüntüleri gi- bi bu sadece öne çıkanlmıs, hir dış görünüş. Bence bu > apıtlar Ani'nin kendi dişiliğini ya da daha kesin söy- lemek gerekirse dişi olmanın onuniçin ifade cttigi an- lamı bulma> r a\onetik: idealize edilmiş. otobhografik araştirmalar. Modellcrbelli belirsiz, gizii bir anlaşma >'armış 0bi fotoğraf makinesinin ya da fotoğrafçının farkında değillermiş gibi davranıyoriar. Bize bak- nmoriar, çünkü bunlar fotoğrafçının akıl gözünde ha>al edilmiş. >aratilmış. resimlenmiş. görüntüler, (btoğrafçıya bakmasına gerek>ok, çünkü bir anlam- da, hâlâ onun katasının içindeler. Onun gözündeler, fotoğrafçının gözü onlar. Ani'nin araşürmaian sonucu bu kitapta bir araya geien. gelişken bir dtd biçimsel ve sezgisel imge..." Muhsin Ertuğrıd'un son, Türk sinemasının ilk renklifılmi 45 yaşında izleyici ileyeniden buluşuyor 'Halıcı Kız' için özel gösterimTIRHAN GÜRKAN Türk sinemasının ılk renkh fılmı ola-< rak anılan •Halıcı Kız' çe\rılişinın 45. \ ı- lmda üzerınde teknık düzeltmeler \ apıla- rak \enıden izleşıcnle buluşturulu\or. 'Halıeı Kız'ın 1952 tarihini ta--ımasına karşın. 195 l'de yine Muhsin Emığrul'un senan. osunu yazarak \ önetmenlığını yap- tığı He>«canBaşaran.FikretHakan ve Mü- nirÖzkul'un oynadığı 'E\li mi Bekârmı' güldürü filmi "de renkli olarak çekılmıs- tı Bu durumda ılk renkli fılm tartışılabı- lır 'Halıcı Kız' ulkemızde ılk sessız. ılk seslı \eilk renkli fılmı çeken Muhsin Er- tuğrul'un jinemadakı >enılgısını belgele- \en son fılmı olma özellığinı de ta^ıvor. Doğan Kardeş fılm kurumunun yapımcı- sı olduğu. \apı \ e lCredı Bankası'ndan sağ- lanan genış kredı olanakbnyla \apılan fılmın. ızle> ıcıden beklenen ılgıyı göre- meyışı \e olumsuz eleştınler alması yü- zünden harcamalar kar^ılanamaN ınca Türk sinemasının kuruluşunabüyükemeğı ge- çen Muhsin Ertuğrul'un bö\ le za\ allı bır yapıta nasıl ımza attığı uzun süre tartışıl- mış \e ünlü yönetmen bır daha döntne- mek üzere sınemayı bırakmıstı Bır yıl boyunca hazırlıklan sürdürülen \e bü\ük reklam kampan>ası\la ta- nıtımıyapılan'Ha- lıcı Kız'ın çekimle- rı Kparta. Istanbul Büyükada, K.âğıt- hane. Cendere Bo- ğazı. Belgrad Or- nıanlan. Bursa Ulu- dağ. Soğukpınar çam ormanlarında doğal güzellikleral- tında yapıldı. Gö- rüntü yönetmenlı- ğını •Atatürk'ün kameramam' ola- rak anılan usta ka- meracı Cezmi Ar yaptı. İç dekorlar Alman dekor uz- manlanndan Kurt Hallenger tarafın- dan hazırlandı. Fil- mın müzığmı Cum- hurba^kanhğı Or- kestrası Şefı Hasan Ferit .Alnar besteledı \ e orkestra eşlığıa- dekanunlaçalmdı. llkin VedatNedimTör'ün kendı o> kü- sünden Muhsin Ertuğrul ile birlikte yaz- Son teknolojiyle elden geçti \apı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, 1953 \apımı. ilk renkli Türk filmi 'Halıcı Kız'ın 45. yıldönümünü özel bir gösterimle kutlu\or. Muhsin Ertuğrurun 1951-1952 yıllannda Doğan Kardeş Yayınlan'nın (^apı Kredi) desteğivle >önettiği 'Halıcı Kız'ı arşi>den çıkanp son teknolojiyle elden geçirten \'apı Kredi' bu gösterimden sonra fılmi YHS kasetler halinde eğitim kurumlarının kütüphanelerine gönderecek. A\ nca. anlaşma sağlarursa 'Halıcı Kız'ın NTN "de ekrana gelme olasılığı da \ar. 6 Mart'ta Le\ent-\'apı Kredi Piaza'da gerçekleştirilecek özel suarede Muhsin ErtuğruPun renkli kısa metrajlı çalışması 'Evli mi Bekâr mı" da gösterilecek. dığı senaryodan yola çıkılarak hazırlanan film. sonradan değiştirilip Mebrure Sa- mi.-Mevok'un daha değişik senan.osundan almarak çekıldi. Filmde Heyecan Başa- ran. Asuman Ko- rad.AgahHun.Ka- muran Yiice gibı Küçük Sahne. Handanl ran gıbi Devlet Tiyatrosu, MüfıtKiper.Meh- di Yeşildeniz.İbra- hım Denideniz. Al- tan Kanndaş gibı istanbul Şehır Ti- yatrosu sanatçılan oynadılar.îsegatif- ler Almanya'dayı- kanıp basılarak. ış kopyaları İstan- bul "daseslendirile- rek yenıden Alman stüdyolarına gön- denldı. Özel bır se- ansla dönemin Cumhurbaşkanı CelalBayar'agös- tenldı. Filmde gü- zellığiyleçevresin- deünsalanlsparta- lı halıcı kız Gül'ün serü\enlerle dolu öy- küsü anlatılıyor: lsparta'da yaşayan Gül adlı yoksul. ama güzel bır kıza önce ça- lıstığı halı fabrikasının sahibi, onun oğ- lu. sonralan kamyon şoförü. bakkalın da- madı. tavla oyuncusu Büyükadalı birgenç süreklı olarak sarkıntıhkederler. Namu- sunu korumak için kendisine saldıran bu kişilerin kımıleri ile boğuşmak zorunda kalan 'Halıcı KE' diyar diyar dolaşır, ama aradığı esenliği bir türlü bulamaz. Son kovulduğu yerden kucağında ke- çisi, elınde çantası yollara düşüp bilin- meyen bır yere yollanırken ayağı burku- lur Bir ağaç altına yığıldığı sırada karşı- sına çıkan iri yarı sakallı bır adam. onu kucakladığı gibi ormandakı kulübesine götürür. Halıcı kız, insanlardan kaçarak inzivaya çekilen dev cüsseli bu orman adamma âşık olur. Doğa âşığı iki insan, sonunda filozofça konuşan bir çobanın önerisiyle daglan bırakıp kente dönmeye karar \erirler. Çokkötübiryönetmenlıksınavınınve- rildiği bu filmde. tüm ınsanlarçıkarcı, ırz düşmanı olarak çizilmişler. 18yaşındaki öğrencıden. 60 yıllık bahçıvana dek san- kı herkes hayvansal duygulartasıyor. Ana- dolu'nun çeşitli yörelerinde çekilmesine karşın, yerel giysılerın uzağında kalın- mış. Naturalizm içınde gelişen film. son- radan romantikbirhavaya sokulmuş. *Ha- IKI Kız' bekleneni \erememış ve düs. kınk- lığı yaratmış filmlerimizden biri. IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BİRKİYE Özlem'in Ta Kendisi... Hıç de kötü değilmiş. Meğerse, ne kadar da al- danmışım. Baştan sona yanılmışım. Yaşamın, yanıl- gılar olduğu üzerinde direnenler ne kadar hakiıymış- lar... Oysa, yalnızlığımda hep bir telefon sesini duyma- yı ummuşumdur; telefonun çalmasını beklemişim- dir; telefonun çalacağından emin olarak. Her çalışında da "beklenen" olduğundan emin olarak: bir telefon, bir insanın yaşamını değıştirebilir. hep rastlantıya inandım, aşkı akışı içindeyaşadım, yine de, numara/an hep bilinçli çevirdim. Birkaç gün telefon hiç çalmadı. Çalamazdı, çün- kü evin içinde, kendi mekânımın sınırlarında "tele- fon" yoktu. Önce dehşetengiz bir durum gibi gelmişti. Sonra yeryüzünden kopuk olmanın, kendi mekânının için- de kopuk olmanın, hiç de kötü olmadığını; çıkara- bildiğim kadar keyfini çıkarmam gerektiğini anladım. Oysa ki hep bir "teiefon" beklemiştim. Tanıdıkla- nmdan, tanımadıklanmdan; hatta düşlerımden ge- lecek olan bir telefon sesini duymayı beklemiştim. Büyük, tanımı güç olan bir özlemdi. Hep bir telefon sesine; büyük bir değişimin baş- langıcı olan telefon sesine özlem duymuştum. Belki de özlemim, yalnızca özlemin kendisıneydi; neyse, yine de: heftangı birşey, değil benımkını, seninkini, dün- yayı değiştirebilir. mesela bir telefon, birses, biryağmur, birkarta- neciği Dünyanın öteki ucundakı fenerdeduyumsamak ken- dini... Hiç de kötü değil hâni. Belki de kaybolmak; "son- suzluğun" içinde yitiverm«k. Tüm ötekı insanlardan, ilişkilerden olabildiğince uzaklaşmak... Gece, gündüze doğrtj uzatmıştı elini: yeryüzü hız- la aydınlanırdı zamanın bu anında. Bu yankürede böyle; öteki yarıkürede kuşkusuz ki başka. Öteki kürede yani aşağıda, belki de aşağıda olan biziz, güneşin doğduğu yer, battığt yer, farklı; "ayın hilali", suyun akışı, başka, bambaşka... Ama yine de, güney yankürede de olsak, yüreği- miz bedenimizin solunda çarptyor; dolunay yine do- lunay, belki başka bir yerde ama... Yeryüzünün ötekı yarıküresinde de sevdalar var: aralannda uzun zaman ve mekân boşluklan olan... Aşklar var: yaşanmış, yaşanacak; ve hiç yaşan- mamışolanaşklar... Hiç kuşkusuz, Özlem var... Mutluluğa olan öz- lem... Duymak istediğimiz her şeye olan özlem... Özlemin kendisine olan özlem... bir telefon etseydin. telefon etmen için bır nede- nin olsaydı. bir duygun olsaydı, var mıydı da, gösterseydin. yaşamımı değiştirmek için bir nedenin olsaydı, bir kıvılcım olsaydı. belki sonra bir dünyayı aydın- latırdı. Kim bilir, belki de telefon etmek için bir nedenı var- dı. Belki de telefon etmek için bır nedeni olan aslın- da hiç yoktu da, yalnızca bir düş kurgusunun ürü- nüydü... Ama bunun şöyle ya da böyle olması hiçbır şeyı değiştirmiyor... Çünkü, yalnızlığın, kimsenin beni bulamayacağı, şiirierie örülü bir evrenin içindeydim; telefon sesınin duyulmayacağı bir zaman ve mekân parçasının için- deydim. Hiç de kötü değilmiş megerse; telefonun calma- yacağı bir mekânda olmak. Oysa ben hep tersini dü- şünür; ve hep bir telefon sesinin, büyük bir değişi- min ilk işareti olduğuna inanırdım. Belki öyle, belki değil; konuşmanın pek anlamı yok. Çünkü, artık bılmem "kaç zaman" telefonsuz- luğa, alıştım. Yeryüzünün bu kesiminde, kuzey yankürede bir sü- re yitiverdim. Kim bilir bu lüksüm daha ne kadar sü- recek... Belki de ulaşılamayacak güzellikler kaçırdım. Ne fark eder, zaten geçmiş diye anılan, çoğunlukla "ka- çırdıklanmızın" toplamı... Belki de kendimi, kuzey yankürenin -ötekinde de çok farklı olduğunu sanmıyorum- kötülüklerinden, yoz- laşmışlığından korudum; kim bilir... Kim bilir, belki de tüm felsefe kitaplannı toplayıp, Assos'a doğru yol almalı; Assos'a yerleşmeli belki de. Şiirter yazmalı, denizin, günün ilk maviliğini andı- ran suyunu göğsüme doldururken... Tüm bunlar, belki de özlem'in ta kendisi... Ortıan Kemal Öykü Yarışması Ödütleri I Kültür Servisi -Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu bu yıl 4'üncüsü yapılacak olan Geleneksel Orhan Kemal Öykü Yanşması'nın ödüllerini yeniden belirledi. Basında sansürün kaldınlışının yıldönümü olan 24 Temmuz'da düzenlenecek bir törenle dereceye girenler ödüllerini alacaklar. Yeni belirlemeye göre Orhan Kemal Öykü Yanşması'nda bu yıl birıncıye 75. ikinciye 50 ve üçüncüye ise 25 milyon lıra para ödülünün \anı sıra birer plaket verilecek. Yarışmanın seçıcı kurulu ise Doğan Hızlan, Konur Ertop. Zeynep Alıye, Nezıhe Menç, Öner Yağcı. Feridun Andaç ve Zeki Yücel'den oluşuyor. Yanşmaya yayına hazır. kitap olabilecek bir dosya ile ya da 1997 yılında yayımlanmış bir öykü kıtabı ıle katılınabılecek. Yanşmacılar 8 nüsha halinde hazırlayacaklan yapıtları. nüfus cüzdanı fotokopisi. özgeçmışlen. 2 fotoğraf ile açık adres ve telefonlannı en geç 15 Mayıs'a dek 'Çukurova Gazetecıler Cemiyeti. Atatürk Caddesi Öğretmenler Sitesi B Blok Asma Kat Seyhan Adana' adresıne göndeTebılecekler. BUGÜN • ALMAN KlLTÜR MERKEZt nde saat 18 30da Deniz Erman. Sibel Arslan Yeşılay. Atılla Dorsay. Michael Skasa ve Serra Yılmaz'ın katıldığı Tiyatroda ve Sinemada Fassbinder' konulu açıkoturum izlenebilir. I tFSAK'ta saat 19.30'da •portre" konulu ayın saydam yanşması yer alıyor. Seçıcı ise Ibrahim Zaman. '• ARTEMİS SANAT MERKEZİ'nde saat 18.00'de Berke înal'ın katıldığı "Batı Resminin 200 \ıllık Serüvenı" konulu konferans izlenebilir. • ATAOL BEHRAMOĞLL vt EROL ERTUĞRUL Aydın Atatürkçü Düşünce Derneğfnin düzenledığı gecede saat 20.30'da Yeni Sınema'da bır şiirve müzik dinletısi sunacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle