Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 MART 1998 PAZARTESİ
HABERLERÎN DEVAMI
TlIRKİYE
Istanbul _Y 12 Sinop Y 11 Adana B 20
Edırne PB 13 Samsun 11 Mersin B
Kocaeli PB 12 Trabzon Y 9 Diyarbakır B
Çanakkale PB 13 Giresun
Izmir B 17 Ankara
8 Şanlıurfa B
PB 14 Mardin B
Manisa B 17 Eskışehir PB 13 Siırt B 12
Aydın B 1 8 Konya B 13 Hakkârı
Denizli B 17 Sıvas PB 3 Van
Zonguldak Y 7 Antalya B 19 Kars B -2
Yurdun kuzey ke-
sımlerı çok bulutlu,
Marmara'nın doğu-
suyla Karadeniz kı-
yılarıhafrfyağmurlu, _ .
diğer yerler az bulut- Stockholm K
Oslo K 0
Helsınki K 1
lu ve açık geçecek. Londra
Yurdun doğu kesim- Amsterdam
lerınde yer yer sıs
görulecek. Rüzgâr
kuzey ve batı yönler-
denhafif, arasıraor- Bonn
ta kuvvette esecek.
12
9
12
Y 12
Münih
Y 11 Zürıh
Bertin
Budapeşte
Madnd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
PB
PB
B
B
B
PB
PB
1ü
13
19
13
10
12
18
14
B 11
Taşkent
Tahran
ASYA
Moskova K -3
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahıre
K
PB
K
PB
K
PB
PB
2
2
8
7
10
10
21
Şam PB 14
0 Açık Parçalı bulutlu Büjtu ^ ÇOK oulutlu ı Yağmj'îu Karlı Sulu kar ) GOK gurültulü
Medya kuruluşlarının hissesi
RTUK, enerji
ihalelerini
inceliyorANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Radyo ve Tek-
vizyon Üst Kurulu (RTÜK)
Başkan Yardımcısı Şevki
Göğüsger. televizyonlan
bulunan bazı holdinglerin,
elektrik dağıtım şebekesi
ihalesini almalanna ilişkin
çalışma başlattıklannı öğ-
rendiklerini. hisse oranlan-
nm belirletunesinin ardın-
dan konuyu üst kurulun
gündemine getireceklerini
bildirdi. Göğüsger, "Devlet
ihalesini denetleme yetki-
miz yok. Ancak hisse oran-
lannın yüzde 10'u aşması
dunımunda yayın kuruluş-
lanndan bu kişüerin ortak-
bklanna son verilmesi iste-
nebilir. Ya da bu kurumla-
nn ulusal frekans ihalesine
girnıesi önlenebilir" dedi.
RTÜK'ün, elektrik dağıtım
şebekesi ihalesini alan hol-
dinglere ilişkin olarak
Enerji ve Tabiı Kaynaklar
Bakanlığı'ndan ıstediği lis-
te kuruma ulaşırken ortak-
lıklara ilişkin olarak Sana-
yi ve Ticaret Bakanlı-
ğrndan istenen bilgi notu-
nun heniiz eelmediği bildi-
rildi.
RTÜK tarafindan, ulusal
bir yayın kuruluşunda yüz-
de 10'u geçen oranda hisse
sahibi olan kişilerin. ihale-
lere katthmını yasaklayan
Radyo ve Televizyonlann
Kuruluş ve Yayınlan Hak-
kmdaki Yasa'ya aykınhk
olup olmadığını incelemek
amacıyla bir çalışma baş-
latıldığı öğrenildi.
RTUK Başkan Yardım-
cısı Göğüsger. şu açıklama-
yı yaptı: "Fhaleyi alanlann
herhangi bir yayuı kurulu-
şundaki hisse oranırun yüz-
de 10'u geçtiğinin belirlen-
mesi dunımunda, 'Şu kişi
yasanın gerektirdiği niteli-
ğinı kaybetmiştir, ortaklı-
ğını tasfiye edin' denilebi-
lir. Ya da ulusal frekans iha-
lesine girmesi önlenir. An-
cak bu benimgörüşüm,bu-
na ancak üst kurul karar
verebüir."
Elektrik Mühendisleri
Odası da, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı. TEDAŞ
ve TEAŞ yöneticileri hak-
kında, TEDAŞ'a bağlı da-
ğıtım şebekelerinin işletme
hakkmın devrinde RTÜK
Yasası'nın ihlal edildiği ge-
rekçesiyle suç duyurusun-
da bulunmuştu. Türkiye
Maden-tş'in dergisınde.
elektrik dağıtım şebekeleri
A grubu ihalesini kazanan-
lann medya holdingleriyle
bağlantısı şöyle belirtildı:
fstanbul-Trakya yakası:
Hürriyet ve Milliyet gaze-
teleri ile Kanal D'nin sahi-
bi olan Doğan Holding ile
lnterstar televizyonunun
sahibi Uzanlar'a ait olan
Çukurova Holding. Tekfen
ve TES şirketleri aldılar.
Tekirdağ-Kırklareli-
Edime dağıtım şebekesi:
Krona Mühendislik-Avru-
pa Amerika Holding aldı.
Show TV ve CINE 5'in sa-
hibi Erol Aksoy Amerika
Holding'i aldı.
Bursa-Yalova hatü: Tür-
kiye gazetesi, TGRT, Ihlas
Haber Ajansı'nın sahibi Ih-
las Holding aldı.
Kocaeli-Gebze: Ceylan
lnşaat Limited Şirketi aldı.
Termik santral ihalele-
rinde de Erol Aksoy'un
bağlantısı olduğu ileri sürü-
len Krona Şirketi'ne Çata-
lağzı Termik Santralı'nın
işletme hakkı verildi.
Etibank'ın ihalesini de
NTV'nin sahibi CavitÇağ-
lar'ın şirketi kazandı. An-
cak Çağlar'm şirketine iha-
lenin ardından Sabah Gnı-
bu'nun sahibi olan Dinç
Bilgin'in de ortak olmasına
karşm satış işlemi Özelleş-
tirme Yüksek Kurulu"nda
onaylandı.
'Uyum içindeyiz'
• Baştarafi 1. Sayfada
derler, yaklaşık 4 saat süren
toplantıda. 55. hükümetin
icraatmı masaya yatınrken
koalisyonun geleceğini de
tartıştılar. Toplantıda, DYP
Genel Başkanı Tansu Çil-
ler'in liderler turuyla gün-
demin en üst sırasına otu-
ran seçim konusu ağırlıklı
olarak ele alındı. Yılmaz,
Çıller ile CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykalın son-
baharda erken seçim konu-
sunda uzlaşabileceği ve bu
konuda Fazılet Partisi'ni de
yanlanna çekebilecekleri-
ni söyledi. Yılmaz, bu ne-
denle koalisyon ortaklan
olarak seçim konusunda
bir tavır belirlemeleri ge-
rektiğım kaydetti. Toplan-
tıda. Başbakan Yılmaz'ın.
yerel seçımler ile boşalan
8 milletvekılliği için ara se-
çimlerin birleştirilerek ya-
pılması önerisi de günde-
me geldı. DTP ve DSP li-
derlerinin. ara seçim öneri-
sme karşı çıkarak "Eğerfl-
le seçim olacaksa erken ge-
nelseçimlerle yerel seçimler
birlikte yapdsın" önerisini
gündeme getirdikleri bildi-
rildi.
Zirvede, siyasi partiler
yasası ile seçim yasası da
gündeme geldi. Bu yasalar
üzerinde uzlaşma sağlana-
rak bir an önce Meclis'ten
çıkanlması gereği üzerin-
de birleşildi. Liderler, yerel
seçimlerde 2 turlu seçim
olabileceği görüşünü dile
getirdiler. Ülke barajının
yüzde 5'e indirilmesinin de
gündeme geldiği belirtildi.
Toplantıda, aynca
- DSP'li Milli Eğitim Baka-
nı Hikmet Uluğbay'm "kı-
hk kıyafet genelgesini"
ödünsüz olarak yürürlüğe
koymasıyla başlayan tür-
ban tartışması da ele alın-
dı. Başbakan Yılmaz'ın ı-
mam-hatip liselerinin mes-
lek lisesi kapsamında oldu-
ğu, bu nedenle kılık kıyafet
genelgesi kapsamı dışına
çıkanlması gerektiği görü-
şünü dile getirdiği öğrenil-
di. Yılmaz. aynca söz ko-
nusu genelgenin çıktığı 12
Eylül döneminde dahı tam
olarak uygulanmadığını
anlattı. DTP lideri Cindo-
ruk'un da Yılmaz'a destek
verdiği aktanldı.
Enflasyonun yüzde
100'ün üzerine çıkması da
zirvenin en önemli gündem
maddelerinden birini oluş-
turdu. Cindoruk. enflasyo-
nu düşüremezlerse yollan-
na devam edemeyecekleri-
ni dile getirdi. Toplantı ön-
cesinde verdiğı demeçler-
de ekonomiden sorumlu
Devlet Bakanı Güneş Ta-
ner'in istifasını isteyen
Cindoruk'un. zirvede de
Taner'le ilgili rahatsızlık-
lannı dile getirdiği bildiril-
di.
Başbakan Yardımcısı
Ecevit'in de seçim tartış-
malanndan duyduğu rahat-
sızlığı ifade ettiği öğrenil-
di. Maliye Bakanı Zekeri-
ya Temizel'in hazırladığı
vergi reformu tasansının
ödünsüz yasalaşmasını is-
teyen Ecevit'in ortaklanna.
"Reformlan gerçekleştir-
meden seçime nasıl gide-
riz? Önce vergi, sosyal gü-
venlik gibi reformlanmızı
çıkaralım, ondan sonra ge-
rekirse başunız dik seçime
gideriz" mesajı verdiği öğ-
renildi.
Toplantının ardından ga-
zetecilerin sorulannı yanıt-
layan Ecevit. "Her konu-
da, koalisyon ortağı üç par-
ti arasuıda u>iım bulundu-
ğu görüklü. Gündemimiz-
de seçim yok. Yann Sayın
Başbakan, daha a>Tintılı
biraçıklamayapacak" de-
di. Cindoruk ise herhangi
bir açıklama yapmadan
Başbakanlık Konutu'ndan
aynldı.
^Seçim sistemi değişıneli'I Baştarafi 1. Sayfada
lara hiç girmediın. Ben sadece "Acele etmemek
lazım. Türkıye'nın seçime doğru gıttiğini ben de
görüyorum. Bu da bir seçim hükümetinı günde-
me getirecektir. Ama bızım bunu hernen zorla-
mamız doğru değildır" dedim. Onun dışında bir
müzakeremiz olmadı. Benim, acele edilmemesi
yönündeki önerimi kabul ettiği anlaşıüyor."
Seçime gıdılecek olması durumunda demok-
ratik bir temsıl yöntemınin aranması gerektiği-
ni anlatan Baykal, seçilecek mılletvekili sayısı-
nın iki katı aday gösterilmesi \e önseçimi seç-
menin yapması önensim yineledi. Bu öneriye
Çiller'in de itiraz etmediğmi kaydeden Bavkal.
Çiller'in bunu dığer liderlere de ılettiğini sandı-
ğını bildirdi.
Baykal. iki turlu seçim sıstemınin kutuplaşma
\e gerginlık yaratacağını belırterek "Bu sistem,
köktenci hareketleri sagın \c merkezin hâkimi
haline getirirken solu da erozyona uğratır" de-
dı.
Seçımi zorlayan partinin CHP olmadığını
kaydeden Baykal. hükümetin işbaşında kalma-
sının partısinin olgun. anlayışlı ve yapıcı tavn-
na bağlı olduğunu belirtti.
Başbakan Yılmaz'ın açıklamalanyla "Karar-
sjzKasun" rolünü üstlendiğını ilen süren Bay-
kal. sözlerinı şöyle sürdürdü: "Mesut Bey, ÇU-
ler ile > aptığı görüşmenin ardından 6 defa seçim
yok dcdi. Ama arkasından 'Falan filan kanunlar
çıkmazsa seçim olur. bunun da sorumlusu mu-
halefet olur' dedi. Peki o kanunlann en iyi şekil-
de çıkması için ciddi bir gayret içine girdin mi?
Bizim bu konudaki anlayışımızı bile doğru yan-
sıtmıyor. onu bile kavramış. değil. Vergi Yasa-
sı'nda ücret tarifclerinin farklılastınlması bizim
için çok önemli. Gel rakamlan çıkaralım,o ölçü-
de değil de bu ölçüde olsun gibi bir çabası yok.
Askeri bir yönetim anlayışı içinde bu böyle çıkar,
çıkarsa çıkar diyor. Oysa önerilerini, iş çevrele-
rinin talebiüzerine4kezdeğtşürdLCHP'ninkat-
kısı olmadan olmayacaksa gel bir dinle bakalım.
Kararlı bir liderlik sergileyemiyor. Bazen öyle,
bazen böyle diyor. Olan da Türkiye'ye oluyor. 8
ay 0tti, geldiğimiz noktaya bakm."
28 Şubat kararlannın üzerinden bir yıl geçme-
sıne karşm gözlenn yine Milli Güvenlik Kuru-
lu'nda (MGK) olduğunu anlatan Baykal,
MGK'nm mart ayında yapılacak toplantısmda
konunun yine ırtica olacağına dikkat çekti. Ha-
nefı Avcı'nın Susurluk ile ilgili açıklamalan ne-
denıyle tutuklanmasını da eleştiren Baykal,
"Devletin istihbaratla ilgili gönevlisi çıkıp yenir
vutulur, insanın dudaklannı uçuklatacak ifşaa-
tı yapacak, o ifşaaüa hiç ilgilenmeyeceksin, vay
senbutelefon numarasını nereden akün, diyccek-
sin. Bunlar ciddiyetsiz işler" diye konuştu.
Rusya'nm
6
Kaikasya' oyunu• Baştarafi 1. Sayfada
lendirildi. Türk hükümet >etkilile-
ri, Gürcistan Devlet Başkanı Edu-
ard Şe\
p
ardnadze'ye düzenlenen
darbe gırişimi ve Ermenistan'daki
ılımlı lider Levon Ter Petrosyan'ın
iktıdardan uzaklaştınlması geliş-
melerinin arkasında Rus>a yöneti-
mınin olduğuna inandıklannı kay-
detti.
Kafkasya bölgesinin Türkişe ve
Rusya arasındaki en önemli rekabet
alanlanndan olduğunu kaydeden
hükümet yetkilileri. "Her ülkenin
kendine göre bir çıkar alanı \ar. Bu
çıkar alanı dogal olarak korunmak
zorunda. Bölgemude gelişen ola> la-
n bu çıkar alamyla ilişkilcndirebili-
riz" değerlendirmesını >aptılar.
Türkiye'nin, Rusya'yı dışlayarak
Istanbul'da gerçekleştirdiğı 5"li top-
lantıyı da aynı çıkar alanı kapsa-
mında değerlendirmek gerektiğıne
işaret eden yetkililer, "Biz 'Şu top-
lantıyı yaparsak, şu ülke rahatsız
olur, bunu yaparsak diğeri kınhr'
dersek politika yapama>iz. Rusya
bizim için çok önemli bir ülkedir.
Hem ekonomikolarak hem desiya-
si olarak. Ancak ülkelerin çatıştığı
çıkar noktalan \ardır. Bizim Rus-
ya'yı dışlamak gibi bir düşüncemiz
yok. Ancak kendi projemizi koru-
mamızgerek
1
" dediler.
Bakû-Ceyhan hattıntn güzergâ-
hında yer alan Gürcistan"da iç kan-
şıklık yaşanmasının boru hattının
geleceği açısından çok önemli ol-
duğu belırtilirken 4 Birleşmiş Mil-
letler (BM) göre\ lisinin kaçınlma-
sının da aynı kapsamda değerlendi-
rildiğı bildirildi.
Ermenistan'da milliyetçi Daşnak
Partisi'nin iktıdan ele geçirmesı ile
Azerbaycan- Ermenistan arasında-
ki Yukan Karabağ sorununun çözü-
münün zorlaştığı kaydedildi. Rus-
ya'nın, Gürcistan ve Ermenistan'da
yaratılmak istenen kanşıklığın, bo-
ru hatlan için daha istıkrarlı oldu-
ğu savlanan Kuzey hattının (Rus-
ya'ya) tercih edilmesini kolaylaştı-
racaği hesaplannı yaptığı kaydedil-
di.
Türkiye'nin, Gürcistan ve Erme-
nistan'daki gelişmelerin ardında
Rusya olduğu savlan ve tstanbul'da
yaptığı toplantı Moskova yönetimi-
ni rahatsız etti. Rus diplomatik kay-
naklar, bazı Türk yetkililerin yaptı-
ğı açıklamalann gerçekle ilişkisi ol-
madığını. Moskova'nın Şevardnad-
ze'yi öldürmek istemesi gibi birdu-
rumun söz konusu olamayacağını
bildirdıler. Aynı kaynaklar, Erme-
nistan'daki hükümet degişikliğinin
o ülkenin içişlenni ilgilendirdiğini.
Daşnak Partisi'nin iktidara gelme-
si ile Azeri-Ermeni sorununun çö-
zümünün zorlaşması nedeniyle ge-
lışmelerden Rusya' nındamemnun
olmadığını kaydettiler. Rusya Baş-
bakanı VıktorÇernorrurdin ile Baş-
bakan Mesut Yılmaz arasında ge-
çen arahk ayında yapılan görüşme-
lerde Hazar petrollerinin taşınma-
sına yönelik olarak iki ülkenin iş-
birliği yapması konusunda görüş
birliğine vanldığı öğrenildi. Çerno-
mırdin-Y\lmaz görüşmesinin S-
300 füzelerinin Güney Kıbns'a sa-
tışı konusunda olumlu geçmesi
üzenne. Türk Başbakanf nın hazi-
ran ayında Moskova'ya gitme kara-
n aldığı kaydedildi.
Genelkurmay Başkanı Orgene-
ral Ismail Hakkı Karadayinın da
ileriki günlerde Moskova'ya gide-
ceği öğrenildi. Karadayı'mn ziyare-
ti sırasında. ağırlıklı olarak "süahti-
careti" üzerinde durulacağı bildi-
rildi.
Kadınlar8Mart için tumrlanıyorJiyan (\aşam) Kadın Kültür ve Sanatevi ve 'Özgüriük Örgütlü
Güçte Kadın Plarformu' üyeleri. dün düzenledikleri etkinlikle 8
Mart Düma Kadınlar Günü'nü kutladılar. Aksaray'daki Zümray
Düğün Salonu'nda >apılan etkinlikte, Jiyan adına Ne\in İl Kürtçe,
Gülizar Epözdemir Türkçe birer konuşma yaptı. Konuşmalarda
kadınlara *kader~ diye davatıian /ulme karşı direnmenin
kadınlann göre> i olduğu belirtilerek "Demokrasi için sesimizi
>ükseltmeli ve örgütlenmeliyiz" denildi. 'Özgürlük Örgütlü Güçte
Kadın Platformu' da akşam Tünel'den Taksim'e kadar meşalelerle
bir >ürüyüş dü/enledi. İstiklal Caddesi bo\unca
daMJİ-zurna eşliğinde "Kadınlar savaş istemiyor" sloganlanyla
yapılan yürüyüş. Taksim girişinde halaylarla sona erdi. 8 Mart
Kadın Platformu. Ankara'da da mcşalcli bir eylem düzerüedi. SES,
Tüm Maliye-Sen. HADEP \e ÖDP temsilcilerinin de bulunduğu
grup. dün akşam Sakarya Caddesi'nde basın açıklaması yaptı.
Açıklamada, "Kadınlar hâlâ ucuz ve vasıfsız işgücü olarak
görülüyor. Sömüriiye karşı el ele verelirrT denildi. Ellerinde
meşaleîerle Yüksel Caddesi'ne kadar \ürüyen eylemciler, 8 Mart
Dünya Kadınlar Günü'nde Diyarbakir'da yapılacak eylemde
buluşma çağnsı yaptılar. (Fotoğraf: HATÎCE TUNCER)
RP'lîler Fazilet'e akıyor
• Baştarafi 1. Sayfada
tören düzenlendı.
FP Genel Başkanı İsmail .\lptekin.
Gnıp Başkanı Recai Kutan \e Anka-
ra Büvükşehır Beledıye Başkanı Gök-
çek'in törenın yapılacağı salona ge-
lişlerinde partililer. "DürüstsiyaseUş-
te Fazilet". "Öncü Türkiye için el ele",
"Faziletgeliyor. iktidara yürinor" slo-
ganlan attılar.
Fazılet Partisi Genel Başkanı Alp-
tekin. tören yerine, kapatılan RP'nin
son Genel Başkanı Necmettin Erba-
kan'ın "Sakaryalüar" olarak bilinen
korumalannm kullandığı 06 ZJK 95
plakalı Mercedes marka otomobille
geldı. FP Genel Başkanı İsmail Alp-
tekin, partilerinin herkesi kucaklama-
yı hedeflediğini belirterek. parti prog-
ramı hakkındabügı verdı.
"Tüm engellere rağmen" ülkede ba-
nşın ve kardeşliğın tesisı için çaba
göstereceklerinı anlatan Alptekın.
"tnaıuyonım ki, halkunız bu çabamı-
zıanlayacaknr'
%
dedi. Ülkenin gerilim
ve krize da>alı politıkalarla bugüne
geldiğini iddia eden Alptekin şunlan
söyledi • "Gerilim ve krize dayalı poli-
tikalardan hiçbir fa>da ummuyoruz.
Bu ülkede yaşamaya azimli \e kararlı-
yız. Se\0 toplumuna ulasma> a karar-
hyiz. Tek tip düşünce \e tek tip insana
rağmen, çogulcu yapıyı oluşturmaya
kararhyız, Evrensel değerlere ulaşacak
ortamda bu ülkede insanca >asama>a
karariı>ız. Demokratik. laik. sosyal hu-
kuk devletinin tesis edildiği. toplumun
bir arada barış >e hoşgörü içinde \aşa-
dığı bir ortamda obnanuz lazım. Asık
suratlıdemokrasideğil.güleryüzlü de-
mokrasiistiyoruz, FaziletPartisi,bölü-
cülüğün değil bahşın, hoşgörünün,
dostluğun. uzlaşmanın, değişimin ve
dönüşümün adresi olacaknr."
FP Grup Başkanı Recaı Kutan da,
ülkede yaşanan sorunlann bir erken
seçimle çözümlenebileceğini savun-
du. FP'nin muhtemel bir erken seçi-
me hazır olduğunu belirten Kutan.
"Sıkıntılardan kurtulmanın en yakın
yolu, mümkün olan en kısa zamanda
erken seçime gftmektir"
1
dedi.
FP bugün Köşk
y
eçı/ayor
ANKAR4 (Cumhuriyet Büro-
su) - Fazilet Partisi (FP) Genel
Başkanı İsmail Alptekin ve Grup
Başkanı Recai Kutan, bugün
Cumhurbaşkanı Süleyman Demi-
rel'le görüşecek.
Partinin TBMM'de grup kur-
ması nedeniyle Demirel'den ran-
devu istenildiği, Demirel'in ran-
de\Tiya olumlu yanit verdiği kay-
dedildi. Son katıhmlarla Mec-
lis'teki üye sayısı 133'e yükseien
FP'nin Demirel'den randevu tale-
binin, geçen hafta içinde Cnmhur-
başkanhğı'na bildirildiği öfrenil-
di.
G U N D E M ML-STAFABALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
ban sorunu, toplumsal-siyasal yaşamımızın
gündeminde ilk sıralardaki yerini de aldı. Söz-
de diyorum, çünkü ülkemizde gerçekte böyle
bir sonın söz konusu değildir, olmamıştır; ka-
nımca olmayacaktır da. Yıllarönce Sayın Ihsan
Doğramacı'n/n üniversitede kız öğrencilerin gi-
yim konusuna çözüm getirmek amacıyla öner-
diği 'tiirban' sözcüğü ve ilgili çizimler, gerçekte
yanıltıcı olmuştur. Gerçek durum ne doğrudan
giyimle ilgilidir, ne deyalnızca başın örtülmesiy-
le. Bu, bir dinsel-siyasal ün/forma sorunudur.
Tüm bedenl ilgilendiren giyimin üst bölümü de
yalnız başla ilgili değildir. Oradaki, gerçekte bir
'beyin örtüsüdür'. Bu örtünün an/amı, 'Ben her
alanda çağdaş eğitime direneceğim, bana ak-
tarılanları, öğretilmeye çalışılan bilgi ve beceri-
leri, bana daha önce ezberletilen dinsel inanç-
lara göre eleyeceğim, degiştireceğim, çarpıta-
cağım'cfrr. Bunun eylemleştirilen örneklerini de
biz, üniversitede eğitimci olarak sıkça ve yeri-
ne göre toplumun tanıklığında yaşıyoruz.
Popülist yazarlar yazılanyla, birtakım solcu
öğrenciler eylemleriyle gerici giyimi destekli-
yoriar. Ne gerekçeyle? Sorunu yalnızca bir de-
mokrasi ve insan hakları konusu olarakgörerek.
Demokrasi neredeyse yalnızca bir 'haklar' so-
rununa indirgenince, bunun doğal sonucu da
kuşkusuz böyle bir tek boyutluluk olacaktır. Ik-
tidar erkine başkaldırmak ilk bakışta çok çekici
geliyor. Ancak burada önemli olan, bunun han-
gi bağlamda gerçekleştirilmek istendiğinin, so-
runun gerçek anlamının ne olduğunun ve so-
nuçlannın ne olabileceğinin üzerinde düşüne-
bilmektir.
Demokraside yalnız ilke ve kurallar aramak,
gerçekte özgürlükçü değil, 'bürokratik' bir tu-
tumdur. 'Batı ülkelerinde neden gericilik yok'
sorusu ve buna, 'çünkü orada demokrasi var'
gibi bir yanıt vermek de bu son derece yüzey-
seltutumun uzantısıdır. Değişik boyutlarda, her
ülkede gericilik var, düşünce ve değer değişi-
mine yerine göre önemli direnç var. Demokra-
sinin var olduğunu düşündüğümüz ülkelerde
bunlann güç kazanamaması, yalnızca oralarda-
ki demokrasiye değil; bilim, sanat, düşünce,
eğitim, ekinç alanlarında, zaman içinde yerine
göre demokrasiye bağlı olmadan gerçekleşmiş
gelişmelere dayanmaktadır. Hangi demokratik
düzen, gerçekte demokrasiye bu ölçüde karşı
olan ve onu tehdit ettiği böylesine açık olan bu
türsûrekli eylemlere izin verir, verebilir? Bunun
tekbirörrieği olmuş mudur? Demokrasihertür-
lü toplumsal sorunun en iyi biçimde çözümlen-
diği bir düzen de değildir. O, bu sorunlann çö-
zümünde en az fiziksel güç kullanılması ilkesini
getirmektedir."
Prof. örs'ün değerlendirmelerinde yer alan
"sol destek"\e ilgili bir anımsatma yapahm.
Iran'da Şah yönetiminin devrilmesini toplu-
mun büyük kesimi istiyordu. Solun bütün yelpa-
zesi, şeriatçılarla birlikte hareket etti. Şah dev-
rildi. Onu izîeyen bir yıl içinde şeriatçılar bir mil-
yon, evet tam bir milyon sol görüşlüyü katletti-
ler, kaybettiler, cezaevine attılar...
Solcular, kendilerine zarar vermeyi sever, ama
bu kadarınapes...
Merkez sağ ahhh!
Yeri gelmişken vurgulayalım, türban Türkçe
değil. Farsça baş anlamına gelen "dur" ile çev-
releme anlamına gelen "band" birleşmiş, "dur-
band" olmuş. Bu sözcük Portekizceye "tulban",
oradan Fransızcaya "turban" olarak geçmiş.
Oradan biz türban olarak almışız. Osmanlıcaya
geçişi ise "tülbend"...
Merkez sağa gelınce... Bıkmadan usanma-
dan şunu anımsatmak gerekıyor:
-Bir şeyin aslı varken taklidine ilgi gösterilmez.
Dini siyasette kullanmayı ana yol olarak seç-
miş partiye gidecek oylan toplamak için yeri gel-
dikçe, "O partiye gitmenize gerek yok, ondan
bizde de var" polıtikasının ülkeye olmadığı gibi
merkez sağa da faydası olmaz. Siyasetin bu yel-
pazesini şöyle tanımlayabiliriz:
ANAR RP'nin sakalsızı...
DYP, RP'nin eteklisi...
Fazilet, RP'nin kendisi...
Bu çerçevede merkez sağ partiler türbana ba-
karken laikliği kurban etmemeli.
Gelin görün ki bunu anlatmak çok zor. Mer-
kez sağ, şeriat deyınce başını kapatıyor, laiklik
deyince gözünü...
îlköğretim müfettişleri
Meclis'ten destek istiyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
llköğretim müfettişleri, bakanlık
müfettişleri gibi ek gösterge cetveline
eklenmelerini talep ediyorlar. Genel
idare hizmetleri sınıfında kendilerine
kadro verilmesi gerektiğini vurgulayan
müfettişler, tüm milletvekillerini
kendilerine destek vermeye çağırdılar.
CHP Millet\ekili ZeldÇaloroğlu,
Türkiye'de en çok mağdur edilen
kesimlerden biri olan ilköğretim
müfettişlerinin 60 bin ilköğretim
kurumu, 500 bin öğretmen ve
yöneticiyi denetlediğine dikkat çekti.
Tüm resmi ve özel kreş, anaokulu.
anasınıfi. kurs. dershane, Öğrenci
yurdu ve halk eğitim merkezini de
denetleyen müfettişlerin sorunlannın
bugüne kadar çözülemediğini söyleyen
Zeki Çakıroğlu. şu görüşleri dile
getirdi: "tlköğretim müfettişlerinin
öğrenim, >anşma suıavı ile mesleğe
giriş. yetiştirme ve yeterlilik sınavrvia
asıl müfettiş kadrosuna alınmaları
diğer müfettişlerden farkh değildir.
Ancak bu müfettişler, diğer
müfettişlerin yer aldığı 657 sayılı Devlet
Memurlan Yasası'na ekli ek gösterge
cervelinden, genel idare hizmetleri sınıfi
ile ilgili bölümünde bulunmamaktadır.
Kaldı ki. bu grupta ilçe belediye
müfettişleri bile varken ilköğretim
müfettişlerine ver \erilmemesi
haksızlıktır."
Tüm Eğitim Müfettişleri Sendikası
tarafindan yapılan açıklamada ise,
TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek
öğretmene ek zam tasansının
ilköğretim müfettişlerini mağdur ettiğ'
\-urgulanarak "Bakanlık müfettişlerint
genel idare sınıfında yer verilirken
ilköğretim müfettişlerine yer
verilmemesinin açıklaması
yapılamamıştır" denildi. Açıklamada
tüm milletvekillerinden destek
istenerek ilköğretim müfettişlerinin
hak ettiği düzenlemelere kavuşması
gerektiği vurgulandı.