Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 MART 1998 ÇARŞAMBA HABERLER Mffi'in kıyafet anketi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Milli Eğitim Bakanlığı Eğitimi Araştırma ve Geliştirme Dairesi, yıllardır tartışılan •'okullarda önlük ve forma gıyme zorunluluğu" konusunda öğrenci görüşlerini almak ûzere araştırma yaptı. Uköğretim ikinci kademe ve lise öğrencilerinin formadan meranun olmadığı ortaya çıktı. tlkokul l ve 5. sınıf öğrencilerinin yüzde 71 "inin ise önlükten memnun olduğu belirlendi. Atina'dan engelleme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yunanistan Savunma Bakanı Akis Çohacopulos'un geçen ay başında ABD, Italya. Bulgaristan. Makedonya. Romanya. Arnavutluk ve Slovenya savunma bakanlanna bir mektup yazarak " Balkan Banş Gücü"nün ülkesinde konuşlanmasını ve Türkiye"nin bu oluşumun dışında bırakılmasını istediği öğrenildi. Türkiye. Balkanlar'da yaşanan bunalım durumlarında acil müdahalede bulunmak üzere Edirne'de NATO, Doğu Avrupa ve eski Sov yetler Birliği ülkeleriyle birlikte Banş tçinOrtaklık(BlO) programı çerçevesinde bir çokuluslu "acil tepki kuvveti" oluşturulması çabalannı sürdürüyor. Türkiye. ABD ve Yunanistan dışındaki Balkan ülkelerinin temsilcilerinin katılımıyla önceki gün başlatılan toplantı bugün sona erecek. Coşkunoğlu'nun cezası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Karayollan Genel Miidürü Atalay Coşkunoğlu'nun. Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin haksız servet edindiği gerekçesiyle verdiği 14 milyar 406 milyon 324 bin liralık para cezasını, yetkili kurumlann ilgisizliği nedeniyle ödemediği ortaya çıktı. Ankara Defterdan Ali Karaaslan, mahkemenin karannın bugüne değin ellerine ulaşmadığı için işlem yapmadıklannı belirterek "Karar intikal ettirildiğinde derhal yasal işleme geçileceği tabiidır" dedi. Bagabandi'ye doktora • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Moğolistan Cumhurbaşkanı Natsagiin Bagabandi'ye Ankara Üniversitesi tarafından "onursal doktora" unvanı \erildi. Bagabandi, doktorluk unvanının Moğol ve Türk uluslarının geleneksel. tarihi ve kültürel ilişkileriyle giderek genişlemekte olan bilim ve eğitim işbirliginin sembolü oldugunu söyledi. Kalemli komisyonu • AN KARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Genel Kurul Salonu Yolsuzluğunu Araştırma Komisyonu. dün bilgisine başvurduğu Meclis Teknik lşler Daire Başkanı Mehmet Mısırh'nın yanıtlanndan tatmin olmadı. Komisyon üyeleri Mısırh'nın, sorulara "muglak. sorumlulan gizlemeye dönük" yanıtlar verdigi gerekçesiyle yeniden dinlenmesini kararlaştırdı. Ahnan bilgiye göre Mısırlı. genel kurul salonuna yapılan harcamaları yüksek bulduğunu. keşif özetinin olmamasının sakınca doğuracağınin farkında oldugunu belirterek "Ancak ben devre dışı bırakıldım" dedi. Gemi Boğaz'da sürüklendi • İstanbul Haber Servisi - Bulgaristan bandıralı 23 bin 363 grostonluk "Yordanko Nikolov" adlı yük gemisi. İstinye açıklannda dün saat 13.00 sıralannda anzalanarak sürüklendi. Gemi, daha sonra Baltalimanı açıklannda demir atarak durmayı başardı. Gözaltma almdıktan sonra fenalaştığı gerekçesiyle hastaneye getirilen Mehmet Yavuz'un işkenceyle öldüğü belirlendi • • . . . . Işkenceci 11 polis tutııklaıulı• Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Ceylani Tuğrul, yaptığı açıklamada Mehmet Yavuz'un hastaneye gelmeden önce öldüğünün belirlendiğini söyleyerek "Savcüığımıza bildirilen olay üzerine yapılan soruşturma sonucunda maktulün işkence sonucu öldüğü kesin olarak anlaşılmıştır" dedi. ADANA(CumhuriyetBürosu)- "Ba- yıldığj" gerekçesiyle polisler tarafın- dan Adana Hastanesi'ne getirilen Meh- met Yavuz"un (23). "işkencesonucuöl- düğü" belirlendi. Adana Emniyet Mü- dürlüğü'nde göre\ li biri komiser 11 po- lis "işkence yaparak nlünıe sebebiyet verdiği'" iddiasıyla tutuklandı. Adana'da 8 Aralık 1997'de meyda- na gelen faks hırsızlığının soruşturul- ması sırasında Diyarbakır'da gözaltı- na alınarak Adana'ya getirilen hırsız- lıktan sabıkalı Mehmet Ya\uz. 13 Mart'ta Adana Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliği'nde sorgula- maya alındı. Yavuz. polislerce rahat- sızlandığı gerekçesiyle aynı gün 13.3O"da Adana Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste, Yavuz'un gel- diğinde ölü olduğu belirlendi. Bunun üzerine durum cumhuriyet savcılığı- na bildirildi. Olaya el koyan Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruş- turma başlatılarak 11 polisin ifadesi alındı. Savcılıkça oluşturulan bilirkişi ku- rulu. yaptığı otopside "küntkanntrav- masına bağlı iç kanama sonucu ölüm olayının meydana geldiğini" belirledi. Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ah- met Ceylani Tuğrul. dün yaptığı açık- lamada çok üzülerek bir soruşturma yü- rüttüğünü belirterek şu bılgılerı \ erdi: "13 Mart 1998 günü sabah saat 01.00'de Adana Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliği'nde sorgulanan \e taknıa adı Cüneyt Görgün olan Di- yarbakır Hani ilçesi nüfusuna kayırlu 1975 doğumlu .Mehmet Yavuz, aynı gün öğle saatlerinde fenalaşmış \e dev - k't hastanesine kaldırılmıştır. Ancak Mehmet Yavuz'un hastaneye gelme- den önce öldüğü belirlenmiş, savcüığı- mıza bildirilen olay üzerineyapılan so- ruşturma sonucunda maktulün işken- ce sonucu öldüğü kesin olarak anlaşıt- mıştır." Sıkı güvenlik önlemleri altında ga- zetecilerden kaçınlarak sulh ceza mah- kemesi hâkimine çıkartılan Adana Em- niyet Müdürlüğü Hırsızlık Büro Ami- ri Komiser MuratGütöaş. Grup Ami- rı Komiser Yardımcısı UğurOzdoğa- noğlu. polis memurlan Veysi Boztepe, Caner .\rman, Fethi Çevik, Halil Kı- lıç, Ahmet Mut, Bülent Karaca, Meh- met Gündoğan. Mesut Sülü ve Vahap Şahin,"işkence yaparak ölüme sebe- biyetverdikleri~ üerekçesiyle tutuklan- dı" Polislerin ortak savunmalannda *Sa- nık ağzınajilet saklamıştı. Onu almak için müdahalede bulunduk. Boğuşma sırasındafi/ikimüdahale oldu. Ancak işkence yapmadık. Zaten hırsızlık ya- pan biri; itirafta da bulundu" dedik- leri öğrenildi. Polisler hakkında TCY'nin452 \e 448. maddeleri gere- ğince ve en az 10 yıl ağır hapis is- temiyle dava açılacağı açıklandı. 10 KALP HAFTAS1 Türk Kalp Vakfietkinliklerini destekieyen gazeteci \e sanatçüara düzenlenen bir törenk şükran plakeri verildi. (Fotoğraf: İPEK YEZDANİ) 'Kalphastahklanndadünyabirincisiyiz'İstanbul Haber Servisi - Türk Kalp Vakfı (TKV) tarafından bu yıl l O'uncusu kutlanacak olan "Kalp Haftası" etkinliklerinin gerçek- leşmesine destek verenlere şükran plaketi verildi. The Marmara Oteli'nde düzen- lenen törende konuşan Türk Kalp Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Çe- tin Yıldınmakın. Türkiye'nin kalp ve damar hastalıkları konusunda dünya ülkeleri arasında birinci ol- dugunu söyledi. Yıldtnmakın. nü- fusun yüzde l l'inın kalp ve da- mar hastası oldugunu belirterek bu konunun Türkiye'nin en büyük so- runlarından biri oldugunu savun- du. Yıldınmakın. Dünya Sağlık Örgütü'nün araştırmasına göre dünyada kalp ve damar hastalıkla- rından ölenlerin sayısının AIDS. kanser ve diğer ölümcül hastalık- lann sayısından daha fazla oldu- ğuna dikkat çekti. Kalp ve damar hastalıklanyla en iyi nıücadelenin. yatağa düşmeden yapılacağını ifa- de eden Yıldınmakın, "Bu konu- nun önemini devlete bile kabul et- tirmek için büyükmücadde verdik" dedi. AB'nin çifte standart uygu- layarak Türkıye'yi dışladığını be- lirten Yıldınmakın. bukonudaba- zı kesımlere mesaj \erebilmek için 10. Kalp Haftası'nın açılışına Av- rupa Kalp Birliği Direktörü'nü da- vet ettıklerinı söyledi. Vakfın düzenlediğı toplantıda gazetemiz adına Genel Ya> ın Yö- netmenımiz Orhan Erinç; ses sa- natçılan Emel Sayın. Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Gönül Yazar. Yase- min Kutsi, Erol Büyükburç: tiyat- ro sanatçıları NedretGüvenç.Per- ran Kutman. Enis Fosforoğlu, Le- ventKırca.OyaBaşar; sınema sa- natçıları Ekrem Bora, tzzet Gü- na>; progranı sunucuları HalitKı- \anç ile SezenCumhurÖnal'ın da aralarında bulunduğu sanatçı ve gazetecilere plaket verildi. DEVLET ELİYLE YAPTIRILAN ÖĞRENCİ Yl'RDU ÖZYURT VAKFI'NA VERtLDt Şanburfa Valisi Harput tarikat destekçisi çıkn ÖZCANGÜNEŞ/GÜLÇİN İLCİ ŞANLRRFA / BLRDIR - lçışleri Baka- nı MuratBaşesgioğlu'nun. "tarikatçı degü" diyerek sa\ unduğu Şanlıurfa Valısı Şahabet- tin Harput ile Burdur Valisi Süleyman Oguzun ilginç faaliyetle'ri ortaya çıktı. Har- put'un,devlet eliyle yaptınlan 100 yataklı er- kek öğrenci yurdunu Fethullahçı Özyurt Vak- fi'na verdiği belirlendi. tçışleri Bakanı Murat Başesgioğlu'nun. önceki gün Şahabettin Harput'la ilgili gaze- tecilere söylediği "tarikatçı değn"" sözlerinin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. REFAH- YOL'un güvenoyu almasmdan bir gün son- ra Suruç ilçesindeki 99 öğrenci kapasiteli Şevki Imam Kız Kuran Kursu'nun açıhşını yapan Harput. buradakı konuşmasında. ken- disini dinleyenleri "Kuran etrafinda kenet- lenmeye" çağırmasıyla gündeme gelmışti. Harput. ayet ve hadisler okuduğu buradaki törende "Bu anlamlı. bu mübarek günde. bu kutsal hizmetin açıhşında Cenab-ı ABah'ın rah- meti oluk oluk üzerimize serpilivor. Bugün Müslümanlar İslamın güzelliğinden haber- siz yaşıjflr" diye konuşmuştu. Harput. Suruç'tan sonra gittıği ikinci du- rağı Hılvan'da llköğretim Bölge Okulu'nda- ki camınin açıhşını gerçekleştirdi. ilçede Sosyal '»'ardımlaşnıa \e Dayanışma Vak- fi'ncayaptınlan 100>ataklı erkek öğrenci yur- dunun kaymakaınhk tarafından Fethullahçı Özyurt Vakfı'na I Oyıllığına kıraya \erilme- sini de sağlayan Harput. Fethullahçılann des- teğini arkasına aldı. 1995 yılında 22 milyar liraya mal olan. ancak 101 milyon liraya ki- raya verilen söz konusu yurt. bugün Hillet Öğ- renci Yurdu adı altında faalıyet gösteriyor. Vali Harput. geçen yıl Nurcu Bediüzzaman Eğitim \e Kültür Sanat Vakfı 'nın düzenle- diği geceye katılmasıyla da adından söz et- tırmtşti. Harput. yardımcılan ve kamu kuru- luş yönetıcileri ile birlikte katıldığı gecede. "Bugünü bizlere gösteren Allah'a şükredh'o- rum" diye memnunıyetinı dile getirmiş. Çe\ - re Müdürü' nün nıüezzınlik. İHL Müdürü'nün de ımamlık yaptığı gecede Harput. topluca namaz kılıp Said Nursi'nın risalelerinı dın- lemişti. Kamu kuruluşlannda örgütlü Yeni Asya- cılar'ınetkinhklenniokullarataşımasınaka- yıtsız kalan Harput. eski Milli Eğitim Mü- dürü Öner Ergenç'in. okullara "medresezih- ni\eti" getirme çabalanna da destek vermek- le suçlanmıştı. Geçen yıl yapılan 19 Mayıs törenlerinı, Atatürkposterinin astınlmadığı statta izleyen ve okullardaki Atatürk büstle- rinin kaldınlmasına se> irci kalan Harput. la- iklikle ilgili sözlenn yer aldığı sloganlara sansür u> gulayan Basın Müdürü Kamil Gü- ler'e de destek çıkmıştı. Hakkında BÇG tarafından rapor hazırla- nan Şehabettin Harput. daha önce de göre\ - den alınmak istenmiş. ancak ANAP'ın mu- hafazakârkanadamensupmilletvekıllennm devreye girmesiyle \ennde kalmıştı. tçışleri Bakamnın "tarikatçı degil" diye- rek savunduğu dığer valı Süleyman Oğuz ise imam-hatiplüerin ilk türban eyieminı yap- tıklan Burdur'da görevli. 58. Er Eğitim Top- çu Tugay Komutanlığı. türbanla derse giril- dığı gerekçesiyle okuldakı mılli güvenlik dersı öğretmenini gen çekmesine karşın. tür- banlılar hıçbir engelle karşılaşmadan Bur- dur'da eylemlerıni uzun süre de\ am ettırmış- ti. Oğuz. geçen ramazan ayı öncesi Türkiye'de nıesai saatlenni ilk değiştıren \alı olarak da dikkat çekmışti. Cumhuriyet muhabirininbu konudaki sorusuna öfkelenen Oğuz. "Siz khnsenin onıç tutmasını istemiyormusunuz?. Oruç tutanlar ne> apsın? Turmayanlaröğlen işe biraz geç gelsin" \anıtını vermişri. AydınlarOcağı \e TürkOcaklan üyesi de olan Süle\man Oğuz. Atatürk"ün Burdur'a gelışinin yıldönümü etkinliklerınde. ADD Burdur Şubesi'nın anıta çelenk koymasınada engel olmuştu. Oğuz'un emriyle ADD'nin çelengı polis tarafından anıttan uzaklaştınlmıştı. Süley- man Oğuz'un Yalo\a Yaliliğı döneminde. Atatürk Spor Salonu'unun teravih namazı için halka açılması dikkat çekmişti. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde düzenlenen toplantıda, madde bağımlılığının gençler arasında yangın gibi arttnjına dikkat çekildi. (SAADET LJSLU) Bakırköy Belediyesi'nden 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında uyuşturucu toplantısı 'Uyuşlurucu konusunda yanhş tutunı içindeyiz' İstanbul Haber Senisi - Türki- ye'de insanlann büyük bir kısmı- nın uyuşturucu maddelerın zarar- lannı bilmesine karşın > anlış tutum içindeolduklan belirnldi. Bakırköy Ruh \e Sinir Hastalıklan Hasta- nesi AMATEM Bölümü'nden Dr. Sema Aytaçlar. "1550 kişi arasın- da yaptığımız arasürmada, insan- lann yüzde 33'ünün eroin kulla- nan kişilerie arkadaşlık kurmayı normal bulduğunu.yüzdt'23'ünün- se maddenin etkikrini merak etti- ğini tespit ettik. Bunlar madde ba- ğımlılığı için>anlışda\ranışlar" di- ye konuştu. Bakırkö> Belediyesi'nin 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında düzenle- diği "t'yuşturucu ve aile planla- ması" konulu toplantı Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hasta- nesi'nde yapıldı. Alkol \e madde bağımlılığının gençler arasında or- man yangını gibi arttıgmı vurgu- layan Dr. Sema Aytaçlar. bu duru- mun kendini sakladığı ıçın sorunu tespit etmenin zor oldugunu sö> - ledi. 12-65 yaş arası kişilerde yap- tıkları bir araştırmada insanlann madde bağımhlığı konusunda yan- hş tutumlar içinde olduğunun tes- pit edildiğini belirten Avtaçlar. ko- nuyla ilgili çeşitli rakamları şöyle sıraladı: -1993 \ihnda AMATEM'e mü- racaatsayisı 1555iken 97 MII nda bu rakam 2 bin 740'a çıkb, 20 > aşın al- tındakilerde ise yüzde 10'luk bir artış oldu. -1991 -95 yıllan arasında hasta- neye \atanlann çoğu erkek ve il- kokul mezunu. Bunların vüzde 15'inin babası ya da kardeşi de madde bağımlısı. Bunların yüzde 83'ü arkadaş ortamında kullanı- ma başlamış. - Adli psikiyatri bölümüne 5 yıl içinde 600 kişi alkol ya da uyuştu- rucu madde nedeniyle yattı. - 1995 yılında lise öğrencileri arasında yapılan bir araştırmada ilk kullanılan maddenin > üzde 2.6 ile esrar. \iizde 1 2 ile sakinleşti- rici olduğu tespit edildi. -Sağlık Bakanlığı'nın 7 ildeki li- selerde > aptığı araştırmada öğren- cilerin >üzde 53'ü esrarı. yüzde 355"i herhangi bir uçucu madde- yi kullandığını sö> lemiş. - Yıne aynı araştırmaya göre bu gençlerin. bu maddelen kullanma- sının nedeni yüzde 28 merak. yüz- de 25 arkadaş etkisi. yüzde 5 ise bil- gisizlik. Bu arada Küçükçekmece Bele- diyesi de 14 Mart Tıp Bayramı et- kinliklerı çerçe\ esinde organ bağı- şı kampanyası başlattı. Pelediye tarafından yaptınlan verem savaş dispanseri de dün açıldı. Yunan komitesi 'Kıbns'm tamamı AB üyesi olmalı' • Avrupa Birliği Yunan Komitesi'nin Atina'daki toplantısında konuşmacılar ılımlı bir tavır takınırken, Türkiye'yi "hegemonyacılık"la suçlamaktan geri kalmadılar. LEYLA TAV ŞANOĞLL ATÎNA- Avrupa Birliği Yunan Komitesi (Helle- nic Committee for the European Union) adlı sivil toplum kuruluşunun Atina'da ıki gün süren toplan- tısmda ağırhkla işlenen tema. Kıbns'ın tamamının Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliği oldu. Coğunlu- ğu \'unanlı v e Kıbrıslı Rum olan konuşmacılar Türk tarafınm da AB tam üyeliği sürecine katılmasıyla adada iki toplumun yeniden bir arada yaşamalan- nın sağlanabileceğini sa\undular. Yunanlı ve Kıb- nslı Rum konuşmacıların. milliyetçi söylemlenyle tanınmalarına karşın toplantıda epeyce temkinli bir dil kullanmaları ve Kıbrıs Rum tarafının Av rupa'ya, Türk tarafıyla bir arada yaşayabıleceklerini kanıt- lamaları gerektıği görüşünü sa\ unmalan dikkat çe- kici bulundu. Ancak, bu arada. konuşmacılar Tür- kiye'yi "hegemonyacılık'"la suçlamaktan da geri kalmadılar. Konuşmacılardan. Istanbullu Rum olan ve uzun "-ytllarCHP'nin çeşith kademelerinde yaptığı çalış- malanyla tanınan tanh profesörü Neoklis Sarris, Türkıye'yi demokratik olınamakla eleştirerek. "Tür- kiye, demokratikleşme hedefkri konusunda AB'vi aldattı. Türkiye. kendi demnkrat olmadan Kıbns'ta demokrasi isteyemez. İ stelik Ankara'nın AB"\e üye- liğinden de söz edilemez" dedi. Sarris sözlerini şöy- le sürdürdü: "İttihat ve Terakki tarafından temeli aülan Tür- kiye Cumhuriyeti modeli KKTC'de uy gulandı. Tür- kiye'de de>let-marya-siyaset ücgcni Susurluk'u do- ğurdu. Ben Türkiye'nin çökmesini istemiyorum. Ama bu de\let sistcnıindcn vazgeçmeli." Sarris konuşmasının sonunda tonlamasını yumu- şatarak şunlan ekledı: "Ege Denizi'ni bir banş denizi haline getirmeü- yiz. Bizi sonuca hükümetler değil. halklar ulaştınr." Lefkoşa Cnıversitesi profesörlennden Kalliopi Agapiu- Josephides de U AB üyeliği Kıbns'ın mo- dernleşmesi için bir i\mc yaratacak. Kıbns küçük bir ülke. L luslararası bağlanmızla mikro bir yapı- mız \'AT. Bundan sonra daha geniş çaplı sosyal çalış- malar yapacağız" diye konuştu. Güney Kıbns'ta Lefkoşa Cniversitesı Lluslara- rası Araştırmalar Programı Direktörü olan Prof. Andreas Theofanous ise şöyle konuştu. "Bugün Batılı güçler bölgenıizde istikrar istiyor. Çünkü bölgemiz esas olarak enerji nakil yolu." 1974-93 arası Yunanlıların "Türkiye'nin hege- monyasını tartışmadıklan için istikrar bulunduğu- na" işaret eden Prof. Theofanous "Bugün ha/ılan Kıbns'ta iki de\ let gerçeğini kabul etme gereğini sa- \ unuyor. Bence bu. daha büyük sorunlara yol açar. Türkiye. kuzeyi kontrol ederekadanın tamammı de- netimi altına almayı hedefliyor" dedi. ^ ine Lefkoşa Cnıversıtesi'nden Prof. Joseph Jo- seph de Kıbns'ta "tek bay rak. iki toplum \e iki böt- geli bir federasyonu" savunarak şunları söyledi: "Biz 1960'ta (Kıbns Cumhuriyeti'nin kuruluş ta- rihi) başansız olduk. Bu sefer. Kıbns'ın geleceği için başansız olma lüksümüz yok, Kıbns'ın egemen bir ülke haline gelebilnıesi için bu karan adadaki top- lumlar almalıdır. Biz Türklerle bir arada yasayabV leceğimizi kanıtlamalıyız. Aramızda sorunlar bu- lunduğunu yadsımıyorunı. Ama bugün durum sta- tik değil. dinamik." Kıbns'ta mikro milliyetçi eğilimlerle uzun yıllar- dır mücadele etmesi ve Kıbns için "ulus ötesi" te- zini oluşturmasıyla tanınan Lefkoşa Rum Cnıver- sitesi öğretim üyesi Kıbnslı Türk Prof. Niyazi Kı- zıhürek'in görüşlen de şöyieydı: "Başlangıçta Kıbns'ta iki romantik ş€r»\>n taraf ortay a çıktı. Bunlarönce Rum. sonra da Türkşoven- ler oldu. Kıbns'ta bugüne kadar hiç kimse bir dev- let kurmak için çaba harcamadı. Aksine hedef hep taksim ve ENOSİS oldu. Bugün adada bu roman- tiklikten Avrupalı devlete geçiliyor. Bir federal dev- let kuruhırsa. bizlerin \\ nıpalı olarak Türkiyeve Yu- nanistan'ın crki alanında kaimamızdaönlenir. Kıb- ns Rum liderliği bugün bir Kıbns dev leti çöziiniü ko- nusunda olgunlaşrı.Öteyandan Kıbns Türk liderli- ği hâlâ Türkiye'y leentegrasyondan söz edivor. Bu da AB"yle bürünleşme süreci için birtehditoluşturuyor." AB'nin, kendi bünyesinde Kıbns diye bir sorurt istemediğinin altını çizen Kızılvürek şunlan ekle- dı: "Ama biz iki toplum olarak banş içinde bir ara- da yaşayacak kadar erişkin hale geldiğimizi kanıt- larsak federal çözüm için desteklerde güçjenir. Kıb- ns hiç kimsenin yavruvatanıdeğil. Türkive'yifede- ral bir Kıbns'ın onu engellemek yerine AB üyeliği- ne yardımcı olacağına ikna etmeliyiz. Bir d« Türk tarafı kendi toplumundan gercekleri gizlivor.Kleri- des. (Kıbns Rum lideri) 1964-74 arası Rumlann yap- tıklan için Türklerden özür dikdi. Ama bu Kıbns Türk gazetelerine yansımadı bile."