Katalog

18 MART 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Işsiz kalan 'eski' casino çalışanlannın Turizm Bakanlığı'na tepkisi artarak sürüyor Casino çahşanlarıderth• Casinolann 11 Şubat'ta kapatılması karannm ardından Antalya yöresindeki casinolarda çalışan yaklaşık 5 bin casino ve otel çalışanı işlerini kaybetmelerini hükümetin Refah Partisi'nin kapatılmasına karşılık ödediği "diyet" borcu olarak görüyorlar. AYKUT KÜÇÜKKAVA ANTALYA - Casinolann kapatılma- sıyla Türkiye'nin "•gözde" turizm kenti Antalya'da işsiz kalan "eski" casino ça- lışanlannın Turizm Bakanlığı'na tepki- si artarak sürüyor. Casinolann 11 Şu- bat'ta kapatılması karannın ardından Antalya yöresindeki casinolarda çalışan yaklaşık 5 bin casino ve otel çalışanı. iş- lerini kaybetmelerini hükümetin Refah Partisi'nin kapatılmasına karşılık ödedi- ği "diyet'" borcu olarak gördüklerini söyledi. Casino çalışanlan. Almanya. lngilte- re, Hollanda. tspanya, halya, Yunanistan ve Fransa başta olmak üzere sektörün Avrupa ülkelerinde sistemi kurdufunu ve devletin "denetfeme" görevini yaptı- ğını anımsatarak. hükümetin casinolar- daki denetieme göre\ inden kaçtığını ile- ri sürdüler. İşsiz kalan 5 bin casino çalışanı adına Turizm Bakanlığı'na "dilekce" ile baş- vuran topiam 15 eski casino ve otel ça- lışanından Hülya Yıldınm, Fatma Aşın- maz, Aylin Erdoğan, Müjgan Doğan, Uğur Üker Kaya. Selda Fırat, Ahmet AU Avcu Berna Donmezoğtu, Yasemin Yası- foğlu. Kemal Ohıklu.Tuncay Duzcu, Me- tin Kaya. Se\ il Silay, Cantürk Akkaya, Birsen Karaduman. bakanlık yetkilile- rinden şu sorulan yanıtlamalanni istedi- ler: - Yalnızca Antalya'da işsiz ve meslek- siz kalan 5 bin aileye nasıl ayıu ekonomik şartlarda ve olanaİdarda iş bulacaksınız? - Casinolarda çalışan insanların tek suçu devletin yasayla teşvik ettiği bir sektörde uzun yıllardır çalışmış olması mıdır? - Gelişen turizm piyasasında otellerin kendi bünyelerinde işlettiği. rurisrik yö- relere toplanmış, yabancılann girebildi- ği sıkı denerlenen işletmelere hangi t;ağ- daş kimse karşı çıkıyor? - a Mafyaolancasinopatronlanııa"kı- zarak binlerce aileyi yok saymak sosyal adalet midir? - Borsada büyük sermaye tekellerinin oyunu sonucu her şeyini kaybeden insan- lar var diye borsayı da mı iptal edeceksi- niz? - Serbest ekonomiyi, açık pazarlan ve serbest rekabet piyasasını sa\-unup, laik. demokrat geçinenlere soruyoruz: Bar- larda fuhuş yok mu° Pavyonlarda uyuş- turucu yok mu? Restoranlardan mafya haraç almıyor mu? Döviz bürolannda kara para aklanmıyor mu? Bankalarda memurlann maaşlan batmıyor mu? Sar- hoş şoför yollarda onlarca insanı öldür- müyor mu? Turizm Bakanlığı'na sunduklan dilek- çelerine herhangi "olumlu1 " ya da "olumsuz" bir yanıt alamadıklannı be- lirten casino çalışanlan. devletin suçlu ve suçsuz ayrımını yapmasını isteyerek. "Susurhık"ta kamyonun carptığı Merce- des'in içinde casino çalışanlannınolma- dığını ifade ettiler. Casino çalışanlan, Turizm Bakanlığı'na gönderdikleri yazı- lannda. casinolann kapatılmasmın ku- mar oynanmasını katiyetle önlemeyece- ği saptamasına da yer verdiler. Kurtuluş çalışanlarına dava • tstanbul Haber Servisi - Kurtuluş gazetesi çalışanlannın da aralannda bulunduğu 9 kişi hakkında, "yasadışı DHK.P C adh örgüte yardım ve yataklık ettikleri" gerekçesiyle lstanbul DGM'de dava açıldı. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Süslü tarafmdan hazırlanan iddianamede, Kurtuluş Gazetesi Genel Yayın Yönetmenı Hamdi Kayısı, Aynur Cihan, Ecevit Uluvar. Zehra Kurtay, Banu Gündenoğlu. Cem Kılıç. Şengül Akkurt. Bülent Tegün ve Cengiz Serter'in TCK'nin 169. maddesi gereğince. 7.5 yıla kadar ağır hapis cezasına çarptmlması isteniyor. MLKP davasma devam edildi I lstanbul Haber Servisi -Gazi Mahallesi'nde meydana gelen olaylarda halkı hükümete karşı isyana teşvik ettikleri öne sürülen S'i tutuklu 14 sanıgın yargılanmasına tstanbul'l No'lu DGM'de devam edildi. Mahkeme heyeti tahliye istemlerini reddederek duruşmayı erteledi. FOUP Seasons dondurmaları • Haber Merkezi - Üretim ve pazarlama faaliyetleri Has Gıda Sanayi AŞ tarafından yapılan Four Seasons dondurmalan tüketicinin beğenisine sunuldu. 1 litrelik özel paketlerde satışa sunulan dondurmalann kaymaklı. vişne soslu sakızlı. sütlü çıkolatalı. ce\ izli. antepfıstıkh. çilekli ve kayısılı olmak üzere 7 ayn çeşidi bulunuyor. Sezer Tansuğ öldü Kültür Servisi - Sanat tarihçisi, eleştirmen ve yazar Sezer Tansuğ öldü. Tansuğ. bir süredir kanser teda\ isi görmekte olduğu Vakıf Gureba Hastanesi'nde dün 68 yaşında yaşamını yitirdi. 1930 yılında Erzurum'da doğan Tansuğ, tstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü'nde eğitim gördü.l958'de yazdığı 'Şenlikname Düzeni' adh kitap De Yayinevi'nce basıldı. Tansuğ'nun, Okname(1972), Resim Klavuzu(1973). Sanata Yaklaşma(1976). Beş Gerçekçi Türk Ressamı (1976), Sanatın Dili (1976). Herkeslçin Sanat (1982). Çağdaş Türk Sanatı( 1986). Türk Resminde Yeni Dönem (1988) isimli yapıtları bulunuyordu. Bebeklilenle/t beledfyeyeprotesto tstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, Bebek Parkı'nda ya- pımma izin \erdiği basket sahasım yapddıktan sonra yık- ması, Bebektiler Demeği tarafından protestoediML Bebek- liler Derneği tarafından yapılan yazılı açıklamada. yasal bütün sorumlulukJar yerine getirildiği halde bir gece bas- t sahasmın yıkıkugı beürtildL deki bitki örtüsü \e ağaçlara bir zarar >ermemeyeözen gös- terildiği \e bu nedenle sahanın normal ölçülerinden kiiçük \-apildtgi vurgulanan açıklamada. bazı şahıslann. politik yatınm amacıyla kamuoyunu yanıltmak için ağaçlann kt- sildiği yolunda bazı basvn organlanna bilgi aktardı&,<i irüld'ü. (Fotograf: MEHMET DEMİRKAYA) Yiğitgüden, özellestirme sonrasında bir iletim şirketi oluşturulacağını söyledi Enerji sektörü yeniden yapılanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Enetji ve Tabii Kaynaklar Bakanlıöı Müsteşan Yurda- kul Yiğitgüden. elektrik sektörünün özellestir- me sonrasında yeniden yapılandınlması pro- jesi çerçevesınde "düzenleyici kuruT ile "Ue-. tim şirketi" kurulacağını söyledi. Yiğitgüden. bu yıl içinde oluşrurulması öngörülen düzen- leyici kurulun. özelleştirmelerin tamamlan- masına bağlı olmadığını belirtti. Yiğitgüden, sektörün yeniden yapılandınl- ması konusunda Cooper and Lybrand danış- man firmasına hazırlatılan raporun, bakanlı- ğın yararlanacağı bir kaynak niteliğinde ol- duğunu kaydederek. dünyadaki örnekleri de dikkate alarak gerekli çerçevenin oluşturula- cağını söyledi. Özel sektör ve kamu temsil- cilerinden oluşan düzenleyici kurulun bağım- sız olacağını kaydeden Yiğitgüden, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sonuçta ne devletin, ne de özel sektörün ağıriıkta olacagı. piyasa koşul- lannın oluşumunun kontrol edüdiği bir yapı olacak. Üretim ve yatınm planlan bu kurul ta- rafından hazırlanacak. Kurul. bakanlıktan > e bakanlığa bağlı kamu kunımlanndan bağım- sız olacak." TEAŞ'a bağlı santrallar ile TEDAŞ'a bağ- lı dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesinin amaçlandığını anımsatan Yiğitgüden. merke- zi ahm-satım. iletim ve planlamanın yürütül- mesi için de bir "milli Şebeke Şirketi"nin (ile- tim şirketi) kurulmasının öngörüldüğünü be- lirtti. Yiğitgüden, TEAŞ'ın büyük olasıhkla iletim şirketine dönüştürüleceğini kaydetti. Yabancı sermayeyi enerji yatınmlanna çek- meye çalıştıklarıni kaydeden Yiğitgüden. ha- zırlanan "standart sözteşme" yoluyla ulusla- rarası tahkımin önündeki engellerin kaldırıl- dığını belirterek. şunları söyledi: "Bir yatınmın tamamlanması 5 yıl sürüyor. Danıştay incelemesinin süresini kısaltmak için hazırlanan standart sözleşme konusunda bel- li bir ileıieme sağlandı. Standart sözleşmeler bugünün sorunlannı çözeeek, ama geleceğe dönük daha büyük sonınlann çözümü için da- ha geniş düzenlemeler gereldyor." Ülkücü saldırılar gerginliği arttırdı Yurt-Kur'a bağlı Edirne'deki Selimiye Öğrenci Yurdu'nda, ülkücülerin saldınsına uğrayan sol görüşlü öğrencilerin daha sonra gözaltuıa alınması nedeniyle Trakya l'ni\ersitesi'nde başlayan gerginlik sürüyor. Ülkücülerin, polis ve yönetimin koruması alrında bazı bloklara baskın düzenlediklerini belirten sol görüşlü öğrenciler, y urda girmeme karan aldüar. Üniversitede yaşanan gerginlik ve yaşanan saldınlan protesto eden sol görüşlü öğrenciler önceki gün ü/erinde, "Sağ- sol çatışması yok, faşist saldırılar var" yazılı pankart açarak eski rektörlük binası bahçesinde protesto gösterisi düzenlediler. Öğrenciler saldınya uğrayan öğrencilerin yurttan atılma tehlikesiyle karşı karşıy^ kaldığını söyledDer. Emniyet müdürlüğü, Van şubesi yöneticilerinin ifadesini aldı Haber-Sen'in belgelerine el konııldu BARIŞ DOSTER KESK'e bağlı Haberleşme ve lletişim Çalışanlan Sendika- sı'nca (Haber-Sen). sendikanın Van şubesine gönderilen sendi- kal belgelere Van Emniyet Mü- dürlüğü'nce el konuldu. Haber- Sen Van Subesi yöneticileri sor- gulanırken belgeler. cumhuriyet savcıhğma gönderildi. Haber-Sen Genel Merke- zi "nce geçen hafta içinde Haber- Sen Van Şubesi'ne "Aras Kar- go" ile gönderilen sendikal bel- gelere. Van Emniyet Müdürlü- ğü'nce el konuldu. Olayın hemen ardından Haber-Sen Van Şubesi yöneticilerinin. emniyet müdür- lügüne çağnlarak ifadesi alınır- ken belgeler de Van Cumhuriyet Savcıhğı'nca incelemeye alındı. Van Valisi Abdülkadir Sarı "Bu aramalar, >aklaş^n Nevruz nede- niyleolağan olarak yapılıvor" de- di" Haber-Sen Genel Başkanı ts- mail Çuıar, önce Vali Abdülkadir San'yı aradıklannı. ardından da Içişleri Bakanlığı'na bildirimde bulunduklannı belirterek "Fakat bakanlıktan herhangi bir bilgi Onur Üyemiz PERTEV NAİLİ BORATAV I yitirmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Edebiyat ve bilim dünyasına, okurlarına, ailesine başsağlığı dileriz. PEN YAZARLAR DERNEĞİ alamadık" dedi. Gönderdikleri belgelerin doğal sendikal içerik taşıdığını anlatan Çınar, uygula- manın örgütlenme \e haberleş- me hürriyetine bir saldm olduğu- nu kaydetti. Çınar şöyle devam etti: "Kamu çalışanlannın sendi- ka kurabileceği, anayasamn 53. maddesi ve 657 sayüı Devlet Me- murları Kanunu'nun 22. madde- si ile güvence altına alınmış bulu- nuyor. TBMM'de de\ let memur- ları sendikalan > asasıy la ilgili gö- rüşmelerin yapüdığı ve bizim de bağlı bulunduğutnuz KESK'in eylemlerinin sürdüğü şu günler- de, Van Emniyet Müdürlü- ğü'nün bu daM~anışı keyfidir ve anayasamn ihlali demektir. Belge- lerimiz hemen şubemize teslim edümelidir." Baybasin 6 Beni öldürmek istiyorlar' AMSTERDA.M / ROT- TERDAM/ANKARA (UBA) - Adı, 1993 yılında Behçet Cantürk ile öldürülecek Kürt işadamlan listesinde geçen ve halen Hollanda'da yaşayan uyuşturucu kaçakçısı Hüse- yinBaybasin, kendısini orta- dan kaldırmak üzere Türki- şe'den Hollanda'ya bir infaz tımi gönderildiğini öne sür- dü. İnfaz timinin Hollanda'ya gidişinden haberdar oldukla- nnı açıklayan Baybasin, bu ti- min. aralannda yeşil pasa- portlu bir polisin de bulundu- ğu bazı elemanlarını yakala- dıklannı, sorguladıklannı ve bir yeşil pasaporta el koyduk- larını belirtti. Suikast girişimiyle ilgili olarak görüşlerini açıklarken misilleme tehdidinde de bu- lunan Baybasin. "Türki- w'den gelentimiöldürerek ce- zalandırma yolunu seçebilir- dik. Bu imkânlanmız vardu bunuyapabiHrdik. Ama bizil- gilidevlet>etkililerini bilgikıv dirme yolunu seçtik" dedi. Baybasin, suikast iddiası\ - la ilgili şunlan söyledi: "Türkiye'de de\tet çeteci- lerinin bana karşı suikast gi- rişiminde bulunduklannı ka- muwu çok iyi bilmektedir. Son olarak şahsıma suikast için ekip gönderildiğini duy- dum. baa kaynaklardan eş- kâllerini aklım. Aldıgım eşkâ- le uygun bazı şahıslann be- nimle ilişkî kurmak istedikle- riniyakınlanmdan öğrendim. Telefonla konuşup ne istedik- lerini sordum. Polis olduğunu gizleyen Mehmet Marsıl Di- yarbakırb olduğunu, benimle önemli bir konuyu görüşece- ğini söyledL Mehmet Marsil adına ka>ıtlı pasaport taşıyan kişiyle yakınlanmı görüştür- düm. fabii kimliklerini alıp kontrolettiler. Bana verdikle- ri bilgiye göre. yeşil pasaport taşıyan Mehmet Marsil polis, ama bizimle temas ederken polis olduğunu söy lememiş." Başbaşin. Marsil'i. yeşil pasaportuna 26 Şubat 1998 günü el koyduktan sonra ser- best bıraktıklannı sööyledi. Polis memuru Mehmet Marsil'e ait ve Baybaşin'in el koyduğu TR-A 293314 nu- maralı yeşil pasaportta iki kez Iran'a. bir kez Hollanda'ya giriş-çıkış. bir kez de Hollan- da'ya giriş bulunuyor. Pasaportta Mehmet Mar- sil'in en son Atatürk Havali- manı'ndan 15.2.98 tarihınde yurtdışına çıkışı görülüyor. Ancak aynı hanede giriş dam- gası bulunmuyor. HAFTAYA B AKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Amaç Ne? Ordu darbe yapmak isteseydi. bir yıl önce ya- pardı. Ortam oluşmuştu. Toplumun büyük çoğunluğu "sivil çözüm"den umudunu kesmişti. Demokrasi- ye en çok sahip çıkması gereken kesimlerde bile aynı laflar açıktan söyleniyordu. - Ne yazık ki askerden başka çare yok! Ama ordu o koşullarda bile darbe yapmadı. Yap- mamak için büyük çaba gösterdi. Sivilleri uyar- mak ve harekete geçirmek için yırtındı. Ve sonun- da da hükümet değişip de sivil çözüm olasıhğı or- taya çıkınca rahat bir nefes aldı. O rahat nefesi belki toplumca aldık. Ama en çok da askerler aldılar. Peki bir yıl önce -koşullar elverişli iken- darbe yapmayan bir ordunun. şimdi darbe düşünmesi için bir neden var mı? Yok! Öyleyse "ara rejım" söylentileri.. ve Yılmaz ile Cindoruk'un askerlere "meydan okur" tavırları.. el altından bazı köşe yazarlanna "senaryo "lar yazdı- nlması.. hükümet ortakları ile Cumhurbaşkanı'nın "ordudaki terfiler" konusunda cephe oluşturduk- lan izleniminin yaratılması... Çiller ve Yazıcıoğlu ile cephenin büyütülmesi.. Acaba neden? • • • 27 Mart yaklaşıyor. Milli Güvenlik Kurulu'nun o günkü gündeminin başında da "irtica sorunu" var. Özelltkle de "Fet- hullah dosyası".. Konuyu gündeme getiren. Kurul'un asker üye- leri. Rahatsız olan da sivil üyeleri. Çünkü devlet Fethullah Hoca ile kol kola. Diya- net Işleri Başkanı. Papa ile görüşebilmek için üç yıldır beklıyor. Ama devlet Hoca-Pa(ba görüşme- sinde başrolde. Dışişleri. Roma'da Hoca'ya "dev- let büyüğü" muamelesı yapıyor. Oysa devletin üç ayn güvenlik kurumunun üç ay- rı raporu ortada! Yüzlerce özel okul ve dershane.. özel üniversi- te.. "ışıkevleri".. yurtlar. dergiler.. gazeteler.. rad- yo ve TV'ler. kazanılmış gençleri askeri okullara sokabilmek için. önceden "temin edilmış" sorular.. öğretmen olarak, polis olarak yetiştirilen binlerce genç.. Arrıaç? Laik devleti içinden yıkacak "yeni bir kuşak!" Ama "Hoca'nın okullan"n\n, ABD'nin Orta Asya planlan içinde önemli bir yeri olduğu anlaşılıyor. Ve Hoca Türkiye'ye "ılımlı Islam" olarak sunuluyor. • • • MGK'nin ünlü 28 Şubat kararlannın üç temel he- defi vardı. Dincilerin ekonomik güçlerinin büyümesini ön- lemek.. Devlet içindeki kadrolarını temizlemek.. Ve genç kuşakların "aynı kafa" ile yetiştirilmesine en- gel olmak... Bu hedeflerin amacı nedir? Gelecekteki bir olası "ıç savaşı" önlemek!.. Çün- kü bu gidişe seyirci kalmak demek. toplumun ge- lecekte düşman iki kampa bölünmesini kabul et- mek demektir. Bu hedefler açısından bir yılda atılan tek ciddı adım, "sekizyıl"Uk temel eğitim. Ama o eğitimi ve- recek olan kadrolarda bile cıddi bir değişıklık yok. Eğer hükümet 28 Şubat kararlarına karşı ise bu- nu kamuoyuna açıklamalı. Eğer askerierin uygu- lanmasını istedıkleri yasalara karşı ise bunu Mec- lis'in önüne getirmeli... Ama eğer bunları yapmıyorsa.. Refah tabanına sevimli olmak istiyorsa.. tarıkatlara, dinsel cema- atlere falan diyet borcu varsa... Bunları gözden saklamak için askerlerı "günah keçisi" konumuna düşürme çabasına girmemeli. Bu ne üikeye hayır getirır. ne de kendisine! • • • Görünen odur ki.. Türkiye'de bugün ne bir dar- be ortamı var, ne de ordunun böyle bir niyeti... A- ma orduyu, "irtica ve terörün yanında üçüncü teh- iike" olarak gösterme eğiliminde olan bir Başba- kan Yılmaz var. Arkasında saf tutan Cindoruk'tan. Fethullahçı- lardan para aldığı devletin raporiarına geçmış olan BBP'ye kadar geniş bir cephe var. Nedir amaçları? Orduyu yıpratarak pasifleştirmek mi? Sustur- mak mı? 27 Mart'ta MGK'de sergilenecek gerçek- leri gözlerden saklamak mı? Yanıtlarını veremeye- cekleri soruların sorulmasını şimdiden önlemek mi? Doğu Perinçek şöyle diyor. "Günümüz fürkıyesi'nin sorunu orduda değil. fakat Meclis'te ve hükümettedir. Sorun, ırtıcaya dayanan elliyıllık siyasal kurumlaşmadadır. Neya- zık ki parlamentodaki partilerin hemen hepsi, bu yozlaşmadan şu veya bu derecede etkilenmiştır.. Mesut Yılmaz'ın partisi, birkanadıyla tarıkatlarko- alisyonudur. Başbakan'ın çevresine bakm; Nakşi- bendiler, Nurcular, Rıfailer..." Yalan mı? Ve "Fethullah Dosyası" yazımdan sonra telefon eden çok sayıdakı okurumdan hep aynı tümceler. - Bu konunun üzerine giden de gene askerler ve aymazlık içinde olanlar da gene siviller.. Demok- rasiye inanan bızler için ne kadar acı! Haksızlar mı? "Yine çöl gurbete düştü yolumuz Ya suyu çeker, ya toprağımız." Eğin Türküsü Aile büyüğümüz, Hocamız Prof. Dr. PERTEV NAİLİ BORATAV (Dandere 1907-Paris 1998) Uzun ve verimli bir yaşamı noktalayarak aramızdan aynldı. Cenazesi Paris'te toprağa verilecektir. BORATAV AİLESİ