Katalog

16 MART 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER jEmek hursızkğının sımn yokALİER Türkiye'de silahlı soygun. gasp. ev ve ış- yeri hırsızlığı gibi yasadışı yöntemlerle bir >ılda çalınan mallann topİam değeri 100 trilyonu bulmazken. "emek hırsızüğTnın boyutu 14 katrilyonluk Türkiye bütçesine yaklaşıyor. Kayıtdışı çalıştınlan4.5 milyon kişinin gaspedilen ücret ve sosyal haklan- nınbiryıllıktoplami tekbaşına 1 katrilyon lirayı aşıyor. Sendikasız işçilenn 1 yıllık kaybının asgan 3 katrilyon lira olduğu \ıır- gulanıyor. 1997 yili içinde 2 katrilyon lıra- yı enflasyona kaptıran çalışanlann fonlar- daki toplam kaybı ise 6 katrilyon lira dola- yında. Türkiye nüfusunun altıda birini bann- dıran lstanbul"da, 1997 yılının ılk 10 ayın- da toplam 52 bin hırsızlık. gasp. şankesı- cilik. dolandıncılık ve kapkaç olayı gerçek- leşti. Bu olaylarda çalınan mallann toplam değen 15-20 trilyon lira olarak verilirken. Türkiye geneli için 100 trilyonun altında birrakamtahminediliyor. Bunakarşın. ka- çak çalıştırma. eksik prim ödeme. çocuk ve yabancı işçi çalıştırma. sendikasızlaştır- ma, taşeronlaştırma. enflasyon. fonlann peşkeş çekilmesi ve eksik nemalandınl- ması gibi bir kısmı yasadışı. bir kısmı ise yasal kılıfa büründürülen yöntemlerle ya- pılan emek hırsızlığının boyutu 10 katril- yona yaklaşıyor. Kaçak çalıştırma 1 katrilyon SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdanoğ- lu. SSK dışı çalıştınlan kaçak ıstihdamın 4.5 milyon olduğunu belırtiyor. Bu kitle- nin, 50 milyon 52 bın lira olan asgari sigor- ta prim tabanı üzerınden yatınlmayan primleri ile kıdem tazminatı. ücretli iz\n ve vergi iadelerinin yıllık rutan 1 katrilyonu aşıyor. Sağlık sigortasından yararlanama- yan 4.5 milyon çalışanın eş. çocuk. anne ve babasının harcadığı sağlık giderlerinin ar- tı kayıp olarak hesaplanması gerekıyor. Di- ğer yandan toplam 4 milyon 250 bin aktif sigortalı içın bildirimde bulunan işveren- lerin yüzde 52'si çalışma süresini eksik gösteriyor: sigorta prim ta\anı üzerinden beyan edilen sigortalı sayısı ise toplam si- gortalılann sadece yüzde 16'sını oluşturu- yor Bu uygulamalarla kaçınlan primin yıl- lık tutan 300 trilyonu aşıyor. Yasalara say- gılı işverenler de her fırsatta kayıtdışı ça- lıştırmarun ulaştığı boyutlara dikkat çekı- yor. Tekstil Işverenleri Sendikast Genel . îsan 1988'de yürürlüğe giren yasayla bugün 5 milyonu aşkın çalışandan zorunlu tasarruf kesintisi yapıljyor. Sendikaların hesaplanna göre düşük nemalandırma nedeniyle, çalışanlann bu fondaki kaybı, 1996 sonu itibanyta 1.2 katrilyon lirayı buluyor. 1980 öncesi yaklaşık 2 milyon olan sendikalı işçi sayısı, 12 Eyiül yasalannın ardından bugün bir milyonun alOna indi. BaşkanıHalit Narin. toplam 30 mılyar do- larlık ihracatın yüzde yetmışınin (4.6 kat- rilyon lira) kayıtdışı istıhdamla üretıldiği- ni belırtiyor. Tekstil sektöründekı bu büyük sömürünün kaynağını. büyük oranda as- gari ücretın de altında çalıştınlan 3 milyon çocuk işçiy le kadın ve göçmen işçiler oluş- turuyor. Sendikasızdan 3 katrilyon Türkiye'de. 1980 öncesi 2 milyon cıva- nnda olan sendikalı ışçi sayısı ise 12 Ey- lül yasalarının sendikalaşma özgürlüğünü yasal güvenceden voksun bırakması. özel- leştirme \e taşeronlaştırma gibi uvgula- maların etkisnle bugün 960 bin dolayın- da. DlE'nin rakamlanna göre Türkiye'de 6 milyon 700 bın 643 ücretli çalışıyor. Bu rakama kayıtdışı çalışan 4.5 mılvon işçi eklendigınde ücretli sayısı 12 milyonu ge- çiyor. Bu rakamlar baz alındığında yakla- şıİc 10 milyon kışınin sendikasız çalıştığı görülüyor. Kayıtdışı ve sendikasız çalışan- lann ortalama net ücretlerini 30 milyon. sendikalılannkini ise 50 milyon lira olarak \eri alan hesaba göre. sendikalaşma hak- lunı kullanarnayan 10 mıtyon İoşinSı net ücret ve sosyal hak gaspı 3 katrilyon lira- yı aşıyor. 1 Nisan 1988'de yürürlüğe giren yasay- la bugün 5 milyonu aşkın çalışandan zo- runlu tasarruf kesintisi yapılıyor. Hükü- met, 1996 sonu itibanyla nemalarla birlik- te fonda 600 tnlyon lira biriktiğini belirti- yor. Sendikaların hesaplanna göre düşük nemalandırma nedeniyle, çalışanlann bu fondaki kaybı, 1996 sonu itibanyla 1.2 kat- nlyon lirayı buluyor. Zorunlu tasarruf fo- nunun, -geri ödemeler düşüldükten sonra- 1997 yılı nema kaybının asgari 350 trilyon lira civannda olduğu ifade ediliyor. Sanayi Odası ve Merkez Bankası'nın ve- rilerine göre ise SSK fonlannın 1965-1993 yıllan arasındaki yanlış kullanım ve düşük nemalandırma sonucu uğradığı kayıplann 20 milyar dolar (4.6 katrilyon lira) olduğu vurgulanıyor. Türk- lş araştırmasında. Ko- nut Edindırme Yardımı (KEY) fonunun büyük bölümünün. tüm genel müdürleri karakoldan geçen Emlak Bankası'nın açık- lan için kullanılması sonucu hak sahiple- rinin 75 trilyon liralık kayba uğradığı kay- dediliyor. . . Her üç fon, işçilik maliyetîni arttırdığı içın kaçak istihdamı ve işsızliği teşvik edi- yor. Öte yandan. çalışanlann ücretlennden yapılan toplam kesinti yüzde 34 ıle Avru- pa ülkelerindeki kesinti oranını ıkıye kat- lıyor. Kesinti oranı. tspama'da yüzde 12, Almanva'da yüzde 21. Japonya'da yüzde 10 olarak gerçekleşıyor. Enflasyona 2 katrilyon CHP Genel Başkanı Deniz Ba>kalın "resmi hırsızlık" olarak niteledıgı yüksek enflasyonun neden olduğu ücret kayıplan. hükümetlerın toplusözleşme politikalan gereği 1994'ten bu >ana karşılanmıyor. Marmara Ünıversıtesi Muhasebe Finans- manı Anabılim Dalı Başkanı Prof. Dr.Os- man Altuğ. geçen yıl, lOmiKonücretliden enflas>onla çalınan miktann 2 katrilyon li- ra olduğunu sö\lü\or. Enflasyon kayıpla- nna örnek olarak Beledi\e-Iş Sendika- sı'nın yaptığı araştırmada da Istanbul Bü- yükşehirBelediyesı işçılerinın 1993"te600 dolar olan maaşlannın bugün 150 dolara düştüğüne dikkat çekiliyor. 1993'te 142 dolara tekabül eden asgari ücret ise bugün 100 dolann altında bulunuyor (günlük net karşılığı 750 bin lira). AYDINLANMA EMRE KONGAR Türkiye Sizlerle Gurur Duyuyor. Türkiye'nin mükemmel bir anayasa- sı var. Seçim sistemı hem adaletli, hem de istikrarlı. Siyasal Partiler Yasası fevkalade. Enflasyon sorun değil. Gelir dağılımı çok makul sınırlar için- de farklılaşma gösteriyor. Yatırımlar şahlanmış durumda. Kalkınma hızı yüksek. Meclis mükemmel çalışıyor. Kendilerini ülke sorunlannın çözümü- ne adamış politikacılar, gece gündüz demeden, kendilerini helak ederek, va- tan millet uğruna, yemeden, içmeden, uyumadan, uygar bir ülkenin layık oldu- ğu yasalan çıkanyor. Halk mutluluğun doruklarında. Hükümet müthış uyumlu, kararlı ve etkin. Muhalefet hem yapıcı, hem sürekli olarak yeni projeler üretiyor. Asayiş tümüyle 'berkemal'. Bırakın devletteki rüşveti ve yolsuz- luğu, vatandaşlar arası işlemlerde bile herkes, birbirine duyduğu sonsuz bir güven içinde, en ufak bir sorun bile çık- madan yaşamını sürdürüyor. Çete mete laf. Halk o denli bilinçli kı, güvenlik güç- leri işsizlikten bunalıyor. Yakında polis- lerin bir bölümü öğretmen kadrolarına aktanlarak ülkenin eğıtım seferbertiğine katkıda bulunmaya başlayacak. Ordumuz, bırakın ülke içindeki asa- yış sorunlarıyla uğraşmayı, komşulan- mızla geliştirdiğimiz çok uyumlu ilişki- ler ve bölgede oluşturduğumuz olağa- nüstü barış ortamı sayesinde, tüm gü- cünü artık, kalkınma ve eğitim sefer- beriiğinde kullanmaya yöneliyor. Mahkemelerimız işsizlikten adli tatili dokuz aya uzatmayı planlıyor. • • • Bu mutlu tabloyu borçlu olduğumuz siyasal lıderlerimiz, muhteşem bir de- mokrasi kültürü ile aralarındaki küçük anlaşmazlıkları ve program farklarını açıkoturumlarda, adeta kendilerini eleş- tirerek ve birbirlerine iltifatlar yağdırarak tartışıyorlar. Her bıri "Artık yeter, ben liderlıkten çekılmeliyım, yenmi daha genç ve da- ha başanlı arkadaşlara bırakmalıyım" diyor. ama kendı yetıştirdikleri, arkala- nndan gelen lıder adayları, onların ba- şanlanyla gözlerı kamaşmış olduğu için, "Ben kendı lıderim kadar başanlı ola~ mayabilirim" kaygısı ile aynlmalannı en- gelliyor. Zaten gerek seçmen, gerekse hemen hemen kendilerine oy veren tüm vatan- daşların temsil edildiği parti örgütleri de mevcut lidertere adeta tapıyor ve görev- • •• lerini bırakmalarına asla razı değil. • • • Rejim bunalımları gibi, demokratik hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi gibi, ekonomik kalkınma ve gelir dağılımı adaletsizlıği gibi sorunlar çoktan aşılmış olduğu içın, şimdi, eğitimin, sağlık hiz- metlerınin ve sosyal güvenlik sisteminin standartlarının yükseltilmesi gündem- de. Bu sorunları çözmek için büyük bir felsefi, ıdeolojik ve teknik atılım içinde görülen sosyal demokrat liderler, bir- birleriyle yarışıyor. Bir yandan birbirlerınin olumlu öneri- lerine atıflar yaparken, öte yandan, "Ben nasıl olur da rakibimin güzel prog- ramlanna daha büyük anlamlar kata- cak projeler oluşturabilirim" diye sivil toplum örgütleriyle, üniversitelerle ve uzman vatandaşlar ile oluşturdukları çalışma gruplan içinde çözüm üretiyor- lar. Sağda ise milliyetçilik ve Islamcılık gibi mukaddes değerteri siyasal yanş alanı dışına çıkarmış olan liderler, ken- di aralarında. "devlete vatandaşlık ba- ğı ile bağlı olan tüm insanlanmızı, din, dil, ırk, mıllıyet, inanç ve kültürfarkı ara- maksızın nasıl daha yüceltebılıriz" tar- tışmasını yaşıyorlar. Kamu yararı tümüyle ön planda. Milletvekillerı, çok düşük bir maaşla çalışıyor, amatoplumun genel standart- ları çok yüksek olduğu için, sıkıntı çek- miyorlar. • • • Bu tabloyu yaratan sayın lıderlerimiz, "Türkiye sizlerle gurur duyuyor". Medya notu: Sayın reklam verenle- rımiz ve değerli reklam şirketlerımiz, reklamlarınızda ınsanoğlunun en saf ve en masum kesimi olan bebeklerimizi ve çocuklarımızı, halkımızın refah düzeyi- ni arttırmaya yönelik tuketim kampan- yalarında çok güzel kullandığınız ve "sübyancılık" olayını tarihimize ve kül- türümüze yakışır bir biçimde televizyon ortamlarınataşıdığınız için, "Türkiye siz- lerle de gurur duyuyor". Bence bu siyasal liderlerle bu rek- lamcılar o denlı birbirlerine yakışıyorlar ki, bu güne dek sadece seçim kampan- yaları sırasında gerçekleştirilen ışbirlik- leri yetersiz. Siyasal partilenn günlük ış- leyişlerinde ve Meclis çalışmalarında da reklamcılardan yararlanılmalı. Siyaseti- mizın güzelliklen. lıderlenmızin üstün ni- telıklerı. bebek ve çocuk imajları kulla- nılarak halkımıza daha iyi aktarılabilir. e-posta: Emre.Kongar <• raksnetcom web sayfası: httpı//remzi.com.tr/ya2ar.html ECumhurİYet kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu MART AYI ETKİNLİKLERİ SÖYLEŞİÜ İMZAGÜNÜ 78 Mart Çarşamba Saat:17.OO-19.OO MUZAFFER BUYRUKÇU okurtanyla söyleşecek ve kitaplannı imzalayacak Adres: Istiklal Cad. (Aksanat Karşısı) Taksım Tel:252 38 81/82 RADYO \L\NŞET İLETİŞtM YAYINCILIK REKL\\1 VE HİZMETLERt TtCARET ANONtM ŞİRKETİ YONETÎM KIRILI BAŞKANLIĞrNDAJN OLAĞAN GENEL Kl'RUL TOPLANTISINA DAVET Şirketimizın 1997 yılı olağan genel kurul toplantısı. aşa- gıdaki gündem maddelerinı görüşüp karara bağlamak zere 14 Nısanl998Salıgünüsaat 14.00'teTürkocağıCad No 39 41 Cağaloğlu-lstanbul adresinde yapılacaktır. Sayın ortaklanmızın belirtilen gün ve saattetoplantıyateş- rifleriricaolunur. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI GÜNDEM: ' 1. Açılış ve Başkanlık Divanı seçımı 2. Genel Kurul Toplantı Tutanağı'nın ımzalanması husu- sunda Başkanlık Dıvam'na yetki verilmesi, 3. 1997 yılı Yönetım Kurulu faaliyet raporu ile murakıp raporunun okunması ve muzakeresı, 4. 1997 ytlı bilanço ve gelir tablosunun okunması, müza- keresı ve tasdiki ile kâr dağıtımı hakkındaki teklifm karara baglanması. 5. Yönetim Kurulu üyeleri ile murakıbın ibrası, 6. Yönetım Kurulu üyeleri ile murakıp ücretlerinin tespiti, 7. Yönetım Kurulu'nun 3 üyesmin bir yıl süre ile seçimi, 8. Murakıbın bir yıl süre ile seçimi, 9. Dilek ve temenniler. 10. Kapanış ADANA ASLİYE 4. HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1997 297 Davacı Mustafa Turan \ekıli a\. Namık Tekin Aral ta- rafmdan davalı Jeanne Turan aleyhme açılan boşanma davasmın yapılan duruşmasında Nenlen ara karan gere- ğınce, Da\alı Jeanne Turan'ın bıldınlen Adana ılı Yüre- gır ılçesı lncırlık ka!>abası Hürrıyet Mahallesı 4 Sokak No: 6 lncırlik Adana adresıne çıkartılan da\etıye teblıg edılmeksızın bıla teblığ edılmeksızın mahkememıze ıa- de edilmiş olup adı geçen davalının açık adresı zabıta marifettyle tespıt edılememış olduğundan dava dılekçe- sının Türkiye'de yayımlanan gazetelerden bırısıyle ıla- nen tebliğıne karar \enlmış olmakla davalı Jeanne Tu- ran'ın duruşmanın bırakıldıgı 1.4.1998 gününde mahke- memızde hazır bulunması \eya kendısını bir vekılle tem- sıl ettırmesı. bızzat hazır bulunmaması veya kendisını bir vekılle temsil ettırmemesı halınde da\a dılekçesmm tebliğ edilmiş sayılacağı ve yokluğunda karar verıleceğı hususu davalı Jeanne furan'a davetiye yenne geçerli ol- mak üzere ılan olunur. 2.3.1998 Basın: 10926 ANKARA 9. SULH HUKUK MAHKEMESİ GAYRt\IENKUL SATIŞ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN KIYMET TAKDtR RAPORUNUN İLANENTEBLİĞİ DosyaNo: 1998/11 l.Ş. Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22.10.1997 ta- rih, 1996/499. 1997/1114 sayılı ilamı ile satılmak suretiy- le hıssedarlar arasındaki ortaklığın gıdenlmesıne karar ve- nlen Ankara. Çankaya ılçesı Karakusunlar Mahallesı. 27463 ada. 4 no'lu parselı teşkıl eden 5411 m2 mıktannda- kı arsa vasıflı taşınmazın satışına ılışkın yapılan takipte ta- şınmazın satışa esas kıymetinin takdin yapılmış olup, bilir- kışi kurulunca düzenlenen 5.3.1998 tanhlı raporla taşın- maza 329.972.380.000.- TL takdır edilmiş olup. hıssedar- lardan Turgut Yüksel'e mahkeme karan da ayru yolla teb- lığ edılerek kesınleşrigmden kıymet takdirraporununıla- nen tebliğıne karar verilmiştir. Karar geregince ışbu ılanın yayımı tanhınden ıtıbaren 7 günlük yasal süreye ıla\eten 15 gün ki 22 gün içinde hıssedar Turgut Yüksel'in varsa ıtırazlannı ilgılı mercıe yapması. olmadıgı takdırde bu sü- re sonunda kıymet takdınnın kesınleşmış sayılacağı. kıy- met takdır raporunun tebligı yenne kaun olmak üzere ılan olunur. 9.3.1998 Basın: 110İ0 ANKARA 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1996 25 E. Davacı S.S. Derekemal \e ÇevTe Köylerinı Tanmsal Amaçlı Kalkındırma Koop. vekılı tarafından davalı Seç Tanm ve Hayvancılık Ür. Ltd. Şti. aleyhine açılan taz- mınat davasmın yapılan duruşmasında: Davalı Seç Tanm ve Hayvancılık Ür. Ltd. Ştı. adına çıkartılan teb- lıgat bila ıkmalen ıade edilmiş. zabıta tahkıkatından da adresı meçhul kaldıgından dava dılekçesının ve duruşma gününün ilanen teblıgine karar venlmış olup. bu dava ile ilgıli ıbraz etmek istedıgınız belgelerı duruşmanın bırakıldıgı 31.3.1998 günü saat 10.20'ye kadar gönder- menız veya duruşmaya getırmeniz gerektıği. duruşmaya gelmediğmız veya bir vekil tarafından kendimzı temsil ettirmediğiniz tâkdirde HUMK'nin 213 ve 377. mad- deleri geregince yargılamaya yokluğunuzda devam edılip hüküm venlecegı da\a dılekçesı ve duruşma günü yenne kaim olmak üzere ilanen duyurulur. 22.1.1998 Basın: 10999' ADANA 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN 1996 823 Davacı Şenel Ciritçi tarafından davalılar Sabriye Ci- ritçı vs. aleyhine mahkememizde açılan veraset iptali da- vasının yapılan duruşması sırasında: Davalılardan Elife. Nebi. Mehmet Cıntçı. Saadet Ci- rıtçı adlanna da\a dılekçesi teblıg edılemedıği. gerekli emnıyet araştırılması netıcesınde yıne adreslen tespit edılemedıgınden bu kerre davalılann davetıyelerinın ila- nen yapılmasına karar venlmış olup, karar geregince da- valıların duruşma günü olan 22.4.1998 günü saat 09. 50'de mahkememizde hazır bulunmalan \eya bir vekil- le temsil ettırmelen. duruşmaya gelmediklen \e kendi- lennı bir vekılle temsil ettirmedıkleri takdırde duruşma- nın yokluğunda yapılıp karar verilecegınden ışbu ılan da\alılar Mehmet Cıntçı. Elıfe Coşkun. Nebı Coşkun, Saadet Cıntçı adına davetiye yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 27.2.1998 Basın: 1052 Türkiye'nin birinci kanalı Televizyonda Sinema Yönetmen: John Erman ular: James Garner, Joanne Woodward i niyetli hayalperest Maggie ve gerçekçi kocası Ira'nmyıllarca süren mutlu bir evlüikleri vardı... Ama birgün...