Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 1998 PAZtf
HABERLER
Trafik Afişi
r
yarışması
• İstanbul Haber Servisi -
Içişleri Bakanlığı. sürücü.
yaya ve yolculann trafik
kurallanna duyarlı ve
bilinçli uymalannın
sağlanması amacıyla
"Trafik Afiş ve Slogan"
yarışması düzenliyor.
••Afiş" ve "Sİogan"
olmak üzere 2 dalda
yapılacak yanşmada
kazanacak olan adaylar. 25
mihon liradan 100 milyon
liraya kadar para ödülü
alacaklar. Emniyet
yetkilileri. varışmaya
katılmak isteyen herkesin
16Mart-18Haziran 1998
tarihleri arasında Emniyet
Genel Müdürlüğü'ne
baş\ urabileceğini
belirttiler.
Taksim'de MHP
gösterisi
B İstanbul Haber Servisi -
MHP tstanbul tl Başkanlığı
tarafından dün Taksim'de
düzenlenen basın
açıklamasına katılan
yaklaşık bin kişi, 8 Mart
Dünya Radınlar Günü ve
12 Mart Gazi Olayları
Yıldönümü gösterileri ile
KESK eylemlerini protesto
erti. Polis, Cumartesi
Anneleri'nin evlem yaptıgı
Galatasaray Lisesi'ne
doğru yürümek isteyen
ülkücüleri durdurdu.
İdam cezasına
onama
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) - Yargıtay 9. Ceza
Dairesi. TİK.KO örgütü
üyesi olduğu ve cezaevinde
örgüte ihanet ettiği
gerekçesiyle bir kişiyi
öldürdüğü için idam
cezasına çarptınlan Cemal
Çakmak hakkındaki
hükmü onadı. Yargıtay'ın
onama karan. bir üst
yazıyla Adalet
Bakanlığı'na gönderildi.
Erbaa'daki
operasyonlar
• TOKAT (Cumhuriyet) -
Tokat'ın Erbaa ilçesi kırsal
alanında güvenlik güçleri
ve teröristler arasında
çıkan çatışmada 4 terörist
öldürüldü, 2 terörist
yakalandı. Çatışmada iki
güvenlik görevlisi de
yaşamını yitirdi. Bölgedeki
geniş çaplı operasyonlann
aralıksız devam ettiği
kaydedildi.
Korkut Özal'ın
iddiası
• KAYSERİ(AA)-DP
Genel Başkanı Korkut
Özal. ağabeyi 8.
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'a başbakanlığı
döneminde yapılan
suikastın arkasındaki kişiyi
Mehmet Ağar'ın bildiğini
öne siirdü. Kayseri'de yerel
bir televizyonun canlı
yayın konuğu olan Özal,
ağabevinin. suikast
girişiminde bulunan Kartal
Demirağ'ın arkasındaki
kişiyi kendisine de
açıkladıgını, ancak bunu
sır olarak saklayacağına
söz verdığini söyledi.
İhalede
usulsüzlük
• • ZONGULDAK (AA) -
Türkiye Taşkömürü
Kurumu'na (TTK) ait
Armutçuk kömür üretim
bölgesındeki Alacaağzı
maden ocağının özel
sektöre devredilmesiyle
ilgili ihalede. usulsüzlük
yapılmadığı iddia edildi.
Eski TTK Genel Müdürü
Mustafa Kıraç şunlan
söyledi: "1997 yılı Haziran
ayında yapılan ihalenin
akabinde, 19 Ağustos'ta
görevden alındım. Daha
sonra yeni yönetim oluştu.
27 Ağustos'ta yeni vönetim
kurulunda görüşülen söz
konusu ihalede, kazanan
firmayla sözleşme
imzalandı. Usulsüzlük
varsa ni>e mutabakata
varıldı? Çünkü yok."
TBMM lojmanları
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMM Başkanı
Hikmet Çetin, 400
milletvekili lojmanına ek
olarak vaptınlan 176 daıre
için Emlak Konut'a 2
trilyon 669 milyar lira
ödeme yapıldığını belirtti.
Çetin. FP'li Ersönmez
Yarbay'ın soru önergesine
verdiği cevapta. 550
millet\ekıli olduğu halde
568 konut yapılmasının
Mustafa Kalemli'nin
bilgileri dahilınde
olduğunu söyledi.
Fethullah Gülen'in, ülke çıkarları açısından
ileride Türkiye Cumhuriyeti'ni zor durumda
bırakacak bir eylem içinde olduğu belirtiliyor
Devlet Gülen'in
oyunlanna alet ediliyor
Fethullah
Gülen
Dosyası
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Dev-
letin istihbarat ve güvenlik birimlerince
derlenen bilgilerde. Fethullah Gülen'in
şeriat ilkelerine dayalı bir devlet kurnıak
için planlı ve kararlı bir polıtika ızlediği
belirtiliyor. Cumhuriyet'in devletin gü-
venlik ve istihbarat bırimlerinden derle-
diğı bilgilere göre Gülen ve önderı oldu-
ğu cemaatinin siyasi iktıdan elde etme fa-
aliyeti için izlediği politıka şöyle:
Papa ile Gülen görüşmesinin önemli
yönü. içeriginden çok "Papa, Hıristiyan-
lann lideri; Gülen de Müslünıanlann lide-
ri'' olarak dünya basınına sunumunun ya-
pılmak istenmesinden kaynaklanmakta-
dır. Gülen'in. Roma'da büyükelçılik men-
suplan tarafından karşılanması ve Cum-
hurbaşkam'nın mesajını Papa'ya iletme-
si. devletin de bu şahsiyete destek oldu-
ğunu bev anla bu ov una alet olduğunu gös-
termektedir. Gülen'ingelecektedini lider
algılaması ilegörüşmelerdebulunması ve
bu görüşmelerde cemaatinin çıkan için
demokratik ve laik Türkiye Cumhuriye-
ti'nin menfaatlan ile çelişen tutumlarda
bulunması ve cemaatini harekete geçir-
mesi. geçmişteki davranışları nedeniyle
ihtimaîdahilinde görülmektedir.
Ülke çıkarları için tehlikeli
Gülen'in. ülke menfaatlan açısından
ileride Türkiye Cumhuriyeti'ni zor du-
rumda bırakacak ve demokratik. laik ilke-
leri ile bağdaşmav acak dini liderlık şah-
siveti doğrultusunda hareket ettiği değer-
lendirilmektedir.
TSK'ye sızmaya özel önem: Gülen.
amaçlan karşısında bir engel olarak gör-
düğü TSK'ye nüfuz etnıeye özel bir önem
vermektedir. Bu amaçia. askeri okullann
tümünde yandaşlannı veya yetiştirdiği ço-
cuklan istihdam etmeye. özel olanaklar
sağlayarak. subay ve astsubav çocuklan-
nı okul ve dershanelerine kaydetmeye ça-
lışmaktadır. Tarikata tıirmış olan askeri
personele "Çalışın. Ingilizce öğrenin,
amirlerinizle iyi geçinin ve kendinizi sak-
layın" gibi dört öğüt vermesi niyetini gös-
termesi bakimmdan çok dikkat çekicidir.
Oüien'in. lideri olduğu tarikatın giriş tö-
reni ile günlük uygulamalannın: inanan-
ları derinden etkıleyen, beyin yıkayarak
yönlendiren uygulamalar olduğu ve akıl-
cı görünen Gülen'in bu konudaki uygu-
lamalannın diğer tarikatlardan hiç de
farldı olmadığı anlaşılmıştır.
"Bugün birinci öncelikli tehdit olarak algılanan siyasal İslama karşı
GüieıTi bir umut ışığı olarak görenler, kısa bir zaman sonra bu ya-
nügının ağır faturasını ödemek mecburiyetinde kalacaklardır."
Ömer, Hz. Ali gibi İslam büvükleri ile bir-
likte oldoklannr çevrelerinde yaydıkla-
nnı söylerniştir
Avnı personel. "Gülen isteyince gemi-
lerin kalknıayacağı" şeklinde bir beyan-
da bulunulduğunu. bunun gelecekte ge-
milenn emır komutasının Gülen yanlıla-
rına geçeceğı anlamında kullanıldıgını
ifade etmiştir. Fethullah Gülen. TSK've
Sinsi, yanıhmacı sızma: TSK'deki bir
personel: yandaşlannm. Ulamdaifi en uç
kişı. "kutuplar katbıT bıcımındenitele-
dikleri Gülen'in. rüyalannda peygambe-
rin kendisine SSCB'nin yıkıldığmı. bu
nedenle Türk cumhunvetlerıne okul aç-
masını söylediğini belirtnıiş. "perşembe
akşamlan iki saatliğine kavbolarak ruh
âlemine gitrjğini ve burada peyganıber. Hz.
sızma girişimlerinı planlı programlı. sın-
si ve yanıltmacı bir biçımde sürdürmek-
te. çalışmalarının önünde engel olarak sı-
lahlı kuvvetleri görmektedir. Bu bakım-
dan her fırsarta orduyu ele geçirmek ama-
cıyla sızma gırişimlerini sessiz ve derin-
den devam ertırmektedir.
Fettıullahçı kadınlar-asker
öğrenciler
Gülen grubu\'urtarikatı.TSK.ıçerisın-
de ver alabılnıek ve ileride etkınlığe ka-
vuşabilmek amacıvla venı projeler üret-
meye başlamıştır. Bu çerçevede; askeri
okullardaokuyan öğrenciler öncelikli he-
def olarak belirlenmış. kültür düzev i yük-
sek cemaat mensubu v e türban takmayan
bayanlann askeri öğrencilerle tanışmala-
n ve evlenmelerinın sağlanabılmesi için
gerekli vasatı oluşturacak bir yapılanma-
ya gidilmiştir. Anılan kesim tarafından bu
yöntem kullanılarak 5 ile 7 > ıl arası bir sü-
rede TSK içerisinde cemaat olarak söz sa-
hibi bir konuma gelebileceklen şeklinde
değerlendirmeler yapılmaktadır.
TSK'ye karşı polis teşkilatı: Fethullah-
çılann, polis koleılenne öğrenci soknıak.
öğretim üyelenni özel olarak seçtirmek ve
cemaate bağlı polıslerin daha öğrencilik
yıllanndan itibaren beyınlerini yıkamak
suretiyle emniyet teşkılatında oldukça et-
kin hale gelmişlerdır. Gülenın emniyet
teşkilatına olan bu ılgisinin arkasında. po-
lisi asker karşısında bir güç dengesı oluş-
turnıak amacıyla kullanmayı öngören bir
planının olduöu açıkça ortaya çıkmakta-
dır.
Fethullah'ı destekleyenler ağır fatura
ödeyecekler: Bugün birinci öncelikli teh-
dit olarak algılanan siyasal İslama karşı
Gülen'i bir umut ışığı olarak görenler. kı-
sa bir zaman sonra bu yanılgının agır fa-
turasını ödemek mecburivetinde kalacak-
lardır. Çünkü de\ let içinde kadrolarını ta-
mamlaınış. aldığı çeşitli tedbirlerle top-
lum içinde kabul görmüş. cumhuriyetten
yana gözüken. Atatürk ve ilkelerini söz-
de benimseyen ancak Islamı gıy ime aykı-
nlıgı nedeniyle kravat takmayan bu kişi.
gerçekte demokratik ve laik Türkiye'nin
gelecegi açısından büvük bir tehhke ola-
rak göz önünde bulunmaktadır.
YARIN: Fethullahçıların
stratejisi, organizasyon
şeması, şirketleri.
Babaoğlu ve
Kırlangıç anıldı
Cumartesi Anneleri'nin 148. buluşmasında bir
arava gelen insan haklan savunucuları, 12 Mart
1994 günü L rfa'da kavbedilen Ö/.gür Gündem
muhabiri Nazını Babaoğlu ile İstanbul'da 5 > ıl önce
kaybolan Ali Kırlangıç'ı andı. Kayıp yakınlannın
evİemine. Türkiye'nin en vaşlı komünisti Boz
Mehmet lakaplı Mehmet Bozışık (97). Haklar \e
Özgüriükler Platformu (HÖP) sözcüsü O>a
Gökbayrak. Belçika Emek Partisi üyeleri ve Alman
öğrenciler destek \erdi. 66 \ıl önee gözaltında
ka\ bedilen kardeşi Salih Bozışık'ın fotoğrafını
taşıvan Mehmet Bozışık, Cumartesi Anneleri'ne
Enternasvonal Marşı'nı söyledi. Sinema ovuncusu
Nusuf Çetin tarafından okunan açıklamada. "Gazi
Mahallesi'ndeki kınmın 3. yıldönümünde katiller
hâlâ serbest. Sorumlulann korunuyor olmasını
kınıyoruz. Gözaltında kavıplara karşı sesimizi
vükseltelim ve kayıp endişesi taşıdığınıı/ insanlan
ÎHD'vebildirelini" denildi. (ALPER TL'RGLT)
Örgütler parayı alıp almamayı tartışıyor; Karacaahmet ve Şahkulu, biçim ve miktara karşı
Alevüere bütçeden pay tarüşması
AVŞEYILDIRIM
Alevi vakıf ve derneklerine bütçeden ay-
nlan 425 milyar lıra tartışma yarattı. Ale-
vi örgütleri parav ı alıp almama konusunda
uzlaşamadı.
'Alevi kültür ve inancını vaşatmak için'
dev letten 20 trilyon lira isteven Alev ı örgüt-
lerine 1998 bütçesınden ancak 425 milyar
lira aynldı. 180 dernek adına Hacıbektaş
Anadolu Kültür Nakfı'na verılecek para
konusunda Alevi örgütleri farklı v aklaşım-
lar sergiliyor. Karacaahmet Sultan Kültür
Derneği ve Şahkulu Sultan Derneği. iste-
nilen biçim ve miktarda verilmeyen para-
nın ancak öğrenci yurdu yapılması veya
Alevi Araştırma Enstitüsü kurulması şar-
tıyla ahnabileceğini belırtırken. "aksi hal-
de paranın alınmasından vana olmadıkla-
n~nı dile getirdiler.
Cem Vakfı ve Hacıbektaş Yakfı yetkili-
leri isemiktarın sembolikbileolsabırbaş-
langıç olarak değerlendirilmesi gerektiği-
ni belirtiyorlar.
Bir ay içinde bir araya gelip parayı alıp
almama konusunda karar verecek olan Ale-
vi örgütleri arasında büyük tartışmaların
yaşanması bekleniyor. Karacaahmet Sultan
Kültür Derneği Başkanı Hıdır Uluer. 425
milyar liranın alınıp örgütler arasında da-
ğıtılmasından yana olmadıklannı bildirdi.
"Para. bizim istediğimiz biçim ve miktarda
verilmedi. Biz 20 trihon istemişrik. Avnca
"Alevı kültür ve inancını yaşatmak" ibare-
si konulmasını istivorduk. Bu da konulma-
dı. Bu haliyle paranın alınmasına karşıyız
tabii" dıyen Uluer. sözlerinı şöyle sürdür-
dü:
"Paranın alınıp alınmamasına 8 örgüt
toplanıp karar verecek. Eğeralınırsa.ortak
birimler için 2 öğrenci yurdu \apılmalı ve-
ya bir bina alınman."' Şahkulu Sultan Der-
gâhı Başkanı MehmetÇamurda miktann
talep ettikleri ölçüde olmadığını vurgula-
yarak şunlan söyledi:
"Bu miktar Diyanet'e a\ nlandan çok az.
Biz 20 trilyonıı. laikliği savunmak için iste-
miştik. Toplantı \aptık ama.. henüz karar
verilmedi. Bir kısmımız öğrenci v urdu v ap-
tınlmasını istiyor. Böylece Sizden aİdık.
dev letin bir kurumuna verdik' diyeceğiz.
YüzyıUardan beri bir inancı inkâr zihnive-
tine karşı bu paranın avnlmasını bir adım
dive değerlendirdik. Cumhurbaşkanı.
'Devletin katlannda göğ>ünüzü gerc gerc
ben Alevivımdıyedolaşabilırsiniz" demiş-
ri. Biz resnıi kayıdara da geçsin div e üstün-
de durduk."
Şahkulu Dergâhı olarak paranın sadece
öğrenci yurdu yapımı \eya Alev i Araştır-
ma Enstitüsü kurulması amacıyla alınma-
sından vana olduklarını söyleyen Çamur.
"Ortak bir amaca tahsis edilmeli. ^oksa
kim alıvorsa alsın. biz almavız" dedı.
Miktar sembolik oLsa da olayın hukuki
açıdan önem taşıdığını söyleyen Cem Yak-
fı Başkanı İzzettin Doğan. "TürkiyeCum-
huriveti tarihinde ilk defa bütçede Aleviler
kelimesi kullanılmak suretivle bu para ve-
riliyor. Miktar bir kuruş da olabilirdi ama,
hukuki tescil olarak ünemli. Yoksa paranın
nıiktarı itibanv la. bu. hakarvt sav ılabilecek
bir miktardır" diye konuştu.
425 nıihar
Ancak Dıvanet'e trilyonlar ayrılırken
Alevi örgütlerine sadece 425 milyar lıra
aynlmasının"bölücülük" olduğunu dabe-
lirten Doğan şövlc de\am ettı:
"Bu hüzün veıici bir olavdır. Yatandaş-
lar arasında vasalann avnmsız ve adil uy-
gulanmasi esastır. Tüm dev let sistemlerin-
de yatan ana felsefc de budur. ŞinıdL bu ko-
nuda bövle bir adaletli dağıtını var mı diye
bakarsanız. .Alev iler alev hine, ve dev leti v ö-
netenlerin bu konudaki beceriksizlikleri.
korkaklıklan.. ne derseniz devin alev hinde
önemli bir ipucu veriyor. Dev leti yönetenler.
adaleti sağlamaktan çok siyasi isrikbal en-
dişesiyle çoğunluğua, yani Sünni kesimin
oylannı kaybeder miyiz kaygısıyla para da-
ğıtımına girivorlar ki.. bu. adalet duvgusu-
nu rencide eder."
Cem Yakfı olarak paranın müşterek ıh-
tiyaçlara harcanmasını istediklerıni belir-
ten Doğan. şunlan söyledi:
"Aslında bu parav la bir bina bile vapüa-
maz. Bu da ınanası/ bir şev. çünkü verilmiş
olsun div e verilmiş olan bir para. Gönül al-
ma kabilinden ama.. biz vine de kendi fel-
sefemize uygıın olarak banşçı bir v aklaşım
sergilediğimiz için bu bir başlangıçür diyo-
ruz. Bu paradan Cem Yakfi'nın, en büyük
gayreti sarf eden. çaba sarfeden. Avnıpa'-
da birtakım organlar kuran faaliyetlerine
uygun olarak en büyük nıiktarı alnıası ge-
rekir. Ama biz onun peşinde değiliz. Kar-
deşlerimiz ne karar verirse biz karşı da koy-
maviz. destek veririz. O para sorunumuz
değil. sorunumuz hukuki meselevdi. onu
sağladık. Bundan sonraisteyeceğimiz para-
nın.. din hizmetkrine av nlacak paranın adil
ölçüde verilmesidir." Hacıbektaş Anadolu
Kültür Vakfı Genel Sekreten Ahmet Şa-
hin. paranın alınmasından yana olduklan-
nı belirterek. "Devletin bugüne kadar ver-
mediği ortada. bu bir başlangıç. Ne v apa-
lım.. az ama. dcmek ki bizi de az görüyor-
lar. Bundan sonra devletin elini daha da bol
tutmasını istivonu" Jı> e konuştu.
MKRO
DINÇ TAYANÇ
Mumyalar Müzesi
"Devlet BEN'im" buyurmuş, Fransa Kralı XIV. lc-
uis; bendenız de "devlet, BENİM" dıyorum!
Louıs. devleti kendisiyle özdeşleştircliğinde, yanz
Fransa değil, tüm Avrupa korku belasma "HaM/snz
efendimiz" buyurmuş; bendeniz kendimi devleie
bütünleştirmeye kallrtığımda. bırakın Avrupa'yı "r
lan, 75. yılına girdiğimiz Cumhuriyet'te bile pekte-
la kimse çıkıp da "Devlet. bizimdir" demiyor, di/r-
miyor; demesini bilmiyor! Çoğunluk "sessizlik tst-
kını"(i) kullanınca da ortalık, tıpkı tarihteki diğer on bş
"Türk(!) Devleti(!) "nde olduğu gibi "Ya devlet başc a
kuzgun leşe" mantığıyla ortaiığa dökülmüş liderie-elj
kalıyorü! Kuzgun leşlerden ırak; baştakilerin tüıaı.
Türkiye Cumhurıyeti'nin "tarihteki on a/tıncı Tjk
Devleti" olduğu gerçeğiyle(l) bir övünüyorlar ki, ctej-
meyin gitsin!
Onceki on beşine şöyle bir bakıyonjm da hiçtm
"ulusal devrim" ile kurulup yoğrulmuyor! Tersine ü-
mü "devirim" devleti! Bileğine güvenip de "Gökgr-
sin kızıl çıksın" çığlığıyla kılıcına davranan, kendisn-
den öncekıni devirıp "baş" oluyor...
Devlet başka. baş başka... Tarihe gömülmektîn
kurtulamayan on beş Türk devletinin başları, caş
olur olmaz. önce kendi başının çaresine bakmayagı-
rışiyor, sonra yakınlannın. ardından da yağdanlık \/e
yalakalanyia şurekâsının...
Kendi başının derdine düşen baş. öncelikle yakın-
lannın güvencesme sığmmak kaygısıyla olsa gerek;
akraba. hısım ne varsa kılıt yerlere getiriyor ki, dev-
letin tüm mevkisel, parasal ve topraksal nimetlenn-
den yararlandırmacasına...
Eh: akraba. hısım takımı başlarından geri kalacak
değiller ya... Onlar da kendi güvenliklerini sağlamak
amacıyla(l) olsa gerek başın, devletten yağmalayıp
kendilerine dağıttığı zenginlikleri. yağdanlık ve yala-
kalara dağıtmaya gırişiyorlar...
Elbette ki bu işler öyle salt "akrabalık, htsımlık'ya
da "güvenilirlik, güvence" masallarıyla olmuyor. Her
işin bir "bedeli", her mevkinin bir "ederi" olduğun-
dan, rüşvet doğuyor!
Zoralım, kötüye kullanma, yolsuzluk, hırsızlık ve
daha nice "yozlaşma", "çürümüşlük" ise rüşvetin
çocuklan olarak dogup "ekonomi" adını alıyoriar!
"Devletin malı deniz, yemeyen domuz" ilkesi(!) ise
tümünün ortak çocuğu!
Derken,
deniz kuru-
yup bataklı-
ğa dönüşü-
yor... Deniz
batakiaşınca
da yağdanlık
ve yalakalar-
dan yukarı,
akraba ve hı-
sımlara, ora-
dan da başa
tırmanan bir "sen-ben; ama ille de ben" kavgası pat-
lıyor! "Ben" kavgasını kazanabilmek güçlü olmayı,
güçlü olabilmek de çevresinde "devlete bağlı güven-
lik güçleri" ve de "devletin güvenlik güçlerine yar-
d/mc/"çeteleroluşturmayıgerek-koşulkılıyor!!!Yoz-
laşrna ve çürüme bir "baş"t zayıflatınca, onu "devi-
recek" bir başka baş bulunuyor... O da olmazsa "de-
nizi tüketen" eski baş "yetkisiz" ve de "sorumluluk-
suz""(!!!) kılınıp baştacı ediliyor ve "sırası" gelen baş
olup "geleneksel kısır döngü "ye sıvanıyor!
Haaa; "Bu denizin balığı nereden geliyor" diye su-
al eden varsa: o balığa geleneksel olarak "halk" de-
niliyor. On beş Türk devletinde de "aşağı tabaka "ola-
rak görülen halk, içinde av olduğu deryayı öğrenme-
ye kalkışacak olursa, onun da kolayı(!) var; kuyu dol-
duracak Murat paşalar ne güne duruyoıi
Yaaa: tarihteki on altı Türk devletinin on beşi, üç
aşağı yüz yukan bundan batıyor işte...
Neyse ki tarihteki on altıncı Türk Devleti'nin böy-
le dertleri yok! Kemalist Aydınlanma Devrimi ile do-
ğan Türkiye Cumhuriyeti: "devrimcilik"ten "antıldı-
ğı"{\); "devletçilik"\en kurtarılıp(!) da "Bırakınızyap-
smlar, bırakınız geçs/n/er"leştirıldiği 1950'lerden bu
yana Celal Bayar-Adnan Menderes, Süleyman
Demirel, Bülent Ecevit-Necmettin Erbakan, De-
mirel-Erbakan-Alparslan Türkeş, Turgut Özal,
Demirel-Erdal Inönü/Murat Karayalçın, Tansu
Çiller-Karayalçın/Deniz Baykal, Çiller-Mesut Yıl-
maz, Çiller-Erbakan ve çok şükur Yılmaz-Ecevit-
Hüsamettin Cindoruk gibi "sivil" ve de "ehil" baş-
larca "laik, demokratik ve tam bağımsız" biçimde
"kokuşmaya" ve de "pahalılığa" geçit vermeksizin
yönetilip gidiyor...
Arada sırada Memduh Tağmaç ya da Kenan Ev-
ren gibi "gayri sivil" başlar, devreye girip de "Deniz
tükendı" diye ağlaşan halka, "tarihsel kuyuculuk ge-
leneğinı" hatırlatmış olsalar da. necip Türk seçmeni
"Bu kadar kusur kadı kızında da olur" deyip "ara re-
y/m"den "demokrasiye dönmeyi" umutla bekliyor.
Demokrasiye kavuşurkavuşmaz da "Kalan sağlarbi-
zimdir" inancıyla. sandığa koşup "ge/enetee/"baş-
lanndan bırıni seçiyor...
Yaaa: işte böyle! Batmış on beş Türk devletine ne
bakıyorsunuz; on altıncısı emin ellerde ya; siz "seç-
menize" bakın!
Anafikir. "Türk milleti çalışkandır, Türk milletize-
kidır..." (Mustafa Kemal Atatürk)
Ana fikrin ana fikri: "Dün dündür, bugün bugün-
dür." (Süleyman Demirel)
Islamcı serınaye
Yozgat^ta toplandı
SEYFİ ÇELİKKAYA
YOZGAT - tslamcı
holdingler. siyasıler \e
nıedya kuruluşları ile ta-
nınmış isimlerin iis ola-
rak seçtiği Yozgat'ta. dün
de Ekonomik ve Sosval
Araştırma Merkezı (E-
SAM) üyeleri "durum
değerlendirmesi" v ap-
mak üzere çalışmalara
başladı. ESAM üvelenn-
den Fazilet Partisi (FPl
Milletvekili Cevat Avhan.
^bzgat'ı "Çapanoğ-
lu'nun memleketi olduğu
için" tercıh ettiklerını
açıkladı. FP millervekıl-
lerinden Bahri Zengin.
Genelkurmav'ın ırtıca
brifinglcrıni değerlendi-
rirken "Türkiye'de halkı
şiddet hareketlerinin ice-
risine çekmek için bazı
tahriklerjapılıvttr*" dedi.
GeçenhaftaMÜSİAD
üyelerinin toplandığı.
önümüzdeki haftasonun-
da da Fazilet Partisi'nin
MKYK üyelen ve millet-
vekillerinin bir araya ge-
leceği Yozgat'a Islamcı
kesimin ilgisi sürüyor.
Toplantıya REFAH-
YOL hükiimetinin Bayın-
dırlık ve Iskân Bakan: Ce^
yatAyhan. K.ültürBakanı
İsmail Kahraman, Dev let
Bakanı Sabri Tekir ile
FP'li mılletvekilleri Te-
mel Karamollaoğlu. kah-
raman Emmioğlu. ^^ret-
tin Kaldınmcı, Ahmet
Fe>zi İnceöz, Mustafa
İnaldı, Remzi Çetiı.Er-
tan Yülek ve Bahn Zen-
gin katıldi-
Toplantı sonundi alı-
nan kararların özetlene-
rek kamuoyuna du;^ru-
lacaöı beli rtildi