22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 ŞUBAT 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Türkiye, ABD Başkanı Bill Clinton'ın Türkiye'den destek aldığı yolundaki sözlerini yanıtladı 'Keştf chşmda destek yok'• Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Necati Utkan, Clintorf ın kuzeyden keşif • Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kuveyt Emiri Cabir el Sabah'la harekâtını kastetmiş olabileceğini belirterek bunun dışında Türkiye'nin yaptığı telefon görüşmesinde doğuracağı olumsuz sonuçlar nedeniyle bir desteğinin söz konusu olmadığını söyledi. Utkan, Annan'ın Bağdat askeri önlemlere başvurulmasmın tercihe şayan olmadığını, Türkiye'nin ziyaretini memnunlukla karşıladıklannı söyledi. Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasına önem atfettiğini ifade etti. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Türkiye, ABD'nin Irak'a saldınsına destek vermeyeceğini bildirdi. Diplomatik çözüm için son şansın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofî Annan'ın Bağdat'a gerçekleştireceği ziyaret olduğunu belirten Türkiye "Bu şansın iyi kullamlmasını temenni ediyoruz" açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kuveyt Emiri Cabir AI Sabah'ı telefonla aradı. ABD Başkanı Bill Clinton'ın önceki gün Türkiye'den destek aldık" açıklamasına yanıt dün Dışişleri Bakanlığf ndan geldi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelci Necati Utkan, dün düzenlediği basın toplantısında, bir soru üzerine Clinton'ın destek olarak "Kuzeyden Keşif" harekâtını kastetmiş olabileceğini belirterek "Bunun dışında ABD'ye herhangi bir desteğimiz yok" yanıtını verdi. Utkan, Irak ile ABD arasındaki gerginligin diplomatik yollarla çözülmesine ilişkin olarak son şansın BM Genel Sekreten Annan'ın Bağdat'a gerçekleştireceği ziyaret olduğunu belirtirken "Bugirişimi memnuniyetle karşıuyoruz. İyi kullamlmasını temenni ediyoruz. Savaş bütiin bölge için büyiik zararlar verecektir. Bu hareketi destekliyoruz" dedı. Demirel temaslannı sürdürdü Askeri harekât olasılığmın artması üzerine Iran'a özel mesaj gönderen. Mısır. Ürdün. Oman. Birleşik Arap Emirlikleri yönetimleri ile telefon dıplomasisı kuran Cumhurbaşkanı Demirel. dün sabah da Kuveyt Emiri El Sabah ile görüştü. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada şöyle denildi: "Cumhurbaşkanı Demirel, doğuracağı olumsuz sonuçlar nedeniyle askeri önlemlere başvurulmasmın tercihe şayan olmadığını. Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasına ABD: Türkiye'ye güveninıiz tam Haber... VVASHEVGTON (AA) - ABD yönetimı. Türkiye'nin Irak'a karşı harekâta destek ve- receği konusunda "mutiak güvene" sahip ol- duğurıu bildirdi. Eski ABD Başkanı George Bush da "Körfez SavaşTnı Saddam'ı devir- mek için Bağdat'a kadar götürseydik. Türk- ler Irak'a karşı oluşturulan koalisyonu terk ederdi" dedı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Sandy Berger. birtelevizyon programında so- rulan yanıtlarken BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Bağdat'a yapacağı gezının başanlı olmasını umduklannı belirt- tı. Berger. UNSCOM'unhıç- bırengelleme ilekarşılaşma- dan Irak'ta inceleme yapma- sının '"şart" olduğunu kay- detti "Bu konuda hiçbir pa- zarhk kabul edilemez. Genel Sekreter Kofî Annan'a bunu büdirdik" dedi. Sandy Ber- ger "dipkımasi ounazsa, as- keri çözüm olur" dedı. Berger "Türldye ve Suudi Arabistan bile ABD'yi desteklemiyor, üslerinin kullaıulması- na izin venniyor" şeklındekı bıryorumsal so- ruya karşılık "Söylediklerinize kaülmıyorum. Bu ülkeler, Saddam'ın bölgeye ve kendilerine yönelik tehdidini anlıyor. Bu ülkekrin dcsteği- ne sahip olacağtmız konusunda kuşkum yok" ifadesını kullandı. Amerikan dış polıtikasının belirleyici birkaç "kilit" isminden biri olan Berger "Askeri eyleme guişmemiz durumun- da, bu ülkelerin, bizimle işbirliği içinde olacak- lannamut]akgüvenimvar n dedi. Saddam'ın • Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Sandy Berger, Irak'a düzenlenecek bir askeri harekâtta Türkiye ve Suudi Arabistan'dan destek alacaklanndan emin olduklannı söyledi saldırgan bir diktatör olduğunu belirten Ber- ger "Bu diktatörün bölgeyi istikrarsızhğa sü- rüklemesine izin verilemez" diye konuştu. Sandy Berger, Kofi Annan'ın. Saddam'ı ikna edebilmesini umduklannı da kaydetti. Bush CNN'de Eski Başkan George Bush. CNN'e yaptığı açıklamada, Saddam'a karşı sert olunması ko- nusunda Başkan Clinton'ı desteklediğini ifa- de etti ve "Saddam, uluslararası kurallan \e imza attığı anlaşmaları ihlal etmiştir" dedi. Bush "Körfez Sava- şı'nda elinizde firsat varkcn neden Saddam'ın işini bitir- mediniz" sorusuna şöyle karşılık verdr "Uluslararası hukuk te- melinde bir misyon tanım- lanımşn. Misyon. Saddam'ı işbaşından uzaklaştırmak \a da Cumhuriyet Muhanz- İan'nı imha etmek degildi, Kuveyt'in işgaline son vermek idi. Bağdat'a girsekçokuluslu koatisyon hemendağılırdı. İn- giltere ve Kuveyt belki bizimle birlikte kalırdı. Suudiler ve diğer Körfez ülketeri de bir Arap ülkesinin işgalini onaylamazdı. Türkler, koalis- yonu terk ederdi. Suriye ve Hüsnü Mübarek de koalLs\ondan aynlırdı. Sonuçta biz. Arap toprağında işgalci bir güç olarak kalırdık. Madrid Banş Konferansı asla gerçekleştirile- mezdi. Evet Bağdat'a girerdik, ortalık da ce- henneme dönerdi. Ama, böigede isükrarsıdık ve sonuç da felaket olurdu." TtlRKIVENIN EN IVI OTOMOBIL DERCISI ABD eski başkanlarından Jimmy Carter 'Irak'a sakhrıkrsa 100 bin sivû ölebilir'Dış Haberler Servisi - ABD eski başkanlanndan Jimmy Carter, Irak'a yapılacak bir bombardımanın. yaklaşık 100 bın Iraklı sıvilin ölümüne neden olabileceğini açıkladı. CBS televizyonuna konuşan Carter, Saddam Hüseyin'i dik- tatör olarak tanımlayarak "Bombardıman. diktatörün znlmü altında ezflen masum Irak halkmın yaklaşık 100 bininin ya da daha fazlasının ölümüne neden olabilir" dedı. Bombardıma- nın karşıt bir etki doğurabıleceğını düşündüğünü de belirten Carter, Saddam Hüseyin'in Araplar ve Irak halkı arasında bir kahraman olabileceği kaygısını dile getirdi. Irak'ı bombalamanın yanlış bir adım olacağına belirten Carter, sabırlı olmak gerektiğini ifade etti. Öte yandan, 1991 yılındaki Körfez Savaşı sırasında krizin çözümü ıçın diplomatik girişimlerde bulunan, ancak bu giri- şimleri başanya ulaşmayan BM eski Genel Sekreteri Javier PerezdeCueüarikınci Körfez krizi için"banşçı çözüm" çağ- nsında bulundu. Peru'da yayın yapan Radioprogramas del Pe- ru adlı yerel bir radyo ıstasyonunda konuşan Perez de Cuel- lar, böigede gerçekJeşecek bir askeri harekâtın. uluslararası gü- venliğe ve banşa zarar verebileceğini söyledi. Eski Genel Sek- reter, Irak'a da uluslararası hukuka uyması ve kitle imha si- lahlannı incelemekle görevli BM denetçılennın çalışmalan- nı sürdürmesine izin vermesi çağnsında bulundu. .kaynağı. önem atfettiğini ifade etmiş, komşu ülkeler olarak böigede kalıcı istikrar ve huzurun tesisinde sorumluluklarunız bulunduğunu. Bu bakımdan üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğimizi söylemtştirr Sözcü Utkan, dün bir başka soru üzerine Dışişleri Bakanı tsmail Cem'in. bu ay sonunda Ürdün'e gideceğini bildirdi. Cem, Ürdün'den sonra diğer Ortadoğu ülkelerine de tur düzenleyecek. Azerbaycan Karabağ'da AGÎT'e ateş MOSKÖVA (AA) - Erme- ni işgalı altındaki Yukan Ka- r abağ'da incelemelerde bu- lunan Avrupa Güvenlik ve Işbirliği Teşkilatı (AGİT) he- yetine yönelik önceki ak- jamki saldınnın, Ermenistan arafindan geldiği bildirildi. Azerbaycan Savunma Ba- kanlığYndan yapılan açıkla- nada, önceki akşam Erme- nistan birliklerinin Yukan Karabağ'ın ışgal altındaki Hocavent bölgesinden Azer- baycan ordusunun birlikleri- ne otomatik ve ağır silahlar- la ateş açtıklan belirtilerek saldm sonucu böigede ateş- kes rejımiyle ilgili inceleme- lerde bulunan AGtT gözlem- cilerinm güvenliğini sağla- yan Azerbaycan birliğinin bir askerinin yaralandığı kaydedildi. Açıklamada. ya- ralanan askerin ateş bölge- sinden çıkanlması amacıyla Azeri birliklerinin karşı ateş açmak zorunda kaldıklan ifade edildi. * Rus Interfax ajansının dün akşamki haberinde, AGİT temsilcilerinin Kuropatkino kasabası yakınlannda kımli- ği belirsızkişilerin silahlı sal- dınsına uğradıklan bildiril- miş, silahlı saldında AGlT heyetine eşlik eden bir yetki- linin yaralandığı kaydedil- mişti. Ermenistan De\ let Başka- nı Levon Ter Petrosyan'ın 3 şubatta istifa etmesinden sonra Karabağ'da durum ye- nıden gerginleştı. Petros- yan'ın istifasıyla boşalan başkanlığa, Karabağ görüş- melerindekı sertlik yanlısı tutumuy la tanınan Başbakan Robert Koçaryan'ın vekalet etmesi. Karabağ'daki aşırı unsurlan cesaretlendınyor. Demirel Fransa yolcusu POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI ABD'den Türkiye'ye Yumuşak Mesajlar Almanya Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel, Frank- furter Allgemeine gazetesine hafta başında yaz- dığı yazıda Almanya'nın Türkiye'nin Avrupa Birli- ği'ne (AB) alınmasına karşı olmadığını öne sürerek Türkiye'nin Lüksemburg zirvesinin kararını yanlış yorumladığını belirtti. Lüksemburg zirvesinde AB'nin Türkiye'ye "aday ülke" olarak davrandığı- nı iddia eden Kinkel, Ankara'nın martta Londra'da toplanacak olan Avrupa Konferansı'na katılması- nı istedi. Ocak ayında Ankara'yı ziyaret eden Fransa Dı- şişleri Bakanı Hubert Vedrine de Lüksemburg zir- vesinin Türkiye için olumlu unsurtar taşıdığını söy- leyerekTürkiye'nin Avrupa Konferansı'na katılma- sını istemişti. Ne var ki Fransa ve Almanya dışişleri bakanlan, bu tür yumuşak açıklamalar yaparken Avrupa Bir- liği Dönem Başkanı Ingiltere'nin Dışişleri Bakanı Robin Cook ocak başında BBC'ye verdiği de- meçte "Türkiye'nin AB'ye tam üyelikiçin güveni- lir bir aday olmadığını" söylemişti. AB ülkelerinin önce kendi aralarında uyum sağ- layarak çelişkili açıklamalara son vermeleri gere- kiyor. Her kafadan bir ses çıkarsa Ankara'nın AB'nin yaklaşımlarını ciddiye alması olanağı kal- maz. • • • Türkiye, geçen yıl aralık ayında yapılan Lüksem- burg zirvesinden sonra haklı olarak Avrupa Kon- feransı'na katılmayacağını açıktadı. Çünkü Lük- semburg bildirisinde Türkiye'nin, AB'nin genişle- me süreci ile ilişkisi olmayan, içi boş Avrupa Kon- feransı'na katılması için bile bir dizi koşul öne sü- rülmüştü. Neydi bu koşullar? AB, Türkiye'nin Avrupa Konferansı'na katılabil- mesi için Lahey Adalet Divanı'nın yetkisini kabul etmesini, aynca Ankara'nın Kıbns'ın AB üyeliğine engel olmayacağını bir bildiri ile açıklamasını isti- yordu. Lüksemburg bildirisinde Türkiye açısından olumlu diye tanımlanabilecek tekyenilik ise AB'nin Türkiye'yi tam üyeliğe hazırlamak için "yakınlaş- ma stratejisi" başlatma kararıdır. Bu strateji kap- samında Türkiye'nin Yunanıstan'La Kıbns ve Ege sorunlannı çözmesi "azınlıklara saygı ve onları ko- ruma" ilkesine uyması istenmektedir. Önce Kıbns ve Ege anlaşmazlıklannda iki taraf olduğu halde AB, Yunanistan'a değinmeden çö- zümü sadece Türkiye'den beklemektedir. Yani açıkça Yunanistan'ın tarafını tutmaktadır. Aynca topluluk Türkiye'nin Kıbns'ın AB üyeliği- ni de engelleyemeyecegini bir yazılı bildiri ile açık- lamasını istemektedir. Yani AB, Kıbns Rum yöne- timi ile üyq|4k. rnüzakerelerini başlatma kararıyla yarattığı oldu bittiyi Türkiye'nin kabul etmesini is- temektedir. Üstelik AB'nin "Azınlıklara saygı ve onların ko- runması" gibi yeni bir koşul getirmesı biraz mide bulandırıcıdır. Çünkü Türkiye'de azınlıkların duru- mu Lozan Antlaşması ile belirlendiğıne göre, bu koşulun adresi bellıdir. • • • AB, liderleri Türkiye'yi oyalamadıklarını, ülkemi- zi gözden çıkarmadıklarını iddia ediyor. AB, Türkiye'ye karşı iyi niyetini göstermek isti- yorsa, önce Avrupa Konferansı'na katılmak için öne sürdüğü koşullan kaldırmalıdır. Bu koşullar kaldırılırsa, Türkiye de Avrupa Kon- feransı'na katılabilir. Bize göre katılmalı da. Çünkü Avrupa ile köprüleri atıp, tüm umutları ABD'ye bağlamanın Türkiye'nin yararına olacağı- na inanmıyoruz. Yaşanmakta olan Körfez Krizi tüm yumurtalan aynı sepete koymanın sakıncasını göstermiştir. Cecenistan Raduyev tutuklanacak GROZNt (AFP) - Çeçe- nıstan lideri Aslan Masha- dov ile Başbakan Şamil Ba- sayev, 9 şubat günü Gürcis- tan Devlet Başkanı Eduard Şevardnadze'ye yönelik sal- dınnın sorumluluğunu üst- lenen Salman Raduyev'ın tutuklanması için güç kul- lanmaya hazır olduklarını belirttiler. Mashadov ile Ba- sayev, eski bağımsızlık sa- nistan yönetiminın saygın- lığına gölge düşürdüğünü ve ülkenın dış ılişkilerıne büyük zarar verdiğini söyle- diler. Raduyev, Rus NTV tele- vizyonuna yaptığı açıkla- mada, Şevardnadze'nın ya- ra almadan kurtulduğu sal- dınyı kendisinın önderliğin- dekı Sınır Tanımayan Kurt- lar örgütünün gerçekleştir- MİŞEL PERLMAN' PARİS -Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın davetlisi olarak bugün Paris'e gidiyor. De- mirel'in Chirac ile yapaca- ğı görüşmede, ikili ilişkile- rin dışında. Irak krizi, Kaf- kaslar ve Balkanlar'daki ge- lişmelerle Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri gündeme gelecek. Demirel'in 2 gün süre- cek olan ziyareti, Türki- ye'den Fransa'ya 30 yıl ara- dan sonra gerçekleştirile- cek devlet başkanı düzeyin- deki ilk resmi temas olma özelliğini taşıyor. Son ola- rak 1967 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Su- nay, Fransa'yi resmi olarak ziyaret etmişti. Demirel'e, Devlet Bakanlan RıfatSer- daroğlu, Işın Çelebi ve Kül- tür Bakanı tstemihan Talay eşlik edecek. Chirac'ın Demirel ile • Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın davetlisi olan Demirerin ikili ilişkilerin yani sıra Avrupa Konferansı ile Irak, Kafkaslar ve Balkanlar'daki gelişmeleri ele alması bekleniyor yapacağı görüşmede. Tür- kiye'nin Ingiltere'de yapı- lacak A\rupa Konferan- sı'na katılması konusunu bir kez daha gündeme getir- mesi bekleniyor. Strateiik işbirügi Türkiye, Lüksemburg kararlan gözden geçirilme- dikçe, AB ile siyasi bir di- yaloğa girmeyeceğini ve Avrupa Konferansı *na ka- tılmayacağını açıklamıştı. Fransa ise, Türkiye'nin ka- tılmaması halinde Avrupa Konferansı'nın önemini yi- tireceği yolunda açıklama- lar yapmıştı. Resmi ziyaret sırasında. Dışişleri Bakanlan Müste- şarlan seviyesinde iki ülke arasında "stratejik işbirli- ği" yapılmasına ilişkin bir niyet bildirisinin imzalan- ması bekleniyor. Elysee Sarayı'nda Fran- sa Cumhurbaşkanı Chirac ile görüşecek olan Cum- hurbaşkanı Demirel, Fran- sa'nın Uluslararası Dış Po- litika Enstıtüsü'nde (IFRI), "2000'U >ıUarda Türkrye" konulu bir konferans vere- cek. Cumhurbaşkanı De- mirel, bu akşam. Chirac'ın onuruna vereceği yemeğe katılacak. Yann da Paris Belediye Başkanı Jean Tiberi tarafın- dan Belediye Sarayfnda onuruna düzenlenecek tö- rene katılacak olan Demi- rel, daha sonra Başbakan Lıonel Jospin'i kabul ede- cek. 19.691 otomobil dergisi okurunun büyük çoğunluğıma göre: Vectra, Türkiye'nin en iyi otomobili. Otohaber ve Autocar dergileri, okurları arasında ödüllü bir yanşma düzenledi. Yanşmaya gelen oylarla Türkiye'nin en iyi otomobili belirlendi. Sonuç; açık farkla Opel Vectra. Bizim için hiç şaşırtıcı değil. Vectra bir otomobiün hem güçlü, hem konforlu, hem ekonomik, hem de güvenli olabileceğini gösterdi. ABS, hidrolik direksiyon, kaza anında katlanabilir pedal sistemi, hava yastığı, ECOTEC motor gibi özellikleri yıllarca standart olarak sundu. Bu kadar da değil. Vectra, geçen yıl ıkıncı el piyasasında %100'ün üzerinde değer kazanarak aynı zamanda ne kadar iyi biı yatırım aracı olduğunu da kanıtladı. vaşçısı Raduyev'ın Çeçe- diğıni söylemişti. Cezayir'de katliam durmuyor Dış Haberler Senisi - Cezayir'in batısında önceki akşam 23 kişi katledildi. Güvenlik kuvvetleri yetkililerince yapılan kısa açıklamada, silahlı radikal islamcı militanlann Tlemcen kenti yakınlanndaki Sidi Cilali yöresinde 23 sivili katlettiği belirtildi. Açıklamada, saldırganlardan birinin güvenlik güçleri tarafından yakalandığı, diğerlerinın yakalanması için de böigede geniş çaplı operasyon başlatıldığı bildirildi. Bu arada radikal islamcı militanlara karşı başkent ve çevresinde son 3 günde düzenlenen askeri operasyonlarda 20 militanın öldüğü bildirildi. Ülkede 7 yıldan beri süregelen kanşıklığın ve katliamlann sona erebilmesi için geçen hafta Cezayir'e bir heyet gönderen Avrupa Parlamentosu, bu kez de Cezayirli yetkilileri Strasbourg'a • Ülkenin batısında 23 kişi öldürüldü. Güvenlik güçleri başkent ve çevresinde 20 şeriatçı militanı öldürdü. da\et etti. Cezayir'e giden 9 temsilciden oluşan Avrupa heyetinin başkanı Fransız Hıristi\an Demokrat Parti Milletvekili Andre Soulier, Avrupa Birliği tarafından Cezayir için hazırlanan planı daha etraflıca görüşmek için Cezayirli yetkilileri davet ettıklerinı söyledi. Soulier "CezavirK yetkililerle bir diri konuyu etraflıca görüşmek isthoruz. Bunlann arasında Cezayir'deki terör de buhınuyor, A\ rupa'daki terör de. Aynca uyuştunıcu ve silah kaçakçılığı ile insan haklan ihlaller de gündemimizin içinde" diye konuştu. Cezayir'de 1992 yılından ben hükümet ile radikal İslamcı militanlar arasında süregelen çatışmalan ve sivil halka yönelik şiddet olaylannda şimdiye kadar. gayriresmi verilere göre 70 bin civannda kişi can \erdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle