Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 1998 SAU OLAYLAR VE GORUŞLER Miras ve Ozelleştirme Prof. Dr. METÎN SÖZEN D oğal vekûlturell^alıtını (mı- rasını) acımasızca tûketetı bır ulkede yaşıyoruz Her sabah uyandığımızda go- ğun rengı olduğundan ko- yu gozukuyor Onümuze konan suyun nıtelığıru bılmıyoTUZ Bu ul- kebızebırakılmamış gıbı, toprağının altın- da ve ustûnde uygarlık adına ne uretılmış- se, "geteeek kuşaklara kalmasın* dıye so- luk kesıcı bır hızla tuketmeye çahşıyoruz Sonra tüm buyanhşlann yaratıldığı ortam- lann bıreyı olarak, "siyasetiııldrlenınesine'', "dünyanın bia dtşlamasma" şaşınp kalıyo- ruz Oysa kureselleşen dunyada, "bireyegös- tereceğiıniz özene", "bilime ve eğitime ka- zandıracağımız mneye" dayalı bır değer- lendırme, gundem oluşturmaktadır Tum bunlan yıllarca erteleyıp alnndan kalkıla- maz boyutta sorun >arattıktan sonra bızle- nn "her şeyiçözümsüz" sanmamız, "Cum- huriyetin 75. yıhm" kutlamaya hazırlanan ulkemız ıçm oldukça duşundürucu Ayn- ca bu, "başardığı köklü değişimleri ve M- rikimleri'* kotuharcadıgımızın dasomut ışa- retı ÇEKUL Vakfı Başkanı Bunun açık bır başka gostergesı, yıllar- dır tartıştıgımız, dengesız ve duzeysız so- nuçlandırmaya çalıştığımız "özeUeştirme" olgusudur Benı şu anda "ekonondk" ve "etik'' boyutlan kadar ılgılendıren, bu sü- reçte "doğal ve kühürel mirasın" payına neyın duşeceğını olçebılmektır Çunku bu konularla doğrudan ılgılı hemen hemen tum bakanlıklar, bazı temel sorumlulukla- nnı unutarak, buyuk bır yanş ıçınde "eDe- rinde ne varsa gözden çdtararak" rahat ve sorunsuz bır yönetıme kavuşmayı ozle- mektedırler Sûreklı değıştırmeye uğraştığımız, sıvıl- ler olarak bır turlu yenıden sağhklı düzen- leyemedığımız yûrürluktekı anayasamız bıle,bu gınşımlen önleyıcı "kaımıyaran- m" unutmayan maddelerle dolu olmasına karşın, "hukuk dışı gûndem" yaşamımızı smırlandırmakta, yanhşa gelecek oluştur- maktadır Bu akıldışı sureçte oncelıkle "âoğal" ve "küftûreT' varlıklann devlet elıyle gozden çıkanlma eğıhmlertnıngıttıkçe artması dık- kat çekıcıdır Çevre sorunlannm yukunün artık taşınamaz oluşunun baskısı altında ezılırken, kımhğımızı açıklamaya zemın oluşturan kültürel varlıklanmıza en çok ge- reksınım duyduğumuz gunlen yaşarken, böylesı bır ortamın yanlışlannı hızlandır- mak tum "yurtseverleri''çıleden çıkarmak- tadır Gazetelen açüğımızda, bır sayfada Kaz- dağı'nın elden gıdışıyle, öbûr sayfada ts- tanbul'utı korumaya alınmış alanlannın Turizme" açılmasıyla karşılaşmak, butun bunlan onlemeye çahşırken bakanlıklar arasında donup dolasan paslaşmalar sıra- sında her şeyın bıüp tukenmesı, değışme umutlarmı sarsmaktadır tsterıstemezbu du- rum, "ülkeninsahibikim" sorusuna surek- lı cevap aramayla gün dolduran bır toplu- mu karşımıza çıkarmaktadır 23 Ocak 1998 tanhlı Cumhum'et gaze- tesınde "Devlet üniversiteterine bina yok" başlıklı habeTbırbakıma değınmek ıstedık- lenmıze açıklık getırmektedır Mımar Sı- nan Umversıtesı'nın, "onarmak ve değer- leiKÜrmek" üzere kendılenne devnnı bek- ledıklen ozgûn ozellıklerle yuklu bazı ya- pılann buyuk bır savrukluk ıçınde "ilkeâz dağrtümasına* gosterdığı tepkı ıse Sıvıl Toplum Orgütlennın aralıksız yaşadığs du- rumu bır anlamda somutluyor Daha 1984 yılında YıldıaŞale'de bu konularla ılgılı olarak yapılan bır ulusal toplantıda, Orta- koy-Karaköy arasının. Istanbul'un, dunya kültürunûn özenle korunan odak noktası olması ıçın bır dızı karar ahnmıştı Eğıtım kurumlannın varlığını güçlendırecek. bu bolgedekı kulturel mırasla buluşmalannı sağlayacak bır anlayışın egernen olmasıyo- lunda ortak çabalar başlatılmıştı Mımar Sınan Unıversıtesı, lstanbul Teknık Unı- versıtesı ve Yıldız Teknık Unıversıtesı'nın anlamlı bır genış çerçevede buluşmasını da ıçeren gınşımlerie, devletın yonetıldığı, yonetenlenn ıçınde yaşadığı Dolmabahçe, Yıldız ve Çırağan saraylan da, genış yeşıl çevrelerı, güçlu kımhklenyle bu butûnleş- menın ağırlık noktalan olacaktı Salıpaza- n antrepolan bıle, bu düşuncelenn ışığın- da "eğrtim ve kiiltür agırhkb" yenı ışlev- lerle zaman ıçınde kımlık değıştırecektı Bırbınnı ıdeyen kararlar doğrultusun- da, saraylar hızla halkımıza ve dunya kül- turune anlamlı katkıdabulunmayabaşladı- lar Çokgeçmedenuluslararasıorgutlerta- rafindan da odullendınldıler Beşıktaş Be- ledıyesı de, Beşıktaş ıskelesı ve yakm çev- resını bu ılkelere uygun olarak yenıden du- zenleyebılmek ıçın bır yanşma açtı Bu süreçte, Istanbul'un nıtelıklennı he- nuz tumuyle yıtırmemış parçalannı gelece- ğe aktarmaya, tepeden ınme kararlarla do- nulemez yanlışlara düşulmemesını sağla- maya ozen gostenldı Boğazıçı kulturunu yaşatmayı amaçlayan tüm bu olumlu ça- balar, "Mrbirini izieyen oteDer", "turizm böJgea" kararlanyla delınmeye çahşıldı Buradakı yapılara, tanhsel nıtelıklenne uy- gun ışle\ vererek eğıtırmn yaratıcı ortamı- na katmak ıçın çalışma \apan ünı\ersıte- lenn çabalan ıse şımdı "ozeDeştirme" \e dığer nedenlerle beklenmeyen bıçımde so- nuçlara ulaştı Kısacası devletın unıversı- telen, devletm \arhgmdan, bu kahcı zen- gınlıkten yararlanamadı Önunu gören, geleceğını kımlıklı geçır- mek ısteyen toplumlar. eğitımlennı kultu- rel kımlığın ıçınden geçırerek bovutlanır- lar, anlamlı bır genışhğe ulaşırlar Kuşku- suz bu, neyı, nerede. ne nıtelıkte hangı zengınlıkte \e boyutta yaşama geçıreceğı- m tasarlayabılen toplumlann gunderrudır Önune gelen her toprak parçasını, her ye- şılı betonlaşmay a açarsan, doğru değerlen- dırmeyı bekleyen yapılan sağhklı bır eğı- tım ortamı ıçın çok gorursen. Boğazıçı gı- bı ozgun bır kımhğı eğıtım \e kultur agır- lıklı bır geleceğe taşıyamazsan. her sabah "Neoiacakbuhaümiz" sorusuyla uyanma- yı geleneğe dönuşturursun Eğıtıme, kûltüre oncelık tanımayarak do- ğayı, kûlturel varlıklan sağhklı değerlen- dırmeyentoplumlann 21 yüzyıldakımhk- lennı açıklamakta, gundem oluşturmakta zorluk çekeceklen açık Üstelıkbusonuç, uygarhklar ulkesı, sayısız 'flkTer" ülkesı Turkıye ıçın olduğu kadar dunya ıçın de duşundurücu Dunya kentı tstanbul adına ıse sonun başlangıcı PENCERE Anglosakson Ittifakı?.. Ibrahim Çamlı telefon ettı. Gulerek - Anglosaksonlann ıttifakı, dedı, Amenka, In- gıltere, şımdı de Avustralya .. Ekledım - Yenı Zelanda eksık Bırıncı Dunya Savaşı'nda, Çanakkale çıkarma- sına ingıltere'nın gudumunde katılan Avustralya veYenı ZelandaaskeriennekısacaANZAK'larde- nıyordu. Donüp dolaşıp aynı yere mı gelıyoruz? Ortadoğu'yu Anglosaksonlar ellerınden bırak- mak ıstemıyortar Neden? Nedenı tek sozcuk: PetrolL Savaş, petrol yuzünden çıkacak! Yok Sad- dam'ın dıktasıymış, yok hardal gazıymış, yok bıl- mem ne fuzelenymış, butun bunlar aklı başında bır adamın ınanacağı şeyler değıi... • Arkosı 17. Sayfada Türkiye'nin fotoğrafı Akbank bu fotoğrafa sığmıyor Onurlu bir geçmiş, upuzun bir gelecek... Akbank, "Bu topraklardan aldığını bu topraklann insanlanna vermek" ilkesiyle çalışır. Akbank'ın her başarısıınn arkasında Türkiye vardır. İstikrarh, kararlı, her adımını risksiz atan sağlam bankacılık anlayışı, buyük sermayesi, güçlü özkaynaklan, birbirinden çağdaş hizmetleriyle Türkiye'nin bankası Akbank'tır. Akbank için sadece ulusal başarılar yetmez. O, uluslararası başarılara da imza atar. A k b a n k ' ı g ü v e n l e 5 0 y a ş ı n a t a ş ı y a n T ü r k i y e ' y e t e ş e k k ü r l e r AKBANK G ü v e n i n i z i n E s e r i