23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 ŞUBAT1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tüpkiye hakkındaki davaya ret • WASHESGTON (AA) - Rum kökenii 3 Amerikah, Takey Crist, Eugene Rossides ve Daniel Rossides tarafından 3 yıl önce Türkiye aleyhine açılan dava rededildi. Davacılar, Türkiye Cumhuriyeti'nin. Kuzey Kıbns'taki kişisel mallannı "adayı işgal yoluyla el koyarak gasp ettiği" iddiasıyla ortaya çıkmışlardı. Yargıç Royce Lamberth. adadaki durum nedeniyle bir Amerikan mahkemesine başvurulamayacağı ve ABD mahkemesi olarak bu konuda bir yargıya varmaya yetkilerinin bulunmadığına kararverdi. Lamberth'in karannın. bundan sonra açılabilecek benzer davalar açısından. Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC için mükemme! bir emsal oluşturduğu belirtildi. Maliyenin RP kararı • ANKARA (UBA)- Anayasa Mahkemesi'nin RP'yi kapatma karanndan sonra, RP'nın mallanna el koymak ıçin hazırlıklara başlayan Maliye Bakanlığı, harekete geçmek için gerekçeli karann Resmi Gazete'de yayımlanmasma kadar beklenme karan aldı. Maliye Bakanlığı yetkılileri. RP'nin mallanna el konulması konusunda tüm hazırlıklan tamamladıklannı; kapatılan RP'nin elektrik ve su borçlannın da Hazine tarafından ödenceğini bildirdiler. Başkomiser yangında öldü • İstanbul Haber Servisi - Seyrantepe Seringül Siteleri M Blok'ta oturan emekli başkomiser Turan Yılmaz, (52) daıresinde çıkan yangın sırasında dumandan boğularak öldü. Olaya müdahale eden ıtfaiye ekipleri, yangının emekli başkomiserin yanan sigarayla uyuması üzerine çıkmış olabileceği bildirdi. Trafîk kazası: 6ölü • İstanbul Haber Servisi - Bayrampaşa E-80 Karayolu Sağmalcılar Viyadükü'nde lastiğı patlayan Haydar Gökçe yönetimindeki kamyonetin bariyerlere çarparak takla atması sonucu 6 kişi öldü. 3 kişi yaralandı. Kazada Sinan Karakuş(25) ve eşi Zeynep Karakuş ile Rıfat Sağıroğlu ve eşi Ayşe Sağıroğlu olay yerinde ölürken yaralanan Ayşe Gökçe(31). Erdinç Karaca(2)ve Ayşe Sağıroğlu VakıfGureba Hastanesi'nde, lpek Sağıroğlu (3) Ömür Hastanesı'nde. Pınar Sağıroğlu( l) da Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Pınar ve lpek Sağıroğlu hastanede yapılan tüm müdahalelere karşın kurtanlamazken kazayı yara alamadan atlatan sürücü Gökçe gözaltına alındı. Huzur operasyonu • İstanbul Haber Servisi - tstanbul Emnıyet Müdürü Hasan Özdemir yönetıminde Istanbul'daki tüm polislerin katılımıyla önceki gece yapılan huzur operasyonu çerçevesinde 91 'i yabancı uyruklu 252 kişi gözaltına alındı. Polisin yurtta$lann rahat ve huzurlu bir bayram geçirmesi amacıyla yaptığı uygulamalar sırasında 22 araç trafikten men edildi. Memura sendika hakkı • ANKARA (AA)- Kamu çalışanlannın sendika kurabilmelerine imkân tanıyan yasa tasansı. 4 Şubat Çarşamba günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ele alınacak. Kamu görevlilerinin ortak ekonomik. sosyal. kültürel ve mesleki hak ve menfaatlannın korunması, geliştirilmesi amacıyla sendika kurmalannı öngören tasanya göre. sendikalar belirlenen hizmet kollannda önceden izin alınmaksızm serbestçe kurulabilecek. Susurluk raporunda adı geçen Yaprak ve Hidayet aileleri uyuşturucu nedeniyle çatışıyor Kavganın nedeııi Captagon BEKİR ŞAHÎN AHMET BARUTÇU GAZİANTEP / KİLİS - Susur- luk raporunda adı "fevkalade güç- iü bir çete reisi" olarak geçen ve halen cinayete azmettırmek su- çundan Nizip Cezaevfnde bulu- nan MehmetAli Yaprak ıle uyuş- turucu ticaretı ıle uğraştığı ıleri sürülen Hidayet Turizm sahibi Cemil Hidayet'in arasını ''Capta- gon" açtı. Yaprak'ınkaçınlmasın- da Captagon ilacının formülünü ele geçırmek ısteyen Hidayet'in rolü olduğu ileri sürülüyor. Susurluk raporunda Mehmet Ağar'a 500 milyar lira aktardığı, Özel Harekât Dairesi Başkanı fb- rahim ŞahiıTe de 100 milyar lira rüşvet verdiği öne sürülen Meh- met Alı Yaprakın Sunye ve Su- udi Arabistan bağlantılı uyuşturu- cu tıcaretınden geçindiği belirti- liyor. Gaziantep'in Oğuzelı ilçe- si doğumlu Yaprak'ın kımyevı madde, otomotiv. bılgısayar ve yayıncılık gibı alanlarda yaptığı işlerin asıl amacının ise uyuşturu- cu ticaretini gizlemek olduğuna dikkat çekiliyor. Gaziantep"te ye- rel yayın yapan Yaprak TV'nın de sahibi olan Yaprak, ilk kez. kaçı- nlmasıyla gündeme gelmişti. Yaprak'ın. seçımlerden önce Ağar ve Şahin'e verdığı paradan haberdar olan Abdullah ÇanYnm adamlan Ercan Ersoy ve Avhan adlı polis memurlannca kaçınla- rak Siverek'e götürüldüğü bilini- Maliye Çetenin vaHıklanna araştırma ANKARA (UBA) - Baş- bakan MesutYılmaz'ıntali- matı üzenne harekete geçen Maliye Bakanlığı \e Hazine Müsteşarlığı, Susurluk ra- porundaki para bağlantıla- nnı araştırmava başladı. Maliye Bakanlığı. Susur- luk raporunda adı geçen çe- te mensuplannın malvarlık- lannı araştınrken, kara para ile mücadele kapsamında kurulan Malı Suçlar Araş- tırma Kurulu'nun da rapor- daki uyuşturucu bağlantıla- nnı araştırmaya başladığı bildırildi. Maliye uzmanla- nnın. raporda adı geçen kı- şilenn 1993-1996 yıllan arasındaki mal varlıklann- daki artışlan ıncelemeye al- dıklan belirtildi. Yetkililer. olayın çok bo- yutlu olduğunu belırterek. çete mensuplannın para iliş- kilerinı saptamak için daha çok kişilerin servetlerindeki artışlann kendılerine yarar- lı olacağını söylediler. Yet- kililer, bu kapsamda şahıs- lann ve yakınlannın yurtı- çinden çok, yurtdışında edindikleri malvarlıklannın araştınlacağını vurguladı- lar. Hazine Müsteşarlı- ğı'nın ıse Başbakan Mesut Yümazın talimatmdan son- ra, raporda adı geçen kamu bankalannın söz konusu dö- nemde verdikleri kredilerı incelemeye aldlğı belirtildi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Ustamdı, ağabeyimdi... Ne çok kum saati çizerdi... yor. Rapora göre "Yaprak'ın ka- çınlmasının ardında Hidayetier var." Çath'nın Yaprak'tan serbest bırakılma karşılıği 1-2, Hidayet- ler'den de 10 milyon mark aldığı öne sürülüyor. Kaçınlmasından 20 gün sonra serbest bırakılan Yaprak ile Hidayet Turizm sahibi olan ve "Hacı" lakabı ile tanınan Cemil Hidayet'in arasındaki asıl kavganın ise uyuşturucu ti- caretinden aldıklan paydan kaynaklandığı rapora yan- sıyor. Rapora göre, "Hida- yet, Yaprak'taki Captagon formülünün peşindeydL" Hakkında bazı gerçekle- ri açıkladığı gerekçesiyle eski avukatı Burhan Veli Tonın'un öldürülmesine azmettirmek suçundan 5 yıl ağır hapis cezasına çarptı- nlan Yaprak, can güvenliği gerekçesiyle bir süre önce Gaziantep'ten Nizip Ceza- evi'nesevk edildi. Hidayet'in hızlı çüoşı Yaprak'ın kaçınlması olayına kanşan Hidayet ai- lesinın adı Susurluk rapo- runda duyuldu. Ailenin uyuşturucu ticaretinden geçindiği. 5 kardeşten Ra- şim Hidayet'in de uyuştu- rucu nedeniyle cezaevin- de bulunduğu ileri sürülü- yor. Aslen Kilisli olan Hida- yet ailesinin daha önce Çerçili köyünde kaçakçı- lık yaptığı biliniyor. Geçen aylarda Çerçi- li "de arama yapan emniyet güçleri çok sayıda otoma- tik tüfek ve özel mermiler bulmuş, ancak tüm silahla- nn ruhsatlı olması nede- niyle herhangi bir şey ya- pılamamıştı. Çerçili'deki evlerinin al- tında çeşitli dehlizler, tü- neller bulunan Hidayet ai- lesi İstanbul, Gaziantep ve Mersin'e de yayılan bir ti- cari işletme ağına sahip. Ailenin Kilis, Gaziantep ve İstanbul'da birçok pet- rol istasyonu, Mersin'de taşımacılık, tekstil ve Iz- mir Çeşme'de de Altın Yunusadlı oteli bulunuyor. Meclis Başkanı'ndan genel kurul yolsuzluğuna adı kanşan bürokratlarla ilgili eleştirilere tepki Çetin: Kimse belgeleri yok edemez Hikmet Çetin, genel kurul salonunundaki eksiklikle- rin Emlak Konut tarafından saptanacağıru söyledi. ANKARA (ANKA)- TBMM Genel Kurulu'nun salonunda yapılan yenıleme inşaatı sırasında yolsuzluğu adı kanşan bürokratlan görevden almak yerine danışmanlığa getırdiği için eleştirilerin odağı haline gelen TBMM Başkanı Hikmet Çetin eleştırileri sert bır dılle yanıtlayarak bu eleştirilerin bilgisizlikten kaynaklandığını söyledi. Çetin. inşaatı eksik olduğu için teslim almadıklannı bıldırerek her gün için 10 bin dolarlık tazminatı firmanın alacağmdan keseceklennı açıkladı. TBMM Başkanı Hikmet Çetin. sözleşmeye göre genel kurul salonunun Meclis adına Emlak Konut tarafından teslim alınacağını ve eksikliklerin de Emlak Konut tarafından saptanacağını bildirerek "Ancak ben bu aşamada Meclis'in de\ reye girmesini istedim. Arkadaşlar bir inceleme yaptılar. Yüzde 5'ten daha az eksik olduğunda tazminat ödeme durumu • Hikmet Çetin, Meclis yolsuzluğuna adı kanşan bürokratlan görevden almayarak danışman yapması nedeniyle yapılan eleştirilerin bilgisizlikten kaynaklandığını söyledi. Görevde bulunan bürokratlann yolsuzlukla ilgili belgeleri yok edebileceği yönündeki iddialan da haksız bulan Çetin, "Bunlann hepsi devletin kayıtlannda, belli defterlerde kayıtlan bulanan belgeler. Nasıl belge kaçınrlar" dedi. olmayacaktı. Ama eksiklik yüzde 1 de olsa bu genel kurulun işlevini yerine getirmesini engelleyecek bir eksiklik olduğu için tazminatı devreye soktuk" dedi Bu durumu Emlak Konut'a bıldirdıklerini söyleyen TBMM Başkanı Çetin, genel kurulun işlevini yenne getirecek hale getinlınceye kadar geçecek süre için geçerli olacak toplam tazminatı firmanın alacağından keseceklerini söyledi. Çetin, "Bize bir istihkak daha gelecek. Biz de 15 Ocak'tan geçerli olmak üzere gecikme tazminatinı buradan kestikten sonra ödeme yapacagız" diye konuştu. Genel kurul yolsuzluğuna adı kanşan bürokratlan görev den almayarak danışman yapması nedeniyle yapılan eleştırileri haksız bulan ve bunlann bilgisizlikten kaynaklandığını vurgulayan Çetin şunlan söyledi: "Başbakan'ın yüzlerce danışmanı var. Çoğunun >üzünü bile görmez. Bu adamlan aktif görevden aldım pasif göreve getirdim. Başdanışman yapmışım, bunlara danışıyormuşum. Bunlar cehalct örünü sözler. Belli bir memuriyeti olan insanı nasıl görevden ahrsınız. Ben genel sekreteri, daha göreve gelir gelmez bu görevden aldım." Görevde bulunan bürokratlann yolsuzlukla ilgili belgeleri yok edebileceği yönündeki eleştirileri de haksız bulan Çetin şöyle konuştu: "Bu belgeler koyun kuzu mu kolayca kaçırılacak? Nasıl belge kaçınrlar? Bunlar hepsi devletin kayıtlannda, belli defterlerde kayıtlan bulunan belgeler. Araştırma komisyonu zaten geniş çaplı bir araştırma yapacak. Bunlann hepsini ortaya çıkanr zaten." IRMIKI AYDIN ENGİN Kendinizden pay biçin. Işi- nize her gün keyifle mi gidi- yor, işe her gün keyifle mi başlıyorsunuz? Kaytarmak için bahane aradığınız, hayta gezmeyi özlediğiniz, düşlerin buğulu akışına kendinizi bı- rakıvermeye can attığınız günleri, anları anımsayın. Bıliyorum, bu yazıyı yaz- mam için bana para veriyor- lar. Ne olursa olsun, tiyatroda perde açılır, gazete de çıkar. Demek ki bu yazı yazılacak. Ister okuduğun bir şiir kitabı gecenin yarısını çalmış olsun; ister pek sevdiğın bir arkada- şının yenı çıkmış kitabı, ge- cenin öteki yarısını gasp et- miş olsun. Yani okuduğunuz "yazı"f\- lan değıl. Olsa olsa, seve is- teye çaldırılmış, tutsak veril- miş bir gecede, el ahşkanlığı ile bilgisayarın tuşlarında par- mak dolandırmak ya da bit- mekte olan gecenin iki hırsı- zı ile çalakalem bir sohbet... llki bir... Biröykü (yok hayır), bir anı (yok, o da değil), bir iz- Gecemin îki Hırsızı lenim (bu da uymuyor), bir anlatı (ne demekse) kitabı: "100'lük Ülkeden Mektup- lar." Feride Çiçekoğlu nun dördüncü ve sonuncu kitabı. Günlerdir, karımın bitirmesi- nı. sıranın banagelmesinı ar- sız kediler gibi beklediğim ki- tap. Yanılsam şaşardım. Bekle- diklerim herparagraftatırma- narak gerçekleşti. Yok, yok dil özeninden. Türkçenin kıv- rak kullanımından söz etmi- yorum. Keza ancak profes- yonel yazıcıların becerebile- ceği "acemice olmayan iç- tenlık" de değil gecemi ça- lan. Kitabın ilk satırlarında ken- dıme rastladım, kitabın sonu- na dek de kendimle dolaş- tım. hesaplaştım, dalga geç- tım, gülüştüm, cigara içtim, kederlendim, öfkelendim. Feride Çiçekoğlu elimden tuttu kendi yaşam izleğinde, benı benle buluşturup gezin- tiye çıkardı. Askeri hapishanelerin ka- ranlığını ve o karanlıklarda üretilen küçücük sevinçlerin kısık sesli gülücüklerıni bir kez daha anımsayarak... Hep eğreti yaşanılan uzak ülkelerde, aramadan buldu- ğun, beklemeden rastlaştık- larının hep Akdeniz mavisı, Akdeniz haylazlığı, Akdeniz kahkahası, Akdeniz öfkesi oluşuna bir kez daha şaşa- rak... Uğruna bir yaşam adanmış ülkülerin yenilgisinden sonra, sanki yeniden ve en baştan başlamak istercesine "Ütop- ya" üstüne kafa yoruşumuz- la ve Thomas More'un çatal dilli ısırgan zekâsıyla avunu- şumuzla... Tek itirazım Ütopya sözcü- ğü. Feride Çiçekoğlu "Olma- yan Yer" diye çevirmiş. Ben "Hiçbir Yer"\ yeğlerdim. • • • Gecemin kalanını, ki sabah ezanı okundu bile, Seval Esaslı çaldı. Hile yok. Tanımıyorum. Ga- zetedeki posta kutumdan çı- kan bir şiir kitabı. Gazetecile- re çok kitap gelir. Hele ben- cileyin "yazar"dan sayılanla- ra pek pek çok. Bir insan günde kaç sayfa okuyabılır ki? O yüzden evde bir köşe- de kalıvermiş bir şiir kitabı: Kışkırtıcı Çekirdek. Beni sarıp sarmalayan, ki- tabın arka kapağındakı sunuş yazısına benzer cümleler ol- du. Göz atarken kalakaldım, kitabı bitirmeden de bıraka- madım: "... Ne acılara ne de kahra- manlık ve ölümün 'edebiya- tının' yapılmasına alışabildim. Ölenler de, kahramanlar da her zaman çıktı, çıkacak. A- ma çığırtkanlararasından de- ğil. Hayatı güzel kılmaya ça- lışınken ölmek başka, ölüm- severlik başka. Ne uğruna olursa olsun savaşmak baş- ka, savaş satıcılığı başka. öl- dürülmüş çocuğunun ardın- da dimdik durmak başka, ona kutsal kurban gözüyle bakmak başka..." Hayır, şimdi de şiirlerden dizeler seçip buraya aktara- cak filan değilim. Zaten bu satırlar okuyucuyla bir şeyler bölüşmek için filan da yazıl- mıyor. Hatta yazı burada bi- tebılir. Gazetenin 5. sayfasın- da doldurmam gereken ala- nı hemen hemen doldurdum. Artık yeniden şiirle buluşa- bilirim. Kışkırtıcı Çekirdek'in ıçinde bir kez daha gezintiye çıkabilirim. Yani şimdi artık yazı yazmak filan değil, şiir okumak istiyorum. Beni hoş görün, bugünkü haylazlığımdan dolayı gazete yönetimine şikâyet filan da etmeyin. Hatta... Hatta evdeki kitaplarınızı bir kanştınn. Gözünüzün tut- tuğu bir şiir kitabını çekin alın raftan. Siz, sizin evde, ben benimkinde şiir okuyalım. Göreceksiniz iyi olacak... POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 'Bulutlar Sevîşiyor../ Kış güneşi ısıtıyor yüreklerimizi. buz kesen yüz- lerimiz durgun ırmaklarla buharlaşıyor... Bir pazar sabahında yitip giden sevdalarımız, o kahredici yalnızlıklar mevsimlerin içine düşüyor... Sen yoksun!.. Sen belki çok uzaklarda, çiçekler ormanında tek başına türkümüzü söylüyorsun. Ağlıyorsun hiç farkında olmadan, gümüş renkli bir hüznün bahçelerinde... Metin Cengiz yürekte buluşmanın gizli fırtınası- nı anlatırken sanki bulutlar sevişiyor. mevsimler bir göçebe düşünün yol bitiminin sonunda buluşuyor... Bense gözlerim yaş içinde, yüzüne bakıyorum Tagore'un evrene uzanmış ezgisini dinlerken... Sen vanp gittiğinde ırmaklara, güzel bir geceydi. Yine gece şimdi, yine ay karanlık. Yine yıldızlar yıl- dızlarlaağızağıza... Sen vanp gittiğinde yinelenen bir ilkyazdı... Ağaçlar çiçeğe vumnuşlardı ne güzel! Goncalar tohum vermişti... O fotoğrafla uyuyorum geceleri, o fotoğrafla uya- nıyorum soğuk sabahlarda... Yüreğim uçan bir kuş gibi yüceliyor... Türkümü ben çağınyorum, sen hoşnutsun... Yüreğim kanatlanıyorsa eğer senin sevdandır, bilmelisin. Öğrenmelisin güvercinler uçuşurken gökyüzüne, sana gelmek zamanıdır... Senin olsun bunca geçtiğim yollar, bu gözyaşla- n, düşlerimi yok eden geceleri... Şimdilerde Metin'in şiiriyle avunuyorum, coşku- yu onunla buluyorum: "Görûş saati: konuştukça büyüyor ırmaklar Körfezler büyüyor, denizin bilezikli kızları Kuşlar uçmuyor sanki, göğün sırsız aynalan Açılıyor derken kilitleri ıssız ovalann Ve yaklaştıkça ayrılık zaman Dökülüyor bir bir göğün yaprakları" • • • Kan değil, adın fışkınr yırtık dudaklanndan... Vladimir Mayakovski'nin bir Moskova akşamın- dan seslenişıdir, bizi eski tarihlere götüren... Ne en korkunç dövüşlerin ne de kan tüten yara- lann en derinidir sevdanın adresini bildiren... Dumanlar içinde mavi olmayı unutan gökyüzü, şimdi sen neredesin? Ey gökyüzü beni dinle: Hayat fırtınalannın dalgalannı gene de ben mü- hürlerim; ben çizerim gri renkli gözlerin resmini; ür- kek genç kızlann hüznünü, sevincini... Ellerim kelepçelidirevet, ama evrenin tahtıdırye- rim... Bak kış güneşi tepemizde, yüreklerimiz sıcak, durgun ırmaklar akıyor buz kesen yüzlerimizden... Son aşkıdır bu, gökyüzünün!... Son aşkımızdır kasatura uçlan gibi sivri günlerde yaşadığımız!... Dalgın ve hüzünlüyüz... Son köprüden geçerken seyrettiğimiz yamaçlar bizim türkümüzü söyleyecek... Dudaklanmızın ucunda Goethe'nın Gretchen'i olacak... Juana De Ibarbaurou'nun yağmur attında rüz- gân dinlenecek: "Tedirginliğime kızma, gülüşlerime, Şarkılar söylememden yakınma, n'olur. Bir gün gelecek, durulacağım, Ellerimi göğsümün üstüne koyacaklar. Gözlerim kapalı, kulağım sağır, Durulacak bir zamanlar yanşan ayaklarım, Duru gülüşümün camları kınlacak Kapalı dudaklarımın çatlaklannda." ••• Bir ölüm haberiyle sarsılıyor yüreğimiz: Ali Ul- vi'yi yitirdik... Kış güneşi o eski pembe konağın üzerinde kah- verengi gölgeleri çoğaltıyor. Uçsuz bucaksız mavi- liğine denizlerin, kuşlann özgürlüğünü koyuyor... Yanm kalmış sevdalarla oyalanıyoruz mevsimle- ri geridebırakarak... Ankara'dan eski bir dostun sesini duyuyorum o sırada... Kurthan Fişek diyor ki: "Başımız sağ olsun!.." Ağlamak neye yarar şu gümüş renkli hüznün kış bahçelerinde... Tıpkı Nihat Behram'ın seslenişi gibidir 'Hesap- sız Duygular', uzun uzun ağlamak için güdülen has- ret... Bil ki, üzgün bırakıp aynlırken caddeler, kaldırtm taşlanyla örtülmüş uçurumlardır... Sanki bulutlar sevişiyor, sanki yeni ölümlerin için- den çıkanyoruz aşklan... Sanki gecelen yüreklerimize taşıyor, hüznün pen- ceresinden yeni aynlıklan, yalnızlıklan sil baştan ye- niden yaşıyoruz... Belki de yaşadığımızı sanıyoruz!... E. Posta: Hikmet.Cetinkaya (a raksnet.com Faks numaramız: 0212/513 90 98 çete her yerde Denizden çıkan asitte korucu-özeltim iüşkisi AKIN BODUR İSKENDERUN - Ha- tay"ın Dörtyol ilçesinde denize varillgf içerisinde bırakılan 12.8 ton asetik asitte uyuşturucu üretici- lerinin yani sıra korucu ve özel tim ılışkısinın de bulunduğu ileri sürüldü. ÖDP Hatay İl Başkanı Bülent Akbay. Iskende- run yöresının Uyuşturu- cu Jeopolıtık Gözleme- vi'nin Eylül 1997 Rapo- ru'nda "uyuşturucu iire- tim merkezi" olarak geç- mesine karşın resmı yet- kililerin hiçbiraçıklama- da bulunmadığına dikkat çekti. Doğu ve Güneydo- ğu'da birçok korucu ve özel tim mensubunun karanlık ilişkilere kanştı- ğının anlaşıldığını belir- ten ÖDP Hatay tl Başka- nı Bülent Akbay, 256 va- ril içerisinde Hatay sahil- lenne bırakılan asetik a- sıt olayında da bu iki gru- bun parmağının olabile- ceğini öne sürdü. tsken- derun. Arsuz, Saman- dağ, Dörtyol ve Erzin yö- resındekı özellıkle dağ köylerinde korucu ve özel timin bulunduğuna dikkat çeken Akbay şun- lan söyledi: "Korucu ve özel timle- rin faaliyet sürelerinin Abdullah Çath'nın Ha- ta> 'a geldiği yıllara rast- laması dikkat çekici bir noktadır. Biz bu bölgede adı geçen görevlilerin uyuşturucu trafiğine ka- nşrığını iddia etmhoruz ama, başta İçişleri Baka- nı ve Hata> Valisi olmak üzere yetkililerin sonış- turma açmasını bekliyo- ruz."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle