Katalog

Cumhuriyet | İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç Genel Yayın (Coordınatörü Hikmet Çetinkaya • Yazuşlen Müdürü: tbrahim Yıldız # SorumJu Müdür- Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetaıeır Fikret Eser Istıhbarat: Cengiz Yıldınm • Ekonomı Özlcm Yü/ak 0 Kültür Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Düzeltme: Abdullah Ya/ıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bıigı-Belge: Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kuruiu İlhan Sclçuk (Başkan). Orhan Eriırç. Okta> Kortböke. Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner. Ergun Balcı, tbrahim Yıldız, Orhan Bursah. Mustafa Baibav, Hakan Kara. Ankara Temsıicısı. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125, Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 0 tzmır Temsıicısi: Serdar Kıak, H ZiyaBK 1352 S.2 3 Tel4411220, Faks 4419117 • AdanaTemsıIcisi.ÇetinYiğenoğhı, inömiCd. 119 S.No-1 Kat: 1, Tel. 363 12 11, Faks: 363 12 15 Mûessese MtkîunL Cstûn Akmen 0 Koordınator Ahmet Korubu • Muha- sebe Bülent Yener 0 tdare HÖMyfn Gürcr»Uletmc Öodcr Çeük • Bıigı- Işlem N*ll Inıl # Bılgısayar Sıstenr Mürftvrt ÇtlerCSaOş FariletKnz» MEDYA C: • Yonetun Kunıl Başkanı - Genel Müdür Gülbi Erduran # Koordınator Reh Iptman • Genel MüdürYardımcıs SevdaÇoban Tel- 514 07 53 51395 80-51384#Wl,Faks:513846 V ayunls>an ve Basao: Ymı Gûn Haber Ajansı, Basm ve Yayıncıhk A.Ş Tikocaiı Cad 39 4! Cagalogfu 34334 fst PK 246 Istanbul Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0,212)513 85 95 8ARALIK1998 Jmsak: 5.36 Güneş: 7.09 Öğle: 12.03 Ikindi: 14.22 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.11 www.cumhuriyet.com. t Aslan'ın yeni kitapları • İstanbul Haber Servisi - Televizyon Muhabirleri Demegı Başkaıu Kemal AslaıTın "Yoksun", "Kim- im" ve "Dil; îm, lırda" adlı üç yeni şiir kitabı. Liman Yayınlan tarafindan yayımlandı. TRT tstanbul Bölge Müdürlüğü'nde muhabirlik görevıni sürdüren Aslan'ın geçen yıllarda yayımlanan "Tarih-Siz-Aşk" adlı şiir kitabının ardından üç yeni şiir yapıtında, aşk-hayat- duygu üçgeninde yoğunlaşan dizeler yer alıyor. adamları • İZMÎR (AA) - Türkiye ve Ortadoğu'nun ilk, dünyanın ise yedinci "uzay kampı", 2000 yılında Izmir'de eğitime başlayacak. Ege Serbest Bölge Kurucu ve Işletmecisi AŞ'nin (ESBAŞ), Gaziemır ilçesindeki "Ege Serbest Bölge'de. eğitim merkezi ve yatakhane binasmın da bulunduğu 10 bin metrekare kapalı alana kurulacak kampta, 7-13 yaş arasında 300 ögrencinin eğitim göreceği bildirildi. Proje asıstanı Melda Güner, "Gençler burada uzay . mekiğinin birebir maketinde uçuş eğıtimi alacak" dedi. Mars'tan son fotoğraflar • SAıN FRANCISCO (AA) - •Mars'ın Kuzey Kutbu'nun 'ilk kez çok yakından çekilen uydu fotoğraflannda, Fransa topraklanndan daha büyük bir buzul tespit edildi. Bilim adamlan buzulun içinde stkışık kalan su mıktannın bu gezegenın yüzeyınde dere oluşturacak kadar yeterli olmadığını ve hacminin bir okyanusu dolduracak asgan hacımden 10 kat az olduğunu kaydettiler. Penguenlerinsoyu tehlikede • NEVVYORK(AA)- Dünyada mevcut 17 penguen türünden 11 'inin tehlike altında olduğu bildinldi. Penguenjer üzerindfi inceleme yapan uzmanlar, bu hayvanlann karşı karşıya geldiklen tehlikenın okyanuslar ve dünyamızın genel ekolojik dengesiyle yakından ilgili olduğunu ifade ediyorlar Çocukları Ana-Baba Okulu'nun 13 ilde tamamlanan programma yaklaşık 4 bin kişi katıldı yetiştirme görevî anneninSAADETUSLU MERSİN- Türkiye 'de bilinçsiz ve geleneksel kurallarla çocuk yetişti- rildiğini, babalann çocuklanyla yete- rince ilgilenmediğinı belirten Prof. Dr. Haluk Yavuzer, "Çocuk için ba- baolağanüstü bir güç. Babalarda gö- revini yapmak zorunda. Çocuklany- la Ogiknmeliler" dedi. Istanbul Üıuversitesi Edebiyat Fa- kültesi Eğitim Bilimleri Öğretim Üye- si Prof. Dr. Haluk Yavuzer başkanh- ğındaki uzman akademisyen grubu- nun Ülker sponsorluğunda gerçek- leştirdiği "Ana-Baba Okulu* tamam- landı. 13 ilde yapılan ve yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı programda. ebeveyn- lerin çocuklannı daha yakından tanı- malan ve onlarla sağlıkh bir iletişim kurmalan için çeşıtli bilgiler veriidı. Prograrrun son etabının yapıldığı Mer- sin'deki toplantıya yaklaşık 450 ana- baba katıldı. 10 yıldır ana-baba eğitimi veren Yavuzer, Türkiye'nin çeşitlı illerin- • Babalann çocuklanyla yeterince ilgilenmediklerini belirten Prof. Haluk Yavuzer "Analık-babahk emek, zaman ve sabır ıster" dedi. deki bu çalışmamn da başkanlığını yapıyor. Eğitime katılan anne-baba- lann davTanışlannı değiştırmek üze- re gelmiş olmalannın önemine dikkat çeken Yavuzer, "Buradan aldığınız bügfleri de dosüanntda paylaşmalısı- nız* dedi. Türkiye'de çocuğu büyüt- me görevinin annelerin üstünde oldu- ğunu söyleyen Yavuzer şöyle devam etti: "Analık-babalık emek, zaman ve sabır ister. Çocuk dünvava geldikten sonra çevresinden mesajının alınma- sınıister. Mademkiçocuğudünyaya ge- tirdiniz. o zaman o çocuğu büyütmek veprogramlannıa ona göreayariamak zorundasuuz. Çocuk gece korktuğun- da onu rahatiatacaktek şey annesinin ten kokusudur. Yanuıda ounaksınız." Çocuğun temel ihtıyaçlannın zama- nında karşılanmasj gerektiğını vur- gulayan Yavuzer, "Pedagojidiptoma- sı aian ve çocuğunu 2 yaşında bakıcı- >a veren anneden. tarlada 9. çocuğu- nu doğuran anne daha makbul. 'Ben seni se\ iyorum' demek bir şej ifade ermez. Onlara yanında olduğunuzu hissettinneJisiniz" diye konuştu. Ya- vuzer. ebeveynJerin çocuklartna. "Sen yeterlisin, sen yapabilirsin" mesajını ve sorumluluk vermelerinı istedi. Beşikten itibaren çocuğun eksile- rinin değil artılannın görülmesi ge- rektiğini vurgulayan Yavuzer, "Tak- diretme>iöğrenin"dedi. Anne-baba- nın aşın beklentilerinin çocuk üzerin- de ciddi kaygılara neden olduğunu belirten Yavuzer, bu kaygmm akade- mik başanyı düşürdüğüne dikkat çek- tı. Çocuklann boşanmalardan en çok ergenlik dönemlerinde etkilendikle- rini belirten Yavuzer, budönemde ar- kadaş grubunun öne çıktığmı söyle- dı. CerrahpaşaTıp Fakültesi'nden Prof. DT. Zuhal Baltaş da. aileierdekı iieti- şimsızlığe dikkat çektı. Artık evler- de ortak bir telev izyon programının bile seyredilemediğini belirten Bal- taş, "Ebeveynler arasında küsler di- yaJoğu yasanı_\or. EjJer "Her şeyi ben bilirim" dejince uçurum artyflr" de- dL ' Ana-baba hatalan Yavuzer, anne-babalann bazı ha- talannı ise şöyle sıraladı: • 12 yaşındaki çocuguyia uyumak, banyoya girmek, • Üniversiteye dilekçe v ermeye gi- den çocuğunun yanında olmak. • Çocuğu 3 yaşından önce bakıcı- ya vermek. • "Sen benim çocuğum olamazsın. keşkehiç doğurmasav dun,aptaL doğ- nıdüriistkonuşsanan gıbı sözlersöy- lemek, • Televizyon seyrederken, bulaşık yıkarken çocuklakonuşmak. Gerçek- ten onu dinlediğinizi hissetrirememek. Çocuk suçluluğu sempozyumu 'Onlan topluma yeniden kazandınn' tstanbul Haber Servisi - Eskı Hacettepe Üniversi- tesfÇocuk ve Gençlık P^j- kiyatrisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, **çocuk suçlu- hığunu önlemenin tek reçe- tesinin.çocuklan sokaktan kurtarmak" olduğunu söy- ledi. Istanbul Üniversitesı Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Haluk Ya>Tizer de, suç işlemiş çocuklann yüzde 87'sinin, evde fizik- sel şiddete maruz kaldığı- na dikkat çekti. Istanbul Bilgi Üniversi- tesi'nde dün "Çocuk Suç- luluğu Nedenkri ve Suçlu Çocuklann Topluma Yeni- den Kazandınlmasj" ko- hulü bir sempozyum dü- zenlendi. Prof. Yörükoğ- lu, suçlu çocuklarda hırsız- lık yapanlann yüzde 90'ının, gecekondu bölge- sinde yaşadığına dikkat çe- kerek korunmayan bir ço- cuğun ileride topluma ma- liyetinin büyük olacağını söyledi. Yörükoğlu, çocu- ğun ne yaptığına aldırma- manın çok daha tehlikelı olduğunu vurguladı. Prof. Yavıızer de toplu- mun sokaktaki çocuğa sı- cak bakması gerektiğine ışaretederek "Buçocukla- ra el uzanp onlarla bütün- leşmezsek. dışlarsak, kendi içünizdeki 'Düşman çete- ler'i yetiştirmis olacağız" dedı.Yavuzer, çocuk mah- kemeleri ve Çocuk Mahke- meleri Kanunu'nun da bu yönde değiştirilmesi ge- rektiğini kaydettı. Adalet Bakanlığı Adlı Sicil ve Istatisnk Genel Mü- dürü Dr. Mustafa Tören Yücel ise suçlu çocuklann yüzde 54'ünün 15-17 yaş grubuna, yüzde 20'sinin 18 yaş grubuna, yüzde 20'si- nin 11-14 yaş grubuna, yüz- de 2 sinin de 4-10 yaş gru- buna ait olduğunu bildirdi. 'KürkeHayır'eylemindegöğüsşovu MİLANO - Hayvan haklan savunucu gruplanndan olan PETA'nın (Hayvanlara Ctik Dav- ranış Grubu)iki üyesi. dün İtaha'nın Milano kentinde bir seri eylem başlattılar. Milano'da- ki La Scala Opera Evi'nin yeni sezon açılış gününii seçen e> lemcüer. çıpiak göğüslerine vaz- dıklan "No Fur' (Kürke Hayır) sloganlan üe binava girişleri engellediler. Dünkü e>lemin başını İtaha sosvetesinin tanuımış simalanndan \e ate^li bir havıan haklan savunucusu olan Marina Ripa Di Meana \ e >akın bir arkadaşı çekti. Önümüzdeki günlerdeopera binası önünde grubun diğer üyelerinin benzer ejlemler yapacağı belirtildi. (Reuters) AlVnin kiilahı VelVye Veli9 nin kiilahıAli 'ye IŞILÖZGENTÜRK Bu kadar da olmaz. Ben onlarla büyü- düm. kızım onlarla büyüdu, ihtimal to- runum da onlarla birlikte büyüyecek. Maşallah hepsi ömürboyu başta kalmak üzere dünyaya gebnış. Ben bu yaşa gel- dim, şöyle İcendi kendini emekli eden bir başbakana, bir bakana, bir siyasi li- dere rastlamadım. Zorla lideryapılan Er- dal tnönü dışında. Düşünün, yirmi yıl sonra, gene Ece- vit hükümet kurmaya çalışıyor. Sanki hiçbir şey değişmemiş. Bu, azınlıklara hayat hakkı tanımayan seçim sistemi ve parti içi oligarşik yapı değişmedikçe, bizdaha uzun yıllar aynı aktörlerin defalarca yineledikleri bu tra- ji-komik küiah ahşverişıni izleyeceğiz demektir. Sözün kısası, bu yapay gündem beni lyice sıkmaya başladı. Televizyonun ba- şına her geçişte aptal yerine konduğumu hissediyorum. Neyse ki hayat farklı bir gündemi peşinden sürükleyip gö- türüyor. Bu süriİJdeniş içinde Ecevit'ın seçım bölgesinden İmtnühan Günaydm'ın yaşam mü- cadelesi çok daha ger- çekçi. Işte, kırk beş yaşında- ki Zonguldaklı Cmmü- han Hanım. "geinlik' adı- nı taktığı san muşamba yağmurlugunu sıruna ge- çirip kör karanlıkta yol- lara düşmüş. Bir de bir delı ayaz var, bıyık don- duran cınstea Arna Zon- guldaklı Ümmühan Ha- nım ne alacakaranlığın farkında ne de soğuğun. Koşar adımlar- la ilerliyor. Onun bir an önce Ballıkaya mevldine varması gerek. Çünkü kömür yıkama tesislerinde yıkanan kömürden genye kalan atıklar oraya dökülüyor. Üm- mühan Hanımın ekmek kapısı orası. Ümmühan hanımın işi zor. Saatlerce soğuk, kar, çamurdemeden, iki büklüm, atık kömürleri toplayacak. Ellerinde el- diven yok. Çünkü bu kömür ta$lanna el- diven dayanmıyor. Bu nedenden, bu buz gibi havada elleri çıpiak çalışacak. îki büklüm. Zaten kırk beşinde, altmış yaşında gös- termesinin nedeni bu kömür. Daha yir- mi beş yaşında bu ışe ilk başladığı yıl- larda ciğerleri kapkara oldu. Daha çok gençti, sanatoryumlarda yattı. Doktor- lar katiyen bu işi yapmamasını söyledi- ler. Ümmühan Hanım, o sıraiar pek hoş, pek güzeldi: onlara başını sallayıp, ya- landan bir 'evet' dedi. Sanatoryumdan döndüğünün haftasında, gene böyle bir kış günüydü, yeniden işe başladı ve yir- mi yıldır da hiç bırakmadı. Ümmühan Hanım bir gün işini bitirip eve gıftiğinde. kocasınm kendinden ön- ce eve geldiğini gördü. Şaşırdı. Yoksa hastalanmış mıydı? Yüreği çarpa çarpa yatakta ellerini bojTiunda birleştirmiş hiç kımıldamadan yatan kocasına 'eve ne- den erken geldiğini' sordu. Kocası, bir sü- re daha sabit nazarlarla tavana baktıktan sonra kısık bir sesle, işten aoküğını1 söy- ledi. O oldu. Koca bir daha ış bulamadı. Madene alıştığı için yeryüzünde hiçbir işe yatkınlığı yoktu. C^le işsiz güçsüz ka- lakaldı. Ümmühan Hanım, birkaç kez, "Be- nimle birlikte kömür topla istersen* dı- yecek oldu, neyse lafı ağzmdan çıkma- dan durdurabildi. Adamcağıza, yıllarca madende calışan birine yapılacak en bü- yük hakaret buydu. Yıllarca dilinin ucu- na gelen sözcükleri bir bır yuttu Ümmü- han Hanım. Yıllarca, eve, topladığı kö- mürlerden aldığı parayla ekmek getirdi, üç oğul okuttu ve her gün kocasının kah- ve ve sigara parasmı yastığın üstüne bı- rakıp evden çıktı. Ümmühan Hanım, bu arada iki oğlu- nu evlendirdi, üçüncü yakında Allah kıs- met ederse askerden dönecek. O da ni- şanlı. Küçüğü de evlendirdikten sonra Ümmühan Hanım artık kömürişine çık- mayacak. Oğullannı karşısına alıp "Ba- nav«babaruzabakın"dıyecek Hakkı bu onun. O, yirmi yıl bir tek gün sektirme- den Ballıkaya mevkiine gitti ve kömür top- ladı. Tek tek kömür topladı, şimdi ayak- lannı uzatıp yatmayı, evinin kadını olma- yı hayal ediyor. Tek istediği de bu. Evet, bugünlerde çok Farklı iki gündem var. Bi- rinde ömürboyu iktidarda kalan aktörle- rin oynadığı yaşlı bir komedi var, diğeri ise hayat kadar gerçek. Ben ikinci)! tercih edenlerdenim. Çün- kü bu kulvarda her şey çok sahici. [email protected]. <ontrol kalem Bir reklam fıkri ne kadar ilginç, yaratıcı ve çarpıcı olursa olsun, yasalara ve ahlâk kurallarına uygunluk, dürüstlük ve doğruluk açılarından sakıncalar içeriyorsa onu bir kalemde silmeyi biliriz.. â ' r " .- R E K L A M ÖZDENETİM K U f i U L U î Reklam Özdenetim Kurulu'nda toplam 28 üye ile temsil edilen kurumlar, kurulujlar ve temsilci sayıları: " Rektamverenler 10, Reklam Ajanslan 5, Özei TV Kuoiıuştan 5 ;ATV, Inîerstar, Kanal D NTV, Show TV). TRT I. Basın Kuruljşian 4 (Hurnyet, Mıllıvet Sabah, Türkye), Ünıversrteler 2, Turkıye Barolar Bırlığı I temsilci. 1994 yılında faalıye'te geçen Reklam özdenetim Kuruiu, tüketıcılerın, tüketıc» kuruluştannın, rakıp kuruluşların ve meslek kurıjlu|tarının sakmcalı reklamlarla ılgılı başvurularım karara bağlar Bunun yanı sıra reklama duyulan güvenın sarsılmamasın sağlamak ıçın sakmcalı reklamlan kendılığmder1 ele alır Kararlanm "Uluslararası Reklam UygufaTia Esasları"nda belırtılmış kurallara dayanarak verır Yasal bır yaptırım gücu ve yetkısı olmarnakla birlikte ceza yaptırımı jygulayan kamu denetım ve yargı organları devreye gırmeden sakmcalı reklam'arın yayınına enge' olabıler etk iı bır kuruluştur ÇAĞRI: Reklam Özdenetim Kurulunjn reklamda dürüstluğu sağlama ışlevmı yerine getırebıimesı ıçın sız de reklamlarla ılgılı şıkayetlerınızı Kurul'a ıletın. REKLAM ÖZDENETİM KURULU Tei ;O2I2) 257 88 73 Faks. (0212) 257 88 70