Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 11 EKİM1998PA2
8 PAZAR YAZILARI
AngloSakson
kulağa dikkat
TORONTO
ENGİN
AŞK1N
"Yerin kulağı vardır" deyiminin
pabucu çoktan dama atıldı. Geçerli
olması doğal sayılabilecek yeni bir
tanımJa, "YaJnızyerin değil, Anglo-
Sakson'un heryerde kulağı var"
demek gerekiyor.
Her gün, dünyanın dört bucağında
yapılan her telefon konuşmasını,
çekilen her faks mesajını, e-
postasını, kodlu ya da düz
haberleşmeyi. süper bilgisayarlarla
dinleyen bir kulak var ve bu dev
kulak, sadece Anglo-Sakson
ülkelerin sahip olduğu bir kulak.
Dinlenen, ele geçirilen, çevirisi
yapılan, kodlan çözûlen her türlü
iletişimi, oluşturduklan ortak bir
analiz sonrası depolayanlar;
Kanada, ABD, fngiltere, Avustralya
ve Yeni Zelanda gibi 5 üikeden
oluşuyor.
"Evreni kucaklayan dev bir Uetişim
süpürgesi" tanımıyla anılan ve
"Echoton" diye adlandınlan
dinleme sistemi, ABD'nin
Washington'daki "UlusaJ Güvenlik
Dairesi"nin elektronik dosyalanna
tonlarca bilgi aktanyor her gün.
Eşi benzeri bulunmayan dev
kulağın, uçan kuşu bile dinlemeye
giriştiği, ağlannı örmeye başladığı
tarih 1948 yılı, ama sistem yepyeni
teknolojik katkılarla asıl işlevini
"Soğuk Savaş" yıllannda yürürlüğe
koydu. Giderek, dayanak
kaynaklannı uydularla donatan dev
kulak, şu anda 25 değişik uyduyla
gönlünün istediği hedefi rahatça
dinleyebiliyor. Kulağın akıl almaz
serüvenlerini irdeleyen Yeni
Zelandalı araştırmacı Nicky
Hager'a bakılırsa, "Herhangi bir
ülkenin büyükelçiliğinden herhangi
bir ülkenin hükümetine, sosyal ve
siyasal demeklerine, sendikalanna
örgiit ve firmalanna kadar, dev
kulağın dinlemediği çok az yer var
dünyada". Yeni Zelandalı Nicky,
"Dev Güç-Secret Power" adlı
kitabında. "kuiağın oluşturduğu
ekkfronik-casuslugun, dünyadaJri
hemen her ülkeyi jçerdigmi"
vurguluyor.
Kulağın Anglo-Sakson sahipleri,
kendilerine özgü kusursuz
örgütleme ustalığıyla, dinleme
hedeflerini aralannda güzelce
paylaşmışlar. Kısacası, kıtasaJ
birimlere göre hedef saptıyor
kocaman kulak. Örneğin,
haberleşme trafiğinin Avrupa
kesimini izleyen -daha doğrusu
dinleyen- bölümünü, Ingilizler,
Morwentsow kentinden
yönlendiriyorlar. Kuzey ve Gûney
Amerika kıtasının kulağı ise
Washington'a 150 km. uzaklıktaki
Sugar Grow yöresinde bulunuyor.
Kocaman kulağın anatomisini
irdeleyen Kanada gazetesi Globe
And Mail, kulağın Kanada
bağlantısının başkent
Ottavva'da yer aldığma dikkati
çekerken, ABD dergisi Covert
Action, kulağın Yeni Zelanda'da
NVaihopai kentinde, Avustralya'da
ise Geraldton askeri üssünde
odaklandığını belirtiyor. Kulağın
boş durduğu tek bir saniye bile yok.
Yeryüzûnün üstünden habire haber
süpûren, güncel planlama,
uydulann ayarlanması gibi
işlemlerle yüktimlü olan delik
kulak, her 5 Anglo-Sakson
ülkesindeki "sözlfik müdürleriyle"
denetliyormuş. Toplanan verilerin
sınıflandınlması, ivedilikle
bağlamı, siyasal, diplomatik ve
ekonomik boyutlan anahtar
tanımlarla kayda geçirilirken,
uzman analizciler, yepyeni hedefler
anyormuş kocaman kulağa. tşte bu
kulak, böyle bir kulak.
Hayvanseverlere müjde... \riık Kii[XKiCM:ritı, kupekleıiyte aynı gfysfleri glyebilecekler!
Bertin'de düzenienen bir tnoda gösterisinde, Axei E. Deükat'ın
"Hayvanseverler ve HayvanlarT adlı sonbahar-kıs tasanmlan özeliikle hayvan dostlan tarafından çok beğenildi. Deükat'ın
en çok Ugi toplayan tasannu, bu şirin köpekle sahibesinin sunduğu dana derisinden yapılmış leopar desenli ghshdi.
îsa ve Meryem aşkına çekbana birbira...Londra'jıın var olan btr yada . .,
bilemediniz iki tepesınden birinde
kurulu Muswell Hill semtinde,
etrafindaki modern yapılarla uyumlu
olan, dikkatli bakılmazsa onlardan
farklı olduğu anlaşılmayan güzel bir
kiliseydi.
Kurulduğu yıllardaki kasvetli
görüntüsünden kurtanlarak hareketli,
canlı bir kiiltür merkezine çevrilmişti
adeta. Burada hem ibadet yapıhyor,
hem de başta müzik olmak üzere
birçok etkinlik gerçekleştiriliyordu.
Ingiltere'deki seküler din anlayışından
nasibini çoktan almış Ingilizlerin öbür
dünyayı bu dünyayla beraber düşünme
tarzına uydurulmuş dini bir yapıydı.
Sonra nedendir bilinmez, ibadete engel
bir eksiği, yıkıgı, döküğü de yokken
kapatılıverdi burası. Başta kilise
cemaati olmak üzere hiç kimse neden
kapaoldığını anlamamaida beraber,
semt sâkinleri kilisenin yeniden
ibadete açılacağını sandılar.
Açıldı da. Öyle bir açıldı ki, eskisinden
-dabavokgekni gideni var şimdi. Bina
aynı bina, dış boyasından iç boyasına
kadar her şey eskisine sadık kalınarak
yenilenmiş. Bunlann dışında
değiştirilmiş öyle çok önemli bir yeri
de yok. İç düzenlemesine
dokunulmamış bile.
Dindarlann oturduklan sandalyelerin
yerini birkaç masa almış, kilise
korosunun yerine de gelenleri
oyalayacak kimi şeyler konulmuş. Bir
de açılış saatleri değişmiş; sabah
10'dan gece 11 'e kadar uzun bir süre
kapılan açık. Bunlann dışında burası
aynen eskiden olduğu gibi yine kilise.
Değişikliğin ne olduğunu kapıdan içeri
adım atar atmaz fark edebiliyorsunuz.
Bu güzel dini yapı artık ziyaretçilerin
demlenebileceği bir birahaneye
dönüştürülmüş. Gelenleri oyalayacak
kimi şeyler dediğim de kumar
makineleri. tngiltere'nin bu sektördeki
deneyimli ve büyük şirketlerinden biri
binayı satın alıp birahaneye çevirmiş
meğer. lngiltere'ye geldiğiniz zaman
LONDRA
MUSTAFA
KEMAL
ERDEMOL
dikkat edin göreceksiniz, sahiplerinin
monarşiye düşkünlüklerinden olsa
gerek birahanelerin çoğu kral ya da
kraliçe, prcns ya da prenses adlan
taşırlar. Dini kurumlarla ya da dine aıt
sembollerle ilgili olanlanna rastlanmaz
genellikle. Bu nedenle eğer
yanılmıyorsam Londra'da birahaneye
çevrilen ilk dini yapı olması açısından
burası istisna bir örnek oluyor. Bu
değişikliğin nasıl karşılandığına ilişkin
tartışmalardan maalesef haberim
olmasa da, dönüştürmenin binanın
ruhani kimliğine ve eskiden burada
ibadet eden dindarlara bir saygısızlık
gibi anlaşılmadığını tahmin
edebılıyorum. Özellıkle kilise
cemaatinin çoğu, "burayı esldden de
severdim, şimdi daha çok seviyoruın"
demekle kalmayıp. kiliseyken de
burada kutsal günlerde bize şarap
ikram ederlerdi,
o şimdi profesyonel hale
getirildi" diyerek benimle dalgasını
geçen şu yaşlı adam gibiyse. bu
tahminimde yanılmadığımı sanıyorum.
Adam bir âlem, "Ben iyi bir
Katofik'im. burayı biraz da o yüzden
terkedemedim'*diyor. Kucağında
çocuk İsa'yla tasvir edilmış Meryem
Ana yerine kanatlı Eros, çarmıha
gerili lsa yerine de Elvis Ptesley
heykelciklerinin asılı olduğuna
bakılırsa. birahane yöneticileri bir
hayli dikkatli de davranmışlar.
Oldukça cesur bir iş aslında yapılan,
şirket neyine güvendi de, muhafazakâr
bilinen Ingiliz toplumunda, herkese
nanik yaparcasına,.kalkıp bir kiliseyi
birahaneye çevirebildı, anlayabilmiş
değilim. Anlayamadığım için de
yûzümde engel olamadığım bir
sîntmayla yaşlı adama bakıyorum.
Neden kendi kendime güldüğümü
soruyor önce. Yanıtımı beklemeden.
"Tûrldye'de olur mu böyle şeyler?"
diye ikinci bir soru yöneltiyor.
Türkiye'de değil de başka Islam
toplumlannda, hem de çok eskiden
bundan daha kabul edilemez şeylerin
yapıldığını söylüyorum. Halifelik
makamını elinde tutan ve henüz Islam
yaşama biçimini özümseyememiş
Emevilerin, caminin
birine kadın imam gönderdiklerini,
hatta camide şarap masası
bile kurduklannı anlatıyorum.
Suç ortaklanmn yüzyıllar
öncesinin Emevileri olduğunu
ögrendiğimden midir. nedir, katıla
katıla gülüyor yaşlı adam. Ben
sıntmaya devam ediyorum. Eskiden
günah çıkanlan bu yerde, maçlan
izlemeye gelen kimilerine hır
çıkanldığına tanık olsanız, sız ne
yapardmız?
YEDtTEPE ÜNtVERSİTESİ
YÜKtM
ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZt
tHTİSAS PROGRAMLARIKUÜYERGELİŞTTRME
PROGRAMLARI
• Mesleki Yabancı Dil
tngilizce
- Işletmecilik
- Mühendislik
-Tunzm
- Yönetici Sekreterlik
Almanca
-Tunzm
-Sekreterlik
- Işletmecilik
• Temel Bilgisayar Becerileri
Win 95. Word, Excel.
Power Point, Access, Internet
KURUMSALEĞtTÎM
PROGRAMLARI
• Kalite Yönetimi • Bilgisayar Destekli Yayıncılık
• Vergi Planlaması • Bilgisayar Destekli lstatistik
• Bankacıhkta Aktif-Pasif Yön. • Enflasyon Muhasebesi
• Dış Ticaret Finansmanı • Finansal Orün Pazarlaması
• Uluslararası Taşımacılıkta • Uluslararası Ticari Anlaşmalar
Planlama \ e Modelleme • Benohmarkıng
• Bircysel Bankacılık • Yönetici Sekreterlik (lng.)
• Veri Tabanı \e Network Yönetimi
• Çagdaş Market Yönetimi
Yeditepe Üniversitesı Küçük Işletmeler Merkezi (YÜKİM)
Yeditepe Üniversitesi Dragos Kampusu
Adres : Bağdat Cad. No: 86 Atalar 81410 Kartal/Istanbul
Tel : 0 216 387 91 10
02163879100/203
Faks .0216 387 9108
BAKIRKÖY 8. ASLİYE HUKUK HÂKİMLtĞİ'IVDEN
Davacı Selahattin Ovat tarafından davalı Hülya Ovat aleyhine açılan boşanma dava-
sının yapılan yargılaması sonunda:
Dava sabit olduğundan, lst. Beyoğlu, Camii Kebir Mah. cilt: 007/10, sayfa: 82, kü-
tük 692'de nüfusa kayıtlı, davacı Salahattin Ovat ile davalı Hülya Ovat'ın boşanmalan-
na alınması gereken 773.900 TL ilam harcmdan peşin harcın mahsubu ile bakiye
344.900 TL ilam harcının davalıdan tahsiline, davacı tarafından sarf edilen 2.158.000
TL yargılama gideri ile av. ücret tanfesi uyannca davacı yaranna takdir edilen 6.000.000
TL vekalet ücrerinin davalıdan aluıarak davacıya verilmesine, yargıtay yolu açık olmak
üzere 17.9.1998 gününde davacı vekilinın yüzüne karşı davalının yokluguna karar ve-
rilmıştir. Istanbul, Topkapı, Sultan Mah. Şeyhülislam Sokak Vatan Apt. No: 45 adresin-
de bulunamayan ve meçhul kalan davalı Hülya Ovat'a karar tebliğ gerekmiştir. Işbu ka-
rar özetinin ilanına, ilan tarihinden itibaren 15 günlük temyiz süresi başlayacağı, süre-
sinde temyiz edilmediği takdirde karann kesinleşeceği adı geçen davalıya karar tebliği
yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 29.9.1998 Basın: 47498
Katya, Türk
televizyonundarj
neleröğrendi...
MOSKOVA
Katya Türkçe bilmiycr
-
Ama ben Türk
arkadaşlanmla konuştirken
öyle dikkatle dinleyipö
y'e
canlı tepkiler veriyor k'>
zaman zaman onun Türîcçe
anladığını düşünüyorıtm.
Ekranımı Türk kanalUnnın
işgal ettiği sıralarda pfr
dikkat televizyona bak'yor,
bazen kendi kendine
gülümsüyor, kimi zaman
da doğru anlayıp
anlamadığını sınamak için
bana sorular soruyor. Ben
arkadaşlarla konuşurken ve
Türk kanallannı izlerken
çoğu kez Katya'nın
varlığmı unutuyorum.
Sonra onunla söyleşirken
bazen gerçekten ilginç
gözlemler edindiğini
görüyorum.
Orneğin, Türk erkeklerinin
birbiriyle
öpüşmeye
neden bu
kadar
meraklı
olduğunu,
yan
kapasite
gizlediği
kurnazbir
gülüs eşliğinde soruyor.
"Bazen", diyor, u
birkaç
günde bir buluşsanız da
yine şapur şupur. Ama
Türk kj»dınlan>la. hele
arkadaş eşleriyle
öpüşmekten kurttan
korkar gibi
korkuyorsunuz. Haydi
diyelim ki o 'yenge saygısı'
ve 'namus gereği'.
Ama erkek erkeğe
birbirinize bu
düşküniüğünüzün nedeni
ne?" Aşağılanmış olmak,
hele hele bunun
homoseksüelliği ima eden
vurguyla yapılmış olması
doğirusu insanı pek mutlu
etmiyor.
Ama kibiri bırakıp da bizi
pek bilmeyen ve dışandan
izleyen bir yabancının
gözlemini öğrenmek yine
de keyifli.
Katya devam ediyor:
"Şarküannız, klipleriniz
birbirine ne kadar
benziyor! Hepsinin aşk
üzerine olduğu aşikâr.
Herkes mutlaka eiiııi
yüreğinin üzerine
götürerek ağlamaklı bir
yüzle şikâvet ediyor. Büyük
çoğuniuğu da erkeğin
kaduıa duyduğu, yakan,
perişan eden bir aşk. Kadın
kolay pas vcnneyen ve pek
ulaşüamayan bir abide.
Başka konunuz yok mu
sizin kuzum? Bizde aşkın
vanı sıra arkadaştık
üzerine, sa>aş ve banş
üzerine, sosval sorunlar
üzerine bir dolu şarkı
vardır. Geieneklerimizi ve
memJeketimizi anlatan
meJodilerimiz az değildic"
HAKAN
AKSAY
Katya'ya Hasan
Mutiucan'ı anlatmıyorur
Onun dışında aklıma geh
'Bir başkadır benim
memleketim'den de söz
etmiyorum. Yalnızca
dediği doğru mu, yoksa
abartma mı diye
kliplerimizi daha dikkatli
izlemeye koyuluyorum.
Bizim kanallardaki
televizyon dizilerini
izlemeye hiç meraklı
değilim. Genel olarak
bağımlıhk yapan
dizilerden uzâk durmaya
çalışıyorum. Ama bazen
bakıyorum, örneğin ben
yazı yazarken, Katya
gitmediği bir ülkenin
anlamadığı dilindeki bu
filmlere gömülmüş.
Allahtan "DeKkanJı
olunmaz, deiikanh
doğulur" gibi
zırvalan
anlamıyor ya
da çevirmemi
istemiyor.
Amabu
fılmlerde hep
kavga dövüş
m
^^^mmmmmm
olduğunu,
kaşlann hep
çatıldığını,
el hareketlerinin aşınlığını
ve kadınlara fılm başına
bir-iki erkek tokadı
düştüğünü saptamakta
gecikmiyor. Yine de
hissedebildiği kadanyla
aile kavramınm Türkiye'de
Rusya'ya göre daha fazla
saygıdeğer olduğunu
ekleyerek gönlümü almaya
çalışıyor.
Eğlence programlannı
biraz ilkel buluyor.
Örneğin, Erkan Yoiaç'ın
'evet- hayır' yanşmasının
bu kadar hoşa gitmesine
anlam veremiyor.
Ben, Erkan Yoiaç'ın
son birkaç yüzyılda
yalnızca bu 'evet- hayır'
numarasına dayanarak
yaşadığını Katya'ya
söylemememin daha
hayırlı olduğunu içimden : ?
geçiriyorum.
Ve nihayet ilginç bir
gözlem, daha doğrusu
yorum: Katya'nın en çok
hoşuna giden, benim
arkadaşlanmın artık
saçmasapan bulduğu bizim
siyah-beyaz eski
Türk filmleri.
Bu filmleri neden
beğendiğini sorduğumda
aldığım cevap şu: "Bu
filmlerde elbefte birçok
acemilik. belki de saçmahk
göze çarpıyor. Ama beni
daha fa/la ilgilendiren
onlann saflığı, iyi
jürekliliği, dünyaya
sımsıcak bir pencereden
bakmalan. Bugünün
'süper akılh' ve acımasız
dümasında bu duygulara
ihf
de BUGÜN
2. LIG FUTBOL KARŞILAŞMASI
KADİRLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 199848
Davacılar Enbiya Clger ve arkadaşları vekili A\. Battal Angan tarafından davalılar
Elif Kanmaz ve arkadaşları aleyhine mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davası-
nın yapılan yargılaması sırasında venlen ara karan geregınce; Davacılar Kadirli ılçesi,
Cemalpaşa Mahallesi 56 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapusunun ıptalı ile adlanna tes-
cilini talep etmişler davalılardan Hilal Kanmaz. Uryan Kanmaz ve Bırsen Yentürk'e
tüm aramalara ragmen tebligat yapılamamış olup adı geçenlere tebliğın iîanen yapıl-
masma karar \erilmiş olduğundan adı geçenlerin duruşma günü olan 17.11.1998 günü
saat 09.00'da duruşmada hazır bulunmalan veya vekil göndermeleri aksi takdırde yar-
gılamaya gıyaplannda devam edileceği ve karar verileceğı hususu ilanen tebliğ olunur.
24.9.1998 Basın: 46894
Pelin Aksoy Ue Hüseyin Emre Yılmaz
evlendiler. Mutluluklar dileriz.
Fethiye, 10 Ekım 1998
BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1997/339
Davacı DSİ Genel Müdürlüğü vekılı Av. Hıkmet Bekâr tarafından davalı Bayburt mer-
kez Arpalı köyünden Ekrem Irmak, Temel Irmak, Leman Karahan, Savaş Irmak, Sema
Özay, Rüşan Aykaç, Vahdettin Aykaç, Kâmil Aykaç, Alı Vahit Aykaç aleyhine mahke-
memize açılmış bulunan tescil davasının yapılan açık duruşması sırasında verilen ara
karan geregince, Davacı vekılı dılekçesinde Arpalı köyünde kâin 114 parsel no.lu ve is-
timlak evrakında 4 parsel numarası ile gösterilen taşınmazda 19200 m2'lik kısmın da-
vacı idare adına tescilini talep etmiş olup, Bayburt Arpalı köyünden Ekrem Irmak, Te-
mel Irmak, Leman Karahan. Savaş Irmak, Sema Özay, Rüşan Aykaç, Vahdettin Aykaç,
Kâmil Aykaç, Ali Vahit Aykaç ile dahili davalılar yine aynı köyden Hüseyin Aykaç, Ke-
mal Aykaç, Altın Aykaç (Çelık), Abdurrahman Aykaç, Kâmil Aykaç, Turgut Aykaç, Ab-
dülaziz Aykaç. Duruhan Aykaç, Ağca Aykaç tüm aramalara ragmen adresleri tespit edi-
lememîş olup, davetiye tebliğ edilemedığınden ilanen tebliğine karar verilmiş olup du-
ruşmanın bırakıldığı 17.11./ 1998 günü saat 09.00'da duruşmada hazır bulunmalan ve-
ya kendılenni bir vekille temsıl ettirmeleri duruşmada hazır bulunmadıklan ve kendıle-
rini de bir vekille temsıl ettirmedıklen takdirde duruşmalann yokluğunda yapdıp kara-
ra bağlanacağı hususu HUMK'nın 213 ve müteakıp maddelen geregınce davetiye yen-
ne kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 47353
TOYOTA 1/3 XL, STATION
Hidrolik direksiyon, 26.500 km
Peşin, vade, takas.
Tel: 0542 415 56 56
JAPON
öğretmenden
Japonca dersi verilir.
Tel: (0212)287 06 08