Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 OCAK 1998 CUMARTESİ 10 HABERLER AtatüPk büstüne saldıranlar gözaltında • İstanbul Haber Servisi - Gazıosmanpaşa Dobruca llköğretım Okulu'nun bahçesindeki Atatürk büstünün kaıdesını kırarak bronz heykeli yerinden söktüğü öne sürülen 3 kişi Gazıosmanpaşa Ilçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekıplerce gözaltına aldı. Öğrencîlere ve ÖDP'ye saldıpı • tstanbul Haber Servisi - Küçükbakkalköv 'dekı Prof. Dr. Faik Somer Lisesi ile İçerenköy 'de bulunan Nuri Cıngıllıoğlu Lısesi'nden çıkan hse öğrencıleri faşist bir grubun saldırısına uğradı Saldınya uğrayan öğrenciler. ÖDP tçerenköy Lokali'ne kaçarken, lokalın camlan faşıstlerın attığı taşlarla kırıldı. Lokalde bir açıklama yapan öğrenciler. ülkücü bir grubun kendılennı uzun süredır tehdıt ettiğini belirttıler. İçerenköy'deki ÖDP Lokah daha önce 3 kez saldınva uğramıştı. GazetecitePden protesto • İstanbul Haber Servisi- Smır Tanımayan Gazeteciler, tstanbul DGM bması önünde duruşma çıkışmı bekleyen Cumhuriyet gazetesi muhabın Hülva Topcu, Clkede Gündem gazetesi muhabın Faruk Arhan ıle Anadolu Ajansı muhabiri Ayten Aydın'ın saldınya uğramasını protesto ertı. Bu konuda Içışlen Bakanı Murat Başesgıoğlu"na bir mektup gönderen Genel Sekreter Robert Menard, saldınnm sorumluları hakkında gereklı ışlemın vapılmasını ıstedi. Firar davasında 4 tahliye • İstanbul Haber Servisi - Ümranıve Cezaevı'nde geçen yıl ağustos ayında görüş sırasmda kabin demirlenni keserek fırar eden yasadışı örgüt üyelerinin yerine cezaev inde kalan tutuklu 5. sanıktan 4"ü tahliye edildi. Csküdar Ağır Ceza Mahkemesı'nde yapılan duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu olarak yargılanan Emer An. Özgür Arslan, Umut Önal ve Ser\et Demırpençe'nın tahhyelerine, henüz sorgusu yapılmavan Mesut Sanmaden'in tutukluluk halının de\amına karar verdi. Erdoğan'ın iftar yemeği • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyukşehır Beledıve Başkanı Recep Tayv tp Erdoğan. yargı çalışanlanna ıftar yemeği verdı. Büyukşehır Beledıyesı'nin Florya'daki tesislennde venlen iftar yemeğıne katıhm çok düşüktü. İç borç 6.2 katrilyon lira • ANKARA (Curahuriyet Bürosu) - Hazıne Müsteşarlığı. Türkiye'nin 1997 yılsonu ıtibanyla iç borç stokunun, bir önceki y ıla göre yüzde 99.6 oranında artış kaydederek 6 karnlvon 2 tnlyon liraya kadar çıktığını bildirdi. Müsteşarhktan yapılan açıklamaya göre, ıç borç stokunun yüzde 56.8'lık 3 katnlyon 570 trilyon lirasını tah\ ıl borçlan; yüzde 37.7'hk 2 katnlyon 374 trilyon lirasını bonolar oluşturdu. Erez'in açıklaması • İstanbul Haber Servisi - Tuzla Göçbeylı köyü yakınlanndaki bir çiftlikte yapılan operasyonda piyasa değen 2 trilyon lira olan 183 kilo eroının ele geçirildiği operasyonda gözaltına alınan Daştan Erez ile eroinin sahıbı olduğu öne sürülen Hüseyın Erez'in. Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez ile akrabalık bağı bulunmadığı açıklandı. Sanayı \eDış Ticaret Bakanhği'ndan yapılan açıklamada. 1996yılında •Yalım Erez'ın akrabalannın uyuşturucu ticaretıne kanştığf ıddıalannı araştıran Başbakanhk Teftiş Kurulu'nun. Bakan Erez'in, uyuşturucu kaçakçılan Hüsey ın \ e Daştan Erez ile bir akrabalık bağı bulunmadığını belirledığı belırtıldı. Türkiye'yi yumuşatmaya çalışan İngiltere temsilcisi Hannay umduğunu bulamadı Konferans davetine retANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İngil- tere Başbakanı Tony Blair'ın özel temsil- cisi statüsü ile Başbakan MesutYümaz'la görüşebilen David Hannay Ankara'da um- duğunu bulamadı. Yılmaz, Hannay'a Kıb- ns konusunu göriişmeyeceğini belirttikten sonra 12 Mart'ta yapılacak Avrupa Konfe- ransı'na katılmayacaklannı kaydetti. Hannay. dün sabah saatlennde Dışişle- ri Bakanlığı AB Daıresi yetkılileri ile bir araya geldi. Avrupa Birliği'nin (AB) dönem başkanhğmı sürdüren İngiltere, Lüksem- burg zirvesi sonunda birlikle "Kıbns ve insan hakian" gibi siyasi konulan göriiş- meyeceğini açıklayan Türkiye'yi yumu- şatmaya çalışıyor. Hüİcümetin bu konudaki kararlılığını ölçmek için Blair tarafmdan Yılmaz'dan "özel izin" ahnarak gönderilen Hannay. Ankara'dan memnun aynlmadı. Cumhur- • AB Dönem Başkanı İngiltere'nin özel temsilcisi Hannay, Başbakan Yılmaz'la görüşmesinde, Türkiye-AB ilişkilerinin daha da kötüye gitmemesi için Ankara'nın Avrupa Konferansı'na katılmasını istedi. Yılmaz'ın Hannay'a "Eğer ilişkilerin düzelmesini istiyorsanız Türkiye'ye yapılan aynmcılığı düzeltmeniz gerekiyor. Türkiye, bu koşullarla Avrupa Konferansı'na katılmayacaktır" yanıtını verdiği öğrenildi. başkanı Süleyman Demirel, Başbakan Yar- dımcısı Bülent Ecevit. Dışişleri Bakanı ts- maB Cem. De\ let Bakanı Şükrü Sûıa Gü- rel, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir ve Dışişleri Bakanlıgı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi tnal Baru'nun görüş- meyi reddettiği Hannay, Yümaz'la yakla- şık 1 saatlikbır görüşme yaptı. Hannay, Yü- maz'la vardığı uzlaşma gerekçesiyle bir açıklama yapmaktan kaçımrken tngiltere dönem başkanlığınm 5 aylık süre içerisin- de Türkiye-AB ilişkilerinin gelişmesine çalışacağını söyledı. Hannay, dün sabah saatlennde de Dışiş- leri Bakanlığı'na gelerek AB dairesi yet- kililen ıle görüştü. Dışişleri Bakanlıgı kay- naklan. görüşmede, Türkiye'nin gumrük birliğınden kaynaklanan sorunlannın Han- nay"a iletilerektaraflar arasındakiticaret iliş- kisinin daha adaletli olması için çalışma ya- pılmasını istendiğini kaydettiler. Aynı kay- naklar. işletılemeyen mali protokolün de bir an önce yaşama geçirilmesi zorunluluğu- nu bildirdiler. Edinilen bilgilere göre Han- nay, Yılmaz'la görüşmesinde, Türkiye-AB ılışkilennın daha da kötüye gitmemesi için Ankara'nın Avrupa Konferansı'na katıl- masını istedi. Yılmaz'ın ise Türkiye-AB iliş- kilerinin bugünkü durumundan bırliğin so- rumlu olduğunun altını çızerek "Eğer iüş- kilerin düzelmesini istiyorsanız Türkiye'ye yapılan aynmcıhğı düzeltmeniz gerekiyor. Türkiye, bu koşullarla Avrupa Konferan- sı'na kanlmayaeaknr'' yanıtını verdiği öğ- renildi. Yılmaz, Türkıye ile AB arasında- ki ekonomik ilişkilere değinırken de güm- rük biriiğinden kaynaklanan mali proto- kolün işletılemediğini belirterek "İkitaraf arasındaki Uişkilerde verdiği sözleri yerine getirmeyen taraf Türkiye değil AB'dir. Bu adatetsidiği kabul etmemiz mümkün değil" görüşünü iletti. Olay çıkardıkları ve bir polisi yaraladıkları gerekçesiyle yargılanan 14 sanık tahliye edildi 1 Mayıs davasında tutuklu kalmadıİstanbul Haber Servisi - Kadıköy'de 1996 1 Mayıs Bayramı kutlamalan sıra- sında olay çıkardıkları \e bir polıs memurunu yarala- dıklan gerekçesiyle yargı- lanan 14 tutuklu sanık. dün yapılan duruşmada tahliye edildi. Toplam 270 sanığm yargılandığı davada tutuk- lu sanık kalmadı. İstanbul 6 No'luDGM'de görülen davanın dün yapı- lan oturumu öncesinde İs- tanbul Üniversitesi Öğren- ci Derneği üyeleri DGM önünde basın açıklaması yaptılar. Arkadaşlan ünı- versite öğrencısi L'fukTam- baş'ın 1 Mayıs davasında "örgütüyesi" suçundan yar- gılanmasmı eleştiren öğren- ciler. arkadaşlannın polisin düzenlediği bir senaryoya kurban gittiğini saMindular. Öğrenciler, demokratik ünı- versite mücadelesi veren ünıversitelilerin DGM'lerde yargılandığını anımsatarak ar- kadaşlannın serbestbırakılmasını istedıler. Davftıın dün yapifan oturumunda önce- likle 22 tutuksuz sanığın kimlik tespiti ve sorgusu yapıldı. Daha sonra ise Sakarya ve Ümranıye Cezaev i'nde tutuklu bulunan 13 Saruklar tahliye karan sonrasında mahkeme heyetini alkışladılar. (Fotoğraf: HÜLYA TOPCU) sanıkla Kırklarelı Cezaevı'nde bulunan ıtı- rafçı sanık Metin Atıa duruşma salonuna almdı. Tutuklu sanıklann 1 Mayıs'la ılgili pankart açmak istemeleri duruşmada ger- • gınlık yarattı. Pankart jandarmalar tarafın- dan sanıklann elinden alındı. İtırafçı sanık- la aynı duruşma salonunda bulunmak iste- meyen sanıklar, Metin Atıcı'nın dışan çı- kanlmasını istediler. Mahkeme başkanı Sedat Karagül ise Atı- et'nın duruşma salonundan çıkarılmayaca- ğını belirterek "Dunışmadagerginlikvaşan- sın istemiyorum. Sizler de sakin sakin otu- run lütfen" dedi. Sanıklann oturmak iste- memeleri üzerine mahke- me başkanı, "Oturmazsanız dışançıkaruacaksınız* uya- nsında bulundu. Bu sırada sanıklarla jandarma erleri arasındakısa süreli bir ger- gınlik yaşandı. Ancak, sa- nık avukatlarının devreye girmesiyle sanıklar yerleri- ne oturdular. Haklanndaki suçlamalar- la ilgili olarak söz alan sa- nıklar, yasal olan 1 Mayıs Bayrarm'na katıldıklan için bir buçuk yıldır tutuklu ol- duklarını vurgulayarak "Uyuşturucu ticareti yapan, adam öldürençete üyeleriise bu nıahkemelerde kısa sü- re sonrasında serbest bıra- taldT dediler. Duruşmaya kısa bir süre ara veTen mah- keme heyeti. delillerin top- lanmış olmasını, sanıklann da içeride yattıkları süreyı göz önüne alarak tutuklu sanıklar Metin Atıcı, Garip Kırmızıkaya, Ufuk Tambaş, Bülent Erdönmez, Serdar Demirdöğen. Kenan Dogan. Tülay Sürme- li. Aysel Sanca. Sinan Kama, Daimi Mele, Güven Erkuş. İnayet Aksu. Ankan Çınarve Taraer Çoban'ın tahliyesıne karar \ererek duruşmayı erteledi. Ulusal Kurul toplantısı 'Cumhuriyetin önemini anlatmalıyız'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Mesut Ydmaz. demokratık-laık sıstemın değerıni bılmeyenlere cumhuriyetin öneminin anlatılmasının zorunlu olduğunu vurgulayarak, "Geldiğimiz nokta gelebilecegimiz noktanın gerisindedir. Geçmişle kıyasladığımızda karşımıza çıkan tablo gurur verici değil'" dedi. Başbakan Yılmaz. cumhuriyetin kuruluşunun 75. yıldönümünü kutlama plan ve programlannın hazırlanması amacıyla oluşturulan *L'lusal Kurul'un toplantısma katıldı. Yılmaz. 'ilelebet payidar' olacak olan cumhuriyetin kıymetini her geçen gün bıraz daha fazla anladıklannı \-urgulayarak 75. kuruluş yıldönümü kutlamalarının aynı zamanda milletin sahip olduğu değerlerin kıymetini bir kez daha pekiştırme fırsatı \ereceğinı kaydetti. Yılmaz. "Aradan 75 yil geçmesine karşuı hâlâ cumhuriyetin anlamuıı kavrayamayan, cumhurivetin felsefesini anlayamayanjarın variığını görmek bize ü/üntü veriyor. İçinde yaşadığımız demokratik, laik, özgüriükçü, çoğulcu sistemin değerini bilmeyenlere cumhuriyetin anlamuıı, önemini anlatmak zorundajız" dedı. Yeryüzünde hiçbir ulusun ,- Türk ulusu kadar de\ letın kuruluşuna. cumhuriyete kanıyla canıyla katkıda bulunmadığını anlatan Yılmaz. şu görüşleri dile getirdi. "Cumhuriyetin kuruluş yıldönümleri ilk yıllardan beri coşkuyla kutlandı. Kurtuluş Savaşı'nı yaşayanlar, yıldönümü kutlamalannu bugün bile gıptay la baktığınıız coşkuy la gerçekleştirdüer. 10. yıl kutlamalanndaki o muhteşem ruh \e bu vesileyle yazüan 10. Yıl Marşı'nın heyecanı bizi bugün bile etkiliyor. Kuüamalar. bu yıl da cumhuriyetin kuruluş gayesine, yaşama aztnine yaraşır bir anlayış doğrultusunda görkemli biçimde yapılacaktır." İlk 10 yılda katedılen mesafe ile bugünlerde gelinen nokta kıyaslandığı zaman çıkan tablonun çok gurur verici olmadığını vurgulayan Yılmaz. "Türkhe Cumhuriyeti, kunıculannın gösterdikleri dogrultuda ilerlemiş ve oldukça mesafe katetmiştir. Ancak geldiğimiz nokta gelebilecegimiz nokta değildir. Bugün hâlâ gelebilecegimiz noktanın gerisindeyiz. Bugün hâlâ başta eğitim, birçok alanda standartlanmızı çağdaş ülkeler düzeyine çıkaramamışsak. hâlâ insan haklan konusunda önümüzde katetmemiz gereken önemli bir mesafe varsa aradan geçen zamanı en iyi şekilde kullandığımız söylenemez" diye konuştu. Yılmaz. toplantının ardından Türk Belediyeler Birlığı üyelerini kabul ettı. Yılmaz. hükümetin büyük önem verdiği idan reformun Türkiyenin ıdari sıstemine çok önemli yenilikler getirdiğıne dikkat çekerek. reformun hayram ertesinde Bakarilar Kürulu'na sunulacağını. şubat ayı içinde de TBMM gündemine geleceğıni anlattı. 1/ Inşaat Mühendisleri Odası'nın İstanbul genel kurulu, bugün Yıldız Teknik Üniversitesi'ndeki oditoryumda başlıyor 6 Hendese' ıızmanlarmda seçim hesapları • Mühendis ve mimar odalan seçimlerine 'meslekte birlik' sloganıyla giren dinci ve sağcı koalisyon, odalann kamu yaranna teknik denetim Cemal Gökçe. haklanna karşı çıkan inşaat müteahhitlerinin isteklerine göre hareket eden RP'li bürokratlan da başkan adaylan olarak gösteriyorlar... OKTAY EKtNCİ TürkMühendis>e MimarOdalan Birliği" ne (TMMOB) bağlı meslek odalannın 2 yıl aray- la yapılan genel kurullan \e seçımlen sürüyor. Bugün de dığer bazı kentlerdekı mimar \ e mü- hendıslerle bırlıkte İstanbuldakı "İnşaat mü- hendisleri'" de şube genel kurulu için toplana- caklar. Yıldız Teknik Üniversıtesfndekı odi- toryumda yapılacak gene! kurulda ilan edıle- cek yeni yönetim kurulu ada> ları seçımi ıçın deyannŞışh'deki Karagözyan İlkokulu'ndaov kullanılacak. Seçim >anşı ise "Çağdaş İnşaat Mühendisleri"nin Cemal Gökçe başkanhğın- da oluşturduklan liste ıle "Meslekte Birliğe ÇağrT sloganını kullanan dıncı ve sağcı ko- alisyonun Prof. Dr. Necdct Aral başkanhğın- daki listeleri arasında yaşanacak.. Odalann amacı v e ışlev i konusunda kuşku- suz en temel hukuksal da\anak "an»asa"dır Son yapılan değışikliklerle bırlikte "siyaset \apma" haklan da gü\ enceye alınan odalar. ana- vasanın 135. maddesinde "kamu kurumu ni- teligindeki meslek kuruluşlan" şeklinde ta- nımlanıyor. Bu nedenle Türkiye'de mimarhk vemühendislıkle ılışkilı konular ve sorunlarüze- rınde "kamu yarannı" ve "meslekilkelerini" bırlikte gözeten ve savunan çalışmalar yap- mak. TMMOB ve odalann her şeyden önce "anayasal görevT oluyor. Ne var kı yıne Tür- kiye'de mımarlık vemühendıslikle ilgılı alan- larda süregelen egemen politıkalara yön veren siyasal ve ekonomik güçler. öteden ben mes- lek odalarının bu anayasal görev lerini vapma- lanndan da hep tedırgın oldular. Özellıkle "kamu yaran" kavramını vağ- maya dayalı bir "kap-kaç liberalizmi'' önün- de engel gören rant çe\ relen. mimar ve mühen- dıslenn genelde "anayasal düzeni" savunma- larını da "Siyasetyapıyorlar" dıye eleşurdiler. hatta suçladılar. Buna koşut olarak bir vandan odalann yetkilerini kısıtlamak ve onlan "etld- siz" kılmak için türlü önlemler alırlarken öbür yandan oda yönetımlenne "kendi taraftarlan- nın" geçebılmesi ıçın. seçımlere dönük örgüt- lenme çalışmalannda "siyasal güçlerini'' bile kullanmaya başladılar... İşte. son dönemlerde belırgın bir tırmanış gös- teren "sağeğiliınir aday listeleri etrafındaki ör- gütlenmemn "meslekte birlik" söylemiy le oda seçimlerine gırmesı de bu sürecm bir ürünü. Meslek kuruluşlannın ulusal çıkarları e\- rensel meslek ılkelenyie bırlikte savunarak ko- rumaya çalışmalannı "siyaset" şeklinde kara- layan rant çevreleri: "Politikayla değiL meste- ğunizleügüenetinT şeklinde özetlenebılecek bir "takıyye" söylemı içindekendı yandaşlannı oda yönetımlenne getırmeye çalışıyorlar. Mımarlığı ve mühendislıği. ülkeyi yağma- layanlann ve toplumsal haklan gasp edenlerın hızmetine sunmayı "meslekonurlanyia bağdaş- ürmayan" bilınçlı çoğunluk ise bu söylemın ardındaki gerçek nıyetı ıyı bıldığınden, oda se- GÜR'ÜN ESKİ KOROL4SI 'Balıkesir'deki kavga Susurluk bağlantılı' lstanbu) HaberServisi -KENTTV'ye çıkan Ba- hkesirspor Kulübü Başka- nı Ergun Gür'ün eskı ko- ruması, Balıkesir'de Mis- yaTurve BalıkesirSeya- hat şirketleri arasında ya- şanan rant kav gasındâ 8 kişinin öldürülmesinin Susurluk skandalıyla bağ- lantılı olduğunu öne sür- dü. Balıkesirspor Kulübü Başkanı ve Balıkesir Se- yahat'in sahibi Ergun Gür'ün önceki akşam KENT TV'ye çıkan adı açıklanmayan eski koru- ması. 8 kişinin hayatına mal olan cinayetlerin Su- surluk skandalının deva- mı olduğunu açıkladı. Gür'ün silahlı 50 ada- mıyla Balıkesir'in haracı- nı yediğini iddia eden ko- ruma. eski patronunun ül- kücü babalar Sedat Peker ve 'Drej .\li' lakaplı Ali Yasak'la sık sık görüştü- ğünü vurguladı. Ergun Gür'ün avukat- lığını yapan Emin Emir'in de, uzun yıllar faıli meçhul cinayete kur- ban giden Binbaşı Ahmet Cem Ersever'ın avukatlı- ğını üstlendiği kaydedil- di. "Balıkesir'içeteleretes- lim etmeyiz" sözleriyle soruşturmayı sürdüren Balıkesir Emniyet Mü- dürü thsan Ünal' ın adı ise Kutlu Savaş'ın hazırladi- ğı Susurluk Raporu'nda geçiyor. Raporda. Susurluk'ta- kı kazadan yanm saat son- ra Tuğgeneral Veli Kü- çük'ün İhsan Ünal'ı ara- yarak "Ölen kişi Abdul- lah Çatlı'dır. Bir kişi gelip cenazesini alacak, kendi- sine verin" dediği. cena- zeyı almaya gelen kişi- nin ise kumarhaneciler kralı Ömer Lütfü Topal cinayeti nedeniyle aranan Sami Hoştan olduğu be- lirtiliyor. Alman öğrencilerden Çankırı Cezaevi'nde yatan öğrencilerle dayanısma gösterisi Berlin Parlamentosu'nda pankart GUL ATMACA Almanya"nın başkentı Berlin'de bulunan Öğrencı Birliği'ne (ASTA) üye 11 ünıversite öğrencısi, Anka- ra'da harçlara karşı sürdürü- len eylemler sürecinde. ör- güt olduklan gerekçesiyle toplam 96 yıl agır hapis ce- zasına çarptınlan ve halen Çankın Cezaevi'nde bulu- nan 8 öğrenciye destek ver- mek amacıyla önce- kı gün Berlin Eyalet Parla- mentosu'nda pankart- lı bireylem düzenledi. Berlin Eyalet Parlamento- su'nun yeni yıldan sonraki ilk oturumunda "Herkese parasız eğitim. Biz de % yıl hapis istiyoruz" yazılı bir pankan açan öğrenciler, dinleyıci locasından aşağıya eylemin nedeni- nı açıklayan bültenler attıîar. Eyleme derhal müdahale eden görevlılerin. pankartı topla- dıktan sonra öğrencileri emniyete götürdüğü bildirildi. Gözaltına alındıktan 4 saat sonra ser- best bırakılan öğrenciler hakkında. "pariamen- to düzenini bozduklan" gerekçesiyle dava açılması beklenıyor Eylemci 11 öğrencınin daha önce hazırla- dıSı basın bülteninde "Bizler Berlin üniversi- Meclis'te pankart açükian için ceza alan öğrencflereAlmanya'dan destek geldi. telerinden 11 öğrenci, partamentodaki bu ey- lemle, iki yıl önce .\nkara'da aynı eylemi ya- pan arkadaşlanmızın durumuna dikkat çek- mek istiyoruz. Buradaki politikacdan hareke- te geçmeye çağınyoruz. Berlin Eyalet Parla- mentosu konuya ilişkin bir açıklama yapabi- lir veya bireysel olarak Türk Parlamentosu aracılığıyla çaba harcavabilirier. Haksız ceza- lann onaylanmasını engellemek üzere destek eylemlerimiz sürecek1 " denıldı. Ankara'da 1996 yılında. harçlara karşı sür- dürülen eylemler sırasında TBMM 'de pankart açan üç öğrencinin de aralannda bulunduğu 8 öğrenci, yasadışı bir örgü- te üye olduklan gerekçesiy- le toplam 96 yıl hapis ceza- •sına çarptınlmıştı. Berlin'de 8-11 ocak tanh- lerinde ASTA tarafından dü- zenlenen ve bin 500 öğren- cinin katıldığı "Bildungund Gesellschaft-Eğitim ve Top- lum" adlı kongrede, halen Çankın Cezaevi'nde bulu- nan öğrencilere destek ver- mek amacıyla Berlin Parla- mentosu'nda. TBMM'deki eylemin bir benzerinin ya- pılmasına karar verildi. Ber- lin Teknik Üniversitesi öğren- cısi Aycan Demirel, eylemcı- lerin hepsinin ikı Türk dahıl Alman vatanda- şı olduğunu söyledi. ASTA'ya üye öğrencilerin 1996 yılından bu yana çalışmalannı sürdürdüğünü belirten De- mirel. kongreye. Berlin'deki çeşitli üniversı- telerin yanı sıra. Ankara ve İstanbul'daki öğ- renci koordınasyonlanndan da iki temsilcinin katıldığını söyledi. Almanya'nın diğer kent- lennde bulunan üniversıtelerde de ımza kam- panyalan düzenlendiğini söyleyen Demirel. imzalann daha sonra tek bir elde toplanarak TBMM Başkanı HikmetÇetin'e sunulacağı- nı açıkladı. çimleri genel seçimlere pek benzemiyor ve anayasadaki tanıma dayalı mesleki sorumluluk- lar "sandığa" da aksamadan yansıyor... Nıtekim geçen hafta tstanbul'da yapılan Ha- rita Mühendisleri Odası şube seçımlerinde "mestektedayanışma" adını kullanan sağcı ko- alısyonun ortak başkan adaylan. Büyükşehir Beledıyesı Hanta Müdürü MustafaTaşkan'dı: yönetim kurulu adaylan arasında da Mesken Gecekondu Müdürü Mikhail Aslan vardı ve seçılemedıler... Benzer şekilde Makina Mühendisleri Oda- sı'nın İstanbul Şubesı seçımlerinde de aynı grubun adayı İGDAŞ Genel Müdür Yardımcı- sı İbrahim Toprak olmasına rağmen yine azm- lıktakaldılar. Yann Şişli'dekı Karagözyan tlkokulu'nda oy kullanacak inşaat mühendisleri ise yıne "mes- lekte birlik" sloganıyla seçıme gıren grubun baş- kan adayı Prof. Dr. Necdet Aral'ı hem çok ıyı tanıyorlar hem de bu adaylığa çok "şaşınyor- lar." Çünkü Prof. Aral. REFAH- YOL döneminde RP'li Bay ın- dırlık Bakanı'nın 'genel mü- dürü' olarak kamu görevı ya- parken kamu kurumu nitelı- ğindeki meslek kuruluşlan- nın "proje ve inşaadan denet- leme" taleplennı "yasadışı" ilan eden bir genelgenın de kahramanıydı. "İnşaatMüte- ahhitkri Derneği"nın isteği üzenne 28 Mayıs 1997 tanhli bu genelgey ı kaleme ahp ım- zalayan Prof. Aral'ın. şımdi in- şaat Mühendisleri Odası'na başkan adayı olarak gösteril- mesi. meslekte bırlikçilerin gerçek niyetlerini de olanca açıklığıyla göstermiş oluyor... "Müteahhitlerin çıkan" için meslektaşlannın onuruy- la oynayan ve proje denetimi- ni durduran Prof. Aral dıyor kı- "Hedefimiz.solgörüşlüyö- neticilerin kav bettirdiği itiba- nnun >eniden elde ermeL_M tTürkiye Gazetesi - 22 Ocak 1998). Bu "itibara" destek veren kimi inşaatçı çevreler de bir- bırlerinedivorlardırki: "Bek- lentimiz. kamu çıkannı göze- tenler yüzünden yitirdiğimiz kazançlara yeniden kavuş- Bız de dıyoruz ki: mühen- disler. yannkı seçımlerde de ne yapacaklannı bilirler. Çün- kü onlar, "hendese'* uzmanı- dırlar...