14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 OCAK 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Fransa 'da her gün eylern PARİS (Ajanslar) - Fransa'da ışsizlik sorunu gıderek ciddi boyutlar kazanirken işsız eylemciler, dün Paris'in ünlü Champs Elysees bulvannda bulunan lüks bır restoranı işgal etti. Restorandaki işgal eyleminin polisin müdahalesi sonucu olaysız bir şekilde sona erdiği, 80'den fazla kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Eylemcilerin "Poüs var, adalet yok" diye slogan attıklan belirtildi. Gözaltına alınanlar arasında. 80'li yıllarda faaliyet gösteren aşın sol eğilimli Doğrudan Eylem adlı terörist grubun eski bir sempatizanı olan Elyette Besse'in de bulunduğu kaydedildi. Fransa'da halen 3 milyon işsiz bulunuyor. Bu kesim. ülkedeki aktıf nüfusun yüzde 12.4'ünü oluşturuyor. Avrupa ülkelerinde hortlayan işsizlik, refah devleti uygulamalannı ciddi biçimde tehdit ediyor AETde yeni snııf: IşsizLer• Artık işçilerden çok işsizler yürüyor. Zaman zaman şiddete de başvurulan eylemler, yeni bir sınıfın doğuşuna işaret ediyor: îşsiz işçiler. Dış Haberter Servisi - Avrupa'nın en büyük ekonomik ve aynı zamanda siyasi sorunu işsizlik. Avrupa Birliği hükümet- lerinin, para bırliği kriterlerini yakalamak için uygulamaya soktuklan kemer sıkma politikalan da refah devletinı çatırdatı- yor. İşsizlik sorununun merkezindeki ülke Fransa. Üç milyon işsizin yanı sıra üç mil- yon kişinin de geçici işlerde istihdam edil- diği tahmin ediliyor. Gün geçmiyor ki. iş- sizler. Paris sokaklanna dökülmesin. Fransa'da işsizlik üzerine bır kitap yazan araştırmacı Alaın Lebaube "Gördüğü- mûz, işsiz işçinin doğuşudur. Sanki işsiz- lik tarafindan işe alınnıışlar" diyor. Avru- pa'da bir "işsizlersuufi" doğuyor. ama bi- nalan ışgal eden işsizlerin devleti yıkmak gibi birkaygıları yok. İşsizler ordusunun asıl talebi, sisteme entegre olabilmek. Avrupa'da işsizlik. Nevv sweek dergisi- nin 26 ocak tarihli sayısına kapak konu- su oldu. Judith Warner ımzalı yazıda, iş- sizlik ekseninde kurulu yaşam biçimine Zimbabve'de zamlara isyan büyüyor Dış Haberier Servisi - Zımbabve'de temel tû- ketim ürünlerine yapılan zamlan protesto etmek için başlayan gösterilerin ısyana \e yağmalama olaylanna dönüşmesi üzenne ordunun teyakku- za geçtiği bildirildi. Dün Başkent Harare'de, güvenlik güçlerinin göstericilen dağıtmak için ateş açması sonucun- da bir bebek yaşamını yıtirirken ısyanlann sür- düğü bölgelerde okul, dükkân ve bürolann ka- palı olduğu belirtildi. Zimbabve Içışleri Bakanı Dumiso Dabengwa, isyanın dün başkentin iş merkezlerine doğru ya- yılması üzerine ordunun teyyakuza geçtiğini söy- ledi. Dabengwa, askerlerin isyancılara karşı ger- çek mermi kullanacağını ve yağmacılan öldür- me konusunda tereddüt etmeyeceğini söyledi. Önceki gün, başkentin güneyindeki varoşlar- da binlerce insan son zamlan protesto ermek için sokaklara döküldü. Görgü tanıklan. polisin gös- tericıleri gözyaşartıcı bomba ve cop kullanarak dağıtmaya çalıştığını. ancak göstericilerin yenı- den bir araya gelerek yağmalama olaylannı sür- dürdüğünü söylediler. Önceki gün, en az üç göstencınin güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucunda yaralandığı ve milyonlarca dolarlık malın yağmalandığı kayde- dildi. Göstericiler, hükümetin temel gıda ürünlen- ne yaptıgı zamlan geri çekmeye karar vennceye kadar eylemlerini sürdüreceklenni belırtırken hükümet mısıra yapmayı planlandığı yüzde 21 'lik zammı ıptal ettıgıni ve bütün fiyatlan ye- niden gözden geçireceğini açıkladı. Zimbabve iletişım Bakanı Chen Chimuteng- wende geçen hafta ülkedeki beyaz ışadamlannı fiyatlan arthrarak toplumdaki huzursuzluğu kö- rüklemekle suçlamıştı. Cösterüer üzerine hükümet zamlan yeniden gözden geçireceğini açıkladı. BlRLtK İÇİN YENİ GİRİŞİM Çin'den Tayvan'a görüşme çağnsı • Hong Kong'un anayurduna dönmesinin ardından Pekin yönetimi Tayvan'la da birleşmek için harekete geçti. Tayvan öneriyi temkinli karşıladı. Dış Haberier Servisi - Çin, Tayvan'ı birleşme için görüş- melere başlamaya çağırdı, an- cak "Çin'in tek ülke, Tayvan'm da bunun bir parçası olduğu- nu" Taipei yönetiminin anla- ması gerektiğini ifade etti. Tay- van ise Çin'in önerisine tem- kinli yaklaşarak önerinin detay- lannı beklediğini bildirdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Şen Guofang düzenlediği basın toplantısında, Çin ile Tayvan arasında yakın zamanda siyasi göriişmelere başlanmasının beklendiğini söyledi. Guofang, bu görüşmeler için önkoşul konulmamasının umulduğunu ifade etti. "Tek Çin bundan sonra görüşmeler için bir önkoşul değil. Çünkü Tek Çin olgusu zaten bir ger- çek''' diyen Guofang, Tayvan'ın artık bu gerçeği anlaması ge- rektiğini belirtti. "Kelime oyunu" Pekin yönetiminin Tayvan'a bu son yaptığı siyasi diyalog çagnsında "önkoşulsuz" tanı- raını kullanmasınm, yalnızca bir kelime oyunu oldugu, Çin'in Tay\an siyasetinde bir degişikligin söz konusu olma- dığı ileri sürülüyor. Çin, Tayvan ile "Çin'in tek ülkeve Taipei'nin bu ülkenin bir parçası oMuğunu" kabul etme- si koşuluna bağlı olarak görüş- meler yapmıştı. Tayvan ise. Çin'in "Halk Cumhuriyeti ve sürgündeki Çin Halk Cumhuri- yeti" olarak ikiye bölündüğünü iddıa ediyor. Tayvan yönetimi, Çin'den ge- len öneriye temkinli yaklaştı. Üst düzey bir Tayvanlı yetkili Çin'in Tayvan'ı bir eyaleti ola- rak görmekten vazgeçtigine da- irbirveri almadıklannı kavde- derek öneriyle ilgili daha de- taylı açıklama beklediklerini beklediklerini bildirdi. ABD'ye güvence Çin Savunma Bakanı Çi Ha- otian'dan sonra Devlet Başkanı Clang Zemin de ABD'ye " İran'ayapılacak fiize saüşlan- nın tümünün durdurulduğu ve füzelerin geliştirilmesi için bu ülkeye yardım edilmeyeceği" yolunda güvence verdi. ABD Savunma Bakanı Wil- liam Cohen, Pekin'de Zemin ile görüşmesinden sonra gazeteci- lere yaptığı açıklamada, Çin'in Tahran'a gemilere karşı kulla- nılan C-801 ve C-802 fiize sa- tışının durdurulacağı ve Tah- ran'ın elinde bulunan füzelerin gelişrinlmesine yardımcı olma- yacağı yolunda güvence verdi- ğini bildirdi. Cohen, her ikı gü- vencenin de ABD ile Çin ara- sında gelişmekte olan yapıcı ilişkiyi güçlendireceğını kay- detti. G. Korey de işsidik kapıda SEUL (AFP) - Güney Kore De\ let Başkanı Kim Dae Cung, büyük ış\eren ve işçi sendikalan. işçi çı- karmalannı da kapsayan "ekonomik darboğazın yükünü paylaşma" konu- sunda anlaşmaya vardılar. Basına sunulan anlaş- ma taslağına göre Kore hükümetı. iş\eren ve işçi temsilcileri darboğazdaki ekonomının %c venıden yapılanmanın yükünü paylaşma konusunda an- laştılar. Anlaşmataslağın- da, hükümetin harcamala- n kısacağı, sıkı bir prog- ram ızleyeceği. bunun ya- nısıra işsizler ıçın güçlü koruyucu önlemleralaca- ğı dabildınlıyor. Bugüne değin ışçı çı- karmalann vasallaşması- na karşı direnen işçi sen- dıkalan hükümetten ve ül- kenin büyük holdinglerin- den bazı sözler istiyorlar- dı Anlaşmada. işsizler ıçın güçlü korujucu ön- lemler ile i> gü\enliğı ile ilgili kanunlann ay >onu- na kadar hazırlanacağı be- lirtildi Yetkılıler. Üçlü Komi- te'nin anlaşma maddelen üzerinde çalıştığını bildir- di. İşsizlik Kültürü adı veriliyor. Hükümet- lerin. acıl önlem paketleri ise bu sorun karşısında acız kalıyor. Fransa'da çalışma çagındakı nüfusun yüzde 17sı part time işlerde. Küçük ka- sabalardakı işsizler, malların hızmetle ödendiği değış tokuş kooperatifleri kuru- yor. Sinemalarda. televızyon dizılerinde en çok tutulan konu da işsizlik. "Mairus veJeanette" adlı romantik komedide, pat- ronuna ağzına gelenı söyledigı ıçın işten atılan bır süpermarket çalışanının öykü- sü anlatılıyor. Jeanette, daha sonra patro- nunu kapı kapı dolaşıp iççamaşın satar- ken gördüğünde zevkten dört köşe oluyor. Berlm'de. müdavimı işsizler olan. hü- kümet tarafindan fınanse edilen kafeler tıklımtıklım.Hitler'iiktıdarataşıyan Bü- yük Bunalım'dan ben işsizlığın en yüksek düzeye tiımandığı Almanya'da 4 milyon 500 bın kışi resmen işsiz. Sosyal güvenlik sistemi sayesinde iş- sizlik parasıyla seyahate çıkanlar, otuz ya- şından sonra üniversitelere girenlerle il- gili öykülerbol. Almanlarda da "ben her işi yapmam" mantığı hakim. Fransızlar, Avrupa'nın en eğitimli gençlennı yetıştirmekle övünüyor. Bu gençlenn yüzde 20'si işsiz. Hükümet, iş becerısi olmayan fılozoflaryetiştirmekle suçlanıyor. Bu gelişmelerde refah devletınin de pa- yı var. Almanya'da bazen çalışmaktansa devletten para almak daha nıantıklı ola- bılvyor. Fransa'da part time ışlerin asgari ücreti ile işsizlik parası aynı. Maastricht Anlaşması 'nın bütçe dayat- malanna. çahşanlann ve şırketlerin daha fazla vergi ödememe ıstekleri eklenince Avrupa'da sosyal güvenlik sıstemleri de kemirilmeye başlandı. Şimdi gözler. işsizlik oranının yüzde 6.9'la 17 yıldır en düşük seviyede oldu- ğu, İşçi Partisi'nin de refah sıstemini de- ğiştırme sözü verdiği lngiltere'de. Sosyal güvenliklerıyle oynayan Hollandalılarda işsizlik oranını 5.4'eçekti. Ispanya. ttal- ya. sosyal güvenlik sıstemlennde kesintı yapan ülkeler kervanında. Almanya'da hükümet refah sıstemının değışikliğe ih- tıyacı oldugunu kabul etti ama gelecek ekimde seçımler var. Fransa. sosyal gü- venlığin reforma tabı tutulduğu "Angk»- Sakson" modele şimdilik uzak dursa da, para birlığı hükümetı sıkıştınyor. Başba- kan Lionel Jospin'ın bır bakanı "Refah devletinin ölümünü iztiyoruz" diyor. Kuzey Kore'de seıi idamlar Üst düzey 9 yetkilinin casusluktan suçlu bulunduğu bildirildi Dış Haberier Servisi - Kuze> Kore'de. aralannda bır generalin de bulunduğu ü^t duzeş 9 \etkili- nin ıhanet \ e casusluk suçuyla ge- çen e> lül av ında ıdam edıldığı bıl- dirıldı. Güvenılır haber kaynaklardan edınilen bılgıye göre idam edılen- ler arasında ülkedeki 8 milyon gencı orgütleven SosvalistGençlik Birliği'nın 7 yetkilısı bulunuvor Kuzey Kore Ördusu'nda görevlı siyasi büro üvesı General Ri Bong-\Von \e tşçı Partisi'nin ta- rımdan sorumlu yetkılisi So kwan-Hi"nin de ıdam edıldıgı be- lınıldı. A>nı kaynaklar söz konu- su kışıienn. Güney Kore hesabı- na v ıllardır casusluk yapan bır şe- bekenın üyesı olmakla suçlandık- larını kaydetti. Sosyalist Gençlık Birliği üyesı 7 kişinin başkent Pyongyang'a 23 kılometre uzaklıktaki Pyongsong kentinde. General Ri'nin ise baş- kentte ıdam edildığı kaydedildi. Rı'nın ıdam edılmesı kamuoyun- dan gızlı tutuldu. Işçı Partısı yet- kılisi So"nun idamı ise. Japon Kyodo Ajansı tarafından daha ön- ce duyurulmuşru. Kyodo Ajansı. So'nun devletın tanm politıkası- nı sabote ermek suçuyla başkent- te bır tepede kurşunlanarak idam edıldığını duyurmuştu. tdam edilen Sosyalist Gençlik Birlığı üjesı 7 kışı arasında >er alan Ço Hyun Dok'un. Yüksek Halk Mecli'sf ne bağlı Dış tlişki- lerKomıtesı'nın 10 üvesınden bi- nsı olduğu bildirildi. Bu arada Eski Dev let Başkanı Kim tl-Sung'un oğlu Kım Jong- tl'ın yoğun işlerı nedenıyle baba- sından boşalan dev let başkanlığı koltuğuna otuımayacağı ıddia edıldı. Geçen ekım ayında, Kuzey Kore Işçı Partısi Genel Sekreter- lığı görevine getırileıı Kim Jong II'ın ışlennin yoğunlugu nedeniy- le böyle bir karar alabileceği belir- tiliyor. îşkenceci yargı önünde BUENOS AIRES (AFP) - Arjantin'de asken yönetim sırasında bebekler dahil çok sayıda kişinin ışkenceyle öldürüldüğünü, kendısının de işkencecilerden bin oldugunu itiraf eden emekli Deniz Yüzbaşı Alfredo Astiz yargı önünde. Astiz askeri diktatörlük sırasında kaybolan binlerce insanın yakınlannın açtığı davaıia kaçamak yanıtlar verdı. Astiz geçen hafta yapılan bir ınülakatta 1976-1983 yıllannda askeri diktatörlük sırasında yajîtığı ağır işkenceleri anlatmıştı. Astiz'in mahkemede verdiği ifade ile ilgili jüri üyeleri çok az bilgi verdi. Jün, emekli Yüzbaşı Astiz'in Buenos Aires'teki Deniz Teknik Okulu'nda söz konusu tarihte neler olup bittiği konusunda kaçamak yanıt verdığinı söyledi. Altı saatlik sorgulamadan sonra Astiz'in izleyıciler tarafindan v umurta yağmuruna tutulduğu bildirildi. POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Batı, Hristiyanlık ve Ötesi Avrupa'nın bilinçaltında bıle dın etkenınden kurtul- duğu, Hıristıyanhğın etkısmı tümüyle gende bıraktığı söyi«iebilir mi? Hıristiyanlığın Avrupa uygarlığında oynadığı önemh rol düşünüldüğünde, böyle bir iddıa öne sürülemez. Zaten bu go'rüşü Avrupalılar da herhalde kabul et- mez. Sozgelişi ünlü tarihçi Arnold Toynbee, Hıristıyan- Itğın Batı uygarlığında önemh bır yerı oldugunu savu- nur. 0 zaman Avrupa günümüzdekı bazı davranışlann- da dinsel önyargı sergileyebilir mi? Ya da daha yumu- şak bir ifade ile bazı davranışlannda dın etkeninin de yer aldığı söylenebilir mi? Sözgehşi, Avrupa Birliği'nin (AB), Türkiye'yi dışarda bırakmasında ülkemizin ekonomik ve sosyal durumu, demokrasisının yetersizliğnın yanı sıra Müslüman bir ülke olmasının da rol aynadığı düşünülebilir mi? Bize göre düşünülebilir. • • • Ancak Sayın Ataol Behramoğlu Turkıye'de böyle düşünenleri, Avrupa Birliği'nin (AB) kapılan yüzümüze kapatmasının ardından "Koro halınde Hınstiyan Ba- tı'ya veryansın etmek, Batı'yla ilişkilehmizi irdelerken Hıristiyanlık Müslümanlık kavramlannı kurcaiayap bü- yütmekle" suçluyor kı, bize kalırsa bıraz haksızlık edi- yor. Çürıkü Müslümanlık, Hıristiyanlık kavramlannı "kur- calayıp büyüten" aslında Türkıye değil Avrupa'dır. AB Komısyonu eski Başkanı Jacques Delors yıllar önce o zamankı adıyla "Avrupa Topluluğu bir Hıristi- yan kulübüdür" dediği zaman Turkıye'de kıyamet kop- muş, Türt< aydınlan şoke olmuştu. Avrupa Biriığı'ne (AB) bağlı Hınstiyan Demokrat Par- tileri'nın geçen yıl mart ayında Brüksel'de gerçekleş- tirdiğı zirvede iseTürkiye'nin AB üyesı olamayacağı bil- diriliyordu. AB'nin Türkiye'yi dışlama nedenı ise çok il- ginçtı. Avrupa Parlamentosu Hınstiyan Demokrat Grup Başkanı Witfried Martens basına yaptığı açıklamada "Türkiye AB'ye tam üyeliğe aday bır ülke değil. Avru- pa Birliği şu anda Avrupa medenıyetiproıesını gerçek- leştiriyor" diye konuşuyordu. Yani Avrupalı Hıristiyan Demokrat dostlarımız, Tür- kiye'yi "Avrupa medeniyetinın" bır parçası olarak gör- müyortardı. Hollanda Dışişleri Bakanı Hans van Mierlo da ge- çen yıl şubatta AvTupa Pariamentosu'nda yaptığı ko- nuşmada şöyle dıyordu: "Türkiye hakkında açık konuşalım. Biz büyük bir Müslüman ülkeyi Avrupa Birliği'ne almak istiyor mu- yuz? Bu soruyu dile getirmekten çekiniyoruz." Kısacası, Türkiye ile ilişkilerde Müslümanlık, Hıristi- yanlık sorununu gündemegetıren, bu kavramlan "kur- calayıp, büyüten" Avrupa'dır. Adamlar bunu açıkça söylerken, Türkiye'de bazı yazariarın "AB'nin karann- da dinsel etkenler de rol oynamış olabilir" demeleri- nin Sayın Ataol Behramoğlu'nu neden bu kadar ra- hatsız ettığını doğrusu pek anlayamadık. Dahadöğrusu, Müslümanlık, Hıristiyanlık kavramla- nnın "kurcalanıp büyütülmesinden" dolayı neden bu sorunu gündeme ilk getinmiş olan Avrupa'yı eleştirme- yip de, Türkiye'deki bazı yazarlan hedef aldığını anla- yamadık. • • • Sayın Behramoğlu, Türkiye'de Müslümanlık, Hıris- tiyanlık kavramlarının arkasına sığınılarak AB'den dış- lanmamızın gerçek nedenleri üzennde düşünülmedi- ğini ima ediyor. Sanınz bu da biraz haksız bır suçlamadır. Türkiye'de AB'den dışlanmamızın nedenlen ekono- mik, sosyal açıdan enine boyuna ırdelendı, yazıldı. De- mokrasi ve insan haklan konusundakı yetersizliğımiz vurgulandı. Yani bol bol özeleştiri yapıldı. Bu arada AB'nin kararında dinsel etkenlerin de "rol oynayabile- cejjr söyiendı kı, Avrupalılar birçok defa aynı şeyi ken- diteri dile getırdiğinden, bundan o denli rahatsız olmak gereksizdi diye düşünüyoruz. • • • 21. Yüzyıla 2 kala Türkiye'de kendı meclisimizı so- yuyor, yazariarımızı fıkirlerınden ötürü hapse atıyoruz. 21. Yüzyıla 2 kala tüm humanızmasına, uygarlığına rağmen Avrupa'da ise"'AB'nin bir Hıristiyan kulübü" ol- duğu, Slovakya gibi demokrasi bakımından çok geri- lerde olan bir ülkenin bıle kabul edildiğı 'Avrupa me- deniyetinde' Müslüman Türkrye'nın yen olmadığı söy- lenıyor. Bunlar hoşumuza gitmeyebilır, ama gerçek. Sayın Behramoğlu, Batı'da en önemli şeyin akılcılık oldugunu yazıyor. Çok doğru. Ama akılcılığın bir özelliği de çevremızdekı geliş- meleri, olmasını istediğimiz gıbı değil de olduğu gibi görmek değil mıdır? ECumhurryet kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu OCAK AYİ ETKİNLİKLERİ SOYLEŞİÜ İMZA GÜNLERİ 23 Ocak Cuma Saat:17.00-19.00 NEZİH H. NEYZİ TUNA BALTACIOĞLU GRAVUR VE OZGÜN BASKI RESİM SERGİSİ 7-31 Ocak (Pazartesi hariç her gün 10.00-19.00) (Bilim Sanat Galerisi Katkılarıyla) Mustafa Pilevneli, Burhan Doöançay, Hayati Misman, Devrim Erbil, Ergin Inan, Mustafa Aslıer, Umur Türker, Süleyman Saim Tekcan, Güngör Taner, Ibrahim Çiftçioğlu OİNLETİ 25 Ocak (Pazar) Saat:17.00 FERDA EREREN UC DENİZ TOPLULUĞU SAYG! TOPLANTILARI 24 Ocak Cumartesi Saat: 18.00 SABAHATTİN EYUBOĞLU'nu 25. Ölüm Yıldönümünde Saygıyla Anıyoruz. PEN Yazarlar Derneği ve Yazaıiar Sendikası katkılarıyla... Adnes: Istiklal Cad. (Aksanat Karşısı) Taksim Tel:252 38 81/82
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle