23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 OCAK 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Göktepe davası Köse koğuşunu değiştirdi Haber Merkezi - Gazeteci Metin Göktepe'nın gözaltında dövülerek öldürülmesı davasmda tutuklu olarak yargılanan ve son duruşmalarda yaptığı açıklamalarla dikkatleri çeken Emniyet Amin Seydi Battal Köse'nin, isteği üzenne. diğer sanık polislerle birlikte kaldığı koguştan alınarak adi suçlular koğuşuna konuldugu belirtildi.Ulusal Basın Ajansrnın (UBA) habenne göre Köse'nm avukatlıgını üstlenen Burfaan Hayran, yaşanan bu gelişmelerin 'çok abarüldığmı' savundu. ICendısinin. Göktepe'nın gözaltına alındığı olaylar sırasında ATV muhabirine saldiran Komiser Muavini Memduh l ysal'ın avukatlığını da yaptığını anımsatan Hayran, Köse'nin avukatlığını yapmak için diğer sanık polislerden ve a\-ukatlanndan izin aldığını belirtti. Hayran, Köse'nin son duruşmalarda dile getirdigi açıklamalannda da sanık polisleri suçlayıcı hiçbır yön bulunmadığını savunarak şunlan söyledi: "Köse'nin bizim bilgimiz dışında bu beyanlarda bulunmasını hoş karşılamadığımı söylemeliyim. Eğer söyledikleri doğruysa o zaman ona dheceğiz ki: 'Sen de orada amir sıfatında idin.' O zaman ne diyecek, ne yapacak. Bu nedenle müvekkilim 22 ocakta yapüacak dunışmada bu sözleri psikotojik baskı altında söylediğini belirtip geri alacak, imtina edecek." Görüşlerini almak için görüştüğümüz Köse'nin avukatı Burhan Hayran. UBA'ya böyle bır açıklama yapmadığinı savunurken bu tür bir beyanın savunma hukukuyla da bagdaşamayacagını söyledi. Mudanya'da özel mahsul alanı REFAHYOL döneminde imara açtınldı Şeriatçdarın arazi talanı LEVENTGENCELLİ BURSA-Bursa'nın rantı en yük- sek ılçelerınden Mudanya'da 40 dönümlük "özel mahsul alanı"mn REFAHYOL döneminde RP'liler- le Fethullahçılann işbırlıği sonucu imara açıldıgı. ruhsat işlemleri sı- rasında orta>a çıktı. Bursa Valili- ği olaya el koydu. ABD mayosuyla dünya güreş şampiyonu olan çıfte pasaportlu RP'lı Abdürrahim Kuzu'nun, Bur- sa"da dünyanın en ünlü zeytinlen- nin yctıştigı "özelmahsulalanf nda- ki imar oyununda ortaklannın Fet- hullahçılann kurduğu Bursa Aktif Genç lşadamlan Derneği (BUGİ- AD) yöneticilen çıkması hem RP'de hem de Ferhullah Gülen'ın cema- atinde panığe yol açtı. BUGlAD üyelen, 1995-1996 yıllan arasın- da 3 ayn ihaleyle 2020 Bursa Stra- teji Planı'na göre 'Özel Mahsul AlanT olarak aynlan Mudanya Ay - dınpınar Köyü Çaylaklar Me\- kii'nde imara kapalı 3 ayn parselı Hazine'den satın aldılar. Aydınpı- nar Köyü'nûn merası ıken köylü- lerden gızlenerek Hazıne'ye akta- rılan arazının yeni sahıpleri olan \e "Fethullahçı" olarak bilinen Halil Güven, Zekai Tunaoğlu ve Yusuf Kaynıa/ araziye imar izni alabile- cek nüfuzlu kişi aradılar. Bu arada ABD'deki bırikimlerini değerlen- dirmek ıstediğini bildiren Kuzu'yla ilişkiye geçtiler. Kuzu. 31 Ekim 1996'da Bursa Bayındırlık ve Iskân Müdürlügü'ne plan değişikliği için başvurdu. Baş- vuru, bakanlığa gönderildi. RE- FAHYOL işbaşma gelince dilekçe ile ilgili işlemler de hızlandı. 20 Mayıs 1997'de, Köy Hizmetlerı Genel Müdürlüğü de arazinin in- şaat yapılabılecek "verimsiz" ara- zi olduğunu bıldırdı. Dünyanın en ünlü zeytinlerinin yetıştiği bölgedekı arazinin toprak sınıfınm kâğıt uzerınde değiştıril- mesınin ardından. RP'lı bakanlar- dan Lütfü Esengün'ün kardeşı olan Bursa Bayındırhk \e Iskân Müdü- rü Osman Esengün devreye girdı. Esengün'ün olumlu görüşü de ek- lenerek "izin talepli" ba^vuru ba- kanlığa yenıden göndenldi. Bayın- dırlık Bakanlığı Teknik Araştırma Genel Müdürü Prof. Dr. Necdet Aral ımzalı > azıda bas.v urunun ge- reğinin yapıldığı \e zeytinlıklerin 2 katlı yapılaşmaya açıldığı belir- tildı. Karar 27 Haziran 1997'de Bursa Valiliğı'ne iletildi RP'li Kuzu ile Fethullahçı ışa- damlannın ruhsat başvurulan sıra- sında REFAHYOL hükümetı dağı- lınca olava el kovan Bursa Valisi Orhan Taşanlar, Bayındırlık Ba- kanhğı'na 22 Aralık 1997'de bir yazı yazarak plan değişikliğine iti- razetti. Bursa Valiligi'nin başvu- rusunda. söz konusu alanın "özel mahsul alanı" kapsamında kaldı- ğı. yapılan değışikligin bu bölge- de örnek oluşturacağı ve yeni ta- leplenn önlenemeyeceği vurgula- narak karara itıraz edildi. Ruhsat ışlemleri tıkanan ortak- lar. RP II Başkanı Faruk Çelik'i devreye soktu. Çelik. arkadaşı ANAP Bursa II Başkanı Mehmet Gedik'e giderek sorunun aşılması için devreye girmesini istedi. lddi- alara göre Mehmet Gedik de, Ba- yındırlık Bakanlığf nı arayarak "ge- reğûıinyapdmasrnı istedi. Bu ara- da, Kuzu'nun ortaklannın Fethul- lahçı olduguna yönelik bilgiler RP İl Başkanlığı'na ulaşınca Çelik, desteğini çektiğini açıkladı. Mimarlar Odası'nda 30 yü OKTAY EKİNCt "Gecekondu kanunununyü- rürlüğe girdiği günden bu yana uygulanıp uygulanmadığı hu- susunu incelemek üzere sekre- teriikteklifi ilebir komisyon ku- ralmasına».'' Tarih 17 Şubat 1967. Mımar- lar Odası Istanbul Şubesı Yöne- tım Kurulu'nun 5 No'lu toplan- tısmda alınan bu karan. döne- min şube sekreterı Demirtaş Ceyhun önenr. Kararda belır- tilen komisyonda ıse Demirtaş Ceyhun ve Fuad Yüzbaş'la bir- likte yönetım kurulunun diğer 'yeni' üyesı Nurdogan Ozkaya da görevlendınlmiştır. Nivazi Duranay'ın şube başkanı oldu- gu 12. dönem yönetım kurulu, 1967 yılını, 'gecekondu aflan- na ve plansız kentieşmeye kar- şı mücadele yüT ılan etmıştır... Öncekı gün Nurdoğan Öz- kaya'yı yitirdiğimizi ögrendik- ten sonra Cağaloğlu'ndan Gay- rettepe'deki hastaneye ancak bır buçuk saatte ve zorlukla gıder- ken, biryandan 30 > ıl önceki çar- pık kentleşme raporlannı. öbür yandan da Nurdogan'm yıne 30 yıllık 'Mimarlar Odası neferli- ğini' düşünüyorum. Şube yönetiminden genel baş- kanlara, oradan Kadıköy tem- silciliklenne kadar. hemen her düzeydeki görevi birkaç kez se- çilerek üstlenen Nurdoğan Öz- kaya. işte şimdı tam da artık dinlenecek >aşlardayken. bel- ki de gerçekten 'tam' dınlenı- yor...Kuruluşundan bu yana he- nüz43yılgeçenTMMOB'deve Mimarlar Odası'nda 'son 30 >> lı' kucaklamak demek. aynı za- manda Türkiye'de kente. çevre- ye. kültür \e doğa değerlerine. kısaca uygarlığa ve mimarlığa düşman kesimlere karşı da > ı- ne uygarlık ve mımarlık adına hep direnmek, onlan korumak ve sürekli sa\unmak demek... Nitekim. Nurdagan da öy leydi. Örneğin, geçen şu son yerel se- çımlerde kimi başkan adaylan- nın 'İstanbul'u kurtarma plan- lanna' karşı söylediği şu sözü- nü, keşke imar ya da belediye yasalannın ilk maddelerıne de yazdırabılsek: ~- tklediye başkanınuı planı obnaz. Kentin planı olur. Bu pla- na en uygun da\ranan başkan da en iyi başkan olur_" Nurdoğan Özkaya'nın cena- ze namazı ıçın 'vasiyeti' üzeri- ne bir Mimar Sinan yapıtı olan Fındıkh Parkı'ndakı MollaÇe- lebiCamisi seçıldi. Bogazıçi'ne bakan Aşryan Mezarlığı'ndada sonsuza dek dinlenecek. g a v e r u u ı m a > a r a k ö n c e k i gün ha>at]nı kaybeden MimarlarOdası eskiGenel BaşkanıYüksekMimar Nurdoğan Özkaya dün Kabataş'taki Molla Çelebi Camü'nde kılınan öğle namazından sonra Aşiyan Mezaıiığı'nda toprağa \erildi. Özkaya'nın cenaze törenine Mimarlar Odası'nın şube başkanlannın yanı sıra diğer meslek odalan temsilcileıi, TMMOB Genel Başkanı Yavuz Önen. Istanbul Biiyükşehir eski Belediye Başkanı Nurettin Sözen, İTU, MSl v* Yıldız l ni\ersitesi dekanlan ile hocakn katridı. (KADER TUĞLA) ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Oruç Tutan Harbiyeli... Türk Silahlı Kuvvetleri'nin belli bir "şeffaflık" projesi peşinde, kimi gaze- tecileredüzenlediği, "bilgilendirme tur- /an'nın ilginç değerlendirmelerini oku- yoruz. Güneydoğu'ya yapılan gezinin de- gertendirmeleri şunu gösterdi ki; kimi ga- zeteciler, "gördüklerini değil, görmekis- tediklerini", görme konusunda ısrarlılar. Güneydoğu'dan döndükten sonra hâ- lâ, "Tartışalım" diyenleri var. Artık neyi tartışacaklarsa ve niye tartışacaklar- sa... Ikinci "tur", askeri eğitim kurumlan- nı kapsayan bir program çerçevesinde düzenlenmiş. Eğitim, Türk Silahlı Kuv- vetleri'nin en önem verdiği ve en çok övündüğü faaliyetlerin başında gelir. Bunu gazeteci arkadaşlarla da paylaş- mak istemışler. Ve bu turu düzenleyen- ler ne düşünürler bilemem ama, yapt- lan değeriendirmeleri ben yetersiz bul- dum. Bildiğim kadarıyla, genç Harbiyelile- re uygulanan eğitim programında ağır- lık, "lideriik altyapısı" ve "inisiyatif kul- lanma " noktalannda odaklanır. Elektro- nik malzemeler de bunun için kullanı- lır, yabancı dil de bunun için öğretilir. Tur sonrası yapılan değerlendirmelerde bu noktaya değinildiğini pek görmedim. Gazeteci arkadaşlar, "kullanılan tekno- lojinin" ardındakıni, pek görememişler. Okuduğum değerlendirmelerin ço- ğunda "manşete çıkan" saptamanın, Harp Okulu öğrencilerinin yüzde 55'inin oruç tutmaları olduğunu gördüm. Aca- ba ne bekliyorlardı? Müslümanlığı tekellerine almak iste- yen kimi çevreler, Silahlı Kuvvetler'i ne- redeyse; "dindüşmanı", yadaenazın- dan "dinsiz" gibi göstermenin çabası içindeler. Orduyu halkın gözünde küçük düşürmek isteyen kimi kalemler, yıllar- dan beri "satır aralannda" bunu işler- ler. Ama çok şükür bu hain yalana ina- nan pek olmaz. "Müslümanlık kimliği", bu toplumun sivillerinde ne derecede ve ne oranda yaygınsa, askerlerinde de aynı oranda yaygındır. Bunun aksini düşünemezsi- niz. Bu yalana inandıramazlar. Çünkü bu toplumdaki hemen tüm insanlar, "asker ocağının" koşullannı bilirler. Erkekler bizzat yaşamışlardır, kadınlar da "bir biçimde" birlikte yaşamışlardır. Ama oğluyla, ama sevgilisiyle, ama nişanlı- sıyla, ama kocasıyla... Askeriik hizmetini; bir "vatan borcu" olarak görmeyen ve algılamayan ufak birazınlık, bu işten "sıyırmak" için bin- bir yola başvurur. Ve kimi zaman bunu başanr. Fakat bu ülkenin namuslu ev- latlan, ellerinde silah sınır boylannı bek- ler. Umutla, inançla ve inatla... O insanlar, başlarındaki astsubayla- rın vesubayların "ruhunu bilirler". Han- gı "komutanın", belli bır olay karşısın- da nasıl davranacağını, zayıf noktası- nın neresi olduğunu vb. hemen anlar- lar. Ama ister "sert" olsun, ister "yu- muşak", tümünün Müslüman kimliğini taşıdığını çok iyı anımsarlar. Kimi siya- set bezirgânları ne söylerse söylesin... Türk Silahlı Kuvvetleri, "Müslüman kimliğine" karşı değildir. Zaten karşı ol- ması, mümkün de değildir. Zira, aynı kim- liği kendileri de paylaşmaktadırlar. Fa- kat bu kimliğin "ön plana" çıkartılma- sına ve "siyasalIslamın"gündeme ge- tirilmesine izin vermezler.. gerek kendi bünyeleri içinde gerekse toplumumu- zun diğer kesimlerinde. Türk Silahlı Kuvvetleri, laik cumhun- yetin "korunmasını" ve "laikyapısıyla" korunmasını, "varlıknedeni" olarak al- ğılar ve bu nedenle siyasal Islam konu- sunda son derece duyartıdır. Zira askerterimız, siyasal yönü ön pla- na çıkartılmak istenen bir "Islamiyef'm; aslında Islamiyetten bir "sapış" olduğu- nu, çok iyi bilirler. Egemenliğin halktaol- ması gerektiğine ınanırlar. fakat "halkın egemenliğinin" gerçekleşmesinin teh- likeye girdiği anda da, rahatları kaçar. Kimi zaman ciddi hatalar da yapar- lar. örneğin; 1980'de Konya'da yapılan veyeşil bayraklaraçılan ve Istiklal Mar- şı okunurken, protesto eden kimi şaş- kınlann gözlendiği mitingden duyulan rahatsızlığın da etkisiyle, bir 12 Eylül müdahalesı yaparlar vetüm hışımlarıy- la "so/"un üzerine giderek meydanı o "yeşil bayrak açanlara" bırakırlar. Top- lumsal yaşamda olur böyle şeyler. Son- ra da laik kimliklerini göstermek endi- şesiyle, ramazan ayında rakı isterler... Rakıya olan meraklanndan değil, belli bir "tavn" sergilemek için. 1970'li yıllarda Hava Harp Okulu'nda askeriiğimi yaparken, öğrenciler ara- sında oruç tutma oranı; eğer yanlış anımsamıyorsam, yüzde 55'in üzerin- deydi. Anlaşılan çocukların eğitimleri çok ağırlaştı ve bu oran yüzde 55'e düş- tü. Kimbilir belki de, din adına ortaya çı- kan kimi şaşkınların tutum ve davra- nıştan, insanları dinden soğutuyor.,. , F U T B O L S E V E R L E R E K R A N B A Ş I N A HALKLA KLCAKLAŞAN TRT, TARAFTARI DA KENDİ FUTBOL TAKIMLARIYLA KUCAKLAŞTIRIYOR Adanaspor Sarıyer Denizlispor Eskişehirspor Zeytinburnuspor YÜKSELME GRUBl MAÇLARI ırli^ır de Sakaryaspor Erzurumspor Çaykur Rizespor Elazığspor Ankara B.Ş.BId.Spor ÜBUGUN 17 OCAK 1998 CUMARTESİ ZEYTİNBURNUSPOR - ADANASPOR SAAT: 12.00 TRT-1 ve TRT-INT NAKLEN 18HAFTA BOYUNCA 10TAKIMIN 36MAÇI YARIN 18 OCAK 1998 PAZAR SAKARYASPOR - ERZURUMSPOR SAAT: 12.00 TRT-1 ve TRT-INT NAKLEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle