27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 EYLÜL 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Danıştay, Mersin'de başhekimin de aralannda olduğu çok sayıda personelin yargılanmasına karar verdi Devlet hastanesmde yolsıızhıkHAZAL ATEŞ ÇAKIR ANKARA - Danıştay, Mersin Devlet Hastanesı'nde başhekımden satın alma komisyon üyelerine. hemşireden tahak- kuk memuru ve sayman vekillenne kadar birçok personelin yolsuzluk suçlamalan nedeniyle yargılanmasına karar verdi. Mersin Devlet Hastanesı'ndekı yönetı- ci ve çalışanlann ışbirlıği ıle devletın mıl- yarlarca lira zarara uğratıldığı iddıalan yargıya ulaştı. Danıştay 2. Dairesi, tçel ili Mersin Dev- let Hastanesi Başhekimi Seyyan Güngör. başhekim yardımcısı Abit Çahkoğlu, sa- tın alma komisyonu üyelen Sava; Zorlu- tuna,Kadir Kokulu, Gülseren PehUvanoğ- lu, Rabia Arkan. başhekim yardımcısı ve tahakkuk memurları Hüseyin TaşeL Meh- met Demir. Müdür tsmet Güngör. say- man ve satın alma komisyonu üyesi Ha- yati Biçer. Kemal San, tahakkuk memu- ru ve sayman vekili Nail Tannkut, Hem- şire F. Sıdıka Kunt Kaya'nın çeşitli konu- larda Hazıne'yi zarara uğratan usulsüz- lüklere kanştırdıklan gerekçesivle "lü- zum-u muhakeme karan" verdi. İçel Va- liligi'nın 15.12.1996 gün 2/144 (95>-22I sayılı yazı ile gönderilen soruşturma dos- yası ve ll Yönetım Kurulu karanna sa- nıklar itirazda bulundu. Itıraz üzerine 1995 yılında konuyu ın- celeyen Danıştay, 17 Nisan 1996"da sanık- lann çeşitli konularda yargılanmasına ka- rar verdi. Danıştay karannda Hazine'nin milyarlaca lıra zarara uğratıldığı behrtılır- ken, Mersin Devlet Hastanesi'nde yapıl- dığı iddia edilen usulsûz ışlemler şöyle sı- ralandı; - Çandaroğlu Firması, "Saglık Bakan- bğı tthal tzin BeJgesi" bulunmadığı halde 13.10.1994'te yapılan hemodializ malze- melen ihalesine dahil edildi. - 26.11.1992 ile 18.2.1994 tarihlerinde yapılan genel temızlık ve ilaçlama. 21.6.1993 tarihınde yapılan yemek ve ça- maşır işlerine ıhtıvaç fazlası ışçı alınarak. bu sayılar üzennden tahakkuk ve ödeme emirleri hazırlavarak devlet 2 milyar 239 milyon lira zarara uğratıldı. - 1994 yılı ıçinde içenği ve satın alma amacı aynı olan 2 milyar 146 milyon lira tutanndaki basılı evrakı kısa zaman ara- lıklanyla, 22 farklı satın alma onayı ve ko- misyon karanyla bir firmadan pazarlık usulüyle satın alarak 743 milyon lira za- rar meydana geldi. - 16.5.1994 tarihinde bır firmadan pa- zarlık usulüyle ve yüksek fıyatla labora- tuvar malzemelen satın alınarak Hazıne 75 milyon lıra zarara uğratıldı. - 26.4.1994 tanhinde hastanenin et ıh- tiyacı için kapalı teklıf usulüyle yapılan ihalede Özsürme Firması ile anlaşılması- na karşın. teminatı anılan fırmaya geri ve- rerek aynı firmadan pazarlık usulüyle ve ihale birim fıyatlannın üzerinde alım yap- mak suretiyle Hazine 104 milyon zarara uğratıldı. - 2l.2.l994 tarihinde yapılan 14 kalem tıbbi malzeme alımı ihalesinde antiseptik ilacını 2 milyon 296 lira fazla fıyatla sa- tın almak. 150 metre ihtıyaç gösterilen gazlıbezı gerekçe göstermeden 100 met- re alarak satın alınmasına karşın, 233 mil- yon lira fazla ödeme yapıldı. - 26.11.1992 ile 18.2.1994 tarihleri ara- sında yapılan temızlik ve ilaçlama ihale- lennde. kullanılacak temizlik malzemele- nnin yüklenici firma tarafından karşıla- nacağı taahhüt edilmesine karşın, malze- meyi satın alarak fırmaya vermek suretiy- le Hazıne toplam 453 milyon lira kayba uğratıldı. - 3.8.1994 tarihinde kapalı teklif usu- lüyle ihalesi yapılıp bir fırmaya verilen 46 kalem kuru gıda malzemesı alımmda iha- lenin onaylanmasım ve sözleşmenin im- zalanmasını beklemeden aynı firmadan pazarlık usulüyle ve ıhale binm fiyatlan- nın üzennde alım yapmak suretiyle Ha- zine 152 milyon lira zarara uğratıldı. Kararda. sayman ve satın alma komis- yonu üyesi Haydar Biçer'in bazı ihale şartname ve sözleşmelerinde başhekim Seyyan Güngör yerine ımza artığı saptan- dı. Danıştay karannda, sanık hemşire F. Sıdıka Kunt Kava'nın hemodiyaliz mal- zemeleri ihalesındeki usulsüzlüğe ve sa- tın alma komisyon üyesi Rabia Arkan'ın da antiseptik ilacının fazla fiyata satın ahnması ile gazlıbez alımındaki usulsüz- lük konusunda ıtiraz etmediklerı belirtı- lerek. her ıki görevlinin "lüzum-u muha- kemesine" karar verildı. 4-14 Eylül Sıvas Kongresi Bağımsızlık hareketinin 78. yıldönümütstanbul Haber Servisi - Mustafa Kemal Derneği Başkanı Kâmran Baran. Türkiye 'de karamsar bir or- tamın yaşandığını. Türk ulusunun SevTtuzağına ye- niden düşürülmek istendi- ğini öne sürdü. Baran, dev- let yönetiminde güç oluştu- ran irticanın. kendi ulusal kahramanını ve Kurtuluş Zaferi'ni, kutsal mabetler- KESK'ten hükümete uyarı ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Ka- mu Emekçileri Sendi- Icalan Ankara Şubeler Pratformu, zamlan , protesto ederken, zo- runlu tasarrufun kaldı- nlarak birikimlerin ödenmesini, sürgün ve cezalann geri alınma- sım istedi. "REFAH- YOL, ANASOL hepsi aynı yol'' sloganrnı atan kâmu emekçileri, devlet personel rejimi- ne ilişkin değişiklikle getirilmek istenen der- nek tipi sendika dayat- masını kabul etmeye- ceklerini bildirdiler. Ankara"da Ulus'ta- ki Atatürk heykeli önünde toplanan ka- mu emekçileri, **Yaşa- sm örgûâfi mücadeie- mjz", "Nema hakkt- mız söke soke ahnz", "Zamlara hayır", "Yaşasın iş,ekmek, öz- gürifik mücadetemiz" sloganlanyla hüküme- tin uygulamalannı protesto ettiler. Kamu Emekçileri Sendikala- n Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Naam Aika- ya'nın okuduğu basuı açıklamasmda, 1 Ey- lül Dünya Banş Günü nedeniyle düzenlenen etkinliklere yönelik baskılar elestirilirken, gözaltma alınan ve aralannda KESK Ge- nel Sekreteri Faysal Ozşift'in de bulundu- ğu 15 kişinin serbest bırakılması istendi. Açıklamada, RE- FAHYOUun emekçi- tere yönelik saldın po- litikasının yeni hükü- met tarafından da ay- nen sürdürüldûğü be- Hrtilerek, Devlet Ba- kanı Günes Taner'in zorunlu tasarruf biri- kimlerinin geri öden- memesinin gündeme getirildiği anımsabldı. Öte yandan hafta içi her gün saat 18.00'de SSK Genel Müdürlüğü ek bina önünde toplanarak hükümetin uygula- malannı protesto et- me karan alan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), dün ilk eyle- mini gerçekleştirdi. Çeşitli slriganlannya- zıh olduğu balonlan uçurup, reçete dağıtan SES üyeleri, protesto- lannı tuzsuz domates yiyerek sergilediler. de yuhalayabilecek boyut- lara ulaştığını vurguladı. Kâmran Baran. Sıvas Kongresi'nin 78. yıldönü- mü nedeniyle yaptığı açık- lamada, Türkiye'nin, ulu- sal birlik ve bütünlüğünün. dış destekli dinci ve etnik bir saldın ile karşı karşıya bulunduğunu belirterek " Yaşadığımız olaylar. filke- miz yöneticilerinin yıllar boyu inatla sürdürdükleri çapsız, kişiliksiz ve ulusal olmayan. Atatürkçü olma- yan politikaların ve iktidar olma hırslanmn sonucu- dur" dedi. Baran, açıkla- masmda özetle şu görüşle- re yer verdi: "Beyinleri yıkanmıs, gö- zü ve gönlü kararmış, ah- mak ve hain insanlann azımsanmayacak ölçüde et- kin olduğu bir dönem ya- şanmaktadır. Ulusal Kur- tuluş Savaşının değerini kü- çümseyebilen yan aydınla- nmızı ve içimizdeki Batı hayranı beslemeleri de uya- rarak her alanda yeniden milli devlete yönelmemiz ve Kuvayi Milliye'ye dönme- nıiz, Ulkemizin bu kaostan kurtulabilmesinin ön sarö- dır." Milli Mücadele'de devrimci adım Sıvas'ta 4-14 eylül ta- rihleri arasında Mustafa Kemal başkanlığında top- lanan Sıvas Kongresi'nde, şu kararlar alındı: • 30 Ekım 1918 günü Türk ordulannın bulun- duklan hatlar içinde kalan vatan topraklan bölünmez bir bütündür. • Memleketi ve saltana- tı korumak için milli kuv- vetleri takviye etmek ve milli hâkimiyeti hâkim kıl- mak esastır. • Anadolu ve Rumeli'de Ermeni ve Rumlar tarafın- dan gerçekleştirilecek olan her türlü işgal hareketi ka- bul edilemez ve buralar sa- vunulacaktır. • Azınlıklann vatandaş- lık haklan saklı tutulaca- ğından, bunlara siyasi ve sosyal düzenimizi bozacak yeni haklar tanmması ka- bul edilmeyecektir. • Osmanlı hükümeti baskı sonunda memleketin herhangi bir yerini terk ve- ya ihmal ederse hilafet ve saltanat makamı ile mem- leket ve milletin korunma- sı için her türlü önlem alı- nacaktır. • Hükümet, istiklali te- min edemediği takdirde geçici bir hükümet kurula- caktır. • Adaleti ve insani pren- sipleri içeren banşa sürat- le ulaşılması, insanlığın se- lameti ve halkm huzuru adına milli emellerimizdir. • Çağımızda, hüküme- tin milli iradeye uyması mecburidir. Bu bakımdan Millet Meçlisi'nin toplan- tıya çagnlması ve bu suret- le millet ve memleketin ka- deri hakkuıda alınacak ka- rarlann Millet Meclisi'nde tasvip edilmesi şarttır. • Milli kurtuluş emeliy- le meydana gelen toplulu- ğa, Anadolu ve Rumelı Müdafaa-i Hukuk Cemiye- ti adı verilmiştir. (Fotoğraf: TARIK TBSAZA Ankara 1 No'lu DGM'deki duruşmaya. tutuklu samklardan sadece Fatih Y rdenı. iki sanık avukaO ve müdahil avukatlar ile çok sayıda izleyici kanldı. Sıvas davasında müdahil avukatlar esas hakkındaki görüşlerini bildirdiler 'Laildigin dayanağı halkür 9 ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Sıv as kat- liamı davasında müdahil avukatlar, katilamın. ıllegal ve legal şenatçı-gericı örgütlenmenin ortak bir eylemi olduğunu savundular. Duruş- mada mütalaa veren avukatlar. Türkıye'deki şenatçı örgütlenmelenn sayısının 300'ü astığı- nı belirterek, bunlardan 30 kadannın -radikal örgüt" olarak nıtelendığıni. radikal örgütlen- melerin terör eylemlenne yönelmelerinin "kuvvetle muhtemel" görüldüâünü kavdetti- ler. Sıvas'ta 37 kişinin yakılarak öldürülmesiy- le ilgili davanın duruşmasına devam edildi. An- kara 1 No'lu DGM'de dün öğleden sonra >a- pılan duruşmaya. tutuklu samklardan sadece Fatih Erdem, iki sanığın avukatı ve müdahil avukatlar ile çok sayıda izleyici katıldı. Mahkeme başkanı, Kırşehir ve Sıvas'taki ce- zaevlennde bulunan tutuklu sanıklann, perso- nel ve araç yetersizliği nedeniyle getirilemedi- ğine ilişkin ilgili yerlerden gelen yazılan oku- du. Başkan. gıyabi tutuklu samklardan birinin de Tokat'ta yakalandığını bildirdi. Duruşmada söz alan müdahil avukatlardan Önder Sav. hazırladıklan esas hakkındaki gö- rüşü okudu. Esas hakkındaki görüşte olayın, la- ik devlet düzenine karşı örgütlü. planlı ve şe- riatçı bir kalkışma olduğunu kaydeden Sav. ola- yın oluşu ile ilgili aynntılı bilgiler verdi. Olayla ilgili toplumsal değerlendirme ya- parken, adaletin gerçeği bulması gerektiğini vurgulayan Sav. devletin. yurttaşlannın tam be- densel güvenlik ıçinde ve özgürce yaşamalan için her türlü önlemı almak ve bunun gerekle- nni yerine getırmekle >oikümlü olduğunu bil- dirdi. Laık cumhuriyetin kuruluşunun tarihsel ve toplumsal kaynağının halk kitleleri olduğunu belirten Sav, şu görüşleri dile getirdi: "Türkiye'de laikliğin bir diğer önemli daya- nağı da, halkm Osmanlı döneminde yaşanan din ve mezhep kav galanndan çıkardığı derstir. Türkiye halkı birlikte, kardeşçe yaşama ve ge- lişmenin yolunu laiklikte bulmuştur. Bugün Türkiye'de laikliğe >öneük saldınlann a> nı za- manda kardeşliğe, halkın birliğine yöneiik sal- dınlar olduğunu hepimiz biliyoruz.'" Sav. sanıklann ve avukatlannın duruşmalar- da "laiklik ilkesini kaklınp şeriat düzeni" ge- tirmeye ilişkin düşüncelenni tekrarladıklannı savundu. DGM Başsavcılığı'nın olaylan T- CY'nin 146. maddesi kapsamında değerlen- dirmesine katıldıklannı da kaydeden Sav, "Bu anayasal düzene karşı şeriatçı bir kalkışmadır. 146. maddenin maddi ve manev i unsurlan oluş- muştur. Bu Yargıtay'ın bozma karannda da belirtilmiştir'' diye İconuştu. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Çılgınlık... Abartmalı tarih bilgilerinin ve bunlara dayanan pı- nltılı Hollywood filmlerinin etkisinden sıyrıldığım çağlardan beri, birtakım insanlann kendilerini "soy- /u"yadaeskideyimiyle "asil" olarak isimlendirme- lerine karşı çıkarım. Aslında. elbette "başarının" ödüllendirilmesin- den yanayım. Ve topluma katkıda bulunan insan- lann "/a/ft///aşf/n/mas/na"hiçbiritirazımolamaz. Fa- kat bu farklılaştırmanın, o insanın çocuklanna da aktanlmasının hiçbir mantığı yok. Bu anlayış çerçevesinde, kral ve kraliçelerin var- lıklannı anlamakta da çok zorlanıyorum. Eski çağ- larda, "lider özellikleri" taşıyan birtakım insanların, yönetme yetkisini "gasp etmelerini" onaylamasak bile, anlayabiliriz. Fakat turistik bir amacı dışında; hiçbir değeri olmayan bazı insanlann, günümüz toplumlarını, hele gelişmiş demokrasileri "yöneti- yor görünmeleri" beni her zaman sinirlendirmiştir. • • • Nereden ve hangi "hizmet" ve "nitelikleri" gere- ği verildiğini bilmediğim. "leydi" ve "prenses" un- vanlannı taşıyan Diana hanımın, bir eglence dönü- şü geçirdiği birtrafik kazasında ölmesinin ardından, dünyada ve Türkiye'de esen havayı görünce, hem "egemen güç "ün kuvvetinden bir kez daha ürktüm ve hem de insanlann "salaklık" ve "çılgınlığına" bir kez daha şaşırdım. • • • Diana'nın bir trafik kazasında öldüğünü, yurtdı- şında duydum. Çoğu Türkiye'de de izlenebilen de- ğişik televizyon kanallarında rastladtğım görüntü- ler, yukandakı degertendırmelerimi tümüyle doğru- larnitelikteydi. Hele Buckingham Sarayı'nın kapısına uzanıp "böğüre böğüre" ağlayan zenci bır garibanın gö- rüntüsü, tüm cinlerimin tepeme toplanmasına ne- den oldu. Adamın sanki babasının oğlu ölmüştü. Öküzünü yrtiren köylü gibiydi... Aynı sarayın kapısında gözyaşı döken başka tip- leri de izledim. Üzüntülerinin ve kahrolmuşlukları- nın bu derecesıni anlayabilmek mümkün değil. Içimden, "Sizeneyahu..."demekgeçti. • • • Kimdir bu Leydi Di(!), neden dünya kamuoyunu bu kadar ilgilendirmektedir. Ne gibi katkıları olmuş- tur insanlığa? Bırtikte kaza geçirdikleri Mısırlı işadamı kimdir? Mısır'ın fukara halkı, şeriatla diktatörlük arasında- ki ince çizgide varlıgını sürdürmeye çalışırken, bu adam nereden bunca serveti edinmiştir? Avrupa ve Amerika'da "jet sosyete" diye isım- lendirilen ve kitle iletişim araçlannda bırsektöroluş- turan, ahlaksız ve omurgasız bir ınsan sürüsünü kimler ve nasıl kullanmaktadır? • • • Hanedan içi evlenmeler nedeniyle, çoğu sağlık- sız ve geri zekâlı birtakım tıpler, pırıltılı bir görün- tüyle dünya sahnesine sürülmekte ve "sıradan" in- sanlar, bunların yaşamlanyla ilgili aynntılarla oya- lanmaktadır. Nasıl bu kadar saf olabiliyor ınsanlar? Bir yandan futbol ve futbolun yıldızlannın özel ya- 'i. bir yandan jet sosyete ve bu sosyetenin rının özel yaşamlan: insanlardaki insani de- i gen plana ıtıyor... • • • •' Diana iyi bir anneymiş? Yahu onun bunun yatın- dan ve yatağından ne zaman fırsat bulmuş da an- nelik etmiş? Kadının yaşamının çoğu Ingiltere dı- şında geçiyordu. Yaşamı boyunca bir gün çocuk- lannı ders mi çalıştırmış? Yaşamı boyunca bir gün bebeklerinin altını mı değıştirmiş? Ama bizim "ge- cekondulu taze" pek üzgün bu ölümden ötürü, "çok iyi bır anneymiş" diye ağlaşıyor... • • • Kimi siyasetçi ve devlet adamlannın bu ölümü sonuna kadar istismar etmelerini anlayabilmek mümkün. Günlerden beri ne enflasyon tartışması kaldı ortada, ne sosyal güvenlik sisteminin çök- mesi. Sadece Türkiye'de değil, dünyanın pek çok ülkesinde. Ama insanlar bu oyuna nasıl geliyoriar? Her gün yüzlerce Diana ölüyor dünya üzerinde. Diana'dan çok daha inançlı, çok daha namuslu, ya- şadıkları topluma Diana'dan çok daha fazla katkı yapan insanlar ölüyor. Hem çok iyi eş, hem çok iyi anne, hem çok iyi "insan" olan Dianalar ölüyor. A- ma bunlardan kimsenın haberi yok. Dedeleri Ingiliz emperyalizmi tarafından sonuna dek sömürülmüş Afrikalı gariban, egemen gücün bu pınltılı aldatmacasına gözyaşı döküyor... Hele "paparazzi" denilen ve gene aynı egemen gücün gariban emekçileri olan birtakım insanlara duyulan (sözde) tepkı, beni çileden çıkarıyor. Tam bir çılgınlık yaşanıyor. Vallahi bunlann hep- si sopalık.. Etkinliklere çok sayıda kişi ve kuruluş katkıda bulunuyor Sarıgazi'de kültür şenliğifstanbul Haber Servisi - Sangazı Beledıyesi'nce bu yıl ilk kez düzen- lenecek olan "Sarıgazi 1. Kültür ve Sanat ŞenHği'' yann başlıv or. Üç gün sürecek şenlık kapsamında folklor ve semah göstenleri. Belkıs Akkale, Ferhat Tunç ve Giil Sorgun konser- leri ıle Yılmaz Günej- filmteri gös- terimı. söyleşiler v e paneller yer alı- yor. Şenlikte Nâzım Hikmet Par- kı'nın da açılışı yapılacak. Sangazi Belediye Başkanı Fikret Şahin. 5-7 eylül tarihlen arasında yapılacak olan "Sangazi Kültür ve Sanat Şenliği''ne ilişkin yaptığı açık- lamada. Sangazi'nin politik yüzü- nün medya haberlenyle bilindiğini belirterek şenlıkten amaçladıklannı şöyle açıkladı: "Bu küçük ve şirin beldemizin bir de halk yüzü vardır. Sanata, kültüre, edebiyata, üretilmiş güzel şe>lere karşı derin bir ilgL, say- Bahçelievler'de sokak tiyatrosu ledhesi. eroz\onlamücadeleye.yeşilikorumayadikkatçekmek veçev- re bilincini yaymak amacıvla sokak tiyatrosu etkinliklerine başladı. Yılmaz Gruda ve Türkan Gruda'nın yönettiği ovunda. seyircilere erozyonla mücadelev i anımsatmak üzere. avı kostümüne girnıiş ovıın- cular tarafından sembolik olarak fidan dağitıldı. gı ve açlığı içerir Sangazi'nin bu halk yüzü. Kanımca, beldemizin gerçek yüzü de budur." Başkan Şahin. şenliğin etkinlik- leri ve katılımcılanyla ilgili şu bil- gileri verdi: "Şenlik, 5 eylül saat 13J0'daşen- lik y-ürüyüşü ve Atatürk büstüne çe- lenk konulnıasıyla başlayacak Izmit Büv üksehir Beledivesu Çatalca Bele- diyesi ve Sangazi Beledryesi' nin folk- lor ekiplerinin gösterisinden sonra Nâzım Hikmet Parkı'nuı açılışı yapı- lacak. Aynı gün Mehmet Güler- yüz'ün Türk Sinema BelgeseUni ko- nu alan video gösterinü, okur-jıızar buluşması, şiir dinletisi gibi çeşitli et- kinlerin ardından saat 20JO'da Gül Sorgun konseri baslayacak. Şenliğin ikinci gününde Zihnı Anadol. Oral Çalışlar.Hasan Kıyafet'üı de arala- nnda bulunduğu çok sayıda yazar okurlanyla buluşaeak." Gazetemiz yazan Oral Çalışlar'ın söyleşileri ile sürecek ikinci gün et- kinlikleri saat 20.00'deki Belkıs Ak- kale konseri ve konserin ardından Yılmaz Güney'in "ArkadaşTılmi- nıngösterimıyletamamlancak. Şen- liğin üçüncü ve son gününün kapsa- mında semah gösterilen, yazar okur buluşması. şiir dinletileri ve "8 yıl- lık Kesintisiz Eğhim veGeleceği'' ko- nulu panel var. Şenlik, Ferhat Tunç konseriyle sona erecek. 21. YUZYILDA BILIM • Türkiyeli bilim insanları, bilimin, teknolojinin ve fizik, biyoloji, sosyoloji, felsefe, tıp, genetik, ekoloji gibi alanların geleceğini tartışıyor. Kuşe kapak ve 96 sayfalı yeni biçimiyle Çizgibilim ekinde Turan Dursun'un Kulleteyn'i Tel-Faks: (0212) 213 80 29- 30 E-posü: bilimutopyaesuperonline.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle