03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 EYLUL 1997 SALI •••• CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 15 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB A A A A 24 25 23 26 29 30 31 30 Sinop Y 23 Adana Samsun Y 22 Mersin Trabzon Y 21 Diyarbakır A Giresun Y 22 Şanlıurfa Ankara PB 23 Mardin A 28 Eskışehır PB 23 Siirt Konya A 30 PB 23 Hakkâri Sıvas PB 24 Van A 26 Zonguldak Y 22 Antalya A 30 Kars 31 Yurdun kuzey kesım- leri parçalı yer yer çok bulutlu, Batı Karade- niz kıyılan, Orta ve Doğu Karadenız ıle Helsinkı Doğu Anadolu'nun S t o c k h o | m kuzeyı sağanak ve AVRUPA Oslo Y 22 PB 17 Y 24 yer yer gökgürultülu L o n d r a PB 23 26 22 sağanak yağışlı, öteki Amsterdam yerler az bulutfu ve Brüksel açık geçecek. Hava sıcaklığı doğuda aza- lırken batıda biraz ar- tacak. _22 24 Y 23 Bonn Y 23 Münih Y 28 Mılano Berlın Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB Y PB Y Y A A 26 28 29 28 28 21 28 32 A 29 ASYA Moskova PB 15 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire A A A Y A Y A 38 32 34 31 34 27 33 Şam 31 bulutllJ Buiut|u k Çok bulutlu Yağmurtu Kart jkar t Gök gürtttulü G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK U Baştarafi 1. Sayfada barış önderi ülkeleri barındıran Avrupa Biriiği'ne alınmayışımızın nedenleri tartışılıyor. Avrupa ikiye aynlmış; siyasal ve ekonomik ko- numumuzun AB'ye girmeye "yeterti olduğu ya da olmadığı" irdeleniyor. Italya bizi kolluyor. Derken AB Dönem Başkanı Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jacques Poos, An- kara'da ekonomik yönden birliğe uygun olduğu- muzu söylüyor ama; "Ancak, siyasal açıdan iler- leme sağlamamız" koşulunu öne sürüyor. Poos'un söylediği, AB'ye girmemizi istemeyen- lerin bahanesi mi? Oysa, bir hamlede engelleri kal- dırmak elimizde. 1991 seçimlerinden sonra, bir heves pariadı. DYP-SHP ortak hükümetiyle demokratikleşme he- yecanı sardı içimizi. Ne yazık; bu hedefi zorlaya- cak hiçbir ciddi girişim yapamadık. Sağ-sol hükü- metine bağlanan umutlar da fos çıktı. Yıl 1997. Avrupalı tepemize dikilmiş, "siyasiaçı- dan ileıieme sağlamamızı" istiyor. Daha demokrat bır Türkiye! Düş gibi bir şey. "Içimizdeki" yargıları bilen, "dışımızdakiler"m gönlümüzü karartan irdelemelerini yadsıyabilir mi- yiz? Hayır! Zira, sağduyulu bildiğimiz, "mezara kadar \PP'li kalmaya" and içmiş Aydın Menderes, ola ki •Inanmayacaksınız, bakınız ne diyor: "Bugün 'tek parti' dönemine dönüş özlemi var. Muhalefetsiz bir Türkiye özlemi var." O kadar değil. Gerçi Türkiye insan haklanndan yoksun. Işkence kol geziyor. Demokratik bir ülke- de olmaması gereken yasalar, ülkemizde, hatta çağdaş bir ülkede bulunmayan çağdışı bir parti (RP) bile var. Var olmasına var ama, ancak "tekpar- ti özlemi içinde" olan bir birey, bir kurum yok. Bir örnek ki... Abesle uğraşmak ya da abesi savunmak kolay değil. Anlaşılan, Menderes bu güçlüğün içinde. Sanki bir iki ay öncesini yaşamamış gibi, Erba- kan'ın 18 Haziran'da istifa nedenine getirdiği yo- rum da hayli garip: "DYP ile RP arasındaki mutabakat gereği, erken seçim gündeme geldiği için istifa gerçekleşmiş" .... ve Menderes'e göre "bu açıdan istifa 'teslimi- yet' değil, ülkenin önüne getirilmiş pratik bir çö- ziımü içerrnekte" imiş! Gerekçe değil, tam birmavaJ! Erbakan'ın kulak- lannda tank paletlerinin sesi yankılanınca, soluğu Çankaya'da aldığı unutulabilir mi? Üstelik, demokrasimiz üzerinde tepinenleri ya- nıtlayacak "demokratik fazlalıklanmız" da var. Ti- pik ömek "malûm". ' Siyasette "yeniden diriliş"in reçetesini bulabil- mek için üç yatını, güzelim Marmaris koylannı bı- rakıp şu il senin bu il benim gezen Şaibe Hanım örneği, kem ağızlan kapatmaya yetmez mi? Her gittiği yerde karşısında bulduğu üç buçuk in- sana "Ben buradayım. devlet elinizde. Hadi gelin hesap sorun" diye bas bas bağınyor. Yüzsüzlüğün daniskası son saldınlanndaki cü- reti nereden ve kimden aldığını bilmeyen kaldı mı? DYP dışındaki partilerden... Bugünkü hükümetin büyük ortağının bir türlü harekete geçemeyen, ağır aksak siyasetinden... Bir yandan şaibeli malvariı- ğının hesabının sorulamamasından mutlu. Öte yandan, kapatılması olası RP oylarından kıytınk pay peşinde. Oysa, Menderes'in bir sözü var ki, Şaibe'nin kulağına küpe olması gerekiyor: "Hiç kimse RP'nin kapatılmasından dolayı ken- disi adına bir siyasal umudun içine girmesin" di- yor. "RP'ye hizmet eden kadrolar ve seçmenlerye- ni partiye geçer." RP'Iİ Kapusuz'un açıkladığına göre, galiba, ye- ni partiye isim de bulunmuş: "Refah" yerine "Fe- rah". Ne ki, Şaibe Hanım'ın "refahtan feraha" geçiş sürecini anlayıncaya dek, köprülerin altından çook sular akar. Onca anlamlı mesajlar arasındaki Pren- ses Di'nin ölüm haberine verdiği tek cümlelik sıs- ka tepki, bu yargıyı doğrular nitelikte. Bilgisiz ve densiz bir yanıt: "Bu tür kazalarda her şey olabiliyor" diyor. Şimdi bu cehaletin... fövbe, tövbe... Telekom'da 300 • Baştarafi 1. Sayfada ten Kubat, araştırmacı Mu- zaffer Ayten'in belgelere dayanan kitabında adı ge- çen Bulut ve Bettemir'in de aralannda bulunduğu bü- rokratlar ile bazi belediye başkanlanndan oluşan yak- laşık 50 kişinin malvarlık- lannın saptanması için ban- ka hesaplan ve tapu kayıt- lannı araştıracağını bildir- di. Soruştunnanın. 3628 sa- yılı Rüşvet ve Yolsuzluklar- la Mücadele ve Mal Bildi- riminde Bulunulmaması Hakkındaki Yasa'ya göre yüriitûldüğünübelirten Ku- bat, ileriki aşamalarda baş- ka maddelerin de soruştur- ma kapsamına alınabilece- ğini vurguladı. 1991 yılından bugüne kadar Ulaştırma Bakanhğı yapan kişilerin bu işte so- rumluluklan bulunmadığı- nı söyleyen Kubat, bu çer- çevede bakanlann soruştur- ma kapsamına alınmayaca- ğını açıkladı. Iki genel mü- dürün suçlamalan kabul et- mediklerini belirten Kubat. yolsuzluk savlanna adı ka- nşan diğer kişilerin de ifa- delerinin ahnacağını bildir- di. Türk Telekomünikasyon AŞ'nin (Telekom). Bakan- lar Kurulu'ndan Türksat uydulan için yeni bir şirket •nırmak amacıyla aldığı yetkiyi, Tûrkiye'nin ulusal çıkarlanna aykın kullandı- ğı ileri sürülmüştü. DYP- CHP hûkûmeti döneminde Bakanlar Kurulu'ndan Fransız Aerospatiale firma- sıyla 20 milyon dolar ser- mayeyle JV (joint-venture) şirketi kurulmasına ılişkin yetki alan Telekom'un, Fransa ya da Türkiye yeri- ne "vergi muafiyeti cenne- ti" olarak bilinen Mona- co'da kurduğu şirkete, yeni nesil uydulann yapımı gö- revini verdiği sonradan or- taya çıktı. Bu işlem sonucu, ihalesiz olarak bir Fransız şirketinin devlet kuruluşuna ortak edildiğine dikkat çeken yet- kililer, yüzde 49'una sahip olmasına karşın kânn yüz- de 5'ini alan Fransız şirke- tinin asıl amacının, işletme- cilik değil, uydulannı sat- mak olduğunu vurguladılar. Yetkililer, bu ortaklık sonu- cu Türkiye'nin sahip oldu- ğu yörünge pozisyonun ya- bancı bir şirketin kullanımı- na açıldığına işaret ettiler. Ulaştırma Bakanlığı Müsteşan Süreyya Yücel Özden, yolsuzluk savlanna adı kanşan bürokratlar hak- kında gerekenin yapılaca- ğından kimsenin kuşku duymaması gerektiğini söyledi. Düğüm çözüKiyor • Baştarafi 1. Sayfada kili, Benfima'nın ortağı Cflıat Aka- lın, Ali Fuat Altmdal ve Selanıettin Gül, ifadelerinde ve yüzleştirilmele- rinde, Çeçenler'in Libya'dan gelen 10 milyon dolann kayboldugu bilgı- sini Erbakan'a ilettikleri iddiasını doğruladılar. Ifadeler çerçevesinde, Erbakan'ın kaybolan 10 milyon do- lara karşılık Çeçenlere örtülü öde- nekten 2 milyon dolar verdiği savı- nın da açıklık kazanmaya başladıgı bildirildi. RP'den milletvekili aday adayı olan, Islami sermayenin önde gelen yayın organlan ve holdingleriyle bağlantısı ortaya çıkan Tank Çe- tin'in Dubai sermayeli Gulf şirketi- ne ortak olduğunun belirlenmesiyle, "Erbakan ve RP'tikrin senetkrinin bir bölümünün yurtdışuıda tutuldu- ğu" iddialan gündeme gelmişti. Gulf bnport Export Şirketi'nin ya- bancı ortaklanndan Essa AJGhura- ir'in Dubai'de büyük bir holdingin sahibi olduğu ve ithalat-ihracatın ya- ni sıra turizm ve inşaat taahhüt işle- ri de yaphğı öğrenildi. Para trafığinde kilit bir rol üstlen- diği savlanan "Mashrek Bank"ın da Dubai'nin en büyük 7-8 ulusal bankasından biri olduğu kaydedildi. Erbakan ve RP'lilerin parasal var- lıklannın bir bölümünü değerlendir- dikleri bildirilen Dubai'nin, Arap yanmadasının "finans merkezi" ola- rak bilindiği ve fınansal sırlar konu- sunda Isviçre benzeri bir hukuki ya- pılanmaya sahip olduğu kaydedildi. Soruşturma sırasında Çetin'in verdiği ifade ve sahip olduğu şirket- lerde yapılan araştıraıalarda. Gulf Import Export ve Benfima'nın RP'nin yurtdışı para trafığinde köp- rü görevi gördüğü iddialannı doğru- lar nitelikte bilgilere ulaşıldığı bildi- rildi. Iddialar. Çetin'in, Dubai-Lib- ya-Avrupa Milli Görüş Teşkilatı- Uluslararası İslama Çağn Cemiye- ti 'nden RP'ye akan ve güvenilir par- tililer tarafindan yurtdışmda değer- lendirilen paralar için köprü görevi gördüğü çerçevesinde soruşturma konusu olmuştu. Ünlü gözaltında Çeçenlere örtülü ödenekten 2 mil- yon dolar verilip verilmediğini kesin olarak kanıtlayacak olan Çeçenistan Başbakan 1. Yardımcısı'nın temsil- cisi olarak bilinen Medet Ünlü dün gözalhnaalındı. Ünlü'nün Çeçenler adına 10 milyon dolann kaybolma- sı konusunda Erbakan'la görüştüğü ve örtülü ödenekten para alınmasın- da aracılık ettiği iddia edilmişti. Başsavcılık tarafindan dün Ün- lü'nün yanı sıra bir dönem Tank Çe- tin'le çalıştığı iddia edilen Alkan Demir ve RP'nin Dubai ve diğer yurtdışı para trafiğinde kurye göre- vi gördüğü öne süriilen Arif Sami Uygun da tanık olarak bilgisine baş- vunılmak üzere gözaltına alındı. Medet Ünlü'nün örtülü ödenek konusundaki iddialarla ilgili ıfadesi- nin Libya-RP-Çeçenistan hattında kaybolan paralara ilişkin bilgileri netleştirebileceğine dikkat çekildı. Uygun'un ise "RP'nin mutemedi" olarak bilinen Beşir Darçın'ın adının da kanştığı Dubai-RP hattında para trafigi konusundaki iddialan aydın- latabileceğine işaret edildı. Soruştunnayı yürüten DGM Sav- cısı Nuh Mete Yüksel'in bu hafta, partiler hakkında kapatma davası aç- maya tek yetkili kişi olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı V'ural Sa- vaş'ı ziyaret ederek bilgi vereceği bildirildi. Kazan'dan örtülü savunma RP Genel Başkan Yardımcısı Şev- ket Kazan, Altıoluk'ta düzenlediği basın toplantısında REFAHYOL dö- neminde Çeçenistan "a örtülü öde- nekten para gönderilip gönderilme- diğine ilişkin sorulara kaçamak ya- nıtlarverdi. Kazan."Örtülü ödenek- ten yapılan tasamıflar kanunlarla bdirtilmişrir. Bu çerçevede, tasamıf \e harcamalar yapılmıştır. Bu harca- malann Çeçenistan'la, şununla, bu- nunla ilgili olup olmadığı konusunu açıklamak bize düşmez. Bu millet Çeçenistan'a, Bosna Hersek'e, Azer- beycan'a ilgi göstermiştir. Biz de ge- reken ilgiyi gösterryoruz. RP'ye yö- nelik sansasyon haberler üretiyorlar. Ne oklu on mihon dolara? Ne oldu Lilna'dan gönderildigi söylenen pa- ralara ve kurulan şirkeüere? Yaİan üzerine haber kuranlar, diktikleri kulenin döküldüğünü görüyorlar" dedi. Kardak'ta 'barış düğünü'yapüdı ÖZCAN ÖZGÜR / OLCAY AKDENÎZ BODRUM - Mflash Fatma ile Bodrumhı Turgay'ın 'Kardak Krizi'yle başlayan aşklan, yine Kardak kayabklannda "Banş türkülerinin" söylendigi nikâhla noktalandu. Türkive ile Yunanistan arasında gergin günler yaşanmasına yol açan Kardak ka> alıklan bu kez yaşamlaruu banşa adayan çifün nikâhına taıuklık edhordu. Savaş gemilerinin namlunun ucundan birbirini gözlcdiği noktada bu kez sirtaki ve Ege türküleri seslendirühordu. 1 E\lüi Dünya Barış Günü'nde kendi deyişlerijle "Türk- Yunan Dostluk Evi"ne giren Fatma- Turgaj çifrini. Bodrumlu banş >anlılan De Türk-^nan Dosduk Derneği yöneticileri de yalnız bırakmadı. Bodnun Halk Eğitinı Merkezi önünde toplanan banş yanhlan, kale önüne dek sirtaki ve Ege türküleriyle vürüdü. Topluluğa turistlerin de büyük ilgi gösterdikleri göztendi Daha sonra 5 tekne ile yola çılalarak Kardak kayahklanna »elindi. Kardak kıyılannda Fatma-Turgay çifünin \anı sıra Yunanlı bir çiftin de nikâhı kı\üacaktı. Ne var ki. Yunanlı çiftin \e \ine nikâha taıuklık edeceği belirtilen Yunanlı gazeteci Yannis C ummos'un Didim'e ulaştıklan öğrenilmesine karşın, nikâha yetiştirilenıemeleri 'şanssızhk' olarak nitelendirildi. Kardak krizinde tanışan Fatma-Turgay çifti anlaşüklan gibi dün Kardak'ta Türk-Yunan Dostluk Evi'ne girdiler. O-Ezherli bürokratlar temizleniyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Ba- kanı Hikmet Uluğbay, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafindan denklik- leri iptal edilen şeriatçı üni- versitelerden mezun öğret- men ve bürokratlan görev- den almaya başladı. 31 *i yeni göreve başlamak üze- re olantoplam 136 sınıf öğ- retmenini görevden alan Uluğbay, bakanlıktaki El- Ezher Üniversitesi mezu- nu personelin saptanması amacıyla da çalışmalara başladı. Mısır'daki El-Ezher Üniversitesi ve diğer Arap ülkelerinin ilahiyat fakül- telerinden mezun olan öğ- rencilerin diplomalanna verilen denkük belgesinin YÖK tarafmdan iptalinin ardından başlayan kadro operasyonu ilk olarak Mil- li Eğitim Bakanlığı'nda gerçekleşti. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, El-Ezher Üniversite- si'nden mezun, 4O'ı şeriat- çı 136 ögretmeni görevden aldığını bildirdi. Uluğbay, bu öğretmenlerin aldıklan eğitim itibanyla sınıf öğ- retmenliği yapacak nitelik- te olmadıklannı vurgula- yarak "El-Ezher niteağin- deki eğitim kununlann- dan,MEB'eöğreOnen ahn- ması hatadır. Geçen dö- nemde afanmış olanlarm işi- ne son vermiş bulunmak- tayun'' dedi. 21. yüzyılın gençlerini, Türkiye'yi dünyada başa- nyla temsil edecek şekilde yetiştirmek istediklerini belirten Uluğbay. "Maddi olanaksızlıklar nedeniyle eğitim alanında meydana gelen açıimalan 3 yıl içinde kapatmayı \e geiişmiş üIke- lerin se\i}r esine uiaşmayı amaçfayoruz" diye konuş- tu. Uluğbay, 3-3.5 yıl içinde aşamalı olarak 190 bin ye- ni öğretmen ahnacağını belirtti. Yurtdışındaki ilahiyat fakültelerinden mezun ve 1997-1998 öğretim döne- minde göreve başlamak üzere olan 31 öğretmenin görevden alındığı bildiril- di. Gaziosmanpaşa'da imam-hatip tartışması fstanbul Haber Sen'fei - RPli Gazios- manpaşa Belediye Başkanı Recep Koral, CHP Üçe Başkanı Mehmet Pblat tarafin- dan gündeme getirilen. ilçedeki imar yol- suzluklan ileilgili iddialann M iftira'' oldu- ğunu söyledi. Recep Koral dün belediyede düzenledi- ği basın toplantısında bütün hizmetlerde kanun ve mevzuatı ön planda tuttuklannı belirterek, "lmar planına ve mevzuata uy- gun yapılan okuUara, camilere karşı çık- mak ve bunlan suç olarak duyurmak hiç- bir ştkilde CHP zihniyetiyle bağdaşma- maktadır'* dedi. "tmarplaniDdastatoJarakgörünenala- na kültiye yapüdığı'' şeklindeki iddialan "iftjra" olarak nitelendiren Koral, RP'li belediye olarak çalışmaianndan rahatsız olanlar bulunduğunu öne sürdü. Koral, kendisine yöneltilen, "makam odasmda Atatürk posteri bulunmadığıııa'' yöneiık suçlamalann da doğru olmadığını, Ata- tüık'ün fotografinın belediyenin demirba- şı olduğunu vurgulayarak, "Gücü yeten varsa buyursun ifldirsin. Kimse indire- mez" diye konuştu. CHP İlçe Başkanı Mehmet Polat, bele- diye başkanuun iddialan ifüra olarak ni- telemesine tepki göstererek şunlan söyle- di: "Gaziosmanpasa Anadohı tmam Hatip Usesi inşaatinın MflB Egitiın'den habersiz yapıkhğı mıyaian?Eğer yalan ise İstanbul Valfliği obya neden el koydu. Suç duvurn- sunda bulunmamızdan sonra 'Milli Eği- tim Bakanlığı' yaztsının inşaat tabeiasnı- dan çıkanldığı da vaJan mı? Y"ıne bu inşa- atın yakınında bulunan yeşil alana bekdi- yenin araçlan> ia öğrenci yurdu yapümak istendiği mi yalan? İmam-hatipte okuya- cak kızögrenciler içinorayayurt yapılniak istendiği vebu nedenle betediyearaçlarmm orada temel ka/dığını çevrede oturan bü- tün yurttaşlar biliyor.Halkın tepkisi ve suç duyurusunda bulunmanuzdan sonra ça- faşma durduruldu." 6 Ordu demokrasiyi savunacak' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel, ordunun "devletin omurgasu şahdama- n" olduğunu belirterek "Si- lahlı Ku^etlerimiz. ülkenin sınırlannı. bağımsızlığı, de- mokrasiyi sa\unacak güce sa- hiptir. SUahh gücümüz banşı korumak içindir" dedi. Demirel, okyanusu hava- dan yakıt ikmalı yaparak ge- çen ve ABD'de gerçekleştiri- len Red Flag-97 Tatbikatı'nda Türkiye'yi temsil eden 16 Türk pilotunu Genelkurmay Başkanı Orgeneral tsmail Hakkı Karadayı \e Hava KuvTetleri Komutanı Orge- neral îlhan Kıbç rcfakatindc kabul ettı. Karadayı. pilotlann 9.5 saat kabin içinde kalarak ve okyanusu havadan ikmal uçağının desteği ile geçerek ABD'ye giniklerini belirtti. Uçaklann tamamıyla savaş ortamı içinde ger- çekleştirilen tatbikatta 80 sortili uçuş yap- tıklannı kaydeden Karadayı, şöyle konuştu: "Fevkalade başanlı bir tatbikab şercfle, gu- rurla yapnktaıı sonra okyanusu geçerek hiç- bir yere inmeksizûı Türkiye'ye geutıişlerdir. Bu; Türk insanının yeteneğini, eğJtimini, T- SK'nin imkân ve kabiliyetini. Türk pBotlan- nın cesaretini gösteriyor. 9^ saat gibi bir sü- re ile havada hiçbir ila>e destek, hiçbirilkyar- dım olmadan kabin içinde kıpırdamadan bu iradeyi göstermek ancak eğitim ve büyük bir cesaretk olabilecek çok büyük bir harekettir. Bu nedenle arkadaşjanmı kunuyorum. Tür- kiye'yi yücetanişlerdir." Cumhurbaşkanı Demirel de, Kurtuluş Sa- vaşı'nın 75. yıldönümü törenlerinde bir kez daha geçmişi anımsadıklannı ve geleceğe baktıklannı belirterek şu görüşleri dile getir- Cienelkunnay Başkanı Karaday ı. Demirel'eRed Flag-97 Tatbikab'nııı sembolü olan pilot heykekiği hediye etti. di: "Geleceğe bakarken,güvenle bakma hak- kımız \ar mı yok mu? Gördük ki, devletimi- zin omurgasL şahdaman mahiyetinde olan Silahlı Kuvvetlerimizin her kademesi bu ül- kenin sınırlannı, demokrasiyi. bağımsıziığı savunma ihtivacı doğarsa bu görevi eksiksiz vebaşan ile yapacak güce sahiptirler. Eğer bir millet kendisinden. geleceğinden şüpheleni- yvrsa, gclecegi hakkında birtakım kaygılan varsa o milletin ileriye gitmesi mümkun de- Pdir." TSK'nin banşı koruduğunu vurgulayan Demirel, Ankara'da gerçekleştirilen 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlen ile GATA, Kara, Hava ve Deniz Harp Okullan diploma törenlerinin. milletin özü olan Silahlı Kuv- vetlerine güvenmekte ne kadar haklı olduğu- nu gösterecek denli büyük bir düzen içinde geçtiğini belirtti. Hava Harp Okulunda devir teslim 'Atatürk ilkelerinden ödün vermeyeceğiz' İstanbul Haber Servisi - Hava Harp Okulu Komuta- nı Hava Pilot Tümgeneral FarukCömert, dün görevi- ni törenle Hava Pilot Tüm- general Aydoğan Babaoğ- lu'na devretti. Heybeli- ada'da bulunan Deniz Lise- si de 1997-98 eğitim-öğre- tim yılma törenle başladı. Hava Harp Okulu'ndaki törende konuşan Tümgene- ral Aydoğan Babaoğlu, son yıllarda dünyada siyasi ve askeri değişikliklerin mey- dana geldiğine işaret ede- rek "•Ulkemize yönelik iç, dış tehditler ile bilgi çağuun ihtiyaçlan veTSK'nin ulaş- tığı imkânlar dikkate alın- dığında. kendini yurt ve ulusun bölünmez bütünlü- ğüne adamış, Atatürk ilke veinküaplannın büinçli uy- gulayıcısıveyümaz savunu- cusu, laik ve demokratik parlamenter cumhuriyete inanan, bilgilL kültürlü bir insan gücü yetiştirmek du- rumunda oiduğumuza ina- nıyonım'' dedi. Tümgeneral Cömert de yaptığı veda konuşmasın- da, Atatürk iUce ve inkılap- larmdan taviz vermeden uyguladıklan eğitimde en iyi asker ve en iyi havacıvı yetiştirme uğrunda hiçbir fedakârlıktan kaçımlmadı- ğını belirtti. Öte yandan. Heybeli- ada'da bulunan Deniz Lise- si de 1997-98 eğitim-öğre- tim yılına törenle başladı. Törende açış konuşmasını yapan Deniz Lisesi Komu- tanı Deniz Kurmay Kıdem- li Albay Aziz Duman. öğ- rencilerin memleketteki aşın yücıcı ve bölücü faali- yetlere karşı uyanık olma- lan gejrektiğini söyledi. Cezayir 'de yine katliam Şeriatçılar 32 kişiyi öldürdü CEZAYtR(AA)- Cezayir'de, silahlı dinci militanlann önceki gece 32 kişiyi katlettikleri bildirildi. EIElam Essiyasi gazetesinin haberine göre, başkentin 300 km güneybatısındaki Tissemsilt kenti yakınlannda bir mezraya baskın düzenleyen dinci fanatikler, 25 köylüyü katletti. Aynı gece, başka bir mezrada da 7 köylü yine dinciler tarafindan boğazlanarak öldürüldü. Bağnaz dinci gruplar, üç gün önce de baskent yakınlannda resmi açıklamaya göre 98, görgü tanıklanna göre en az 200 sivili katletmişlerdi. 6 Bombah irtica eylemlerF • Baştarafi 1. Sayfada retimi düzenleyen yasanın yürürlüğe girdi- ğini anımsattı. Yasalaşma aşamasında, "8 yıDık kesintisiz temel eghimi protesto" adı altmda birçok eylem gerçekleştirildiğini behrten Basesgioğlu, bundan sonra da özel- likle 1997-1998 eğirim-öğretim dönemi- nin başlamasıyla eylemlerin yoğunlaştın- lacağı yönünde duyumlar alındığını bildir- di. Basesgioğlu, 24 ağustos günü sabah na- mazı sonrasında İstanbul Eyüp Camisi'nde gerçekleştirilen protesto eyleminin benzer- lerinin gelecek günlerde diğer camilerde de başlatılacağı ve ülke genelinde yayıla- bileceği uyansında bulundu. Basesgioğlu, bazı dernek yöneticileri ve güdümündeki kişi ve gruplarca 1997-1998 eğitim-öğre- tim yıhnın başlangıç haftasında ülke gene- linde mitinglerdüzenlenebileceğine dikkat çekti. Basesgioğlu, 1997-1998 eğitim ve öğre- tim yılı kayıt döneminde yurttaşlann ço- cuklanyla birlikte imam-hatip lıseleri orta kısımlanna kayıt yaptırmalan için okula başvurmalan ve okullann önünde oturma eylemi yapmalanmn teşvik edildiği yönün- de duyumlar aldığını bildirdi. Üniversite- lenn yeni öğrenım yılına başlamasıyla bir- likte. üniversitelerde de eylemlerin düzen- lenebileceğini belirten Basesgioğlu, eylem- lerin karşıt gruba üye öğrencilerle çatışma şekline dönüşebileceğine dikkat çekti. Ba- sesgioğlu, kentlerin toplanmaya uygun olan alan, cadde ve sokaklannda, aynca patla- yıcı madde atma eylemlerine karşı. bazı si- yasi parti, demek ve vakıf binalan gibi önem taşıyan yerlerde güvenlik önlemleri alınmasını istedi. Basesgioğlu, üniversite, okul, cami gibi yerlerde yapılabilecek eylemlerle ilgili is- tihbarat çalışmalanna ağırhk verilerek ön- lemlerin önceden alınmasının gerekliliğini vurguladı. Olası yasadışı gösterilerin de dikkate alınması gerektiğini belirten Ba- sesgioğlu, emniyetönlem planlanmn önce- den yapıhnasını, güvenlik güçleriyle yurt- taşlan karşı karşıya getirecek ve toplumsal banşı bozabilecek hertürlü davranıştanka- çınılması gerektiğini bildirdi. Hükümet 'zorunlu'yu ödemiyor • Baştarafi 1. Sayfada hesabının tasfiye edıhnesine yönelik tas- lak hazırladığımn öğrenilmesinden sonra, Devlet Bakanı GüneşTaner'in "\napara- yı 6 taksitte geri öderim, faizleri ödemem" açıklamasıyla, hükümetin anapara ve ne- malan geri ödememek için formül aradı- ğı ortaya çıkmıştı. Zorunlu tasarruf birikimini Hazine tah- vil ve bonolan ile gelir ortaklığı senetleri- ne yatırarak ucuz maliyetli iç borçlanma kaynağı olarak kullanan hükümet,-}J4sap- taki birikimi geri ödemek için gerekif kay- nağı bulamayınca ödemeden vazgeçti. Bütçe açığının yıl sonunda 2.4 katrilyon li- raya çıkacağımn anlaşılması üzerine, Baş- bakan Mesut Yümaz, "Zorunlu tasarruf- lann geri ödenmesi için çauşmamız yok, uygulama esldsi gibi devam edecek" diye konuştu. Devlet Bakanı Işuı Çelebi de, Türk-lş'i ziyaretinde gazeteci lerin sorula- n üzerine, zorunlu tasarrufun Tûrkiye'nin sorunlu noktalanndan biri olduğunu söy- ledi. Çelebi, "Üzerinde 1.5 aydır çalışma- lar yapüıyor. Bu konularda önemli olan uz- laşma noktası oluştunnak. Değerlendiri- yoruz" diye konuştu. Zorunlu tasarruf uygulamasında hak sa- hiplerinin yüzde 56'sını kamuda çalışan memur, işçi ve sözleşmeli personel oluş- tururken, hükümetin tasfıyeyle personel giderlerini azaltmayı amaçladığı kaydedil- di. Hükümetlerin zorunlu tasarruf uygula- masını kaldırmak istemelerinin bir başka nedeninin de, vergi gelirlerini azaltması olduğu belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle