Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
ALLECRO EVtV tLYASOĞLÜ
Antafya Oda Orkestrası, Biîkent 4. UluslararasıAnadolu Festivali vehtanbul Festivali'nin ardından...
AııadohıVa yaydaıı müzik.\ntaiya'da bir süre önce kurulan An-
talya Oda Orkestrası 18 kişılik kadrosu-
nun açılmasmı bekliyor. Bu arada Tür-
kiye'nin diğer müzik kurumlanndança-
gırdığı üyelerle Inci Ozdil yönetiminde-
ki konserlennı gelenekselleştıriyor. An-
talya Kûltür Merkezi'nde yer alan kon-
serlerden ıkisi 8-9 agustos günleri yapı-
lacak. Programda Sıdıka Özdil'ın "Gto-
bal Mass" adlı yapıtı ile VTvaldi'nin
"Mevsiınler'"i var. Konserin üçüncü kez
Yat Lirnanı'nda yinelenmesi için uğra-
şan yetkililer, bu kez gelirin yanan An-
talya ormanlanna yeniden hayat vermek
için kullanılacağını bildiriyorlar. Antal-
ya'da otellerin. derneklerin, turizm şir-
ketlerinın ilgisini bekleyen bir kültür et-
kinliği.
Bilkent'in Dördüncü Uluslararası
Anadolu Festivali önemli birörgütlenme
işi. Büyûk bir senfoni orkestrasuu, üste-
lik kocaman bir koro ve solistlerini bir
kentten diğerine taşımak, otobûsler, no-
ta sehpalan, oteller. akustik sorunlar ve
nice gözle görünmeyen aynnh gerekti-
rir. 24 ağustosta Sivrihisar'da Yunus Em-
re Külliyesi'ndeki açılış, Ahmed Adnan
Saygun'un "Yfonus Emre Oratoryosu"
ile yapılacak. 1991 yılında yitirdiğimvz
öncü bestecimiz Saygun'un 90. doğum
yılı için daha güzel bir kutlama düşünü-
lemez. "YunusEmre Oratoryosu" onun
1946'da ortaya çıkardığı ve sınırlanmı-
zın dışında, Paris'te, New York'ta seslen-
dirilmiş, övgü derlemiş bir başyapıt Vo-
kal yapıtlar. Bilkent Uluslararası Anado-
lu Festivali'nin gıderek temasını oluş-
turmakta. Insan sesinin sıcaklığı ile ge-
rek büyük çaplı solo-koro-orkestra ya-
pıtlannı gerekse popüler aryalanru fes-
tıval programına yaymaktalar. Yine Bul-
garistan Devlet Filarmoni Korosu ile ge-
çen yıla benzer bir programla değişik
kentlerde gerçekleşrirecek Bilkent Sen-
foni Orkestrası 'nı bu kez Çin asıllı şef
Julian Shew yönetecek. Bir tek Bursa
konserinde bir ayncalık var: Gürer Ay-
kal yönetiminde Paganini'nin "Keman
Koncertosu", Ravel'in "Bolero"su ve
B'ilkent'in Dördüncü Uluslararası Anadolu Festivali önemli bir
örgütlenme işi. 24 ağustosta Sivrihisar'da Yunus Emre Külliyesi'ndeki
açılış, Ahmed Adnan Saygun'un "Yunus Emre Oratoryosu"ile yapılacak.
Yine Bulgaristan Devlet Filarmoni Korosu ile geçen yıla benzer bir
programla değişik kentlerde gerçekleştirecek Bilkent Senfoni
Orkestrasf nı bu kez Çin asıllı şef Julian Shew yönetecek. Bursa
konserinin orkestra şefi ise Gürer Aykal olacak.
Çaykovsld'nin "Itaryan Kapriçyosu" y-
eralıyor. Bursa'da geçen yılın konserle-
rinde de "Carmina Burana", Mozart
u
Requiem" ve Beethoven "9. SenfonTye
rastlamıştık. Ancak bu yıl popüler ağır-
Iıklı bir program sergileniyor. Gerek sen-
foni tarihinin gerekse opera tarihinin
alımlı ve geniş halk kitlesi tarafından ta-
nınan ezgileri gündeme geliyor.
Bu yıl Bodmm Kalesi'ne, Efes Antik
Tiyatrosu'na. Zelve Vadisi'ne ve Mar-
maris Amfiteatn'na eklenen mekânlar
arasında Sivrihisar'dan başka, Bolu, Al-
tınoluk, Bursa ve Sinop var. Önümüzde-
ki yıl bir de Türkiye'nin doğusu ve Trak-
ya eklenirse yurda dört bir yandan hiz-
met götüren bir müzik etkinliği oluştu-
racak Bilkent.
Meüh Fereli'nin açıklaması
Geçen haftaki yazımızda 25. Istanbul
Müzik Festivali'nin ardından bize gelen
eleştirileri aktarmıştık. Bu eleştiri ve
kaygılar festivalin yirmi beş yıllık mü-
davimlerine aitti. Biz, yazarhk görevimi-
zin gereği onlan dile getirdik. Bunca yıl
Istanbul Müzik Festivali'nin kentimize
kazandırdığı toplumsal gelenekten, gör-
kemli soluktan söz edip yayın ve yayım
organlannda onlann en büyük ve sürek-
li destekçisi olduk ve bu yıl da dahil ol-
mak üzere festivali düzenleyenleri her
zaman alkışlamaktayız. 23.7.1997 tarih-
li yazımıza duyarlıhk gösteren Istanbul
Kûltür ve Sanat Vakfı Genel Müdûrü
Metih Fereli, "Eleşririlerin kökûnde ya-
ptcıbk yatüğına inanarak yazılı veya söz-
lü biziere iletilen her eleştiri veya uyanya
açıkhkla yaklaştığımızı bümenizi iste-
'Temizbiryergösterdeöleyim'AHMETSAY
. ANKARA - Sıcak yaz günlerinde
. serinlemeniz için size birkaç müzik
, fikrası aktarmak istiyorum. "Serinleme"
sözcüğüne umanm Prof. Koral ÇaJgan
. bozulmaz. Çünkû bu fikralan onun
"Müzik Fıkralan" kitabmdan
. alıntıladım. Sözü biraz uzatsam iyi
, olacak. Çabucak "sadede gelme"yi
beceremiyorum. Zaten biz, konuya
mağara devrinden başlama alışkanlığını
bırakamayız. Anlatayım: Bir müzik
yayıncısı olarak Koral Çalgan'ı bu işe
soyunmaya ben zorladım. Sonunda
"satan" bir kitap yakaladığımı
' düşünerek onu kendi çıkarlanma alet
' ettim. Uzatmayahm, Koral yazmaya
' başladı. Aylar yıllar geçti, kitap
"bitmiyordu. Sabah akşam telefon edip
"Hani kitap, ne oldu kitap" diye
sormakla yetinmiyor, ikide bir tepesine
"dikihyordum. Bu da yetmeyince "Sevgüi
dostum, sen rutin işlerin adamı değüsin,
sen kitap yazmahsın" diyordum. Fayda
etmiyordu. Koral o yıllarda çok
meşguldü: Ankara Konservatuvan'nda
Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı Başkanı
r olarak titizleniyor. konservatuvann
; "gençük orkestrasTnı çahştınyor, her
! hafta Eskişehir'e kadar uzanıp Anadolu
; Üniversitesi'nin konservaruvanna derse
; giriyor ve konservatuvann oda
; orkestrasını yönetiyor, aynca
Cumhuriyet'te müzik
yazarlığı yapıyordu.
(Şimdi de hemen aynı
işleri yapıyor, sadece
müzik yazarlığını bana
devretti.) Uzatmayahm,
kitap bitti. Basımına çok
özendik. Kapağı
tbrahim Oemirei
hazırladı: Dört
renkli, alımlı.
şıkır şıkır bir
kapak... Yûz
elli fikranm
yanı sıra ünlü
lngiliz
karikatürcü
Hoffnung'dan elli
karikatür
"alınu."lamıştık. Çok
sevinçliydim,
koşa koşa
AUegro giocoso
Şenşakrak
dağıtımcıya götürdüm. Dağıtımcı
patron, kitabı çok begendi: " Kapak
nefis, karikatürter çok güzel, hem de
birinci hamur kâğıda basmışsımz" dedi.
"Satar mı bu Idtap" diye sormaya
sıkılıyordum. Gözlerimden anladı. "Kaç
adet basoıuz" diye sordu, "Bin tane"
dedim. "Ağbi" diye ciddiyetle söze
başladı: "müzik fıkralan yerine, adam
gibi laz fikrası basamaz mıydın beş bin
tane?" Böyle bir şeyi ben akıl
edemezdim, Koral ise kendine hiç
yakıştıramazdı. Hem ne demek?
Müzikçi "müzikfikrasr, fizikçi de
"fizik fikrası'' yazmalı. Koral'ın
kitabından bir fikrayı Sayın Erdal
Inönü'nün dikkatine sunuyorum:
Ünlü piyanist Ignaz Paderevski,
Polonya Devlet Başkanı olduktan
sonra bir gün, Fransa
Başbakanı Oemenceau ile
tanıştmlmıştı.
Clemenceau'nun ilk sözü
şöyle oldu: "Paderevski
Büyük piyanist
Paderevski demek
sizsiniz. Vah vah,
sizi böyle
cumhurbaşkanı
olarak mı
görecektHn?"
Nasıl fikra
ama? Daha
güzelini bestecimiz tlhan l'smanbaş'a
borçluyuz: Bir tarihte, Ankara'da
fınncılar greve gitmişti. Usmanbaş,
ekmeksiz kalmaktan usanmıştı. Birkaç
günlüğüne Istanbul'a gitti ve oradan
Faruk Güvenç'e kısa bir mektup yolladı.
Fınncılann yola gelmesi için "Opus"
dergisinde yayımlanan bu mektup
şöyleydi: "Fatih'in şehrinden selam
Opus'a! İstanbul fınncılannın gözü
dönmüş değil. Burada da ekmeksiz
kalırsam karar verdim, ben de onlara
beste yapmayacağun, görsünler
gününü!"
Peki, "Böyle Yerde Öiünmez" başlıklı şu
fikrayı kime ithaf etmeli?
1914 yılında New York Metropolitan
Operası sahnesine "Cannen" rolüyle
çıkar soprano Maria Jeritza. "Don Jose"
rolünde ise Enrico Caruso_ Görkemli
son sahne: Arenanın önünde yüzlerce
insan, atlar üzerinde pikadorlar...
Atlar sahneden geçerken bir yandan da
yerlere pislemekte... Temsilin sonu
yaklasmış, Don Jose bıçağını Carmen'e
saplamıştır.
Oysa Carmen bir türlü düşüp ;
ölmemekte. Don Jose'ye sanlrp
sallanmaktadır. Sabn tükenen Caruso,
bıçağı bir kez_daha saplayıp fısıldar
sopranoya: "Ölsene, hadi çabuk 01!"
Jeritsa yine fısıltıyla yanıtlar "Temiz bir
yer görter de öleyim!"
Mozart'sız müzik olamayacağı gibi,
Mozart'sız fikra kitabı da olmaz.
Yaramazlığın dozunu kaçıran küçük
Wolfgang"ı annesi paylıyordu: "Bak,bir
daha yaparsan seni kümese kapabnm!"
VVolfgang omuz siUcti: "Istediğin kadar
kapat! Ben yumurtlaınaın ki, kümeste de
beste yaparun!"
Sevgili okurlar, az kalsm unutuyordum:
Koral Çalgan'ın kitabında yer alan
karikatürlerden birkaç örnek
sunmalıyım. Bu karikatürler "yazısız"
değildir. "Yaalı" da değildir. Bir müzik
terimini simgelemeyi amaçlar.
Müzik bağışıkbk sisteminin ilacı mı?
: ÖNDER KÜTAHYALI
I
" BBC Radyosu'nun Türkçe servisinde
ı yaytmlanan bir bilim programında, "Mü-
! zik ruhun gıdasıdır" özdeyişinden yola çı-
j kılıyor ve .Amerikalı bilim adamlanmn bu
i söze nazire yaparcasına " Müzik, bagtşıkhk
j sisteminin Uacıdır" dedikleri söyleniyordu.
[ Programda açıklandığına göre yapılan
{t>ir araştırma, yatıştıncı nitelikler taşıyan
»müziğin bûnyedeki antikor düzeyini yük-
ı selttiğini göstermiştir. Insandaki bağışıklık
ısistemine en büyük zarar, gerginlikten
(stresten) gelir. Gergin bûnyenin direnci za-
yıflar ve kişi daha kolay hastalanır. Acaba
gerginliğin ortadan kaldınlmasıyla bağı-
şıklık sistemi güçlendirilebilir mi? Bilim
! adamlan, bu amaçla müzikten yararlanma-
',yı denemişler, deneyin sonunda da bağı-
îşıklık sistemindeki değişimi incelemişler-
Mir. Bir Amerikan üniversitesinde gerçek-
jleştirilen ve yanm saat süren deneyde öğ-
jrencilerdört kümeye aynlır. Birinci kûrne-
•ye, cazın gevşetici, dinginleştirici örnekle-
ri dinletilir. fkincisi, aynı nitelıkteki parça-
,lan içeren radyo programını dinler. Bura-
ida müzik, reklamlarla ve yol durumu rapor-
jlanyla kesilmektedir. Üçüncü küme, sessiz
ibir ortamda tutulur. Dördüncüsü ise çeşitli
•yükseklik ve uzunluktaki bip sesleriyle pa-
^azitleri içeren kasete kulak vermek zorun-
xla bırakılır. Deney öncesinde ve sonrasın-
• Müzikte sağaltım, günümüzde artık bir bilim dalıdır. Son
zamanlarda konuya ilişkin bilimsel araştırmalar yapılmıştır.
Insandaki gerginliğin ortadan kaldınlmasıyla bağışıklık sistemi
güçlendirilebilir mi? Bilimciler, bu amaçla müzikten yararlanmayı
denemişler, deney sonucundaki değişiklikleri incelemişlerdir.
da gençlerden tûkürük ömekleri almır ve
bunlardaki immunoglobulin-A oranı ölçü-
lûr; çûnkû anılan madde önemli bir antikoT-
dur; bûnyenin hastalıklara karşı ilk savunu-
cusudur. Sonuç epey ilginçtir
Caz ömeklerini dinleyen kûmede immu-
noglobulin-A oranı yaklaşık yûzde 14 art-
mıştır. Radyo programını dinleyenlerdeki
artış yûzde 7 dolayındadır. Mûzik kesilin-
ce yatıştıncı etkisi de azahruştır. Sessiz or-
tamda bekletilen kûmede, bu maddenin dü-
zeyi değişmemiştir. Tedirgin edici seslerle
baş başa bırakılan öğrencilerde ise immu-
noglobulin-A oranında yüzde 20'lik düşüş
görülmüştür. Bu tür sesler, bağışıklık siste-
mini güçlendirmemiş, tam tersine zayıflat-
mıştır. Deney, bilim adamlannı yüreklen-
dirmiştir. Müziğin insan sağhğını olumlu
yönde etkilediği kesindir. Özetlediğim ça-
lışma eski Grekleri doğruluyor, çünkü on-
lar, insanı yücelten ya da kötûlüğe götüren
müziğin, hastahklan da iyileştirdiğine ina-
nırlardı; her makam, değişik hastalıklann
ilacıydı. Müzikle sağaltım, günümüzde ar-
tık bir bilim dalıdır, son zamanlarda konu-
ya ilişkin olarak bilimsel temellere dayan-
dınlan açıklamalar yapılmıştır. Aydınlann
da içinde bulunduğu kıtleler, müziği keyif
veren ve eğlendiren bir nesne olarak anlar-
lar. Bundan sonra onun sağlığımızla ilişki-
sini de göz önünde bulundurmak zorunda-
yız. Kaygılandığım nokta, eğlenceyle sağ-
lığın ağıdıkta olduğu müzik tanımlannm
yapılması olasılığıdır. Oysaki müzik, tıpkı
resim gibi insana özgü duygulann ve ruh-
sal durumlann tümünü içerir ve onlan ken-
di diliyle yeniden insana yansıtır.
Hangi mûzik sağhğa yararh?
Beethoven, toplum sorunlannın heyecan-
lı bestecisidir.Mk romantik kuşağın dıle ge-
tirdiği sevi duygusu, mutluluk ya da ka-
ramsarlık bakımından abartılıdır. Şiiri ve
sahneyi de yanına alan Wagner, gerçek bir
söylevcidir. Getirdiği düşünce ve duygu yü-
kû sanatseveri bunaltabilir. Mahler'in uzun
senfonilerinde, günlük yasamla felsefe bir-
birine kanşır. Richard Strauss'ta, De-
bussy'de ve Ravel'de güzel liğin doruguna
çıkan orkestra renkleri vardır. Çağımızda
müzik sanatına kazandınlan yüzlerce yeni-
lik, 20'nci yüzyıl gerçeğini, sözgelimi nef-
reti, tiksinmeyi ya da bunalımı, inandıncı
bir anlatımla yansıtmayı amaçlar. Öte yan-
dan bizim de aralannda bulunduğumuz Do-
ğu ülkelerinde halk müziği türleri içtenli-
ğin, okumuşlara özgü yüksek nitelikli tûr-
ler ise bilgece bir ağırbaşlılığın yansıması-
dır. Peki bu görkemli birikimden sağlığa
yararlı olanlan nasıl seçmeli? Sanınm işin
aslı şudur
tnsan kendi gerçeğini bir an önce yaka-
layabilme çabasını göstermektedir. Kaö ve
kuru sözcüİder yerine onu sanatın diliyle al-
gıladığı zaman bir süre aşın coşkulu ya da
karamsar olabilir, ama gerçeği bibnek ki-
şiyi bilinçlendirmekte ve yüreklendirmek-
tedir.
Müziğin insanı sağaltan özelliklertaşıdı-
ğını öğrenmek, en çok onunla uğraşanlan
mutlu kılar; ancak yaşam sürekli değişmek-
tedir. Müzikle öbür güzel sanat dallan, bu
değişimin en belirgin yankısıdır. Önümüz-
de, yerel müzik türlerinden Beethoven'e,
Brahms'a, Stravinski'ye. Boulez'e ve genç-
lerin iyice düşkûn olduğu Heavy Metal'e
uzanan kocaman bir yelpaze bulunmakta-
dır. Herkes buradan, kendi ruhsal durumu-
na uygun gelen türleri seçmekte ve sürek-
li dinlemektedir. Bu sırada tükürükteki im-
munoglobulin-A oranında oluşabilecek de-
ğişmeler kimsenin umurunda değildir.
rim" diyerek özetle şöyle bir açıklama
göndermiş:
"1) Festivallerimizin hiçbirinde, bir
gösterinin veya konserin sponsorlar için
kapaaJması söz konusu olmanuştır. Böy-
le otsaydıflgfiigösteri/konser açıkianan
programçerçevesinde 9an editanezdL Sö-
zünü ettiginiz 'kolruklann boş kalması'
kaygısı,spon$orlukprogramı çerçevesin-
de destek alınan kuruluşun davediieri
için aynlan yerler bağlanunda sürekli ya-
şanan bir kaygjdır.
Kurumsal sponsorumuz IBM'in ça-
bşmalan sonucu elektronik gişeleriınize
kavuştuğumazda sonınun çözümüne u-
iaşmayı umuyoruz.
2) SMARTEL uygulaması iki >ıldır
başarryta sürdüriilmektedir. lzleyicilerin
uygar bir yöntemleyerlerini ayirtabihne-
lerine olanak sağiayan bu sistem için bü-
yük bir çoğunJuk Istanbul Kûltür ve Sa-
nat VakfTna teşekkür etmektedir. Siste-
tnimiTin az da oLsa aksayan taraflan ol-
duğunu biz de saptamıs bulunuyoruz.
3) a- Aya lrini, tiyatro ve müzik festi-
valerimizin vazgeçiimez mekânıdır. Vur-
mah çatgjlar ve piyano açısından akustik
sorunian olduğu taranıiuzdan da bflin-
mektedir, ancak akustik bağlanunda bir
müdahale yerine Aya İrinTye daha uy-
gun eser vegruplann bu mekândayeral-
masına çalışıbnaktadır.
b- Bu yıl Atatürk Köprüsü"ndeki ona-
nmın müzik festivali tarihlerine rastia-
masıAya trini'ye ulaşımıdaha da güçleş-
tirmiştir. Tüm sonınlanna ragmen Aya
trini'nin özgünlüğü ve büyüsü bu mekâ-
nı vazgeçümez kılmaktadır.
c- VB gûvercinler— Vaughn Williams
belki de 'The Pigeon Descanding' diye
bir eser yaznuş obaydı övgülerinizden bi-
rine daha mazhar olabilirdik! Aya İrini-
li güvercinler özellikle provalar sırasında
sorun oimaktadır. ÇevTeci kuruluşlaria
işbirliği sonucu yapılan girişimlerde ye-
terli bir çözüm sağlanamamıştır. Bu ko-
nuda Kûltür Bakanltğı'nın altyapıya yö-
nelik önlemler alması gerektiği karusm-
dayım. Görüş ve önerileriniz kendilerine
iletilmiş bulunmaktadır.
^ - ^ ^ ^ 4) Festivallerimizde y-
er alan sanatçdar 'ulu-
sal' kimükleri nedeniyle
davet edilmezlcr. Özel-
Gkle 'ilk'lerin yoğunlas-
ngı bir yil olarak tanım-
layabileceğimiz 25. Mû-
zik Festivalimiz progra-
mında yer alan İngüiz
sanatçdar, alanlannda
öncü olmalan nedenryie
davet edilmişlerdir. Ko-
rohı yapıüar fakiri oian
üikemcık 'didaktik' bir
yaklaşım da festivalmü-
zin işlevi kapsamına gir-
mektedir. Korolu eserie-
re bu baglamda ve müzi-
kal nitefikleri dikkate ah-
narak programda yer
verUmiştir. OzeUikle Rö-
nesans döneminden ör-
«eklere öoceük taıundı-
ğında dinsel temalar yo-
ğunlaşmaktadır. Ruha-
ni havanın ağırlaştığı'
değeriendirmesiniisega-
liba 'din' uzmanlanna
bırakmak yerinde ohır-
du!
Sadece VrvaMi/Dört
Mevsim, Beethoven/9.
Senfoni OrffyCarmina
Burana ile festhal yapü-
mayacağını siz bizlerden
daha iyi biürsiniz!
5) Baa alanlarda ek-
sikiiklerin 'yakınma' bo-
yutunda olduğu serze-
nişleri ise daha çok bir
varsayım gibigeldi bana,
bir ktsmına özellikle de-
ğinmişsiniz:
Pryano: (Acaba Katia
& Marielle Labeque,
GtUsin Onay, Ayşegül
Kuş Durakoglu, Ann
Karamürsel, Müge
Hendeklidarbukaçaldı-
lar da bizler mi fark ede-
medik?)
Trio: (Savısal yakbşj-
mınızı 'pedantik' bulu-
yorum. Kaldı ki Came-
rata Academka Salz-
burg'un 17 Haziran
konseri 3/4/S'li format-
lar beklentilerine beüd
de en güzel yanıto. Her-
halde konsere kablma-
dınız! Allegri Yayh Çal-
gılar DörrJüsü'nün kon-
seri ise uzun süre bellek-
lerde kalacak niteliktey-
di)
Şancı: (İnsan sesine
buyıBrî müzik festivalin-
de olduğu kadar geçmiş
hicbir festivakle yer ve-
rflmemiştir. 'Şan resita-
li' de olabilseydi tabii ki
program daha da zengin
oiurdu.)
Konçerto: (Program-
larda tam 8 konçerto
yer akh. Dokuz adet o\-
saydı bu kez de çok diye
yakınacaktı beUd 'kula-
ğınızı açtığınız izleyici-
ler'.)
Sayguanmla."
Ağaoğlu'nu Almanyada bir Tiirk
doktoru tedavi ediyor
• Kültür Servisi -
Geçirdigi trafîk
kazasından sonra
bacaklanndaki kınklar
iyileşmeyen ve enfeksiyon
oluşan ûnlü yazar Adalet
Ağaoğlu Türk-Alman
Vakfı aracılığıyla gittiği
Almanya'nın Hessen
eyaletindeki Giessen Tıp
Fakûltesi'nde Opr. Dr.
Ahmet Anıl tarafından
tedavi altına alındı. Ortopedi ve Travmatoloji
uzmanı olan Anıl, geçen mayıs aymda Türkiye'de
Ağaoğlu'nun röntgen filmlerini incelediklerini,
tedavisinin bazı yönlerden eksik kaldığını
gözlemlediklerini söyledi. Kınk yerlerinde
enfeksiyon oluştuğuna değinen Anıl, sorunlu
bölgelerin içine antibiyotikli bilyeler koyarak
buradaki dokulan tekrardan canlandırmaya
başladıklannı, tedavinin 6 hafta kadar süreceğini
belirtti. Artık Istanbul'a dönerek yazı yazmak
istediğini söyleyen Ağaoğlu ise geçirdigi son bir yılı
kâbus olarak nitelendirirken tedavilenn kendisini
çok yorduğunu belirtti.
New York Revievv of Books
taternerte
• Kühür Servisi - Dünyanın en eski ve en büyük
edebiyat dergilerinden New York Review of Books
arük İntemet'te de yer alıyor. 1963 yılındaki büyük
gazete grevi sırasında yayın yaşamına Robert Silvers
ve Barbara Epstein'in çabalanyla atılan derginin ilk
sayısı şu anda İntemet'te bulunuyor.
(www.nybooks.com) Derginin ilk sayısında. Mary
McCarthy'nin, geçen günlerde ölen VVilliam
Burrough'un The Naked Lunch adlı kitabmı tanıtan
yazısı, Susan Sontag'ın Simone VVeil'le ilgili
düşünceleri ve Gore Vıdal, Norman Mailer. Paul
Goodman ve W. H. Auden gibi yazariann yazılan yer
alıyor.
Asya'nm sesi yarışntası
sonuçlandı
• Kühür Servisi - Kazakistan'm Almatı şehrinde
yapılan Uluslararası Asyanın Sesi (Azia Dauy sy)
Müzik Festivali kapsamında dûzenlenen pop müzik
yanşması sonuçlandı. 18 ülkenin katıldığı yanşmada
ikincilik ödülü Semıh Güner'in beste ve arajmanlannı
seslendiren Türkiye Temsilcisı Şebnem Özsaran ile
Irlandalı şarkıcı ve besteci Darren Holden arasında
paylaşıldı. Çok çekişmeli geçen yanşmada sanatçılar
üç gün arka arkaya üç ayn şarkı seslendirdiler.
Yanşmanın büyük ödülünü Endonezya'dan. A.B.Three
Grubu, birincilik ödülünü de Yugoslavya'dan Svetlana
Slavkovic alırken üçüncülük ödülü Malezya'dan
"Slam" grubu ile Çin'den Go Rong arasında
paylaşıldı. Fransa, Amerika, Irlanda, Bulganstan.
Letonya, Kazakistan, Mısır, Çin, Malezya ve
Rusya'dan sayılı mûzik otoritelerinin katıldığı jüride
Türkiye'yi yazanmız Selmi Andak temsil etti.
1
8ıcak Su Miiziğr Türkçede
I Kühür Servisi - Okurlann
yakından tanıdığı bir yazar
olan Charles Bukowski bu kez
'Sıcak Su Müztği' adlı
yapıtıyla Tûrkçede.
öykülerindeki içtenligi ve
kendine has anlatımı ile
ülkemizde de geniş bir
okuyucu kitlesine sahip olan
yazar, yeni kitabında da okura
çok tanıdık gelen dünyasından
küçük kesitler aktanyor. Avi Pardo'nun dilimize
kazandırdığı yapıtta yalnızlık, ilişkilerin tükendiği
noktalar, aşkın yermediği anlar ve içkinin tek çıkar yol
olarak görüldüğü zamanlar konu ahnıyor.
Kştçıkü
• Kültür Servisi - tki ayda bir yayımlanan Hişt
dergisinin ağustos- eylül sayısı çıktı. Mustafa Alagöz
'Anılarla Sürekli' başlığı altında anı kavrammı
irdeliyor dergide. Amerika'nın önde gelen kadın
şairlerinden Emily Dickson'ın yaşamöyküsü ve bir
şiirinin yer aldığı Hişt'e Ayhan Bozkurt, Öykü
Potuoğlu, Fatin Hazuıedar, Sedat Sanbudak. Kıvanç
Kemal Yılmaz, Altan Öktem, Asuman Aray,
Adil Izci, Ozenser, Ahmet Ali Yılmaz. Rose, Ramazan
Macit, Mustafa Köz, Ahmet Can Akyol, Marje Aydın,
Selahattin Özpalabıyıklar, Okan Irketi ve Güven
Pamukçu da birer şiirleriyle katıhyorlar. Dergide
aynca Ahmet Ümit'in 'Güneşin Yazgısı', Vedat
Günyol'un 'Cevrek Kudret Deyince'.
Serdar Gûney'in Bir Çarpışmanm Öyküsü adlı yazılan
yer alıyor. PınarÖğüç ise 'Unutma, Anımsama ve
Sahnımlar Üzerine' Bir Resim Sergısi' başlığı altında
sözcüklerle tablolar çizerken Burçak Özlüdil Denizden
Çıkıp Dağılan Dağılsa da Okunan Yazı başlıklı
bölümünde Bilge Karasu'nun yapıtlanndan yola
çıkryor.
ŞeMr Tıyatroları Anadolu
turnesinde
• Kühür Servisi-
Istanbul Şehir
Tiyatrolan'nın bu sezon
en çok ilgi çeken
oyunlanndan Cem
Sultan; 9-10 ağustosta
Konya Fuan Açıkhava
Tiyatrosu'nda, 12
ağustosta da
Kahramanmaraş Sabancı
Kültür Sitesi'nde
sergilenecek. Turan
Oflazoğlu'nun yazdığı, Engin Uludağ'ın yönettiği
oyunda Hûseyin Köroğlu, Kerem Yılmazer, Can
Başak, Rozet Hubeş, Aslan Alrın, Ali Karagöz,
Turgut Arseven, Bilge Zobu, Devrim Parscan. Emin
And Melike Altmbaran, Binnur Uyar, Fatoş Tez, Eftal
Gülbudak ve Burak Davutoğlu rol alıyor.
Cihan Demipci kitaplamnı
imzalıyop
• Kültür Servisi - Mizah yazan Cihan Demirci
Inkılap Kitabevi'nden çıkan yeni kitabı '"Kuşku
Burnu"nu imzalıyor. Imza günü cumartesi saat 14.00-
18.00 arasında Avcılar Continent Hipermarket'te
gerçekleşecek.
BUGÜN
• BEYOĞLU StNEMASI YAZ ŞENLİĞİ
kapsamında 'Yeraltı' adlı fılm izlenebilir.(25/ 32
40)
• tFSAK'ta saat 19.30'da Doğa Grubu etkinliği yer
aııyor.
• RUMELt HİSARI KONSERLERİ'nde saat
21.00'de Çelik yer alıyor.