Katalog

SAYFA CUMHURtYET 5 AĞUSTOS 1997 SALI HABERLER Mitinglere izinyok • Haber Merkezi- 8 yılhk kesintısiz zorunlu temel eğitimi protesto mitingleri valılik engeline takıldı. Türkive Gönûllü Kültür Teşekkülleri Vakfı tarafından İzmit ve Kayseri 'de bugün dûzenlenmek istenen 'Demokratik ve Çağdaş Eğıtım" konulu mitinglere valıliUerce izin verilmedi. Kayseri Valisi Mevlüt Çetinkaya, ilde dûzenlenmek istenen mitinge, kamu düzenini bozacağı gerekçesiyle izin verilmediğini kaydetti. Erzurum Valisi Ahmet Kayhan da mitingin yasaklandığını açıkladı. Cavit Kavak'ın kabulü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Cavit Kavak, Anadolu Ajansı'nın (AA) önceki gün yapılan olağanüstü genel kurulunda seçilen yeni yönetim kurulu ve denetleme kurulu üyelerini kabul etti. Kavak, "AA bugüne kadar Atatürk devnmlerinden ve cumhuriyetten yana tarafsız, canlı ve dinamik bir habercilik yapmıştır. Bunun böyle devam etmesini bekliyoruz" derken AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mehmet Güler de Atatürk ilkeleri çerçevesinde çalışacaklannı belirtti. 'Yargı kararlam uygulanacak' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tanm ve Köyişleri Bakanı Mustafa Taşar. REFAHYOL hükümeti döneminde görevden alınan personelin, yargı kararlan doğrultusunda iade edileceğinı açıkladı. Taşar, dün yaptığı açıklamada, bakanlık personeliyle ilgili mahkeme kararlannın hangı konuda olursa olsun titizlikle uygulanması talimatını verdiği bildirildi. Taşar, hukukun üstünlüğünün her şeyin üstünde olduğunu belirterek, "Benim dönemimde, Tanm ve Köyişleri Bakanlığı'nda hukuka aykın hiçbir işleme göz yumulmayacaktır" dedi. Fevzi Aktaş'a son görev • İstanbu! Haber Servisi - İstanbul'da önceki gün ölen CHP Kars Milletvekili Fevzi Aktaş Söğütlüçeşme Camisi'nde kılınan ikindi namazının ardından Karacaahmet Mezarlığrnda toprağa venldi. CHP Kars tl Örgütü kuruculanndan olan Aktaş 8.9,10 ve 11. dönemlerde TBMM'de CHP Kars Milletvekili olarak görev yapmıştı. Uzun süredir felçli olan Aktaş evli ve 4 çocuk sahibiydi. Arnavutluk kuvveti döndü • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Birleşmiş Milletler (BM) karanyla Arnavutluk'ta 3.5 ay görev yapan 781 kışilikTürk Özel Görev Kuvveti görevini tamamlayarak yurda döndü. Askeri törenle karşılanan birlik, BM karanyla 'en iyi görev yapan birlik' madalyası aldı. Karşılama töreninde konuşan Deniz Kuvvetleri Kamutanı Oramiral Güven Erkaya, dost ve kardeş ülke Amavutluk'un içinde bulunduğu krizden çıkarak normal demokratik hayata dönmesi amacıyla oluşturulan 'Çokuluslu Güç'e verdikleri destekle, Atatürk'ün 'Yurtta Banş Dünya'da Banş' ilkesini uyguladıklannı belirtti. Cezaevlermde hücre sistemi • ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Bürosu) - Cezaevlerinde "sağlığa daha uygun ortamı sağlamak" ve "denetimi kolaylaştırmak" amacıyla "tutuklu ve hükümlüleri hücrelerde tutma" uygulamasına geçiliyor. Adana Kürkçüler ve Ceyhan Özel Tip Cezaevi'nde idari katlann bulunduğu binanın alt kısmında yıkım yapıldığı ve 5'er kişilık hücreler oluşturulmaya başlandığı ögrenıldi. Partinin 2.5 ayda hazırladığı 215 sayfalık savunma dilekçesi Anayasa Mahkemesi'ne verildi ' RP'yikapatmada gerisaynriANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Refah Partisi'nin kapatılması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açtığı davada, partinin yazılı savunması dün Anayasa Mahkemesi'ne verildi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güıtgör Özden, RP'nin yazılı savunmasının, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tebliğ edileceğini söyledi. RP'nin hukukçu mılletvekillerinden Trabzon Milletvekili Şeref Malkoç ve lstanbul Milletvekili Ali Oğuz, dün saat 16.50'de Anayasa Mahkemesi Genel Sekreter Yardımcısı İsmet Ertek'e RP'nin yazılı savunmasmı ilettiler. Şeref Malkoç burada yaptığı açıklamada, 21 Mayıs 1997'de RP hakkında kapatılması istemiyle dava açıldığını hatırlatarak, yaklaşık 2.5 aylvk bir çalışmay la 7 bölüm ve 215 sayfadan oluşan yazılı savunmalannı tamamladıklannı belirtti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamedeki bütün savlanna aynntılı olarak cevap verildiğini kaydeden Malkoç, aynca 2 klasör ve 5 bölümden oluşan iddialann dogru olmadığına ilişkin delilleri de mahkemeye sunduklannı söyledi. Malkoç, Libya Lideri Muammer Kaddafı'nın davada tanık olarak gösterildiğine ilişkin haberlerle ilgili olarak ise "Bu habetier doğnı değUdir. Böyle bir şey yok" diye konuştu. Şeref Malkoç. bir başka soruyu yanıtlarken de, 215 sayfadan oluşan savunmanın içeriğine ilişkin herhangi bir açıklama yapamayacağını, ancak bütün iddialara aynntılı olarak yanıt verildiğini belirtti. RP Genel Başkanı Necmeöin Erbakan'ın "tslam Ordusu Komutanhğı'' üyesi olduğu şekhndeki Libya lıden Kaddafi'nin açıklamalanyla ilgili de Malkoç, "Bunlar gayri ciddi iddialardır. Türkiye Cumhuriyeti'nde başbakanlık yapmış bir insana RP Genel Başkanı olmasa dahi bu tür iddialarda bulunulması bta üzüyor. Türkiye, bu gibi şeylerle uğraşmamah. Bu iddialar dogru değjT dedi. Malkoç, bir soru üzerine, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden hakkında reddi hâkim talebinde bulunmadıklannı söyledi. Anayasa Mahkemesi Genel Sekreter Yardımcısı İsmet Ertek de, bundan sonraki sürece ilişkin bir soru üzerine, bunun Anayasa Mahkemesi heyetinin takdirine bağlı olduğunu bildirdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden ise Anayasa Mahkemesi'nden çıkışında, RP hakkında açılan kapatma davasındaki bundan sonra izlenecek sürece ilişkin bir soruyu, şöyle cevaplandırdı: "RP'nin yazılı savunmasu başsavcıbğa tebliğ edilecek. Başsavcılığın esas hakkındaki mütalaası alındıktan sonra partiye tebliğ edilecek. Daha sonra partkJcn son savunması istenecek. Daha sonra Başkan, Parti Genel Başkanı ile Başsavcı'yı dinlemek için bir gün belirleyecek. Bundan sonra da heyetin inceiemesi başlayacak." Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, RP'nin "Antilaik eylemlerin odağı haline" geldiği iddiasıyla 21 mayısta kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açmıştı. RP'ye tanınan yasal savunma süresi 4 temmuzda dolmuştu. Ancak RP, 2 aylık ek süre talebinde bulunmuştu. Anayasa Mahkemesi, RP'ye bir aylık ek süre vermişti. RP'ye tanınan bir aylık ek süreyle birlikte yazılı savunmasmı vermesi ıçin tanınan toplam süre de dün sona erdi. RP'nin ikinci ek süre talebıni ise Anayasa Mahkemesi reddetmişti. Dokunulmazlık Yedi dosya daha Meclis'e gönderildi • Başbakan Mesut Yılmaz, RP'li Şevki Yılmaz, Salih Kapusuz, Lütfi Yalman ve lbrahim Halil Çelik, DYP'li Ömer Bilgin ile CHP'li Mustafa Kul hakkındaki 7 ayn dokunulmazlık fezlekesini Başbakanlık'ta bekletmeden Meclis Başkanlığı'na gönderdi. ANKARA (UBA) - Başbakan Mesut Yılmaz, RP'li Şevki Yılmaz, Salih Kapusuz, Lütfı Yalman ve tbrahim HalU Çelik, DYP'li Ömer Bilgin ile CHP'li Mustafa Kul hakkındaki 7 ayn dokunulmazlık fezlekesini Başbakanlık'ta bekletmeden Meclis Başkanlığı'na gönderdi. Yılmaz tarafından gönderilen 7 fezleke ile Meclis komisyonlannda bekleyen dokunulmazlık dosyalannın sayısı 128'e ulaştı. Fezlekderde milletvekillerine yöneltilen iddialar şöyle: Konya RP Miltetvekili Lütfı Yalman: Zimmet suçuna fer'an iştirak suçunu işlemek. Rize RP Mületvekili Şevld Yılmaz: Devletin askeri kuvvetlenni alenen tahkir ve tezyif etmek suçunu işlemek. Ş. Lrfa RP Milletvekili tbrahim Halil Çeük: Devlenn askeri kuvvetlenni alenen tahkir ve tezyif etmek suçunu işlediği iddiası. Kayseri RP Milletvekili Salih Kapusuz: Basın yoluyla hakaret suçu işlemek. Isparta DYP MiUetvekiH Ömer Bilgin (2): Zimmet ve görevı kötüye kullanmak. Ozel evrakta sahtecilik suçunu işlemek. Erzincan CHP MiUetvekUi Mustafa Kul: Basın yolu ile hakaret suçu işlemek. ÎHD tstanbul Şubesi'nin siirdürdüğü kampanya çerçevesinde,'Eşber Yağmurdereli- Düşünceye Ozgürlük' kartlan DemireL, Yılmaz, parti başkanlan. TBMM Başkanı ve Anayasa Mahkemesi Başkanı'na postalandı. Düşünce özgürtiiğükampıuryası tstanbul Haber Servisi- tnsan Haklan Derneği (İHD) tstanbul Şubesi'nin, "Düşünce Özgüriüğü" kampanyası çerçevesinde sürdürdüğü "Eşber Yağmurdereli-Düşünceye Ozgürlük" kartlan, dün Galatasaray Postanesi'nden, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Mesut Yılmaz, 55.hükümet üyeleri, hükümeti dışardan destekleyen parti başkanlan, RP Başkanı Necmettin Erbakan, DYP Başkanı Tansu Çiller, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden ve TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'yc gönderildi. tHD lstanbul Şubesi tarafından gerçekleştirilen eylemde açıklama yapan Şube Başkanı Ercan Kanar, 22 yazıişleri müdürünün yeni yasa değışikliği ile geçıci olarak serbest olmasının aldatmaca olduğunu belirterek "Düşünce Özgürlüğü"nün 8 yılhk kesinrisiz eğitim konusundan daha önemli olduğunu söyledi. Kanar, düşüncelerinden dolayı insanlann yargılanmasınuı ve hapis yatmasının 21. yüzyıhn eşiğinde ülkemiz için büyük bir ayıp olduğunu ifade ederek düşünmenin. örgütlenmenin ve basın özgüriüğü önündeki engellerin kaldınlmasını istedi. Kanar, "Bunun gerçekleşmesi eksiksiz bir demokrasi ve kalıcı bir banşın sağlanmasında önemli bir adım olacaktır" dedi. "Düşünceye Ozgürlük" kampanyası çerçevesinde "Eşber Yağmurdereli-Düşünceye Özgürlük" kartlan her hafta pazartesi günü Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Ecevit'e gönderilecek. Yağmurdereli'ye düşünce kelepçesi Ege'de diplomatik çözüm isteniyor Marmara Üniversitesi'nde düzenlenen toplantıya katılan konuşmacılar, iki ülke arasındaki sorunun Yunanistan'ın Ege'yi kendi denizi gibi görmesinden kaynaklandığını belirttiler İstanbul Haber Servisi - Deniz Kurmay Albay tbrahim Aydın. Türkiye'nin Ege De- nizi'nde pek çok askeri zaferinin bulunma- sına karşın, diplomatik açıdan aynı başan- nın elde edilemediğini vurguladı. Kardak krizinın bittiğini, ancak sorunun hâlâ devam ettiğini anımsatan Deniz Kur- may Kıdemli Binbaşı Dr. Yalçın Diker de Türkiye'nin artık yüzünü Ege Denizi'ne dönmesi gerektiğinı belirterek "Denizinsa- deceiçindeyüzütenSIM. adanın ise hapis için kuOanılan yer olmadığının anlaşdması ge- rek. Banş sırasında nc kadar çok ter dökü- lürse, savaşta o kadar az kan akar" dedi. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakülte- si'nin düzenlediği ve Sultanahmet'teki rek- törlük binasmda dün "UhıslararasıHukuk- ta Ege Sonınlan" konulu bilimsel bir top- lantı düzenledi. Toplantıda Ege sorununun kamuoyunda bilindiği gibi salt Yunanistan'ın karasulan- nı 6 milden 12 mile çıkarma iddiasından kaynaklanmadığı, Ege'nin Asya kıyısma yakın Yunan adalannın silahsızlandınlma- sı, kıta sahanlığı, hava kontrol sahasının be- lirlenmesı, Kıbns ve Batı Trakya Türklen sorunlannı da kapsadığı kaydedildı. Ege'de 1765 coğrafı oluşumun bulunduğu, bunlar- dan 1265'ninYunanistan'a360'nında Tür- kiye' ye ait olduğu vurgulanırken 140 ada- cık ve kayalık hakkında ise anlaşmazlığın sürdüğü bildirildi. Dışişleri Bakanlığı adına toplantıda görüş bildiren Kıbns-Yunanistan Denizcilik Ha- vacılık Genel Müdür Yardımcısı Selahattin Alpar, şu anda Türkiye'nin Yunanistan'la yakınlaşma sürecinin arifesinde olduğunu belirterek iki ülke arasındaki Ege sorununun ise Yunanistan'ın Ege'yi kendi denizi gibi görmesinden kaynaklandığını ifade etti. Toplantıda Genelkurmay adına Kardak sorunu hakkında bilgiler veren Dr. Yalçın Diker ise yeni hükümeti uyararak Ege soru- nuna daha ciddi yaklaşılmasını istedi. Yu- nanistan'ın Ege meselesinde Avrupa Birh- ği'ni bile devreye soktuğunu, yakında ABD'nin de Yunanistan'ın yanında yer ala- bileceğini vurgulayan Yalçın Diker. Yuna- nistan'ın bununla kalmayıp enformasyon- dezenformasyon çalışmalan da yaptığına dikkat çektı. Diker. Kardak kayalıklan sonınunu ve Yunanistan'ın argümanlannı şöyle özetledi: "Birinci Dünya Savaşı öncesinde Lib- ya'yla İtah/a arasında sonın olan 14 ada ve çevresindekt adacıklar Lozan Antlaşma- sı'nuı 15. maddesine göre İtaha'ya bırakü- dı. Bu adalar arasında Kardak yok. Kar- dak'ın 14 ada arasuıda en yakın olduğu Ka- limros adasıyla uzaklığı ise 5.6 mil. Oysa Anadolu'ya 3.5 taS yakınlıkta. Aynca derin- lik sının da Anadolu'ya yakın. Demek ki Türkiye Kardak'ı Lozan'da İtalya'ya ver- memiş." ORUŞI SONER YALÇIN 8 yılhk kesintisiz eğitim yasa tasansını protesto edenlerin sayısı neden fazla değil? Akit, Milli Gazete, Yeni Şafak gibi gazeteler ve Kanal 7, Sa- manyolu, Mesaj gibi televiz- yonlar Ankara'da yapılan pro- testo eylemini günleröncesin- den sık sık duyurdular. Binleri bırakın.. milyonlarca kişinin Türkiye'nin dört bir ya- nından Ankara'ya gelerek Meclis'e yürüyeceklerini yaz- dılar, söylediler. Protesto eyle- mi başta Refah Parti belediye- leri olmak üzere "belli" vakıf- lar, dernekler tarafından da or- ganize edildi. Ancak istenilen sayıda protestocu Ankara Kı- zılay Meydanı'nagelmedi. Ey- lemci sayısı 3-5 bin kişiyi geç- medı. İstenilen sayıda protes- tocunun neden Ankara'ya gel- mediği, ne laik çevrelerde ne Neden Kalabalık Değiller? de Kızılay'daki eyleme destek veren çevrelerde çok fazla tar- tışılmadı. • Biz bir tartışma açalım: 1- Refah Partisi'ni lstanbul, Ankara gibi metropollerde bi- rinci parti yapan seçmenin bü- yük çoğunluğu varoşlarda ya- şamaktadır. 2-Varoşlann Refah Partisi'ni tercih etmesinin nedeni siya- sal talepler değil, ekonomik ta- leplerdir. Imam-hatiplerin orta bölümlerinin kapatılmasma karşı çıkmak siyasal bir talep- tir. Varoşlann ise gündeminde Türkiye'nin rejimini "feseffüre" sokma talebi yoktur. 3- Siyasal talep, sadece Is- tanbul'da gösterilere dönüş- mektedir. Ankara'daki eyleme katılanlann büyük bir bölümü Istanbul'dan gelmiştir. Istan- bul'da protesto eylemine katı- lanlar üniversite bitirmiş, bilgi- sayar kullanan "okumuşlar- dır". Ta 1950'li yıllardan başla- yarak komünizmle mücadele için "ABD'nin direktifleriyle" dönemin hükümetleri, 12 Mart ve 12 Eylül darbecileri tarafın- dan devtet eliyle şeriatçı yapıl- mışlardır! 4- Protesto eylemine katı- lanlar Refah Partisi'nin "ke- mikleşmiş" oylarıdır. Bunlar şeriat istemektedir. Yeraltına inip şiddet eylemlerine yöne- lebilirler. Şimdiden iyi takip edilmeleri gerekmektedir. An- cak bunun, bu emniyet kadro- lan ile yapılması oldukça zor- dur. 5- Refah Partisi'nin "baba- sı" Milli Selamet Partisi, "de- desi" Milli Nizam Partisi'dir. M- SP; CHP ve Birinci-lkinci MC koalisyon hükümetlerinden sonra 70'li yıllann sonunda hü- kümetsiz kalınca radikalleş- miştir. MSP'nin 1970 başında- ki söylemi ile 70 sonundaki söylemi çok değişmiştir. Hü- kümetten mahrum kalan MSP, yan örgütü Akıncı Gençler Demeği aracılığıyla 32 yasa dı- şı kampta, imam-hatipli genç- lere silah, bomba eğitimi ver- miştir. Rejimi yıkma düşünce- sini artık açıkça telaffuz etme- ye başlamıştır. 6- REFAHYOL'un yıkılması, tıpkı MSP gibi Refah Partisi'ni de hırçınlaştırmıştır. Bu hırçınlık önümüzdeki günlerde daha da artacaktır. Aslında bu sertlik takıyye örtü- sünü ortadan kaldırmaktadır. 7- Ortamı gerginleştirmek Refah Partisi'ne oy kaybettirir. "Birde Refah'ı deneyelim" di- yen orta sınıf, her daim rejimin değiştirilmesinden ve şiddet- ten ürkmüştür. Bu oylar böyle bir durumda Refah Partisi'ni terk eder. Ve bir bölümü de şimdiden Refah'tan gitmekte- dir. 8- 28 Şubat 1997 tarihinde alınan MGK kararlan yeni bir dönemin başlangıcıdır. Bu cı- lız protesto eylemleri gösteri- yor ki, Türkiye'nin artık bu baş- langıçtan geriye götürülmesi oldukça zordur. Tabii bizler yine rehavete kapılmazsak! Devletin silahıyla ölüm kustu Korucuköy bosüyüç kişiyiöldi'mlü • Mardin'in Derik ilçesi Pirinçlik Köyü Dikmen mezrasına baskın düzenleyen Mıozaffer Tan adlı köy korucusu, aralannda kan davası bulunan Ercan, Salih ve Mehmet Sıdık Vural adlı köylüleri otomatik silahla tarayarak öldürdü. tki kişiyi de yaralayan öfkeli korucuyu jandarma gözaltına aldı. DÎYARBAKIRmJNCELİ (Cumhuriyet)- Mardin'in Derik ilçesi Pirinçlik Köyü Dikmen mezrasına baskın düzenleyen bir köy korucusu aralannda kan davası bulunan üç kişiyi öldürdü, iki kişiyi de yaraladı. Devlet Bakanı Bakan Salih Yıldınm, koruculan yaşama entegre edeceklerini ve üretken hale getireceklerinı söyledi. Tunceli'nin Karşılar Köyü'ndeki askeri birlikten ateşlenen havan mermilerinin isabet ettiği köye bir milyar 671 milyon lira para yardımı yapıldı. Cizre'deki korucu düğününde yaşanan vahşet henüz unutulmadan, Mardin'de bir korucu devlete ait silahla ölüm saçtı. Mardin'in Derik ilçesi Pirinçlik Köyü Dikmen mezrasına baskın düzenleyen Muzaffer Tan adlı köy korucusu aralannda kan davası bulunan Ercan. Salih ve Mehmet Sıdık Vural adlı köylüleri otomatik silahla tarayarak öldürdü. Öfkeli korucu. Hüseyin ve Mehmet Vural'ı da ağır yaraladı. Muzaffer Tan olaydan sonra jandarma tarafından gözaltına alındı. Tan ve Vural aileleri arasında 16 yıl önce kız kaçırma nedeniyle kan davası başladığı öğrenildi. Koruculara çeki düzen Mardin'in Cızre ilçesındeki korucu düğününde meydana gelen patlama ile ilgili incelemelerde bulunan Devlet Bakanı Salih Yıldınm, ilçede yaşanan olayın siyasi boyutunun bulunmadığını ve bir kasıt olmadığını bildirdı. Yıldınm Diyarbakır'da düzenlediği basın toplantısında, "Hükümet olarak. koruculann nhelikli olanlannı devletin güvenlik birimlerinde çanşır hale getirmeyi düşünüyoruz. DiğerierinL, üretken hale getirmek için, kredi ve her türlii desteği verecegiz. Onlan topluma kazandıracağız. Koruculann maaş ve yaşamlannı göz önünde tutacağız. Yasalara uymak zorundadırlar. Bu olay, bizim için pahalı bir ders oMu" dedi. Bu arada Tunceh Valisi An! Uzelgün, Karşılar Kö>"ü'ne bir askeri birlikten ateşlenen bombalann asıl hedefinin köye yakın bölgede üslenen teröristler olduğunu söyledi. Eski bakan Karaaslan iddialı 'Susurluk'ubir günde çözebiliriz' İSTANBUL (UBA) - Güneş Motel görüşmele- rine katılan 11 sıyasetçi- den biri olan dönemin tmar ve tskân Bakanı Ah- met Karaaslan, kamuoyu- nu aylarca meşgul eden ve devlet içindeki polis-maf- ya-siyasetçı ihşkisınin or- taya çıkmasına neden olan Susurluk skandalının çözülebilmesi için 'Ka- ranhktan Çıkış Yolu' baş- lıklı öneri paketi hazırla- dı. Karaaslan, sorunun çözümü için anayasaya eklenmesini istediği geçı- ci maddeler şöyle: Geçici Madde 1: Susur- luk trafik kazası sonucu ortaya çıkan olavlar ile bunlann bağlantılı oldu- ğu olaylann faılleri ile 3 Kasım 1996 tarihınden önce işlenmiş olan TCK'nin3.babmdayazı- 11 'Devlet tdaresi Alej hine Cürümler' kısmında ya- zılı fiillen ışleyenler hak- kında yapılacak sorgula- ma ve yargılamalarda anayasanın yasama doku- nulmazlığına ilişkin hü- kümleri, Memurin Muha- kematı Kanunu, 1609 sa- yılı kanun ile Hâkimlerih Kanunu'nun izne ilişkin hükümleri uygulanmaz.' Geçici Madde 2: Geçj- ci 1. maddede de zikredi- len fiillerin failleri hak- kında hazırlık ve ilk ko- vuşturma yapmak üzere Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kurulu'nun kendi üyeleri arasından seçece- ği 6 üye ve 6 savcı, Danış- tay dava dairelerinin seçe- ceği 3 üye ve Sayıştay Ge- nel Kurulu'nun seçeceği 2 üyeden oluşan bir mah- keme kurulmuştur. Bu mahkeme Türkiye'nin herhangi bir yerinde aynı görev için başka mahke- me ve savcılan görevlen- direbilir. lhriyaç nispetin- de diğer mahkemelerden savcı ve hâkim talebinde bulunabilir.