Katalog

5AĞUSTOS1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sncirleme kazaya3 tutuklama • TARSUS(AA)-TEM otoyolunun Tarsus-Pozantı bölümünde meydana gelen ve 18 kişinin ölümüyle sonuçlanan zincirleme kazada kusurlu görülen 3 sürücü tutuklandı. Nöbetçi Sulh Hâkimliği'nce tutuklanan sürücüler şunlar: Tanm işçisi laşıyan kamyonun sürûcüsü Hayati Bozkurt. kazaya kanşan Ferhat Bilgay ve Mehmet Emin Bakla Kara para operasyonu • EDİRNE(AA)- Kapıkule Sınır Kapısı'nda. son bir ayda yapılan operasyonlarda. yurtdışında genellikle uyuşturucu karşılığında alınan ve "kara para" olarak adlandınlan 350 mıl>ar lira tutannda döviz ele geçınldı. Kapikule Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğü'nden edinilen bilgiye göre, 1 ay içinde yapılan operasyonlarda ele geçirilen paralar Merkez Bankası'na teslim edildi. Bağcı'nm ailesine ev • GAZİANTEP (Cumhuri.vet) - ANAP'lı bakanlann Gazıantep gezisini Petek otobüsü üzerinde ızlerken geçirdiğı kaza sonucu yaşamını yitiren Mil-Ha ve gazetemiz muhabiri Kemal Bağcı'nın eşı ve çocuklanna. Doğan Grubu bir daıre hediye etti. Gaziantep Ticaret Odası'nda düzenlenen törene katılan Devlet Bakanı Mehmet Batallı, gazetecılenn sıgona sorununu çözmek için çaba göstereceklenni söyledi. Eymüp-Savaş görüşmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-EskiMİT IContrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür. Başbakanlık Teftış Kurulu Başkanı Kutlu Savaş ile bir araya geldi. BaşbakanTık MtFkez Birtası"na diin saat 17.30'da gelen Eymür, Savaş'ın makamına geçerek 2.5 saati aşkın bir süre burada kaldı. Eymür'ün Savaş tarafından yapılan bir çağn sonucu mu. yoksa kendi isteğiyle mi geldiği konusunda bilgı alınamadı. Perayha toprağa verildi • İstanbul Haber Servisi - Muğla koylannda özel yatıvla tatil yaparken an sokması sonucu şoka giren ve kalp krizı geçirerek ölen BillurTuz'un sahibi Aldo Perayha (51) dün Beyoğlu'ndaki Neva Şalom Sinagogu'nda düzenlenen dinı törenden sonra Ulus'taki Musevi Mezarhğı'nda toprağa verildi. Beşikten mezara eğitim • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Ünıversitesi Göz Hastahklan Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Celal Erçıkan, eğıtimin 8 yıl değil beşikten mezara kadar devam etmesı gerektiğini belirterek şimdiye kadar göre\ başına gelen hükümetlerin eğitim konusunda verdikleri sözlerde durmadıkJannı öne sürdü. Tüm üniversitelerin eğitim konusunda bilımsel göriişlerini \e önerilerini ortaya koymaya çağıran Erçıkan, Türkiye'de çğitimın bilımsel olarak ele alınmasını istedi. Gökçek'ten itiraf • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RPTı Anakent" Belediye Başkanı Melih Gökçek, RP Millervekili İsmail Kahraman'ın, Kültür Bakanlığı'nın son ŞÜnlerinde, on binlerce metrekarelik Gençlik Parkı, Atatürk Kültür Merkezi ve Hıpodrom alanını bedelsiz olarak 20 yıllığına belediyeye devrettiğini doğruladı. Gökçek dün düzenlediğı basın toplantısında. alan üzerindeki ışletmeleri yandaşlanna verecegi iddıasını yalan! lyarak "THK ile ve d ayısıyla orduyla ve di ,cr kamu kuruluşlany' beledıyeyı karşı karşıyL aetirmek istiyorlar" de».' Bakü-Ceyhan boru hattı umutlan yitince Boğaz'daki tanker trafiğine önlem Boğazlar'a dev radar Burhan Kara • Denizcilikten Sorumlu Devlet Bakanı Burhan Kara, "Boğazlar'ın trafik yükü artıyor. Rusya'dan gelecek yeni petrol gemileri, Boğaz'daki dengeyi iyice bozacak. Dev tankerlerin Boğaz trafığini yeni felaketlerle karşı karşıya bırakmaması için, Boğaz trafiğini düzenleyecek 200 milyon dolarlık radar sistemi kuracağız" dedi. ANKARA (UBA) - Bakü-Ceyhan üzenne. Boğazlar'da önlemleri boru hattı uınutlannı şimdiden arttınyor. Petrol dolu tankerlenn kaybeden Türkiye. Hazar ve Boğazlar'da yeıu felaketlere neden Kazak-Tengız petrolünün Boğaz olmaması için, dev bir radar trafiğıni iyıce ağırlaştırması projesi üzennde çalışmalar hızlandı. Denizcilikten Sorumlu De\ let Bakanı Burhan Kara. u Boğazlar'ın trafik yükü arrjyor. Rusya'dan gelecek yeni petrol gemileri Boğaz'daki dengeyi iyice bozacak. Dev tankerlerin Boğaz trafiğini yeni felaketlerle karşı karşıya birakmaması için. Boğaz trafiğini düzenleyecek 200 milyon dolarlık radar sistemi kuracağız"' dedi. istanbul Boğazf nın çok sayıda petrol tanken yüzünden, büyük bir tehlıke ile karşı karşıya olduğımu kaydeden Devlet Bakanı Kara. "Bu tehükenin İstanbul şehrini de tehdit ettiğini, bu nedenle Boğazlar'ın sıkj kontrol altuıa aünması gerektiğini" söyledi. 200 milyon dolarlık radar projesinin fınansmanının, Boğaz geçiş ücretlerine yapılacak zamJa karşılanabileceginı belirten Devlet Bakanı Kara. "Gemilerin çifte bayrak taşıyabilmesint yönelik ikinci skile geçiş çahşmalan da sürüyor" dedi. Kemal Kılıçdaroğlu, Necati Çelik'e karşı açtığı manevi tazminat davasını kazandı ' Yargıya keyfi ve kasti direniş' BANl SALMAN ANKARA - REFAHYOL döneminde Çalışma ve Sosyal Güvenlık Bakanlığı ve bağlı birimlerde yoğun kadrolaşmaya gi- den eskı bakan RP'li Necati Çelik. SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu'na 1 milyar 950 milyon lıra tazminat ödeme- ye mahkûm edildi. Ankara 15. Aslıye Hu- kuk Mahkemesi'nın verdiğı kararda, Kı- lıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürlüğü görevine iadesi yönünde yürürlüğü dur- durmakarannı Çelik'in hiçe saydığı. key- fi ve kastı olarak uygulamadığı belirtildi. REFAHYOL'un yargı tanımaz uygula- malanna karşı ceza davalan sonuçlanma- • Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi, "hukuk tanımaz ve keyfi" yönetimi nedeniyle RP'li Necati Çelik'i Kılıçdaroğlu'na 1 milyar 950 milyon lira tazminat ödemeye mahkûm etti. ya başladı. DSP'li Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanı Nami Çağan'm göreve baş- lamasının ardından hakkındaki yargı ka- ran uygulanarak SSK Genel Müdürlü- ğü'ne dönen Kılıçdaroğlu, eski Bakan Necati Çelik hakkında açtığı manevi taz- minat davasını kazandı. Ankara 15. Asli- ye Hukuk Mahkemesi'nin 2 Temmuz 1997 tarihli karannda. Danıştay 5. Daire- si'nin 6 Şubat 1997 tarihinde Kılıçdaroğ- lu'nun göreve iadesini istediği. Idari Da- va Daireleri Genel Kurulu'nun da bu ka- ran 21 Mart 1997 tarihinde onadığı anım- satıldı. Ankara 15. Asliye Hukuk Mahke- mesi, Kılıçdaroğlu'nun göreve iade kara- nnın Çalışma Bakanlığı'na 19 Şubat 1997 tarihinde tebliğ edilmesı ve 12 Mart 1997 tarihinde Necati Çelik'e karann uygulan- ması için yazılı uyanda bulunulmasına karşın yargının gereğinin yerine getiril- mediğine dikkat çekildi. Mahkeme karannda. anayasanın 9. maddesine göre yargı yetkisinin bağımsız mahkemeler tarafından kullanılacağı ve Dava bugün Topal dnayetini telefonlar çözdü HÜLYATOPCU Ömer Lütfü Topal'ı öldürdükleri iddıa edı- len özel timcıler Ercan Ersoy. Ayhan Çarkın, Mustafa Alünok. Oğuz Yorulmaz ve sigortacı Serdar Özdağ'in "ta- ammüdcn adam öldür- mek" suçundan idam istemı ile yargılanması- na Beyoğlu Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün başlanacak. Iddıanamade, cina- yetin özel timciler, Ser- dar Özdağ ile Topal'ın iş ortaklan Sami Hoş- tan ve AB Fevzi Bir'in olay gecesı cep telefon- lan ile yaptıklan görüş- meler sayesinde çözül- düğü vurgulandı. fddianamade. To- pal'ın u YeşiT kod adlı Mahmut Y ıldınm tara- fından tehdit edildiği, Ercan Ersoy'un da 7 ki- şı ile bırlıkte Antalya'ya giderek bu kişiye göz dağı verdiği bildirildi. Çatlı'nın Topal'ın öldü- rüldüğü gece Oğuz Yo- rulmaz, Ercan Ersoy ve Ali Fevzi Bır'i bırer kez aradığı, aynı sürede Serdar Özdağ tarafın- dan ıki kez. Oğuz Yo- rulmaz tarafından 3 kez, Ercan Ersoy tara- fından bir kez. Ali Fev- zi Bir tarafından 3 kez arandığı kaydedıldı. Oğuz Yorulmaz'ın cinayetten sonra Çatlı, Çarkın, Özdag, Ersoy ve Ankara'da bulunan Selvi Özmen ile görüş- tüğü: Bir. Özdağ ve Er- soy tarafından arandığı- nın belirtildiği ıddiana- mede Ercan Ersoy'un ise Yorulmaz ve Çat- lı'yı arayıp görüştüğü vurgulandı. TEV'denyurtdışıyüksek lisans bursu yüksek lisans bursu verecek. Divan Oteli'nde dün düzenlenen törende konuşan Müteselliler Heyeti ve Yöne- tim Kurulu Başkanı Ay dın Bolak, "Bugün tanıdığınız bu gençleri ileride lider konumunda göreceksiniz" de- di. Bolak, TEV'in gelecek yü Almanya'ya da bursiyer göndereceğini belirttL Geçen yıllarda TEV'in bur- suyla okuyan Can Karabay da yapbğı konuşmada, yurtdışında Türkiye'nin yeterince tanınmadığını vur- gulayarak yeni bursiyerlerden tanıüm firsatiannı değeriendirmelerini istedi. (Fotoğraf: SAADET USLU) 138. maddedekı "__hiçbirorgan,nıakam, merci ya da kişinin yargı yetkisinin kulla- nılmasında mahkemelere emir ve talimat veremeyeceği, tavsiye ve telkinde buluna- mayacağı, yasama ve yürütme organlan ileidarenin mahkemekaraıianna uymak zorunda olduklan" hükmü vurgulandı. Çelik'in TBMM'de 14 Aralık 1996 tari- hinde "Ben kendi kadromla çahşmak is- tiyorum. Direnen kadrolarla da kavgam var, hiç kimseden çekinecek bir şeyim yok. Zannedilmesin ki, gkleriz bir karar alınz, döneriz, hayır" sözlerine de yer verilen kararda, Çelik'in "kja.garezvehusumet" duygulanyla Kılıçdaroğlu'nu göreve iade etmediği kaydedildi. "Bu açık ve hukuk tanımaz beyanlar karşısın- da davalı tarafin yerine ye- ni atama yapıldığı için da- va konusu edilen yargı ka- rannuı uygulanmadığı sa- vunması inandıncı değil- dir" denilen kararda, idare- nin yargı karannı yasa ge- reği hemen yerine getiıme yükümlülüğü vurgulandı. Hukuk devletinde hiç kimsenin "keyfi davranma ve yargı karartannı tanı- mama hakkı olmadığuır \oırgulayan mahkeme, ka- rannda şu görüşlere yer verdi: "Davah (Çelik), bu dav- ranışı ile dav^cuun (Kıuç- daroğtu) kişilik haklaruu ihlal etmiş, yargı karannı uygulamayarak toplumun bu yoldaki inancına uyma- yacak biçimdedavTanışı ile davacmuı yargı karanna rağmen görevine döneme- yişi nedeniyle toplum için- de küçük düşürülüp renci- de olmasına neden olmuş- hır." Taranoğlu, yangın sırasında kullanılan anzalı uçaklar konusunda bilirkişi raporu istedi 'VçaÛar bozuk çıkarsa istifa ederim 9 ANKAR\ (Cumhuri- yet Bürosu) - Orman Ba- kanı Ersin Taranoğlu. Antalya'daki orman yan- gmında kullanılmayan CL-215 amfibik uçakla- nn bozuk olmadığını sa- vundu. THK Başkanlığı ve TAl'den bıhrkişi rapo- ru ısteyen Bakan Tara- noğlu. "Raporlarda uçaklar bozukçıkarsa ba- kanlıktan istifa ederim" dedi. Orman yangınlan- nın en fazla görüldüğü temmuz ayında "izine" aynlan Orman Genel Müdürü Abdurrahman Sağkaya görevden alın- dı. Taranoğlu. Cumhuriyet'e yaptığı açıklama- da, bakanhk olarak yeni uygulamayla günlük yangın raporlan hazırladıklannı kaydetti. Önce- ki yıllarla kıyaslandığında yangmlann daha az olduğunun görüldüğünü bıldiren Taranoğlu. or- man yangınlannı söndürmede CL-215 amfibık uçaklann etkili olduğunu kaydederek uçaklann boş zamanlannda "tatbikat uçuşlan" \ aptığını bıldirdı. Taranoğlu, eski model CL-215 amfibik uçak- lann alternatifi olup olmadığı yolundaki soruya, Ormancılıkta büyük zirve Antalya'da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Antalya'da 13-22 ekim tarihleri arasında yapılacak olan 11. Dünya Ormancüık Kongresi'ne ev sahipliği yapacak. Orman Bakanlığı Basın ve Halkla tlişkiler Müşavirliği'nden yapılan açıklamada, Orman Bakanı Ersin Taranoğlu'nun bugün Birleşmiş Milletler FAO Teşkilatı'nın Ormancılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı D. A. Harcharik ile görüşeceği bildirildi. Görüşmede, 11. Dünya Onnancıhk Kongresi ile ilgili hazırlık çalışmalan, FAO Teşküatı ve Orman Bakanlığı arasındaki işbirliği konulan ele alınacak. Orman Bakanhğı tarafından 1.5 yıl önce başlatüan hazn-hk çalışmalannın, Birleşmiş Milletler FAO Teşkilatı işbirliği ile sürdürüldüğü belirtilen açıklamada, bugüne kadar 120 ülke ve 40 uluslararası kuruluşun kongreye katılacağı bildirildi. "Elbette var. Ancak paranız varsa alabüiyorsu- nuz. Rusya'da 40 ton su taşıyan uçaklar var. Fran- sa'da CL-415'ler var. 20 ton su taşınıa kapasiteli helikopterlervar'' yanıtını verdı. Yangın sezonu- nun kuzey yanküredekı her ülkede bu dönemle- re rastladığına dikkat çeken Taranoğlu. sezon içerisinde diğer ülkelerden uçaklann ahnamaya- cağını vurguladı. Taranoğlu, THK Başkanlı- ğı 'ndan ve TAİ "den uçaklarla ilgili bilirkişi rapo- ru istediğini kaydederek uçaklann 10 gündür ba- şanlı bir şekılde görev yaptıklarını belirttı. CL- 215 amfibik uçaklann bilirkişi raporuna göre anzalı çıkması durumunda iade edüip edilmeye- ceği sorusuna Taranoğlu. ''Anzah olması duru- munda bakanlıktan istifa ederim. Kanada şirketiyle aranuzda imzalanan bir an- laşma >*arve biz uçaklann uç- madığı her gün için şirketten para ahyoruz" yanıtını ver- di. Taranoğlu, Orman Genel Müdürü Sağkaya'nın görev- den alınmasıyla ilgili sonıya da "Abdurrahman Sağka- j-a'ji ben görevden almadım. Bana gelip affını istedi ve izin aldı. İşin doğrusunu size Ab- durrahman Sağkay a söyieye- cektir. Ne söylerse doğru söy- ler" karşılığını verdi. Resmı Gazete'nin 1 ağus- tos tarihli 2. mükerrer sayısında yayımlanan gö- revden alınma ve atama kararlanyla Abdurrah- man Sağkaya'dan boşalan Orman Genel Müdür- lüğü'ne Hasan Basri Canlı atandı. Görevden alınan Sağkaya'nın da bakanhk müşavirliğine getirildiği bildirildi. Mustafa Pi- rinççu MevciAkbaL MahmutBeyazıt,AhmetSa- raçoglu da müşavirlik görevınden alındılar. İda- ri-Mali Işler Daıre Başkanı Esat Ankan görevin- den alınarak bakanhk müşavirlıği görevine ge- tirildi. Milli Parklar Av Yaban Hayati Genel Mü- dürü Nevzat Ceylan'ın yenne de Muzaffer Gül- tekin atandı. İstanbul Emniyeti'nde devir teslim töreni Er, görevi Özdemir'e bıraktı İstanbul Haber Servisi - İstanbul Em- nıyet Müdürlüğü görevını dün Ramazan Er'den devralan Hasan Özdemir, u Ka- muoyıınu doğru bilgüendirmek gibi son derece önemli kamu görevi bulunan ba- sınmensuplanmızın. görevlerini rahat ve güvenli bir şekilde yapabilmele- rini sağlayicı her türlü tedbirle- rialacağız''dedı. Özdemir'le görüşen Er'in Harbiye Orduevı'ne ve Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü bınasına roketli saldın düzenleyen 5 ki- şinin gözaltına alındığmı söyle- dıği öne sürüldü. Istanbul'a dün öğle saatlerinde gelen Özdemir, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Cadde- si'ndeki binasında Er tarafından törenle karşılandı.Törenin ardından, Özdemir ve Er bir süre baş başa görüştüler. Görüşme- de Er'in Özdemir'e Harbiye Orduevi'ne ve Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün binasına roket- li saldın düzenleyen 5 kişinin gözaltına alındığmı ve bu kişilerin evınde yapılan aramada 1 adet roketatar bulunduğunu söyledıği öne sürüldü. Er. Özdemir'in Polis Akademisi'nden sınıf ar- kadaşı olduğunu söyleyerek "'Bu bir nöbet değisjkliğidir. Arkada- şjma başanlar diByorum" dedi. Özdemir de Istanbul'un dünya- nın sayılı metropolleri arasında yer aldığını vurgulayarak şöyle konuşru: "İKmizin huzur ve gü- H. Özdemir venini sağlamak için görev ve so- rumluluk alanımız içerisinde me- sai arkadaşlanmla birlikte toplumumu- zun huzuru, milli dayanışma. adalet an- layışı, insan haklanna saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlu halkımıan istekleri- ne htrfa çözüm getiren, tarafsız, dinamik bir çalışma sergileyeceğiz." ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Radikallerin Yükselişi Şimdiye dek defalarca yazdım. Refah Partisi için- de radikallerin oranı, taş çatlasın yüzde yirmiyi bul- maz. Refah da yüzde yirmilik bir potansiyel içerdi- ğine göre toplam nüfusumuz içinde radikal Islamcı- ların oranı yüzde dört cıvarındadır ki; bir demokrasi içinde "sağ uçtaki" böyle bir oranın abartılacak bir yanı olmadığı gibi, endişe uyandıracak bir oran da değildir. Fakat Refah iktidarortağı olduğu süre içinde bun- ları denetleyemedi. Hatta tam tersine, bunların gü- dümü altına girme işaretleri verdi. Zaten aynı işaret- leri RP'nin elindekı kimi belediyelerde de görüyoruz. Daha önceki bırkaç yazımda ve değişik yerlerdeki konuşmalanmda, RP'nin bunlar karşısında aciz kal- masının nedenini, "renklerini bunlardan alıyortar" diye açıklamıştım. Sanıyorum bu saptama doğru bir saptama idi. Fakat radikallerin son zamanlardaki çı- kışlan karşısındaki şaşkınlıkları, meselenin farklı bo- yutlar kazandığını gösteriyor. 8 yıllık kesintisiz ilköğretim konusunda toplumun değişik kesimlerinde pompalanmak istenen tepki- ler, "Islamcı" kesim içindeki bir "öne çıkmayanşı"n\ da gündeme getırdi. Refah Partisi'nin yöneticileri, il ve ilçe örgütleri ve TBMM Grubu üyeleri arasında, son günlerde başta Ankara ve İstanbul olmak üzere, kimi kentlerimizde ortaya çıkan olaylan ve bu olayiarı çıkartanlan gö- nülden destekleyecek çok az ınsan vardır. Fakat kar- şı çıkmak bir yana; "kerhen"de olsa, destekler bir tutum içinde görünmek zorunda kalıyorlar. Çünkü "tabanlarını" radikallere kaptırmaktan korkuyorlar. Bu hareketli ve dinamik radikallen karşılanna atdık- lan takdirde, "seçmenle" aralarındaki köprülerin or- tadan kalkacağını sanıyorlar. Oysa ki bana kalırsa, işler tam tersine gelişiyor. Refah'a oy veren insanlar arasında bu gösterilerden ve özellikle "göstericiler- den" rahatsız olanlar çok fazla. Sırtta cüppe, kafada sank ya da takke, biçimsiz bir sakalla gösteri yapan insanlar, Türkiye'de RP'ye oy veren insanlann acaba kaçta kaçını temsil edi- yorlar? Dünya üzerinde hiçbir ülkede sıradan insan- lar, kendilerine pek yakıştığı ınancıyla, "din adamı kisvesine" bürünemezler. Adam sanğı dolamış, sa- kalı koyvermiş, sırtında cüppe, geliyor. Gören, imam ya da müezzin sanacak. Oysa ki fınn işçisi... Ne hak- kı var cüppe giymeye, sank sarmaya? Hıristiyan ülkelerde papaz kılığında dolaştırırlar mı adamı? Önce papazlar karşı çıkar. Fakat bizimkile- rin çrtı çıkmıyor. Zira korkuyorlar, çekiniyoriar. Haham kılığına girmenin de, budist rahibi kılığına girmenin de belli bazı koşullan vardır. Ama bizde din adamı kisvesinde dolaşmak serbest. Zira savcılar, yasalan sadece solcu ve demokrat üniversite öğren- cilerine uygulayabiliyorlar. Gerçek din adamlan da bunları görmezden geliyor. RP yöneticileri arasında "Sekız yıllık kesintisiz te- mel eğitimden" hoşmA olan kimse yoktur herhalde. Ama bunu engellemenin yolunun böyle gösteriler ol- madığını çoğu bilir. Hele meseleyi bir "inatlaşmaya" götürürterse, çok zarartı çıkacaklannın bilincindedir- ler. Fakat birkaç dergi ve gazetenin ve birkaç radyo ve televizyon kanalının peşine takıldılar. Eğer karşı çıkarlarsa, olayın kendilerini aşacağın- dan ve denetimi tümüyle yitirecekleıinden çekiniyor- iar. Ve birkaç yüz kişi, polisin de müsamahasıyla ki- mi kentlerimizde terör estiriyor. Aslında meseleye "etik açıdan" bakarsak, radikal- lerin diğer Refahlılara oranla daha dürüst olduklan- nı söylememiz gerek. Zira bunlar "siyaseti din için kullanmak" istiyorlar. Oysaki Refah yöneticilerinin çoğu "dini siyaset için" kullanan ya da kullanmak is- teyen insanlar. Hangisinin daha "makbul" olduğunu sorarsanız. bence ikisi de makbul değil. Alın birini çarpın ötekine... Radikaller de pekâlâ biliyorlar ki sekiz yıllık kesin- tisiz temel eğitim Meclis'ten geçecek. Tansu Çil- ler*in akıl almaz "U dönüşleri" ve "manevralan" bi- le bunu engelleyemeyecek. Fakat geçenlerde bir yazımda da vurguladığım gibi, bu yapılanlar uzun dö- nemli bir poltikaya malzeme hazırlamak için. "Maz- lum" edebiyatına başlayacaklar. Ve Refah Partisi, istese de istemese de, bu poli- tikanın bir parçası durumunda. Ne "yardan" geçe- biliyorlar, ne "yerden "geçebiliyorlar. Iktidardayken, Refah'ın ve Refahlılarınyapısına ve beklentilerine uymayan kimi uygulamalara, "Ho- ca'nın birbildiği vardır" diye katlanıyorlardı. Bunla- n içine sindiremeyen kimi radikaller de karşı çıkamt- yor ve sineye çekiyorlardı. Tabii bu ara iktidarda ol- manın avantajlannı sonuna kadar kullanıyor ve dün- ya nimetlerinden sonuna kadar yararianıyorlardı. Fakat artık iktidarda değiller. Ve ne kadar "kuyru- ğu dik tutmaya" uğraşırlarsa uğraşsınlar, moralleri de bozuk. Iktidan "pisipisine" yitırmiş olmanın piş- manlık ve kızgınlığı içindeler. Tansu Hanım kaderini Refah'a bağlamış ama, Refahlılar Tansu Hanım'a çok kızıyorlar. "Ihtiraslanyla bizi de iktidardan etti" diyorlar. Radikallerin prim yapması üzerine, önce "Kuru- luş kutlamalanyla" moral yapmaya çalıştılar. Şimdi de ekonomik sorunlan gündeme getirmenin hazırlı- ğı içinde görünüyorlar. Özellikle zamların üzerine gi- decekler. Bakalım radikallerinin yükselişini durdura- bilecekler mi? Bir siyaset bilimci için, Türkiye tam bir laboratu- var. ilgi ve heyecanla izliyoruz. Siyasal yelpazenin her noktasında kavga var. Ama galiba en ılginci, "dinci" kesimdeki pay kavgası. İstanbul Valisi Kutlu Aktaş'tan eğitim seferberliği 'Bir yıl içinde 2 bin 500 derslik açamazsam gideriııı' Aktaş, kesintisiz eğitime yüzde 85 o- raıunda haar olduklannı söyledi. • Polis eğitim merkezinde incelemelerde bulunan İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, toplumdaki üzücü olaylann meydana gelmesinin polisin eğitimsizliğinden ka\Tiaklandığını söyledi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, lstanbul'un 8 yıllık kesintisiz eğitime yüz- de 85 oranında hazır olduğunu belirterek, "tstan- bul'da ilave tedbiıier alınarak, bu yı) 8 yıllık kesin- tisiz eğitime geçüebUir" dedi. Istanbul'daki izinsiz Kuran kurslannın kapatılacağını belirten Aktaş, 8 yıllık kesintisiz eğitımi protesto gösterilerine yö- nelık gerekli tedbırlerin alındığmı dabildirdi. Aktaş, ınşaatı devam eden Kılyos Polis Eğitim Merkezi'nde incelemelerde bulundu. Toplumdaki üzücü olaylann meydana gelmesinin kaynağının "polisin eğitimsizliği" olduğunu belirten Vali Ak- taş, "Polisin temel görevi halka ve gazetecüere şef- katli davrannıaktır. Polisimizin eğitimi her şeyin üzerindedir" dedi. Vali Aktaş, buproblemlerin po- lis eğitim merkezinin eğitime başlamasıyla sona ereceğini söyledi. Istanbul'daçıkabilecektoplum- sal olaylarda basın mensuplannı korumak için bir amir ve yeterli sayıda memurdan oluşan bir ekip kuracaklannı vurgulayan Vali Aktaş. lstanbul'un 8 yıllık kesintisiz eğitime yüzde 85 oranında hazır olduğunu, ancak ilave tedbirler alınması gerekti- ğini vurguladı. tstanbul'da öğretmen dağılımındaki dengesiz- liğı de gidereceklerini ve ek derslıkler açacaklan- nı anlatan Aktaş "Bir yıl içinde2 bin 500derslik aca- mazsam çekip gjderim" diye konuştu. Aktaş ayrı- ca Büyükdere ve Beykoz fidanlıklan ile Riva Ozel Idare Tesisleri'nde de ıncelemede bulundu.