Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Göktepe davasına
engelleme
P AFYO.N (AA) - Gazetecı
Metin Göktepe'nin
öldürülmesi davasmın 21
ağustostaki duruşmasmı
izlemeye geleceklenn
davanın görüldüğü Afyon'a
sokulma\acajı açıklandı.
Vali Ahmet Ozyurt,
vatandaşların Adliye
çevresine
yaklaştınlma) acağını.
karann huzur ve güvenliğin
sağlanması amacıyla
alındığmı belirtti. Metin
Göktepe Davası İzleme
Komisyonu karan kınayarak
bir an önce geri alınmasını
istedi.
Valiler
kararnamesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - 20 kentin mülki
amirinde değışiklik öngören
valiler kararnamesi Bakanlar
Kurulu'nda imzaya
açılmadan önce
"mutabakat" için
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'ın bılgisıne
sunuldu. Kararnamede.
Şanlıurfa Valisi Şehabettin
Harput, Aydın Valisi
Muharrem Göktayoğlu,
Tokat Valisi Ayhan Çevik ile
Nevşehır Valisi Şinasi Kuş,
Malatya Valisi Atilla
Osmançelebiloğlu, Muğla
Valisi Cemıl Serhadlı,
Karabük Valisi Cemal
Ayman, Sıırt Valisi Mehmet
Süer, Bingöl Valisi Atilla
Dinçer ve Batman Valisi
Salih Şarman'ın "kızak"
olarak bılinen merkez
valiliğıne alınmasınm
planlandığı bildirildi.
Ankara'da
yasadışı gösteri
• AINKARA (AA) - Ankara
Kızılay"da, 29 temmuzda 8
yıllık kesıntisız temel eğitımi
protesto gerekçesiyle izinsiz
gösteri yapanlardan 66'sı
hakkında açılan dava başladı.
6 tutuklu sanık tahlıye edildi.
Sanıklar hakkında toplantı ve
gösteri yürüyüşleriyle ılgılı
2911 sayılı yasaya muhalefet
suçundan bir yıldan 3 yıla
kadar hapıs cezası ıstenıyor.
Öte yandan Üsküdar'da
düzenlenen şenatçı
gösteriden sonra gözaltına
aluıan 17 kışıden 4'ii
tutuklanarak cezaevine
gönderildi.
Savaş-Bilican
göpüşmesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakanlık Teftiş
Kurulu Başkanı Kutlu
Savaş'ın, Susurluk kazası
sonrası ortaya çıkan devlet
içi yasadışı örgütlenmelere
ilişkin soruşturması
çerçevesinde bazı üst düzey
emniyet yetkılilennin
bilgisine başvuracağı
bildinldı. Alınan bılgıye
göre. Kutlu Savaş ıçin
Emniyet Genel
Müdürlüğü'nde bir oda
hazırlandı. Savaş. çalışmalan
çerçevesinde dün Emniyet
Genel Müdürü Necati
Bilican'ı makamında ziyaret
ederek bir süre görüştü.
170 kilo eroin
• ANKARAAAN(AA)-
Van'dayapılan bir
operasyonda 170 kılogram
eroin ele geçirdı. Olayla ilgili
olarak biri astsubay üç kişi
yakalandı. Bir ıstıhbaratı
değerlendıren polis. Van'da
uyuşturucu kaçakçılığı
yaptığı behrlenen ıki kişiyı
gözaltına aldı. Söz konusu
kişilerin bulunduğu arabada
arama yapan polis, özel
olarak hazırlanmış gizli
bölmelere yerleştirilen 170
kilo eroinı ele geçirdi.
Yetkilıler, operasyonun
sürdürülmesi nedeniyle
uyuşturucu kaçakçılığı yapan
kişilerin kimliğini
açıklamazken,
yakalananlardan birinin
astsubay olduğu öğrenildi.
Bip'den emniyete
ziyaret
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Genelkurmay
îkincı Başkanı Orgeneral
Çevik Bir, Emniyet Genel
Müdürü Necati Bilıcarfı
makamında zıyaret etti.
Bilican"ın Orgeneral Bir'i
geçen hafta ziyaret etmesınin
ardından dün gerçekleşen
"iade-i ziyaret" 35 dakıka
sürdü. Zıyaretın ardından
gazetecı lerin sorulannı
yanıtlayan Bilıcan. OHAL
Valiliğı dönemınde Bır'le
yakın çalışma olanağı
bulduğunu kaydettı.
Susurluk komisyonu üyesi CHP İçel Milletvekili Fikri Sağlar'dan hükümete tepki
'Çeteleri siyasfler korayor'ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMM Susurluk
Araştırma Komisyonu Üyesi,
CHP İçel Milletvekili Fikri
Sağiar. devlet içindeki çete
örgütlenmesine adlan kanşan
DYP milletvekılleri Sedat Edip
Bucak ve Mefamet Ağar
hakkındakı fezlekelerin
bekletilmesine tepkı gösterdi.
Sağiar, "Bu durum yargrya
müdahale ve çeteiere cesaret
veren bir siyasi koruma
eylemidir" dedi. Sağiar, yaptığı
açıkJamada, tüm erteleme ve
engelleme gırişimlerine karşın,
Mehmet Ağar ve Sedat Bucak'a
ilişkin dosyalann 14 ağustosta
Anayasa ve Adalet Karma
Komisyonu'nda görüşüldüğünü
• Sağiar, siyasi korumanın çeteiere cesaret verdiğini ileri sürerek, komisyonda
Ağar ve Bucak'ı kurtaran ANAP ve DSP'li milletvekillerini "Onlar, komisyon
toplantısma katılmayarak RP ve DYP ile aynı saflara düşmüş,
dokunulmazlıklann kaldınlmasının dönem sonuna ertelenmesi karannda tarih
önünde ağır bir sorumluluk üstlenmişlerdir" sözleriyle eleştirdi.
anımsatarak, komisyon
toplantısma kahlmayan DSP'li
ve ANAP'lı üyeleri eleştirdi.
Sağiar, "Onlar, komisyon
toplantısma katılmayarak, RP
ve DYP ile a> ru saflara düşmüş,
dokunulmazlıklann
kaldınlmasının dönem sonuna
ertelenmesi karannda tarih
önünde ağır bir sorumluluk
üsttenmisjerdir" görüşünü dile
getırdi. DSP lıderi Bülent
Ecevit'in. "DSP
müUetvekiDerinin komisyon
topianusından haberleri yoktu.
Yeni yasama döneminde
konunun tekrar ele ahnacağuu
zannediyorum" açıklamasını
anımsatan Sağiar, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Oysa ki DSP
miUetvekiUerinin komisyon
toplanosından haberlerinin
olmadığı beyam dogru değildir.
Çiinkü kendi grup
başkanveküleri bizzat
oradaydılar" dedi. Sağiar,
siyasetin "zannetme" ile
yapılamayacağını \iirgulayarak,
"Demokrasi mücadelesi, asla
ertelenecek bir şey değildir.
Bunu en iyi Ecevit'in biliyor
olnıası gereldr" dedi. TBMM
Başkanvekili Uluç Cürkan ile
Anayasa ve Adalet Karma
Komisyonu Başkanı DYP'li
Ahmet tyimaya arasında
yaşanan tartışmalann "kayıkçı
dövüşü" olduğunu savunan
Sağlar, tatile giren TBMM'nin
ekim ayında açılacağını
anımsattı. Sağlar, "Mecüs
Başkanı "nm seçinıi 15 günü
gerektirmektedir. Başkanhk
Divanı ve komisyonlann
oluşturulmasıyla bu süre kasım
ayını bulmaktadır. Konunun
görüşülebilmesL, Sayın Ecevit'in
de zannettikleri gjbi en azından
4 ay sonrasına sarkmaktadır"
görüşünü kaydetti. "Bu durum,
yargrya müdahale ve çeteiere
cesaret veren bir siyasi koruma
eylemi ve konunun
sulandınlarak bir başka bahara
ertelenmesi anlamını
taşunaktadn-" diyen Sağlar,
Başbakan Mesut Yılmaz'dan
TBMM"yi olağanüstü
toplantıya çağırmasını istedi.
7 milletvekili de ayrılmıştı
Tansu Çiller
İzmir'de çöküşe
çare anyor
SERDARKIZIK
İZMİR - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller,
büyük darbe yediği İzmir'de. partısının
çöküşünü durdurmak ıçin harekete geçti.
Kimilerine göre. tzmır ıçin üç günlük
program hazırlayan Çiller'ı Türkiye siyasal
hareketinde önemlı bir yeri olan bu kentte
yeni bir "hayal kınkuğT bekliyor. Kimileri
ise 7 mılletvekilinin istifalanyla
somutlaşan erime sürecinı bu kez
sokaktaki lzmirlinın tavır ve tepkileriyle
göstereceğinı vurgulayıp, Çiller'in hiç
olmazsa bundan ders almasını önenyor...
Geçen hafta, DYP tzmir ll Başkan
Yardımcısı Benian Atak, dört il
yönetıcisiyle bırlıkte ıstıfa etmıştı.
Istifalarla ilgili yaptıklan açıkJamada da
"Kişisel çıkar ve hırsı uğruna RP'nin
kurmak istediği çağdışı sistemin
konıyuculuğuna soy unan, sekiz yıllık
eğitime karşı çıkmakla tabandakison
şansını da yitiren Çiller'i yalnız
bırakryoruz" demışlerdı.
Milletvekillerinden sonra örgütteki
istıfalarla da Ege'nin sıcağında buz kalıbı
gibı eriyen partisini kurtarmak için yola
çıkan Çiller, bu sabah Buca, Karşıyaka,
Çiğli, Menemen, Aliağa ve Foça'da
lzmirlilerle yüz yüze gelecek. Hazırlık
yapan il yönetimı, genel başkana moral
vermeye çalışacak. Merak edilen konu,
ülkenin üçüncü büyük kentindeki tüm
milletvekillerini yitiren, örgütü eriyen bir
genel başkanın psikolojısı ne olacak?
Aydınlık yüzlü, çağdaş kimliği
benimseyen bir kentte 8 yıllık kesintısiz ve
zorunlu eğitim ömeğınde de ortaya çıktığı
gıbi karanlığa kol kanat geren. destek
veren Çiller. ne yapacak. halka neler
söyleyecek? Clkeyi ortaçağ karanlığma
sürükkmek isteyen RP'ye verdıği desteği
nasıl açıkJayacak ve bunlara lzmirlilerin
tepkisı ne olacak? Bu sorulara değişik
yanıtlar var. Kimılen, hele Izmirlilenn
"sahte tebessümleri" çok iyi tanıdığını
\Tirgulayip, Çiller'in kentten yeni bir hayal
kınklığıyla aynlacağını söylüyor. Örneğin
kendi çıkarlanndan başka hiçbır şeyi
düşünmeyen sanşın bayanı, bakanlık
görevini ve iktidan terk ederek bırakan
DPT Grup Başkanı Mehmet Köstepen..
Köstepen'e göre Çiller lzmır'de "turistik
gea" yapmakla yetınecek Çünkü:
"Seçimlerden 7 mületvekiliyle birinci parti
olarak çıkmıştık. Bugün DYP'nin tzmir'de
hiçbir milletvekili yoksa çok anlamlıdır.
Ancak ne yazık ki bu genel başkan durumu
algılayamıyor. Bitmiş bir genel başkan,
panik halindeki bir örgüte ne yapabilir ki?
Lzmir'in laik ve demokrat kamuoyu. Çiller
ve DYP'ye karşı her şeyini kapatmıştır.
Bunu en son, Burhan Ozfatura'nın yanlış
tutumunda ortaya çıktığı gibi ayağa
kalkarak göstermiştir. Şimdi merak
edryorum, Abancak'ta, Hatay 'da ve diğer
yetîerde İzmiıiinin yüzüne nasıl bakacak?
Bana göre bu gezi, çöken bir partiyi
kurtarmaktan çok turistik gezi niteliğinde
olacak."
Diyanet tşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindo-
nık'u ziyaret etti. Yılmaz, bir sonı üzerine son günlerde yapılan bazı eylemlerde Ku-
ran'm zincire vıırularakeUerde taşınmasını doğnı bulmadığını belirtti. (Fotograf: AA)
Diyanet'ten Kuran 'k
eyletn için uyarıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Diyanet îşleri Başkanı Mehmet Nuri
Yılmaz. sekiz yıllık kesintisiz eğitimi
protesto eylemlerinde Kuran'ın
zincirlenerek ellerde taşınmasınm
"onaylanamaz bir hareket" olduğunu
söyledi. Yılmaz, bu tür gösterilerin
tehlikeli sonuçlar yaratabileceğine dikkat
çekti. Mehmet Nuri Yılmaz, DTP Genel
Başkanı Hüsamettin Cindoruk'u
TBMM'deki makamında ziyaret etti.
Yılmaz, Cindoruk'un daha önce kendisini
ziyaret ettiğini belirterek iade amacıyla
görüşme isteminde bulunduğunu söyledi.
Yılmaz, bir soru üzerine son günlerde
yapılan bazı eylemlerde Kuran'ın zincire
vurularak ellerde taşınmasını doğru
bulmadığını belirtti. Mehmet Nuri
Yılmaz şöyle konuştu: "Kuran'ın bu
şeküde eller üzerinde havaya kaldınlarak
gösteri ve nümayişlerde takdimi, iyi bir
hareket degil. Böyle ortamlarda birisi
vurur, yere düşürürse, sayfalan
parçalanırsa ya da kaldınlıp bir kenara
atüırsa o zaman
"Kuran'a saldınldı" diye
çok büyük olaylar olabUir, tehlikeli
sonuçlar doğurabilir.*' Mehmet Nuri
Yılmaz. bir gazetecinin kadına yönelik
şiddete ilişkin sorusuna da, "Dinimiz her
türlü şiddete karşıdır. Peygamberimiz de
her zaman hanımlannı hoş tutmuş. iyi
davranmışür"' yanıtını verdi. Yılmaz, bir
başka soru üzerine de 8 yıllık kesintisiz
eğitim yasasının kabulünden sonra Kuran
kurslannın eskisi gibı devam edeceğini
söyledi. Görüşmede hazır bulunan
Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir, dün
yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısında
TRT'den bir kanalın, din eğitimine
aynlmasını önereceğini. bu konuda Genel
Başkan Cindoruk'un da onayını aldığını
söyledi. Anayasanın 24. maddesinin
devletin din eğitimi vermesini hükme
bağladığını kaydeden Menzir, "Bu, böyle
15'er dakikalık programlaria olmaz.
İnsanlann maddi dünyalan olduğu kadar
manevi dünyalan da var. Borsa bilgileri
gün boyunca sürekli veriliyor, dini
yaymlar da yapılabilmeli" diye konuştu.
Cezaevleri
'Hücre
tipi'ne
tepkiler
artıyor
tstanbul Haber Servisi -
tnsan Haklan Derneği
(tHD) ve demokratik kitle
örgütleri (DKÖ) tarafından
düzenlenen toplantıda,
Adalet Bakanı CMtan
Sunguriu'nun "hücre tdpi
cezaevi" isteği nedeniyle
Türkiye'deki cezaevlerinin
kaynamaya başladığı
belirtildi.
AA'nın sorulannı
yanıtlayan Sungurlu ise
hücre tipi cezaevleri
konusundaki eleştirileri
yanıtlarken, cezaevlerinde
tadilat inşaatının bir iki
sene önce başladığını ve
genel koğuşun dışında 5-
lOkişilikkoğuşlar
kurulacağını söyledi.
Sungurlu, .tutuklulann bu
tip koğuşlara karşı
çıkmalannm
"derebeyHğüniz devam
etsin" mantığından
kaynaklandığını ileri
sürdü.
lstanbul Tabip Odası'nın
toplantı salonunda bir
araya gelen İHD, lstanbul
Tabip Odası, ÇHD,
Toplumsal Hukuk
Araştırmalan Vakfı
(TOHAV), Mazlum-Der
temsilcileri, 55. hükümetin
Adalet Bakanı
Sunguriu'nun "hücre tipi
cezaevi" konusundaki
ısrarlı tutumunun siyasi ve
adli tutuldulann tepkisini
çektiğini vurguladı. Tabip
Odası'nın panosuna
işkenceyle öldürülmuş
tutuklulann fotoğraflannı
asan demokratik kitle
örgütleri temsilcileri,
fotoğraflann yanına "Arük
istemiyoruz" yazdılar.
Devletin cezaevlerinde
yaratmayı amacladığı
"yahtma" ve "fnsani
değerlerden uzaklaşOrma"
politikasına karşı çıkılması
istenen toplantıya,
müzisyen Şanar
Yurdatapan. sıncma
sanatçısı Gülsen Tuncer,
ekonomist Arslan Başer
Kafaoglu, basın yasasıyla
cezaevinden çıkan Özgûr
Gelecek Dergisi Yazıişleri
Müdürü Mustafa
Demirdağ ve tutuklu
yakınlan da destek verdi.
SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
Zeynep Uludağ'ın başına
gelenlere biryurttaş olarak is-
yan ediyorum. Bu nasıl birya-
sa ve nasıl bir devlet ki, iki in-
sanın cinsel ilişki kurup kur-
madığını tespit etmeyi bir gö-
rev olarak üstleniyor. Bu nasıl
bir yasa ki... Polis bu yasaya
dayanarak ev basıp kadını a-
par topar cinsel hastalıklar
hastanesine sevk ediyor ve
cinsel organında sperm olup
olmadığını kontrol ettiriyor?
Zeynep Uludag olayı, yasal
bir ayıbı gözler önüne serdi.
İki yetişkin insanın bir kapalı
yerde ne yapıp yapmadığı
devleti neden ilgilendiriyor?
Böyle saçma şey olur mu? Ne
yapariarsa yaparlar, bu ilişki
yalnızca o iki insanı ilgilendi-
rir. Tarkan'ın eşi, kocasına
güvenmiyor ve böyle bir iliş-
kiyi kabullenemiyorsa bunu
eşiyle kendi aralarında halle-
derler. Bir aldatma ve güven
bunalımı ortaya çıkarsa ilişki-
lerini sürdürüp sürdürmeme-
Kadm Organında Sperm Aramak...
yi birlikte kararlaştırırlar. So-
nunda kadın istersetektaraf-
lı olarak birlikteliğe son ver-
mek üzere harekete geçebilir.
Zeynep Uludağ olayında
birçok ilkel anlayış gözler
önüne serildi. Efendim Zey-
nep masummuş(!) Tarkan'la
birlikte bir kahve içmek üzere
onun evıne gitmişler. Masum
olması için kahve içmesi mi
gerekiyor? İki insan birlikte ol-
mak istiyorlarsa birlikte olur-
lar. Bu, ancak iki insanın ka-
rar verebilecekleri bir şey. Bi-
rileri diyebilir ki, ama adam
evli, adamın eşi var. Onu
adam düşünsün. Zeynep'in
bu ilişkide -eğer bir aşk söz
konusuysa- neden bir güna-
hı olsun ki?
Benim bu yazdıklanmı oku-
yanlardan birkısmının, bu na-
sıl bir ahlak anlayışı diye tep-
kı göstereceklerini tahmin
ediyorum. Benim de derdim
yerleşik ahlak anlayışı ile. İki
insan arasındaki ilişkiyi evli
olup olmamaları belirieyebilir
mi? Ne yazık ki Türkiye'de ve
dünyanın birçok ülkesinde
belirliyor. Binlerce insan, bu
tabular ve ahlak anlayışları
yüzünden aşklarını öldürü-
yorlar, duygulannı öldürüyor-
lar. Bir kısmı ise ikiyüzlülük ve
yalancılık yoluna başvuruyor.
Aldatmayı ve gizli ilişkiyi seçi-
yor.
Zeynep, eğer cinsel ilişki
kurmamış ise yerleşik ahlak
anlayışına göre masum. Eğer
Zeynep, bir erkekle beraber
olmak isteyip de olamadıysa
asıl zavallılık ve insani olma-
yan durum o zaman ortaya çı-
kar. Zeynep de kendisinin
masum(!) olduğunu kanıtla-
mak amacıyla bin dereden su
getiriyor. Zeynep'in ve Tar-
kan'ın birlikte olmak istekleri
masum bir istek sayılamaz
mı? Kendilerini bastırmaları
ve sürekli gizli kapaklı yollara
başvurmalan mı gerekir?
Zeynep'i bir hastane oda-
sında soyup, cinsel organını
açıp, içine cihazlar sokarak
sperm kontrolü yapmak ne
büyük bir vahşet? Aileyi ko-
rumak mantığıyla hazırtanan
bu yasa, insanlığı aşağılıyor.
Korkunç sayılacak sonuçlar
yaratıyor. Hangi kadın Zey-
nep'in yaşadıklarını yaşamak
ister? Ama birçok kadın, evli
olsun veya olmasın sevdiği
erkekle birlikte olmayı arzular.
Bu arzu, tamamen insani ve
doğal.
Polise tanınan yetkiler, aşkı
ve sevgiyi öldürmek üzere
planlanmış gibi. Zeynep, eğer
o erkekle beraber olduysa
çok masum ve insani bir iş
yapmış. Bu onun yalnızca in-
san olduğunu kanıtlar. Zey-
nep Uludağ'ın acılar içindeki
fotoğrafına bakıyorum. Böyle
bir uygulama bir kadına nasıl
reva görülür? Toplum olarak,
tutucu ahlak anlayışıyla nice
canlann yanmasına, nice yü-
reklerin kavrulmasına neden
oluyoruz. Yasalar da bu anla-
yışın üzerine tuz biber ekiyor.
Tarkan'ın eşinin de bir kadın
olarak haklan var. Bu haklar
hiçbir zaman başka bir kadı-
na işkence etmeye dönüşme-
meli. Unutmayalım ki, insan
sevgiye muhtaç bir variık. Ka-
dınlar ve erkekler, zaman için-
de başkalannı sevebilirier, ye-
ni aşklar yaşamak isterler.
Hiçbir ahlak anlayışı aşkı öl-
dürmemeli, seven insanları
tabularla yerin dibine batır-
mamalı.
Zeynep Uludağ'ları hoş
görmeyi öğrenebildiğimiz za-
man çağ atlayacağız. Gerilik,
en çok sevgiyi öldürüyor.
POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Zeynep ve Musa...
Biri 18-19. diğen 21 yaşında...
Adlan Musa ve Zeynep...
Ikisi de yaşadıklan olaylarla kamuoyunun günde-
mine gırdiler, ikısı de yozlaşmış ve çürümüş bir top-
lumun ürünüydüler...
Onlann yaşamı Fadime'ninki gibi değildi ama, ya-
şadıkları, çelişkiler cenneti Türkiye'nin birbirini ta-
mamlayan üç ayn fotoğrafıydı...
Kahramanmaraşlı yoksul bir ailenin çocuğu olan
Musa, yaz aylannda her Anadolu çocuğu gibi Akde-
niz kıyılannı mesken tutmuş, turistik otellerde 'komi-
lik' yapmaya başlamıştı...
Günlerden bir gün, yakışıklı Musa, çalıştığı otelde
15 yaşındaki Ingiliz kızı Sarah'la tanıştı ve ona âşık
oldu...
Sarah, san saçlı, ablak yüzlü, donuk bakışlı, çirkin
bir Ingiliz kızıydı. Kız, Musa'yı görünce afalladı, ya-
kışıklı Musa'ya tutuldu. Musa, fırsatı kaçırmadı, Sa-
rah'a, "Seniseviyorum" dedi...
Filmin ikinci yansını gazetelerden vetelevizyonlar-
dan iki yıl önce izlediniz...
Musa, Sarah ile Kahramanmaraş'ta imam nikâhıy-
la evlendi, bir süre de hapis yattı...
Sarah bu arada tepeden tırnağa kapandı...
Kızın uyanık anne-babası Ingiliz basınıyla anlaştı,
bildiğim kadanyla da 2-3 milyar vurdu, yaşamlan da
değişti...
Sarah, Musa'dan bir bebek dünyaya getirdi. İki
genç âşık Türkiye'nin gündemini belirledi. Musa gi-
bi yakışıklıyı bulan Sarah, günlerce gozyaşı döktü,
"Yakında Türkiye 'ye döneceğim Musa, seni çok se-
viyorum Musa" dedi...
Musa, komiliği bıraktı, televizyon dizisınde başrol
oynadı, Mersin'de bir kafeterya açtı...
Şimdi Musa yine televızyonlarda. Sara onu terk et-
mişti ve Musa'ya "pezevenk" diyordu...
Anladığım kadarıyla Musa, Sarah'ı hâlâ seviyor a-
ma çirkin Ingiliz kızı bu sevdadan artık vazgeçmiş...
Musa ise işini batırmış, Hisar konserlerinde Emel
Sayın ablası ona yardım etti. Musa da ablasının ya-
naklanndan öptü...
• • •
Zeynep, Kumkapı cinayeti sanığıydı...
Kadın kuruluşlan haklı olarak ona sahip çıktı, Zey-
nep için mücadele verdi. Duruşmalan sırasında, ço-
cuksu yüzüyle her kesimın dıkkatını çeken Zeynep,
15 ay cezaevinde yattıktan sonra salıvenldi...
Zeynep artık ünlü olmuştu, hemen bir televizyon
dizisi çevirdi...
Zeynep bugünlerde yine gündemde. Kızkardeşi-
nin eski nişanlısı, evli Tarkan'la yakalanmış, polise
götürülmüş, ardından salıverilmiş. Önceki gece Ka-
nal-D'de Defne Samyeli'nin sorulannı yanıtlıyordu,
kızkardeşınin eski nişanlısı Tarkan'la birlikte:
"Bizi tuzağa düşürdüler..."
Defne Hanım soruyordu:
"Doktor raporvna göre cinsel ilişkide bulunduğu-
nuzsaptanmış..."
Yanrt:
"Hayır, yalan!.."
Bize göre doğru...
Ama Zeynep, 'beyazyalana' sığınıyor...
Zeynep evli Tarkan'la bir ilişki yaşayamaz mı? El-
bet yaşar, kim kanşır!
Zeynep'i, aylarca koruyup kollayan, ona arka çı-
kan kadın kuruluşlanndan 'çıt' yok!
Neden?
Çünkü, toplumun değer yargılanna göre Zeynep
ahlaksızdır artık! O bir fahişedir!..
Ya Sarah'ın terk ettiği 'Müslüman genci', 'Anado-
lu tosuncuğu' Musa nedir?
O, terk edilmiş bir erkektir.
Haydi onun için bir yardım kampanyası açalım,
milyonları toparlayarak Musa'ya bağışlayıp şöyle
haykjralım:
"Yığidim, aslanım benim!"
•••
Musa ve Zeynep!..
Musa'ya kızıyor ve öfkeleniyorum. Bir aşkı, çıkar
ilişkisine, sermayeye dönüştürmesine araç olanlara
da lanet okuyorum...
Musa, düzenin adamı. Musa, Türkiye'nin yozlaş-
mış ve çürümüş yüzüdur. Aynı yüzü, Fadime Şa-
hin'in gözyaşlannda da gönmüş, bu işi para için yap-
tğına inanmıştım...
İki genç insani dün ünlü yapan medya, bugün Kah-
ramanmaraşlı Musa için 'yardım kampanyası'açıyor,
Zeynep'i evli bir erkekle, üstelik kardeşinin eski ni-
şanlısıyla birlikte yakalandığı için 'fahişelikle' suçlu-
yor...
Kokuşmuş düzen 'sperm' avcılığıyla 'ahlak testi'
yaptınyor...
Burada ilginç bir buluşma oluyor; devlet, laik ve de-
mokrat medya, şeriatçı medyayla aynı telden çalı-
yor: Zeynep'in foyası çıktı...
Kadın kuruluşlan susuyor; kadın haklannı savunan
yazarlar sesini çıkarmıyor...
Zeynep artık yalnız, çünkü o toplumun gözünde
ahlaksız!..
Bunca ahlaksızlann baş tacı edildiği toplumumuz-
da Zeynep'e aşk yasak!
Yaşamını halkına ve ülkesıne adamış Yaşar Ke-
mal'i Vafan haini' diye nitelendiren kafayla, Zeynep'i
'ahlaksız' diye adlandıran kafa arasında söyler misi-
niz ne fark vardır?
İki kafa da bağnaz, çağdışı ve ilkeldir...
Bu da bir Türkiye gerçeğidir!..
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
ANAP'ta jet disiplin
Çiçek ve Coşkun'a 3
günlük savunma süresi
A>fKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - ANAP
Müşterek Disiplin Kuru-
lu, Başbakan Mesut Yü-
maz'ın, grup karanna ay-
kın hareket ettikleri ge-
rekçesiyle Ankara Mil-
letvekili Cemil Çiçek ve
lstanbul Milletvekili Ali
Coşkun'un ihracı için
yaptığı başvuruyu he-
men işleme koydu. Ku-
rul, milletvekillerinden
savunmalannı istedi. 20
kişilik kurul üyelerinin,
içtüzük hükümlennce
suçlannm sabit olduğu
gerekçesiyle milletvekil-
lerinin ihraç edilmesi
eğiliminde olduklan öğ-
renildi.
ANAP Müşterek Di-
siplin Kurulu. Başkanı
Abdullah Tenekeci, Baş-
bakan Mesut Yıhnaz'ın
içtüzüğün kendisine ver-
diği yetkiye dayanarak
Cemil Çiçek'in kesin ih-
racı, Ali Coşkun'un da
bir yıl süreyle geçici ih-
racını isteyen talebinin
dün kendilerine ulaştığı-
nı bildirdi. Tenekeci. der-
hal harekete geçerek
ANAP grubuna bir ya-
zıyla başvurduğunu, Çi-
çek ve Coşkun'un savun-
malannın ıstenmesini is-
tediğinı bildirdi. Faksla
konunun ilgili milletve-
killerine iletıldiğini bil-
dıren Tenekeci, 3 gün
ıçinde Çiçek ve Coş-
kun'un savunmalarını
vermeleri gerektiğini
söyledi.